Katalog

SAYFA CUMHUR YET 8 MAYIS 2011 PAZAR [email protected] 14 DIŞ HABERLER Beyaz Saray, Pakistan’dan El Kaide lideriyle bağlantıları olduğu düşünülen üst düzey istihbaratçıların ismini istedi ABD istihbaratçıların peşinde Müslüman din adamları uçamadı Dış Haberler Servisi ABD’nin Memphis kentinde iki Müslüman din adamı, pilot kendileriyle uçmayı reddedince bindikleri yolcu uçağından indirildi. Memphis Üniversitesi’nde Arapça öğretim görevlisi olduğu bildirilen Masudur Rahman, havaalanı terminalinden telefonla verdiği bilgide, kendisiyle yolculuk eden imam Muhammed Zaghloul ile birlikte, “pilotun bazı yolcuların rahatsız olabileceğini düşündüğü” gerekçesiyle uçaktan indirildiklerini söyledi. Rahman’ın geleneksel Hint kıyafeti, beraberindeki imamın ise geleneksel Arap kıyafeti içerisinde olduğu kaydedildi. İki yolcu daha sonra başka bir uçağa bindirildi. Ulaştırma Güvenlik Dairesi sözcüsü Jon Allen olayı doğruladı, ancak bu yolcuların indirilmesi direktifini kendilerinin vermediğini söyledi. Delta Havayolları sözcüsü ise, uçağın operatörünün Atlantic Southeast Havayolları olduğunu belirtti. Atlantic Southeast sözcüsü Jarek Beem ise açıklamasında, “Olayın soruşturulduğunu” söyledi. Dış Haberler Servisi ABD Başkanı Barack Obama yönetiminin, İslamabad’dan, öldürülen El Kaide lideri Usame bin Ladin ile bağlantıları olup olmadığını araştırmak amacıyla Pakistan istihbaratının üst düzey yetkililerinin isimlerini istediği bildirildi. Amerikan New York Times gazetesinin adının açıklanmasını istemeyen kaynaklara dayandırılarak verilen haberinde, Amerikalı yetkililerin, “Pakistan İstihbarat Servisi’nden (ISI) bazı yetkililerin Bin Ladin’in yerini bildiği ve onu koruduğu yönündeki şüpheleri olduğu” yazıldı. Bir yetkilinin, Beyaz Saray’ın, Pakistanlı istihbarat yetkilileri Bin Ladin’in yerini bilse bile, İslamabad’la hayati önem taşıyan ilişkilerini kesip atamayacağını söylediği kaydedildi. Yine de Obama yönetiminin, Bin Ladin ile yakın ilişkisi bulunduğundan şüphelenilen Pakistan istihbaratı üyelerinin isimlerinin daha önce kendilerine verilmemesinden hoşnut olmadığı belirtildi. Yetkilinin, Pakistan Genelkurmay Başkanı Eşfak Pervez Kayani ile Pakistan İstihbaratı Başkanı General Ahmed Şuja Paşa’ya atfen kullandığı, “Kayani ile Paşa’nın Bin Ladin’in orada olduğunu gerçekten bildiğine inanmak zor. Ama bilmenin de dereceleri var. Paşa’nın çevresinden birinin Bin Ladin’in nerede saklandığını bildiğini öğrenirsek bu beni şaşırtmaz” ifaABD Savunma Bakanlığı tarafından dün yayımlanan görüntülerde Usame bin Ladin olduğu öne sürülen bir kişi televizyon izlerken görülüyor. desine yer verildi. akistanlı yetkililere istifa çağrısı Pakistan’ın eski Devlet Başkanı Pervez Müşerref, Usame bin Ladin’in öldürüldüğü operasyonu başlatarak Pakistan’ın egemenliğini ihlal etmekle suçladığı ABD’yi eleştirirken, eski Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi dün “egemenliklerinin ihlal edilmesinden” sorumlu tuttuğu Devlet Başkanı Asıf Ali Zerdari ve Başbakan Yusuf Rıza Gilani’ye istifa çağrısında bulundu. P Bin Ladin Sonrası ‘Arap Baharı’ ve Davutoğlu (3) Kahire’den Roma’ya uçarken beraberindeki gazetecilere Davutoğlu; “Bölgede artık devrimci bir ruh, bir isyan kültürü gelişti. Arap insanının şu anda istediği para pul, ekmek değil, onur... Yaşananlardan heyecan duyuyorum” demiş. Yetinmeyip eklemiş; “Bu makamda olmasam, genç olsam ben de ‘Yaşasın devrim’ diye bağırıp rahatlardım. Ama bölgede istikrarı gözeten büyük ülke olarak halkların en az zarar görmesini de hedeflememiz lazım. Devrim iyidir diye Marksist devrim ihracı yapar gibi bağıramayız ki...” Davutoğlu, halklar ve rejimler arasında “ikileme” düştüklerini söylüyor. “İkilemi” açarken sözü, “Değişim şart, tarih normalleşiyor. Beynim ve yüreğim bölünmüş durumda. Son kertede halkların yanındayız..” demeye dek vardırıyor. Düne kadar ağzından “stratejik derinlik”ten başka şey duymadığımız bir bakan için “iddialı” laflar bunlar… Hangi dağda kurt öldü de “komşularla sıfır sorun” politikası güden bakan, komşuların ezilen “halkları” da olduğunu keşfetti? Keşfetti de niye şimdiye dek mezalim yaşayan “halkların gönlünü alan” bir jest yapmadı? Bakanın deyimiyle illa “Marksist devrim ihracı yapar gibi” bağırmak mı gerekiyor? “Azılı diktatörlerle” can ciğer kuzu sarması görüntü içine girmemek yeterli olabilirdi… Çok değil bir buçuk ay önce, “Arap baharının” en civcivli konjonktüründe “Şamgen” yapan sizler değil misiniz? İran’ın “Yeşil Devrim”ini kan dökerek bastıran “Ahmedinejad rejimini” vakit geçirmeden tanıyan ilk hükümet siz olmadınız mı? Neden hiç o tarihlerde “yüreğinizin ve beyninizin bölündüğüne dair” bir işaret almadık? Ladin sonrası dönemde ivme kazanacağı anlaşılan “Arap baharı”nın yeni konjonktüründe, Davutoğlu birdenbire şimdi “yüreğini” keşfediyor ve buna inanmamızı istiyor. Takıyyenin bu kadarı? Dün Obama yönetiminin “Arap baharı” siyasetini özetleyen bir “New Yorker” yazısından (The Consequentialist, Ryan Lizza 2 Mayıs) bahsetmiştim. Konu üzerinde okuduğum en ilginç yazılardan biri olduğunu söyleyebilirim. “New Yorker”, Başkan’ın Kahire konuşmasından bu yana “İslam dünyası” politikasının dökümünü yapıyor ve “Arap baharı”na ilişkin açmazlarını sıralıyor… “Yürekbeyin arasında bölünmek” gibi “duygu sömürüsü” içeren ifadelerle olmasa da, Washington’ın da “realistler/gerçekçiler” ve “idealistler” arasında bölündüğü görülüyor. “Gerçekçiler”, bizim bakan gibi yürekle.. filan bölünmeden, damardan “ABD çıkarları” açısından meseleye yaklaşıyorlar... “İdealistler” ise.. hem yürek ve hem beyinleriyle insan hakları, demokrasiyi savunuyorlar. Obama ile Clinton, iki ekip arasında denge bulmaya çalışıyor… Washington, ucu halihazırda açık görünen “Arap baharı” serüveninin fitilini durduk yerde ateşlemiş değil. Ama dipten gelen değişim dalgalarının kayda geçtiği andan itibaren; olayların arkasına düşmemek adına, yeni parametreleri şekillendirmeye çalışıyor. “Arap baharı” diye sloganlaşan “reformların” yol haritasını, 2010 yazından bu yana belirlemeye çalışan yönetim; “gerçekçiler” ile “idealistler” bölünmesinin üstesinden gelmiş ve yaşanan gelgitleri aşmış değil. Washington’ın ülkeden ülkeye farklılık gösteren bu gelgitleri yüzünden “Arap baharında” benimsediği stratejiye “geri plandan yönetmek/leading from behind” deniyor. Washington’ın “Arap baharında” inisiyatifi sık sık başkalarına bırakan bu “geri plan liderliğini”, fırsat düştükçe değerlendiririz. Örgüte liderlik ediyormuş ‘Parayla silah alacağız’ Dış Haberler Servisi Lib isyancıların, 22 NATO ve yalı Ar ülkesinin insani yardım am ap kullanılmak üzere isyancılaaçlı ra vereceği parayla silah alacak ları öne sürüldü. Amerikan Washington Post gazetesin haberine göre, Libya’daki in isyancıların oluşturduğu Ge Ulusal Konsey’in sözcüsü çici Ab Hafid Ghoga, perşembe gü dül Roma’da 22 NATO ve Ar nü ap ülkesinin insani yardım am kullanılmak üzere isyancılaaçlı mali kaynak sağlanması içi ra oluşturdukları fonla silah n alm planladıklarını açıkladı. Bu ayı bağlamda İtalyan ve Fransı hükümetiyle görüşmeler z yürüttüklerini belirten Gh og “askeri sır” olduğu gerekç a, hangi tip silah alacakları esiyle konusunda bilgi vermedi, anc silahların “günler içinde” ak ellerine ulaşacağını söyled i. Haberde, İtalyan yetkililerin iddiaları yalanladığı kayd edildi. BD Başkanı Barack Obama, önceki gün kapalı kapılar ardında buluştuğu, Usame bin Ladin’in öldürüldüğü operasyonu yürüten özel timlere teşekkür etti. ABD’de zafer havası sürerken, radikal örgütlerden ülkeye tehdit yağıyor. Taliban, yayımladığı bir açıklamada “şehit” ifadesini kullandıkları Bin Ladin’in ölümünün “işgalcilere karşı savaşa yeni bir ivme kazandıracağını” kaydetti. Somali’de El Kaide ile bağlantılı El Şebab militanları Bin Ladin’in öldürülmesinin öcünü alacakları tehdidini savurdu. Kenyalı yetkililer de, El Şebab’dan gelen tehditler üzerine, Obama’nın Kenya’da yaşayan üvey babaannesi Sarah Onyango Obama’yı korumak için güvenlik güçleri gönderdiklerini duyurdu. Tayvanlı judo koçu Jimmy Wu, 1980’li yıllarda Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da kendisinden judo dersi aldığını söylediği Usame bin Ladin’in (yanda) fotoğrafını yayımladı. (Fotoğraflar: AP/ REUTERS) A Öte yandan Bin Ladin’in hayatına ilişkin soru işaretleri giderilmeye çalışılıyor. Adı açıklanmayan bir Amerikalı yetkili, Bin Ladin’in Pakistan’da öldürüldüğü evden ABD güçlerince ele geçirilen materyallerin, Bin Ladin’in operasyona kadar, El Kaide’nin üst düzey isimleriyle temas halinde olduğunu ve örgüte aktif liderlik etmeye devam ettiğini gösterdiğini bildirdi. Materyallerin, Ladin’in Pakistan’da bir örgütsel ağa sahip olduğunu gösterdiği, El Kaide tarafından Yemen ve Somali’den yönetilen bazı eylemlerin planlanması ve yönetilmesinde Bin Ladin’in etkili biçimde yer aldığına dair şüpheleri güçlendirdiği kaydedildi. Elde edilen materyaller içerisinde, Bin Ladin’in daha önce yayımlanmamış bir propaganda videosunun bulunduğu da duyuruldu. Bu arada, Bin Ladin’in Yemenli eşinin Pakistan’da cezaevindeki sorgusu sırasında Pakistanlı yetkililere, “Abodabad’daki eve 2005’te yerleşmeden önce de ailesiyle Abodabad’a giden anayol üzerindeki Haripur kentinin 2 kilometre güneydoğusundaki küçük köy Şak Şah Muhammed’de 2.5 yıl yaşadıklarını” anlattığı öğrenildi. El Kaide’nin Yemen’deki temsilcisi ABD doğumlu radikal imam Enver El Avlaki’nin ise perşembe günü bir Amerikan insansız uçağıyla düzenlenen saldırıdan kurtulduğu öğrenildi. Hangi dağda kurt öldü? ABD’nin ‘geri plan liderliği’ Suriye tankları Banyas’ta Dış Haberler Servisi Suriye’de asker ve tankların Dera’dan sonra yönetim karşıtı gösterilerin merkezi haline gelen Banyas’a önceki gece girdiği bildiriliyor. İnsan hakları savunucusu derneklerin yaptığı açıklamada, ülkenin kuzeybatısındaki Banyas’ın girişinde mahkumların serbest bırakılması için gösteri yapan 3 kadının güvenlik güçleri tarafından öldürüldüğü belirtildi. Tankların, sahil kentine üç yönden girdikleri ve Sünni mahallelere yöneldikleri öne sürüldü. Suriye ordusu, operasyonu doğrulayarak “teröristleri ve onların askerlere ve halka saldırmakta kullandıkları bazı silahları ele geçirdikleri” açıklamasını yaptı. Suriyeliler, sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden protesto gösterilerini düzenlemekte kullandıkları “Suriye Devrimi 2011” isimli sayfadan yaptıkları açıklamada, Devlet Başkanı Beşşar Esad’a “altı ay içinde seçimlere gitmesi” çağrısında bulundular. Bu arada insan hakları örgütü Seveysiye, Suriye’de yaklaşık iki aydır süren protestolarda şimdiye kadar en az 800 sivilin öldüğünü öne sürdü. Taliban Afgan yetkilileri hedef aldı Dış Haberler Servisi Afganistan’ın güneyindeki Kandahar’da Taliban militaları dün aralarında valilik binası, istihbarat binası ve polis karakolunun da olduğu hükümet binalarını hedef aldı. Valilik binası yakınında şiddetli patlama duyulması ve silahlı kişilerin valilik binasına girmesiyle başlayan saldırıların, kentin başka kesimlerinde de patlamalarla devam ettiği öğrenildi. Patlamalardan sonra militanlarla hükümet güçleri arasında çatışma çıktı. 6 intihar saldırısının meydana geldiği dünkü olaylarda 3’ü polis en az 23 kişi yaralandı. Saldırıları üstlenen Taliban örgütünün sözcüsü, bunların El Kaide lideri Usame bin Ladin’in öldürülmesiyle ilgisinin bulunmadığını açıkladı. C MY B C MY B