Katalog

31 ARALIK 2011 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER İstanbul Haber Servisi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Uludere’de yaşananları “Çok talihsiz bir olay” sözleri ile niteleyerek “Bilgiler göstermektedir ki, hayatını kaybedenlerin hepsi sivil vatandaşlarımızdır. Bundan dolayı sivil, asker hepi 9 çekten büyüktür ama kesinlikle arzu edilmeyen, hiçbir zaman düşünülmeyen böyle talihsiz, üzücü bir olayla karşılaştık” diye konuştu. Sıcağı sıcağına bir şey söylemenin mümkün olmadığını ifade eden Gül, Genelkurmay’dan ve Şırnak Valisi’nden bilgi aldığını Başbakan ile görüştüğünü anlattı. Gül: Talihsiz bir olay mizin üzüntüsü gerçekten büyüktür. Muhakkak ki bununla ilgili araştırmalar, nasıl olduğu araştırmaları titiz bir şekilde yapılacaktır” dedi. Gül, Tarabya Merkez Camisi’nde cuma namazı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gül, başsağlığı dileğinde bulunarak “Üzüntümüz ger Yeni Bir Yıla Girerken CHP lideri Kılıçdaroğlu ‘Bu yanlış istihbaratı kim verdi? Yabancı istihbaratçılar Türkiye’de cirit atıyor’ dedi ‘AKP özür dilemeli’ ERDOĞAN OLAYLA İLGİLİ 4 SAATLİK GÖRÜNTÜ KAYDINI SAVCILARIN İNCELEDİĞİNİ BELİRTTİ Yine medyaya yüklendi Kılıçdaroğlu dün basın toplantısında gündemdeki konuları değerlendirdi. Bana çağdaş bir ülke gösterin, bunu söyANKARA (Cumhuriyet Bürosu) leyen bir bakan iki saat o koltukta otuCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdarabilir mi? CHP yönetimindeki bir İçroğlu, Uludere olayıyla ilgili olarak “33 işleri Bakanı böyle konuşsaydı, bir Bakurşunun AKP’nin 2011 versiyokan ‘size arama yapılacak’ deseydi yer nu” nitelemesinde bulunurken, hüküyerinden oynamıştı. mete özür dilemesi çağrısında bulundu. Uzun tutukluluk süreleri: Kılıçdaroğlu, “Bu yanlış istihbaratı Hükümet samimiyse tasarıyı süratle parkim verdi? Yabancı istihbaratçılar lamentoya getirir sorun aşılır. AKP Türkiye’de cirit atıyor” dedi. Kılıçile protokol yaptık, herkesin attığı imdaroğlu, dün düzenlediği basın toplanzanın arkasında durması gerekir. (Hütısında özetle şunları söyledi: kümetin yargının hızlandırılmasıyla ilUludere’de sivillerin öldügili çalışmaları üzerine) Yargının hızrülmesi: Hükümetin oraya bakan landırılması kavramı yanlıştır. Hızlangöndermesi, ailelerden özür dilemesi ladırırsanız deliller toplanmaz oturup zım. Sessizlik sorumluluğu ortadan karar verir. Sorunu aşmanın yolu usul kaldırmaz. Genelkurmay’ın açıklamahukukunu değiştirmekten geçer. sı, “İstihbarat geldi, vurduk”. Kim AKP’nin Haberal önerisi: İnsani verdi bu istihbaratı? Yabancı istihbadeğerler dikkate alınarak yaşamsal risratçıların cirit attığı bir ülke konumuki varsa annelerinin görmelerinin na geldi Türkiye. AKP’nin 33 kursağlanması insani bir şunun 2011 versiyo‘RUSYA İLE ANLAŞMA gelişme, ama bu yönudur bu. Orada da kaçakçılar öldürülm YANDAŞ ŞİRKETLER İÇİN Mİ?’ netmelik değişikliği ile de yapılabilirdi. üştü burada da ölRusya ile yapılan anlaşmayla Na(Önerinin terör ördürüldü. (Genelbucco projesini çökerttik, artık Türkiye gütü hükümlükurmay Başkanı, enerjide geçiş, santral ülke olma konulerinin avukaİçişleri ve Samunu kaybetti. “Rusya bize indirim yaptı” tıyla 6 ay gövunma bakanlarına istifa diye seviniyoruz, bu indirim sürekli mi ya r ü ş m e m e s i pıldı? BOTAŞ hangi gerekçeyle yenilemedi, çağrılarının acaba Bakan “İptal edin” mi dedi? Aslında bü hükmüne ilişanımsatılması yük bir ihtimalle niyet yandaş firmalara Batı bo kin olarak) üzerine) İçiş ru hattını iptal ederek avantaj sağlamaktı. Ama Bizdeki terör leri, Savunma Botaş’ın açıkladığı fiyatlarla hiç kimse ya tanımı o kabakanları istifa naşmadı buna, yanaşmayınca sözleşmeyi dar geniş ki, şu toplantıyı bieder mi? Tam de iptal etmişsiniz, Rusya’nın eline müthiş bir koz verdiniz. Biz hiçbir şey elle terör toplantıtersi koltuklarıde etmeksizin karasularımızı açtık. sı olarak tanımna daha çok yapıTürkiye’yi Rusya’ya yılbaşınlamak mümkün, saşırlar. Bu istihbarada güzel bir hindi olarak dece bir gizli tanık tı veren kuruluşun ikram ettik. gerekir. Ben bir numara kendisini sorgulaması olurum, hepinizi bir gecede gerekiyor. (Bedelini Hava toplayabilirler. Kuvvetleri, Silahlı Kuvvetler ödeParti yönetiminde değişiklik sin diye bir yaklaşım ortaya konulursa yok: CHP, gerçek bir sosyal demokrat buna tavrınız ne olur sorusu üzerine) parti olarak ilerleyecek, çok hızlı ilerBöyle bir yaklaşım demokrasilerde ollediğimiz zaman sorunlarla karşılaşamaz. TSK bağımsız bir ülke değil ki sobiliyoruz, ama onları aşacağız, tüzüğü rumlu olanlar vardır, bizim muhatabıdeğiştireceğiz. Medya hükümetin çemız siyasetçilerdir. Bir hata varsa siyasal lişkilerini hiç görmüyor, bakıyorum büsorumlu o hatayı kabul etmelidir. İstün tartışmalar CHP. (Önder Sav ve tihbarat tek elde toplandıysa onun kiDeniz Baykal’ın kurultayda aday olme bağlı olduğu bellidir. ması durumunda ne olacağına ilişkin Şahin’e ‘Hitler’ benzetmesi: soru üzerine) Demokratik yarışın olHer şeyin özünde özgür medya yatıyor. ması demokrasinin gereğidir. Bunun Arama yapılacağını önceden bildiren bir kanallarını açacağız, kim sandıktan kişi nasıl olur da hâlâ görmezlikten geçıkarsa başımızın üstünde yeri var. linir. Bir İçişleri Bakanı var ayrı bir maSonbaharda kurultayı yapacağız, bu sücera. Şiirle terör yaratılırmış, nasıl bir bareçte parti yönetiminde bir değişiklik kandır, bir anlayıştır? Mussolini, Hitdüşünmüyoruz. ler bile bunu böyle düşünmemiştir. İstanbul Haber Servisi Başbakan Tayyip Erdoğan, Şırnak Uludere’de köylülere yönelik saldırıyı “talihsiz bir netice” sözleriyle değerlendirip yine medyaya yüklendi. Taraf gazetesinin “Devlet halkını bombaladı” manşetine atıfta bulunan Erdoğan, “Bunlar acımasız başlıklardır. Hiçbir devlet halkını kalkıp da kastı mahsusa ile bombalamaz. Geçmişte bu tür şeyler belki yapılmış olabilir ama bizim iktidarımız döneminde böyle bir şeyin olması mümkün değildir” dedi. Erdoğan, olayla ilgili 4 saatlik görüntü kaydı olduğunu ve bunun savcılıklar tarafından incelemesinin sürdüğünü ifade etti. Söz konusu uçuşun istihbarat örgütlerinin yaklaşık 10 gün önce verdiği bilgi üzerine yapıldığını kaydeden Erdoğan, İHA’ların güvenlik güçlerine görüntüleri geçmesinin hemen ardından iki F16 uçağının bölgeyi vurduğunu anlatarak şöyle devam etti: “İnsansız hava araçlarının bu tespitleri birebir değerlendirmesi mümkün değil. Bu görüntülerde de böyle bir 40 kişilik gruptur. Daha sonra yapılan tespitlerde bunların sigara, mazot gibi bu tür kaçakçılıkları yapan bir heyet grup olduğu ortaya çıkıyor. Kullandıkları yük taşıyıcılar katırlar... Burada 40 kişilik bir grubun olması daha önce gerek Gediktepe, gerek Hantepe’deki talihsiz neticelerde de silahlar bu tür hayvanlarla taşınmıştı ve niçin işte bunlara müdahale edilmedi diye o zaman da yine medya herkes bu tür eleştirileri yapmıştı. Tabii bunların hepsi birer ibretti, birer tedbirdi. Üzüntümüz bu noktada büyük. Şu anda da idari ve adli incelemeler yapılıyor.” Bazı köşe yazarlarının “cambazlık” yaptığını söyleyen Erdoğan, “Bunlar da istihbarat örgütlerimizi istihbarat örgütlerinden daha iyi biliyorlar. Herhalde bunların da istihbarat örgütleri içinde böcekleri var. O böceklerden aldıkları bilgilerle güya MİT yanlış bilgiler vermiş ve bu tür bir hareket yapılmıştır. MİT’in son anda verdiğimiş olduğu herhangi bir terörist başı ile ilgili bilgi yoktur” diye konuştu. BDP’nin şov yaptığını, hayatı durdurmaya yönelik adım attığını öne süren Erdoğan, “Ta Uludere’de olan bir olayla ilgili Taksim’de cam çerçeve indiren, günahsız araçları taşlayan anlayışı niçin acaba bu medya kalkıp da değerlendirmesini yapmıyor? Bu dürüst bir yaklaşım mı?” dedi. MEHMET BARANSU’DAN YANIT ‘Kasımpaşalı Erdoğan’dan korkmam’ İstanbul Haber Servisi Başbakan Erdoğan’ın medyayı suçlaması, özellikle de “saldırının MİT’in yanlış istihbaratı” sonucu yapıldığını yazan Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu’yu hedef alması tartışma yarattı. Baransu, kendisini isim vermeden “medya cambazlığıyla” suçlayan Erdoğan’a sosyal medya Twitter üzerinden verdiği yanıtta, “Sayın Başbakan iki cambaz bir ipte oynamaz, hatırlatayım size. Öyle böcek diyerek olayı sulandırmayın. Gerçeği siz de benim gibi biliyorsunuz” dedi. Baransu şunları yazdı: “Sayın Başbakan, Emre Uslu, I. Koşaner istifa edecek dediğinde de esip gürlemiştiniz. Ne oldu sonra... Sayın Başbakan, bugün anladım ki sizden daha iyi MİT’i biliyorum. MİT arşivlerini MOSSAD’a açmıştı. Böceğe değil MOSSAD ajanlarına bak. Bu ülke cambazın kim olduğunu da öğrenecek. Cambazları da. Sayın Başbakan siz de çok iyi bildiklerinizi öğreneceksiniz. Sayın Başbakan ben eli silah tutanlardan korkmadım. Kasımpaşalı Tayyip Erdoğan’dan korkacağımı zannediyorsanız yanılıyorsunuz.” Demokratik bir ülkede bir gazetecinin tutuklanması için çok ciddi ve açık bir suç işlemesi gerekir. Kuşku, kanaat, gizli tanık ifadesi gibi gerekçelerle gazeteciler ancak kapalı rejimlerde tutuklanır. Odatv davasından tutuklu gazetecilerle ilgili protestolar sürerken, yayımlanmamış kitabın nasıl toplatıldığı uluslararası bir tartışma yaratmışken yeni bir dalgayla bu kez başka gazeteciler tutuklandı. Farklı davalar da olsa gazetecilerin terör örgütü üyesi olmak, örgüte yardım etmek, propagandasını yapmak gibi iddialarla tutuklandığını görüyoruz. ??? “Tutukluluk sürelerinin kısaltılması, tutuklama gerekçelerinin gözden geçirilmesi” gibi düzenlemeler sürekli konuşuluyor. Bununla ilgili bir paket hazırlandığı söyleniyor. Türkiye’de, hükümetin eğilimi ve düşüncesine karşı olarak hâkimler ve savcılar inatla tutuklama kararları verebilir mi? Hem de uluslararası boyutta gündem oluşturan ve toplumda sürekli bir tartışmayı taze tutan davalarda? Bütün bu davaların şöyle veya böyle muhalif taraftaki insanları kapsaması, tutuklanan gazetecilerin muhalif olarak tanınması ve davaların son derece uzun sürmesi, gazetecilerle ilgili olarak hükümet yetkililerinin dava açılmadan kesin kanaat açıklaması tarafsız yargı söylemini etkisiz kılıyor. ??? Yine aynı sıralarda bu kez “yeni demokratikleşme paketi”nden söz ediliyor. Anayasa çalışmalarının bir an önce başlaması tartışmaları yapılıyor. Doğrusu “yeni demokratikleşme paketi” ve “anayasada uzlaşma” tartışmaları yapılırken en azından yeni bir yıla bir yumuşamayla girilmesi, tutuklamalarla ilgili acil bir düzenleme getirilmesi daha iyi olurdu. O zaman daha güzel bir yeni yıl yazısı yazabilirdik. ÖDP’liler Taksim tramvay durağında 35 yurttaş için saygı duruşu ve oturma eylemi yaptı. ‘Sorumlular istifa etsin’ İstanbul Haber Servisi Siyasi partiler ve STK’ler Uludere’deki olayı “insanlık suçu” olarak niteleyerek sorumluları istifaya çağırdı. 35 kişinin ölümüne neden olan olaya tepkiler şöyle: Yargıçlar ve Savcılar Sendikası Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu: Olaydan sonra yapılan açıklamalar keyfiliğin ulaştığı boyutu gözler önüne seriyor. Ortada soruşturulacak, organize bir eylemle kasten 35 kişinin öldürülmesi olayı vardır. Bu hesap sorulabilmelidir. Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan: Toplum şiddetle, kanla, gözyaşıyla sindirilmek isteniyor. Yeşiller Partisi: Hükümeti sorumluları yargı önüne çıkarmaya ve özür dilemeye çağırıyoruz. TTB: İnsanların operasyon kazası ile öldürülmediği bir ülkedir yaşamak istediğimiz. Genel İş Sendikası: Hükümetin yarattığı havayla devlet kurumlarına hâkim olan paranoya ne yazık ki bu tür bir sonuç doğurmuştur. Makine Mühendisleri Odası Başkanı Ali Ekber Çakar: Yurttaşlarımızın canlarının alınmasına meşruiyet oluşturamaz. MemurSen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu: Geciken adaletin adalet olmadığı tezinden hareketle, bu süreç mümkün olan en kısa zaman içinde sonuçlandırılmalıdır. ANKARA (Cumhriyet Bürosu) MİT Müsteşarlığı, 30 Aralık 2011 tarihli bazı basın yayın organlarında yer alan, “Irak/Haftanin bölgesinde 35 vatandaşın ölümüyle sonuçlanan operasyona ilişkin istihbaratın MİT’ten kaynaklandığı” yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını bildirdi. Yapılan açıklamada, “Genelkurmay Başkanlığı’nın 29 Aralık tarihli basın açıklamasında, operasyonun nasıl gerçekleştirildiği belirtilmektedir. Buna rağmen bazı basın yayın organlarınca gerçekdışı haberler yayımlanmasından üzüntü duyulmaktadır. Terörle mücadelenin etkin yürütülmesinin vazgeçilmez unsuru olan kurumlar arası istihbarat paylaşımı kararlılıkla sürdürülecektir” denildi. MİT’ten iddialara yanıt MHP LİDERİ DEVLET BAHÇELİ HÜKÜMETE TEPKİ GÖSTERDİ Bakanlar olayda kasıt olmadığını ve kendilerine yüklenilmemesini belirtti ‘Olay araştırılıp ‘Sorumlu hükümet değil’ gerçek açıklansın’ CHP’Lİ KART: GOEBBELS MANTIĞI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Uludere olayını “Siyasi iktidar, terörle mücadelede ‘bir operasyon yanılgısı’ndan, operasyon kusurundan bahsedeceğine, olayları çok yönlü araştırmalı ve Türk milletine gerçeği anlatmalıdır” sözleriyle değerlendirdi. MHP Keçiören İlçe Teşkilatı önünde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bahçeli, “Şimdi terörle mücadelenin böyle bir yoğunluk kazandığı ortamda, özellikle bir bölgede sıcak temasların devam ettiği bir süreçte, bir yerden bazı genç, çocuk yaşta ve bir ailenin mensubu olarak bilinen yöre insanlarından Türkiye’ye Kuzey Irak’tan giriş sırasında, terörle mücadelenin yoğunluk kazanmış olduğu bir alanda, terörist olarak görülüp, gerekli mücadele sürdürülmüştür. Şimdi bunun arkasında ne vardır, bu ani gelişme nereden çıkmıştır? Şimdi sigara kaçakçısı olarak kullanılan kişiler, oraya nasıl gelmişlerdir, kim yönlendirmiştir, bu konuda sağlıklı bir istihbarat neden temin edilememiştir? Bütün bunların birçok yönüyle incelenmesinde yarar vardır. Bunun üstü örtülmemeli.” Haber Merkezi Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Şırnak Uludere’de 35 köylünün yaşamını yitirdiği olayın “kasıtlı olduğunun” iddia edilemeyeceğini söyledi. Davutoğlu, “Hukuk devletinin gereği olacaktır” dedi. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Uludere’deki olay nedeniyle hükümete yüklenmenin doğru olmayacağını ileri sürdü. Davutoğlu Romanya Dışişleri Bakanı Teodor Baconschi ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, sorular üzerine “Bütün bu konuların insani, hukuki boyutları ötesine taşınarak siyasi istismar konusu yapılmaması lazım” dedi. Arınç da Bursa’da gazetecilerin soruları üzerine “Eğer bir ihmalin, bir kusurun veya bir kastın ANKARA (ANKA) CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, 35 sivil yurttaşın bombardıman sonucu yaşamını yitirmesi sonrası hükümetin yaptığı açıklamayı “Goebbels mantığı” olarak niteleyerek “Bu, Türkiye’nin parti ve polis devleti haline geldiğinin itirafıdır. Goebbels mantığı ile yapılan bir açıklama söz konusudur” dedi. Kart, Uludere’de bir katliam yaşandığını, hiçbir açıklama ve gerekçenin bu gerçeği değiştiremeyeceğini belirtti. Kart, “Katliamın hükümet katında görüşülmesi, anayasal kurumlardan bilgi alınması gerekirken; öncelikle AKP MYK’sinde görüşülmesi, buradan açıklama yapılması; Türkiye’nin parti ve polis devleti haline geldiğinin bir başka açıklaması ve itirafı niteliğindedir. Goebbels mantığı ile yapılmış bir açıklama söz konusudur” dedi. ÖDP ve İHD’den açıklama ÖDP üyeleri Taksim tramvay durağı önünde bir araya gelerek ölen 35 yurttaş için saygı duruşunda bulundu. ÖDP Genel Başkanı Alper Taş “Ölümü ve katliamı ‘yasadışı bir iş yapıyorlardı’ diyerek usulca haklılaştırmaya çalışan bu zihniyet, dünden bugüne katliamların arkasındaki aynı zihniyettir”diye konuştu. İHD İstanbul Şubesi de Galatasaray Meydanı’nda basın açıklaması yaparak sorumluların istifasını istedi. Üniversitede bomba DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır Dicle Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi’nin bir sınıfına zaman ayarlı ve parça tesirli bomba konuldu. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi’nin 2. katındaki sınıfta öğrenciler bir kutu buldu ve yönetime durumu bildirdi. Polis, uzaktan kumandalı robotla yaptığı incelemede, kutuda bomba olduğunu belirledi. Etkisiz hale gekirilen patlayıcının el yapımı ve parça tesirli bomba olduğu belirlendi. Bombanın yanına yangın çıkması için benzin konulduğu da saptandı. içindeyse mutlaka bunu yapanlar ortaya çıkarılır ve sonuçlarına katlanırlar. Bunun dışında olaya bir siyasi boyut vermek, bu boyut üzerinden hükümete yüklenmek doğru değildir diye düşünüyorum. Hepimiz adli ve idari soruşturmanın sonuçlarını beklemeliyiz” dedi. Samsun’da konuşan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker, “Çok üzüldük, bu gerçek bir trajedi. Kasıt yok. Olay soruşturuluyor” diye konuştu. C MY B C MY B