17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 HAZ RAN 2011 PERŞEMBE CUMHUR YET SAYFA [email protected] DIŞ HABERLER 15 Müslüman Kardeşler temsilcisi El Durubi, Antalya’daki muhalefet toplantısında konuştu Türkiye Suriye’ye de model MUSTAFA K. ERDEMOL ANTALYA Antalya’da gerçekleştirilen “Suriye’de Değişiklik Konferansı”nın ilk gününde Suriye muhalefeti çalışmalarını düzene sokacak olan yol haritasını belirlemek için önemli adımlar attı. Kürt, Süryani, Sünni, sosyalist ve laik kesimlerden de katılımcıların bulunduğu belirtilen toplantıda, aralarında hukuk, din ve çevre sorunları gibi başlıkların da bulunduğu konularda çalışma grupları oluşturuldu. Tavsiye kararları vereceği belirtilen gruplar bugün katılımcıların onayına sunulacak. Bu arada Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad yanlılarının kaldığı Antalya’daki Porto Bello Oteli’ndeki yetkililer grubun otelden atıldığını söyledi. Bunun arkasında Türk hü Suriye’den ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelen yaklaşık 300 muhalifin katıldığı toplantıda konuşmacılar ülkelerine dışarıdan bir müdahaleye karşı olduklarını dile getirdiler. Toplantının düzenleyicileri, Türkiye tarafından davet edilmediklerini, toplantının düzenlenmesinde Türk hükümetinin hiçbir payı olmadığını kaydettiler. kümetinin olup olmadığı yönündeki Cumhuriyet’in sorusuna ise yetkililer “Hayır, müşterileri rahatsız ettikleri için bu kararı aldık” yanıtını verdi. Dünyanın ve Suriye’nin çeşitli yerlerinden yaklaşık 300 kişinin geldiği toplantıda İnsan Hakları Ulusal Organizasyonu Başkanı Ammar Kurabi ile Şam Deklarasyonu Ulusal Konseyi Genel Sekreterliği Başkanı Enes el Abda da hazır bulundu. Şam Deklarasyonu 2005 yılında tüm muhalefeti ilk kez bir araya getirmiş, 2007’de Şam Ulusal Konseyi’ni kurmuştu. Toplantıda söz alan konuşmacılar, Şam Deklarasyonu’nda da ifade edildiği bildirilen “Suriye’ye dışarıdan silahlı bir müdahaleye karşıyız” ilkesine vurgu yaptılar. Silahla bir yere varılamayacağını belirten kimi konuşmacılar da, Suriye’nin tüm mezhep ve etnik farklı Dışarıdan müdahaleye hayır Fotoğraflar: AFP / AA Antalya, Esad rejimi muhalifleri ve yandaşlarının gösterilerine sahne oluyor. kinci Mavi Marmara krizi yolda Dış Haberler Servisi İsrail, bu ayın ortasında yola çıkması beklenen ikinci Gazze filosunu durduracağı tehdidini yinelerken Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Ümit ederiz ki İsrail bu kez, uluslararası sularda böyle bir eyleme yönelmez” dedi. Geçen yıl Gazze’ye yardım götüren Mavi Marmara gemisine İsrail güçlerince düzenlenen, 9 Türk’ün yaşamını yitirdiği kanlı baskının üzerinden bir yıl geçerken gözler ablukayı delmek amacıyla demir alması beklenen yeni filoya çevrildi. İsrail Genelkurmay Başkanı Benny Gantz, filo düzenleyicilerinin, “İsrail’e karşı nefreti körüklemeye çalıştıkları”nı öne sürerek ordunun ablukayı delmeye yönelik herhangi bir girişimi önlemeye çalışacağını söyledi. İsrail’de yayımlanan Haaretz gazetesi, Deniz Kuvvetleri’nin, filodaki gemilere el koyma tatbikatları yaptığını yazdı. Haberde, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun “ablukayı kırmaya çalışanlara karşı gerekirse güç de kullanabiliriz” şeklindeki demeci de hatırlatıldı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye’den özür dilenmedikçe ve tazminat ödenmedikçe, kimsenin Türkİsrail ilişkilerinin eskisi gibi olmasını beklememesi gerektiğini söyledi. Davutoğlu, katıldığı bir televizyon programında, “Ümit ederiz ki İsrail bu kez, uluslararası sularda böyle bir eyleme yönelmez ” dedi. İsrail’in kendisini uluslararası normların dışında, hukuktan üstün gördüğünü söyleyen Davutoğlu, bunun da hem bölge hem de İsrail’in kendi güvenliğini tehdit ettiğini belirtti. İsrail’e bu hakkın tanınmış gibi göründüğünü kaydeden Davutoğlu, aksi halde İsrail’in “uluslararası sularda böyle bir eylemi yapma cüreti gösteremeyeceğini” söyledi. Filonun engellenip engellenmeyeceği konusunda ise Davutoğlu, başka bir ülkenin yapmadığı şeyleri demokratik bir ülke olarak Türkiye’nin yapacağını düşünmenin yanlış olduğunu kaydetti. Davutoğlu, Gazze’ye ablukanın kalkması gerektiğini ifade etti. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mark Toner, filoya ilişkin kaygılarını Türk hükümetiyle paylaştıklarını belirtti. Toner, günlük basın toplantısında Davutoğlu’nun, “Demokratik hükümetlerin, vatandaşlarının Gazze’ye yeni bir filo göndermesini engelleyemeyeceği” yönündeki sözlerinin hatırlatılması üzerine, “Bu tabii doğru olabilir. Biliyorsunuz, bunlar bağımsız şekilde işleyen sivil toplum kuruluşları, ancak kaygımız şu; insanların hayatlarının riske atıldığı yeni bir durumu görmek istemiyoruz” diye konuştu. lıkları kabul etmiş, demokratik bir ülke olmasını istediklerini kaydettiler. Toplantının önemli katılımcılarından Suriye Müslüman Kardeşler Örgütü temsilcisi Malham el Durubi, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, daha önce de birçok kez dile getirdiği, Türkiye’nin Suriye için demokratik bir model olduğu görüşünü tekrarladı. Beşşar Esad’ın iki gün önce ilan ettiği genel affın kendileri için bir şey ifade etmediğini de belirten Durubi, “asıl önemli olan Suriye halkının Esad’ı affetmesidir” şeklinde konuştu. Söz konusu af, özellikle Suriye Anayasası’nın Müslüman Kardeşler örgütüne yönelik 49. maddesi uyarınca mahkum olanları da kapsıyor. Türkiye hükümetinin toplantı için kendilerine herhangi bir davette bulunup bulunmadığından haberi olmadığını kaydeden Durubi, Türkiye’nin, tüm Suriyelilere destek olan bir ülke olduğuna dikkat çekti. Toplantıya hangi gruplar katıldı sorusuna doğrudan cevap vermeyen Durubi, “Kimlerin katıldığından çok halkın yüzde 90’ını bulan temsiliyet önemlidir” dedi. Muhalif grupları iki tür olarak değerlendiren Durubi, birinin kendilerini diğerlerinden ayrı tutan ve bundan ötürü özel saygınlık bekleyen gruplar, diğerlerinin ise Suriye halkının desteğini almış olanlar olduğunu ileri sürdü. El Vatan gazetesinin, Suriyeli muhalifleri İsrail tarafından desteklenmekle itham eden Esad’ın sözlerini de aptalca olarak yorumlayan Durubi, “Esad buna kimseyi inandıramaz” dedi. Şam Deklarasyonu Türkiye Komitesi üyesi olduğunu belirten bir katılımcı da aynı soruya, “Esad’ın dayısının oğlu, İsrail’in istikrarı Suriye’nin de istikrarı demişti. Baba ya da oğul Esad her ikisi de İsrail dostudur. Suriye, İsrail’e 1973 yılından beri tek bir kurşun atmamıştır” yanıtını verdi. Aynı katılımcı, “Arap milliyetçisiyim diyen Esad’ın tek bir Arap destekçisi yok. Bugün sadece iki dostu var; biri Ahmedinejad, diğeri de Nasrallah” ifadelerini kullandı. Toplantının koordinatörlerinden Wael Muhammed Farac’ın verdiği bilgiye göre Suriye muhalefetini oluşturan tüm gruplar ikisi dışında konferansa katıldı. Katılımcıların “kesinlikle yanımızda olmalarına izin vermeyiz” dedikleri bu muhalif gruplar eski Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad’ın en yakın adamlarından Abdülhalim Haddam’ın Suriye İslahat Partisi ile Beşşar Esad’ın amcası Rifat Esad’ın lideri olduğu grup. Farac, “Sizi buraya Türk hükümeti mi çağırdı” sorumuza “Türk hükümeti davet etmedi. Biz burada toplanmak için izin istedik, verdiler. Erdoğan hükümetinden herhangi bir destek almış değiliz. Erdoğan insan olarak elbette bize destek veriyor ama bu siyasal bir destek değil” yanıtını verdi. Öte yandan Avustralya Dışişleri Bakanı Kevin Rudd, Esad’ın halkına karşı “zalimce” tutumundan ötürü Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanması çağrısı yaptı. Şok... Şok... Şok... Türkiyesi! Büyükada’da bir balıkçı restoranı… ABD’de yaşayan bir yabancı arkadaşımla, geçen akşam yemeğe gittik... Bahçeye kalabalık bir grubun geleceği belli… Bitişik düzen birleştirilerek büyük bir U’ya dönüştürülen masalar üzerine kocaman aile boyu CocaCola’lar ve meyve suları yerleştirilmiş… Yıllardır müşterisi olduğumuz için ahbaplığımız olan restoran sahibi, bu kez bize içerde yer ayırdığını söyledi. “Neden?” dedik. “Bahçede gürültü yaparlar şimdi, rahatsız olursunuz. Onun için sizi içeriye alalım!” yanıtını verdi. Gülerek “Hadi canım!” demekten kendimi alıkoyamadım: “Söyle bakalım kim geliyor bu akşam? İçki içmeyen müşterilerin mi? Durumdan vazife çıkartıp sen de onların yanında belli ki bize içki servisi yapmak istemiyorsun. Sorun aslında bu, değil mi?” Hoşgörüsüzlük kural olduğunda Muhatabım ilk önce itiraf etmeye yanaşmasa da sorun tastamam buydu. “Bahçe müşterilerini” merak ettiğimiz için sonunda içeri girmeyi kabul ettik ve harika bir ada gecesinde, yemeğimizi “içeriye tıkılarak” yemiş olduk. Bahçe masalarını dolduran AKP’nin Adalar teşkilatı üyeleri pür telaş yemeklerini yiyip kalktıktan sonra, restoran sahibi gönlümüzü almak için yanımıza geldi. Yakın zamanlara dek İran’da yaşamış olan arkadaşım, “İran’daki gibi devrim muhafızlarıyla empoze edilmeyen bu uygulamanın içyüzünü” öğrenip, anlamak istedi. Restoran sahibi; “İçki içmeyenlere saygı!” yanıtını verdi. Bunun üzerine “Sorun ‘saygı’ ise” diye söze başladı arkadaşım; “Saygı çift yönlü olmalıdır. Siz onlara saygı gösterirken farklı yaşam tarzlarına onların da saygı göstermesi gerekmez mi?” Ortam hafiften gerilirken hesabı verip çıktık. Dönüş yolunda arkadaşım; geçmişte İran’dan Türkiye’ye her adım atışında hep derin nefes aldığını, yıllar yılı baş tacı ettiği bir “özgürlük havası” soluduğunu; İstanbul’da, hele de Büyükada gibi bir yerde böyle çok farklı bir rüzgârla ilk kez karşılaştığı için şaşırdığını anlattı. Kendisine “incremental Islamism/gitgide dozu arttırılan İslamcılık” ve “mahalle baskısı” kavramlarını açtım. Dostum “Bu akşam burada şunu açıkça gördüm ki” yanıtıyla karşılık verdi: “ABD’de izlediğim çok sayıda düşünce kuruluşunun panelinde bu konular zaman zaman gündeme gelse de, insan şartların doğrudan muhatabı olmadan, işin vahametini kavramıyor. Bu geceki olayı kolayına unutabileceğimi zannetmiyorum…” ‘Türkiye izin verdi’ Sıra ültimatomlara geldi Arkadaşım İstanbul’a zaten bizzat uluslararası bir panel için gelmişti. Panelin açılış konuşmasında, Kars’taki “İnsanlık Anıtı’nın yıkımı” gündeme geldiğinde; kulaklarına inanmakta zorlanmıştı. Çok sayıda konuşmacı arkadan “internette sansür düzenlemelerinden” söz edince, dostumun hayreti büyümüştü. Önceki akşam nihayet buradan ayrılmadan önce katıldığı son yemekte masadaki gazetecilerden, Başbakan’ın mitinglerde; “CHP’ye oy verenleri ateistlikle suçladığını” duyunca hepten dumura uğradı! Ve son yirmi yıldır tanıdığı, gelip gittiği ülkemizden tamamıyla şok… şok… şok… modunda ayrıldı. Bunlar Türkiye’ye yıllardır belli aralıklarla gelen bir yabancının, bir hafta gibi çok kısa bir süre içinde yaşadığı “şok patlaması!” Artık “kural halini alan” ve giderek siyasi şiddet dozu artan bu hoşgörüsüzlüklerin, bizim kendi üzerimizde yarattığı “şok etkisi” haliyle çok daha derin. Say say bitmiyor. Tavan yapan hoşgörüsüzlük örneklerinden sonuncusuna Bülent Arınç’ın TÜSİAD Başkanı Boyner’e yaptığı ve her geçen gün dozu artan çıkışlarda tanık olmuyor muyuz? TÜSİAD Başkanı geniş kitlelerin! “internet sansüründen” duyduğu kaygıları dile getiriyor ve “özel hayatımız üzerindeki baskılardan” yakınıyor… Başbakan Yardımcısı’nın buna verdiği yanıt, baskı dozunu büsbütün katlamak ve TÜSİAD Başkanı’na seviyesiz, çirkin sataşmalarda bulunmak, kör kör parmağım gözüne aba altından sopa göstermek şeklinde oluyor! TÜSİAD’ın başında bir kadın başkan görmekte zorlandığı aşikâr olan Arınç, dönem dönem gündeme gelen Boyner’le çatışmasında, ne Ümit Hanım’ın konsomatrisliğini bırakıyor, ne pornoculuğunu… Hızını bununla da kesmeyen TC Başbakan Yardımcısı, en son TÜSİAD’ı “Ümit Boyner meselesinin” üzerine eğilmeye davet ediyor! Boyner’e önceki gün bir kez daha verip veriştirdikten sonra, sözlerini; “TÜSİAD’ın geçmişteki itibar ve gücünün bugün ne kadar zayıfladığının farkındayım” diyerek bağlayan Arınç giderek ültimatom tonuna bürünen çağrısında; “TÜSİAD’cılar bu meselenin üzerine eğilmeli!” diyor. Pes! Hakikaten bu artık bitmek bilmeyen bir kâbus halini aldı. Ya da Ferhan Şensoy’un söylemiyle “Kâbustu gerçek oldu!” Çok geç olmadan, bu “Şok... şok... şok… Türkiyesi”nden uyanmalıyız. Bunu yapmanın tek yolu, hep birlikte oyumuzu kullanıp, gücümüzü göstermektir. T.C. ÇORUM 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZ AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2010/3914 Esas Satış ilanı ilgililerin adreslerine gönderilmiş olup, adreslerde tebliğ yapılamaması veya adresleri bilinmeyenler içinde işbu satış ilanı ilanen Tebligat yerine kaim olacağı ilan olunur. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, kıymeti, adedi, evsafı; Çorum Merkez İlçe, Yavruturna Mah. Cilt No: 24, Sayfa No: 2335, Ada No: 1163, Parsel: 7’de kayıtlı bulunan 209,00 m2 alanındaki, ana gayrimenkulü “arsa” vasfındaki taşınmazın (194/209 HİSSESİ) Muhammen Bedeli: 232.800,00 TL İmar durumu: Çorum Belediye Başkanlığı’nın 05.05.2010 tarih ve 2330 sayılı yazısı ile; Bitişik nizam 3 katlı ticaret bölgesinde imarlı parsellerdir. Taşınmazın geniş evsafı dosyada mevcut bilirkişi raporunda açıklanmıştır. Satış Şartları: Taşınmazın (194/209 hissesi) Satış; 19/07/2011 Salı günü saat 14.00 14.10 arasında, Çorum Adalet Sarayı Zemin Katta Bulunan Müzayede Salonu adresinde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla Taşınmazın Satış; 29/07/2011 Cuma günü saat 14.0014.10 arasında, Çorum Adalet Sarayı Zemin Katta Bulunan Müzayede Salonu adresinde açık artırma suretiyle ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse taşınmaz en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki artırma bedelinin mp.îın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetlerin %20’si nispetinde nakdi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale damga pulu, tapu harç ve masrafları ile %18 KDV alıcıya aittir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla«diğer ilgililerin (*) bu taşınmazlar üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde Dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi taktirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmada hariç bırakılacaklardır. 4 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için Dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin, şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2010/3914 dosya numarası ile Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 25/05/2011 (İc. İf. K. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de darrildir. (Basın: 36408) Tekstilkentte aksesuar firmasına bilgisayar ve ihracat konusunda deneyimli ENGİN KONDUL (İstanbul Üniversitesi Sualtı Teknolojisi Bölümü mezunu, Cmas3* Eğitmeni, Rehber Balıkadam, Padi IDC Staff Instructor, Dalış Öğretmeni) Yönetiminde muhasebe elemanı aranıyor. Resimli cv için: [email protected] 300 BAR DALIŞ MERKEZİ www.300bar.com.tr AYVALIK: BIG BLUE dalış teknesi Engin Kondul: 0537 408 71 74 MERKEZ: 1487 Sokak No: 16 D: 1 Alsancak/İZMİR Tel: 0232 463 79 97 Faks: 0232 463 73 05 ÜMRANİYE 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAŞINIRIN AÇIK ARTTIRMA İLANI DOSYA NO: 2011/2517 Tal. Bir borçtan dolayı hacizli ve aşağıda cins, miktar ve kıymetleri yazılı mallar satışa çıkarılmıştır. Birinci arttırma 17/06/2011 günü 10.1510.20 10.2510.30 saatleri arasında MERKEZ MAH. HAVACILAR CAD. 103 Sokak TAŞDELEN/ÜMRANİYE’de yapılacak ve o günün kıymetlerinin %60’ına istekli bulunmadığı takdirde 22/06/2011 günü aynı yer ve saatte 2. arttırmanın yapılacağı. Şu kadar ki, arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacaklının toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma masraflarını geçmesinin şart olduğu, mahcuzun satış bedeli üzerinden KDV alınmayacağı, şartnamesinin icra dosyasında görülebileceği, masrafı verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği, satışa iştirak etmek isteyenlerin muhammen bedelin %20’si oranında nakit para ya da eşdeğerde banka teminat mektubu vermeleri şarttır. Fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. 30.05.2011 (İc.İf.K. 114/1, 114/3) Muhammen kıymeti LİRA (YTL) ADEDİ CİNSİ 70.000,00 YTL 1 34 DE 1879 Plaka Sayılı 2006 Mod. Ford Cargo Kamyon 2530 D Damperli Kamyon. 70.000,00 YTL 1 34 DE 4210 Plakalı 2006 Mod. Ford Kargo 2530 D Damperli Kamyon. (Basın: 36711) T.C. KADIKÖY 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ MENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2011/636 Tal. Bir borçtan dolayı Rehinli ve aşağıda cins, miktar ile kıymetleri yazılı bulunan mallar satışa çıkarılmıştır. Birinci arttırma 17/06/2011 günü, 34 TK 1614 plaka nolu araç saat 10.00’dan 10.10’a kadar “Ataşehir Burakbey Yediemin Otoparkı Y. Çamlıca Mah. Albayrak Cd. No:2 Ataşehir/İSTANBUL” adresinde yapılacak ve o günü kıymetlerinin %60’ına istekli bulunmadığı takdirde 22/06/2011 günü aynı yer ve saatte 2. arttırma yapılarak satılacağı. Şu kadar ki, arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarının geçmesinin şart olduğu, mahcuzun satış bedeli üzerinden %1 oranında K.D.V.’nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği, masrafı verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği, masrafı verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazısı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. Muhammen Kıymeti: 5.000,00.TL. Adedi: 1 Cinsi (Mahiyeti ve Önemli Özellikleri): 34 TK 1614 Plaka nolu, 2008 Model, FORD FİESTA Coll. 1.4 Motor no: 8A49831 Şasi no: WFOHXXWPJH8A49831 (Basın: 36474) C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle