22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 MART 2011 ÇARŞAMBA CUMHUR YET SAYFA HABERLER Emekli Oramiral Örnek, Balyoz planı ve ekleriyle hiçbir ilgisinin olmadığını ispatlayacağını söyledi 7 ‘Tamamı sahtekârlık’ HAT CE TUNCER E. Oramiral Özden Örnek Balyoz Harekât Planı davasında tutuklu sanık emekli Orgeneral Çetin Doğan, Batı Çalışma Grubu’ndaki çalışmalarından dolayı hedef seçildiğini anlattı. Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek de Balyoz planıyla bir ilgisi olmadığını belirterek “Planı ilk duyduğumda düşündüğüm, ben yapmadığım halde beni bu konuya dahil ettiklerine göre davaya konu olan bütün olay bir sahtekârlıktır oldu” diye konuştu. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bakılan davanın dün 19. oturumu gerçekleştirildi. Üye Hâkim Ali Efendi Peksak’ın “57 Mart 2003 seminerinde görüşülen konular hayali miydi” sorusunu Doğan, “Hayaliydi. O zaman irtica ayaklanması mı Batı Çalışma Grubu’ndaki çalışmalarından dolayı hedef seçildiğini savunan emekli Orgeneral Doğan, 2002 yılında Gül’e endişelerini dile getirdiğini belirterek “Endişelerimizin doğruluğunu Anayasa Mahkemesi’nin kararı tescil etti” dedi. vardı? Ama potansiyel tehdit vardır. İrticai ve bölücü ayaklanmalar yaşadı Türkiye” diye yanıtladı. Peksak’ın “Genelkurmay Başkanı ve Başbakan’a endişe duyduğunuz bazı konuları aktardığınızı söylediniz. Şahsi düşünceniz mi ya da askeri bir kesimi mi yansıtıyor” sorusunu Doğan şöyle yanıtladı: “Tamamen samimiyetle söylediğim şeyler. 27 Aralık 2002’deki Şura’da dönemin Başbakanı’na (Abdullah Gül) ‘Türkiye’de demokrasi için tabanın orta sağa doğru çekilmesi gerekir. Dini öne çıkarmayın’ dedim, aksi takdirde Türkiye’yi böleceklerini söyledim.” Doğan, orta sağın çökmesi nedeniyle “değiştik” mesajları veren AKP’nin iktidara gelmesini bir şans olarak gördüklerini belirterek “Endişelerimizi samimiyetle dile getirdik ama endişelerimizin doğruluğunu Anayasa Mahkemesi’nin kararı tescil etti” diye konuştu. Müdahil Özgür Der yöneticisi Hamza Türkmen’in Çetin Doğan’a soru yöneltirken iddia edilen Balyoz planında “28 Şubat postmodern darbesinin izleri bulunduğuna” ilişkin sözleri üzerine Başkan Ömer Diken, 28 Şubat’ın ‘28 Şubat davada yok’ HSYK’YE KARINCA’DAN TEPK Kadına terfi kılıfıyla sürgün Eski Aile Yargıcı Eray Karınca, HSYK’nin kararını ‘kadına yönelik ayrımcılık’ olarak nitelendirerek, “Yargıda kadın kıyımı sürüyor, kıdem ve liyakat hiçe sayıldı” değerlendirmesini yaptı. SEV L ARINAN ANKARA Yargıtay ve Danıştay’a yaptığı üye atamalarında 211 üyeden yalnızca 6’sında kadına yer vermesi nedeniyle tartışma yaratan Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), son idari yargı kararnamesinde Ankara’daki 4 kadın mahkeme başkanının 3’ünü diğer illerde, birini de Danıştay’a savcı olarak görevlendirdi. Eski Aile Yargıcı Eray Karınca, HSYK’nin kadına yönelik ayrımcılık yaptığını vurgulayarak, bu durumun anayasaya aykırı olduğuna dikkat çekti. HSYK, idari hâkim ve savcılar ataması kararnamesinde, 76 idari hâkim ve savcının görev yerini değiştirdi. Yüksek yargıya yaptığı 211 atamada sadece 6 kadın hâkim ve savcıya yer veren HSYK’nin açıkladığı son kararnamede ise Ankara İdare Mahkemesi’ndeki 4 kadın başkan görevinden alındı. Atamalar kapsamında Ankara İdare Mahkemesi Başkanı Sevgi Toprak Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi Başkanlığı’na, Ankara İdare Mahkemesi Başkanı Seval Kırklar Erzurum Bölge İdare Mahkemesi Başkanlığı’na, Ankara İdare Mahkemesi Başkanı Emine Aktepe Kırıkkale Bölge İdare Mahkemesi Başkanlığı’na, Ankara İdare Mahkemesi Başkanı Berrin Karınca Danıştay Savcılığı’na atandı. Ankara Bölge İdare Mahkemesi’nde önceki HSYK döneminde 6 kadın, 9 erkek başkan olmasına karşın, son atamalarla 13 erkeğe karşılık 4 kadın başkan kaldığını vurgulayan Eray Karınca, yargıda kadına yönelik uygulamalarda cinsiyet ayrımcılığının arttığını belirtti. Yargıtay ve Danıştay’a yapılan üye atamalarında da yalnızca 6 kadına yer veren HSYK’nin kadınları dışladığına dikkat çeken Karınca, kurulun kadın aleyhindeki bu tutumunun idari yargı kararnamesinde “kıyıma” dönüştüğüne işaret etti. Kadın hâkimlerin “terfi kılıfıyla sürgün” edildiğini vurgulayan Eski Aile Yargıcı Eray Karınca, şunları söyledi: “HSYK, Ankara Bölge İdare Mahkemesi’nde görev yapan kadın başkanları, kıdem ve liyakati hiçe sayarak görevlerinden aldı. Yargıda kadın kıyımı sürüyor.” dava konusu olmadığını belirtti. Daha sonra emekli Oramiral Özden Örnek’in savunmasının alınmasına geçildi. Örnek, savunmasına “Benim Balyoz planı ve ekleri, Suga planı ve eki, bilgi notu ve ekleri ile Donanma Komutanlığı‘nda çıkan belgelerden, 57 Mart 2003 tarihinde 1. Ordu komutanlığı’nda icra edilen plan seminerinden bilgim yoktur. Bu konular ile ilgili olarak hiç kimse ile görüşme yapmadım, hiç kimseye emir vermedim. Belge olarak kabul edilen bütün yazılar benim iradem dışında yazılmış ve ismim iradem dışında kullanılmıştır” sözleriyle başladı. Balyoz’u ilk duyduğu Ocak 2010’dan itibaren düşündüğü tek olasılığın “sahtekârlık” olduğunu belirten Örnek şöyle devam etti: “Beni bu konuya dahil ettiklerine göre davaya konu olan bütün olay bir sahtekarlıktır oldu. Amaçları bu ülkenin başbakanı dahil herkes tarafından çok iyi bilinmektedir. Bu nedenle susmayıp, sahtekârların ve sahtekârlarla işbirliği yapanların foyalarını ortaya çıkarma yolunu seçtim.” Savunmasında CD ve sayısal dosyaların değerlendirmesini yapan Örnek, davanın dayanağını Mehmet Baransu tarafından teslim edilen bavuldan çıkan 19 adet CD’nin oluşturduğunu ancak ellerindeki bilgilere göre CD’lerin seminerden sonra kozmik odada emniyete alınıp saklanması gerekirken bu konuda kayda rastlanmadığını ifade etti. Yürürlükteki talimatlara göre CD’lerin kozmik odaya girdikten sonra kayda geçirilmesi gerektiğini kaydeden Örnek, şöyle devam etti: “Bu kayıtlar, CD’ler imha edilse de kalırlar. Kayıt defterinde böyle CD’ler yok. İmha tutanaklarına bakılıyor, keza bu tutanaklarda da yok. Büyük bir olasılıkla bir miktar CD, seminer bittikten sonra bir şekilde yasa dışı yollardan kozmik oda dışına çıkarılmış ve seminerden 7 sene sonunda Baransu’ya 19 adet CD verildiği kendisi tarafından ifade edilmiştir. Acaba bu CD’ler 2003 yılında arşive kaldırıldığı iddia edilen CD’ler midir yoksa sahte CD’ler midir?” Askeri bilirkişi Binbaşı Ahmet Erdoğan tarafından hazırlanan raporu eleştiren Örnek, askeri savcılık tarafından ikinci bir rapor daha olduğunu, bilirkişi Hakan Erdoğan’ın düzenlediği bu raporun dosyada bulunmadığına dikkat çekti. İddia edilen Balyoz planının görevlendirme listeleri, amiral listelerinin içeriğindeki bilgilere göre 2009 tarihinde düzenlendiğini savunan Örnek “Eğer öyle değilse bunlar doğa üstü güçlerin yarattığı mucizeler” diye konuştu. Aday Belirleme Yöntemi Nasıl Olmalı? 12 Haziran yaklaştıkça, seçime katılacak siyasi partilerden aday olmak isteyenlerin isimleri medyaya yansıyor. Aralarında ünlü olanların şanslarını üç aşağı beş yukarı tahmin etmek biraz daha kolay olsa da; ötekilerin kaderlerinin genel merkezlerdeki “Parti Büyükleri”nin iki dudakları arasında olması kaçınılmaz bir sonuç olarak görülüyor. O nedenle de gazeteler partilerimizin genel merkezlerini ziyaret ederek liderlerle görüşmeye çalışan aday adaylarımızın isim listeleri ile dolan haberler veriyorlar. Aday adayı borsasında en fazla rağbetin adresi olarak görünen AKP Genel Merkezi’nde değişmeyen yöntemin bu kez de “partinin sandık görevlilerine ve mahalle birimleri temsilcilerine kadar uzanan temayül yoklaması”nın sonuçlarının Genel Başkan tarafından değerlendirilmesi olarak yansıtıldığı için, kimin ne sonuç alacağının 11 Nisan akşamına kadar bir bulmaca olmayı sürdüreceğini söylemek yanlış olmaz. “Niçin 11 Nisan” türünden bir soruya verilecek yanıt, Yüksek Seçim Kurulu’na partilerin adaylarını bildirmek için seçim takviminde belirtilen son günün bu tarihe tekabül ettiği şeklinde olacaktır. Yoksa gazetelere yansıyan haberlere göre mesela iktidar partisi AKP’de, öne çıkan kimi ünlü isimlerin listelerdeki sıraları bile belli olmuş gibidir. O belirleme yöntemi “temayül yoklaması” adını taşıdığı ve kapalı kapılar arkasında gerçekleştiği için belki gerçekçidir; ama demokratik saydamlıktan hayli uzaktır. AKP’li seçmenlere, genel seçim günü sandığa gidip “gözlerimi kaparım, görevimi yaparım” demekten başka bir yükümlülük de binmeyecektir. Temayül yoklaması, örgüt ve genel merkez arasında yapılan bir çalışmada aday belirleme gibi MHP’nin de yaklaştığı yöntemleri bir yana bırakarak, adayı 12 Haziran akşamına kadar sırtında taşıyacak olan partili seçmenlerin gönüllerini alacak tek yöntemin önseçim olduğunu 24’üncü dönem milletvekili genel seçimleri öncesinde de parti merkezlerimiz unutmuş görünmektedirler. Gazetelerde belli başlı üç büyük partimizin, AKP, CHP ve MHP’nin aday adayları ile ilgili haberlerin hangilerinin ne ölçüde gerçeklik taşıdığını ancak 11 Nisan akşamı saat 17’den sonra, yani YSK’ye verilen listeler açıklanınca öğrenebileceğiz. Böyle bir yöntemin partilerimizin hemen hepsi tarafından benimsenmiş olması, adayların daha şimdiden Lidervekili olmayı içlerine sindirmiş olmalarını gerektirmiyor mu? Keşke 41 ilde önseçim, 40’ında ise eğilim yoklaması yapacağını söyleyen CHP Genel Merkezi, kendi dışındaki partilere meydan okuyan türden bir karar alsaydı da, 81 ildeki adaylarını bütün üyelerinin katılacağı önseçim sandıklarında belirleyeceğini söyleyebilseydi? Emin olun böyle bir meydan okuma yöntemi, daha şimdiden en yakın rakip partiyle yarış kulvarında omuz omuza koşma anlamına geleceği için, seçmenlere moral üstüne moral yüklemiş olacaktı. ‘Rapor konmadı’ ‘As bizi rektör’ Ondokuz Mayıs Üniversitesi’ne (OMÜ) geçen yıl, “Girişimcilik” konulu konferans vermeye gelen Pegasus Hava Taşımacılığı AŞ Yönetim kurulu Başkanı Ali Sabancı’ya yumurta attıkları gerekçesi ile uzaklaştırma cezası alan öğrenciler, cezayı protesto ettiler. OMÜ Rektörlük binası önünde toplanan öğrenciler, cezaya tepki göstermek için kendilerini temsili olarak darağacına astılar. Rektörlük binası önüne ellerindeki pankart ve darağacı ile gelen Öğrenci Kolektifleri üyesi bir grup öğrenci, basın açıklamasının ardından sergiledikleri tiyatro gösterisiyle Prof. Dr. Hüseyin Akan’a tepki gösterdi. Geniş güvenlik önlemleri altında ‘Uzaklaştırmalar yetmez, as bizi rektör’ yazılı pankart açan öğrenciler, hazırladıkları oyunu sahneledi. (Fotoğraf: AA) CHP’li Özyürek’ten Başbakan Erdoğan’a Ergenekon sorusu ‘Savcıyla ne konuştunuz?’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek WikiLeaks belgelerindeki iddiayla ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a “Ergenekon savcısıyla sıkça gerçekleştirdiğiniz görüşmelerde neler konuştunuz” sorusunu yöneltti. Özyürek, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde “Taraf gazetesinde yayımlanan WikiLeaks belgelerinde ABD’nin Ankara’daki Siyasi Müsteşarı Daniel O. Grady tarafından kaleme alınan 24 Kasım 2008 günlü telgrafında ‘21 Kasım tarihinde Türk Milli Polisi olarak tabir edilen emniyet teşkilatından yetkililerin ABD’nin Ankara Büyükelçiliği yetkililerine ayrıntılı Ergenekon brifingi verdikleri’ ve (FBI) yetkili temsilcisinin de hazır bulunduğu toplantı konusunda, Türk polis yetkililerinin hiçbir ülkeye bu kadar ayrıntılı brifing verilmediği açıklaması da telgrafa yansımış brifingde görsel malzemelerin de kullanıldığı ifade edilmiştir” denildiğine dikkat çekti. Özyürek, yetkililerce şu ana kadar bir tekzip edilmediğine işaret ederek, şu soruları yöneltti: “Başbakan sıfatı ile Ergenekon savcısı ile sıkça görüşme yapma ihtiyacını niçin duyuyorsunuz? Bu görüşmelerde Ergenekon soruşturmasının kimleri kapsaması konusunda savcıya telkininiz oldu mu? Savcı soruşturmanın boyutları ve eldeki deliller konusunda size ne gibi bilgiler verdi?” ‘Telkininiz oldu mu?’ ‘Hesap sorulmalı’ İstanbul Haber Servisi İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı, Ergenekon davası tutuklu sanığı Doğu Perinçek’in cezaevindeki dördüncü yıldönümü nedeniyle yapılan basın açıklamasında, Doğu Perinçek ve Silivri Cezaevi’ndeki tüm Ergenekon davası sanıklarının serbest bırakılması istendi. “Doğu Perinçek zindanda, vicdanlar isyanda” yazılı pankartla Galatasaray’da bir araya gelen İP üyeleri adına açıklama yapan Genel Başkanı Yardımcısı Erkan Önsel, “Doğu Perinçek Silivri zindanında üçüncü yılını doldurdu. Perinçek 11 seçim gördü. 8’inde cezaevindeydi. İşte düdüklü, balonlu demokrasiniz” dedi. Eyleme katılan Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ da “Herkesin hükümete, telgrafla, mektupla hesap sorması gerekiyor” dedi. TÜRK YE GAZETEC LER CEM YET KAMERA Ç N K FARKLI RAPOR ÇETEYE YARDIM ETMEKLE SUÇLANIYOR ‘Odatv ödülü askıya alındı’ İstanbul Haber Servisi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), 2010 Türkiye Gazetecilik Başarı Ödülleri’nin “İnternet Gazeteciliği” dalında Odatv’ye verilen “başarı ödülü”nü askıya aldı. TGC Yönetim Kurulu bu kararı, İnternet Gazeteciliği Ödül Seçici Kurulu’nun da görüşünü alarak verdi. TGC’nin yönetim kurulunun açıklaması şöyle: “İnternet gazeteciliğinin ve internette görev yapan gazetecilerin yasal tanımlarının henüz belirlenmemesi nedeniyle, internet ödülleri içerik zenginliği, site yapısı ve ulaşılabilirlik özellikleri dikkate alınarak ve öteki dallardan ayrı olarak gazetecilere değil haber portallarına veriliyordu. Ödül Seçici Kurulu’nun başvuruları değerlendirdiği 25 Şubat 2011 günü yapılan toplantının ertesinde ortaya çıkan gelişmeler ve gazeteci olmayan kişilerin de tartışma konusu olması, Yönetim Kurulu’nun seçici kurul üyelerinin de görüşünü alarak ödülü askıya almasında etkili oldu.” Dink davasında harddisk bilmecesi İstanbul Haber Servisi TÜBİTAK, Hrant Dink öldürüldüğü gün Agos gazetesi ve çevresini kaydeden Akbank’a ait güvenlik kameralarının harddiskinin ne şekilde silindiğini açıklayamadı. Mahkemeye gönderilen raporda, harddisklerde silinmiş bir dosyanın olmadığı belirtilirken, raporun ekinde ise bilgisayar sistemi içinde silinmiş dosyaların olabileceği ifade edildi. Dink ailesinin avukatları, TÜBİTAK’ın raporunun yüzeysel olduğunu, daha önce Amerika’dan aldırdıkları özel rapor arasında çelişkiler bulunduğunu belirtti. Avukat Cem Halavut, Amerika’da yaptırdıkları incelemede kamera görüntüleri üzerinde oynanma ve silinme olduğunun tespit edildiğine dikkat çekerek, şunları söyledi: “Biz mahkemeden silinmenin ne şekilde yapıldığının tespit edilmesini istemiştik. Ancak TÜBİTAK’tan gelen raporda ise ‘silinmiş bir dosyaya rastlanmamıştır. Ancak başka şekilde silinmiş olabilir. Bilgisayar sistemi içinde silinmiştir’ denilerek ucu açık açıklamalar var. Gerekirse Boğaziçi ya da İTÜ’den yeni bir rapor isteyeceğiz.” Sosyolog Taşçı gözaltına alındı İstanbul Haber Servisi Sosyolog Serdar Taşçı, bir çeteye yönelik operasyonda gözaltına alındı. Serdar Taşçı, çeteye yardım yataklık etmekle suçlanıyor. Taşçı’nın gözaltına alınmasının ardından emniyete giden CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal, Taşçı ile ilgili bilgi aldı. Organize suçlarla mücadele şube müdürlüğü ekipleri, projeli bir çalışmanın ardından dün sabah erken saatlerde harekete geçerek, kent genelinde tespit edilen adreslere eşzamanlı operasyon düzenledi. Operasyonda çok sayıda kişi gözaltına alındı. Polis, şüpheliler arasında bulunan İstanbul Üniversitesi’nde öğretim görevlisi sosyolog Serdar Taşçı’nın da Gaziosmanpaşa Küçükköy’deki evinde arama yaptı. Polis tarafından bilgisayarına el konulan Serdar Taşçı’nın, çeteye “yardım ve yataklıkla” suçlandığı iddia edildi. Şüpheliler sorgulanmak üzere Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Yetkililer, operasyonun devam ettiğini konuyla ilgili açıklamanın daha sonra yapılacağını kaydettiler. Avcı için itiraz İstanbul Haber Servisi “Devrimci Karargâh Örgütü” davasından tutuklu bulunan ve Ergenekon soruşturması kapsamında Odatv’de yapılan aramalarda ele geçirilen belgelere ilişkin de “Ergenekon terör örgütü üyesi olmak” suçundan tutuklanmasına karar verilen eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın bu suçtan tutukluluğuna itiraz edildi. Beşiktaş’taki adliyeye gelen Avcı’nın avukatı Armağan Gayretli, Avcı’nın tutuklanmasına karar veren İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne bir dilekçe sundu. Gayretli dilekçede, Odatv’de ele geçirilen belgelere ilişkin, “Ergenekon terör örgütü üyesi olmak” suçundan tutuklanmasına karar verilen Avcı’nın bu suçtan tahliye edilmesini istediklerini bildirdi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle