Katalog

6 ARALIK 2011 SALI CUMHURİYET SAYFA kultur@cumhuriyet.com.tr KÜLTÜR için sponsorluk arayışı içindeyim. Bu yıl bakanlık imkânlarıyla onarım ve iyileştirme çalışmalarını başlatacağım. Yeterli kaynak bulursam 2012 içinde bitecek. Daha büyük bir kültür merkezi için bugünkü bütçe imkânları içinde beklemeye tahammülümüz yok.’ 15 Berlinale’nin jüri başkanı Leigh ? Kültür Servisi Bu yıl 9 19 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek Berlin Film Festviali’nde jüri başkanı İngiliz yönetmen Mike Leigh olacak. Londra Film Okulu’nda başkanlık görevine de uzun bir süredir devam eden Leigh, Berlin Film Festivali’ne daha önce “Meantime”, “The Short and The Curlies”, “Life Is Sweet” ve “HappyGoLucky” gibi filmleriyle katılmıştı. ‘Atatürk Kültür Merkezi Radcliffe büyüden korkuya geçti ? Kültür Servisi Harry Potter, karakteriyle kısa sürede üne kavuşan Daniel Radcliffe, yeni yılda vizyona girecek korku türündeki “The Woman in Black” filminde rol alacak. Filmin 2012’nin ilk aylarında vizyona girmesi bekleniyor. James Watkins’in yönettiği filmde, iş amaçlı uzak bir köye giden avukat Arthur Kipps’i canlandıran Radcliffe, kasabanın trajik ve korkunç sırlarını ortaya çıkarmaya çalışıyor. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Demirören AVM’nin İstiklal Caddesi’nin dokusuna aykırı olduğunda ısrarlı ‘İtirazımda yalnız kaldım’ CEREN ÇIPLAK Avrupa’nın en iyisi ‘Melancholia’ ? Kültür Servisi Avrupa Film Akademisi (EFA) yılın en iyi filmi olarak Danimarkalı yönetmen Lars Von Tier’in “Meloncholia”sını seçti. En iyi yönetmen ödülünü ise geçen yıl Yabancı Dilde En İyi Film Oscarı kazanan “Daha İyi Bir Dünyada” ile Susanne Bier kazandı. Mehmed Fehmi’nin “Hilyei Şerif”i 425 bin TL’ye alıcı buldu. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile geçen gün düzenlenen “2012 Türkiye’de Çin Kültür Yılı” basın toplantısından sonra Topkapı Sarayı Mecidiye Köşkü’nde röportaj yapma olanağı bulduk. Malum, gündemde çok tartışılan Emek Sineması, Atatürk Kültür Merkezi (AKM) ve Başbakan’ın Dersim özründen sonra bile Eser İşletme Belgesi alamayan “Dersim 38” belgeseli gibi önemli konular vardı. Bakan Günay, “27 tane yeni devlet tiyatrosu sahnesi açan bir kültür bakanı var karşında” diyerek başlıyor söze. Ardından bu sanat mevsimi içinde Manisa, Kayseri ve Ordu’da devlet tiyatrosu sahnesi açılacağını söylüyor, Bakanlığın Devlet Tiyatroları’nı kapatma niyetinde olduğu iddialarına gönderme yaparak… Bilindiği gibi iki yılın ardından Emek Sineması’nı yenileme projesinin iptali üzerine açılan davada alınan yürütmeyi durdurma kararı geçen günlerde yine aynı idare mahkemesi tarafından kaldırıldı. Her ne kadar Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nin açtığı davada karara itiraz edilecek olsa da çok tartışılan Emek projesinin hayata geçirilmesinin önü açılmış oldu. Bakan Günay ise Emek projesinin değerlendirilebilir olduğunu söylüyor. Demirören AVM’nin İstiklal Caddesi’nin dokusuna aykırı olduğunu belirterek “O binayla ilgili itirazımda kendimi çok yalnız hissediyorum” diyor. AKM’nin ise 2012’de onarılacağını, sonraki aşamada da yerine daha büyük bir kültür merkezi yapmanın gündeme gelebileceğini belirtiyor. emek verdim. Projeyi, kurul kararları raporunu dikkatlice okudum ve projeyi değerlendirilebilir buldum. Bu özel salonun İstanbul’un kültür yaşamına katılmasını çok önemsiyorum. Yargının kararına uymak zorundayız.’ uymak zorundayız. Benim dikkatimi çeken ise şu: “Emek’in bugünkü fuayesi, girişteki güçlendirme sistemi yetersiz, daha üst bir mekânda aynen korunmalıdır” diyen bir proje için kıyametler koptu da Emek’in karşı köşesindeki İstiklal Caddesi’nin bütün konseptine aykırı Demirören AVM yapılırken, arkasındaki tescilli binalar AVM tarafından alınıp bir tevhid kararı olmadan yok edilirken, kat yükseliğini aşan bir biçimde yukarıya ve yerin altına doğru inanılmaz bir yapılaşma sergilenirken ve yapımı sırasında yandaki tarihi Ağa Camii tavanına kadar çatlatılırken ne sokaklarda yürüyüş yapıldı ne de yargıya gidildi. Ne Mimarlar Odası, ne şehir plancıları ne de başkası herhangi bir itiraz öne sürdü. O zaman öteki itirazlar bana o kadar içtenlikli gelmiyor. Demirören’i protesto amaçlı bir kez bastılar, sokaklarda da birkaç yürüyüş oldu... Sadece birkaç gösteri... Bina ne yarıya inmiş, ne durdurma kararı var ne de sokaklarda protesto… O binayla ilgili itirazımda kendimi çok yalnız hissediyorum. rüşmelerinde bu yıl AKM’ye ayrılan ödenek ne kadar? 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı’nın projesinde yargıya takılan bazı konulardan vazgeçmemiz halinde bile çok ciddi bir bütçeye, yaklaşık 60 milyon TL’ye ihtiyacımız var. Bakanlığın bir yıl içinde bu kadar kaynağı genel bütçe imkânlarından ayırması zor. Bir sponsorluk arayışı içindeyim. Bu yıl bakanlık imkânlarıyla AKM’nin onarım ve iyileştirme işlemlerini başlatacağım. Yeterli kaynak bulursam 2012 yılı içinde bitecek, bulamazsak gelecek yıla sarkacak. Duyduğumuza göre AKM önce onarılacak, sonra yıkılıp yenisi yapılacak. Bu, nasıl bir süreç olacak? Yeniden yapılması sonraki bir safha. İleride belediyenin arazisini de katarak o bölgede daha büyük bir kültür merkezi yapmak gündeme gelebilir ama şu anda bugünkü bütçe imkânları içinde böyle bir ertelemeye, bekleyişe tahammülümüz yok. Başbakan Dersim olayları konusunda özür dilemesine karşın “Dersim 38” belgeseli hâlâ bakanlıktan Eser İşletme Belgesi alamıyor. Anlamış değiliz… Bunu sorduğunuz için teşekkür ederim, ben de uygun bir sebep olsa da bu ‘Emek’e ben de ‘Dersim 38’ belgeseli nu açıklasam diye düşünüyordum. Kültürel çoğulculuğu korumak ve geliştirmek adına Türkiye’deki en önde gelen kamu kuruluyuz. Filmle ilgili kararı, filmlerle ilgili denetleme komisyonu aldı ve o kurulda bakanlıktan sadece bir kişi var. Kurul, bağımsız bir kurul mu? Bir anlamda evet. Üç kişilik kurulda, bir üniversite üyesi, bir sinema sektörü temsilcisi ve bakanlıktan bir kişi var. Alt kuruldan belgeselin yeteri kadar belgesel olmadığı, tek taraflı bir duruşu yansıttığı ve bu çerçevede toplumda abartılı tartışmalar yaratabileceği konusunda bir görüş geldi. Ben yine de bu bir döneme dair bir iddiadır, karşı görüşler de kendisini belgeler ve yayınlar düşüncesiyle üst kurula itiraz ettim. Üst kurul da 9 kişiden oluşuyor, bizim orada da bir temsilcimiz var. Biz ancak bu komiteden onay çıkarsa Eser İşletme Belgesi’ni veriyoruz. Winehouse’un tahtı Adele’nin ? Kültür Servisi Üç milyon üç yüz bin milyonluk satış rakamıyla İngiltere’nin 21. yüzyılda en çok satılan albümü olmayı başaran Amy Winehouse’un “Back To Black” albümü bu unvanı kaptırdı. Newsbeat internet sitesinin haberine göre, Adele, “21” albümüyle üç milyon dört yüz bin satış rakamıyla Winehouse’un tahtını ele geçirdi. Adele geçen hafta altı dalda Grammy Ödülü’ne aday gösterilmişti. Obama’nın elinden Kennedy Ödülleri ? Kültür Servisi Amerikan sanat ve kültürüne sürekli katkı sağlayan kişilere verilen Kennedy Merkezi Ödülleri sahiplerine ulaştı. Bu yıl ödüle değer görülen isimler oyuncu Meryl Streep ve Barbara Cook, müzisyen Neil Diamond ve Sonny Rollins ile ünlü çello virtüözü YoYo Ma oldu. Sanatçılar ödüllerini Beyaz Saray’da düzenlenen törenle ABD Başkanı Barack Obama’nın elinden aldı. Jane Austen’ın yeni portresi ? Kültür Servisi Ünlü İngiliz yazar Jane Austen’ın yeni bir portresinin bulunduğu açıklandı. Daha önce şair Mary Robinson ve yazar Evelyn Waugh hakkında kitaplar yazmış olan Dr. Paula Byrne, Austen’ın hayatını kaleme alırken daha önce gün ışığına çıkmamış bir portresinin bulunduğunu belirtti. Karakalem çizim olan 1815 tarihli portrenin arkasında “Bayan Jane Austen” yazması, Byrne’ın en önemli kanıtı. Portrenin neden daha önce ortaya çıkmamış olduğu ve doğruluğunun kanıtlanmamış olması ise merak uyandırıyor. PORTAKAL SANAT VE KÜLTÜR EVİ’NİN ÖZEL KOLEKSİYONLAR MÜZAYEDESİ mek Sineması ve Demirören AVM Öğrencilik yıllarınızda sıklıkla Emek Sineması’na gittiğinizi biliyoruz. Projeyle sinemanın tüm yan duvarları ve tavanı numaralandırılarak sökülüp yapının en üst katında tekrar inşa edilmesi yöntemini çağdaş yenilemekoruma ilkelerine ve ölçütlerine aykırı buluyor musunuz? Emek’e ben de emek verdim. Projeyi, kurul kararları raporunu ben de dikkatlice okudum ve projeyi değerlendirilebilir buldum. Kıyamet koptu toplumumuzda, Emek yıkılıyor, yok ediliyor diye… Bu özel salonun İstanbul’un kültür yaşamına katılmasını çok önemsiyorum. Yargının kararına E Gözler hat şaheserlerindeydi Kültür Servisi Portakal Sanat ve Kültür Evi’nce İstanbul Conrad Otel’de düzenlenen “Özel Koleksiyonlar Müzayedesi”nde, en yüksek bedellerle satışa sunulan Nazmi Ziya’nın “Göksu’da Güne Başlarken” (2 milyon 900 bin TL) ve Felix Ziem’in “Haliç” (1 milyon 400 bin TL) adlı yağlıboya tabloları alıcı bulamazken, en büyük ilgiyi gazeteci ve yazar Şevket Rado’nun (19131988) koleksiyonundan hat şaheserleri gördü. Kamil Akdik, Hafız Osman, Şeyh Hamdullah, Kazasker Mustafa İzzet gibi hat ustalarının eserleri açılış bedellerinin çok üstünde fiyatlara alıcı buldu. Mehmed Fehmi’nin (18601915) 200 bin TL’den satışa sunulan “Hilyei Şerif”i 425 bin TL’ye satıldı. Müzayedenin Türk Resminin Başyapıtları bölümünde yer alan tablolar beklenen ilgiyi görmezken, geçen hafta Antik AŞ müzayedesinde 9 milyon dolardan satışa sunulan, ancak alıcı bulamayan “Huzur” adlı tablonun ressamı Osman Hamdi Bey’in, açılış fiyatı 70 bin TL olan “Leyla Hanım’ın Portresi” adlı yapıtı aynı fiyattan satıldı. Portakal Sanat ve Kültür Evi’nin müzayedesinde, Şevket Rado Koleksiyonu’nda yer alan “Hocazade” Seyyid Ahmed’in 15 bin TL’den satışa sunulan “Cüz”ü 60 bin TL’ye; Mustafa Hüsamettin’in açılış fiyatı 10 bin TL olan “İcazetname”si 52 bin TL’ye; Abdülbaki Arif bin Mehmed bin Mustafa’nın 8 bin TL’den satışa çıkan “Kıt’a”sı da 22 bin TL’ye alıcı buldu. tatürk Kültür Merkezi Peki AKM’nin onarımı ne zaman yapılacak? Bütçe gö A ACI KAYBIMIZ Ustanın gözüyle Yeşilçam Giovanni Scognamillo’nun yazıları ve söyleşilerini içeren kitap çıktı Kültür Servisi Usta sinema eleştirmeni Giovanni Scognamillo’nun dergilerde yazdığı tanıtım ve eleştiri yazılarını, makalelerini ve onunla yapılan söyleşileri içeren “Giovanni Scognamillo’nun Gözüyle Yeşilçam” kitabı çıktı. Küre Yayınları’nın Türk sineması araştırmaları serisinin ilki olan kitap, Scognamillo’nun yazarlık serüvenine ve 1960’lardan günümüze değin Türk sinemasının tarihine de odaklanıyor. Nijat Özön’ün sınıflandırmasıyla “sinemacılar dönemi”nde yazmaya başlayan Scognamillo’nun yazıları, sinemamızın değişim ve dönüşüm sürecini ortaya koyarken eleştirmenlik mesleğinin gelişimini de kronolojik bir şekilde takip ediyor. Kitapta yer alan yazılardan, 60’lar ve 70’lerde film eleştirisinin konumunu, film eleştirmenleriyle yönetmenler arasındaki ilişkiyi, Sinematek döneminde yaşananları ve geçmişten günümüze yerli sinemanın ve Türkiye’deki filmciliğin gelişimini izlemek mümkün. Dr. Rıfat Onur Doğan (1984....) Işıklar içinde yat, adıyla yaşayan arkadaşımız... CompuGroup Medical Türkiye Çalışanları C MY B C MY B