24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 ŞUBAT 2011 PAZAR EKONOMİ CUMHURİYET SAYFA [email protected] 13 ATO’nun ‘Teknoloji Dış Ticareti’ çalışmasına göre, Çin, sürekli ithalatın arttığı pazarı ele geçirdi Türkiye teknoloji üretmeli Ekonomi Servisi Çin Türkiye’nin yüksek teknoloji ürün pazarını da ele geçirdi, Çin’den yapılan yüksek teknoloji ithalatı 10 yılda 10 kat artarak 4.4 milyar dolara yükseldi. Ankara Ticaret Odası’nın DTM verileri ile OECD sınıflamasından yararlanarak “Teknoloji Dış Ticareti” çalışmasına göre “yüksek teknoloji ürünü” dış ticaretinde, Türkiye adından söz ettiremedi, ArGe yatırımlarına yeterli kaynak ayıramaması nedeniyle de ihtiyacını ithalatla karşıladı. Türkiye’nin ithal ettiği ileri teknoloji ürünleri arasında, ha YORUM Zekâ Türleri ve Özgün Zekâ Anlayışımız Toplumumuzun zekâ düzeyi ve zekâ türü konusunda farklı görüşler, savlar ileri sürülür. Zekâ düzeyimizin yüksek olduğunu ancak tembel olduğumuzu savunanlar olduğu gibi; zekâ düzeyimizin genelde düşük olduğunu ileri sürenlere de sıkça rastlanılmaktadır. Zekâ düzeyi ve türü, ciddi olarak araştırılması gereken bir konudur. Sorunların çözümü, değer yargılarımız, ülkenin geleceği büyük ölçüde halkımızın algılama yetisine bağlı bulunmaktadır. Zekâ türleri konusundaki görüşleri çerçevesinde gözlem ve izlenimler doğrultusunda zekâ türümüzün tartışılmasının yararlı olacağını düşünüyorum. Sosyal bilişsel (entelektüel) ve duygusal zekâlardan söz edilir. Zekânın çeşitli tanımları yapılmıştır, yapılmaktadır. Zekâ en basit olarak bilgi edinip kullanma yetisi olarak tanımlandığı gibi, daha hesaplı olarak, öğrenme, algılama, bilgiyi kullanma, beklenmeyen olaylarla, alışılagelmiş durumlarla başedebilme yeteneği olarak da tanımlanmaktadır. Konunun uzmanları, kuşkusuz daha iyi, daha anlamlı tanımlar verebilirler. Sosyal zekâ, bireylerin birbirlerini anlaması, yönetmesi, iyi ve akılcı ilişkiler kurabilme yetisi olarak tanımlanmaktadır. Sosyal zekâda insanları anlamak, yönetmek ana öğelerdir. Bilişsel ya da entelektüel zekâ (intellegence quotientIQ), bilgi edinmekle gelişmekte, teknik beceri, usavurma, analiz, düşünme, çözüm üretme yetisi sağlamaktadır. Bilişsel zekânın sınav kazanma, meslek edinme, işe girme açısından gerekli olduğu, ancak hayatta başarılı olmak için yeterli olmadığı da savunulmaktadır. Üst düzey yöneticiler, liderler, büyük varlık sahipleri her zaman IQ’su yüksek kişilerden oluşmamaktadır. Duygusal zekâ yanlılarına göre, “yaşamdaki başarı için duygusal zekâ, bilişsel zekâdan çok daha önemli ve belirleyicidir. Duygusal zekâ, liderliğin de olmazsa olmaz koşuludur.” Duygusal zekâ (emational quotient EQ) kişinin kendisini ve başkalarının hislerini tanıması, kendini güdülemesi (motive etmesi), duygularını ayarlaması, üçüncü kişilerle ilişkilerinde duygularını yönetmesi ve empati yapabilmesi yetisi olarak tanımlanmaktadır. Duygusal zekânın ana öğeleri, unsurları şöyle belirtilmektedir: Özbilinç... Özbilinç kişinin kendi yeteneklerini, becerilerini gerçekçi biçimde değerlendirmesi, zayıf ve güçlü yönlerini belirlemesi, özgüvenini sağlam temellere oturtması, bunlara dayanarak yetenek ve becerileriyle uyumlu hedefler seçmesidir. Eleştiriye açık olmak, eleştirileri dikkate almak, gerektiğinde kendini bile sarakaya almak, gelişmiş bir mizah anlayışı, özbilincin doğal gereğidir. Duyguların kontrolü, ayarlanması... Kişi duygularını, ilişkileri zorlaştıracak şekilde değil kolaylaştıracak biçimde kullanılabilmeli; anlık başarıların çekiciliğine kapılmamalı, temkinli davranmalı, sonradan pişman olacağı duygu patlamalarından, amacını açan sözlerden kaçınmalıdır. Güdüleme (motivasyon)... Kişi, dış zorlama olmadan belirlediği hedeflere yönelmeli, kendini geliştirmek için çaba harcamalı; mücadeleci olmalı, yenilmişlik, engellenmişlik duygularına, bezginliğe, umutsuzluğa kapılmamalıdır. Özet bir deyişle, kişi belirlediği hedefleri peşinde gayret ve sebatla yürümeye yatkın olmalıdır. İnsanlarla ilgilenmek; ilişki kurmak, onları anlayabilmek (empati)... Empati; kişinin, bir başkasının dile getirilmemiş duygularını, düşüncelerini anlamayı, duyarlı olmayı, ona göre tepki vermeyi, kişinin duygu ve düşünceleri ardındaki koşulları sezinlemeyi içerir. Empati, duygusal zekânın sağladığı bir beceridir. Çatışmaları, anlaşmazlıkları çözme, en aza indirme... Duygusal zekâ, olumlu ve yapıcı yaklaşımla, hakça davranışla, çatışmaları engelleyerek, sürtüşmeleri azaltarak, tarafları tatmin edici, işbirliği sağlayıcı bir ortam yaratır. Duygusal zekâsı olan kişi, örgütte ya da toplumdaki çatışmaları, sürtüşmeleri, saldırgan davranşlarla şiddetlendirmez; tersine, uzlaşmacı biçimde çatışmalara yaklaşır. İyi dinleyici olma, deneyimlerden yararlanma... Duygusal zekâ konuşmaktan çok, iyi bir dinleyici olmayı, danışmanlardan yararlanmayı, yaşanmış olaylardan ders almayı gerektirir. Duygusal zekâ araştırmasının Eflatun’un “Öğrenmenin temelinde duygusallık egemendir” görüşünden esinlendiği söylenebilir. Yüreğin sesini dinlemek, duygusal zekâ yanlılarına göre, beynin koyduğu sınırları aşacak güçtedir. Ülkemizdeki zekâ anlayışı, bilişsel, duygusal ve sosyal zekâdan farklıdır. Bu özgün zekâ anlayışımızı ya da kurnazlığı gelecek yazılarda irdelemeye çalışacağım. ÖZTİN AKGÜÇ Türkiye’nin Çin’den yaptığı yüksek teknoloji ithalatı 10 yılda 10 kat artarak 4.4 milyar dolara yükseldi. Türkiye, ArGe yatırımları yapmadığı için ihtiyacını neredeyse tamamen ithalatla karşıladı. ATO Başkanı Türkiye’nin teknoloji tüketerek gelişmiş olamayacağına dikkat çekti. va ve uzay taşıtları, bilgisayarlar, telefonlar, radyo ve televizyon vericileri, radyo ve televizyon alıcıları, ses ve görüntü kaydeden cihazlar, ilaçlar, optik aletler, fotoğrafçılık aletleri, saatler, otomatik kontrol ve ayar alet ve cihazlarının aksam ve parçaları, elektronik valf ve elektron tüpleri ile diğer elektronik parçalar yer alıyor. ATO’nun çalışmasına göre, 2010 yılında 21.1 milyar dolarlık yüksek teknoloji ürünü ithal eden Türkiye’nin bu alanda ihracatı 3.6 milyar dolar oldu. Türkiye’nin yüksek teknoloji ürünü ticaretinde verdiği açık, toplam 39.8 milyar doları bulan sanayi ürünleri dış ticaret açığının yüzde 44’ünü oluşturdu. Türkiye’nin 2010 yılı yüksek teknoloji ürünleri ithalatında Çin, 4 milyar 363 milyon dolar ile birinci sırada yer alırken, onu 4 milyar 11 milyon dolarla ABD, 1 milyar 788 milyon do Açığın yüzde 44’ü Türkiye’nin teknoloji üretememesi dış ticaretine 17.5 milyar dolarlık açık olarak yansıdı. larla Almanya, 1 milyar 604 milyon dolarla Fransa izledi. ATO Başkanı Sinan Aygün, bir ülkenin güçlü bir ekonomiye sahip olmasının ve toplumsal refahı sağlamasının yolunun teknolojik olarak üstün, kaliteli, dünya standartlarında, katma değeri yüksek ürünler üreten sanayi ve bilişim sektörlerine sahip olmasından geçeceğini kaydetti. Aygün, “Türkiye, teknoloji tüketerek gelişmiş ülke olamaz. Sürekli teknoloji satın alarak geleceği nokta sadece kaynak sıkıntısı çekmektir” dedi. HİKMET TANRIVERDİ: Yüksel İsyan tekstile avantaj yaratır İSTANBUL (AA) İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İTKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, Mısır ve Tunus’ta yaşanan olayların tekstil sektörüne avantaj olarak döneceğinin görüldüğünü belirterek, Türkiye’nin, kumaş, pamuk ve hazır giyim üretimiyle bu ülkelerden gelecek talebi karşılayabilecek noktada olduğunu ifade etti. Tanrıverdi, İstanbul Fashion Week (IFW) dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlarken şunları söyledi: “Üzülerek söylüyoruz ama orada yaşananlar bizim tekstil sektörümüze avantaj olarak dönecek gibi gözüküyor. Üretim kapasitemizi tam olarak kullanamıyoruz. Türkiye’de bu sektörde yetişmiş 45 milyon insan var. Hızlı hareket edip, çok rahat talepleri karşılayabilecek durumdayız. Umarım olaylar geçici olur ve hızla her şey eski düzene döner. Eski düzene dönmezse de sektörde bir sıkıntı yaşanacağını zannetmiyorum. Türkiye’nin o ülkeler kadar AB’ye yakın olması ve bu işi yapabiliyor olması da Türkiye açısından önemli... Buradaki olaylar belki pamuk fiyatlarındaki artışı biraz daha körükleyecek, biraz daha pamuk fiyatları yukarı çıkabilir. Ama Türkiye hem kumaş, hem pamuk hem de hazır giyim üretimiyle gelecek talebi karşılayabilecek noktada.” Caddesi’ndeki insan hakları anıtı önünde toplanan Tüketici Hakları Derneği üyeleri, akaryakıttan alınan vergileri protesto etti. Burada bir skeç de sahneleyen dernek üyeleri, üzerinde “Petrol tekeliyle hükümet” yazılı vampir ve kedi kadın figürlerini canlandırdı. Akaryakıt zamlarını temsil eden kötü karakterler, işçilerin, çiftçinin ve memurun üzerine saldırdı. Akaryakıt soygununa protesto ANKARA (AA) Tüketici Hakları Ge Temmuz 2008’de dağıtım nakliye ve ti: “Böyle olunca bir litre benzin fiyanel Başkanı Turhan Çakar, akaryakıt bayi kârı toplamının 39 kuruştan, 31 tı 8 Temmuz 2008’de 3 lira 55 kuruşta rafineri fiyatlarının düşmesine rağmen Ocak 2011’de 37 kuruşa düştüğünü be tan 31 Ocak 2011’de 3 lira 96 kuruşa yükselmiştir. Benzinde daha benzin fiyatlarının arttığını ileri süda ilginç bir durum yaşanrerek, Türkiye’de üretilen benzinin THD Başkanı Çakar, Türkiye’de üretilen maktadır. Ülkemizde üretilen yurtdışına litrede 1 TL’ye satıldıbenzinin tüketilmeyen yarısı ğını, yurtiçinde ise 3 lira 96 kurubenzinin yurtdışına litrede 1 TL’ye satıldığını, yurtdışına litrede 1 TL’ye şa satıldığını belirtti ve “Bu halkın yurtiçinde ise 3 lira 96 kuruşa satıldığını satılmakta, yani ihraç edilnasıl soyulduğunun açık bir gösbelirtti ve “Bu halkın nasıl soyulduğunun açık mekte. Kendi ülkemizde üretergesidir” dedi. bir göstergesidir” dedi. tilen benzinin yurtdışına litYüksel Caddesi’ndeki insan hakrede 1 TL’ye satılırken, yurları anıtı önünde toplanan Tüketitiçinde 3 lira 96 kuruşa satılci Hakları Derneği üyeleri, akaryakıttan alınan vergileri protesto etti. lirtti. Bu durum karşısında benzin ve mo ması halkın ve tüketicinin nasıl soyulGrup adına konuşan Tüketici Hakları Ge torin fiyatlarının düşmesi gerekirken ne duğunu ve kanının nasıl emildiğinin nel Başkanı Çakar, 95 oktan benzinde 8 den arttığını soran Çakar şunları kaydet çok açık bir göstergesidir.” PAZARTESİ FORUMU 07 ŞUBAT 2011 Pazartesi Ceza Muhakemesinde Karar Makamı Yönetici: Prof. Dr. Köksal BAYRAKTAR Konuşmacı: Av. Fikret İLKİZ YER: İstanbul Barosu Orhan Apaydın Konferans Salonu İstiklal Cad. Baro Han Beyoğlu İstanbul SAAT: 17.00 T.C KIRŞEHİR 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ MENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI 2010961 TLMT Bir borçtan dolayı hacizli bulunan ve aşağıda cins, miktar ve kıymetleri yazılı mallar satışa çıkarılmıştır. Birinci artırmanın 24/02/2011 günü saat 10.00 10.05’te Kılıçözü Sanayi Sitesi Girişi Ahi Otoparkı adresinde yapılacağı ve o gün kıymetlerin % 60’ına istekli bulunmadığı takdirde 01/03/2011 günü ve aynı saatte 2. artırmanın yapılarak satılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin % 40’ını bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; mahcuzun satış bedeli üzerinden mevzuatın belirlediği oranda KDV’nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dosyasından görülebileceği; ihaleye katılmak isteyenlerden muhammen bedelin % 20’si oranında nakit Türk Lirası veya milli bir bankanın kesin teminat mektubu teminatın alınacağı, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla başvurmaları ilan olunur. 01.02.2011 TL: 24.000,00 Adet: 1 Malın cinsi (Önemli nitelik ve özellikleri): 40 AD 362 plakalı, Ford marka, Connect tipli, kül gri renkli, 87714 HYPERLINK “http://km.de”km.de, arka kapı sürgülü, camlı ve koltuklu, ön sis farı kırık, TDCİ motora sahip, orijinal CD çalarlı, oto teybi mevcut, 3 cant çelik, sağ arka lastik cantı çelik değil, araç yakalama kâğıdına göre 2008 model, araç kontak anahtarı var, ruhsatı yok. (Basın: 8298) ENGİN AYDIN’a Can dostum, kardeşim. Yıllar alır götürür bedenleri bu dünyadan. Geriye sadece yaşanmış hatıralar kalır. Hoş hatıralar. Şarap yıllandıkça güzeldir. 25 yıl boyunca yıllanan dostluğumuz hatıralarda, fotoğraf karelerinde ve zihnimde hep yaşayacak. Biliyor musun sevgili dostum, buradaki fotoğrafını çektiğin sincaplar ve güvercinler seni şimdiden çok özlediler ve tabii ben de… Bir daha hoş sohbetlerin uçuştuğu masalarda oturamayacağımızı ve bana senin kadar hoş bir tebessüm ile ‘Koçum’ diyen birinin olmayacağını bilmek beni üzüyor. Seni şimdiden çok özledim sevgili dostum. AYDIN ailesinin bütün bireylerine başsağlığı dileklerimle. VEFAT Eski Halkçı Parti kurucularından, yaşamını türlü baskılara direnerek, demokrasi ve hukuk mücadelesine adamış ENGİN AYDIN’ı yitirmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Ailesinin ve tüm dostlarımızın başı sağ olsun. Zafer KESKİNER OSMAN ÖZGÜVEN HAKKI ÜLKÜ TAYYAR ERASLAN C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle