27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 27 AĞUSTOS 2011 CUMARTES [email protected] 12 KÜLTÜR EAA ‘Dünya Mimarlık Festivali’ finallerinde Kültür Servisi Emre Arolat Architects (EAA), 2 4 Kasım tarihleri arasında Barselona’da gerçekleştirilecek Dünya Mimarlık Festivali (WAF) kapsamında düzenlenen “The World Building of the Year 2011” yarışmasında, Bodrum Vicem Yalıları, Sancak Camii, Antakya Otel projeleri ile Yalova Raif Dinçkök Kültür Merkezi yapısı ile finale kaldı. EAA aynı zamanda festivalin bu seneki finallerinde en çok projeyle yarışma hakkı kazanan Türk mimarlık ofisi oldu. Siya Siyabend, Beyoğlu’nda sokak müzisyenlerine getirilen kısıtlamaları geçen hafta “Gürültülü Orkestra” başlığı altında bir gösteriyle protesto etmişti. (Fotoğraflar: CEREN TUNCER) Beyoğlu sokaklarının en eski müzik topluluklarından Siya Siyabend, yasaklara karşı ‘Gürültülü Orkestra’yı kurdu Müzik, aşk, isyan sokakta MELTEM YILMAZ Arjantinli çizer Milas’ta Kültür Servisi 1. Uluslararası Turhan Selçuk Karikatür Yarışması kapsamında jüri üyeliği için Milas’a gelen Arjantinli çizer Marlene Pohle, Turhan Selçuk Karikatürlü Ev’i ziyaret etti. Turhan Selçuk ve İzel Rozental’ın sergilerini gezen Pohle, Karikatürlü Ev’in kurs öğrencileriyle de atölye çalışması yaptı. Turhan Selçuk’un dünya çizerleri arasında çok önemli bir yeri olduğunu söyleyen Pohle, Milas’tan yeni Turhan’ların çıkacağına inandığını belirtti. Rant değil, dans Peki bu noktaya nasıl gelindi? Onları “Gürültü Orkestra”yı kuracak, manifesto hazırlayacak eşiğe getiren neydi? Aslında bu bir süreçti ve Devrim, bir sokak müzisyeni gözüyle, Beyoğlu’nda yaşananların hikâyesini anlatıyor: “Beyoğlu’nun, içinde yaşanan bir semtten ticari bir markaya, insanların yalnızca yürüyüp alışveriş yaptığı bir yere dönüşmesi Habitat’la başlayan bir süreç. Önce İstiklal Caddesi’ndeki, ardından ilk, sonraysa ikinci paraleldeki bankları kaldırdılar. Sürekli yılbaşı yaşanıyormuş gibi her yeri ışıklandırdılar, Beyoğlu’nun tarihten gelen enerjisini nasıl daha fazla ranta çeviririzin hesabını yaptılar. Biz ilk çalmaya başladığımız zaman sürekli gözaltına alınıyorduk ama bu zamanla değişmiş, sokak müzisyenleri daha turistik bir hal almaya başlamıştı. Şimdiyse yaşananlar ortada.” Subcommandante Marcos’un sözüyle bitiriyor söyleşiyi: “Biz iktidarı değil, dans edebileceğimiz sokakları istiyoruz!” Çift kişilik koltuk yasağı ile başlayıp masa ve sandalyelerin kaldırılması ile süren, sokak müzisyenlerine yapılan müdahaleyle şimdilik son bulan “Beyoğlu yasakları”, aslında Beyoğlu’nda yaşanan “dönüşüm”ün somutlaşmış hali. Bu dönüşümü bugüne kadar çok farklı kesimlerden, siyasiler, mimarlar ya da gazetecilerden dinledik. Ama bir de sokak müzisyenlerine, Beyoğlu’nun en eski sokak topluluklarından “Siya Siyabend”e kulak verelim dedik. “Siya Siyabend”, 1994’te Devrim Çetinkayalı ve Murat Toktaş tarafından kurulan bir topluluk, 2008’den bu yana Hakan Özboz, Erdem Göymen ile yoluna devam ediyor. Beyoğlu Belediye Başkanı’nın “Müziğe değil, gürültüye karşıyız” açıklamasının ardından “Gürültülü Orkestra” adıyla bir topluluk kuruldu. Siya Siyabend’den Devrim Çetinkayalı, sokağı gerçek bir sahne olarak gördüklerini, müziğin kendilerini ifade etmenin yolu olduğunu söylüyor. “Sokağı, sahnelerin en gerçeği olarak görmemiz nedeniyle sokakta da müzik yapmaya başladık. O dönemlerde bu kadar yaygın değildi” diyor Devrim: “Müzik bizim için kendimizi ifade edebilmenin yollarından biriydi hep. Belki de en iyisi. Olan bitene geribeslemeler yapmanın, savaşın, haksızlığın, yalan dolanın az olduğu bir dünya düşlemenin, kendimizi ve dünyayı değiştirmenin en iyi yolu oldu.” Şaşırtıcı ama, sokakta da çalan bu insanlar Adana’dan, Konya’dan, Samsun’dan dinleyici edinmiş, hatta konser bile vermişler. Ticari olmayan albümleriyle yurtdışına da ulaşmışlar: “Doğrusu şaşırtıcı evet, herhangi bir dağıtımcı ile çalışmamamıza karşın müziğimiz ve yaptıklarımız hakkında tüm dünyadan yorum alıyoruz, destekleniyoruz. Kaydedilmiş 100’ün üzerinde şarkımız var, kaydedilememiş bir o kadar da doğaçlama. İnternetin bu kadar yaygın ve hızlı olmadığı zamanlarda kayıtlarımızı CD’lere basıp elden ele, kulaktan kulağa ulaştırdık. Ana akım müzik piyasasının dışında yer aldık hep. Bu bir tercih ve gereklilikti bize göre. Ve görüyoruz ki bize İstanbul dışından gösterilen ilgi azımsanamayacak düzeyde. Çünkü biz yalnızca bir müzik topluluğu değil, bir düşünce ve eylem kolektifiyiz. Dinleyicilerimizin bunun ayırdına vardığını umuyoruz.” Sonuçta azımsanamayacak bir kitleye ulaşmışlar ulaşmasına ama şimdi bambaşka “durumlar” var. Beyoğlu Belediyesi’nin sokak müzisyenlerine “gürültü yaptıkları” gerekçesiyle müdahale etmesi gibi. Devrim, müzik yapmak için izin kartı alma gerekliliğine karşı. “Bu komik yasaklama girişimini protesto etmek için” ellerinden geleni yaptıklarını söylüyor. Geçen hafta, halkın da katıldığı “Gürültülü Orkestra” adıyla bir gösteri gerçekleştirdiklerini hatırlatıyor: “Gürültülü Orkestra’nın amblemi baget tutan bir el. Müzik yapmak için bir çift baget yeter. Hatta olmasa da olur, ellerimiz var, sesimiz var. Siz de katılın.” UNESCO’dan Libya uyarısı Kültür Servisi UNESCO, uluslararası sanat simsarları ile müze yetkililerini, Libya’da çıkan karmaşa sırasında sanat yapıtlarının yağmalanması konusunda uyardı. UNESCO direktörü Irina Bokova, Libyalıların “paha biçilemez kültürel miraslarını korumaları” gerektiğini söyledi. Bokova ayrıca, Mısır’daki Tutankamon Müzesi başta olmak üzere, özellikle Orta Doğu ülkelerinde yaşanan karmaşa sırasında kültürel varlıkların yağmalandığına dikkat çekti. Sevinç Aktansel öldü Kültür ServisiDevlet Tiyatroları (DT) oyuncusu Sevinç Çetinok Aktansel, uzun süredir tedavi gördüğü kas hastalığı sonucu dün hayata gözlerini yumdu. Sevinç Çetinok Aktansel için bugün DT Üsküdar Tekel Sahnesi’nde saat 11.30’da bir anma töreni yapılacak. Anma töreni sonrası Aktansel’in cenazesi, Üsküdar’daki Abdullah Ağa Camisi’nde kılınacak öğle namazının ardından Edirnekapı Şehitliği’ne defnedilecek. 27 Kasım 1937’de İstanbul’da doğan sanatçı, eğitimini Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Yüksek Bölümü’nde tamamlamıştı. Sanatçı; Asmalı Konak, Hayat Bilgisi, Şehnaz Tango gibi sevilen dizilerde de rol almıştı. S YA S YABEND’ N MAN FESTOSU ‘Biz üçüncü yoluz’ Yok edici endüstriyel kafayı reddediyoruz. Elitist/yobaz hareketlere mahkum değiliz. Biz 3. yoluz diyoruz. Sokakta ses çıkarmak, müzik yapmak özgürleşmek eylemidir. Özgürlükten yana tavrımızı sürdüreceğiz. Popçular uzak kalsın sokaklardan! Menajerlere, yapımcılara ihtiyacımız yok! Uzak durun! Gerçek heyecanımızı satılığa çıkarmayacağız! Sanat ne ki? Ya da müzik ne yapabilir? Dünyayı değiştirebilir mi? Belki hayır! Ancak, “iyi bir soundtrack olabilir” diye duyduk. “İllegal” çünkü, biz öyle istedik diye değil. Evet, müzik legalin, illegalin ötesindedir, başka bir şeydir, başka bir yol önerir, özgürleştirir. Ama özgürlüğümüzü kullanmamız için izin almamızı istiyorlar. Bizi illegal görenler onlar. Müzik sokakta, söz sokakta, aşk isyan sokakta. İzne tabi, söz dinleyen gösterilere; bize gelmez, bizi eylemez diyoruz. Kardeş Türküler konuklarıyla 14 Eylül’de Açıkhava’da Johnny Hallyday, Tennessee Williams’ın oyununda rol alıyor Aynur’la Açıkhava’da ‘yeni bir gün’ Kültür Servisi Kardeş Türküler 14 Eylül’de Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nda vereceği “Yeni Bir Gün” isimli konserinde Sezen Aksu, Arto Tunçboyacıyan, Ara Dinkjian, Aynur ve Okmeydanı Çocuk Korosu’nu sahnesine konuk ediyor. Arto Tunçboyacıyan’ı birlikte hazırladıkları “Çocuk (H)aklı” albümü aracılığıyla daha önce de birlikte çalışma yaptıkları usta müzisyen, besteci Ara Dinkjian’la bir araya getirecek olan Kardeş Türküler’in barış çağrısına bu kez Sezen Aksu da katılıyor. Aksu kendi şarkılarının yanı sıra Kardeş Türküler şarkılarını da yorumlayacak. Geçen ay Açıkhava Tiyatrosu’ndaki “Suyun Kadınları” konserini yarım bırakmak zorunda kalan Aynur, bu olayın ardından ilk kez Açıkhava Sahnesi’nde olacak. Rock’ın Fransız kralı tiyatro sahnesinde PARİS (Cumhuriyet) – Fransız rock’ının kralı Johnny Hallyday 68 yaşında, konser sahnelerinden sonra şimdi de tiyatro sahnesinin tozunu yutacak. Bu girişimini “Bu yaşıma kadar yapmadığımı yapmak, yeni şeyler öğrenmek istiyordum. Aradığım fırsatı sonunda yakaladım” sözleriyle özetleyen Halyday, eylül ayında Tennessee Williams’ın “Kingdom of Earth/Dünya Krallığı” adlı oyunundaki rolüyle Paris VII. Edouard Tiyatrosu’nda ilk kez bir oyun için sahnede olacak. Şimdiye kadar yaklaşık 30 filmde rol alan sanatçı, JeanLuc Godard’ın “Dedektif” (1984) filminde canlandırdığı rolle beğeni kazanmıştı. Aralık 2009’da geçirdiği bir ameliyatta iki kez komaya girip felç geçiren Halyday, o dönemden bu yana (geçen yıl Mathieu Chédid’in dört konserindeki birer şarkılık düetler hariç) konser de vermiyordu. Meriç’in ‘Püf Noktası’ Kültür Servisi 2009 yılında yitirdiğimiz Nezihe Meriç’in yazarlığının ilk yıllarını konu edinen “Püf Noktası” adlı kitap Yapı Kredi Yayınları’ndan çıktı. Meriç’in sağlığında Serdar Soydan tarafından derlenen ve yayımlanması için onay alınan kitap, “Seçilmiş Hikâyeler Dergisi’nden”, “Dost Dergisi’nden” olmak üzere iki bölümden oluşuyor. Portakal’ın ‘altın pulları’ Kültür Servisi PTT Genel Müdürlüğü Altın Portakal’a özel posta pulu bastırıyor. 48. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne özel posta pulları, 8 14 Ekim tarihleri arasında PTT mektup zarflarında kullanılacak. Festivalin gerçekleşeceği Atatürk Kültür Parkı içinde PTT tarafından açılacak stantta satışa sunulacak C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle