16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 N SAN 2011 PAZAR CUMHUR YET SAYFA HABERLER 5 Kadınlar, şiddeti önleyeceğini söyleyen siyasi partilerin somut adımlar atmamasından şikâyetçi Kördüğüm... Bir haftadır İstanbul dışındaydım. İzlenimlerimin bir bölümünü yazdım... Ege’de seçim havası yoktu... İlginçtir, önseçim yapılan Denizli, Uşak, Muğla ve Manisa’da örgütler, milletvekili adayları özellikle kırsal kesimde çalışmaya başlamışlardı. Ege yağmurluydu. Bedri Baykam’a saldırı haberini Ege’de öğrendim. Başbakan Erdoğan’ın “ucube” dediği Kars’taki İnsanlık Anıtı’nı yıkma hazırlığı başlamıştı Mehmet Aksoy’un çığlıklarına karşın. İnsanlık Anıtı’nın yıkımını engellemek için yapılan toplantıda Bedri Baykam da vardı ve toplantı çıkışında bıçaklı saldırıya uğramıştı. Bir sanatçı, yazardı Bedri... Toplum ayağa kalkmalıydı... Kimsenin kılı kıpırdamadı! 1994 yılında içine tükürülen sanat, ileri demokrasimiz(!) nedeniyle 2011’de “ucube” olmuştu. Mehmet Aksoy işte bu nedenle öfkeliydi haklı olarak... Bedri Baykam’ı bıçaklayan düşünce ve Türkiye’nin bugün içine düştüğü durum... Bir elinde silah, öteki elinde bayrağımızla havaya ateş eden kişi... Güneydoğu’da polis kurşunuyla ölen genç... İstanbul’daki gösterilerde banka şubelerine saldıran PKK sempatizanları, dozerlerin camlarını silahlarının dipçikleriyle kıran polisler... İnsan olmanın derin sarnıcında, hüzünlü bir mor menekşenin karanlığında son bir haftada yaşadıklarımızı düşünüyorum. Oysa yaşamak ne güzeldir sıcak dostuklarda, sevgi yağmuru altında. Örselenmemiş duygularımız vardı eskiden, sevgimiz bir başka havayı solurdu, çiçekler bir başka gülümserdi bize... Neden değiştik, niçin bu denli acımasız olduk? 12 Eylül faşizminin getirdiği 1983 yılında çıkan Seçim ve Siyasi Partiler Yasası... Yüzde 10’luk seçim barajı... Yüksek Seçim Kurulu BDP’li bağımsızları önce seçime sokmama kararı alıyor, tepkiler üzerine yeniden toplanıp karar veriyor: “Seçimlere girebilirler... Gereken belgeleri getirdiler...” Gün geçmiyor ki bir saldırı olmasın, bombalar patlamasın, bir olay çıkmasın... Bir hafta boyunca yaşadıklarımız bu değil elbet! Genç ölümler, intiharlar... Kadına yönelik şiddet giderek artıyor, eli silahlı cani sevgilisini öldürdükten sonra konuşuyor: “Onu çok seviyordum ama beni terk etti!” Ruhlarımızın yolculuğunda bir öfke kasırgası esiyor... Bıkkınız! Yılgınız! Hiçbir şeyi umursamıyoruz! Batan günün içinde dağların siyahla örtüldüğü saatlerde sanki dönüşü olmayan bir yolculuğa çıkmış gibiyiz. Çevreciler yürüyor... Sayıları neden bu kadar az! Aliağa’da yıllar önceki çevre eylemlerine 10 bin kişi katılırken, bugün 500 kişiyi bulmak zor! Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven, halka parasız su verdiği için yargılanıp mahkum olmadı mı? Emek Sineması da yıkılıyor İstanbul’da... Beykoz sırtları yağmalanmış, Çavuşbaşı köyüne yüzlerce villa yapılmış... Peki şifreli sınav ne oldu? Suçlular kim? Yazık değil mi bizim çocuklarımıza? Başbakan, eylem yapan gençlerin arkasında bir siyasi güç ya da terör örgütü arıyor... Ve sonra diyor ki: “Onlar iki bin kişi, biz istesek karşılarına beşon bin kişi çıkarırız.” Çöp bidonlarına zarar verdikleri için hapis cezasıyla yargılanan öğrenciler, “parasız eğitim istedikleri için” aylardır hapiste yatan gençler. Şimdi geldi sıra TEKEL işçilerine... Sekiz yıl ağır hapis cezası istemiyle yargılanacaklar. Tüm bunlar ileri demokrasi ve özgürlükler adına oluyor... Türkiye çağ atlıyor çağ! Bir kördüğüm, çözülmesi güç!.. Bir iç çekişin yanı başındayız. Göklerin yığını geliyor üzerimize... Madımak’ta yakılan aydınlar, sanatçılar, şairler... Tam zamanıdır Metin Altıok’un dizelerini mırıldanmanın: “Sen ağıtını kendi yakan / Mazlumun süren kökü / Bak ürperiyor duran sular / Ve doğuda bir yerde / Derin bir meşelikten / Avaz avaz geçiyor rüzgâr Şimdi sen öldün ya / Yumuşacık bir çizgi / Ediniyor avuçlarına / Yeni doğan çocuklar / Artık sevda yazgılarını / O çizgiden okuyacaklar” Vaatler havada uçuşuyor SEV L ARINAN ANKARA 12 Haziran’daki seçimler için beyannamelerini açıklayan siyasi partilerin kadına yönelik şiddetle ilgili vaatleri tatmin etmedi. CHP, şiddeti önlemeye yönelik “Güldünya Yasası”nın çıkartılacağını açıklarken AKP şiddetle ilgili somut adımlara yer vermedi. MHP ise kadının çalışma yaşamındaki rolüne yer verdi: Kadına yönelik şiddet ve ay rımcılık son bulacak. Her yıl en az 5 yeni kadın sığınma evi açılacak. TCY’de değişiklik yapılacak, Güldünya Yasası çıkartılacak. KadınErkek Eşitliği Komisyonu kurulacak. Kendi sigortası olmayan her kadına sağlık güvencesi sağlanacak. Çalışma yaşamında kadın ayrımcılığıyla mücadele edilecek. Aile Sigortası kapsamındaki destekler doğrudan kadına verile cek, her ay kadının banka hesabına yatırılacak. Çalışma yaşamında negatif ayrımcılık son bulacak. Evli olmayan kız evlatlar, her yaşta anne ve babanın sağlık sigortasından yararlanacak. Kadınlara yönelik şiddet ve ayrımcılık son bulacak, yargı yoluyla hak arayan kadına adli yardım desteği sağlanacak. Her alanda saygınlık Her alanda kadınların saygınlığı arttırılacak. Kadınlara yönelik şiddet ve ayrımcılık son bulacak. ayıt dışı çalışan kadınlar hâlâ çözümsüz AKP iktidarının beklenen seçim bildirgesinde, kadına yönelik şiddetle ilgili olarak yalnızca önceki dönem uygulamada olan modellerden söz edildi. Bildirgede son dönemde tartışmalara neden olan K “kadınerkek” eşitliğiyle ilgili “eşitlik cinsiyetle değil insanlıkla ilgilidir” denilirken AKP seçim listelerinde kadın adaylara seçilebilir sırada fazla yer vermedi. Seçim beyannamesine göre kayıt altında çalışanların yararlanacağı hizmetler çerçevesinde, kadınlara “çocuk bakımı” ve “eğitim teşviki” verileceği belirtilirken, kayıt dışı çalışan kadınların sorunlarının çözümüne dönük bir proje ise yer almadı. Başkan yardımcısı tahliye edildi İstanbul Haber Servisi Sarıyer Belediyesi’ndeki imar yolsuzluğu iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında tutuklanan Belediye Başkan Yardımcısı Recep Yel, Zabıta Müdürü Semra Kartal ve eski belediye meclis üyesi Yılmaz Tank tahliye edildi. Sarıyer Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma çerçevesinde 15 Ocak 2011’de tutuklanan Yel, Kartal ve Tank’ın tutukluluğuna avukatlarınca itiraz edildi. Mahkeme, inceleme sonucunda, “tutuklama koşullarının ortadan kalktığı” gerekçesiyle 3 kişinin tahliyesine karar verdi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle