19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 8 İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Denizli Zonguldak Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Y B Y B B B Y Y Y Y Y Y Y 10 11 8 9 16 14 13 7 9 9 9 8 9 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y Y Y Y Y Y Y Y Y Y Y K 6 11 6 17 20 19 14 18 14 15 7 7 3 HABERLERİN DEVAMI Oslo PB Helsinki PB Stockholm B Londra B AmsterdamPB Brüksel B Paris A Bonn B Münih B Berlin B Budapeşte B Madrid Y Viyana B 10 5 8 13 13 14 15 13 12 14 11 16 10 Belgrad B 10 Sofya B 7 Roma Y 13 Atina Y 13 Zürih B 11 Moskova Y 3 Aşkabat B 18 Taşkent PB 17 Baku PB 8 Bişkek B 11 Tiflis Y 14 Kahire B 24 Şam B 21 Ülkemizin geneli parçalı ve çok bulutlu, Marmara’nın doğusu, Akdeniz, İç Anadolu, Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgeleri ile Kütahya, Afyon ve Denizli çevreleri yağışlı geçecek. Yağışlar genellikle yağmur ve sağanak, Karadeniz’in iç kesimleri, Doğu Anadolu’nun doğusu ile Sivas çevrelerinin yükseklerinde karla karışık yağmur ve kar şeklinde olacak. Hava sıcaklığı kuzeydoğu kesimlerde 24 derece azalacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. 22 MART 2011 SALI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 22 Mart GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada geçerli. Kaddafi’ye karşı son davranış ve söylemleriyle daha önce Kaddafi’ye gösterdiği üstün yakınlık ikiyüzlülüğün kanıtı. Kaddafi’nin 10 Aralık 2007’deki Paris’i ziyaretinde ayaklarına kırmızı halı seren Sarkozy ile askeri harekât başlamasına öncülük eden konuşmalarında Kaddafi’yi çılgın, deli diye tanımlayan Sarkozy aynı insan. Kaddafi’nin Elysee Sarayı’nın bahçesinde çadır kurmasına göz yuman Sarkozy ile son günlerde Kaddafi’nin sarayını bombalayan Sarkozy; aynı Sarkozy. Gönül rahatlığıyla dün dündür bugün ise bugün diyebilen Avrupalı siyaset adamı. Alnındaki damga: Kaddafi’nin işbirlikçisi! Paris ziyaretinde Kaddafi ile 12 milyar Avro’luk sözleşme imzaladı Sarkozy. Sözleşmenin gerekleri yerine getirilmeyince Libya’ya demokrasi, insanlık gibi kavramları anımsadı. Ya da Kaddafi’nin Fransız yapımı 14 adet Rafale savaş uçağı almaktan vazgeçmesi Libya halkı ile yakından ilgilenmesine neden oldu. Batılı gazetelere düşen haberlere göre Fransız diplomatların yayımladıkları ortak bildiride belirttikleri gibi; Sarkozy’nin Libya hamlesi başta Ortadoğu olmak üzere “dış politikada yarattığı kötü izleri kaldırmak isteğine” dayanıyor. Bütün bu bilgiler, saptamalar, yorumlar; Libya olayının baş aktörü durumundaki Sarkozy’nin ikiyüzlü bir devlet ve siyaset adamı olduğunu belgeliyor ve… …Libya sorunu çözümlendikten sonra Sarkozy’nin ikiyüzlülüğü Fransa’da ve dünya kamuoyunda geniş yer tutacağa benziyor. Havadan, denizden yürütülen askeri harekâtın temel nedeni, ne hikmetse bugün artık anımsanmıyor. Günlerce ilan edilen, hatta BM Güvenlik Konseyi’nin yaptırım kararına gerekçe teşkil eden temel neden… ...Kaddafi’nin Libya halkına, kendi vatandaşlarına ateş açması, öldürmesiydi. Askeri müdahalenin asıl amacı Kaddafi’nin halkına karşı silahlı hareketini önlemekti. Önce Kaddafi’nin savunma araçlarının yok edileceği... Kaddafi’nin savaş uçakları ile insanlarını vurmasını engellemek için ilan edilen uçuşa yasak bölgenin korunacağı… kısacası havadan ve denizden askeri tesislerin vurulacağı ilan edildi. Sonra?.. Sonrası Batı ikiyüzlülüğünü belgeliyor: Müttefikler mi, koalisyon güçleri mi, her ne adla anılıyorsa… ABD, Fransız ve İngiltere savaş uçakları sivil hedefleri vurmaya başladı. Kaddafi sivil halka silah kullanıyor diye askeri güçlerini harekete geçirenler… …Libya’da sivil hedefleri vurmaya, halkı öldürmeye başladılar. Son rakama göre hava saldırılarıyla ölenlerin sayısı 64! Batı’dan bu rakama itiraz yok. Ne doğru diyorlar ne de yalan, yanlış! Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, “Libya’da başka şeyler oluyor. BM kararının amacı, uçuşa yasak bölge ve sivillerin korunmasıydı. Çok fazla ölü ve yaralı var” diyor. Rusya, Çin ve İran sivil hedeflerin vurulmasından tedirgin. Batılı uçakların Trablus ile 4 Libya kentini vurduğu açıklandı. Libya halkını koruyup kollamak göreviyle hareket geçenlerde tık yok! İnsanları koruyacağız diye yola çıktılar. İnsanları öldürüyorlar! Ankara ne yapıyor? Başbakan kutsal topraklarda elinde telefon gerekli kişilerle gerekli yerlerle zaten konuşuyor. Karar vermesi için Ankara’nın, hükümet başkanının Cidde’den dönmesi ve öngörüşleriyle, dış politikadaki engin birikimiyle yetkilileri aydınlatması bekleniyor. Libya savaşı sonuçlandıktan sonraki olasılıklara gelince: Zayıf bir olasılık ama şayet Kaddafi kurtulursa… Başbakan, askeri müdahaleye karşı çıktığını söyleyecek… Yani Kaddafi’nin yanında. …paçayı kurtaramazsa Kaddafi; çekil, yerine bir başkan getir dedik (1 Mart’ta), nasihat ettik ama… “kardeş” dinlemedi diyecek. Yani, Kaddafi’nin arkasında durduğunu açıklayacak! Velhasıl RTE, öyle de böyle de duruma hâkim! Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, yasa tasarısında savcıların görüş vermelerinin kısıtlanmak istenmesine tepki gösterdi: TBB BAŞKANI COŞAR: Böyle hızlanmaz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Yasalarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yasa Tasarısı ile ilgili yapılan açıklamada, “Yargıtay cumhuriyet savcılarının görüş vermelerinin belli bir süre kaldırılarak kısıtlanması yoluna gidilmesi yargıya güveni, adaletin, adil davranmanın sağladığı toplumsal barış ve huzuru azaltacaktır” denildi. Başsavcılıktan yapılan açıklamada, tasarıyla “‘1 Ocak 2016 tarihine kadar yapılacak kanun yolu incelemelerinde, bölge adliye mahkemelerinde ve Yargıtay’da tebliğname düzenlenmesine ilişkin hükümler uygulanmaz’ kuralının getirilmek istendiği duyumu alındığı” bildirildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi: “Yargı hizmetlerinin hızlandırılması amacı, halkın yararı dikkate alınarak konulan kuralların 5 yıl gibi uzun bir süre kaldırılmasını haklı kılmaz. Yargıtay ceza daireleri incelenmek üzere dosya bekleme durumunda olmayıp arşivlerinde sonuçlandırılması gereken 389 bin 107 adet dosya bulunmaktadır. Bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’ndaki dosyaların tebliğname düzenlenmeden gönderilmesi yargı hizmetlerinin hızlandırılmasını sağlamayacağı gibi dairelere incelenmeden bir anda tevdi edilen 462 bin 212 adet dosya, incelemesiz olarak başsavcılıktaki inceleme süresinden daha fazla bekletilmek zorunda bırakılacak, dairelerde iş çıkaramaz hale gelecektir. İnceleme, tartışma imkânı tanınmadan yapılacak temyiz incelemeleri adli hataların artmasına neden olacaktır. Ayrıca tebliğname düzenlenmemesi, mağdur haklarının korunmasını, savunma hakkının kullanılmasını engelleyici niteliğe dönüşecektir.” ‘Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığına aykırı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Barolar Birliği Başkanı Vedat Ahsen Coşar, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “ucube” olarak nitelendirdiği Kars’taki İnsanlık Anıtı’nın yıkımı yönünde verilen kararın yürütmesini durduran Erzurum 1. İdare Mahkemesi Başkanı’nın, HSYK tarafından görevinden alınarak bir başka göreve atanmasının yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile hâkim teminatı ve kanuni hâkim güvencesi ilkelerine aykırı olduğunu bildirdi. Ahsen Coşar, yaptığı yazılı açıklamada, anayasaya, kanuna, hukuka ve vicdani kanaatine göre karar vermekte özgür olan ve verdiği karar yönünden yargısal denetime tabi olan hâkimlerin salt verdiği karardan dolayı görev yaptığı mahkemelerden idari tasarrufla alınarak başka mahkemeye atanmasının yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile hâkim teminatı, kanuni hâkim güvencesi ilkelerine aykırı olduğunu belirtti. Bununla ilgili anayasa maddelerini hatırlatan Coşar, şunları kaydetti: “Bu bağlamda işaret etmek gerekir ki Sayın Başbakan’ın emri sonrasında Kars’taki İnsanlık Anıtı’nın yıkımı yönünde Kars Belediyesi’nce verilen kararın yürütmesini durduran Erzurum 1. İdare Mahkemesi Başkanı’nın HSYK tarafından görevinden alınarak bir başka göreve, yerine ise yürütmeyi durdurma kararını itiraz üzerine kaldıran Bölge İdare Mahkemesi üyesinin atanması, bu atamayı gerekli ve haklı kılan bir başka neden yoksa, çok açık biçimde yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile hâkim teminatı ve kanuni hâkim güvencesi ilkelerine aykırıdır. Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile hâkim teminatı ve kanuni hâkim ilkeleri yönünden son derece endişe verici bu durumu kamuoyunun dikkatine sunar, kamu vicdanını ve hukuku rahatsız eden bu tasarrufun neden ve gerekçelerini kamuoyuna açıklaması hususunda HSYK’yi göreve davet ederiz.” Nevruz için resmi kutlamalarda barış mesajları verilirken BDP özerklik istedi BDP’li vekilden komisere tokat Şırnak’ın Silopi lçesi’nde dün yapılan nevruz kutlamalarında polisin müdahalesiyle basınçlı su ile ıslanan BDP stanbul Milletvekili Sabahat Tuncel, tartıştığı Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürü Başkomiser Murat Çetiner’e tokat atıp, hakaret etti. BDP’li Tuncel, görevli başkomisere, “Alçaklar. Ne yapıyorsunuz?” dedikten sonra tokat attı. Öcalan mesajları Haber Merkezi Nevruz bayramı çeşitli düzenlenen etkinliklerle kutlanırken resmi kutlamalarda barış mesajı verildi. Başkent’te Gençlik Parkı’ndaki Kültür Merkezi’nde Kültür ve Turizm Bakanlığı, Ankara Valiliği, Ankara Büyükşehir Belediyesi, TÜRKSOY (Uluslararası Türk Kültür Teşkilatı) işbirliğinde Nevruz kutlaması düzenlendi. Kutlamaya katılan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay kutlamanın yapıldığı salona girmeden önce demir dövdü. Günay, “Nevruz’un bir çatışma, tartışma çekişme vesilesi değil, dayanışma, kardeşlik vesilesi olması gerekir. Bu ülkede, coğrafyada yaşayanların birinci ihtiyacı barıştır” dedi. Mardin Kızıltepe ilçesindeki kutlamada konuşan DTK Başkanı Ahmet Türk, “Öcalan’ın istekleri Kürt halkının istekleridir. Bugün Başbakan her yerde ‘Kürtler ne istiyor’ diyor. Kürtler demokratik özerklik istiyor. Kürtler anadilde eğitim istiyor. Kürtler yüzde 10 barajın kaldırılmasını istiyor. Kürtler, bütün yürüyüşlerinde, bütün mücadelelerinde, her platformda bunu açığa çıkarmıştır. Sayın Başbakan şunu iyi bilsin Kürtler demokratik özerklikten vazgeçmeyeceklerdir” dedi. Şanlıurfa’da Topçu Meydanı’nda gerçekleştirilen miting Herkesin Gündemi Kendine Baştarafı Arka Sayfada Dostlarla Beyoğlu’nda eski bir apartmanın dördüncü katındaki bir meyhaneye gidiyoruz. İki kişinin zor sığdığı bir asansör, ne yangın merdiveni var ne de merdivenler inişe uygun. Gündemdeki olayların etkisiyle, belki de ilk kez bir meyhaneye girerken, içimden “Burada bir yangın olsa ne yaparız” sorusu geçiyor. Ama içerisi sıcak, mezeler güzel, sohbet hoş, benim de gündemim ansızın değişiyor. Ve içimden “Bize bir şey olmaz!” dediğimi anımsıyorum. Çoğunluğun düşünce tarzına uymak buna denir işte. Temizlikçi Şükran geçen seçimlerde oyunu AKP’ye verdi, kocasının ısrarları fayda etmedi, kocası BDP’ye oy verdi, o inat etti vermedi. Şimdilerde partisini değiştirmeye kararlı, “Neden” diye soruyorum. Çünkü AKP’nin ayrımcılık yaptığını düşünüyor; evlerinin bulunduğu bölgede Alevi kökenli aileler hâkim, bu nedenle Şükran’ın evinin yolu yapılmadı, bir üst mahalle silme asfaltlandı. Şükran, evinin yolunun yapılmasına kilitlenmiş durumda. Gününü hayvan barınaklarında geçiren Eda’nın ise bütün çabası hayata küsen yavru bir köpeğe ev bulmak için. Yavrucuk on aylık ama eski sahiplerinden çok eziyet görmüş, Eda onu sahiplerinin elinden kurtarıp barınağa getirmiş. Eda’nın üç günde bir sahip bulması gerek, çünkü yavru köpek yemek yemediği için ölecek. Ben Eda’nın gündeminden yana oyumu kullanıp kendi gündemim için gazetelere göz gezdiriyorum. Vay canına Knut ölmüş. Knut da kim mi? 2006 yılının aralık ayında Berlin Hayvanat Bahçesi’nde doğan ve annesi reddettiği için insanların annelik yaptığı bir beyaz kutup ayısı, şirin mi şirin, dünyanın her yerinde fan kulüpleri var. Hayvanat bahçesinde tanıştığı Gianna ile yaşadığı on aylık aşk hikâyesinin videoları yapıldı. İnternette yayımlanıyor. İnsanlarla mükemmel bir ilişki kurabildiği için hayvan haklarıyla ilgili filmlerde oynadı ve Uluslararası Çevre Koruma Konferansı’nın da maskotu oldu. Evet o önceki gün havuzunun yanında ölü bulundu, kalp krizinden ölmüş. Şimdi Berlin’de yas var. Bazen insan gündemin bu kadar saf olmasını istiyor. Barış Anneleri’nden gaz bombası sergisi Diyarbakır’da önceki gün Nevruz kutlamasının ardından yürüyüş yapan bir gruba yönelik polis müdahalesi, Koşuyolu Parkı’ndaki Demokratik Çözüm Çadırı’nın önünde düzenlenen kitlesel basın açıklamasıyla protesto edildi. Sık sık Öcalan ve PKK lehine sloganların atıldığı açıklama sırasında ayrıca polisin çadıra ve göstericilerin üzerine attığı gaz bombalarından kalan fişekler de sergilendi. Kartona yazılan “AKP Hükümeti’nin Demokratik Çözüm Çadırı’na hediyesi” yazısıyla birlikte bir masa üzerinde sergilenen bomba artıkları, ilgi odağı oldu. Bombaların ardında açıklama yapan Diyarbakır Barış Anneleri nisiyatifi üyesi Emine Özbek, Kürtçe yaptığı konuşmada Başbakan Erdoğan’a seslenerek şunları söyledi: “Yeter artık kan dökmeyin. Biz barış istiyoruz senden. Diyorsunuz dağdakiler silahı bırakıp gelsin. Gelsinler ama barış ve huzur içinde gelsinler.” de konuşan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş milyonlarca Kürt’ün özgür yaşamak istediğini belirtti. Terör örgütü PKK gösterisine dönen mitingde konuşan Demirtaş, “Artık bu halk ikiyüzlülüğünüzü gördü, size inanmıyor. Şimdi de Urfa’nın evladı İbrahim Tatlıses üzerinden partimize vurmaya çalışıyorlar. Bilin artık halkımız size inanmıyor. AKP’ye şu mesajı iletiyoruz: Öcalan’ın özgürlüğünü bekliyoruz. Bir barış olacaksa onunladır. Bu alandaki halkın çağrısına kulak vermek zorundasınız. Bir inşa süreci yaşıyoruz. Demokratik özerklik sizin eseriniz olacak. Biz ele veriyoruz, AKP’nin dizleri titriyor. Urfa’da demokratik halk iktidarını kuracak” dedi. Şırnak’ın Silopi ilçesinde de terör örgütü PKK ve Öcalan lehine sloganların atıldığı kutlamalar gerçekleştirildi. Siirt’teki kutlamalarda ise alanın dört girişinde Kürtçe, Arapça ve Türkçe yazılı kutlama afişleri asıldığı görüldü. İstanbul Valiliği tarafından düzenlenen Nevruz etkinliği Zeytinburnu Kültür Merkezi’nde yapıldı. Felsefe Olimpiyatı sonuçlandı İstanbul Haber Servisi Türkiye Felsefe Kurumu’nun (TFK) düzenlediği 15.Türkiye Felsefe Olimpiyatı’nın sonuçları açıklandı. Eskişehir Fatih Fen Lisesi öğrencisi Sevilcan Başak Ünal birinci olurken, Sainte Pulchérie Fransız Özel Lisesi öğrencisi Mustafa Ayçiçeği ikinci, Denizli Sarayköy Anadolu Lisesi öğrencisi Simge Şirin ise üçüncü oldu. 15. Türkiye Felsefe Olimpiyatı’nda birinci ve ikinci olan öğrenciler bu yıl Viyana’da gerçekleşecek olan 19. Dünya Felsefe Olimpiyatı’nda Türkiye’yi temsil edecekler. Dereceye girenlerin listesi “www.tfk.org” adresinden yayımlanıyor. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle