18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 10 MART 2011 PERŞEMBE [email protected] 16 Rodin’in ‘Çıplak Balzac’ı çalındı TEL AVİV (AA) Ünlü Fransız heykeltıraş Auguste Rodin’in bronz “Çıplak Balzac” heykeli, renovasyon çalışmaları sırasında Kudüs’teki İsrail Müzesi’nden çalındı. Fransız yazar Honore de Balzac’ın anısına yapılan ve 18921893 yıllarında kalıba dökülen “kollarını kavuşturmuş çıplak Balzac” heykeli, koleksiyoncu Billy Rose tarafından İsrail Müzesi’ne bağışlanmıştı. Heykelin değeri ise tahmin edilemiyor. KÜLTÜR 7 Nisan’da Sotheby’s’in Londra’daki ‘Çağdaş Türk Sanatı Eserleri Müzayedesi’nde satışa çıkacak 12 eser, 16 Mart’ta stanbul’da sergilenecek PEN Hapisteki Yazarlar Konferansı Kültür Servisi Dünya Yazarlar Birliği PEN’in Uluslararası Başkanı John Ralston Saul, PEN Türkiye Başkanı Tarık Günersel’e yazarak Türkiye’deki gelişmeleri dikkatle izlediğini ve 2427 Mart günlerinde Brüksel’de düzenlenecek PEN Hapisteki Yazarlar Konferansı’nda görüşecek olmaktan memnuniyet duyduğunu belirtti. PEN Uluslararası Yönetim Kurulu Brüksel’de iki toplantı daha yaparak dünyadaki durum, sorunlar ve PEN’in yaklaşımlarını görüşecek. Koleksiyonerler bu müzayedeyi bekliyor Elif Bayoğlu ÖZLEM ALTUNOK Hattuşaş Sfenksi evine dönecek mi? BERLİN (AA) Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 45. Uluslararası Turizm Borsası Fuarı’na katılmak üzere geldiği Berlin’de, Almanya’dan iadesi istenen “Hattuşaş Sfenksi” ile ilgili olarak nisan ayı sonuna kadar olumlu bir yanıt beklediklerini söyledi. Bakan Günay, kültürden sorumlu Alman Devlet Bakanı Bernd Neumann ile yaptığı görüşmede, sfenks dışında, Nürnberg TürkAlman Film Festivali’nden Frankfurt Kitap Fuarı’na kadar çeşitli etkinliklerdeki çalışmaları değerlendirdiklerini ifade etti. K A M İ L M A S A R A C I Ç İ Z İ K K Ü L T Ü R Sotheby’s Müzayede Evi 2009’da İstanbul’da açtığı ofis ve Londra’da son iki yılda düzenlediği iki çağdaş Türk sanatı müzayedesiyle Türk sanat piyasasına daha çok eğileceğinin de mesajını vermişti. 7 Nisan’da üçüncü “Çağdaş Türk Sanatı Eserleri Müzayedesi”ne hazırlanan Sotheby’s, müzayedenin önemli eserlerinden oluşturulan bir seçkiyi 16 Mart’ta 13.00 18.00 saatleri arasında The Marmara Esma Sultan’da sergileyecek. 12 eserin yer alacağı sergide, Mübin Orhon’un 196263 yıllarına tarihlenen dört “İsimsiz” başlıklı yapıtı, Burhan Doğançay’ın “Whispering Wall II” adlı eseri de yer alıyor. Müzayede ve sergi öncesi 2008’den bu yana Sotheby’s ekibinde yer alan ve kısa süre önce “Çağdaş Türk Sanatı Eserleri Müzayedesi”nin yönetmeni olan Elif Bayoğlu ile konuştuk. 2008’den beri Sotheby’s’de çalışıyorsunuz ve bir süre önce müzayede yönetmeni oldunuz. Biraz sizi tanıyabilir miyiz? Amerika’daki Northwestern Üniversitesi’nden Ekonomi ve Sanat Tarihi dallarında mezun olduktan sonra, Londra Sotheby’s Sanat Enstitüsü’nde “Sanat Endüstrisi” bölümünde yüksek lisans yaptım. Bitirme tezimin konusu “Çağdaş Türk Sanatı Pazarı: Varolan Sanat Altyapısı ve Müzayedede satışa çıkacak en pahalı eserler, Mübin Orhon’un 1963 yılına tarihlenen “ simsiz” başlıklı yapıtları ve Burhan Doğançay’ın “Whispering Wall II” adlı eseri. Müzayede öncesi The Marmara Esma Sultan’da sergilenecek eserler arasında Hale Tenger, Erinç Seymen, Azade Köker’in yapıtları da yer alıyor. Değerlendirmesi”ydi. Sotheby’s’in Londra’da “Çağdaş Türk Sanatı Müzayedesi” yapacağını öğrenince Sotheby’s’de bu müzayede için çalışmaya başladım. O zamandan beri iki “Çağdaş Türk Sanatı Müzayedesi” ile Çağdaş Arap ve İran Sanatı müzayedelerinde çalıştım. Sotheby’s olarak 2009 Şubat’ında İstanbul’da ofis açan ilk uluslararası müzayede evi oldunuz. Bu süre içinde “Çağdaş Türk Sanatı” başlıklı iki de müzayedeye ev sahipliği yaptınız. Geride bıraktığınız iki yılı bugünden bakınca nasıl değerlendiriyorsunuz? İstanbul ofisi var olan Türk müşterilerimize ve koleksiyonerlere daha iyi ve özel bir servis vermek için açıldı. Ofis açıldığından beri de Türkiye’de yaşayan Türk ve yabancı müşterilerimizin işlemlerinde yüksek bir artış gördük ve bu süre zarfında müşteri sayımızı da arttırdık. Son iki yılda yaptığımız müzayedelerle de Türk çağdaş sanatçılarını daha geniş ve uluslararası bir pazara taşıyarak, Türk sanatı piyasasına da katkıda Burhan Doğançay Mübin Orhon übin Orhon’dan Hale Tenger’e M Daniel Gervis Koleksiyonu’nda yer alan dört Mübin Orhon eseri müzayedede satışa çıkacak eserler arasında öne çıkıyor. Mübin Orhon’un 196263 yıllarına ait “İsimsiz” başlıklı dört eser, lirik soyut dışavurumculuk alanında sergilediği en önemli eserleri arasında yer alıyor. Orhon’un 1963 tarihli, “İsimsiz” başlıklı iki eserinin fiyat aralığı ise 200 bin (yaklaşık 518 bin TL) 300 bin Sterlin. (yaklaşık 777 bin TL) Burhan Doğançay’ın 1985 tarihli “Whispering Wall II” yapıtı 120 bin (310 bin TL) 180 bin Sterlin (466 bin TL) fiyat aralığında, Ansen Atilla’nın anıtsal Civilizations serisinden “Guns of War”, 22 bin 28 bin Sterlin fiyat aralığında satışa sunulacak. Hale Tenger’in 2005 tarihli “Ortasında” başlıklı heykeli 30 bin 40 bin Sterlin fiyat aralığında, Ali Teoman Germaner’in “İsimsiz” adlı heykeli 10 bin 15 bin sterlin fiyat aralığında satışa çıkacak. Erdem Ergaz’ın “Uzun Uyku” adlı akrilik çalışması, Azade Köker’in “Kuzey Ormanı” adlı tuval üzerine kâğıt kolajı, Erinç Seymen’in “Babişko” adlı yapıtı, Ahmet Oran’ın “İsimsiz” adlı yağlıboya resmi de sergide yer alacak diğer eserler. bulunduk. Satışlar 2009’da 1.3 milyon Sterlin’den 2010’da 2.4 milyon Sterlin’e ulaştı. Müzayedelerdeki alıcıların daha çok yine Türkiye’den koleksiyonerler olduğu söylendi... Tam tersi, iki yıl içinde müzayedelerimize katılan yabancı alıcıların sayısı da bu süre içinde arttı. Avrupa, Asya, Ortadoğu ve Amerika’dan ilk defa yeni müşteriler kazandık. Siz, Türkiye’de hareketlenen müzayede piyasasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce piyasada büyüme oldu mu? Her yeni piyasada olduğu gibi Türk sanat pazarında da son yıllarda kayda değer bir büyüme görülüyor. Bu sadece müzayede satışlarının hacim olarak değil galeri ve müzelerin sayılarının artmasıyla ve pazara alıcı olarak giren yeni Türk ve yabancı koleksiyonerlerin de artmasıyla ölçülebilir. Sotheby’s in Londra’da gerçekleştirdiği Çağdaş Türk Sanatı müzayedeleri de yabancı koleksiyonerlerin ilgisini bu alana çekerek pazarın büyümesine önemli katkıda bulundu. Biz bu büyümenin çok sağlıklı ve doğal olduğunu düşünüyoruz. 7 Nisan’daki müzayedede satışa sunulacak sanatçılar ve eserlerinin tespiti için nasıl bir yöntem izliyorsunuz? Sotheby’s müzayedelerine eser seçerken farklı kriterleri göz önünde bulundurur, bu kriterler sanatçının tekniği, eserin satılabilirliği, fiyatlandırması ve o eserin müzayedenin genel yapısına ve içeriğine uyumudur. Müzayedeye eser kabul ederken Sotheby’s’in farklı alanlarda uzmanlığı ve deneyimi olan yöneticileri bir arada eserleri inceleyerek karar verirler. Bizim müzayedemiz için de bu geçerli. Farklı uzmanların fikirlerini alarak kolektif seçimler yapıyoruz. Türkiye ve uluslararası sanat piyasasını da yakından takip ettiğimiz için sanatçıların çalışmalarını, kariyerlerini ve yeni sanatçıları izlemeye çalışıyoruz. 8. PAR S TÜRK F LMLER FEST VAL Türk sineması Paris’te UĞUR HÜKÜM PARİS Türkiye Asıllı Yurttaşlar Meclisi L’ACORT Derneği’nin TÜRSAV ve Strasbourg Odyssée Sineması’nın işbirliğiyle hazırlanan “8. Paris Türk Filmleri Festivali” bugün Reha Erdem’in çok ödüllü “Cosmos” adlı filmiyle başlıyor. Bu akşam L’ACORT Derneği’nin faaliyet merkezi Paris 10. Belediyesi’nde düzenlenen açılış ve tanıtım resepsiyonuna TÜRSAV Başkanı Aydın Sayman, Türk sinemasının en saygın isimlerinden Selda Alkor ve genç oyuncular Türkü Turan ve Sermet Yeşil katılacaklar. Bu yıl 8’incisi düzenlenen buluşmada çoğunluğu 20092010 yapımı 12 film gösterilecek. Atalay Taşdiken’in “Mommo”, Çağan Irmak’ın “Prenses’in Uykusu”, Kemal Uzun’un “Vay Arkadaş”, Onur Ünlü’nün “Beş Şehir”, Armağan Uslu’nun “Koflès”, Yavuz Turgul’un “Av Mevsimi”, Nezahat ve Kazım Gündoğan’ın “İki Tutam Saç”, TarCosmos kan Özel’in “Mahpeyker: Kösem Sultan” ve Can Dündar’ın “Yorgun Demokrat: Ahmet Kaya” belgeseli dışında Atıf Yılmaz’ın “Selvi Boylum Al Yazmalım” klasiği ve tanınmış Fransız yönetmen Maurice Pialat’nın “Türk Kısa Metrajları” adlı çalışması da gösterim programında yer alıyor. Film yönetmenlerinden Armağan Uslu, Atalay Taşdiken, Çağan Irmak, Nezahat Gündoğan ve yapımcı Funda Alp’in de katılarak filmlerini tanıtacakları bu yılki buluşma Filmothèque du Quartier Latin salonlarında yapılacak. L’ACORT müdürü Ümit Metin festivalin tanıtım broşürüne yazdığı sunuşta, “Türk kültüründen konuşulan her yerde ilk akla gelen Türk sineması oluyor” şeklinde bir değerlendirme yapmış. 19 Mart’ta sona erecek festivalin Türk sinemasındaki “Yeni Dalga”yı, olağanüstü canlılığı yansıtmak amacı taşıdığını belirtmiş. Fotoğraf: VEDAT ARIK C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle