18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 MART 2011 CUMARTES CUMHUR YET SAYFA HABERLER Üniversiteye girişteki ilk aşama yarın. İlk kez öğrenciler türbanlı olarak da girebilecek 7 YGS için geri sayım Sınav saat 10.00’da başlayacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Üniversiteye girişte uygulanan birinci aşama olan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) yarın yapılacak. Adayların sınava girmeden önce yanlarına hiçbir metal eşya almamaları gerekiyor. KPSS’deki kopya ve soruların çalınmasının ardından bir dizi güvenlik önlemi uygulanacak. YGS’ye bu yıl ilk kez öğrenciler türbanlı olarak da girebilecek. Sınav, saat 10.00’da başlayacak. Kimlik ve güvenlik kontrolleri ile salona giriş işlemlerinin zamanında yapılabilmesi için, adayların sınava girecekleri binanın kapısında en geç sa ÖSYM’DEN ÖĞRENC LERE UYARI Ö SYM, kapağında ÖSYM logosu taşıyan ve “YGS 2011 ÖSYM Karma Soru Kitapçığı1” başlığı altında bir kitapçığın basılarak öğrencilere deneme sınavı uygulandığı bilgisinin merkeze ulaştığı, kitapçıkta yer alan soruların kesinlikle pazar günü yapılacak sınavın soruları olmadığı, bunların önceki yıllarda ÖSYM’nin uyguladığı ve internet sayfasında kamuoyuna duyurmuş olduğu sorular olduğunu bildirdi. at 09.00’da hazır bulunmaları gerekiyor. Sınav binalarında hiçbir eşya emanete alınmayacak. Sınavda kullanılacak kalem, silgi, kalemtıraş, saat gibi gereçler ile şekerleme ve pe çete bütün adaylara ÖSYM tarafından sağlanacak. Adaylar sınava şeffaf pet şişe içinde su getirebilecekler. Girişte adaylar emniyet görevlileri tarafından elle ve dedektörle aranacak. Çanta, her türlü iletişim cihazı, metal içerikli eşyalar ve her türlü elektronik/mekanik cihaz, silah ve benzeri teçhizat, kalem, silgi, kalemtıraş, müsvedde kâğıdı, defter, kitap, sözlük, pergel, açıölçer, cetvel gibi araçlar sınav binasına kesinlikle alınmayacak. Adayların ilk 120 dakika ve son 15 dakika içinde sınav salonunu terk etmeleri yasak olacak. Sınav sırasında tuvalete gitmelerine, sınav salonundan çıkmalarına izin verilmeyecek. ÖSYM, sınav salonlarında kamera ile kayıt uygulamasını gerçekleştirecek. Hukuksal Manzaramız... Pazartesi gününden bu yana neredeyse alarm durumuna geçmiştik. “Türk Ceza Yasası’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” Adalet Komisyonu’nda görüşülecek, biz, basın meslek örgütü yöneticileri de görüşlerimizi iletecektik. Sonunda toplantının perşembe günü saat 13.00’te yapılacağı bildirildi. Ben de karga kahvaltısını etmeden Ankara’nın yolunu tuttum. Türk Ceza Yasası’nın söz konusu maddelerinin kimileri ifade özgürlüğünü sınırlıyor, sınırlamakla da kalmayarak gazetecilerin hapishane kapılarında sıraya girmelerine yol açıyordu. Komisyon toplantısı bitip dışarı çıkınca öğrendik ki ortalıkta ne ifade özgürlüğü kalmış ne de hukuk. Süleyman Demirel’in tanımıyla “Doğmamış çocuğa don biçer gibi” henüz yazılması tamamlanmamış, sadece adının “İmamın Ordusu” olduğu bilinen kitabın müsveddelerinin bulunarak suretlerinin alınması, ardından da bilgisayardan bile imha edilmesi için kolluk güçleri harekete geçirilmiş. Herkes kıdemine göre örnekler anımsıyor. Ben de ortalardan bir örneği anımsatacağım. 12 Mart 1971 ara ve kara rejiminin sıkıyönetim komutanı Orgeneral Faik Türün, bir pazar günü sokağa çıkma yasağı koymuş ve evlerde yasak kitap aratmıştı. Bu süreçte çok kitabın telef olduğunu, yakalatanların da hapisleri boyladığını anımsarım. Ancak daha sonra Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi yasak kitaplardan bir adedinin bulunmasının suç sayılmadığına karar vermiş ve kitap okurları rahatlamıştı. Ama 100 binden fazla toplatılmış kitabın SEKA’nın havuzlarında eritilip kâğıt hamuruna dönüştürülmesi tarihlere geçmişti. Perşembe günü yaşananlara akıl sır erdirmenin olanağı yok. Şayet Basın Yasası ile Ceza Muhakemesi Yasası gibi özel yasalar yürürlükteyse, basılmamış bir kitabın toplatılması, bilgisayar kayıtlarının silinerek ya da suretleri alınıp ortadan kaldırılarak imha edilmesi gibi bir uygulama ülkemizde ilk kez yaşanıyor. Mahkemeye başvurunun tehdit taşıyan içeriği de ayrıca düşünülmesi gereken bir konu. Gazetecilere Özgürlük Platformu’nun hükümeti sorumlu davranmaya çağıran açıklaması birilerini kızdırmıştı. Ama anlaşıldı ki önemli bir ileri görüşlülüğü de gündeme taşımış. Ben de zorunlu olarak yinelemek durumundayım. Nedeniyse çok açık. Uygulandığı belirtilen ya da dikkate alınmayan yasaların son maddelerinde “Bu kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür” yazıyor. Şayet uygulamalar, yasalara uygunsa, iktidar yetkililerinin şapkalarını önlerine koyup “Biz bu yasaları nasıl ve neden çıkardık?” sorusuna yanıt aramaları ve derhal değiştirme çalışmalarına girişmeleri gerekiyor. Şayet uygulamalar yasalara aykırı ise bu kez de “Bizim çıkardığımız yasalara neden saygısızlık yapılıyor?” sorusunun cevabını arayıp, bağımsız Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na başvurmaları zorunluluk oluşturuyor. Tercih iktidarın. “Bağımsız yargı karar veriyor” savunmasının artık geçerliliğinin kalmadığı da ortada. “Yargı kendi içindeki yanlışları çözer” görüşü de etkinliğini kaybediyor. Evet, kararlar Yargıtay’ın denetimine gidecek ama nasıl ve kaç yıl sonra? Kaç ocak söndükten ve kaç kişi yargısız infazdan geçtikten sonra gitse, neye yarayacak! Arınç’tan yasaya ilginç örnekler ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Basın özgürlüklerini genişleteceği iddiası ile hazırlanan TCY’de değişiklik öngören yasa tasarısı Meclis Adalet Komisyonu’nda kabul edildi. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, tasarıyı, “Üst düzey bir bürokratın terör örgütü yöneticileri ile çekilen fotoğrafı varsa, yayımlanması suç oluşturmayacaktır. Ünlü bir politikacının sevgilisi ile uygunsuz videosunun yayımlanması, özel hayata müdahale olup suç teşkil edecektir. Ancak video yayımlanmadan haber yapılması suç teşkil etmeyecektir” örneği ile açıkladı. Deepwater ve Yıldız’a protesto İstanbul Haber Servisi Nisan ayında Karadeniz’de petrol aramalarına başlamak için İstanbul Boğazı’ndan geçerek Sinop’a gitmekte olan dev petrol arama gemisi Deepwater Champion’ı, 2 şişme botla takip eden Greenpeace eylemcileri “Petrol, Nükleer, Artık Yeter” yazılı pankart açarak protesto gösterisi yaptı. Aynı sırada Ortaköy sahilinde de pankart açan Greenpeace eylemcileri, Deepwater Champion’ın geçiş töreni nedeniyle Esma Sultan Yalısı’nda bulunan Enerji Bakanı Taner Yıldız’dan kirli ve riskli enerji planlarından vazgeçmesini istedi. 4 eylemci karakola götürüldü. ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’ndeki bir toplantıya katılan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye Gençlik Birliği ile GençSen üyesi iki ayrı grup tarafından protesto edildi. Polis, yaklaşık 30 kişilik gruba biber gazı ve copla sert müdahalede bulundu. C MY B C MY B Babacan’a tepkiye sert müdahale
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle