Katalog

24 N SAN 2011 PAZAR CUMHUR YET SAYFA HABERLER Cezaevi ziyareti maksadı aşan tutumlar nedeniyle eziyete dönüştü 9 söylüyorsa, “parasız eğitim” istedikleri için seslerini yükselten gencecik çocukları hiçbir neden göstermeden 14 aydır hapiste tutan bir yargı sistemimiz varsa, daha da ötesi, yargı sistemimiz herkesin oynadığı tuhaf bir tiyatroda BDP adaylarının veto edilmesinde, oyun koyucu durumundaysa, siz gençlerden ne bekliyorsunuz? Koltuklarına uzanmış, tuzları kuru kişilerin, “Tamam hak aramak iyi de böyle havai fişek, molotof atmak, binaları yakıp yıkmak olmaz,” diyenlere bir çift sözüm var. Beyler siz hiç genç olmadınız mı? Hiç haksızlığa uğramadınız mı? Dünyanın en yerleşik demokrasilerinde bile protestolarda yakılıp yıkılmalar olur. Bu böyle biline, rahat koltuklarınızdan biraz kalkıp, bu ülkede biriken öfke selini hissetmeye çalışın. Belki o zaman bu öfkenin yarattığı şiddeti anlayabilirsiniz. Artık bu tür sözler öfkeleri sindirmeye yetmiyor. Öte yandan Türkiye’de yargı, herkesin tepesini attırmak için mi var? TEKEL işçilerine dava açılıyor, neymiş efendim, halkın huzurunu bozmuşlar, yolları trafiğe kapamışlar, o TEKEL işçileri ki, en insanlık dışı davranışları gördüler, biber gazı ve soğuk su banyosu yapmakta uzman oldular, devlet onlara dava açtığında onların çocukları “Devlet neden var,” diye sormazlar mı? Bu devlet ne biçim bir şey diye düşünmezler mi? Ülkede şiddet sadece başkalarına dönük değil, genç insan en büyük şiddeti kendine uyguluyor, genç ve çocuk intiharları dehşet verici bir biçimde artık gazetelerin baş sayfalarında birbiri ardına yayımlanıyor. Alın size Kahramanmaraş’taki dört gencin intiharı. Neredeyse erişkin yaşlarda olan ve üniversiteye giden gençler için annelerine olağanüstü bağlı oldukları ve onun ölümüne dayanamayıp intihar ettikleri söyleniyor. Genç bir insanın hayatının öyle bir pamuk ipliğine bağlı olması neden? Hiç düşündünüz mü? Şiddetin bir başka mağduru Bedri Baykam ve Tuba Kurtulmuş hastanede acılar içinde yatıyorlar ve yine şiddetin bir başka mağduru Mehmet Aksoy çocuğunun ölümünü durdurmak için Kars’ta. Baykam ve Kurtulmuş’a geçmiş olsun, yakın bir zamanda iyileşip aramıza dönecekler ve davalarına kaldıkları yerden devam edeceklerdir, hiç kuşkum yok. Mehmet ve Kars’taki herkese selamlar, o ucube denilen heykeli benim için de usulca kucaklayın. Silivri işkencesi Doğu’da gerginlik Haber Merkezi Kahramanmaraş’ta öldürülen “Cemal” kod adlı terörist Kenan Topdemir’in Diyarbakır’daki cenazesi sonrası çıkan olaylarda polis çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. Van’ın Başkale ilçesinde çıkan olaylarda ise 1 gösterici yaralandı. Yine Van’da YSK’yi protesto eylemlerinde gözaltına alınan 102 kişiden 26’sı tutuklandı. Şiddetin Anatomisi 23 Nisan en sevdiğim bayramdır. Çocukluğun mutluluğunu her seferinde yeniden yaşarım. Bu güzel ülkenin en güzel bayramlarından biridir. Dünyanın hiçbir yerinde çocuklara armağan edilmiş bir bayram yoktur. Ama bu yıl çocukların saf heyecanını izlerken, ilk kez mutluluk içimi doldurmuyor tersine onların heyecanları beni ağlatıyor. Onları nasıl bir gelecek bekliyor, hangi acılardan, hangi haksızlıklardan geçeceklerini, ayakta kalmak için nasıl mücadele edeceklerini düşünüyorum. Ve durum hiç de iç açıcı değil. Şiddetin, haksızlığın ve güvensizliğin kol gezdiği bir ortamda büyümeye çalışıyorlar. Şiddetin dedim, gelecekten duydukları kaygıya ve içinde bulundukları haksız dünyaya karşı görebildikleri tek şey bu. Cuma günü Okan Üniversitesi Sinema Bölümü’nün bu yıl ilk kez düzenlediği Kısa Film Yarışması’nda jüri üyesiydim. Jürinin önüne 134 filmden 24 tanesi geldi ve bu 24 filmin yarısından fazlası şiddet üstüneydi. Sokaklardaki şiddet, kadına şiddet, cinsel tercihleri çoğunluğa uymayanlara karşı uygulanan şiddet ve bizzat kişinin kendine karşı uyguladığı şiddet! Kısa filmler dünyası son derece demokratik bir dünyadır. Orada yapımcı baskısı, dağıtımcı baskısı en alt düzeydedir. Filmini yaparsın ve sanal ortamda yüz binlerce kişinin seyretmesini sağlarsın. Yani sözünü her kesime ulaştırırsın. İşte bu dünya daha çok gençlerin dünyasıdır ve gençlerin kendilerini ne denli güvensiz, haksızlığa uğramış ve çözümsüz bir dünyada gördüklerini en güzel bu kısa filmler bize yansıtır. Sayfalar dolusu yapılmış akademik çalışmalar bile bize gerçeği bu denli çıplak ve çarpıcı bir biçimde anlatamaz. Şiddet nasıl böyle egemen oldu? Bunda şaşacak bir şey yok. Hükümetin başı, şaibeli bir sınav olduğu artık herkes tarafından kabul edilen bir sınav için en demokratik haklarını kullanarak sokaklara dökülen gençlerin üstüne, 10 bin kişilik başka bir gençlik grubu çıkaracağını ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Doğan Yurdakul’un kanser tedavisi gören eşi Güngör Yurdakul eşini ziyaret etmek için gittiği Silivri Cezaevi’nde arama işkencesiyle karşılaştı. Uzun süren aramaların ardından Yurdakul’a kafasındaki peruk bile çıkarttırıldı. Yurdakul’un avukatı Ünsal Aktaş’ın verdiği bilgiye göre, cezaevinin 1 No’lu kampusundaki binanın girişinde önce el ve göz retinası taramaları başta olmak üzere bir dizi güvenlik kontrolünden geçirildi. Tüm bu süreçte saatlerce ayakta kalan Yurdakul’dan son olarak kafasındaki peruğu da çıkarması istendi. Gördüğü kemoterapi tedavisi nedeniyle saçları dökülen, Yurdakul, güvenlik görevlilerinin ısrarları üzerine eşini görmek için peruğunu da çıkarmak zorunda kaldı. Avukat Aktaş, “Türkiye’de bir evde tutuklu varsa o evde herkes tutukludur. Bu tür hassasiyetlere saygı göstermemek, maksadı aşan tutumlar tasvip edilemez” dedi. ARAMA GÖRÜNTÜLER Mahkeme inceliyor İstanbul Haber Servisi Birinci Ergenekon davasında mahkemenin isteği üzerine sanık Alparslan Arslan’ın işyeri ve evinde yapılan aramalara ilişkin görüntüler 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne ulaştı. Davanın sanıklarından Vedat Yenerer’in avukatı Vural Ergül’ün talebi üzerine mahkeme heyetinin aldığı ara karar doğrultusunda İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan yazıya cevap verildi. Arslan’ın Danıştay saldırısını gerçekleştirdiği 17 Mayıs 2006’da yapılan aramalar sırasında çekilen görüntülerin, 3 adet DVD’ye aktarıldığı kaydedildi. BBP de katıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP ile MHP arasındaki “bozkurt” tartışmasına BBP lideri Yalçın Topçu da katıldı. Topçu, “Bir yere gidilecekse ben alır Alperenleri götürürüm” dedi. Katil zanlısı Mehmet Akif Şahin’in Mehmet Gedik ile daha önce tanıştığı ve aralarında husumet olduğu öne sürüldü. Gedik’in cesedinden 8 mermi çıkarıldı LEVENT GENCELL Tazminat talebi KAYSERİ (Cumhuriyet) Kapatılan RP milletvekili Şaban Bayrak, 12 Eylül’de işkence gördüğü iddiasıyla AİHM’ye başvurarak, 380 bin TL tazminat istedi. Bayrak aynı zamanda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün kardeşi Macit Gül’ün kayınpederi. BURSA Mudanya’da bir restoranda Mehmet Akif Şahin tarafından önceki gece kurşunlanarak öldürülen Eski ANAP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Mehmet Gedik’in (58) cesedi üzerinde yapılan incelemede, yakın mesafeden edilen ateş sonucu 8 mermi girişi belirlendi. Gedik, Nesim Malki cinayetini azmettirdiği gerekçesiyle yargılanan işadamı Erol Evcil’i, dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz ile tanıştıran kişi olarak tanınıyordu. Gülen cemaatine yakın işadamlarının kurduğu şirketlerde danışmanlık yaptığı bilinen Gedik, birkaç ay önce ihaleye fesat karıştırıldığı iddiasıyla gözaltına alınmıştı. CASUSLUK DAVASINDA TAHL YE İstanbul Haber Servisi Şantaj ve askeri casusluk iddialarıyla ilgili 56 kişinin yargılandığı davada, Mehmet Emre Sezenler tahliye edildi. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde önceki gün görülen duruşmada mahkeme, Sezenler’in, üzerine atılı suçun ceza kanunundaki yaptırım miktarı ve suç vasfının değişme ihtimalini göz önüne alarak tahliyesine karar verdi. Duruşma 29 Haziran’a ertelendi. ACILI A LEDEN ‘GÜVENL EĞ T M’ ÇAĞRISI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İstanbul Adatepe Dumlupınar İlköğretim Okulu ana sınıfında düşen lavabonun boğazını kesmesi sonucu ölen Efe Boz’un ailesi, “okullarda güvenli eğitim alanları” oluşturulması için toplanan yaklaşık 115 bin imzayı TBMM’ye iletti. İstanbul’dan Ankara’ya yürüyen Efe’nin babası Kemal Boz, okullarda bir daha ölüm ve yaralanmaların yaşanmamasını istediklerini anlattı. Sayısal çekildi 2, 13, 19, 26, 28, 46 C MY B C MY B