17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 HAZ RAN 2011 CUMA CUMHUR YET SAYFA HABERLER 5 Dicle’ye Yargıtay şoku Seçime 3 gün kala 1 yıl 8 aylık cezası onanınca milletvekilliği tehlikeye girdi. BDP’nin eski Genel Başkanı Demirtaş ‘Meclis’e girdikten sonra düzenleme yapılabilir. Bunun dışındaki karar tam bir facia olur’ dedi MAHMUT ORAL BDP Ne Yapmak stiyor?.. Miting alanları dolup taşıyor... AKP mitinglerinde iktidar olmanın tüm olanakları kullanılıyor... Bu bir gerçek! Çanakkale üzerinde Kuzey Ege’ye inerken elimdeki notlara bakıyorum. AKP rüzgârı pek fazla esmiyor. Sandıktan yüzde 44 oy oranıyla birinci parti olarak çıksa bile, tek başına iktidar olup olmayacağı tartışma konusu. Neden mi? Eğer CHP yüzde 3233 oranını, MHP yüzde 1415 oranını yakalar, BDP’nin bağımsızları 3234 milletvekili çıkarırsa, AKP’nin işi zorlaşacak. Artık liderler son turları yapıyorlar... CHP İzmir’de AKP’ye bir puan bile kaptırmamak için çalışıyor. Daha önceki yazılarımda belirttim... Kılıçdaroğlu AKP lideri Erdoğan’a “dişlerini çekeceğim” deyince yanıt hemen geldi: “CHP’liler işkenceci...” Devlet Bahçeli Uşak’taydı... 2009’da yerel seçimleri kazanan MHP oyları bu seçimlerde kime gidecekti? Konuştuğum kişiler “CHP’ye akacak” yanıtını verdi. Balıkesir, Kütahya, Afyon kırsalında değişik gözlemlerim oldu... AKP oyları buralarda ilginçtir, daha çok MHP’ye gidecek gibi gözüküyordu. Denizli’de önseçimden birinci çıkan CHP’li Adnan Keskin örgütlerin desteğiyle partisini yukarıya taşımak için gece gündüz çalışıyordu. Gezdiğim yörelerde en çok konuşulan konu, Güneydoğu’dan yükselen sesler, bitip tükenmeyen istekler. Bunlar, dolaştığım yörelerde tepkilere neden oluyor, işin, aşın ve ekmeğin önüne geçiyor. Televizyon ekranlarında gözdağı veren, Kürt milliyetçiliğini ve Kürtİslam sentezini savunan görüşlerin yanı sıra demokratik özerk yönetim isteklerini dillendirmek neyin habercisidir? Valileri, kaymakamları, milli eğitim müdürlerini, öğretmenleri kendileri atayacaklar, yani orada özerk bir yönetim kuracaklar. İkinci aşamada başbakanlarını, bakanlarını, milletvekillerini seçecekler, eyalet sistemini yaşama geçirecekler. Bakıyorum bu konuda hükümet sesini çıkarmıyor, Kürt milliyetçiliğine ödün veriyor. Bizim liberal arkadaşlar da bu olup bitenleri demokrasi ve özgürlük olarak sapına kadar savunuyor. Nerede devletin egemenliği? Nerede laik demokratik cumhuriyet? Nerede üniter devlet? Egemen devlet böyle başıboşluk içinde mi? Anayasa ve yasalara karşın özerklik isteyen, bu arada sapla samanı karıştıran kimi BDP’li adaylara bu ödün nasıl verilir? Bu gibi yaklaşımlar büyük tepki çekiyor Türkiye’nin batısında. Benim de kuşkularım ve kaygılarım giderek artıyor. Çünkü özerk yönetimin sonunun nereye uzanacağını bilmemek için insanın ahmak olması gerekir. AKP sözcüleri CHP’yi ve MHP’yi yerden yere vururken, Güneydoğu’dan yükselen seslere kulaklarını tıkıyor, acaba neden? Peki bu konuda MHP ve CHP liderleri neden suskun? Onlar neyin hesabını yapıyor? Elbet demokrasi ve özgürlük... Elbet eşit yurttaşlık hakkı... Oysa BDP’lilerin istediği başka bir şey... Dedikleri şu: “Biz demokratik özerkliğimizi kuracağız... Valilerimizi, kaymakamlarımızı, okul müdürlerimizi, öğretmenlerimizi biz atayacağız, Abdullah Öcalan’ı hapisten kurtaracağız.” Çanakkale üzerinden Küçükkuyu’ya inerken düşünüyorum bunları. Kaz Dağları eteklerinde üreticilerle konuşuyorum. Üreticiler kaygılı. Anlattıklarının özeti şöyle: “Duyduk ki ilk kez zeytinyağı ithalatı yapılmış. İthal edilen zeytinyağının ‘kolon yağı’ olduğunu öğrendik. Bu yağlar piyasaya sızma zeytinyağı olarak sürülecekmiş gümrükten çıkarsa. Bu durum Tük zeytinciliğini bitirir. Çünkü zeytinciliğimiz giderek büyüyor. Durum, dün pamukta, tütünde, ette olduğu gibi bugün zeytincilikte de ölümcül yok oluşu yaratır. Tarım Bakanlığı gümrükteki kolon yağlarını geri göndermelidir.” Hava sıcak... Bir esinti bekliyorum Kaz Dağları’ndan, Madra’dan, Kozak Yaylası’ndan, Pelitköy kıyısında çayımı yudumlarken... DİYARBAKIR Terör örgütü PKK’nin kent yapılanması olduğu iddia edilen KCK davasından Diyarbakır Cezaevi’nde yaklaşık 2 yıldır tutuklu bulunan BDP’nin desteklediği bağımsız aday Hatip Dicle’nin milletvekilliği, Yargıtay’ın 2007 yılında yaptığı bir konuşma nedeniyle açılan davada hükmü onamasıyla tehlikeye girdi. Seçimlere 3 gün kala bu cezanın onaylanması, Dicle’nin millet vekilliğini de risk altına soktu. Dicle’nin, hem 1 yılın üzerinde hapis cezası alması hem de terör suçundan mahkum olması nedeniyle, vekil seçilmeye yetecek oyu alsa bile Meclis’e girme şansı ortadan kalktığı belirtildi. BDP’nin Eş Genel Başkanları Hamit Geylani ile Filiz Koçali düzenledikleri ortak basın toplantısında, seçime günler kala Başbakan Erdoğan’ın ülke gündemini terörize ettiğini belirtti. Hamit Geylani, “Yargı en üstten en alta kadar siyasallaştı. Erdoğan, birkaç gün ön ce yaptığı konuşmasında ‘Tutuklu olanlar seçilse de Meclis’e gidecekler anlamına gelmiyor’ demişti. Demek ki daha önce hazırlanan oyunun perdesi bugün aralandı” dedi. BDP’nin eski Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da “Dicle’ye yine fikir ve düşüncelerinden ceza verilmesi siyasi bir tavırdır. Seçime 3 gün kala YSK’nin bu konuda müdahale etmemesi gerekir. YSK, eğer bir karar verirse bu siyasi bir karar olacaktır” dedi. Yapılması gerekenin Hatip Dicle’nin milletvekili olması ve Meclis’e girmesi olduğunu belirten Demirtaş, “Meclis’e girdikten sonra bu konuda yasal düzenlemeler yapılabilir. Bunun dışında alınacak bir karar, açık ve net belirtiyorum, tam bir facia olur” dedi. Dicle’nin avukatı Fethi Gümüş ise “Başbakan kendi pişirip kendi yiyor, ama bu başbakan Hatip Bey’i yiyemez; boğazında kalır. Dicle’nin seçilmesini hukuken engelleyecek tek bir fıkra söz konusu değildir” dedi. BDP’lilere taşlı saldırı ŞIRNAK (Cumhuriyet) Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesinde, seçim çalışmaları yapmak üzere Mezra beldesine giden BDP’lilere, Belediye Başkanı AKP’li Hüsnü Timur’un yakınlarının olduğu iddia edilen bir grup tarafından taşlı saldırıda bulunuldu. Saldırıda, BDP’li Beytüşşebap Belediye Başkanı Yusuf Temel’in de aralarında bulunduğu 10 kişi yaralandı. Temel, “AKP’li Belediye Başkanı Timur’un korucu kardeşleri ve yakınları bize taşlı saldırıda bulundu. Hemen yakında askeri birlik vardı. Niye müdahale etmiyorsunuz diye sorduğumuzda, ‘Siz madem bunların böyle olduğunu biliyordunuz niye geldiniz’ diye cevap verdiler” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle