17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 HAZ RAN 2011 CUMARTES CUMHUR YET SAYFA [email protected] EKONOMİ 13 Mayıs enflasyonunun yıllık TÜFE’ye etkisi 2.91 puan oldu. TÜFE’nin öngörüleri aşması tedirginlik yarattı Dönüşü muhteşem oldu Ekonomi Servisi Enflasyonun mayısta dönüşü adeta muhteşem oldu. Mayısta tüketici fiyatlarında bir önceki aya göre yüzde 2.42’lik artış yaşanırken, üretici fiyatlarında artış yüzde 0.15 düzeyinde oldu. Yıllık TÜFE, bir önceki aya göre 2.91 puan artışla yüzde 7.17’ye yükselirken yıllık ÜFE 1.42 puan artışla yüzde 9.63 düzeyinde gerçekleşti. Bu gerçekleşmelerle hem AKP’nin orta vadeli programındaki enflasyon hedefi hem de Merkez Bankası’nın yeni revize ettiği yıllık enflasyon hedefleri aşılmış oldu. OrMayısta tüketici ta vadeli progamda yıl sonu hedefi yüzde 5.5, fiyatları bir önceki aya göre yüzde 2.42 artışlar göz önüne alınarak 6.9 olarak belirtilarttı. 12 Haziran’dan mişti. Merkez Bankasonra seçim sı’nın çok kısa bir süre önce revize ettiği ennedeniyle tutulan flasyon tahminleri de yılzamların da serbest lık ortalama 6.9’a çıkakalmasıyla yurttaşları rılmıştı. Mayıs gerçekdaha da yüksek fiyat leşmeleriyle, yıllık tahaşılartışlarının beklediği minlerin şimdiden getimış olduğunu dile belirtildi. ren ekonomistler, seçim nedeniyle baskılanmış fiyat artışlarının da geleceğine dikkat çekerek, yurttaşları seçim sonrasında çok daha yüksek enflasyonun beklediği konusunda uyardılar. Mayısta TÜFE’de ana harcama grupları itibarıyla bir ay önceye göre en yüksek artış yüzde 11.68 ile giyim ve ayakkabı grubunda oldu. “Beklentilerin üzerinde bir aylık enflasyon artışı söz konusu oldu” diyen Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, artışta gıda fiyatlarının etkili olduğunu belirtirken, aylık dalgalanmaların hedefi çok saptırmayacağını savundu. MEMUR MAAŞI 14 L RA ER D Ekonomi Servisi Yılın ilk 5 ayında yüzde 4.93’e yükselen enflasyon memur maaşlarını 0.93 puan eritti. KamuSen ArGe Merkezi’nin araştırmasına göre bunun memur maaşlarına maddi olarak yansıması 14.4 lira oldu. 2011’in ilk 5 ayında hizmetli maaşı 11.3 TL, lise mezunu bir memurun maaşı 11.8 TL, öğretmen maaşı 15.2 TL, pratisyen hekimin maaşı 19.3 TL, mühendis maaşı ise 22.1 TL eridi. Bu gerçekleşmelerle memura normal koşullarda ek zam yapılması gerekiyor. Medya Desteğinde Demokrasi Katliamı Seçim sürecinde miting meydanları ağırlıklı habercilik, oylarımızla demokrasi çarklarını döndürdüğümüz, siyasi partiler ve liderliklerin de kaderlerinin bize bağlı olduğu algılamamazı besliyor.. Bir yanı ile doğru, oylarımıza özgür irademizle sahip çıkabilmemiz bağlantılı demokrasimizin geleceği, kaderi belirlenecek.. Demokrasiyi sandıktan çıkan oy olarak algılamak, sandık çoğunluğunu mutlak iktidar gücü olarak kabullenmek ise demokrasinin katledilmesinde en büyük suç ortaklığı.. Seçimlere hafta kala yaşadıklarımız ise, medya desteğinde demokrasinin katledilmesinin birbirinden çarpıcı, demokrasi geleceğimiz için yeni kaygılar üreten örnekleri.. Başbakan Erdoğan “yakında yayımlanır” diyor.. Sözünü ettiği ses kayıtları internete düşüyor.. Hukuk dışı, suç dinlemelerin, gizli kulağın düzenlenmesinin gizlenip saklanmasına bile gerek duyulmadan, iktidar gücü eliyle kullanılmasına ne kadar da alıştığımız, bir biçimi ile doğal karşılamaya koşullandığımız ortaya çıkıyor.. Aynı gün, yakın saatlerde, ikisi de Ergenekon terör örgütü üyeliği ile suçlanan, ancak suçlarının içeriği, kapsamı, iddianamesi hakkında tutukluluktan aylar sonra da henüz bir bilgi sahibi olamayan gazeteci arkadaşlarımızla dayanışma için, eskiden açılmış sivil davalar bağlantılı duruşmaların yapıldığı salonların kapılarını paylaşıyoruz.. 93 ulusal, yerel gazetecilik örgütünün oluşturdukları Gazetecilere Özgürlük Platformu öncülüğünde Nedim Şener ile Müyesser Yıldız’la dayanışma için toplanan yakın arkadaşları, meslek örgütleri temsilcileri dışında bir avuç marka olmuş gazeteci var. Bazıları kameralardan kaçıyorlar. İktidarın hedefi olmak, yandaş patronajın öfkesini çekmek, işsiz kalmak, gelecek davalarda taraf olmak, suçlanmak korkusu galebe çalıyor. Şakası mı var? Hafife alınabilir mi? İktidar yandaşlığı yapanlar ise vitrinde olmak, yalakalıkta öncülük için kelimenin tek anlamı ile “yarışıyorlar.” Ergenekon davası kapsamında aylardır, yıllardır içeride kalmış gazeteci arkadaşlarımızı karalayabilecek yüzleri, halleri kalmadı. Yargısız infaz niteliğindeki aylar yıllar süren tutuklulukları savunmaya kalkışmıyorlar. Servis edilmiş, yasa, hukuk dışı yollarla elde edilmiş verilerle yapılmış geçmişteki suçlamalar, karalamaları için de özür dilemeye niyetli değiller. Sadece ağır hak, hukuk ihlalleri, ceza niteliğini çoktan aşmış, işkenceye dönüşmüş tutukluluklar, yüze göze bulaşmış, kanıt niteliği tartışmalı iddianameler karşısında, yıllar sona, belki de ömür boyu bitmeyecek özel yargı elindeki bu davalar zinciri içinde militanca savunma yapmaya da kalkışmıyor, sorunlar olduğunu kabul etme noktasına gelmiş bulunuyorlar.. Bu kez aynı pervasız, önyargılı suçlamalar, yargısız infazlarını, kamuoyunu yönlendirmeye yönelik karalamalarını, aynı biçimde servis edilen özel yargının seçime günler kala açılan yeni davalar üzerinden, örneğin Balyoz’dan yapmakta hiçbir sakınca görmüyorlar. Üstelik mahkum ettikleri üst rütbeliden en alt kademeye toptancı muvazzaf ve emekli subay, askerler olduğu için daha bir rahatlar.. Aylar, yıllar bekletilip seçime günler kala gündeme gelen operasyonlar, tutuklamalar üzerinden hak hukuk arayışı, vicdanlı sorgulama akıl ucundan geçirilmiyor. Yandaş medyanın yeni yargısız infaz söylemlerinde; “Ergenekon’da davaların uzaması, büyümesi, örgütler, kişilerin karışması bağlantılı kafa karıştıran durumlar var. Ama Balyoz’da yok. Burada darbeci askerler yargılanıyor..” diye kestirip atabiliyorlar.. Seçime günler kala TSK üzerinden iktidarın güç gösterisine dönüşen özel yargı operasyonlarının seçimlere yansıması, oya dönüşümü.. hesapları tutabilir mi? İktidar icraatlarında Meclis çoğunluğunu, bir kalemde yüzlercesini silip yüzlercesini getirdiği biat etmiş milletvekilini kullanarak, kamuya ait tüm kurumları, yetmedi üstüne özerk olması gereken kurumları, yetmez yargıyı ele geçirmede sınır tanımayan Başbakan Erdoğan, daha mutlak bir iktidara doğru, başkanlık sistemi için daha çok oy isterken, artık apaçık baskı gücünü en etkin araç olarak kullanmayı yeğliyor.. Hopa olayları en küçük bir eleştiri, muhalefete katlanılmazlığın, uygulanan baskı ve şiddetin son örneği. En sıradan demokratik eleştiriye, muhalefete tahammülsüzlük öylesine boyutlu tırmandırılıyor ki, sularına sahip çıkmaya çalışan Türkiye’nin en aydınlıkçı insanlarının, Hopalıların çete ilan edilmesi yetmiyor. Başbakan polisin zehirli gazından ölen, üstelik olayların yatışmasında arabulucu olmaya çalıştığı görüntülerle sabit emekli öğretmen için “İçlerinden biri kalp krizinden gitmiş..” diyebiliyor.. Seçim meydanlarında ezberi bozuldu, öfkesini kontrol edemiyor.. sonucu çıkıyor, tamam da; televizyonda canlı yayında sakin sakin yöneltilen soruları yanıtlarken işadamı İnan Kıraç için, “İşadamı böyle bir riske girmez” tehdidine ne denilebilir? Ya Arınç’ın TÜSİAD Başkanı’nı gençlerimizi ahlaksızlığa sürüklemekle suçlamasına nasıl bakacağız? Demokrasinin katledilmesi suçlarında da dünyada sondan başı çekme noktasında mıyız? YURT Ç TUR ŞAMP YON Artışın devam etmesi endişe verici stanbul Sanayi Odası Başkanı Tanıl Küçük, mayıstaki enflasyon ile ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu yılın ilk aylarında ÜFE oranları, özellikle gıda, tekstil, giysi ve petrol ürünlerinde çok yüksek çıkmış, ancak bu yüksek oranlar TÜFE’ye yansımamıştı. Mevcut durumu, bu artışların birkaç ay gecikme ile TÜFE’ye yansıması olarak değerlendirebiliriz. Nitekim, TÜFE’deki yüksek artışlar da ÜFE ile aynı sektörlerde gerçekleşmiş görünmekte. Mayıstaki yüzde 2.42’lik TÜFE, 2008 Ekim’inden bu yana aylık bazdaki en yüksek oran. Artış eğiliminin aynı ölçüde devam edip etmeyeceğini önümüzdeki aylarda göreceğiz. Devam etmesi olasılığı tedirgin edicidir.” Mayısta tüketici fiyatlarında zam şampiyonu yüzde 30.95 artış ile 1 hafta ve daha fazla süreli yurtiçi turlar oldu. Üretici fiyatlarında en çok fiyat artışı yüzde 9.02 ile pamuklu tişörtte yaşandı. Bir ayda fırladı TÜFE, yıllık bazda bir önceki aya göre 2.91 puanlık artışla yüzde 4.26’dan yüzde 7.17’ye yükseldi. Böylece martta yüzde 3.99 yıllık TÜFE oranıyla son 41 yılın en düşük seviyesine gerileyen TÜFE, nisanda başlattığı yükselişini mayısta da sürdürdü. Çay üreticisi şirketlerin insafına kaldı ÖMER ŞAN TTNET, 12 Haziran’da 40’ın üzerinde siteden canlı interaktif program yapacak Sandıklar internette açılacak Seçim günü saat 18.00’de başlayacak program, Facebook, Twitter gibi paylaşım sitelerine de entegre edilecek. Yılmaz, ‘Tivibu Seçim Online’ın internet üzerinden erişilebilecek en kapsamlı program olduğunu söyledi. HASAN ER Ş RİZE Doğu Karadeniz Bölgesi’nde yaklaşık 202 bin ailenin uğraştığı, yaklaşık bir milyon kişinin geçimini sağladığı ve yılda 1 milyon 200 bin tonun üzerindeki bir rekolteye ulaşan yaş çayda hükümetin politikası, üreticiyi çıkmaza soktu. 98 kuruşu taban, 12 kuruşu da destekleme primi olmak üzere 110 kuruşluk fiyata karşın; bölgedeki özel sektör firmaları, 65 kuruş peşin fiyatla alım yapıyor. Kota nedeniyle sıkışan üretici de zararına da olsa satmak zorunda kalıyor. Çaya ve Çaykur’a Sahip Çık Platformu Dönem Başkanı Saltuk Deniz, “Çayda büyük vurgun yaşanıyor” dedi. Deniz’e göre hükümetin kota uygulamasıyla sıkışan çay üreticilerinden yaklaşık 50 bin ton civarında yaş çay alan özel sektör firmalarının kârı 20 milyon lirayı buluyor. Yaş çay fiyatını değerlendiren Türkİş Rize Temsilcisi ve Tek Gıdaİş Sendikası Rize 1 No’lu Şube Başkanı Ziya Aksoy da “Fiyat en az 1.30 kuruş olmalıydı. En tehlikelisi de 12 kuruşluk prim. O da kalktığında fiyat 98 kuruş” dedi. BRÜKSEL TTNET, “Sandıklar internette açılıyor” sloganıyla, 12 Haziran genel seçimlerinde, canlı olarak Tivibu Web, Tivibu Cep ve 40’ın üzerinde internet sitesinden yayımlanacak bir canlı interaktif seçim programı gerçekleştirecek. Türk futbol milli takımları ana sponsoru TTNET’in 5. yılının değerlendirildiği basın toplantısı, BelçikaTürkiye Euro 2012 Eleme Maçı dolayısıyla Brüksel’de, TTNET yönetim takımının katılımıyla gerçekleştirildi. Genişbant internet servis sağlayıcısı TTNET, gözünü in Genel Müdür Tahsin Yılmaz’ın (önde, sağdan