Katalog

SAYFA CUMHUR YET 26 MART 2011 CUMARTES 4 HABERLER Kılıçdaroğlu, ‘CHP iktidarında gençler ‘olağan şüpheli’ olmayacak, herkese fırsat eşitliği sağlayacağız’ dedi Disk Silmek Yetmez Kelleler de Vurula! Polisle, adliye ile başınız derde girerse ne yaparsınız? Avukatınıza telefon edersiniz, ya da avukatınız yoksa bir avukat edinirsiniz değil mi? Basılmamış kitaba polisçe el konması üzerine, ben de öyle yaptım. Telefonu açıp Turgut Kazan’ı aradım ve sordum: Allah aşkına anlatsana bana, neler oluyor? Bu olayın yaşadığımız dünyada yeri yok, neyi anlatayım ki, dedi. Üsteledim: Basılmamış kitapta suç olduğuna kim nasıl karar veriyor? Bu iş nasıl oluyor? O yine istifini bozmadı ve kestirmeden yanıtladı: CMK 250, 251, 252. maddeler yani özel yetkili savcılık korundukça olmayacak, yapılmayacak şey yoktur. Her şeyin kanun maddelerine uygun, hukuka aykırı cereyan ettiği, hukukun söyleyecek sözünün bittiği yerde başka ne denebilirdi ki?.. Mizahın dışında, gerçekten hukuksal dayanağı olan bir açıklama bulmak güç. Gülen cemaatinin polis içindeki örgütlenmesini yazdığı “İmamın Orduları” adlı kitabı yüzünden, silahlı terör örgütü üyesi olmak suçlamasıyla önce gözaltına alınan, ardından tutuklanan gazeteci Ahmet Şık’ın basılmamış kitabının bilgisayardaki kopyalarının bulunduğu, İthaki Yayınevi ile birlikte, yine bilgisayarında basılmamış bir nüsha bulunan Ertuğrul Mavioğlu’nun Radikal’deki odası, önceki gün polis tarafından basılarak bilgisaylardan harddiskler silinmiş. Polis, baskınları İstanbul (Özel Yetkili) 12. Ağır Ceza Mahkemesi kararıyla uygulamış. Polisin 16 Mart tarihli 49 sayfalık raporuna dayanarak verilen mahkeme kararında şöyle denmektedir: “Kitap taslağının örgütte etkin konumdaki Soner Yalçın’a yollandığı, üzerindeki notların talimata dönüştürülerek, kitap taslağında uygulandığı, kitap içeriğinde terör örgütünün propagandasının yapıldığı, örgüt talimatıyla kitabın basılarak sansasyon ve dezenformasyon yapılmasının planlandığı, yargılanan örgüt üyelerine moral motivasyon verilmeye çalışıldığı anlaşıldığından, tüm nüshalarına el konulmasına karar verilmiştir.” Demek oluyor ki, bir kitap ile değil, bir suç aygıtı ile karşı karşıyayız. Demek ki, etrafa zehir saçan, çok tehlikeli bir şey Ahmet Şık’ın risalesi (kitapçığı). Ve Ahmet Haşim’den esinlenerek şöyle diyebiliriz: Ateş doludur, tutma yanarsın karşında şu durgun risale. Mahkemenin polisin 49 sayfalık raporuna dayanarak verdiği karara göre, korkunç bir suç aletiyle karşı karşıyayız. Suç, Ergenekon terör örgütü çerçevesinde işlenmiş. Ergenekon terör örgütünün ne olduğu iddia ediliyor? Ergenekon terör örgütü, darbe ile mevcut iktidar ile birlikte demokrasiyi ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır, deniyor. Peki, bu iddialara inanarak, soralım şimdi: Ergenekon başarı kazanırsa ne olur? Demokrasi ortadan kalkar. Demokrasi ortadan kalkarsa ne olur? Hukuk da rafa kalkar, askeri dikta dönemlerindeki gibi, kitap suç aleti olur. Peki şimdi ne oluyor? !!!!!XXXX!!! Eğer kitap suç aleti ise, bu suçun işlenebilmesi için, kitabın okunması gerekir. Ya kitap, disketler silinmeden okunduysa, ya Ertuğrul Mavioğlu bunu okuduysa, ya başkaları da kitabı okudularsa? Eğer kitap okunduysa, okuyanların belleğinde kaldıysa, artık onlar ayaklı birer İmam’ın Ordusu Kitabı, yani dolaşan, söyleyen, kulağa fısıldayan kimi zaman haykıran suç aleti haline gelmişler demektir. Amerikalı bilim kurgu yazarı Ray Bradburry filme de alınan Fahreneit 451 adlı yapıtında, kitapların yasaklandığı diyarda onları ezberleyerek, muhafaza eden ve ayaklı yapıtlara dönüşen insanların öyküsünü anlatır. Görüyorsunuz, kitabı yasaklamak, diskleri silmek yetmez, kelleler de vurula! Gençlere özgürlük sözü F GEN ATALAY CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gençlere “‘Sorunum var’ diyorsanız sandığa gidin” diye seslenerek “Tüm gençlerimiz için fırsat eşitliği sağlayacağız. Bir tek gencimizin dahi, ailesinin maddi durumu, tutucu çevre şartları, anadili veya cinsiyeti gibi nedenlerle hayatta geride kalmasını kabul edemeyiz. Gençlere özgürlük vaat ediyoruz” dedi. CHP Genel Başkanı, dün Galatasaray’daki Cezayir Lokantası’nda bir grup gazeteciyle bir araya gelerek partisinin “Gençlik Raporu”nu açıkladı. Amaçlarının renkli ve çoksesli bir gençlik için gerekli şartları yaratmak olduğunu seyleyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Bu doğrultuda yapacağımız ilk iş bir gençlik politikası oluşturmak. Geçen 10 yılda 155 ülke kendi kapsamlı gençlik politikalarını oluşturdular. Gençlerini karar me CHP’den seçmen kontrolü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP, 12 Haziran seçimleri öncesinde seçmenlerin oy kullanacakları yerleri görebilecekleri sistemi devreye soktu. Sistemle her seçmen apartmanında oturanları da görebilecek. Genel Başkan Yardımcısı Emrehan Halıcı tarafından hazırlanan proje dün devreye sokuldu. “CHP.org.tr” adresinden hizmete sokulan sistem ile 12 Haziran’da oy kullanacak tüm seçmen verileri yüklendi. Seçmenler TC kimlik numaraları ile oy kullanacakları bölgeye bağlı muhtarlığı, adreslerini, kendi hanelerinde kimlerin oy kullanacağını, apartman veya sitede yaşıyorsa kimlerin oy kullanabileceğini görebilecek. CHP’DEN GENÇLERE 41 SÖZ kanizmalarına katmak için adımlar attılar. Peki biz ne yaptık? Cevap maalesef kocaman bir ‘hiç’. AKP, kendisine 12 Mart’tan, 12 Eylül’den kalan bayrağın taşıyıcısı oldu. Gençlere denetlenmesi, büyüklerine itaat etmesi gereken ‘olağan şüpheliler’ olarak baktılar. CHP’nin gençlik politikaları her şeyden önce gençlerimizi güçlendirecek. Daha çok hak, daha çok olanak ve daha etkin katılım, işte bizim güçten kastımız budur. Bu doğrul tuda gençlerin haklarını anayasal garantiler altına alacağız. Gençlerin tüm seviyedeki karar alma mekanizmalarına katılımları için gereken tüm adımları atacağız.” CHP olarak “görülmeyen gençleri göreceklerini” vurgulayan Genel Başkan Kılıçdaroğlu, çalışan, çalışarak okumak zorunda olan, engelli ve evde oturan genç kızlar için politikalar geliştirdiklerini belirtti. Partinin Gençlik Kolları’nın yeniden yapılandırılması gerektiğine de dikkat çeken CHP Genel Başkanı, “daha bağımsız, yeri geldiğinde partiyi eleştiren, sesi daha gür çıkan, daha çok talep eden bir gençlik kolları oluşturulmalı” diye konuştu. Okullarda yabancı dil öğretilmesi için yurtdışından öğretmen getirilmesinin mantığı bulunmadığını, atama bekleyen öğretmenler olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, üniversite öğrencilerinin bulundukları illerde oy kullanmaları için gerekli düzenlemenin de yapılması gerektiğini belirtti. KILIÇDAROĞLU’NUN KAYINPEDER Ali Hıdır Özdağ‘ın ölüm nedeni kalp krizi TUNCELİ (Cumhuriyet) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kayınpederi 82 yaşındaki Ali Hıdır Özdağ, 3. kattan düşerek hayatını kaybetti. Tunceli Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada ölüm nedeninin intihar değil, ‘kalp krizine bağlı olarak yüksekten düşme’ olduğu ifade edildi. Özdağ’ın kızı Kemal Kılıçdaroğlu’nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu babasının cenazesinin kaldırılması için dün Tunceli’ye gitti. Özdağ, bugün Nazımiye ilçesi Dereova köyünde toprağa verilecek. Bazı açılışlara katılmak ve görüşmeler yapmak üzere dün İstanbul’da olan Kemal Kılıçdaroğlu, Tunceli’de yaşamını yitiren kayınpederi Ali Hıdır Özdağ’ın cenazesine katılmak için bugün kente gelecek. Dün İstanbul’da öğleden sonraki programlarını iptal eden CHP lideri, bir soru üzerine kayınpederinin ölümüyle ilgili haberi telefonla aldığını söylemekle yetindi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da dün Kılıçdaroğlu’nu arayarak başsağlığı diledi. 1 Anayasada özel hüküm: Gençlik için anayasanın “Başlangıç” ve “Devletin amaç ve görevleri” ile “eşitlik” bölümlerine gençlikle ilgili özel hükümler eklenecek. 2 Hayat boyu öğrenme: Tüm sosyoekonomik kesimlerden gençlere gerçekten eşit fırsatlar sunan bir eğitim sistemi oluşturmak hedeftir. 3 Nakdi destek ve kitapkırtasiye yardımı: İhtiyacı olan ailelerin çocukları için aylık nakdi ödemeler ve kitap ve kırtasiye malzemelerini içeren destekler sunacak. 4 Tüm devlet okullarında ücretsiz öğle yemeği: Yoksul ailelerin çocuklarının devam ettiği tüm devlet okullarında ücretsiz öğle yemeği verilecek. 5 Dezavantajlı öğrencilere esnek eğitim: Hayat boyu öğrenme, yaygın eğitim, uzaktan öğrenme gibi esnek eğitim sistemleri desteklenecek. 6 Pozitif ayrımcılık: Dar gelirli gençler ve özellikle genç kadınlar için eğitimin her kademesinde pozitif ayrımcılık uygulanacak. 7 12 yıl zorunlu eğitim. 8 Tam gün okul. 9 Çoktan seçmeli sınav sistemi değişecek. 10 Üniversite harçları kaldırılacak. 11 Bütün üniversitelilere yaşam destek kredisi. 12 Krediler işe girince geri ödenecek. 13 Asgari ücret kadar karşılıksız burs. 14 YÖK düzeni son bulacak. 15 Üniversitelilere yarı zamanlı iş. 16 Özel sektöre ve devlete zorunlu kadın kotası. 17 Sendikalaşma teşvik edilecek: Gençlerin sendikalı olması özendirilecek. 18 Kontenjanlara iş planı: Üniversite kontenjanları iş dünyasının ve planlamacıların katılımı ile ihtiyaca göre belirlenecek. 19 Öğrenciye devlette ücretli staj. 20 Meslek okulu öğrencilerine devlet sigortası. 21 Tam burslu yatılı meslek okulları. 22 Tüm meslek okullulara yükseköğrenim. 23 Girişimci gençlere 30 bin TL destek. 24 Yatırım mesleklerine vergi teşviki. 25 Kısa ve esnek askerlik. 26 Ailelere gençlik kursu. 27 Zorunlu vatandaşlık ve insan hakları dersi. 28 Hareketli gençlik projesi: İller ve ülkeler arası gençlik değişim programları yaygınlaştırılacak. 29 Türkiye içi gençlik değişim programları. 30 ‘Görülmeyen gençler’ görülecek: “Görülmeyen Gençleri Görmek” kapsamında ne okuyan, ne çalışan genç kadınlar, çalışarak okuyan gençler ve engelli gençlere odaklanılacak. 31 Eve gidecek öğretmen sistemi: Kadınlar evden çıkamıyorsa evler sınıf olacak, öğretmenler evlere gidecek. 32 Mevsimlik iş göçüne karşı telafi eğitimi. 33 Engelli gençlere evde eğitim, donanım, iş. 34 Seçilme yaşı 21 olacak, gençlere Meclis’te kota gelecek. 35 Gençlik meclisleri kurulacak. 36 Ulusal Gençlik Konseyi. 37 Gençler üniversite senatolarına girecek. 38 TBMM’de gençlik komisyonu. 39 Gençliğe özel bütçe: Genç Türkiye Politikası’nın yürütülmesi için Gençlik Politikaları Eşgüdüm Kurumu oluşturulacak. 40 Her gence en az bir yabancı dil. 41 Her gence bilgisayar. C MY B C MY B