Katalog

CMYB C M Y B 16 EYLÜL 2010 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Zamana Karşı Savaş 12 Eylül referandumu “Tayyipizm” ya da “Erdok- rasi” diye ifade edebileceğimiz bir “rejimin” genel provası oldu. “Erdokrasi”nin nirengi noktası olan bu genel provada iktidarın tüm olanakları kullanıldı. Köy muhtarından devlet gücünü elinde tutan kaymakamlara, valilere dek kılcal damarlar halinde ülke sathına yayılan dev bir mekanizmayla seçme- ne yapılan tam gaz “evet” abanması; düşlenebile- cek en ağır baskı, markaj, rüşvet ve tehditlerle ha- rekete geçirildi. “Erdokrasi” yörüngesindeki medya, aydınlar ve sanatçıları, ekonomi-finans sektörünü; bu “devlet gücüne” ilave edin. Aleniyet kazanan bir “sivil toplum kuruluşu”(!) kisvesi altında “rejime” bundan böyle açık maddi, manevi destek sunan Hocaefendi hareketini buna ekleyin. Müslüman ülkelerden transfer olan kaynakları - sade İran’dan gelen paralar “Daily Telegraph”a göre 25 milyon dolar!- hesaplayın. Brüksel’in Türkiye’de rakipsiz “partner” kabul ettiği AKP iktidarına baston değneği olan AB ko- damanlarını; AKP iktidarıyla tüm sorunlara rağ- men, “alternatif yokluğundan” destek vermeye de- vam eden ABD gücünü düşünün… Bunların karşısında bir yüzde 42 var! Yüzde 42 mucizesi Dünya bir yana, yüzde 42 bir yana gibi bir du- rum çıktı yani ortaya... “Lider hegemonyası” üzerine kurulu “Erdokrasi” karşısında yüzde 42’nin üstelik henüz rüştünü is- pat etmiş güçlü bir lideri bile yok. Nerden bakarsanız bakın, bu bir mucize. Yüzde 42 için nispeten “birey” olmuş/olabilmiş; “birey iradesiyle” hareket eden/edebilen Türki- ye’nin oyları diyebiliriz... Yüzde 42, dediğim dedik çaldığım düdük “da- yatmacı sistem” karşısında Türkiye’de hâlâ -gitgi- de daralan ve kısıtlı- bir demokrasi alanı bulundu- ğunu; Türkiye’de “demokrasinin” bir nüvesi oldu- ğu/nüve edindiğinin kanıtıdır. “Erdokrasi”nin nihai durağı olan, “Başkanlık sis- temine” geçişle birlikte, ne var ki bu dar demokra- si alanı da yok olacak... “Erdokrasi”ye -üzerinde bir tek soru bile bulun- mayan boş pusulalar üzerinden- verilen “açık çek”ten sonra; ülkemizde bu “demokrasinin nüve- si” korunabilecek mi? “12 Eylül referandumundan” “Başkanlık” siste- mine alınan dönemeçte, “yüzde 42 Türkiye’si” mu- hafaza edilebilecek mi? Edilebilir mi? Sorulması gereken sorular artık bunlar. “12 Eylül referandumu”; -“hayır” deklarasyonun- da bulunan sanatçıların dahi “bakan” düzeyinde markaja alındığı- eşi benzeri görülmeyen “totaliter güç uygulamalarına” sahne oldu... “Totaliter güç” taktikleriyle elde edilen “zafer” ve dünyanın bu “zaferi” desteklemesi ardından; “Er- dokrasi”, karşısındaki son direnç noktalarını da kır- maya, devşirmeye, eritmeye yönelecektir. Toplum sathındaki fethin artık “son aşamasına” girilmiştir. İşte bu “son fetih aşamasının” eşiğinde, “yüzde 42” üzerine de bütün bütün ölü toprağı serilme- den, kollanması gereken hedef bundan böyle; “Hayır cephesi” üzerinden bir ivme yakamak ve mevcut “demokrasi nüvesini” korumaktan