Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
‘
SEVİL ARINAN
ANKARA - FIBA’nõn 2010
Dünya Basketbol
Şampiyonasõ’nda görevli
ponpon kõzlarõn istedikleri
gibi gösteri yapmalarõnõn
engellendiği gerekçesiyle
Türkiye’ye kestiği 5 bin
TL’lik cezayõ önce
“önemsemediğini” açõklayan
Basketbol Federasyonu
Başkanõ Turgay Demirel,
daha sonra “Böyle bir ceza
verilmedi” dedi. Türkiye’nin ev
sahipliğini yaptõğõ 2010 Dünya
Basketbol Şampiyonasõ’na 12 dev
adamõn finale kalmasõyla, dünyaca
ünlü dans grubu Red Foxes’in
Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’õn izlediği Rusya
karşõlaşmasõnda sahaya
çõkartõlmamasõ damgasõnõ vurmuştu.
Konuyu değerlendiren FIBA önceki
gün Türkiye’ye 3 bin 200 Frank yani
yaklaşõk 5 bin TL ceza kesmişti.
Ancak ceza Basketbol
Federasyonu’nda beklenen etkiyi
yapmadõ. Cumhuriyet’e açõklama
yapan Basketbol Federasyonu
Başkanõ Demirel, FIBA’nõn verdiği
ceza için “önemsiz” dedi. Demirel,
“FIBA, diğer ülkelere
‘Organizasyon ülkesi ponpon kõzlarõ
sahaya çõkarmadõ. Biz de onlara ceza
kestik’ demek için böyle yaptı.
Üzerinde bile durmuyorum.
Ayrıca Ankara’daki maçlarda
ponpon kızlara, seyircilerin
konsantresini bozmaması için
müdahale ettik. Başbakan’la ilgisi
yok” açõklamasõ yaptõ. Demirel,
şöyle konuştu: “Grup maçlarında
en güçlü rakiplerimiz Rusya ile
Yunanistan’dı. Federasyon olarak
biz de bu maçlarda seyirci
desteğinin en üst seviyede
olmasını istedik ve ponpon
kızların sahaya
çıkmamasına karar
verdik. Molalarda sadece
seyirciler coşsun istedik.
Yani yaşananların
Başbakan Erdoğan’la
ilgisi yok. Ama
İstanbul’da iş değişti.
FIBA İstanbul’daki
organizasyonda ponpon
kızlara müdahale etmemize
izin vermedi. İstanbul’da
bütün kontrol
FIBA’daydı.”
‘Ceza önemsiz’
FIBA’nõn ponpon kõzlar için
verdiği 5 bin TL’lik cezayõ da
değerlendiren Demirel, “FIBA
kurallarına aykırı gelindiği
gerekçesi ile bize ceza kesti.
Ulusal takımın Rusya ve
Yunanistan’ı yenmesinin
değeri ponpon kızların saha
çıkmasından kat kat fazla
önemliydi. Verilen ceza çok
önemli değil. Üzerinde bile
durmuyorum. Çünkü bana
sürekli ‘çok güzel bir
organizasyon düzenlediniz’
denildi. Bu ceza sadece
formalite” diye konuştu.
FIBA’nõn verdiği cezayõ önce
değerlendiren, ardõndan
gazetemize tekrar açõklama
yapan Demirel, “Federasyonda
inceleme yaptık. Böyle bir
para cezası yok” dedi. TBF
resmi internet sitesi de
Türkiye’nin ponpon kõzlar
nedeniyle ceza aldõğõ iddialarõnõ
yalanladõ.
CMYB
C M Y B
16 EYLÜL 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
SPOR 19
GÖRÜŞ / METİN TÜKENMEZ
Basketbol;SeçkinlikveZarafet
Beyzbol ve Amerikan futbolunun kökeni Azteklere
dayanıyor. Futbol avcılığın günümüzdeki versiyonu
sanki. İnsanlaşma sürecini tamamlamadan önce bile
oynadığımız bir oyun. Hokey gibi çok eskiden beri
oynadığımız oyunlar var. Ama basketbol henüz çok
yeni... Başlangıçta şeftali sepetine bir delik açıp
topu merdivenle yukarı tırmanmaksızın almayı
düşünememişlerdi. O günlerden bu zamana
geçen süre içinde oyun evrim geçirdi. Çoğunlukla
Afrikalı ve Amerikalı oyuncuların ellerinde sporda
zekâ, kusursuzluk, cesaret, cüret, öngörü, ustalık,
takımdaşlık, seçkinlik ve zarafetin en göz
kamaştırıcı sentezi oldu.
1.60 metrelik Muggsy Bogues devler ormanında
dans ediyor, Michael Jordan serbest atış çizgisinin
ötesinde bir karanlıktan süzülerek geliyor, Larry Bird
dönüp bakmaksızın kusursuz paslar veriyor, Kerim
Abdül Cabbar merdivensiz göğe tırmanıyor.
Basketbol futbol gibi temas esasına dayalı bir oyun
değil; ince bir hüner oyunudur. Tam saha baskı, topu
yakalayıp sürme, pasın kesilmesi, aniden yükselen bir
forvetten gelen sayı, hepsi birlikte zekâ ve atletizmin,
akıl ve vücudun uyumla kesiştiği bir çizgi oluşturuyor.
Her spor dalında, oyuncular inişli çıkışlı bir çizgi
izler. Basketbolda optimal canlılığı yakaladığınız
durumlara ise sıcak el deniliyor. Hata yapamazsınız.
Bir play-off maçında, normalde iyi bir uzak mesafe
atıcısı olmayan Michael Jordan’ın sahanın her yerinde
peş peşe üçlük atışlar yapıp, sonunda kendinin bile
şaşırmasını biliyoruz. Tersine, ısınamadığınız, hiçbir
şeyin yerini bulmadığı zamanlar da vardır.
Oyuncu havasında olduğu zaman sanki büyülü
bir güçle donanmış, beceremediğinde de kötü
talihi çatmış ya da uğursuz bir büyüye kurban
gitmiş gibi görünür. Ama bu bilimsel düşünceye
değil, sihre dayalı bir yaklaşımdır.
Gilovich’in araştırması
Cornell Üniversitesi’nde ruhbilim profesörü olan
Tom Gilovich basketbol skorundaki iniş çıkışlar
üzerine bir araştırma yapar. Gilovich NBA
oyuncularının yaptığı atışların olasılık kurallarının
ötesinde bir başarı sergileyip sergilemediğini inceledi.
Bir, iki ya da üç basketten sonra oyuncuların tekrar
basket atma şansı, kaçırdıkları bir atıştan sonra sayı
yapma olasılığından daha yüksek değildi. Bu çok iyi
oyuncuların, yalnızca saha içi basketleri değil serbest
atışları için de geçerliydi.
Ünlü koç Red Auerbach, Gilovich’in çalışmasını
duyduğunda yanıtı şöyle oldu: “Kim bu adam?
Çalışma yapmış öyle mi? Külahıma anlatsın.”
Acaba bu durum, oyuncuları, olasılık yasalarıyla
oynatılan kuklalara mı dönüştürüyor? Elbette ki
hayır… Ortalama atış yüzdeleri, kişisel becerilerinin
gerçek bir yansımasıdır.
Bilimsel veriler yerine Tanrıların sıcak elli oyuncuları
kutsamış, soğuk elli olanı ise lanetlemiş olduğunu
düşünmek hem çok kolay hem de daha eğlenceli
kuşkusuz. Peki, öyleyse sorun nedir? Biraz
gizemcilikten ne çıkar? Sıkıcı istatiksel analizlerden
çok daha sevimli bu. Doğru, biraz gizemciliğin
basketbolda, sporda bir zararı yoktur. Ama düşünme
yöntemimizde alışkanlık haline gelirse, sevdiğimiz
çoğu oyunda başımızı derde sokar.
Çünkü oyunlar ve basketbol sayesinde çocuklar ve
gençlere bilimsel düşünmeyi sevdirebiliriz. Basketbol
oynarken oyunun aralarına örneğin, bir atış sırasında,
Newton’un ilk devinim yasasının uygulamaya
koyulduğunu, her atışta topun parabolik bir kavisini,
yani balistik füzenin uçuşuyla aynı olduğunu,
çembere basan oyuncunun vücudunun kütle
merkezinin, kısa bir süre dünyanın yörüngesi
olduğunu öğrenmenin kime ne zararı olabilir? Topu
çembere sokabilmek için kesinlikle doğru hızda
yükselmeniz gerekir; yüzde birlik bir hata yaparsanız,
kütle çekimi sizi zora sokar.
Hiç kuşku yok ki 12 dev adamın büyük başarısı
ülkemizde basketbola olan ilgiyi zaman içinde sevgi
ve tutkuya dönüştürecektir. Öyleyse, derslerde,
antrenmanlarda, gazete veya televizyonlarda neden
spor aracılığıyla bilimi sevdirme çabası içine
girmiyoruz. Bilimi sevmeden, bilimin hayatımızın her
alanında var olduğunun farkında olmadan,
oynarken bile tüm hareketlerimizin bilimsel yasalara
dayalı olduğunu algılayamadan daha yaşanılabilir
bir hayatın koşullarını nasıl sağlayabiliriz? Toplumun
çok önemli kesimine ulaşabilen antrenörler, koçlar,
beden eğitimi öğretmenleri böylesi bir görevin
öncüleri olamazlar mı?
Panzerler 8 Ekim’deki maçta taraftarõmõzõn stadõ doldurmasõndan endişeli
Almanya Türkleri bekliyor
Spor Servisi - Almanya Futbol
Federasyonu (DFB) Genel Sekreteri
Wolfgang Niersbach, 8 Ekim’de
Berlin’de oynanacak Almanya-Türkiye
karşõlaşmasõna 30 binden fazla Türk
taraftar beklediklerini söyledi. Niersbach,
“Stadın tamamen Türklerin elinde
olmaması için çeşitli önlemler alındı”
dedi. TFF’ye 11 bin 500 bilet verildiğini
hatõrlatan Niersbach, Türk taraftarlarõn
üstünlüğüne karşõ DFB’nin maçtan önce
seyircilere beyaz tişört dağõtacağõnõ ve
böylelikle statta ‘beyaz duvar’
oluşturacaklarõnõ anlattõ.
ULUSALLAR YÜKSELİŞTE
Spor Servisi - Uluslararasõ Futbol
Federasyonlarõ Birliği (FIFA), aylõk
dünya sõralamasõnõ açõklarken Türkiye, 7
basamak yükselerek 21. sõraya çõktõ. Ay
- Yõldõzlõlarõn bu çõkõşõnda Avrupa
Şampiyonasõ elemelerinde aldõğõ 2
galibiyetin büyük önemi olduğu
belirtildi. Son Dünya Kupasõ şampiyonu
İspanya liderliğini sürdürürken Hollanda
2., Almanya 3. sõrada bulunuyor.
‘
DEMİREL: Ulusal takõm
bazõnda hedefimiz final
oynamaktõ ve başardõk.
Aldõğõmõz başarõnõn yanõnda
organizasyonumuz tam not
aldõ. Ulusal takõm antrenörü
Bogdan Tanjevic bilindiği
gibi sürekli eleştirildi.
Geldiği günden bu
yana yapõlanlarõ çok
iyi biliyorum ama...
Dolayõsõyla Tanjevic kötü bir
insan ya da tercih gibi
kamuoyuna yansõtõldõ. Ama biz
federasyon olarak bu işin
doğrusunu bildiğimiz için bu
yolda devam ettik. Dünya
otoriteleri Tanjevic’i en iyi
koç olarak gösterirken,
nedense Türkiye’de başarõsõz
gibi lanse edildi. Haksõzlõk
yapõldõ.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Spordan Sorumlu
Devlet Bakanõ Faruk Özak,
2010 Dünya Basketbol
Şampiyonasõ final maçõndan
sonra Cumhurbaşkanõ
Abdullah Gül ve Başbakan
R.Tayyip Erdoğan’õ
protesto eden taraftarlarla
ilgili olarak, “Böylesine
büyük bir organizasyon
için teşekkür beklerken,
arkamızdan yapılan
uğultunun ne denli
çirkin olduğunu ve
bunu şiddetle
kınadığımı söylemek
istiyorum. Final
maçından sonra salonda
Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül, TBMM Başkanı
Mehmet Ali Şahin,
Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan’ın arkasından bir
uğultu oldu. Bu uğultu
seviyesiz, ilkesiz ve terbiyesiz
bir uğultuydu. Büyük Önder
Atatürk bugün yaşasaydı,
‘Ben sporcunun zeki, çevik ve
ahlaklõsõnõ severim’ sözüne ek
olarak ‘Seyircinin ahlaklõsõnõ,
edeplisini ve ilkelisini
severim’ sözünü de eklerdi”
diye konuştu.
KIRMIZI KART
M U H İ T T İ N B O Ş A T
TFF Başkanı Açıklama Yapmalı
A Ulusal Futbol ve Basketbol takımlarımızın maçları ve
bayram derken TFF’de yaşanan Genel Sekreter Ahmet
Güvener ve yardımcısı Orhan Gorbon’un 123 bin TL’lik bir
ödemede yolsuzluk yaptıkları iddiası ile görevden alınmaları
ne yazık ki basınımız tarafından yeterince sorgulanmadı.
Ancak Başkan Mahmut Özgener’in bu görevden alma
icraatları ile ilgili olarak karanlıkta kalan sorulara cevap
vermesi gerekiyor. Özgener’in 26 Mayıs 2009’da göreve
getirdiği Ahmet Güvener’in göreve başlamasından önce TFF
tarafından yapılan hizmet alımlarının faturaları için “Öde
Ahmet Abi” diyerek Güvener’e talimat verdiği ancak Teftiş
Kurulu’na karşı bu olayı inkâr ettiği iddiaları doğru mudur?
Yine şirket sahibi olarak federasyon ile ticari ilişki içindeyken
Mahmut Özgener tarafından genel sekreter yardımcılığına
getirilen Orhan Gorbon hangi başarısından dolayı bu unvanı
almış, söz konusu 123 bin TL’lik ödeme ile ilişkisi
olmamasına rağmen neden görevden alınmıştır, varsa
yapmış olduğu mali usulsüzlük nedir? Temmuz ayındaki mali
genel kurulda 123 bin TL’lik usulsüzlük, denetleme kurulu
tarafından delegelere gönderilen mali tablolarda nasıl
gizlenmiştir? Geçen sezon başlamadan önce Sivas-G.Saray
maçının hakeminin raporunu Özgener ve MHK Başkanı
Oğuz Sarvan’ın talimatı ile hukuk kurulundan geri alan o
dönemin MHK üyesi Osman Avcı’yı; olayın duyulması
üzerine G.Saray Kulübü’ne kurban veren Mahmut Özgener
bu kez Güvener ve Gorbon’u koltuğunu koruma uğruna bir
başka büyük kulübümüze kurban mı etmiştir?
Tahkim saygınlığını yitirdi mi?
Futbolun yargıtay’ı görevini yerine getirmesi gereken TFF
Tahkim Kurulu’nun en son toplantısında Türkiye Faal Futbol
Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği’nin 30.06.2010’da
yürürlüğe giren merkez hakem kurulu talimatının iptali için
Tahkim Kurulu’na yapmış olduğu başvurunun, ‘isabetli ve
yerinde olmadığı’ gerekçesi ile reddedilmesi futbolumuzda
adaletin ayaklar altına alındığını açıkça gösteriyor. MHK’nin
garip uygulaması ile klasmanlar açıklanmadan beş gün önce
yeni bir talimat yayınlayarak hiçbir amatör hakem klasmana
alınmadı. Şimdi ülkemizde üniversiteye giriş sınavı için bir yıl
boyunca çalışan ve yürürlükteki talimata göre sınava giren
lise son sınıf öğrencilerinin başarılı olup da tıp fakültesine
girmeyi beklerken YÖK’ün sınav sonrası çıkardığı bir talimat
ile tıp fakültesine öğrenci almayıp bu öğrencileri hemşirelik
yüksek okuluna almaya kalkıştığını düşünelim. Sınavlardan
sonra yapılan talimat ile amatör hakemlerin haklarının gasp
edilmesine hakem derneğinin itiraz etmesinin neresi yersiz ve
isabetsiz? Tahkim Kurulu Başkanı Adnan Türkkan ve
arkadaşları bu kararları ile tahkimin TFF yönetiminin emirleri
ile karar verdiğini ve inanılırlığını yitirdiğini herkese ilan etti.
TFF her fırsatta şeffaflıktan bahsetmesine rağmen internet
sitesindeki bilgi bankası bölümünde gözlemcilerin bilgilerini
kaldırdı. Yani MHK gözlemcilerin görev aldığı maçları futbol
kamuoyundan saklıyor. Bu da gözlemciler ile ilgili gizli
kapaklı işler mi yapılıyor sorusunu akıllara getiriyor.
ERSİN ÖZTEKİN
Merkez Hakem Kurulu hakem
atamalarõndaki ciddiyetsiz
tutumunu sürdürmeye bu hafta da
devam etti! 2. haftada oynanan
Galatasaray-Bursaspor
maçõnda sarõ kartõ bulunan
ve yerde bilerek eliyle topu
tutan Volkan Şen’e ikinci
sarõ kartõnõ gösteremeyen
ardõndan kendisine iki kez
dirsek atan Milan Baros’u
oyundan ihraç edemeyen ve
gözlemcisi Murat Ilgaz’dan 7.8
gibi düşük bir not alan Abdullah
Yılmaz, İBB-Konya maçõnda
görevlendirildi. Ligin 3.
haftasõndaki Karabükspor-Beşiktaş
maçõnda Siyah - Beyazlõlarõn ilk
golünde Nobre’nin rakibine yaptõğõ
faulü göremeyen, penaltõdan attõğõ
ikinci gol öncesinde Quaresma’nõn
aldatmaya yönelik hareketini tespit
edemeyip penaltõ veren; gözlemcisi
Halit Gerçeker’den 7.9 alan
Tolga Özkalfa da Ankaragücü-
Kasõmpaşa karşõlaşmasõnda
düdük çalacak. Daha pazartesi
gecesi oynanan G.Saray-G.Antep
maçõndaki kötü yönetimi ile
herkesin tepkisini çeken
Bünyamin Gezer de aradan iki
gün dahi geçmeden Sivasspor-
Eskişehirspor karşõlaşmasõnda
görevlendirildi.
Spor Servisi - Spor Toto Süper
Lig’de 5. haftada oynanacak
F.Bahçe-Beşiktaş maçõnõ Cüneyt
Çakır yönetecek. Zorlu
derbide Çakõr’õn
yardõmcõlõklarõnõ
Bahattin Duran ve Tarık
Ongun yapacak. Ligde 5.
hafta maçlarõnõ yönetecek diğer
hakemler şöyle: 17 Eylül Cuma:
(20.00) Trabzon-Manisa: M.
Kâmil Abitoğlu, 18 Eylül
Cumartesi: (18.00) Sivas-
Eskişehir: Bünyamin Gezer,
Ankaragücü-Kasõmpaşa: Tolga
Özkalfa, (20.30) Medical Park
Antalya-Kayseri: Fırat
Aydınus, Buca-G.Saray: Halis
Özkahya, 19 Eylül Pazar:
(18.00) Karabük-G.Birliği: Suat
Arslanboğa, (20.30) İstanbul
BŞB.-Konya: Abdullah Yılmaz,
20 Eylül Pazartesi: (20.00)
G.Antep-Bursa: Deniz Çoban.
D E R B İ C Ü N E Y T Ç A K I R ’ I N
D Ü Ş Ü K N O T A L A N A
Ö D Ü L G İ B İ M A Ç
ALTILI GANYAN
5 1 5 2 2 6
8 5 5 5 14
1 10 6 7 2
4 9 3
GÜNÜN PROGRAMI - FUTBOL - UEFA
Avrupa Ligi (İnönü/22.05) Beşiktaş-CSKA Sofya.
TV’DE SPOR - Futbol Smart/20.00 Aris-
A. Madrid, (20.00) Club Brugge-Paok, (22.05)
Sevilla-PSG, Euro Futbol/20.00 Salzburg-M.
City, (22.05) Porto-Rapid Vienna, Star
TV/22.05 Beşiktaş-CSKA Sofya, HDTV
Smart/22.05 Liverpool-S.Bükreş, NTV
Spor/03.00 WNBA Atlanta-Seattle.
H A L T E R İ N K A L B İ
A N T A L Y A ’ D A A T A C A K
GÜRSU KUNT
ANTALYA - Dünya Halter
Şampiyonasõ bugün Antalya’da
başlõyor. 2012 Londra
Olimpiyatlarõ için kota
müsabakalarõnõn ilki olan
şampiyonada, 86 ülkeden
yaklaşõk bin 200 sporcu
mücadele edecek. İlk
müsabakalarõn yapõlacağõ yarõn
sporcular, bayanlarda 48 ve 53,
erkeklerde de 56 kilogramda
podyuma çõkacaklar.
Şampiyona 26 Eylül’de sona
erecek. Turnuvada ülkemizi
erkeklerde Gökhan Kılıç 56
kiloda; Erol Bilgin,
Bünyamin Sezer, Hurşit
Atak 62 kiloda, Mete Binay
ve Ekrem Celil 69 kiloda,
Semih Yağcı ve Samet
Keleş 77 kiloda, İzzet İnce
85 kiloda, Resul Elvan ise
94 kiloda temsil edecek.
Bayanlarda ise 48 kiloda
Nurcan Taylan ve Sibel
Özkan, 53 kiloda Aylin
Daşdelen, 58 kiloda Sibel
Şimşek mücadele edecek.
ÖZAK’TAN PROTESTOYA TEPKİ
‘TANJEVIC‘E HAKSIZLIK YAPILDI’
Federasyon Başkanõ FIBA’nõn yaptõrõmõnõ önce doğruladõ, ardõndan yalanladõ
Demirel cezadan habersiz