18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 OCAK 2011 CUMARTESİ EKONOMİ CUMHURİYET SAYFA [email protected] 13 Geçen yıl 71 milyar doları aşan açık, hem OVP’deki hedefi aştı hem de tarihinin en yüksek noktasına ulaştı Cari açıkta tarihi rekor Orta Vadeli Program’da 65.8 milyar dolarlık hedef aşıldı. Geçen yıl yaklaşık 114 milyar dolarlık ihracata karşın 185 milyar dolarlık ithalat yapıldı. 2010’da dış ticaret dengesindeki açık, yüzde 84.5 arttı. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Dünya Değişiyor... Olacak iş mi? Bizimkiler yeni Osmanlıcılık, emperyal güç olma rüyaları görürken, komşularla sıfır sorun üzerinden dış politikada önemli adımlar attıklarını savlarken, İslam ülkelerindeki dengeleri altüst edecek sokak eylemleri, halk patlamalarının kıvılcımları kolay kolay sönmeyecek yangınlara dönüşmüş bulunuyor... Yangınların ortak nedeni diktatörlüklere isyan, yoksulluk, yoksunluk, sürekli ezilmeye başkaldırı... Sonuçlarının belirsizliği kadar, yangınların fitillenişinde emperyal çıkarlar, ABD merkezli desteklerin boyutları, ABD yandaşı, karşıtı İslami yönetimlere kayışları amaç edinmiş örgütlenmelerin güçlerinin sokak hareketleri.. halk patlamalarındaki güçleri üzerinde varsayımlar çelişkili... Sonuç olarak geleceklerinde demokrasiye mi, yoksa daha radikal İslami diktatörlüklere mi ya da daha bağımsız mı, emperyal çıkarlara daha teslimiyetçi yönetimlere mi.. kayacakları üzerine, birbirinin zıddı olasılıklar sayılıyor... İslam dünyasında değil sadece, domino taşı etkisi ile zengin Kuzey dünyasının denetimi altındaki, yoksul Güney dünyasında, kurulu çıkar düzeni çarklarını altüst edecek halk ayaklanmaları, patlamaların geriye dönüşünün olmadığı görüşü baskın. Dünyanın geleceği üzerinde, sayısız senaryolarla, düşünce kuruluşları eliyle, yanlış ata oynamamanın hesaplarını yapan, ABDAB, hatta Rusya, Çin güç merkezleri, kaybedecek taraflarla ittifaklarını bitirmek, kazanacakların yanında olmaya yönelik, olağanüstü dikkatli yeni dış politika üretmenin, yürütmenin çabasındalar. Belli ki tersine gidişlerde, kendileri ile çelişen taraf tutmaların açığa çıkmaması uğruna, her tarafa çekilebilecek en genel anlamlı, sakıncasız, yuvarlak açıklamaların özeni içindeler. Dahası çok olasılıklı gidişte, gerçek gönüllerindekini saklama, olabildiğince çok olasılığa açık görünme adına çok farklı örgütlülüklere birden mavi boncuk dağıtmakta, maddi destek vermekte sakınca görmemekteler... Emperyal güç odaklarının önemli bir avantajı da sokaktaki kitlelere egemen olmaya, iktidar olmaya çalışan tarafların emperyal güç odaklarının maddimanevi desteklerine duydukları sınırsız bağımlılık. Bir biçimde sokağa, iktidara egemen olmak isteyenler hangi cepheden, hangi ülkeden, hangi amaçlara yönelik olduğu çok fark etmeden, güç merkezlerinden destek almanın yarışı içinde, çoğuna birden oynayan güç odaklarına hesap sorabilecek konumda bile değiller. Tunus, Mısır.. ülkeler, birbiri ile çatışan siyasal odaklar, örgütler arasında bu anlamda farklı bir tablo geçerli değil. Türkiye, Erdoğan iktidarları bu kaosun içinde, böylesine iddialı işin içinde ne yapıyorlar? “One minute” şovla, İslam dünyasında her cephenin birden gönlünü çalmak, iç politikada, seçimlerde birkaç puan kazanmak; İsrail, dış politika ilişkilerinde, Türkiye’nin uzun dönemli çıkarları aleyhine kimi önemli bedelleri olsa da.. günlük siyasal iktidar çıkarları öne çıkarıldığında, getirisi olan bir ataktı... İran’la dünyanın nükleer silah atağı uyuşmazlığında, İran’dan yana ağırlık koyup, arabuluculuğu tümden kaybetmenin getirisi değil götürüsü ortada. Suriye’den yana koyduğu ağırlıkla, hele de İsrail ile gerilim üzerinden Ortadoğu’da oynarken Suriye uyuşmazlıklarında Türkiye’nin taraf, arabulucu olma şansını tümden kaybettirmiş olduğu söyleniyor. Son Lübnan arabuluculuk atağında da Dışişleri Bakanımızın dünyaya servis edilen Hizbullah liderinin yanına ilişkilendirilmiş fotoğraf karesi tümden gaf olarak değerlendiriliyor. Sadece orada gizli görüşmede iken olası İsrail bombardımanı riski, Türkiye’yi sürükleyebileceği macera nedeniyle değil, Hizbullah’ın çıkışı ile Hariri hükümetinin kurtarılması formülünün işlememesi sonucuyla. Türkiye’nin bu son tabloda Baba Hariri cinayetinin ortaya çıkarılmasında insan hakları, demokrasi, evrensel hukukun işletilmesi karşıtı görüntüsü cabası... Zaten AKP iktidarının, öne çıkan kimlik olarak Başbakan Erdoğan’ın, Mısır, genel Ortadoğu ülkeleri, Gazze politikalarında, özensiz, radikal İslami örgütler, Hamas örgütlenmeleri yanında yer alan görüntüleri, fazlası ile sabıka anlamına geliyor. Demokrasinin, evrensel hukuk, insan haklarının yanında Türkiye yerine, radikal siyasi İslami örgütlere yandaş, taraf damgalanmasını getiriyor... Ezilmiş Ortadoğu halkları arasında efsane kimlik olarak ne kadar duygusal seviliyor, büyütülüyorsa, o ülkelerin çok yönlü çıkaroyunlar ağı içindeki örgütlenmeleri, kalıcıgidicigelici iktidarları için o kadar açığa vurulmayan sorun kimlik haline geliyor... Önce kirli işgalin, kanlı petrolün önlenemez getirisi, sonra Irak, Afganistan bataklığında zengin kuzey dünyasının içine düştükleri krizde; piyasalar düzeninde esen şanslı rüzgârlardan yararlanan, özel katkısız, insan eksensiz rakamlar üzerinden büyüyen Türkiye görüntüsü ile başı dönen bir iktidar... Halkın çoğunluğu yoksullaşır, yaşamın her alanındaki gelişmişlik ölçümlerinde hızla geriye düşerken üretimi, yatırımı, gelir paylaşımı geriye çekilen, işsizliği, dış borçları büyüyen Türkiye’de.. [email protected] TURİZM GELİRLERİ AZALDI Turizm gelirleri geçen yıl yüzde 2 azalarak, 20 milyar 806 milyon 708.4 bin dolar olurken turizm giderleri de yüzde 16.4 artarak, 4 milyon 825.2 bin dolar olarak gerçekleşti. TÜİK 2010 yılı 4’ncü dönem turizm istatistiklerini açıkladı. Buna göre, söz konusu dönemde turizm gelirleri 44 milyon 626.1 bin dolar geriledi. 2009’da 4 milyon 145.7 bin dolar olan turizm giderleri 2010’da 4 milyon 825.2 bin dolarla kapadı. 2009’da yabancı ziyaretçilerin kişi başı ortalama harcaması 664 dolar olurken bu rakam 2010’da 630 dolara geriledi. 2009 yılında 32 milyon 6.2 bin olan yabancı ziyaretçi 2010 yılında 33 milyon 28 bine çıktı. Ekonomi Servisi Türkiye ekonomisi, geçen yıl tarihindeki en yüksek dış ticaret açığını verdi. AA’nın Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yapılan derlemeye göre, 2010’da dış ticaret açığı Orta Vadeli Program’da yer alan 65.8 milyar dolar hedefini aşarak, 71 milyar 563 milyon 245 bin dolara ulaştı. Bu tutar, 2008’de meydana gelen 69.9 milyar dolarlık zirveyi aşarak, yeni bir rekor oluşturdu. 2009’da ekonomik krizin etkisiyle daralan dış ticaret hacmi nedeniyle açık, 38 milyar 785 milyon dolara gerilemişti. Baz etkisinin de yarattığı farkla 2010’da dış ticaret dengesindeki açık, yüzde 84.5 arttı. 2010’da ihracat yüzde 11.5 artışla 113 milyar 929 milyon dolara, ithalat yüzde 31.6 artışla 185 milyar 493 milyon dolara çıktı. İhracatın ithalatı karşılama oranı da yüzde 72.5’ten yüzde 61.4’e geriledi. Yılın son ayında da ihracat 11 milyar 872 milyon dolar, ithalat 20 milyar 554 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Aralık ayındaki dış ticaret açığı 8 milyar 81 milyon dolar olarak hesaplandı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre de aralıkta, kasıma göre ihracat yüzde 10.5 arttı, ithalat yüzde 6.4 azalış gösterdi. 2009 Aralık’ta yüzde 45.3 olan Avrupa Birliği’nin ihracattaki payı, 2010 Aralık ayında değişmedi. AB’ye yapılan ihracat, 2009 yılının aynı ayına göre yüzde 17.9 artarak 5 milyar 374 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2010 Aralık’ta en fazla ihracat yapılan ülke Almanya oldu. Buraya yapılan ihracat 1 milyar 134 milyon dolar olurken Almanya’yı sırasıyla 780 milyon dolarla İngiltere, 735 milyon dolarla Irak, 644 milyon dolarla İtalya ve 618 milyon dolarla Fransa izledi. 2010 Aralık’ta fasıllar düzeyinde en büyük kalemi, 1 milyar 429 milyon dolarla “motorlu kara taşıtları ve aksam parçaları” olurken; bu faslı 979 milyon dolarla “kazanlar, makine ve cihazlar, aletler ve bunların aksam parçaları” izledi. Turkcell ile İŞKUR ortak bir programla 12 ilde 2 bin kişiye mesleki eğitim verecek Karsan Hyundai ile anlaştı Ekonomi Sevrisi Karsan, Hyundai Motor Company (HMC) tarafından yeni geliştirilecek 3 6 ton arasında azami yüklü ağırlığa sahip, kamyon ve minibüs versiyonlarını içeren yeni bir ticari araç modelinin tüm Avrupa pazarları için münhasır üreticisi ve Türkiye’deki münhasır dağıtıcısı olma yolunda HMC ile anlaştığını açıklandı. Taraflar arasında Ekim 2010’da imzalanan niyet mektubunun ardından, konuyla ilgili mutabakat zaptı imzalandı. Yeni modelin 2014’de üretimine başlanması ve ilk 6 yılda toplam 200 bin adetlik bir üretim gerçekleşmesinin hedeflendiği bildirilen açıklamada, imzalanan mutabakat ile birlikte tarafların pazarlama, ürün geliştirme ve endüstriyel alanlarda kapsamlı çalışma yürütecekleri, nihai anlaşmanın Temmuz 2011’de imzalanmasının öngörüldüğü duyuruldu. Karsan Murahhas Azası Jan Nahum, bu projede Hyundai’nin güçlü global markasıyla Karsan’ın esnek ve kaliteli üretim becerisinin bir araya geldiğini söyledi. Celo’dan 2 bin kişiye iş 120 ila 272 saat arasında farklı uzmanlıklara yönelik düzenlenmiş eğitimleri tamamlayan kişiler Turkcell bayi, satış kanalları ve çağrı merkezlerinde istihdam edilecek. Ekonomi Servisi Turkcell Akademi ve İŞKUR, işsizliğin azaltılması, istihdam edilebilirliğin arttırılması ve ihtiyaç duyulan becerilerin kazandırılması amacıyla gerçekleştirdikleri mesleki gelişim programları kapsamında, 2011’de 2 binin üzerinde kişiye eğitim verecek. Eğitim alanlar Turkcell bünyesinde istihdam edilecek. Turkcell’in 2010’da verilen mesleki eğitim sonrası 1110 kişiyi istihdam ettiği çalışmanın ardından bu yılda İŞKUR ile aynı çalışmayı eğitilecek kişi sayısını arttırarak devam ettirecekleri açıklandı. Turkcell’in 2010’da başladığı, 2011’de de tüm ekosistemini kapsadığı işbirliği, Türkiye genelinde 12 farklı ilde devam edecek. Perakende sektörüne yönelik programlar Ege Üniversitesi ve Turkcell Akademi Eğitmenleri tarafından İstanbul, İzmir, Ankara, Antalya, Bursa, Samsun, Adana, Trabzon, Kocaeli illerinde yapılacak. Çağrı merkezi sektörüne yönelik de Atatürk Üniversitesi, Ege Üniversitesi ve Global Bilgi Turkcell Akademi Eğitmenleri tarafından İstanbul, İzmir, Erzurum, Diyarbakır, Ankara ve Eskişehir’de eğitimler verilecek. Eğitimlere İŞKUR’a kayıtlı 2135 yaşları arasında lise, önlisans ve lisans mezunu adaylar katılabilecek. 120 ila 272 saat, farklı uzmanlıklara yönelik düzenlenen eğitimleri tamamlayan kişiler Turkcell bayi, satış kanalları ve çağrı merkezlerinde istihdam edilecek. Ali Pandır, Tofaş tarihinini satış rekoruna imza attıklarını söyledi. TOFAŞ 1200 kişi alacak TOFAŞ Üst Yöneticisi Ali Pandır, yıllık değerlendirme toplantısında, 2009 ile 2010 yıllarını değerlendirerek 2011 öngörülerini anlattı. Pandır, 2010’da 110 bin adet satışın, Fiat markasıyla istikrarlı yükselişin net kanıtı olduğunu belirterek, “Bu sonuçla, TOFAŞ tarihinin rekor satış sonucuna da imza attık’’ dedi. Pandır, 2010 sonunda toplam satışının 94 bin 582 adedini, yani satışlarının yüzde 85’inden fazlasını TOFAŞ’ın Bursa’daki fabrikasında üretilen Fiat Fiorino, Yeni Fiat Doblo, Fiat Doblo Classic, Fiat Linea ve Fiat Albea Sole/Palio Sole modelleriyle gerçekleştiren Fiat’ın, Türkiye’de üretim yapan global markalar arasında da toplam satışta yerlilik oranıyla açık ara yine zirvede yer aldığını belirtti. Pandır, Fiat Doblo ailesinin 34 bin 965 adet ile Türkiye’nin en çok satan aracı olduğunu açıkladı. Pandır, Opel/Vauxhall markaları için Yeni Fiat Doblo temelli Opel Combo modeli üretim planlarına paralel olarak yeni çalışan sayılarını kademeli biçimde arttıracaklarını belirtti. Pandır, mart ayından itibaren TOFAŞ’ın üretimini üç vardiyaya çıkararak ilk aşamada 500 yeni işçi alacaklarını, yılın son çeyreğine kadar da sayıyı 1200 kişiye çıkaracaklarını dile getirdi. Pandır, Alfa Romeo olarak güçlü satışlara ulaşmalarını sağlayacak modellerin beklentisinde olduklarını dile getirerek, eylül ayı başında satışa sundukları Alfa Romeo Giulietta’nın, 500 adetlik satışa ulaştığını bildirdi. 29 İŞÇİ DAVA AÇMIŞTI KARDEMİR’de ‘işe iade’ müjdesi Haber Merkezi Karabük Demir Çelik Fabrikaları’nın (KARDEMİR) işten çıkardığı 29 işçinin açtığı davada mahkeme işe iade karara verdi. Karabük İş Mahkemesi, işe iade kararını “işçilerin sendikal nedenle işten çıkarıldığı” görüşüne dayandırdı. İşçi temsilcileri işverene kararı uygulama ve kararı temyiz etmeme çağrısında bulundu. KARDEMİR’de geçen yıl 18 Haziran’da işten çıkarılan 29 işçi, yeniden işlerine dönebilmek için dava açtı. Karabük İş Mahkemesi “işverenin işçileri sendikal nedenle işten çıkardığı kanaatine vararak” işe iadelerine karar verdi. Sendikanın Karabük temsilciliğinde açıklama yapan Türk Metal Sendikası Genel Başkan Danışmanı Recai Başkan, yargı sürecinin devam ettiğini Yargıtay kararını bekleyeceklerini söyledi. İşverene de çağrıda bulunan Başkan, Karabük’teki sosyal barışın sağlıklı tesisi açısından bu işçilerin işe başlatılmalarının doğru olacağını belirtti. 73 milyon 722 bin kişi olduk ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye’nin nüfusu, 2010 yılı sonu itibarıyla 73 milyon 722 bin 988 kişiye ulaştı. Ülke nüfusunun yarısını 29.2 yaşından küçükler oluşturuyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2010 Nüfus Sayımı Sonuçları’na göre, nüfusun yüzde 50.2’sini (37 milyon 43 bin 182 kişi) erkekler, yüzde 49.8’ini (36 milyon 679 bin 806 kişi) de kadınlar oluşturdu. Türkiye’nin yıllık nüfus artış hızı 2010 yılında binde 15.88 olarak gerçekleşti. 