geçiyor. Bizim için bu son şans. O ivme yakalanacak mı? Yakalanabilir mi? Ya da nasıl yakalanır? Kafa yormamız gereken sorular bunlar. ‘Korku faktörü’ CHP’yi toplar mı? Aksini söyleyebilmeyi çok arzu ederdim. Ama hâlâ Fetret Devri dedikodularından sıyrılamamış olan CHP’nin sergilediği dağınık manzara büyük umutlar vaat etmiyor… Ne var ki bugün artık farklı bir “faktör” var orta- da: Şimdiye dek bu denli köklü biçimde hissedil- meyen bir “tehdit unsuru” var... “Erdokrasi tarafından hepten silin- mek/ezilmek/yok farz edilmek/yok edilmek/yok ol- mak” tehdidinden geçen bir “korku” ve “endişe faktörü” var… Bu “korku” ve “daralan zaman” faktörü bir ara- da, CHP’nin bu defa da silkinip kendine gelmesini kamçılamazsa, artık başka hiçbir şey.. “Cumhuri- yetin kurucusu olmakla övünen” bu partiyi “külle- rinden doğmak” ve “yeniden yapılanmak hedefi et- rafında” bir araya getiremez. CHP, bugünden tezi yok; “yeni anayasa projesi”, “başkanlık sistemi” ve baş döndürücü hızla geri sayıma giren ivedi “genel seçim takvimi” karşısın- da, “değişimi” okuyan kanaat önderleri ve bilim insanları ile başlangıç noktası olarak, kapsamlı bir “beyin fırtınası” başlatmalı. Toplumla dinamik, mo- dern, yeni bir iletişim ağı ve stratejisi kurmalı. Bu stratejinin köşe taşlarını, CHP işlevine ve misyonu- na inanan başarılı iletişim uzmanlarıyla oluşturmalı. Gerisini fırsat olursa ileriki yazılarda tartışırız. nilgun@cumhuriyet.com.tr Türkler Doğu’ya bakıyor ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD’deki dü- şünce kuruluşu Alman Marshall Fo- nu’nun (GMF) 2010 yõlõna yönelik “Transatlantik Eğilimler” araştõr- masõnda Türkiye’nin giderek Ba- tõ’dan koptuğu görüşü öne çõktõ. Haziran ayõnda ABD ve Türki- ye’nin de içinde bulunduğu 12 Avrupa ülkesinde yapõlan ankete göre, Türk halkõ arasõnda Türkiye’nin uluslararasõ meselelerde Ortadoğu ülkeleriyle ya- kõn işbirliği içinde olmasõnõ savunanlar iki katõna çõkarken NATO ve AB üye- liğine destek azaldõ. Anket ayrõca Türk halkõnõn bü- yük bir kõsmõnõn İran’õn nükleer si- lah sahibi olmasõ konusunda kay- gõ duymadõğõnõ da ortaya koy- du.Türkiye’nin BM Güvenlik Kon- seyi’nde İran yaptõrõmlarõ için ret oyu kullanmõş olmasõna ve Mavi Marmara olayõ nedeniyle gerilen İsrail ilişkilerine de atõf yapõlan ra- porda “Batı ile ittifak kurmaya yönelik belirgin bir kalıbı ol- mayan Türkiye’nin dış politi- kada tahmini daha zor bir yöne doğru gittiği neredeyse kesin. Amerikalı ve Avrupalı liderler ileride bunu hesaba katmalı” ifadeleri dikkat çekti. Romanya en olumlu bakan ülke Araştõrma, Türkiye ile birlikte ABD ve AB üyesi 11 ülkede, Al- manya, Fransa, İngiltere, İtalya, İs- panya, Polonya, Romanya, Hollan- da, Portekiz, Bulgaristan ve Slo- vakya’da gerçekleştirildi. Her ülke- de yaklaşõk bin kişiyle görüşüldü. Ankette Türkler arasõnda Rusya’ya olumlu bakanlar yüzde 33, AB ve Hindistan’a olumlu bakanlar yüzde 34 ve Çin’e olumlu bakanlar yüzde 39 düzeyinde çõkarken Türkiye’ye olum- lu bakanlarõn oranõ ise Romanya’da yüzde 56, İngiltere’de yüzde 54, ABD ve Hollanda’da yüzde 50, İs- panya’da yüzde 46, Bulgaristan’da yüzde 45, Fransa ve Portekiz’de yüz- de 41, Polonya’da yüzde 39, Alman- ya’da yüzde 34, Slovakya’da yüzde 28 ve İtalya’da yüzde 25 olarak yer aldõ. Araştõrmada sadece Türkiye’de so- rulan “Kıbrıs’taki müzakereleri destekliyor musunuz?” sorusunda, “şiddetle destekliyorum” diyenler yüzde 15, “biraz destekliyorum” di- yenler yüzde 14, “biraz karşıyım” di- yenler yüzde 11 ve “şiddetle kar- şıyım” diyenler yüzde 40 çõkarken yüzde 20 görüş bildirmedi. Bu durumda Kõbrõs müzakerele- rine destek verenler yüzde 29, kar- şõ çõkanlar yüzde 51 oldu. Erme- nistan’la imzalanan protokollerin onaylanmasõna şiddetle karşõ çõ- kanlar ise yüzde 44’ü ve kõsmen karşõ çõkanlar yüzde 11’i buldu. İlişkilerin normalleştirilmesini hedefleyen protokollerin onay- lanmasõnõ şiddetle destekleyenler yüzde 11, kõsmen destekleyenler yüzde 17’de kaldõ. Böylece pro- tokolleri destekleyenler yüzde 27, karşõ çõkanlar yüzde 55 olarak he- saplandõ. Marshall Fonu’nun araştõrmasõna göre, Türkiye’nin Ortadoğu ülkeleriyle işbirliği içinde olmasõnõ destekleyenlerin oranõ iki katõna çõkarak yüzde 20’ye ulaştõ. Türklerin yalnõzca yüzde 6’sõ ABD ile işbirliği yapõlmasõnõ destekliyor ABD’de Çay’cı depremi Dış Haberler Servisi - ABD’nin Delaware eyaletinde yapõlan ön seçimlerde aşõrõ mu- hafazakâr olarak tanõmlanan “Çay Partisi” hareketinin adayõ Chris- tine O’Donnell, Cumhuriyetçi Parti’nin Senato adaylõğõnõ ka- zandõ. “Çay Partisi” hareketinin ABD’de kasõm ayõnda yapõlacak ara seçimler öncesinde elde etti- ği bu başarõnõn muhafazakâr Cumhuriyetçi Parti içinde den- geleri altüst edebileceği ve kimi çevrelerce parti içinde bölünme- nin yaşanabileceği kaygõlarõna neden olduğu yorumlarõ yapõlõyor. Ara seçimlere az bir süre kala Cumhuriyetçi Parti’nin merkez- deki kanadõ, parti içinde ciddi bir muhalefete girişen “Çay Partisi” hareketi karşõsõnda darbe aldõ. Son seçimlerde Cumhuriyetçi Parti’nin başkan yardõmcõlõğõna aday gösterdiği Sarah Palin’in desteklediği O’Donnell, uzun yõllardõr Delaware’de kongre üyeliğini yürüten Mike Castle’õ yüzde 46.9 oya karşõ yüzde 53.1’le geçti. Kendisine yöneltilen yolsuzluk suçlamala- rõndan etkilenmeyen O’Donnell’õn ön seçim- leri, Demokrat Partili ABD Başkanõ Barack Obama yönetimine karşõ sert eleştirileri sa- yesinde kazandõğõ belirtiliyor. Ancak Cumhuriyetçi Parti O’Donnell’õn seçil- mesi halinde kendisine ara seçimler için ödenek sağlanmayacağõnõ bildirmişti. O’Donnell’õn De- laware’den Senato için koltuk yarõşõnda Demokrat rakibi Chris Coons karşõsõnda kazanma olasõlõğõ zayõf görülüyor. Bunun da ara seçimlerde Cum- huriyetçiler’in senatonun kontrolünü ele geçir- melerini engelleyebileceği yorumu yapõlõyor. O’Donnell, eşcinsellik ve kürtaj karşõtõ, ayrõca si- lah kullanõmõnõ destekliyor. Obama hükümetinin politikalarõnõ eleştiren mu- hafazakârlarõn “Çay Partisi” adõ altõnda yürüttükleri protestolarõn giderek yayõlmasõ ülkede tartõşmala- ra neden olurken bu hareketin adaylarõ şimdiye ka- dar Alaska, Nevada, Colorado, Florida ve Kentucky eyaletlerinde Cumhuriyet Parti içinde zafer kazanmõş durumda. New York eyaletinde de yine Çay Par- tisi’nin desteklediği Carl Paladino, Cumhuriyet- çi Parti’nin valilik adaylõğõnõ elde etti. “Çay Partisi” hareketi adõnõ 1773’te İngiltere’nin çaya getirdiği ağõr vergileri Boston’daki sömürge altõnda yaşayanlarõn gemilerdeki tonlarca çayõ de- nize dökerek protesto ettiği ve bağõmsõzlõk hare- ketinin tetiklendiği, “Boston Çay Partisi” olarak tarihe geçen olaydan alõyor. Delaware seçimlerinde Çay Partisi hareketinin adayı O’Donnell’ın elde ettiği zafer, ABD siyasetini karıştırdı. Bazı kesimler Çay Partisi hareketini “aşırı sağcı” olarak nitelerken kimilerine göre merkezdeki muhafazakârları da çekmeye başlayan bu hareket genel seçimlerde üçüncü bir parti olarak ortaya çıkabilir. (Fotoğraf: AFP) Ankette yer alan bazı saptamalar  Uluslararasõ konularda Tür- kiye’nin Ortadoğu ülkeleriyle ya- kõn işbirliği içinde olmasõnõ des- tekleyenlerin oranõ geçen yõla kõ- yasla iki katõna çõkarak yüzde 20’ye ulaştõ. Türklerin yüzde 34’ü dõş politikada yalnõz hareket etme- si gerektiğini savunurken AB ile birlikte hareket edilmesi gerektiği- ni savunanlar bu yõl 9 puan kay- bederek yüzde 13’e indi. Türklerin yalnõzca yüzde 6’sõ ABD ile işbir- liği yapõlmasõnõ destekliyor.  ABD’lilerin yüzde 86’sõ ve AB halkõnõn yüzde 79’u nükleer silahlara sahip bir İran’dan en- dişelenirken anket yapõlan ülke- ler arasõnda yalnõzca Türkler yüzde 48 ile bu konuda kaygõ duymadõklarõnõ açõkladõ. AB halkõnõn yüzde 78’i ABD Başkanõ Barack Obama’nõn ulus- lararasõ konularõ ele alõşõnõ des- teklerken Obama’ya Türklerin ge- çen yõlki yüzde 50’lik desteği bü- yük bir düşüşle yüzde 28’e indi. 2004 yõlõnda Türklerin yüz- de 53’ü NATO’nun gerekli ol- duğunu düşünürken 2010 yõlõn- da Türk halkõnõn yalnõzca yüzde 30’u bu kanõda.  2004’te Türk halkõnõn yüzde 73’ü AB üyeliğini desteklerken bu yõl bu sayõ yüzde 38’e düştü. Öte yandan AB halkõnõn yüzde 58’i Türkiye’nin Batõ’nõn bir parçasõ olmak için yeterli ortak değere sa- hip olmadõğõnõ düşünüyor.  Türklerin yüzde 76’sõ ken- dileri ve ailelerinin ekonomik krizden etkilendiğini söyledi. Halkõn yüzde 43’ü AB üyeliği- nin Türk ekonomisi için iyi ola- cağõnõ düşünüyor.  Türklerin yüzde 60’õ eko- nomik gücün askeri güçten da- ha önemli olduğu görüşünde. Yüzde 42’si ise bazõ koşullarda adalet için savaşõn gerekli oldu- ğunu savunuyor.  Türk halkõnõn yüzde 41’i Çin’i ekonomik bir tehdit olarak görürken yüzde 57’si askeri bir tehdit olduğunu düşünmüyor. ABD’lilerin yüzde 90’õ ile AB halkõnõn yüzde 81’i beş yõl içinde ABD’nin güçlü liderliğini sürdüre- ceği tahmininde bulundu. T.C. ADANA 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN GAYRİMENKUL SATIŞ İLANI Dosya No: 2010/3648 Es. TAPU KAYDI: Adana ili, Seyhan ilçesi, Cemalpaşa Mah. 1. Bölge Tapu Sicil Müdürlüğü nezninde, 1456 ada, 1009 parsel, 2/120 arsa paylõ 10 kat 29 nolu bağõmsõz bölüm, büro olarak görünen taşõnmaz. ÖZELLİKLERİ: Satõlmasõna karar verilen gayrimenkulun cinsi, kõymeti, adedi, evsafõ: Adana ili, Seyhan ilçesi, Cemalpaşa Mah. 1. Bölge Tapu Sicil Müdürlüğü nezninde, 1456 ada, 1009 parsel, 2/120 arsa paylõ 10 kat 29 nolu bağõmsõz bö- lüm, büro olarak görünen taşõnmaz, betonarme karkas tarzõnda inşa edilmiş 120 m2 oturum alanlõ 2 oda 1 salon mutfak ve tuvaletten ibaret olup zemini seramik döşemeli, duvarlar plastik badanalõ, asma tavanlõ, kapõlarõ ah- şap pencereli PVC’dir. KB cephelidir. Yapõ halihazõr durumu ve mahalli rayiçlere, bugünkü alõm-satõm fiyatla- rõna göre, arsa payõ ile birlikte 180.000,00 TL. kõymet takdiri yapõlmõştõr. MUHAMMEN KIYMETİ: Taşõnmaz yapõ ve zemin toplamõ 180.000,00 TL. üzerinden satõşa arz olunacaktõr. İİK’YE GÖRE SIRAYA İTİRAZ: Ala- cağa mahsuben ihalenin yapõlmasõ veya satõş bedelinin sõra cetveli yapõlmadan ipotek alacaklõsõna ödeneceğin- den alakadarlarõnõn satõşõ takip ederek İİK. 142 md.’sine göre itirazõ olanlarõn bu hakkõnõ 7 gün içinde kullan- dõklarõna dair dosyamõza derkenar etmeleri İİK’nin 83, 100, 142, 151, ve MK’nin 862,874 md.’leri gereğince ay- rõca tebliği olunur. İİK’ye GÖRE SATIŞ İLANININ TEBLİĞİ: İİK’nin 127 md.’si gereğince adresleri tapuda kayõtlõ olmayan alakadarlara gönderilen tebligatlarõn imkansõzlõğõ halinde işbu satõş ilanõ tebliğ yerine kaim ol- mak üzere ilanen tebliği olunur. SATIŞ ŞARTLARI: 1- Satõş, 02.11.2010 tarihinde (Yeni Adana Adliyesi 5. kat 408 nolu odada saat 10.00’dan 10.10’a kadar İcra Müdürlüğü’nce açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõr- mada tahmin edilen kõymetin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklar varsa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla ta- şõnmaz 12.11.2010 tarihinde Yeni Adana Adliyesi 5. kat 408 nolu odada saat 10.00’dan 10.10’a kadar İcra Mü- dürlüğü’nce açõk artõrma suretiyle ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da bu miktar elde edilememişse gayrimenkul en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak üzere artõrma ilanõnda gösterilen müddet sonunda en çok artõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki artõrma bedelinin malõn tahmin edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ ve sa- tõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla olmasõ ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa satõş talebi düşecektir. 2- Artõrma- ya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetlerin %20’si nispetinde nakdi “TL”si veya bu miktar kadar milli bir bankanõn teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediğinde 10 günü geçmemek üze- re mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu, tapu harç ve masraflarõ ile %18 KDV alõcõya aittir. Birikmiş ver- giler satõş bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkuller üzerindeki hak- larõnõ hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile on beş gün içinde Dairemize bildirmeleri lazõmdõr; Aksi takdirde haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaşmada hariç bõrakõlacaklardõr. 4- İhaleye ka- tõlõp daha sonra ihale bedelini yatõrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif et- tikleri bedelle son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn Dairemizce tahsil olunacak bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alõnacaktõr. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için Dairede açõk, olup, masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6- Satõşa iştirak eden- lerin, şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaktõr. Başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarõda belirtilen Adana 2. İcra Müdürlüğü’nün 2010/3648 Es. sayõlõ dosya numarasõ ile Müdürlüğümüze başvurmala- rõ ilan olunur. (İc. İf. K. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 62125) KKTC temsilciliğine saldırı LEFKOŞA (AA) - Almanya’da KKTC’nin Werl ve Düsseldorf fahri temsilcilikleri önceki gün saldõrõya uğradõ. KKTC Dõşişleri Bakanõ Hü- seyin Özgürgün, saldõrõlarõn ardõndan yaptõğõ açõklamada, yaşanan olaylarõn ilk kez meydana geldiğini belirterek, saldõrganlarõn yakalanmasõ için Almanya polisi ile gizli servisin soruşturmala- rõnõ sürdürdüğünü söyledi. Werl’de KKTC adõna fahri temsilcilik yapan Dr. Kandemir Özdemir’in kliniğine giren maskeli, motosikletli 2 kişi, Özde- mir’in yardõmcõsõnõ başõndan darp ettikten sonra, binaya da hasar vererek kaçmõştõ. Düsseldorf Fahri Temsilci Çetin Ay’õn ofisi de saldõrõya uğramõştõ. Peçe yasağına ilk tepki Dış Haberler Servisi - Fransa’daki peçe yasağõ Asyalõ Müslümanlarõn tepkisini çekti. Yasayla ilgili ilk tepki 200 milyon Müslüman nüfusuna sahip olan Endonezya’dan geldi. Endonezya Ulema Konseyi Başkanõ Amidhan “Eğer Fransa insan haklarına saygılıysa, Müslüman kadınların peçe takmasına izin verir” diye konuştu. Pan-Malezya İslami Parti- si Başkanõ Nasaruddin Mat İsa da “Karar, Batı ile Müslüman dünyası arasındaki uçurumu ka- patma çabalarına zarar verir. Umarım herhangi bir terörist saldırıyı tetiklemez” dedi. Diyalog halindeyiz ? ABD’li diplomat Gordon, Türk-Amerikan ilişkilerini değerlendirdi: WASHİNGTON (Cumhuriyet) - ABD Dõşişleri Bakanlõğõ’nõn Avrupa ve Avras- ya’dan sorumlu Müsteşar Yardõmcõsõ Phil Gordon, Avrupa’da en çok iletişimde ol- duklarõ ülkenin Türkiye olduğunu söyledi. Alman Marshall Fonu’nun ‘Transan- lantik Eğilimler’ anketiyle ilgili düzen- lediği oturumda konuşan Gordon, Türki- ye’nin Batõ’dan uzaklaştõğõnõ düşünme- diklerini ifade etti. Anket sonuçlarõnõn ABD’nin Türk kamuoyuna yönelik daha fazla çalõşmasõ gerektiğini ortaya koydu- ğunu belirten Gordon, Türk hükümetinin ABD ile bazõ konularda aynõ görüşte ol- madõğõ yönündeki bir yorum üzerine, iki ülke arasõndaki farklõlõklarõ özel ya da ka- muoyu önünde ‘açık ve dürüst’ biçimde konuştuklarõnõ ifade etti. Gordon, “Avru- pa’da bu kadar sürekli ve açık bir di- yalog içinde olduğumuz başka hükümet yok” dedi. Gordon, Türkiye ile ‘model or- taklığa sahip olmak istedikleri’ söyledi.