üçüncü) başında olduğu TTNET’in 13 kişilik yönetim takımı, milli takım formasıyla basının karşısına çıktı. terneti olmayan ama en az bir kişinin internet kullandığı 6.5 milyon haneye dikti. TTNET’in Brüksel’de düzenlediği toplantıda konuşan TTNET Genel Müdürü Tahsin Yılmaz, Türkiye’deki 18 milyon hanenin 7.8 milyonunda bilgisayar olduğunu ve bunların da sadece 5.9 milyonunda interneti bulunduğunu belirterek “ 6.5 milyon hanede internet yok ama en az bir kullanıcı var. Hedefimiz bu kitle” dedi. Yılmaz, 2011 çeyrek verilerine göre, 2003’te yaklaşık 18 bin olan genişbant internet abone sayısının bugün 9.1 milyona ulaştığını da açıkladı. Bu rakamın 6 milyonunun TTNET abonesi olduğunu söyleyen Yılmaz, BTK raporuna göre 2011 ilk çeyreği itibarıyla pazar paylarının yüzde 67 olarak gerçekleştiği ni kaydetti. Türkiye’deki internet penetrasyonunu ortaya koymak için Ipsos KMG’ye kırsal kesimi de içine alan bir araştırma yaptırdıklarını anlatan Yılmaz, “Araştırmaya göre kent ve yarı kentlerde internet penetrasyonu yüzde 40. Kırsalda bu oran yüzde 19. Arada iki kat fark var. Buna göre de Türkiye’de internet penetrasyon oranı yüzde 33” diye konuştu. Çayları döktüler Rize’nin Ardeşen ilçesinde yaş çayları Ardeşen Kaymakamlığı’nın önüne boşaltarak eylem yapan bir grup üretici, fiyat ve kotayı protesto etti. Çaykur’un özelleştirilmemesini de isteyen yaş çay üreticileri adına Seçkin Hacıosmanoğlu, “En doğal çayı biz üretiyoruz ama satamıyoruz. Sattığımız yerden de parasını alamıyoruz. Çaykur 10 kilo kontenjan uyguluyor. Devlet Rizelinin çayını almıyor. Özel fabrikalar 65 kuruşa kadar düşük fiyattan çayı almak istiyor” dedi. Bu arada, yaş çay için önce 1.30 kuruş isteyen, sonra açıklanan fiyatı olumlu bulan Rize Ziraat Odası Başkanı Nevzat Paliç ve bir süre önce 1.50 kuruş fiyat bekleyen Rize Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Erdoğan’ın tutumu üreticinin tepkisini çekiyor. Aydınlı, Pierre Cardin lisansını dünyaya satacak Ekonomi Servisi Aydınlı Grup, dünyaca ünlü moda markası Pierre Cardin’in global lisans temsilciliğini yürütme hakkına sahip oldu. Aydınlı dünyanın her yerinde Pierre Cardin lisansı verebilecek. Aydınlı Grup Yürütme Kurulu Başkanı Ahmet Said Kavurmacı, İtalya ve Fransa’dan sonra Türkiye’nin de Pierre Cardin lisanslarında söz sahibi olmaya başladığını kaydederek, “Örneğin X ülkesindeki bir firma, Y ürün grubu için lisans almak istediğinde bizimle görüşebilecek. Mösyö Pierre Cardin’in onayına sunmak üzere her türlü coğrafyada lisansörlük yapabileceğiz” dedi. Kavurmacı, Pierre Cardin markasının satışının da gündemde olduğunu anlatarak “İnşallah Türkiye’de alacak bir konsorsiyumu oluşturabiliriz” diye konuştu Ekonomi Servisi Türkiye’nin “ilk” alışveriş merkezi Ataköy Galleria 15 milyon dolarlık yatırımla A’dan Z’ye yenilendi. Galleria Genel Müdürü Hasan Ardıç yeni dönemde günde ortalama 25 bin ziyaretçi beklediklerini belirterek, “Yenileme çalışmalarıyla birlikte Armani Jeans, Versace, Regina, Teknosa ve Mısırlı gibi ünlü markalar da bünyemize katıldı” dedi. Galleria 15 milyon dolara yenilendi Yenilenmenin ciroya yansıması olacağını ifade eden Ardıç, “Yenilenmeyle, kadın ve çocuk misafirlere daha fazla imkân sunacak yapılanmaya gittik. 80’e yakın markayı değiştirdik. Galleria’ya, açık ve kapalı toplamda eklenen alan 3 bin metrekare. Toplam kiralanabilir alan 44 bin 500 metrekareydi. Buna 3 bin metrekare daha eklendi” diye konuştu. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle