28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 4 HABERLER ALİ SİRMEN CUMHURİYET 6 ŞUBAT 2011 PAZAR DÜNYADA BUGÜN N’Olur Çabuk İyileşin Macide Hanım AKP, MHP’nin güçlü olduğu yerlede ülkücüleri aday göstermeye hazırlanıyor ‘Evet’çi ülkücüler AKP yolunda ERDEM GÜL Sevgili, Şair aktör Kamran Yüce’nin, “Ben oyuncuyum / Eski ‘Yunan’dan beri / Şimdi adım değişti biraz / Serseri...” diye başlayan şiiri, oyuncuyu yüceltirken, angıtı da ti’ye alır. Gerçekten oyuncuyu hercai, uçarı, serseri olarak algılamak nedense yaygındır. Oysa oyuncunun başarısı, yetişirken de, yaşarken de, oynarken de disiplinini yitirmemesiyle sıkı sıkıya bağlantılıdır. Futbolcu, jimnastikçi, atlet gibidir oyuncu. Kadim dostum değerli oyuncu Ayberk Çölok, Galatasaray Lisesi yıllarında, Alp Zeki Heper’in, özgün dilinde sahneye koyduğu, Alfred Jarry’nin “Kral Ubu” oyununda harikalar yaratmıştı. Bu ikilinin üstün başarısı, ilk kez bir lise oyunundan eleştirmenlerin övgüyle söz etmelerine yol açmıştı. Ayberk bu üstün performansına karşın kendinden hoşnut değildi. İçinde dâhiyane bir şeyler yok, diyordu. Tiyatro kolumuzun başkanı Patrice Thompson bu tavrı şöyle eleştiriyordu: Bayılıyorum öğrencilerime, her şeyin daha başlangıçta dâhiyane olmasını istiyorlar, Moliere’in ilk oyunları nasıldı biliyor musunuz? Okul yıllarının ardından uzunca bir aradan sonra, artık ünlü bir profesyonel olan Ayberk’e Ankara’da rastladım. Piknik’te sohbet ederken, Oyunculuk kondisyon istiyor, bu futbolculuk gibi bir şey, demişti. Heyecan içinde ayağa fırladığımı anımsıyorum. Ayberkçiğim, bunların farkına vardığına göre büyük oyuncu olmuşsun, diyerek boynuna sarılmıştım. Aktör tiyatronun temel taşıdır. Yalnızca aktör tiyatro için yeterlidir. Söz bile olmasa olur. Bu yüzdendir ki, eşsiz bir tiyatro adamı ve yazar olan Haldun Taner, her oyunda ne yapar yapar, bir kez sahnede görünürdü. Sinemada aynı şeyi Alfred Hitchcock yapardı. Her ikisinin de büyüklüğünde, kuşkusuz aktöre ve aktörlüğe saygının payı vardı. Yaşamımda, büyük aktörlerle tanışmak, söyleşmek, kimiyle yakın dostluk etmek mazhariyetine eriştim. Önde gelenlerinin ortak noktaları disiplindi. Tanımak onuruna eriştiğim Macide Tanır bunlardan biridir. Kendisinden üç yaş büyük Rahşan Hanım, küçüğü Macide’yi daha Erenköy Kız Lisesi’nde iken, çok yetenekli bir oyuncu olarak anımsadığına göre, Macide Hanım o yıllarda bile yeteneğini kanıtlamış olmalıydı. Erenköy Lisesi’ni birincilikle bitirmiş olan Macide’nin “Bu memleketin mektepli sanatçıya ihtiyacı var, eğer öyle olabiliyorsanız olun!” diyerek kendisine okullu oyunculuk yolunu açan bir babaya sahip olması, hem onun, hem de bizim şansımızdır. Macide Hanım’ı benim kentimin seyircisi İstanbul turneleri dışında, Tiyatro Kare’de sahnelenen Neil Simon oyunundaki unutulmaz kompozisyonu ile de hatırlar. Macide Tanır tiyatro sahnesinde son performansını İstanbul’da sergilemişti. Ziya Öztan’ın unutulmaz Cumhuriyet filminin setinde, Macide Tanır’ı, Zübeyde Hanım rolünü canlandırırken çaktırmadan, bire bir izlediğim anlar hâlâ aklımda. Tabii ki hepsi öyle değildir, ama benim yakından tanımak olanağını bulduğum büyük oyuncuların tümü, Cumhuriyet ilkelerini özümsemiş sanatçılardı. Macide Tanır da ödünsüz, yılmaz bir “Cumhuriyet kızı”dır. Amacım, Macide Hanım’ı tanıtmak değil Sevgili, onu tanımayan, bilmeyen yok ki!.. Az bilinen yönü, belki de Cumhuriyet’te çıkan yazılarının kanıtladığı yazarlık yeteneğidir.. bir de sözünü esirgemeyen aydın tavrı. Okuru olduğu Cumhuriyet’te yazdığım için bu yönüne tanık oldum. Bir gün telefon edip, bir yazımı beğendiğini söylediğinde sanki kanatlanıp uçmuştum. Ama bir süre sonra, başka bir yazımı beğenmediğini, nedenlerini sıralayarak söylemişti yine telefonda. Kırk dereden su getirerek kendimi savunmaya çalıştım. Yine de ikna olmadım, dedi ve veda edip kapadı telefonu. Zaman içinde Macide Hanım benim için yüreklendiren bir okur, görüşlerine güvenilir bir dost, uyarılarına kulak verilmesi gereken bir öğretmen oldu. Yaşamında Sevgili, bazen bir eksiklik duygusu hissedersin. Ne olduğunu bilemezsin, bir şey eksiktir, ama ne?.. Ben de son günlerdeki bu duygumun Macide Hanım’dan bir süredir telefon gelmemesinden kaynaklandığını, Üstün Akmen’in köşesini okurken onun hastalandığını öğrenince kavradım. Macide Tanır bir süredir hasta imiş, yeni öğrendim. Macide Hanım’ı bugün ziyaret edeceğim ve kendim için şu ricada bulunacağım: Ne olur bir an önce iyileşin! Eleştirileriniz olmayınca kendimi öksüz hissediyorum. asirmen@cumhuriyet.com.tr ANKARA AKP, genel seçimler öncesi MHP’yi hedef seçti. AKP, MHP’ye yönelik seçim stratejisi çerçevesinde referandumda “Evet” kampanyası yürüten ülkücüleri aday göstermeye hazırlanıyor. Ramiz Ongun başta olmak üzere evetçi ülkücülerin MHP’nin güçlü olduğu yerlerde aday gösterileceği belirtiliyor. AKP, MHP’yi etkisizleştirme AKP, MHP’yi etkisizleştirmeye yönelik seçim kampanyasının ilk adımlarını atmaya hazırlanıyor.AKP’nin, Ramiz Ongun başta olmak üzere evetçi ülkücüleri MHP’nin güçlü olduğu yerlerde aday göstereceği belirtiliyor. ye yönelik seçim kampanyasının ilk adımlarını atmaya hazırlanıyor. Edinilen bilgiye göre AKP yönetimi, referandumda MHP tabanına yönelik yürütüğü çalışmanın bir benzerini seçimlerde de gerçekleştirecek. Referandumda MHP’nin “Hayır” tavrına karşın ülkücülerden önemli oranda evet oyu almayı başaran AKP, seçimde bunu ülkücü adaylar göstererek yapmayı planlıyor. Bunun için ülkücü tabanda etkili olacak bazı eski MHP’lilerin adaylığı üzerinde çalışmalar ve görüşmeler sürüyor. AKP, MHP’den oy alabilmek için referandumda evet kampanyası yürüten ülkücüleri aday gösterecek. AKP kulislerinde geçen günlerde MHP tarafından ihraç edilen ve MHP’yi ağır bir dille suçlayan Ramiz Ongun başta olmak üzere AKP’nin 12 Eylül döneminde MHP davasından yargılanan ve hapis yatan 10 kadar ülkücüye listelerde yer vereceği belirtiliyor. AKP’de ülkücülerin önde gelen isimlerinin rasgele değil, “MHP’nin güçlü olduğu” illerde aday gösterilmesi üzerinde duruluyor. MHP içinde genellikle Adana’da siyaset yapan Ramiz Ongun’un, son genel ve yerel seçimlerde MHP’nin AKP’den fazla oy aldığı Mersin’den aday yapılabileceği belirtiliyor. Parti yönetimi, aday yapmayı planladığı ülkücüleri ve nereden aday olabileceklerini, yaptırdığı anketlerle de belirlemeye çalışıyor. LONDRA’DA PANEL İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN AKP NOT VERDİ Ermeniler McCarty’ye tepki gösterdi Dış Haberler Servisi İngiltere’nin başkenti Londra’da düzenlenen “Önyargı, Aldatma ve Ermeni Sorunu” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan İrlanda asıllı Amerikalı Profesör Justin McCarty’nin konuşması sırasında sinirlenen Ermeni izleyiciler hem McCarty’ye hem de salondaki Türk izleyicilere karşı hakarete varan sözler sarf etti. McCarty “Ermeniler, kendileriyle aynı fikirde olmayan herkesin ‘Şeytan’ olduğunu düşünüyor. Bu çok aptalca” dedi. İngiltere’nin saygın eğitim kurumlarından London School of Economics (LSE) binasında dün akşam düzenlenen LSE Çağdaş Türk Araştırmaları Kürsüsü Başkanı iktisat tarihçisi Profesör Şevket Pamuk’un oturum başkanlığını yaptığı “Önyargı, Aldatma ve Ermeni Sorunu” konulu konferansa, Türkiye’nin Londra Büyükelçisi Ünal Çeviköz, Azerbaycan’ın Londra Büyükelçisi Fakhraddin Gurbanov, ünlü İngiliz tarihçi Anrew Mango, İngiltere Türk Dernekleri Federasyonu Başkanı Şener Sağlam’ın yanı sıra çok sayıda Türk ve Ermeni vatandaşı katıldı. Louisville Üniversitesi’nden Profesör Justin McCharty’nin verdiği tarihsel somut örnekler karşısında sinirlenen Ermeni dinleyiciler zaman zaman seslerini de yükselterek gerek Profesör McCharty’ye gerekse Türk dinleyicilere hakarete varan tepki gösterdi. Konferansın ardından konuşan McCharty, “Ermeni tezinin ne kadar iflas etmiş olduğunu ve Ermenilerin iyi bir tartışma yapamadıklarını gördük” dedi. Kemal Kılıçdaroğlu’na ‘kırık not’ Haber Merkezi AKP tarafından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için hazırlanan karnede, CHP liderine, Türkçe, matematik, milli güvenlik, vatandaşlık, tarih ve beden eğitiminden sıfır, hayat bilgisinden 1, inkılap tarihinden de 2 notu verildi. AKP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli, Kılıçdaroğlu’nun göreve geldiğinden bu yana icraatlarını değerlendirerek, kendisi için bir karne hazırladıklarını belirtti. Kılıçdaroğlu’nu “siyasetin tembel öğrencisi”ne benzeten Gedikli, “Türkçe dersinden 0 verdik, çünkü Sayın Kılıçdaroğlu kaba bir üsluba, bozuk bir dile sahip” iddiasında bulundu. Gedikli, Kılıçdaroğlu’nun beden eğitimi ve spor dersi notunun da sıfır olduğunu söyledi. Gedikli, “Sayın Kılıçdaroğlu, Lefter’in kaleciliğinden etkilenerek Fenerbahçeli olduğunu ifade etti. Muhtemelen top görse karpuz zanneder” dedi. farklı inanç ve yaşam biçimleri için bir güvence olarak algılanması, herkesin yaşam tarzına saygı çerçevesinde, özgürlükçü bir yaklaşımla yorumlanması; ayrıştırıcı değil, birleştirici olması gerektiğini bildirdi. namikzafer@yahoo.com Gül ve Erdoğan’dan laiklik mesajı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Laiklik ilkesinin Türkiye Cumhuriyeti anayasasına girişinin 74. yıl dönümü dolayısıyla mesaj yayımlayan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, laikliğin, devletin bütün dinler ve mezhepler ile inanç grupları ve inançsızlar karşısında tarafsız olmasını ve hepsine saygıyla yaklaşmasını gerektirdiğini bildirdi. Gül, mesajında, “laiklik ilkesinin, Cumhuriyetimizin diğer ni telikleri ile birlikte çağdaş demokrasiler arasındaki yerimizi belirleyen önemli ölçütlerden biri olmuştur” ifadesini kullandı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da mesajında laikliğin; C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle