Katalog

SAYFA CUMHURİYET 28 KASIM 2011 PAZARTESİ 4 HABERLER Kılıçdaroğlu, Kayseri’deki yolsuzluk dosyasını kapatmak için kurulun devreye girdiğini söyledi HSYK korumaya aldı HSYK’YE YARGI YOLU KAPANDI UTKU ÇAKIRÖZER ABD Halkı Neden Kolay Kandırılıyormuş? Prof. Nazan Erkmen’e saygıyla… Cuma sabahı Bilim Teknoloji dergimizi açtım. Kapakta bir başlık: ‘ABD Halkı Bilimden Uzak, Bu Yüzden Kandırılması Kolay Oluyor!’ Buyurun bakalım, bu da ne ola ki? Derginin orta yerinde iki sayfa. Özeti şu: ABD halkı artık bilimden uzaklaşmış, onun için de her bakımdan kolay kandırılır olmuşlar. Bu yazıyı okumadınızsa bulun, okuyun, ABD’nin durumunu anlayın. Yazının bir paragrafı şöyle: “Bütün bu faktörler birleştiğinde ABD tarihinde ilk kez bilim bu kadar şiddetli bir saldırıya hedef oluyor. Nesnel gerçeklikten uzaklaştırılan Amerikan kamuoyu kaba otoriteden medet umar hale getiriliyor. Kaba otorite ise kendini yasaların, bilimsel verilerin, muhalif seslerin üzerinde görüyor.” Aman ha, yanlış anlaşılmasın, Amerika’da böyle oluyormuş. Bizimle uzaktan yakından ilgisi yok. Bu böyle biline... Yazıyı okumayı sürdürelim: “Bilime düşman bu yaklaşım daha önce de farklı ülkelerde farklı şekillerde baş göstermişti. Cumhuriyetçilerin adayı (ABD) Sarah Palin için küresel ısınma ‘insanları korkutmak için uydurulmuş kıyamet senaryoları’ idi.” Weimar Almanya’sında siyasi sağ, Einstein’ın görelilik kuramını ‘saçmalık’ olarak nitelemiş ve Einstein’ın bu çalışmaları para için yaptığını iddia etmişti. Nuremberg duruşmalarında Hitler’in Silahlanma Bakanı Albert Speer yeni teknolojileri ideolojik bir mesaj vermek için kullandıklarını itiraf etmişti.” Yazıda birkaç da tablo var. Bunlardan birisi, bilimle ilgili bir ölçek olarak ‘evrim kuramını doğru kabul etmek etmemek’ ayrımını kullanıyor. Bütün Avrupa ülkeleri ve Japonya’da ‘doğru kabul edenler oranı’ çok yüksek. ABD’de bu oran düşüyor ama ‘kabul edenler’ gene de ‘etmeyenler’den yüksek. Listenin en altında yer alan Türkiye’de ise ‘evrimi doğru kabul etmeyenler’in oranı daha yüksek görünüyor. Sanmıyorum ama listede öyle. Deprem olayında bilim dışı açıklamalar yapılıyor, yani Tanrı’nın verdiği ceza gibi, dinden uzaklaşanların başına geliyor gibi ama yaygın mıdır, bilmiyorum. Neyse, konumuz ABD. Yazının muradı şu: İşte böyle olunca, bilimden uzaklaşıp da akıl ambargo altına alınınca halkı kandırmak kolay oluyormuş. İyi de bu ‘kolay kandırılan halk’ sonuçta seçimle kendi yöneticilerini seçiyor. Onlar da ‘kolay kandıranlar’ olmalı. Şimdi nasıl oluyor da, böyle bir halkın seçtiği böyle yöneticilerin yönettiği ABD dünyanın en güçlü devleti oluyor? Öyle güçlü bir devlet oluyor ki, dünyanın geriye kalanı onun yörüngesine girmek için birbiriyle yarışıyor. Bu ‘kolay kandırılan halk’ın dili (İngilizce), kültürü (müzik, sinema, fastfood yemek, iletişim araçları), politikası bizim gibi ülkelerin baş tacı oluyor. Yoksa bizim gibi ülkelerin halkı ‘daha da kolay kandırılıyor’ olmasın? İşte o zaman yaşadıklarımız daha kolay anlaşılır oluyor. Halkları bilimden uzaklaştır. Bilim dışı inançları yaygınlaştır. Ondan sonra istediğini söyle. İstediğini yap. Halk ona senin istediğin kulpu takacaktır. Anlaşılıyor. ??? Cumhuriyet Bilim Teknoloji ekinin 3. sayfasında her zaman yer alan bir başlık var: “Manevi Mirasım Bilim ve Akıldır. Ben manevi miras olarak hiçbir dogma, hiçbir kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım bilim ve akıldır… ... Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve bilimin rehberliğini kabul ederlerse manevi mirasçılarım olurlar.” Mustafa Kemal İşte, Atatürk’ün inkâr edilemezliği budur. Atatürk’ü unutturmaya çalışmak, aklı ve bilimi inkâr etmeye çalışmaktır. Aklı ve bilimi inkâr edenlerin ise hiçbir geleceği olamaz. Bu da böyle biline... Büyük ayrıcalık ANKARA (ANKA) Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) çıkardığı yönetmeliklere yargı yolu Danıştay kararıyla kapandı. Danıştay 5. Dairesi, HSYK Teftiş Kurulu Yönetmeliği’nin iptal istemini “hukuki olanak bulunmadığı” gerekçesiyle reddetti. Yargıçlar ve Savcılar Sendikası (YARGISEN) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, 9 Nisan 2001 tarihinde yürürlüğe giren HSYK Teftiş Kurulu Yönetmeliği’nin iptali istemiyle dava açtı. Davayı inceleyen Danıştay 5. Dairesi, HSYK’nin yönetmelik çıkarabileceği, genelgeler düzenleyebileceği kararını verdi. Danıştay 5. Dairesi kararının gerekçesi şöyle açıklandı:“Dava konusu edilen yönetmeliğin anayasanın HSYK kararlarına karşı yargı yolunu kapatan 159. maddesi kapsamında ele alınıp değerlendirilmesi gerektiği açık olduğundan HSYK kararıyla yürürlüğe konulmuş olan dava konusu yönetmeliğin yargı mercileri önünde idari dava konusu edilebilmesine anayasanın 159. maddesindeki kesin kuralı karşısında hukuki olanak bulunmamaktadır.” Danıştay’ın kararını değerlendiren Eminağaoğlu, HSYK genelge ve yönetmeliklerine karşı yargı yolunun kapatıldığını belirterek “HSYK, Türkiye’de yönetmelikleri ve genelgeleri yargı yoluna kapalı olan tek kurum olmuştur. İşte yeni yapılandırılıp darbe konseyi yetkileriyle de donatılan bu HSYK, reform olarak sunulmaktadır. Bu durumu perdelemek için HSYK’nin meslekten ihraç kararlarına karşı yargı yolunun açılması öne çekilmekteyse de HSYK’nin ihraç kararı vermeyerek sistematik işkence tarzında sürdürdüğü kararları ve genişleyen görev alanı içindeki diğer tüm kararları yargı denetimi dışında kalmaya devam etmektedir” dedi. Yapılan işlemin 12 Eylül 1980 darbesinin dönemiyle aynı olduğunu vurgulayan Eminağaoğlu “HSYK, bu işlemleriyle yasa ve anayasadaki hak ve güvenceleri ortadan kaldırmıştır. Darbe konseyine geçici olarak verilen yetkiler, 2010 ve sonrasında kalıcı olarak HSYK’ye sağlanmış, bu durum yeni yapılandırılan Danıştay tarafından bile tescil edilmiştir” dedi. ANKARA CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ndeki yolsuzluk dosyasının kapatılması için HSYK üyelerinin devreye girdiğini ileri sürerek “Savcılar hakkında suç duyurusu hazırlıyoruz” dedi. Kılıçdaroğlu, Kayseri’de bir AKP’li belediye başkanının sahte belgelerle emekli olmaktan mahkumiyet aldığını söyledi. Avrupa Sosyalistleri Partisi Kongresi’ne katıldığı Brüksel’den dönüşünde gazetecilere açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, partisinin bir süredir gündemde tuttuğu Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ndeki yolsuzluklar dosyasına ilişkin yeni iddiaları gündeme getirdi. Kılıçdaroğlu, “Kayseri ile ilgili olarak savcılar hakkında da suç duyurusu hazırlıyoruz. Kayseri olayını kapatmak için son olarak mahkeme tebligatları hazırlanırken HSYK üyelerinden biri gidip orada bekledi. Bir başka fezlekenin içinde, Kayseri suçunu aklamaya kalk una karşılık CHP’li belediyeler üzerindeki iktidar baskısının giderek arttığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Türkiye’de ne kadar müfettiş varsa İzmir’e yollanıp suç oluşturulmaya çalışılıyor. Gemlik, Manavgat belediye başkanlarımız için de aynı durum söz konusu oldu. Manavgat Belediye Başkanımız gözaltına alınıp tutuklandı. Suçsuz olduğunu söyledi ama mahkemeye çıkacağı gün davaya bakan hâkim olmayınca yerine bakan hâkim dosyayı açmadan tutukluluk halinin devamına karar verdi. Bir süre bu nedenle yattı. İkinci duruşma geldiğinde hâkim yine çekildi, yeni gelen tutukluluğun devamına karar verdi. Nihayet üçüncü duruşmada davaya bakan asıl hâkim gelebildi ve ilk celsede beraat edebildi. Bu adalet midir şimdi?” dedi. B BİZE BASKI ARTIYOR tılar. HSYK üyesi tebligat yazılana kadar gidip orada bekliyor. Biz tebligatların tamamlanmasını bekliyoruz. Sonra gereğini yapacağız” dedi. Bu dosyayla ilgili iddiaların başından beri kapatılmak istendiğini ifade eden CHP lideri “Vilayet, belediye, savcı herkes dosyayı kapatmak için uğraşıyor, bizim elimize belgeler geldiğinde her şey ortaya çıkıyor. Kaç lira rüşvet alındığını, kimin nasıl aldığını tek tek açıklıyor, söylüyor. Banka hesaplarına baksalar yetecek. Yok, bakmıyorlar, bankadan hesap dökümünü bile istemiyorlar. Böyle soruşturma olur mu? Genel sekreter ve teftiş kurulu başkanı hakkında dava açılıyor. Genel sekreter belediyede ikinci adamdır. Bir yerden talimat almasa yapabilir mi?” dedi. Yine Kayseri ile ilgili ikinci bir iddiayı da gündeme getiren Kılıçdaroğlu, CHP’ye ait belediyeler üzerinde yargı baskısı kurulurken, hakkında iki kez mahkumiyet kararı olan bir AKP belediye başkanının hâlâ görevinde olduğunu belirtti. Kılıçdaroğlu bu konuda şunları söyledi: “Bu ülkede bundan sonra adalet çok zor. Elimize gelen Kayseri ile ilgili ikinci belgede yaşananlar bunu ortaya koymaya yeter. Kayseri’nin bir belediye başkanı kendisini sahte belgelerle emekliye sevk ediyor. Yargılanıyor ve mahkum oluyor. Bu yetmiyor, aradan bir zaman geçtikten sonra yine bir üçkâğıt çeviriyor yine mahkum oluyor. Ama bu kişi hâlâ makamında oturtulabiliyor.” Kılıçdaroğlu’nun söz ettiği belediye başkanının Kayseri Felahiye ilçesine bağlı Büyüktoraman beldesinin AKP’li Belediye Başkanı Ali Temirci olduğu belirtildi. Temirci’nin sahte belgelerle emekli olmaktan mahkum olduğu, emeklilik işlemlerinin iptal edildiği ancak görevine devam ettiği öğrenildi. Temirci’nin daha sonra evrakta sahtecilik suçundan hapis cezası aldığı kaydedildi. AB İLE CHP ARASINDA ‘ÖZEL İLİŞKİ’ DÖNEMİ ‘Avrupa’da daha faal olmalı’ K ılıçdaroğlu, Brüksel ziyaretinin en önemli kazanımının, AB’nin Genişlemeden Sorumlu Komiseri Stefan Füle’nin CHP ile düzenli ve sürekli bir ilişki kurma talebini iletmesi olduğunu belirtti. Brüksel temaslarından çıkan dört önemli kazanımı CHP lideri şöyle sıraladı: “CHP ile AB Komisyonu arasında düzenli ve sürekli bir ilişki düzenine geçilecek. CHP ile komisyon bürokratları arasında bir çalışma mekanizması oluşturulacak. CHP yöneticileri ve parti yetkilileri zaman zaman komisyona davet edilerek görüşleri Kılıçdaroğlu ile Füle alınacak. Avrupa Sosyalist samimi pozlar verdi. Partisi Başkanı Sergey Stanişev , CHP ile birlikte Türkiye’deki insan hakları ihleceğini ve tutuklu vekiller için daha fazla lallerini kınayan bir deklarasyon yayımla çaba harcayacağı sözü verdi.” maya hazır olduklarını belirtti. Ocak ayınKılıçdaroğlu ile Füle görüşmesinde, AKP da AB Dönem Başkanlığı’nı devralacak hükümetinin Türk Ceza Yasası ve Ceza MuhaDanimarka’nın AB Bakanı Nicola Wammen, kemesi Yasası’nda iyileştirmeler yapacakları kodönem başkanlıkları sırasında Türkiye’de nusunda AB’ye taahhütte bulunduğu ortaya demokrasi ve özgürlüklerin geliştirilmesi için çıktı. CHP lideri “Hükümet bize bugüne kaCHP’ye tam destek vaat etti. Avrupa Par dar böyle bir niyetini açıklamadı ama AB’ye lamentosu Başkanlığı’na oturmaya hazır TCK ve CMK’de değişiklik yapacaklarını billanan AP Sosyalist Grup Başkanı Martin dirmişler” dedi. CHP lideri tutukluluk süreleSchultz, başkanlığı devralınca Ankara’ya ge ri konusunda genel bir rahatsızlık olduğunu be İstanbul Haber Servisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Avrupa Sosyalistleri Partisi (PES) kongresi için gittiği Brüksel’den önceki gece yurda döndü. CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu, “Biz, bu ziyaret neticesinde CHP’nin Avrupa’da daha faal olması gerektiği sonucunu çıkardık” dedi. Loğoğlu, Atatürk Havalimanı’nda gazetecilere yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu’nun, ikili görüşmeler bağlamında AB Komisyonu’nun genişleme ve komşuluk politikasından sorumlu üyesi Stefan Füle ve PES Başkanı Sergei Stanişev ile görüşmelerde bulunduğunu anımsatttı. lirterek, “Bizim de hem TCK hem CMK konusunda değişiklik önerilerimiz var. Çalışmalar biterse haftaya verebiliriz” dedi. CHP anlattıkça, AB içinde Türkiye konusundaki fikirlerin değişmeye başladığını gözlemlediğini belirten Kılıçdaroğlu, “Bizim de bu temasların arkasından takibini yapmamız, daha çok temasta bulunmamız gerek. Artık daha fazla CHP’li Brüksel’e gidip gelecek. Muhtemelen’i buraya daha sık yollayacağız” dedi. B A L B AY ’ L A R I N T U T U K L U L U K İ S YA N I : Norveçli Bakan Eide’den ‘kavga’ yalanlaması ‘Dostum Kemal’le aynı fikirdeyiz’ Oğlumu özledim DENİZLİ (Cumhuriyet) Yarından sonra tutukluluğunun 1000. gününü dolduracak olan CHP İzmir Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbay’ın anne ve babası, oğullarının tutukluluğunun işkenceye dönüşmesine isyan etti. İlk Kurşun gazetesinin Denizli’de düzenlediği “Demokrasi ve Hukuk” konulu söyleşinin yemeğine, Balbay’ın annesi Melek ile babası Fevzi Balbay da katıldı. Gecede konuşan Melek Balbay, bir anne olarak yüreğinin sızladığını belirtti. Melek Balbay, “Oğlumu çok özledim. Cezaevinde yattığı her gün için içim alev alev yanıyor. Artık dayanamıyorum. Annesi olarak bir an önce çıkmasını bekliyorum” dedi. Fevzi Balbay da “Bu kadar tutukluk işkence gibi. Suçu nedir? Suçu varsa cezasını vermeliler, yoksa da serbest bıraksınlar. Mustafam serbest kaldığında kendisine gösterilen ilgi ve sevgiyi karşılıksız bırakmayacak, ülkeyi karış karış dolaşarak önce insan sonra milletvekili olarak vefa duygusunu gösterecektir” diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İletişim Koordinatörlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, katıldığı Avrupa Sosyalistleri Partisi (PES) kongresi liderler oturumunda, oturum başkanı Norveç Savunma Bakanı Espen Barth Eide ile tartıştığı iddiaları, Norveçli Bakan tarafından yalanlandı. Açıklamada, Eide’nin “Görüş ayrılığı söylentileri asılsız, bir araya geldiğimiz oturumda aynı siyasi görüşleri paylaştığımız yine ortaya çıktı” diye konuştuğu bildirildi. Eide’nin CHP Brüksel Temsilciliği’ne yaptığı açıklamada, birlikte katıldıkları oturumda Arap Baharı ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulunduklarını, basında Kılıçdaroğlu ile tartışma yaşadıklarına ilişkin çıkan iddiaların gerçeği yansıtmadığını söylediği belirtildi. CHP’den yapılan açıklamaya göre Eide, “Basın asılsız görüş ayrılığı söylentilerine itibar etmesin. Dostum Kemal’le birlikte çok önemli, mükemmel bir tartışmaya katıldık. Bir Libya eleştirisi oturumda bir araya geldik ve her zamanki gibi aynı siyasi görüşleri paylaştığımızı gördük. Kemal’in, Avrupa’nın kalbinde büyük bir şevkle kabul görmesi sadece benim değil, aynı zamanda tüm PES’e üye partilerin Kılıçdaroğlu’nun yanında olduğunu göstermiştir” diye konuştu. TUNCELİ HAKKINDA İLGİNÇ TANIMLAR Öte yandan PES kongresinde Kılıçdaroğlu, Avrupa Birliği’nin Libya’da yaşananlara seyirci kaldığını, AB’nin de destek verdiği müdahalenin Libya lideri Muammer Kaddafi’nin linç edilmesine yol açtığını belirtti. Kılıçdaroğlu, “Avrupa Birliği’nin Libya’da değerli bir liderlik üstlendiği ifade ediliyor, hiçbir liderlik bir başka liderin linç edilme eylemine destek vermemeli” diye konuştu. Arap Baharı hareketinin gerçek etkilerinin henüz tartışmalı olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, hareketin yaşandığı ülkelerde henüz köklü toplumsal ve ekonomik dönüşümlerin meydana gelmediğini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tunceli Milli Eğitim Müdürlüğü; Tunceli’nin kültürel yapısının temelinde “inanç ve değerler yöneliminde yakın zamana kadarki eksik ve hatalı gelişmelerin” bulunduğu yönündeki tanımın yer aldığı yazıyı resmi internet sitesinden kaldırdı. Cumhuriyet gazetesinin önceki gün “Tunceli’ye resmi bakış” başlığıyla manşetten duyurduğu haberin ardından Tunceli İl Milli Eğitim Müdürlüğü, söz konusu yazıyı resmi internet sitesinden kaldırıldı. Tunceli Milli Eğitim Müdürlüğü’nün resmi internet sitesinde “ilimiz” başlığı altında Tunceli’nin tarihi, tarihsel ve kültürel zenginlikleri, milli park ve mesire yerleri, kaplıcaları, el sanatları, halk oyunları gibi ilin tanıtımı için pek çok yazı yer alırken, “Tunceli’nin kültürel yapısı” başlıklı tanıtım yazısında Alevi inanç sistemini hedef alan tanımlamalar yapılıyordu. ‘Resmi bakış’ siteden kalktı C MY B C MY B