19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 HAZİRAN 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR [email protected] CMYB C M Y B Canıyla oynayanların öyküsü beyazperdede! Kültür Servisi - İp cambazlarõnõn öyküsü, yönetmenliğini Serdar Güven’in üstlendiği “Canõyla Oynayanlar” adlõ belgesele konu oldu. Kültür ve Turizm Bakanlõğõ destekli filmde, Orta Asya Şamanist Türk kültürü ritüellerinden bir gösteri unsuruna dönüşerek günümüze kadar ulaşan geleneksel ip cambazlõğõ gösterisinin eğlence kültürümüzdeki yeri, bu gösteri sanatõnõn geçmişi ve bugünü işleniyor. Ulusal ve uluslararasõ festivallerle, televizyon kanallarõnda gösterilmesi planlanan belgesel filmin süresi ise 52 dakika. ‘Nuri İyem Resim Ödülü’ yarın verilecek Kültür Servisi - Evin Sanat Galerisi tarafõndan bu yõl beşinci kez verilen “Nuri İyem Resim Ödülü” yarõn Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde yüksek lisans eğitimine devam eden Emre Tan’a verilecek. Evin Sanat Galerisi’nde gerçekleştirilecek ödül töreninde Prof. Dr. Rahmi Aksungur tarafõndan özel hazõrlanan ödülü temsil eden heykel ve 10 bin liralõk ödül Doğan Hõzlan tarafõndan Emre Tan’a verilecek. Törenin ardõndan, başta ödül alan resim ve seçici kurul tarafõndan sergilenmeye değer bulunan resimler olmak üzere toplam 26 resmin yer alacağõ sergi açõlacak. Sergi, 15 Temmuz’a kadar görülebilecek. Michael Jackson biyografisi raflarda Kültür Servisi - J. Randy Taraborrelli’nin kaleme aldõğõ “Michael Jackson: Büyülü ve Çõlgõnca Bir Yaşam” başlõklõ biyografi Karşõ Yayõnlarõ tarafõndan yayõmlandõ. Defne Sarsõlmaz, Ceren Şanlõdağ, Ali Toprak ve Korkmaz Uluçay’õn dilimize çevirdiği hacimli kitap 800 sayfayõ aşõyor. Sanatçõnõn kariyerinin sürekli bir takipçisi olan Tarraborelli’nin, Jackson hayranlarõnõn merak ettiği tüm sorulara yanõt aradõğõ kitapta, Jackson’õn fotoğraflarõ da yer alõyor. Rahmi M. Koç Müzesi minik heykeltıraşları bekliyor Kültür Servisi - Rahmi M. Koç Müzesi, 3 Temmuz’da çocuklar için “Konuşan Heykeller” atölyesi düzenliyor. Faber-Castell’in desteklediği etkinlik, 3 Temmuz’da 11.00-12.00 saatleri arasõnda Fenerbahçe vapurunda gerçekleşecek. 4 - 6 yaş arasõ çocuklara yönelik olarak düzenlenecek atölyede çocuklar, Rahmi M. Koç Müzesi Eğitim Birimi’nin uzman eğitimcileri ile birlikte, taşa, toprağa, kile şekil vererek yaptõklarõ heykelleri Faber- Castell boyalarõyla renklendirecek. (Bilgi için: 0 212 369 66 00) Hancock’tan 70. yaşı albümü Kültür Servisi - 12 Nisan’da 70. yaşõnõ kutlayan caz piyanisti, besteci Herbie Hancock, yeni yaşõnõ anlamdõrmak amacõyla “The Imagine Project” adlõ bir albüm yayõmladõ. Hancock, albümdeki kayõtlarõ aralarõnda Anoushka Shankar, Seal, Pink, John Legend, Juanes, Jeff Beck’in de bulunduğu dostlarõ ile birlikte gerçekleştirdi. Hancock, müziğin evrensel bir dil olduğunu kanõtlamak amacõyla da kayõtlarõ onlarõn yaşadõğõ yerlerde gerçekleştirmiş. 38. İstanbul Müzik Festivali bu akşam “La Concert Spiritu- el” başlõklõ görkemli bir kut- lamayla sona eriyor. Şef Herve Niquet’nin yönetimindeki topluluk, dönem çalgõlarõnõn fanfarlarõyla başlayacak, Handel’in 18. yüz- yõlda İngiltere Kralõ’nõn Thames Nehri’nde- ki gezisini ve şenliklerini kutlamak için bes- telediği soylu ve coşkulu müziğini İstan- bul’a taşõyacak. Bu yõlki festival dünyanõn kõdemli toplu- luklarõ, seçkin solist ve şefleriyle İstanbullu- lara büyük bir şölen yaşattõ. İzleyebildikle- rim arasõnda en etkilendiğim Xenakis’in “Oresteia” adlõ çok yönlü, çok boyutlu ya- põtõydõ. Gürer Aykal-Spiros Sakkas ortak çalõşmasõyla tarihi bir prodüksiyon çõkmõştõ ortaya. İki ayrõ kuşağõn iki büyük piyanisti, Radu Lupu’yu ve Lang Lang’õ birkaç gün arayla dinlemek ise ‘deha’ sözcüğünün anlamõnõ bir kez daha düşünmemize neden oldu. Ra- du Lupu altmõşlõ yaşlarõn ortalarõnda. 19. yüzyõlõn birikimi bir Orta Avrupa geleneği- nin temsilcisi. Kurduğu her bir müzik cüm- lesi ince işlenmiş bir nakõştõ. Rengim Gökmen yönetimindeki İD- SO’nun ONA Schumann Piyano Konçerto- su’ndaki eşliği de çok başarõlõydõ. Lang Lang henüz 27 yaşõnda bir bilge. Chopin’in 1. Piyano Konçertosu’nu baştan yarattõ. Mü- zik cümlelerinin sonunda genişleyerek aldõ- ğõ nefesler (rubatolarõ) bestecinin şiirsel an- latõmõnõ güçlendiriyordu. Gürer Aykal yönetimindeki BİFO’nun Lang Lang’a eşliği tarihe geçecek değerdey- di. Bir başka etkisinden kurtulamadõğõm so- list de Cem Mansur yönetiminde Akbank Oda Orkestrasõ’nõn eşlik ettiği Antonio Me- nesses idi. Schumann’õn çello konçertosun- daki fõrtõna gibi yorumu iz bõraktõ festivale. İstanbul Festivali bu yõlki Schumann ve Chopin’in 200. doğum yõldönümlerini böy- lece anlõ şanlõ bir şekilde kutlamõş oldu. Avro Part gibi kendini dinselliğe adamõş bir çağdaş besteciyle tanõşmak da bu yõlki festivalin ilginç anõlarõ arasõna katõldõ. “İs- tanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti” kapsamõnda seslendirilen “Âdemin Yakarı- şı” adlõ korolu yapõt gelecek yõl kültür baş- kenti unvanõnõ devralacak olan Tallinn’de de seslendirilecek. Kim bilir belki de onu çok titizlikle çalan BİFO bu kez de Tal- linn’e davet edilir. BİR GELENEĞİN SİMGESİ: VİYANA FİLARMONİ ORKESTRASI Viyana Filarmoni ilk kez İstanbul’da çal- dõ. Haliç Kongre Merkezi’ndeki 3 bin kişi- lik salon, 160 yõllõk bir geleneğin sahibi olan bu dünyanõn en ağõrbaşlõ topluluğunu Enerjisa’nõn sponsorluğunda konuk etti. Or- kestra her yapõta yazõldõğõ döneme bağlõ ka- larak kusursuz bir yorum getirmekle ünlü. Ricardo Muti, titiz mi titiz bir şef. İlk ya- põt Mozart’õn “Linz Senfonisi”ydi. Daha ilk bölümde Adagio (ağõr) bir tempo olduğu halde alkõş kopmasõ dinleyicimiz adõna yüz kõzartõcõydõ. Ne çõkar şu elimizdeki prog- ramlara bir göz atsak! Kaç bölüm var, bak bakalõm herkes alkõşlõyor mu? SOĞUK AMA ETKİLEYİCİ Son zamanda konser salonlarõndaki ciddi- yeti gereksiz bulan söylemler artmakta. Herkes istediği zaman girsin çõksõn, istediği yerde alkõşlayõp öksürsün, diyorlar. Ya sah- nedeki yorumcularõ düşünen yok mu? Onlar nasõl bir konsantrasyon içinde tek soluk ola- bilmek için güç harcõyorlar. Yõllarõn biriki- mi olan deneyimlerine karşõn her seslendiri kendi içinde bir ilktir. Hele bu tür davet konserlerinde sağla solla selamlaşmaktan elindeki program notlarõna göz atacak za- man bulamayan dinleyiciler belki de hiç al- kõşlamamayõ yeğ tutmalõlar. Bu konsantras- yon bozukluğu mu, ilk kez çaldõğõ salonun akustiğine alõşma çabasõ ve en güzel tõnõyõ yakalama kaygõsõ mõydõ, Muti ancak son bölümde Mozart’õn derinlerine sürükleye- bildi bizleri. Schubert’in “Bitmemiş Sen- fonisi”ndeki güzel renkler ve Çaykovs- ki’nin “Patetik Senfonisi”ndeki görkem, müthiş etkileyiciydi. Patetik’teki son bölüm öncesinin parlak bitişi yine dinleyiciyi coş- turdu, alkõşlarla salon inledi. Ve konser bit- tiğinde defalarca sahneye çağrõlan Muti’nin yüzündeki o soğuk anlatõm neyi yansõtõyor- du acaba? İstanbul Festivali artõk 40. yõlõna doğru ilerlemekte. Belki önümüzdeki yõldan baş- layarak “40. yıla doğru” başlõğõ altõnda kutlamalar yapõlabilir. Son yõllarda drama- tik yapõtlarõn azlõğõ, dans, bale gösterileri- nin eksikliği, bestecilerimizi yurtdõşõndaki orkestralara çaldõrtma atõlõmõ ve 40. yõl için özel yapõtlar õsmarlanmasõ bu süreç içinde gündeme gelebilir. İstanbul Müzik Festivali, İstanbul’un 40 yõllõk öyküsünü de anlatmalõdõr. Kuruluşundan bu yana kentin geçirdiği değişim, kültür dünyamõ- zõn kazandõklarõ, festivalin İstanbul dinle- yicisine ve diğer konser kurumlarõna kat- tõklarõ ele alõnmalõdõr. Yalnõz müzik dün- yamõzõn değil, toplumsal değişimin izleri de yansõtõlmalõdõr. [email protected] 38. İstanbul Müzik Festivali bu akşam ‘La Concert Spirituel’ başlõklõ görkemli bir kutlamayla sona eriyor Bu akşam sona erecek İstanbul Müzik Festivali, 40. yõlõna doğru ilerlerken dünyanõn en önemli orkestralarõndan Viyana Filarmoni’yi ilk kez İstanbul’da ağõrladõ. Haliç Kongre Merkezi’ndeki 3 bin kişilik salon, 160 yõllõk bir geleneğin sahibi olan bu dünyanõn en ağõrbaşlõ topluluğunu konuk etti. ZÜLAL KALKANDELEN İ stanbul, bu hafta caz dinle- yicilerinin yakõndan tanõdõğõ bir konuğu daha ağõrlõyor. Ünlü İsveçli cazcõ Lars Daniels- son, bu akşam Beyoğlu’ndaki Ak- bank Sanat’ta bir konser verecek. Yaklaşõk 20 yõldõr caz vizyonu- nu geliştirerek uluslararasõ alanda başarõ kazanan müzisyen, yaptõğõ 15 solo albümün yanõ sõra Jack De- Johnette, John Abercrombie, John Scofield, Mike Stern, Char- les Lloyd, Randy ve Michael Brecker’õn da aralarõnda bulun- duğu efsane cazcõlarla projeler ger- çekleştirdi. Kontrbas kadar viyolonselde de başarõsõnõ kanõtlayan ve besteci kimliğiyle de tanõnan sanatçõya İs- tanbul’da piyano ve davulda Stav- ros Lantsias, gitarda John Parri- celli eşlik edecek. Lars Danielsson, konserden önce sorularõmõzõ ya- nõtladõ. - Sizi kontrbasa çeken ne oldu? Üzerinizde etki bırakıp bu müzik aletine yönelmenizi sağlayan, et- kileyen ünlü isimler var mı? Yõllar önce televizyonda Oscar Peterson ve Niels-Henning Ørs- ted Pedersen’in verdiği bir konseri izlediğimde kontrbas çalmaya ka- rar vermiştim. İlk esin kaynaklarõm ise Hendrix, Santana ve Beat- les’dõ. Benim için “Abbey Road” hâlâ başyapõttõr. Ayrõca ilk dö- nemlerde Palle Danielsson ve Gary Peacock’u çok dinledim. İlk başta çello, piyano ve gitar ça- lõyordum. Basgitar çalmaya 20 ya- şõmda başladõm. Akustik basõn se- sini her zaman çok sevdim. - Bası seçmenize yol açan özel bir albüm ya da belli bir parça var mı? Benim için o, Palle Daniels- son’un “My Song” adlõ albümüdür. Ama ben, sadece bas sesine odak- lanmaktan ziyade daha çok or- kestral bir bütün olarak düşünüyo- rum müziği. Bu bas çaldõğõm an- larda da böyle. - Size göre bas soundu müzik- te hangi rolde? Her zaman aile- deki büyükbaba rolünü mü üst- lenir? Müziğe göre değişebilir. Ben kendi rolümün müziğe ritim ve tonla ilgili derin bir ses katmak ol- duğunu düşünüyorum. Bu bazen emprovizasyonda tek bir bas nota- sõ çalmamak anlamõna da gelebilir. - Melodiyi zenginleştirerek basta yarattığınız romantik, has- sas ve duygulu sound ile tanını- yorsunuz. Bunu açıklamak zor olabilir ama bu hissi yaratmak için bir şarkıya nasıl yaklaşı- yorsunuz? Sanõrõm bu, çok genç yaşta kla- sik müzik ve kilise müziği çalma- yõ öğrenmemle ilgili. Müziği dai- ma melodi olarak düşünüyorum. - Kariyeriniz boyunca caz mü- ziğinin çok önemli müzisyenle- riyle birlikte ortak çalışmalar yaptınız. O dönemlerden size kalan en önemli katkı ne oldu? Kendi kahramanlarõmla genç yaşta çalabilmek benim için çok an- lamlõydõ. Doğaçlama yeteneğimi geliştirmemde ve müzik formlarõ- nõ öğrenmemde büyük katkõlarõ oldu. Özellikle caz perküsyoncusu Jon Christensen’in adõnõ saymam gerekir. Müziğin akõşõ, zamanla- masõ ve gelişim süreci hakkõnda on- lardan çok şey öğrendim. - Caz da klasik müzik gibi, bel- li bir kesimde daha çok seçkin- lerin müziği diye algılanıyor. Bu konuda sizin görüşünüz ne? Müzik insanlar arasõndaki ileti- şimdir. Benim için önemli olan, in- sanlara, onlarõn kalbinden yansõyan duygularla oluşturduğum sanatla ulaşmak. Ritim ve akort hakkõnda bilginiz varsa elbette daha farklõ ola- bilir tabii; ama müzik güçlüyse, eği- timli olsun ya da olmasõn, çok sa- yõda insana ulaşabilir. www.zulalkalkandelen.com İ S V E Ç L İ C A Z C I L A R S D A N I E L S S O N B U A K Ş A M A K B A N K S A N A T ’ T A İnsanlara müzikle ulaşmak Kültür Servisi - Kâzõm Taşkent Sanat Galerisi ve Sermet Çifter Salonu, “İtalya ve Türkiye Arasında Çağdaş Sanatçılar” başlõklõ bir sergiye ev sahipliği yapõyor. Yapõ Kredi Kültür Sa- nat Yayõncõlõk işbirliğiyle İtal- ya Dõşişleri Bakanlõğõ ve İs- tanbul İtalyan Kültür Merkezi tarafõndan düzenlenen sergi, 2 Temmuz-1 Ağustos tarihlerinde ziyaret edilebilecek. Martina Corgnati’nin küratörlü- ğünü yaptõğõ sergide; Hüseyin Bahri Alptekin, Pippa Bacca, Fatma Buçak, Danilo Cor- reale, Daniele Galliano, İrem İncedayı, Ali Kazma, Fatih Mika, Aldo Mondino, Şük- ran Moral, Silvia Moro, Do- mingo Notaro, Agnese Pur- gatorio, Sarenco ve Abdul- lah Aykut Sarıbaş’õn eserleri yer alõyor. Aldo Mondino’nun 1999’da yaptõğõ renkli jelatin- lerle kaplõ çikolatalardan oluşan “Bizans Dünyası” ise sergide- ki en ilginç eserlerden biri. İtalya-Türkiye hattõnda çağdaş sanat 40.yõlõnadoğrufestival Şirketimize ait IBM MODEL NO: 4694 SİCİL NO: YF00776648 yazar kasa ruhsatõnõ kaybettik. Hükümsüzdür. Karıncalar Gıda San. Tic. A.Ş. Beşocak V.D.: 524 003 0709 Ricardo Muti
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle