Katalog

25 MART 2011 CUMA CUMHUR YET SAYFA HABERLER 9 Libya’ya Türk askeri gönderilmesini öngören tezkereye ‘gizli oturum’da izin çıktı AKP milletten kaçırdı Avcı seçimlere bağımsız girecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Hanefi Avcı’nın avukatı Fidel Okan, milletvekili aday adaylığını açıklayan müvekkilinin 12 Haziran’da yapılacak seçimlere “herhangi bir siyasi partinin şemsiyesi altında girmeyeceğini” bildirdi. Okan, “Siyasi partilerden temel beklentimiz davaların dikkatle ve titizlikle izlenmesidir. Bu kapsamda yapılan hiçbir görüşmede doğrudan veya dolaylı olarak müvekkilimin milletvekilliği adaylığı gündeme gelmedi” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Libya’ya Türk askeri gönderilmesini öngören Başbakanlık tezkeresi, dün TBMM Genel Kurulu’nda AKP’nin istemi doğrultusunda yapılan “gizli oturum”da CHP ve MHP’nin de desteğiyle kabul edildi. Tezkereyle, TBMM, Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının “Libya’daki istikrar ve güvenliğin sağlanması”na dönük uluslararası çabalara “çokboyutlu katkı” yapmak için hükümete 1 yıl süreyle izin verdi. Hükümetin dün sabah TBMM’ye sevk ettiği tezkere aynı gün jet hızıyla genel kurula getirildi. Genel Kurul’daki oturum öncesinde Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya’ya operasyon konusunda DSP, DP ve SP’yi bilgilendirdi. DSP Genel Başkanı Masum Türker, Davutoğlu’nun NATO’nun harekâtını İzmir’den yürütmesinin söz konusu olduğunu söylediğini belirtti. Dışişleri ise, Davutoğlu’nun NATO harekâtının İzmir’den yürütüleceği yönünde kesin bir bilgi vermediğini, planlamada İzmir’deki NATO karargâhının da olabileceğini söylediğini bildirdi. Genel Kurul’da görüşmeler yaklaşık 3 saat sürdü. Görüşmelerde önce 61 YILDA 30 ÜLKEYE ASKER GÖNDER LD TBMM Genel Kurulu’nda dün kabul edilen Libya tezkeresi ile TBMM; 1950’den bu yana 31 kez yurtdışına asker gönderme konusunda izin verdi. Meclis ilk olarak 6 Aralık 1950’de “dünya barışını korumak ve insanlığın emniyet ve huzurunun sağlanması amacıyla Türk askerinin BM orduları saflarına katılması” yönündeki Başbakanlık tezkeresini kabul etmişti. Meclis, Kıbrıs, Lübnan, Somali, Kuzey Irak, Afganistan, Bosna Hersek’e kadar daha önce 30 ülkeye asker gönderilmesine izin verdi. ABD’nin Irak’a yönelik operasyonuyla ilgili 4 Başbakanlık tezkeresi TBMM’ye sunulurken bunlardan Türk askerinin Irak’a gönderilmesine ilişkin 1 Mart tezkeresi reddedilerek o dönem yeni işbaşına gelen AKP hükümetinde “şok etkisi” yarattı. Davutoğlu Genel Kurul’a bilgi verdi. AKP’den Yaşar Yakış, CHP’den Hüseyin Pazarcı, MHP’den Kürşat Atılgan ve BDP’den Hasip Kaplan partilerinin görüşlerini dile getirdi. İşari oylamada AKP’nin yanı sıra CHP ve MHP de tezkereye destek verirken; DSP ve BDP’liler “hayır” dedi. Parti yönetimlerinin tezkereyi destekleme kararına katılmayan bazı CHP ve MHP milletvekillerinin ise oylamaya katılmadıkları bildirildi. Tezekerede, Libya’da istikrar ve güvenliğin sağlanması için uluslararası çabalara çokboyutlu katkıda bulunması için Türk askerinin gönderilmesine yönelik 1 yıllık izin istendi. ktidar, politikasını övdü Tezkerenin gerekçesinde ise hükümetin Libya politikası “övüldü”. Gerekçede, Türkiye’nin Libya’daki gelişmelerin başladığı andan itibaren, bu ülkeyle yakın tarihi ve kültürel bağlara sahip bir bölge ülkesi olarak, ilkeli, aşamalı ve belli bir stratejiye dayandırılmış “kararlı ve kendi içinde tutarlı” bir politika izlediği savunuldu. Libya’da bulunan 25 bine yakın Türk yurttaşının 1 haftada kurtarıldığı kaydedilen gerekçede, kurtarmanın ardından, ikinci aşamada Libya’daki dönüşümün barışçıl şekilde tamamlanabilmesine yönelik olarak Libya yönetimi ve Bingazi’deki Ulusal Konsey’le ve ilgili uluslararası taraflarla yoğun diplomatik temaslarda bulunulduğu kaydedildi. Gerekçede, hükümetin yürüttüğü müzakereler sonucunda BM’nin 1970 ve 1973 sayılı kararlarının alındığı ileri sürülerek, “Ülkemiz, bu kararların uygulamaya geçirilmesine katkıda bulunma kararlılığını ortaya koymuştur” görüşüne yer verildi. Libya’daki gelişmeler hakkında NATO çerçevesinde yapılan çalışmalara Türkiye’nin yapıcı katkı sağladığı kaydedilerek, “Libya’nın geleceğiyle yakından ilgilenen ülkemiz, uluslararası çabalar çerçevesinde de Libya’nın yanında olmaya devam etme kararlılığına sahiptir. Ülkemizin kararlarının uygulanmasına askeri katkı da dahil destek vermesi ve uluslararası çabalara etkin katılması aynı zamanda ulusal çıkarımızın bir gereğidir” denildi. Çok Sorun Var Ama En Önemlisi? HAVADAN DEN ZDEN KONTRÖL Sevgili dostlar, hiç kuşkusuz Türkiye’nin çok önemli sorunları var. Hiç kuşkusuz en önemli sorunu ise başında bulunan iktidar. Çünkü her politikası, her yaptığı bir sorun. Bir kere Türkiye’de dış politika çok önemli bir sorun. Neden mi? Çünkü “komşularla sıfır sorun” filan derken diğer tüm politikalar gibi, “dış politikanın da sıfır” olduğu açıkça ortaya çıktı. Nasıl mı çıktı? Kaç gündür ABD ve Fransa başta olmak üzere, Libya’yı bombalıyorlar. Gerekçeleri ne? Libya lideri Kaddafi, “halkını öldürüyor ve temel hakları ihlal ediyor”. Gerekçe bu. Bu ikiyüzlü bir politikadır, yanlıştır. Tamam bunları tartışabiliriz. Ama neden bunları diyebiliyoruz? Çünkü “bir yıl önce, Kaddafi’nin halkına eziyet ettiğini, diktatör olduğunu bilmiyorlar mıydı” diyoruz. Pekiyi, ya başbakanımız? Birkaç ay önce Kaddafi’den, İnsan Hakları Madalyası alan bir başbakan ve onun başında olduğu iktidarın dış politikası. Komedi filmi gibi! Bundan büyük sorun olur mu? Üstelik İnsan Hakları Ödülü’nü Kaddafi’den alan sayın başbakanın hükümeti, birkaç ay sonra, o Kaddafi, diktatör olduğu, insan haklarını ihlal ettiği gerekçesi ile Libya’ya asker ve savaş gemisi gönderdi. Gönderdiğini de, başbakan “NATO’nun orada ne işi var” dedikten, birkaç gün sonra NATO açıklaması ile öğrendik. Gerçekten şaka gibi! Bu, sorun değil mi? Tabii Türkiye’de başka çok önemli sorunlar daha var. İşsizlik de çok önemli bir sorun. Sizce, işsizliğin yüzde 11’in altına düşmemesi, üstelik gençlerin yüzde 21’inin işsiz olması, yüzde 26’sının yoksulluk sınırının altında yaşaması, çok önemli bir sorun değil mi? Türkiye’de yoksulluk da çok önemli bir sorun. Türkiye’de yoksul sayısı, bir yılda 818 bin artmış, çok önemli bir sorun değil mi? 2010 Birleşmiş Milletler İnsani Gelişmişlik Raporu’na göre, Türkiye, yurttaşlarına insanca bir yaşam sağlama konusunda, insana yakışan bir eğitim, sağlık, temiz su, yaşam koşulları sağlama konusunda, 83. sırada. Bu sıradan yukarı çıkamıyor, insanlarına insanca yaşam sağlayamıyor, bu çok önemli bir sorun değil mi? Türkiye’de eğitim de çok önemli bir sorun. Gençlerine nitelikli eğitim verebilme konusunda, Türkiye, Dünya Ekonomik Forumu’nun 20102011 raporuna göre, 95. sırada yer alıyor. Sizce, bu çok önemli bir sorun değil mi? Ortaöğrenime başlama çağına gelen gençlerin yüzde 58’i, üniversiteye ise yüzde 28’i gidebiliyor, bu sizce çok önemli bir sorun değil mi? Türkiye’de yolsuzluklar da çok önemli bir sorun. “Benim hiç param yok” diyerek siyasete girenlerin, 67 yıl sonra çocuklarına gemi almaları, pırlanta dükkânlarına ortak etmeleri, üstelik bunda hiçbir sakınca ya da hata görmemeleri, çok önemli bir sorun değil mi? Türkiye’de iktidar, tam 9 yıldır emeklilere para bulamazken, işçilere para bulamazken, tarım kesimine para bulamazken, Madımak Oteli’nin kamulaştırılmasına para bulamazken, arkadaş ve damat kocaman bir medya kuruluşunu satın alsınlar ve iktidar yandaşlığı yapsınlar diye, devlet bankasından 750 milyon dolar para vermeleri, çok önemli bir sorun değil mi? Türkiye’de hukuksuzluk da çok önemli bir sorun. Sözüm ona Türkiye’de savcılar, olası bir suçtan haberdar olmaları durumunda, o olayı soruşturma yetkisine sahipken hatta bu görevleriyken DENİZ FENERİ soruşturmasının parmak boyu ilerlememiş olmaması, çok önemli bir sorun değil mi? Deniz Feneri gibi, Almanya’da mahkumiyetle sonuçlanmış bir davada, parmak boyu ilerlenemezken iki isimsiz ihbar üzerine bir yargıcın, Silahlı Kuvvetler’in kozmik odasını araması; bu iki farklı uygulamadan, iktidarın hiç rahatsız olmaması ve bunu yapanın Yargıtay’a gönderilmesi, çok önemli bir sorun değil mi? İktidar partisinin, Yargıtay ve Danıştay’ı sözüm ona yeniden yapılandırmak için yasa yapması ama esas amaçları yandaş Yargıtay oluşturmak olduğu için, 5 bine yakın aday arasından, 160 Yargıtay ve 51 Danıştay üyesini, yıldırım hızı ile her bir aday dosyasını 1520 saniyede bir sözüm ona inceleyerek atamış olmaları çok önemli bir sorun değil mi? Ve bu üyeleri seçerken, kendi yaptıkları anayasa değişikliğini ve kadınerkek eşitliğini tamamı ile görmezden gelmeleri, sadece 6 kadın üyeye yer vermeleri çok önemli bir sorun değil mi? Evet bu sorunlar çok önemli ve bu sorunları mutlaka çözeceğiz. Yeter ki, yandaşlar gibi yapmayalım. Yani bugüne kadar olanları görmezden gelip, övgüler düzüp, sonra da “biz anlamamıştık” diyerek numara yapmayalım. AKP zmir’den Çolak’a soğuk duş İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) AKP İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay, eski futbolcu Tanju Çolak’ın, İzmir milletvekilliği adaylığı için kendilerine resmi başvuru yapmadığını bildirdi. Akay, yaptığı yazılı açıklamada, “Resmi başvuru süreci içinde tarafımıza teslim edilmesi gereken evraklar Sayın Çolak tarafından seçim koordinasyon merkezi başkanlığımıza iletilmemiştir. Partimize resmi başvurusu olmayan Çolak’ın bu konudaki beyanları tek taraflı resmiyeti olmayan beyanatlardır” dedi. Fotoğraf: NECAT SAVAŞ TSK’ye Libya’da kritik görev BARKIN ŞIK KESK Ankara Şubeler Platformu, TMMOB ve TTB üyeleri TBMM Dikmen kapısı önünde eylem yaptı. Güneş: Terörü aç insanlar yaratıyor MANİSA (AA) CHP Genel Başkan Yardımcısı Hurşit Güneş ,Türkiye Gençlik Kurultayı tarafından organize edilen “Gençler Ekonomiyi Tartışıyor” konulu panele katıldı. Hükümetin ekonomi politikasını eleştiren Güneş, “Güneydoğu’dan bavulunu, çıkınını toplayıp Adana’ya gelmiş yurttaşlarımız. İş güç bulamıyorlar. Doğal olarak terör de artıyor. Çünkü, terörü yaratan insanlar, aç insanlar. Siz Kandil’de eline Kalaşnikof almış ve devlete silah sıkan insanların fabrikaları olduğunu mu sanıyorsunuz?” dedi. Meclis önünde protesto Libya’ya emperyalist müdahaleye hayır diyen siyasi partiler, meslek odaları, kitle örgütleri, AKP hükümetine ve Erdoğan’a tepki gösterdi ANKARA/İSTANBUL (Cumhuriyet) Siyasi partiler, meslek odaları, demokratik kitle örgütleri, Batılı koalisyon güçlerinin Libya’ya yönelik askeri operasyonunu kınayarak “Uluslararası bir barış komisyonu kurulsun, derhal silahlar susturulsun, emperyalist koalisyon güçleri çetesi Libya’ya müdahaleden vazgeçsin. Türkiye işgale ortak olmamalı” dediler. TBMM’nin Dikmen kapısı önünde toplanan KESK Ankara Şubeler Platformu, TMMOB ve TTB üyeleri “Katil ABD, işbirlikçi AKP; Libya halkı yalnız değildir; susma haykır tezkereye hayır” sloganları attı, “Emperyalist saldırıya hayır. Libya halkı yalnız değildir” yazılı pankart açtı. Ortak açıklamayı okuyan KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Dengiz Sönmez, Libya’ya yönelik operasyonun “Irak’ı özgürleştirme” harekâtını anımsattığını belirtti. Emek Partisi Başkanı Levent Tüzel de “AKP işbirlikçiliği, ülkemizi bu tehlikeli gidişattan uzak tutmak yerine rol ve pay kapma yarışına sokmaktadır. Çok açık bir şekilde Libya ve bölge halklarının egemenlik haklarına müdahale söz konusudur ve bu durum uluslararası terör anlamına gelmektedir” dedi. İstanbul Meslek Odaları Koordinasyonu’ndan dün yapılan yazılı açıklamada, Fransa, İngiltere, ABD’nin öncülüğünde yürütülen saldırının ana hedefinin, bölge halklarının yürüttüğü haklı direnişe sahip çıkmak olmadığı savunuldu. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi de, “Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, ‘Libya halkına silah doğrultmayız’ sözünün arkasında durması gerekir. ABD’nin ‘hami’liğinden çekilmesini ve 6 savaş gemisinin Libya karasularına gönderilmesi kararının derhal iptal edilmesini deklare ediyoruz” açıklamasını yaptı. ‘Uluslararası terör’ Küreselleşme, yoksulluk ve kadın ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhuriyet Kadınları Derneği ve Başkent Üniversitesi KadınÇocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından düzenlenen “Küreselleşme, Yoksulluk ve Kadın” konulu panele, Prof. Dr. Alpaslan Işıklı, Prof. Dr. Işıl Bulut, Prof. Dr. Recep Akdur, Prof. Dr. Ayşe Akın, Cumhuriyet Kadınları Derneği Başkanı Şenal Sarıhan ve Tuncay Mollaveisoğlu ile Gülsefa Şen konuşmacı olarak katıldı. Panelde, küreselleşmenin kadın üzerindeki “yoksullaşma ve sömürge” etkileri tartışıldı. Çiçek, ‘Anayasada 74 milyonun ortak paydası göz ardı edilemez’ dedi ‘ lk 3 madde değişmemeli’ BAHADIR SEL M D LEK Karayılan cezası İstanbul Haber ServisiBirgün gazetesinin 10 Ağustos 2008 tarihli sayısında PKK terör örgütü yöneticilerinden Murat Karayılan ile yapılan röportaja yer verdiğini gerekçesiyle açılan dava karara bağlandı. Aktivistgazeteci Hakan Tahmaz 10 ay hapis, Birgün’ün Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İbrahim Çeşmecioğlu 16 bin 660 lira adli para cezasına çarptırıldı. Cemil Çiçek ANKARA Diplomasi Muhabirleri Derneği’nin (DMD) düzenlediği kahvaltıda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Cemil Çiçek, Meclis 8 Nisan’da kapanacağı için Libya tezkeresinin kapsamının geniş tutulduğunu söyledi. Çiçek, iç politika gündemini değerlendirirken de halen Silivri’de tutuklu bulunan Ergenekon sanıkları Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan’ın milletvekili adayı olmasının önünde hukuken bir sakınca olmadığını, siyasi olarak da kararı milletin vereceğini söyledi. Çiçek iç ve dış politikaya ilişkin özetle şu mesajları verdi: TÜS AD’ın anayasa taslağı: İlk üç madde 74 milyonun ortak paydasıdır. Bu paydaları göz ardı ettiğiniz takdirde ciddi sıkıntıların olacağı ortadadır. Bayrağımız, anayasada yazsa da yazmasa da demokratik çağdaş hukuk devleti zaten demokrasinin unsurudur. Günümüz dünyasında çağdaş, laik, demokratik sosyal hukuk devletidir. Üniter devlet hepimizin vurgu yaptığı konudur. ‘Kaddafi ikna olmuştu’: Biz tam Kaddafi’yi çekilmesi veya çölde bir çadırda oturması ve aşiretin destek vereceği birinin başa geçmesi ya da Venezüella’ya gitmesi konusunda ikna etmiştik ki, bu operasyon başladı. Orada yapılacak ister silah ambargosu, ister insani yardım, ister uçuşa yasak bölge bunların sağlanması gerekiyor. Tutuklu gazeteciler: Hiç kimsenin özgürlüğünün kısıtlanması, içeride tutuklu ya da yükümlü olması arzu edilen bir şey değildir. Ama onun bir adım ötesindeki gelişmeyi biz bilemediğimiz için bir yargısal faaliyetin hesabını ben veremem. Davalar ile ilgili sizin yazdıklarınız dışında hiçbir şekilde bilgi sahibi değilim. ANKARA Libya’ya yönelik silah ambargosu için başlatılan ve “Birleşik Koruyucu” adı verilen operasyonda Türk Silahlı Kuvvetleri, kritik görevler üstlenecek. NATO Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı Oramiral James Stavridis, dün konunun ayrıntılarını görüşmek üzere Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner ile Genelkurmay Karargâhı’nda bir araya geldi. NATO’nun Sicilya’daki Trapani Üssü’ne konuşlanacak Türk askeri, Trablus ve Bingazi arasındaki 800 kilometre uzunluğundaki ve 500 kilometre derinliğindeki bölgeyi havadan ve denizden diğer müttefiklerle birlikte kontrol edecek. Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı’ndan üst düzey bir yetkili, yurtdışına asker gönderilmesine olanak tanıyan tezkerenin TBMM’de kabul edilmesi ve NATO’daki hava ablukası ile ilgili görüşmelerin tamamlanmasının ardından 24 saat içinde Türk savaş uçaklarının görevine başlayabileceğini açıkladı. TCG Gaziantep, TCG Gemlik, TCG Yıldırım ve TCG Yavuz ise deniz ablukası operasyonuna katılacak. Bu firkateynlere bir de denizaltı eşlik edecek. TCG Akar isimli lojistik destek gemisi ise bu gemilerin yakıt ve su gibi diğer ihtiyaçlarını karşılayacak. Türk Hava Kuvvetleri, Akdeniz’de görev yapacak gemileri havadan koruma görevini de üstlenecek. Denizdeki Türk gemileri İtalya komutasında görev yapacak. GENESİS (Gemi Entegre Savaş İdare Sistemi) ile donatılmış gemiler, kızıl ötesi kameraları ile uzun mesafalerden hedefleri tanıma imkân ve kabiliyetine sahip bulunuyor. 1000 1200 arasındaki Türk askerinin katılacağı operasyon sırasında Libya topraklarına ayak basılmayacağı belirtildi. Operasyonun süresi konusunda ise net bir bilgi verilmiyor. Diyarbakır’da polise roketatarlı saldırı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’ın Hani ilçesinde terör örgütü PKK üyesi bir grup, ilçe emniyet müdürlüğüne roketatar ve uzun namlulu silahlarla saldırı düzenledi. Atılan roketlerden biri emniyet binasının ikinci katında lojman olarak kullanılan bölüme isabet etti. Saldırıda ölen ya da yaralanan olmazken güvenlik güçlerinin anında karşılık vermesiyle çatışma çıktı. Çevre ilçelerden takviye birlikler sevk edildi. Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak, “Saldırganların yakalanması amacıyla bölgede operasyon başlatıldı” dedi. Terör örgütü PKK ve örgütün İmralı Cezavi’ndeki lideri Abdullah Öcalan, çatışmasızlık sürecini 21 Mart’a kadar sürdüreceklerini belirtmişti. 3 gün önce de Tunceli’ye 20 kilometre mesafede bulunan Çiçek Köyü Jandarma Karakolu’na uzun namlulu silahlarla ateş açılmıştı. Stavridis’le görüşme Stavridis, dün Genelkurmay Başkanı Koşaner ile Libya’daki ve buna paralel NATO’daki gelişmeleri değerlendirmek üzere bir araya geldi. Basına kapalı olarak Genelkurmay Karargâhı’nda gerçekleşen görüşme sonrasında objektiflere yansıyan görüntülerde, konuk komutanın oldukça mutlu olduğu görüldü. Stavridis, önceki gece ise Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüştü. Türk Deniz ve Hava Kuvvetleri’nin Libya’ya yapacağı abluka kuşatmasının haritası da ortaya çıktı. C MY B C MY B