Katalog

SAYFA CUMHUR YET 15 TEMMUZ 2011 CUMA 20 SPOR ADALI VE HAVUTÇU’NUN TUTUKLANMASININ ARDINDAN TÜRK YE KUPASI’NI TFF’YE ADE EDECEK Beşiktaş’tan tarihi karar görüş KAŞİF TÖRE Neden Özel Yetkili Mahkeme? Herkes büyük bir acemilik içinde; önce çok ciddi bir töhmetin varlığından ve bunun ağırlığıyla vahametini görmezden gelerek yuvarlama sözlerle ortalığın yatışacağını sanıyor. Basından ve televizyondan izleyebildiğim kadarıyla çivi çiviyi sökerek töhmetin, vahametin ağırlığını ve boyutunu göremiyorlar. 20 yıl kadar önce, futbolu genel mahkemelerden kurtarmak ve Avrupa normlarına uydurmak için başta Şenes Erzik ve arkadaşları büyük uğraş verdil ve başardı. Artık futbolun mahkemesi Tahkim Kurulu’ydu. O gün buna dudak bükenler, bugün uygulamanın oturmuş ve tıkır tıkır işleyişini takdirle seyrediyor. Burada, yapılan soruşturmanın ceza hukuku yanını irdelemeyeceğim. Ancak 5237 sayılı Türk Ceza Yasası’nın 220. ve devamı, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250. ve devamı madde ile fıkralarına uygun olarak yapılan soruşturmada bir sakillik ya da yasadışılık yoktur. Ancak dışarıdan gözlediğimiz kadarıyla Türkiye Futbol Federasyonu bir özelliği bilerek ıskalıyor. Olayların şüyuu aşıldı, dehşetli bir vukuu var ki insanlar tutuklanıyor, cezaevine gönderiliyor, arkadan dalga dalga başka olaylar çıkıyor, atlarla maçlar satılıyor... Futbol Federasyonu Başkanı UEFA’ya uygun olsun diye; “İşi Etik Kurul’a havale ettik” diyor. 3813 sayılı yasa da TFF’nin böyle bir duyum ya da ihbar aldığında yapacağı tek şey derhal bir Şike Tahkik Kurulu oluşturup, bu kurula, yönetim kurulu kararıyla eylemcilerin ceza talimatlarında yaptırıma bağlanan ve bütünüyle disiplin hukukunu ilgilendiren bir soruşturma açması yasal gerek olarak ortada duruyor. TFF, bunu şu ana kadar ıskalamış gibi görünüyor. Yazıyı; uygulamalardan örnekleyelim: Devlet memuru rüşvet suçuyla suçlandığında danıştığı ve tabi olduğu kurum tarafından disiplin hukuku açısından soruşturulur. Keza zimmet ve benzeri diğer suçlarda da yöntem böyle uygulanıyor. Rüşvet ya da zimmet görevli ve yetkili mahkemelerce, özgürlüğü bağlayıcı ve adli para cezası ile ispatlandığında cezalandırılıyor. Şike olayında işin özelliği ve yasal düzenlemenin gerekliliği karşısında, 6222 sayılı yasaya aykırı davranmak suçlamasıyla araştırılıp soruşturulanlar durumunda uygulama açısından bir yasadışılık yoktur. TFF’nin yapacağı ilk iş; bu olaya özel ve derhal ‘Şike Tahkik Kurulu’ seçip, atayıp ve görevlendirerek disiplin soruşturmasını başlatmaktır. TFF Başkanı, Beşiktaş’taki özel ağır ceza mahkemesinden ancak bizler kadar bilgi alabilir. Bizden uyarması... Ş MD NE OLACAK? Ziraat Türkiye Kupası’nı iade etme kararı alan Beşiktaş, UEFA Avrupa Ligi’ne doğrudan katılma hakkından da vazgeçecek mi? Kupayı kazanan takım ünvanı ile Süper Kupa finaline katılması gereken Siyah Beyazlılar, Erzurum’daki maça çıkacak mı? Ekonomik anlamda önemli getirileri olan kupadan vazgeçen Siyah Beyazlılar, maddi anlamda nasıl bir tutum sergileyecek? Spor Servisi Futbol gündemini alt üst eden şike iddialarına yönelik soruşturma kapsamında önceki gün Asbaşkan Serdal Adalı, Teknik Direktör Tayfur Havutçu ve Protokol Müdürü Ahmet Ateş’in tutuklanarak Metris Cezaevi’ne gönderilmesinin ardından Beşiktaş tarihi bir karara imza attı. Gelişmeler sonrası dün Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri’nde olağanüstü toplanan Siyah Beyazlı yönetim, geçen sezon İstanbul BŞB.’yi yenerek kazandıkları Türkiye Kupası’nı Futbol Federasyonu’na iade etme kararı aldı. Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören, İkinci Başkan Metin Keçeli ve Genel Sekreter Fahrettin Curoğlu öğleden sonra Türkiye Futbol Federasyonu’nun İstinye’deki binasına gelerek Başkan Mehmet Ali Aydınlar’ı ziyaret etti. Görüşmede kupayı iade etmek istediklerini söyleyen Demirören’in bu talebini Aydınlar kabul etti. LK KUTLAMA AYSAL’DAN Spor Servisi G.Saray Başkanı Ünal Aysal, Beşiktaş’ın ‘aklanıncaya kadar’ geçen sezon kazandığı Türkiye Kupası’nı Futbol Federasyonu’na iade etme kararıyla ilgili “Beşiktaş’ın tasarrufudur. Bu olayı böyle düşündülerse, bu kararı aldılarsa kendilerini tebrik ediyorum” dedi. Aysal dün İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile bir araya geldi. G.Saray Başkanı görüşme sonrası şu açıklamaları yaptı: Kulüplere bundan sonraki reform süreci içerisinde çok ciddi görevler düşüyor. G.Saray olarak bütün görevlerimizi hakkıyla yerine getireceğiz. Bu konuda federasyon gerekli çalışmayı yapıyor. Levent Kızıl ‘Suçsuz olduklarına inanıyoruz’ Yıldırım Demirören, yaptığı açıklamada, “Sayın Aydınlar’la arkadaşlarımızın durumunu değerlendirdik. Öncelikle şunu söylemek istiyorum: Beşiktaş camiası, Beşiktaş Kulübü olarak Türk adaletine ve hukukuna olan inancımız sonsuzdur. Beşiktaş Yönetim Kurulu olarak bütün arkadaşlarımızın suçsuz olduğuna inancımız sonsuzdur. Ancak bir hataları varsa zaman içinde ispat edilecektir, Beşiktaş da gerekli işlemleri yapacaktır. Biz Mehmet Ali Aydınlar’a Beşiktaş Kulübü’nün kupasını iade etmek istediğimizi söyledik. Çünkü arkadaşlarımıza güvenim sonsuz. Bu süreç tamamlandığında, arkadaşlarımız aklandığında kupamızı geri alırız. Daha detaylı açıklamayı sonra yapacağız. Federasyon olumlu yanıt verdi” dedi. Demirören, “Tayfur Havutçu’nun sözleşmesi iptal edilecek mi” sorusuna, “Kendisinin müracaatı olması lazım, hukuki süreçte. Bir haftalık sürede onu değerlendirip, o süreçten sonra karar vereceğiz” yanıtını verdi. ÜNAL AYSAL Aldıkları kararlara itimadımız var. Önümüzdeki günlerde bu karanlık devirden çıkan ve taraftarları mutlu eden bir yol bulacaklarına inanıyorum. Futbol hepimizin paylaştığı ve içinde bulunduğumuz bir dünya. Bu dünyayı tekrar yenileyerek yaşanılır hale getirmeliyiz. Federasyon başkanımız ve yönetimimiz çok ciddi ve zor bir dönemde işbaşına geldiler. Üstlerine düşen görev çok ağır. Onlar da bunun bilincinde adımlarını 23 defa düşünerek atıyorlar. Adli otoritelerin ellerindeki imkânları ve bilgileri süratle TFF’ye vermelerini rica ediyorum. Türk futboluna yapacakları en büyük yardım budur. Serdar Kulbilge Yılmaz Vural Fıkra Gibi Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı’nın söylemlerine bakacak olursanız Türkiye Cumhuriyeti’nin polisleri, savcıları, yargıçları 10 gündür boşuna uğraşıyor. Ortada olağanüstü hiçbir şey yok. Başkanı ve asbaşkanı şike suçlamasıyla tutuklu olan Fenerbahçe ile yöneticisi ve teknik direktörü aynı suçlamalar ile Metris’e gönderilen Beşiktaş, bu ayın sonunda Süper Kupa finali oynayacaklarmış... Bu ne yaman bir çelişkidir. Mehmet Ali Aydınlar acaba söylediklerine inanıyor mu? Bu mevkilere gelmiş bir insan bu kadar tuttuğu takıma sahip çıkabilir mi? Buna hakkı var mı? En fanatik taraftar topluluğu bilinen Beşiktaş’ın Çarşı grubu dahi sorumlu olması beklenenler, seçilmiş Federsyon Başkanı’ndan daha sağduyulu davranıyor... Sözün bittiğ yer bu olsa gerek... Bir başka gariplikse Kulüpler Birliği’nde yaşanıyor. Yapılan son toplantıda şike suçlamalarının muhatabı Fenerbahçe, Sivas, Eskişehir ve Beşiktaş gibi kulüpler kendileri ile alakalı soruşturma konusunda birliğin karar mekanizmasını etkiler şekilde faaliyetlerde bulunuyor. Hukuki dille hem sanık, hem hâkim durumu ortaya çıkıyor. Oysa olması gereken adı geçen bu kulüplerin toplantıya katılıp diğer takımların ellerindeki bilgileri sunması ve sonrasında diğer ekiplerin temsilcilerinin rahat konuşabilmeleri için görüşmeden çıkmasıydı, ama kimse bunlara dikkat etmiyor. Kimse cinin şişeden çıktığının, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının farkında değil. Yakında, bugün gördüğümüz kulüp yöneticilerinin devrinin kapandığını, yeni pırıl pırıl isimlerin işlerin başına geleceğini göreceğiz. Neredeyse şike olayına adı karışanlar suçunu itiraf edecek, ama Futbol Federasyonu buna inanmayacak. Sen tutuklu Aziz Yıldırım’ı Türk Ceza Kanunu’nda suç sayılan bir eylemle hastanede izinsiz ziyaret edeceksin, “Aziz Yıldırım benim kulübümün başkanı”, “Yargı bizi bağlamaz, ligle, futbol hiçbir şey olmamış gibi devam edecek” diyeceksin, ama iş G. Saray Başkanı’nın “..olayları basite almayın, ateş üfleyerek sönmez” beyanatı için disiplin tehdidinde bulunacaksın. Olmaz! Mehmet Ali Bey, sizin bu tavrınız yüzyıllar öncesinde kapıyı aralık bırakan ve evi soyulan Nasreddin Hoca’ya karşı komşularının takındığı “Hocam sen de kapıyı açık bırakmışsın” tavrına benziyor. Madem öyle; o zaman sizin bu tavrınızın yanıtı da yüzyıllar öncesinden Nasreddin Hoca’nın dediği gibi, “Ne yani Mehmet Ali Bey, hırsızın hiç mi suçu yok” cevabını hak ediyor. Teknik direktör Yılmaz Vural, adliye çıkışında gazetecilere tepki göstererek, “Defolun gidin, terbiyesizler” dedi. Mahkemece serbest kalan Serdar Kulbilge ise “Hayatım boyunca şerefim ve onurum için mücadele ettim” diye konuştu. CAM A STED BAŞKAN SON KARARI VERD B eşiktaş Yönetim Kurulu, soruşturma kapsamında tutuklanan Asbaşkan Serdal Adalı, Teknik Direktör Tayfur Havutçu ve Protokol Müdürü Ahmet Ateş’in yargılama sonunda aklanacaklarına güvenlerinin tam olduğunu açıkladı. Kulübün internet sitesinden yayımlanan bildiride “Yönetim kurulumuzun, masumiyetlerine kalben inandığı arkadaşlarımızın gerçekleşecek yargılama sonunda aklanacaklarına güveni tamdır. Bu sürecin sonuna kadar 20102011 sezonu Ziraat Türkiye Kupası’nı camiamızın da duygu ve düşüncelerine tercüman olduğumuza inanarak, Türkiye Futbol Federasyonu’na iade edilmesine karar verilmiştir” ifadeleri kullanıldı. SÜPER KUPA F NAL TEHL KEDE Şike soruşturmasında her geçen gün farklı gelişmeler yaşanırken daha önce 31 Temmuz’da Erzurum’da F.Bahçe ile Beşiktaş arasında oynanacağı açıklanan TFF Süper Kupa finalinin tehlikeye girdiği öğrenildi. Önceki gün tutuklanan İstanbul BŞB.’li futbolcular İbrahim Akın ile İskender Alın’ın şikeyi itiraf ettikleri yönündeki iddialar ve Beşiktaş’ın Türkiye Kupası’nı TFF’ye iade edecek olması bu ihtimali daha da arttırdı. Gelişmeler ışığında daha önce 31 Temmuz’da yapılacağını duyurmasına karşın TFF’nin erteleme kararı alabileceği bildirildi. SÜLEYMAN SEBA’DAN HAVUTÇU’YA DESTEK eşiktaş’ın efsane başkanı Süleyman Seba, soruşturma kapsamında tutuklanarak cezaevine konan ve yeğeni olan Tayfur Havutçu için ‘haber1903’ internet sitesine yaptığı açıklamada, “Tayfur Havutçu benim yeğenimdir. Ama ben onun hiçbir zaman ve katiyen böyle bir olaya karışacağına inanmıyorum. Umarım temizlenecek. Çok üzülüyorum. Beşiktaş taraftarlarına şunu söylemek istiyorum. Şamata ile bu işler olmuyor. Duygusal olarak hareket etmemeliler ve ortalığı mümkün olduğu kadar karıştırmamalılar” dedi. ike soruşturmasının ikinci dalgasında dün 7 isim serbest bırakıldı. Soruşturmayı yürüten Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Mehmet Berk, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) eski yöneticisi Levent Kızıl, Teknik Direktör Yılmaz Vural ve eski Ankaragücü yöneticisi Mümtaz Karakaya’nın sorgularının ardından serbest kalmasına karar verdi. Ankaragücü kalecisi Serdar Kulbilge, Türkiye Futbol Federasyonu çalışanı Ş kinci dalgada 7 kişi serbest kaldı Seyit Kalender ve işadamı Zeki Mazlum ise savcılıktaki ifadelerinin ardından şike suçundan tutuklanma talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Kulbilge, Kalender ve Mazlum, 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nce serbest bırakıldı. TFF Mali İşler Sorumlusu Özkan Kılık, Emniyet’teki sorgusundan sonra serbest kaldı. Gözaltına alınan ancak sağlık sorunları bulunan Trabzonspor Asbaşkanı Nevzat Şakar’ın tedavisi sürüyor. CEZAEV NDE GÖREVLEND RME DD ASI utuklanan futbolcu ve yöneticiler Metris Cezaevi’nde ilk haftalarına girerken buradaki yaşantılarına ilişkin bilgiler sızmaya başladı. A17 koğuşunda bir arada kalan tutuklular arasında işbölümü yapıldığı iddia edildi. Bu iş bölümüne göre; Sivasspor Başkanı Mecnun Odyakmaz’ın ‘koğuş sorumlusu’ olduğu bildirildi. Kaleci Korcan Çelikay’ın ise cezaevi jargonunda ‘getirgötür işlerini yapan kişi’ olarak bilinen ‘meydancı’ şeklinde görevlendirildiği belirtildi. Ümit Karan’a da ‘çaycı’ görevi verildiği kaydedildi. Teknik Direktör Bülent Uygun’un, koğuşta kalan tutukluların kantinden yapacakları alışverişler için kullandıkları fişlerin sorumlusu olduğu öğrenildi. Öte yandan Uygun’a cezaevi idaresi tarafından ‘uyarı’ verildiği iddia edildi. B T BB SÖZLEŞMEY FESH ETT İstanbul Büyükşehir Belediyespor, soruşturma kapsamında tutuklanan futbolcuları İbrahim Akın ve İskender Alın’ın sözleşmelerini feshetti. İBB Sportif Direktörü Kamil Dizar, “İhtimal vermediğimiz bir durumla karşı karşıya kaldık. Büyük şaşkınlık içerisindeyiz” dedi. C MY B C MY B