81 ilden 53’ünün nüfusu bir önceki yıla göre arttı, 28 ilin nüfusu ise aza Erkek sayısının burun farkıyla fazla olduğu ülkede, nüfusun yarısını 30 yaşından küçükler oluşturdu. Ülkenin neredeyse dörtte biri İstanbul’da oturuyor. lış gösterdi. 2009 yılında nüfusu azalan il sayısı 14 idi. Nüfus artış oranı en yüksek ilk üç il, Bilecik, Isparta ve Erzincan, en düşük kaldığı ilk üç il ise Tunceli, Çankırı ve Ardahan oldu. Toplam nüfusun yüzde 76.3’ü (56 milyon 222 bin 356 kişi) il ve ilçe merkezlerinde, yüzde 23.7’si (17 milyon 500 bin 632 ki şi) belde ve köylerde ikamet ediyor. İl ve ilçe merkezlerinde yaşayan nüfus oranının en yüksek olduğu il yüzde 99 ile İstanbul, en düşük il yüzde 32 ile Ardahan olarak belirlendi. Ülke nüfusunun yüzde 18’i İstanbul’da yaşıyor. Buna göre her 6 kişiden 1’i İstanbul’da yaşamını sürdürüyor. 2009’da 12 milyon 915 bin 158 kişinin yaşadığı İstanbul’da nüfus, 2010’da 13 milyon 255 bin 685’e ulaştı. İstanbul’u 4 milyon 771 bin kişi ile Ankara izledi. LİMAK’A VAKIFBANK’TAN 85 MİLYON AVRO’LUK KREDİ Kosova’yı dünyaya bağlayan Priştina Uluslararası Adem Jashari Havalimanı’nın tasarım, inşaat, finansman ve işletme ihalesini kazanan Limak Kosova İnternational Airport JSC ile Vakıfbank arasında 85 milyon Avro’luk proje finansman kredisine ilişkin anlaşma imzalandı. Limak Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, işin inşaat döneminde 1000 kişiye, işletme döneminde de 550 kişiye istihdam sağlayacaklarını da dile getirerek, uluslararası bir projenin finansmanını yüzde 100 yerli sermayeli bir Türk bankasından sağlamalarının kendileri için ayrı bir önem taşıdığını kaydetti. İki yılda tamamlanması planlanan havalimanı için toplam 140 milyon Avro’luk bir yatırım. FİYAPI İNÖNÜ STADI’NA TALİP Anıtlar Kurulu tarafından yıkımına onay verilen Fiyapı İnönü Stadı’nın yeniden yapımı için stadın isim hakkına da sahip olan Fiyapı başvuruda bulunacak. Fiyapı Yönetim Kurulu Başkanı Fikret İnan, stadın isim hakkına sahip oldukları için yönetimle de vardıkları mutabakat sonucu stadın yapımında öncelikleri olduğunu belirtti. İnan, 20 Şubat’a kadar resmi teklifi Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören ve yönetime sunacaklarını söyledi. Stadın isim hakkı için anlaşmanın 1+1 yıl olarak yapıldığını ve stadın yıkılması durumunda da anlaşmanın 1 yıl olarak planlandığını belirten İnan, statla ilgili proje çalışmalarına başladıklarını ifade etti. KOÇ, SANAYİ İÇİNE YAŞAM MERKEZİ KURDU Kocaeli fabrikasıyla 10 yıldır Gölcük’te faaliyet gösteren Ford Otosan’ın, bölge halkının sosyal yaşamını geliştirmek için kurduğu “Vehbi Koç Vakfı Ford Otosan Kültür ve Sosyal Yaşam Merkezi”nin açılışı, Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç ve Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel’in katılımıyla gerçekleştirildi. 27 bin metrekareye kurulu merkez, 4 bin 700 metrekare kapalı alana sahip, doğal güzelliğe ve mimari inceliğe sahip olan kültür merkezinde yer alan oditoryum, spor salonu, gözlem kulesi, atölyeler, restoran ve sosyal etkinliklerin yapılabileceği salonlar bölge halkının hizmetinde olacak.. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle