18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 TEMMUZ 2011 PAZAR CUMHUR YET SAYFA HABERLER 7 Kahramanmaraş, Çorum, İzmir İnciraltı Öğrenci Yurdu katliamlarını da... Gazi vahşetini, Sivas Madımak kıyımını, Mavi Çarşı’yı, Ankara Ulus’u, Güngören’i de. Diyarbakır’da yaşanan vahşeti de unutmadık, Aydın, Eskişehir, Metris zindanlarını da... Vedat Aydın’ı da unutmadık, Musa Anter’i de, Uğur Mumcu ve Ahmet Taner Kışlalı’yı da... Onat Kutlar’ı da, Mehmet Sincar’ı da... Vicdan sahibi hiçbir insan TürkKürt ayrımı yapmadı... Etnik ve dinsel kimliğini kullanmadı... İnsanlık ön plandaydı... Hrant Dink’in cenazesinin ardından “Hepimiz Hrant’ız” diye yürüdük, Malatya Zirve Yayınevi katliamında gözyaşı döktük. Faili meçhul cinayetlerin aydınlanmasını istedik... Akan kan dursun dedik... Sınır boylarındaki çocuklarımız, dağdaki gençlerimiz bu coğrafyanın insanlarıdır, diyen yine bizlerdik. Suç mu işledik demokrasi ve özgürlük dediğimiz, yaşama haklarını savunduğumuz için? Silahlar sussun, dağdakiler silahlarını bırakıp teslim olsun, çağdaş bir anayasa yapılsın, diyen yine bizlerdik. Onlar kanla beslenmeyi, Kandil’in çıkarlarını, uyuşturucu kaçakçılığını, silahlı çatışmayı yeğlediler, o dağa çıkanlar gazetecilerle yaptıkları görüşmelerde yalan söylediler, devleti kandırdılar. Yok ettiler umutlarımızı... Yaşamlarımızı ... Çocuklarımızın yarınlarını.. Çaldılar! Geriye ağlamaklı bir gülüş kaldı... Geriye umutsuzluk kaldı. Bakın gökyüzü bugün otların üzerinde yemyeşil... Köprülerin altından akan sular bulanık. Bir gözyaşı... Bir hıçkırık... Ve yetim kalan çocukların sessiz çığlığı... Yeter artık!.. 30 yılda 30 bin insanımızı yitirdik... Haydi gelin “bu kirli oyunu” hep birlikte bozalım; insan yaşamının önemini kavrayalım, barışın kapısını aralayalım, acılara son verelim... Bir gece yarısı yazıyorum bu yazıyı... Gizli bir karanlığın araladığı pencereden dışarıya bakıyorum... Bir sessizlik var bahçede... Ağaçlarda tek yaprak kımıldamıyor... Sanki bir gül yanıyor gövdemde, başkaldıran bir rüzgâr bekliyorum 13 şehidimizin üzerine esecek. Sessizce ağlıyorum, gören yok! ‘Tehlikeli gidiş’ Toplumun ikiye bölünmenin eşiğinde olduğunu belirten sendikalar, meslek örgütleri ve insan hakları savunucuları ‘Silvan’da barış umudu dinamitlendi’ dedi İstanbul Haber Servisi Diyarbakır Silvan’daki kanlı saldırıya tepkiler sürüyor. Sendikalar, meslek örgütleri ve insan hakları savunucuları Türkiye’nin iç savaşa sürüklenebileceğine, toplumun ikiye bölünmenin eşiğinde olduğuna dair endişelerini dile getirerek saldırının tüm ayrıntılarının kamuoyuna açıklanmasını istediler. DİSK, TMMOB, TTB tarafından hazırlanan ortak bildiride, Türkiye’nin bir kez daha savaşbarış ikilemine sıkıştırılmak istendiği belirtilerek “Bu ülkede sıkılan her kurşun, atılan her bomba, patlayan her mayın, gerçekleşen her türlü silahlı çatışma ülkemizde barış içinde bir arada yaşama umudunu yok ediyor, silahların konuştuğu yerde barışın sesi duyulmuyor” denildi. Diyarbakır Silvan’da barış umudunun bir kez daha dinamitlendiği, artık gençlerin ölümüne kimsenin tahammülünün kalmadığı ifade edildi. Toplumun ikiye bölünmenin eşiğinde olduğuna vurgu yapılarak tehlikeli gidişatın altı çizildi. Kürt sorununun yanlış biçimde ele alınması, seçilmişlerin temsiliyetinin engellenmesi, karşılıklı yapılan gergin açıklamalar ve susmayan silahlarla çözümden uzaklaşıldığı kaydedilerek “Gelişmeler, Türkiye’yi bir iç savaşa sürükleyebilecek, TürkKürt kardeşliğini temelden sarsabilecek bir yarılmaya yol açacak özelliğe sahiptir” denildi. Açıklamada, başta parlamento ve hükümet olmak üzere siyasal partilerin, toplumsal kurumların, tüm emek ve meslek örgütlerinin, barışı egemen kılmak için çaba göstermesi gerektiği vurgulanarak “Tarihin bir kez daha tekrarlanmasına, şiddetin ve silahların bir kez daha hayatımıza egemen olmasına izin vermemek hepimizin sorumluluğudur” değerlendirmesi yapıldı. tık herkesin safını iyi belirlemesi lazım. Ya demokrasiden yana olacağız ya da bu türlü kan ve kin kusanlarla beraber olacağız” sözleri nedeniyle TBMM Başkanı Cemil Çiçek’e istifa çağrısı yapıldı. Açıklamada, askerlerin can kaybına neden olan orman yangınına ilişkin kuşkulara da değinilerek “Gerçeklerin açığa çıkması adına cenazelere, Türkiye İnsan Hakları Vakfı’ndan ve Türk Tabipleri Birliği’nden doktorların, İnsan Hakları Derneği’nden avukatların da hazır bulunacağı koşullarda otopsi yapılmasını ve otopsi raporunun kamuoyuna açıklanmasını talep ediyoruz” denildi. Sessizce Ağlıyorum... Anıların bittiği yerdeyim... Denizlerin, ırmakların, dağların, tepelerin, ormanların, fundalıkların... Mercan sabahı parmakların... Suskunluğum, zaman zaman hırçınlığım bu yüzden. Tüm çığlıklar yankılanıyor 13 şehidimizin ardından... Ben sadece seyrediyorum... Ay yıldızlı bayrağımıza sarılı 13 tabut... Gözyaşı ve acı... Diyarbakır Silvan’da şehit düşen 13 asker ve o fotoğraf... Tüm ülke yasta. Kuşların sesinde, denizin uğultusunda bilmem hıçkırıkları duyuyor musunuz? Yoksa siz de mi alıştınız bu terörün vahşetine? Siz de Ortaköy’de, Kordonboyu’nda hiç umursamadan eğleniyor musunuz dolunayın altında? Olup bitenlerden haberiniz yok mu? Bakıyorum eller havada, ne güzel eğleniyorsunuz! Bir ara gözlerinizi yumsanız ve şöyle bir düşünseniz! Babasız kalan yavruları, 30 yıldır süren kanlı terörün yetim bıraktığı çocukları, eşleri, anaları, babaları, kardeşleri anımsasanız. 13 şehitten birisiydi Fahrettin Fidan; yetim kalan kızı Damla ise altı yaşındaydı... 10 yıl sonra Damla şu soruyu sormayacak mı: “Babam niçin öldürüldü? Bu akan kanı devlet neden durduramadı?” Biliyorum yaşamın bir sonu var... Biliyorum ölüm bir gün herkesin kapısını çalacak... Yaşadığımız acıların ölümle ilgisi yok... Çünkü akan kan durdurulmuyor, devlet azgın terörle baş edemiyor. Üç gündür BDP’den sağduyulu bir açıklama bekliyorum, eli kanlı canilerin lanetlenmesini istiyorum. Ses yok onlarda, soluk yok! Nerede TürkKürt kardeşliği, barış, demokrasi, insan hakları? Buz gibi taş merdivenlere oturan çocuklar, gecenin içinde kaybolan umutlar, bombalar, tuzaklar... Hep birlikte bağırabilecek miyiz? Tüm dünyaya duyuracak mıyız sesimizi: “Artık yeter! Dursun bu akan kan!” 12 Mart’ı da yaşadık, 12 Eylül’ü de... Kanlı 77 1 Mayısı’nı da, Çiçek’e istifa çağrısı İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi’nden yapılan açıklamada da “Ar S RT’TE KOM SER ŞEH T EDEN TERÖR ST ÖLDÜRÜLDÜ Protestolar sürüyor Yurtta teröre tepki sürüyor. zmir’de CHP Karşıyaka ilçe örgütü, Karşıyaka Çarşısı’na astığı dev pankartla teröre tepki gösterdi. Ülkenin çıkarlarını savunmak adına, “hepimiz şehit olmaya hazırız” denilen pankartta, “Bu vatan için ölmek değil, bu vatan için yaşamak istiyoruz” ifadesine yer verildi. zmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, herkesi teröre karşı ortak duruş göstermeye çağırdı. Yalova’da da vatandaşların ve siyasi partilerin katıldığı yürüyüşle, 13 askerin şehit edilmesi protesto edildi. CHP Grup Başkanı ve Yalova Milletvekili Muharrem nce’nin de katıldığı yürüyüşte, vatandaşlar terörü lanetledi. Kayseri’de de yüzlerce kişi şehitliğe yürüdü. Bölgede yoğun operasyon MAHMUT ORAL DİYARBAKIR Siirt’te önceki gece devriye aracında şehit edilen komiser Osman Demir’e saldıran bir terör örgütü üyesi, Conkbayırı Mahallesi’nde polisle girdiği çatışmada öldürüldü. Bölgede de Bingöl, Hakkâri ve Şırnak ile 13 askerin şehit edildiği Silvan kırsalında yoğun operasyonlar sürdürülüyor. Siirt’de önceki gece devriye aracının içinde görev yaptığı sırada başından aldığı ateşle ağır yaralanan, ancak kaldırıldığı hastanede kurtarılamayarak şehit olan komiser Osman Demir’e saldıran kişi veya kişilere yönelik operasyonlar, sonuç verdi. Dün sabah saatlerine kadar istihbarat çalışması yapan Siirt emniyeti, saldırgan olduğu belirtilen bir kişinin izini Conkbayırı mahallesinde tespit etti. 99. Sokak’ta kişiye “dur” ihtarı yapan polis, ateşle karşılık aldı. Bunun üzerine sokakta çatışma başladı. (Fotoğraf: AA) Sivil toplum kuruluşları çatışma bölgesinde incelemelerde bulundu Köylüler korku içinde MAHMUT ORAL/CEM L C GER M/H CRAN ÖZDAMAR/FARUK KIRTAY Bir polis yaralandı Bir süre devam eden çatışma sonucunda, komiserin şehit edilmesi eylemini gerçekleştirdiği belirtilen ve kimliği açıklanmayan terör örgütü üyesi, ölü olarak ele geçirildi. Çatışmada Özkan Çağlar adlı bir özel harekât polisi de yaralandı. Yaralı polis, olay yerindeki ambulanstaki ilk müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı. Çağlar’ın hayati tehlikesi bulunmadığı ölü ele geçirilen teröristin ise kimlik tespiti çalışmalarının sürdüğü kaydedildi. Takip ve arama Kırsal kesimde ise PKK’li teröristlere yönelik operasyonlar hız kesmeden devam ediyor. Operasyonların ağırlıklı noktasını 13 askerin şehit edildiği 7 teröristin de öldürüldüğü Diyarbakır’ın Silvan ilçesine bağlı Bayrambaşı beldesi kırsalı oluşturuyor. Çatışmanın yaşandığı bölgenin çevresinde korucu ve askerlerin katılımıyla takip ve arama tarama çalışmaları yapılırken bölge havadan helikopterlerle izleniyor. İZMİR/DİYARBAKIR/SAMSUN/YALOVA Diyarbakır’ın Silvan ilçesine bağlı Bayrambaşı beldesinde incelemelerde bulunan sivil toplum kuruluşları (STK), çatışma alanındaki yoğun bombardıman izine dikkat çekti. Diyarbakır’da aralarında İHD, MEYADER, TİHV, MAZLUMDER, DTSO, TMMOB, ÖZGÜRDER, Barış Anneleri İnisiyatifi, Diyarbakır Tabip Odası, Baro ve KESK’e bağlı sendikalar, Amed Kent Konseyi, DTK bileşenleri ile BDP il ve ilçe yöneticilerinin de bulunduğu kalabalık bir heyet, 14 Temmuz günü 13 askerin şehit olduğu, 7 de teröristin öldürüldüğü Bayrambaşı beldesi kırsalındaki çatışma alanında incelemelerde bulundu. Heyet, ilk olarak yoğun çatışma yaşanan Dolapdere köyüne giderek köylülerden bilgi aldı. ‘Hayvanlarımız kaçtı’ Köylüler, operasyonun saatler sürdüğünü, yoğun silah sesleri nedeniyle yaklaşık 1 milyon lira değerindeki küçük ve büyükbaş hayvanlarının kaçtığını bildirirken kendilerinin de korktuklarını anlattı. Çatışmada köydeki bazı evlerin de kurşunlara hedef olduğunu dile getirdi. Köyde ayrıca küçük çocukların çatışma bölgesinden getirdikleri askeri mühimmatlarla köy meydanında oynadıkları görüldü. Daha sonra heyet, çatışmanın yaşandığı alana geçti. Askerlere ait mevzilerin birbirinden yaklaşık 30 metre uzaklıkta bulunduğu gözlenirken, yer yer yangın izleri görülen mevzilerde askerlere ait elbiseler, boş mermi kovanları, yiyecekler, ağır silah kovanları, yanmış halde sırt çantaları, askeri yelekler, su mataraları, şapkalar, konserve kutuları gibi çok sayıda askeri malzeme bulunduğu gözlendi. KILIÇDAROĞLU’NDAN ERDOĞAN’A SERT TEPK : ‘Yoğun bombardıman izi’ Alanlarda havadan atılan bombaların yarattığı çukurlar ve çevresinde de patlayıcı artıkları görülürken, heyet üyeleri, yoğun bombardıman izine dikkat çekti. Leyla Zana ile Altan Tan, çatışma alanı yakınlarındaki askeri kontrol noktasında durduruldu. Güvenlik nedeniyle kendilerine bölgeye alınmayacakları bildirilince, milletvekilleri oturma eylemi başlattılar. ‘ mralı ile neyi konuşuyorsun’ sürçülisan etti. Ne söylediğini bilmiyor. Artık bu sözlerini ciddiye alANKARA CHP lideri Kemal mıyorum. Benim konuşmamı okuKılıçdaroğlu, “ordunun tutukla saydı böyle konuşmazdı. Terörle malardan dolayı moralsiz olduğu” mücadelede bilgi, sabır, kararlılık ve yönündeki sözleri nedeniyle kendisi moral değerler önemli dedim. Bunni “teröre destek vermekle” suçlayan ların hangisine itiraz ediyor. Bir ülBaşbakan Tayyip Erkede orduda bu kadoğan için, “Herhalde dar üst düzey geneyine sürçülisan etmiş‘S YASET ÜSTÜ ralin tutuklandığı tir. Ne söylediğini bilTAVIR LAZIM’ ortamda hangi Almiyor. Konuşmamı da lah’ın kulu ’moral okuduğunu sanmıyodeğerler yerinde’ diTerörün bu noktaya yebilir ki...” rum” dedi. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın öncelikle gelmesinde AKP hüküazarlıkları Türk halkına İmralı’da metlerinin beceriksizlihükümlü bulunan terör ğinin en büyük role sahip açıkla’ örgütü lideri Abdullah olduğunu belirten CHP liErdoğan’a, “İmraÖcalan ile yapılan mü deri, “Bu konu siyaset li ile görüşen kim” zakereleri halka açıkla üstü bir politika geliştiri sorusuyla karşılık velerek tüm partilerin des ren CHP lideri sözleması çağrısı yaptı. Kılıçdaroğlu önceki teğiyle çözülebilir. Ama rini şöyle sürdürdü: gün, Balyoz ve Ergene hükümet konuyu bize aç“O görüşmelerde kon davalarını ima ede mıyor ki. Şu ana kadar ne konuşuluyor birek, “Herkes tutuklu, kapılı kapılar ardında gö len var mı? Yok. herkes hapiste. Bu mo türmeye çalışıyorlar. Ne Hangi pazarlıkların ralle terörle mücadele yaptıklarını bilen kimse sonucu eylemler eredilmez” demiş, Erdo yok. Pazarlıkların içeriği telenmişti bilen var ğan da “Moral bozuldu ne, hangi vaatler veriliyor mı? Niçin şimdi saldediğiniz zaman terör bilen yok” diye konuştu. dırı oldu onu bilen örgütüne malzeme vevar mı? Yok. Başrirsiniz. Ana muhalefet liderinin bakan bunların hiçbirini açıklamıyaptığı budur ve terör örgütüne yor. Halbuki bunların muhalefete destek vermektir” karşılığını vermişti. anlatılması gerekir. Buraya nasıl geKılıçdaroğlu, Cumhuriyet’e yaptığı lindiğini öğrenmek istiyorsa. bugün değerlendirmede Erdoğan’a şu karşı (dün) Cumhuriyet’te Bekir Coşlığı verdi: “Başbakan herhalde yine kun’un yazısını okusun, kâfidir.” UTKU ÇAKIRÖZER ‘Kurşunlanmışlar’ Başbakanlık’a verilen rapor: Uykusuz ve yorgun olan tim yanlış mevzilendi Haber Merkezi Silvan ilçesinde 13 askerin şehit olduğu, 7 askerin yaralandığı terör örgütü saldırısına ilişkin Başbakanlık’a sunulun ilk raporda “komuta hataları” saptandı. Raporda, PKK’nin kaçırdığı 3 kişi için harekete geçen TSK bölgeye 12 tim gönderdi. Saldırıya uğrayan tim 13 Temmuz’da Bayrambaşı Alakuşak Bölgesi’ne kaydırıldı. Daha sonra iki bölüğün birleştirilmesiyle oluşturulan tim iki gün uykusuz halde 40 dereceye varan sıcakta tam techizatlı yürüdü. Yaklaşık 100 askerden oluşan tim dinlenmeye geçti. Timin dinlenmeye geçtiğini gören terör örgütü önce nöbetçilere ateş açarak şehit etti, ardından da time yoğun ateş ve yangın çıkaran el bombaları attı. Cudi, Kato’da operasyon Şırnak’ta ise Beytüşşebap ilçesindeki Kato, kent merkezi ile Cizre arasındaki Gabar ile Cudi ve Çırav dağlarında başlatılan operasyon dördüncü gününde aralıksız sürüyor. İnsansız hava araçlarıyla gözetlenen operasyon bölgelerinde korucular da görev alıyor. Cudi’deki Toptepe, Cevizdüzü, İkikiraz, Köseli, Derebaşı, Koyunören ve Aksu mevkilerinde özel birliklerin yerleştirildiği, sürekli olarak Sikorsky helikopterlerin havadan keşif yaptığı belirtiliyor. Hakkâri’de ise Çukurca ilçesi kırsalına sürekli olarak askeri birlik takviyesi yapılıyor. Helikopterlerle indirilen askerler, Türkiye, İran, Kuzey Irak üçgeni içindeki dağlık noktalara yerleştiriliyor. Bingöl’de ise Karlıova ilçesinde 1 teröristin öldürüldüğü operasyonun ardından kırsal alanda arama tarama faaliyetleri gerçekleştiriliyor. ‘P Yangın askeri sıkıştırdı Çatışmada bazı askerler yanarak şehit olurken PKK’lilerin 68 adet el bombası attığı belirlendi. Yangının büyümesi üzerine 70 askerin 50 metrekare alana sıkışıp kaldığı belirtildi. Otopside şehitlerde kurşun yaraları tespit edildi. Ancak ölümlerin çoğu yanarak meydana geldi. Raporda helikopterlerin 11.5 saat geç geldiği belirtildi. Rapora göre saldırı sırasında Kocaköy’de Diyarbakır Özel Harekât birlikleri beklemede olmasına karşın bölgeye kaydırılmadı. ‘ASKER YORGUN VURSANIZA!’ Sabah gazetesinin haberine göre PKK sorumlusunun “Bu asker yorgun, vursanıza” telsiz anonsuyla saldırı başladı. Çatışma bölgesinde havadan atılan bombaların yarattığı çukurlar ve çevresinde de patlayıcı artıkları görülüyor. Mehmetçiğin kumanyasından geriye kalan ekmekler de yürekleri bir kez daha yaktı. (Fotoğraf: AA) C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle