Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 14 HAZİRAN 2010 PAZARTESİ
6 SÖYLEŞİ
CMYB
C M Y B
Fenerbahçe Kulübü Başkanvekili Nihat Özdemir’in sahibi olduğu Limak Şirketler Grubu’nun bünyesinde bulunan Limak
Hotels’in Genel Koordinatörü Kaan Kavaloğlu ile hem turizm sektörünü hem de Limak’õn yeni turizm yatõrõmlarõnõ konuştuk
ÖZLEM YÜZAK
Artan yaz sõcaklarõ insanõn
aklõna hemen “tatil program-
larını” getirirken turizmciler
çoktan hazõrlõklarõnõ tamamlayõp
sezonu açtõlar bile. Biz de say-
famõza turizm sektöründe son
yõllarda ciddi çõkõşlarõ ile adõn-
dan söz ettiren bir grubu konuk
ettik. Fenerbahçe Kulübü Baş-
kanvekili Nihat Özdemir’in
sahibi olduğu Limak Şirketler
Grubu’nun bünyesinde bulunan
Limak Hotels’in Genel Koordi-
natörü Kaan Kavaloğlu ile hem
turizm sektörünü hem de Li-
mak’õn yeni turizm yatõrõmlarõ-
nõ konuştuk. “Biz bir tesisin
hem inşaatını hem işletmesini
yaparız. O konuda uzmanlaş-
tık. Taşımızın altına elimizi so-
kuyoruz. Ve turizmden ka-
zandığımızı ülke içinde yeni-
den turizmde değerlendiriyo-
ruz” diyen Kavaloğlu, pazarõ çe-
şitlendirdikleri için krizden et-
kilenmediklerini savundu.
- Limak grubu turizm sek-
törüne ne zaman girdi? Süreç
içinde hangi yatırımları yaptı?
- Limak grubu turizme, 1996
yõlõnda açtõğõ Arcadia Oteli ile
girdi. O dönemde turizm gru-
bunun tüm Limak Holding içe-
risinde çok küçük bir payõ vardõ.
Otel işletmesi konusunda Net Holding bün-
yesindeki Merit International ile anlaşmasõ
vardõ, ben de o dönemde tüm otellerin satõş
ve pazarlama direktörlüğünü yapõyordum.
1998 yõlõnda Antalya’ya gelerek Limra Ho-
tel’in açõlõşõnda genel müdür yardõmcõsõ
olarak görev yaptõm.
2000 yõlõ başõnda da Net Holding ile an-
laşmamõza son vererek Limak International
Hotels & Resorts’u kurduk. 2002 yõlõnda At-
lantis Hotel’in, 2004 yõlõnda Limra Park Re-
sort’un açõlõşõnõ yaptõk. 2006 yõlõ başõnda An-
kara’nõn ilk butik oteli olan Ambassadore ote-
limizi ve haziran ayõnda da Limak Lara De-
luxe otelimizi açtõk.
2006 yõlõ itibarõyla hedefimiz olan 4 bin 500
yatak kapasitesine ulaşmõştõk. Yeni yatõrõm-
larla birlikte yõl sonuna kadar 6 bin 500 ya-
tak kapasitesine ulaşacağõz. Tüm holding içe-
risinde de katkõmõz yüzde 20’lere ulaştõ.
‘YATIRIMLARA HIZ VERDİK’
- Limak International Hotels grubu
konaklama alanında son zamanda yatı-
rımlarını arttırdı. Grubun koordinatörü
olarak nasıl bir vizyon belirlediniz?
- Evet son yõllarda yatõrõmlara ağõrlõk
verdik. İstanbul Kavacõk’ta kendi arazimiz
üzerinde 5 yõldõzlõ bir otel inşaatõmõz ta-
mamlanmak üzere.
Eylül ayõnda açacağõz. Avrasya’daki ilk 5
yõldõzlõ otel. O bölgenin tek ormanõ bizim ya-
nõ başõmõzda. Orman manzaralõ otel her ye-
re çok yakõn. Tamamen iş dünyasõnõ hedef-
liyoruz. 206 odalõ.
Yalova Termal’de de süren bir yatõrõmõmõz
var. Atatürk’ün isteği üzerine inşa edilen
Büyük Otel ve Büyük Gazino’nun resto-
rasyonunu üstlendik. Gazi Üniversitesi ile ça-
lõşmalarõ birlikte yürütüyoruz...
10 milyon dolarlõk yatõrõm yaptõk. Sade-
ce 48 odasõ var. Türkiyenin ilk termal bu-
tik oteli olacak. Bundan sonra Yalova’da bir
de Atatürk müzesi açmak istiyoruz. Limak
otellerinin çağrõ merkezine Atatürk’ün do-
ğum yõlõnõ numara olarak seçtik. Numara-
mõz 444 1881.
Bir de Tarsus’ta inşaat izinleri alõnan 4 ve
5 yõldõzlõ iki otel ve golf sahasõ projemiz var.
Biz yatõrõmdan işletmeye kadar her şeyi
kendimiz yapan bir grubuz. Kazandõğõmõzõ
ülke içinde yeniden turizme yatõrõyoruz.
Bir sürü yurtdõşõ yatõrõm teklifi almamõza kar-
şõn yurtiçinde kalmakta kararlõyuz.
- Bir de Kuzey Kıbrıs’ta yatırımınız
var değil mi?
- Evet KKTC’de Bafra bölgesinde Limak
Babylon Deluks otel ve Dynasty Ticaret Mer-
kezi yatõrõmlarõmõz sürüyor. 2008 yõlõnda baş-
ladõ ancak 2012 yõlõnda tamamlanabilecek.
- Küresel ekonomik krizden fazla etki-
lenmediğinizi söylüyorsunuz. Bunu neye
bağlıyorsunuz?
- Krizden az etkilenmemizin en büyük se-
beplerinden biri pazarõ çeşitlendiriyor ol-
mamõz.
27 ülke ile çalõşõyoruz. İyi satõyoruz, iyi sa-
tõn alõyoruz, iyi bir istihdam gücümüz var.
Yõlõn 216 günü 17 kişilik ciddi bir pazarla-
ma kadrosu ile yurtdõşõ pazarlamamõzõ ken-
dimiz yapõyoruz.
- Nasıl bir pazarlama yapılıyor?
- İki türlü pazarlama faaliyetimiz var. Bi-
ri tur operatörleri ile birlikte diğeri ba-
ğõmsõz. Örneğin arkadaşlarõmõz BTD ül-
kelerinde tur operatörleri ile birlikte 23 ken-
te gidiyorlar.
Taa Rusya’nõn en ucuna kadar ulaşõyoruz.
O bölgeden Antalya’ya gelen turist sayõsõnda
pazar payõmõz yüzde 3.
Belçika’da daha bağõmsõzõz. Çünkü oradaki
pazar payõmõz çok yüksek. Belçika’dan An-
talya’ya gelen turistlerin yüzde 10’u bizde
yani Limak otellerinde konaklõyor. Orada pa-
zar lideriyiz.
‘İSRAİL’DEN TURİST YOK’
- Peki kriz yabancı turisti etkilemedi mi?
- Etkiledi tabii. Ama bu hiç tatile çõk-
madõklarõ anlamõna gelmiyor. Tatil süreleri
ve tatile geliş sõklõklarõ azaldõ. Ayrõca her
ülkenin kendine ait bir tatil döngüsü var. Biz
iyi pazarlama ağõ ile bu döngüyü yakalõ-
yoruz. Tabii bir de kongre ve spor turizmini
iyi kullanõyoruz. Bütün kõş boyu tesisleri-
miz açõk.
- Dünya turizminden Türkiye’nin aldı-
ğı pay nedir?
- 2009 verileri ile turizmde 944 milyar do-
larlõk bir dünya cirosu var. Enerjiden sonra
dünyadaki ikinci büyük sektör. Türkiye’nin
dünya turizmindeki payõ da yüzde 3.5’ler ci-
varõnda. Akdeniz Bölgesi’nde Fransa, İs-
panya ve Yunanistan en büyük rakibimiz.
Türkiye’deki kitlesel turizm hareketleri
son 25 yõl içinde canlandõ. Örneğin aynõ sü-
reç içinde Fransa’da turizm yüzde 25, İs-
panya’da yüzde 250 büyüdü. Bizde sektör
yüzde 750 büyüdü.
Bu önemli ama şunu da vurgulamalõyõm
ki bu kadar büyürken Fransa’nõn turizmden
elde ettiği gelir bizim 3 katõmõz. Diğer bir de-
yişle son verilere göre Türkiye’nin turizm ci-
rosu 25 milyar dolar iken Fransa’nõn 75 mil-
yar dolarõn üzerinde...
- İsrail’den artık turist gelmiyor olma-
sı Türkiye’yi ve sizi ne kadar etkiliyor?
- İsrail’den yõlda 300 bine yakõn turist ge-
liyordu, geçen sene 180 bin turist geldi. Bu
yõl tamamen duracak. Bu yüzden oradan bir
gelir beklentimiz yok. Bizim İsrail’den An-
talya’ya gelen turistteki payõmõz yüzde 5 idi.
Türkiye’deki istikrar turizmi bire bir et-
kiliyor. Bunun yanõ sõra yurtdõşõndaki algõ-
sõ, komşularõ ile ilişkileri de sektörü etkileyen
önemli faktörler. 11 Eylül turizmde bir mi-
lat oldu bizim için. Daha önce Türkiye ve et-
rafõndaki ülkeler ile ilgili en küçük olumsuz
haber bile sektörü olumsuz etkilerdi ancak
11 Eylül’de terörün küresel bir tehdit oldu-
ğunu herkes anladõ. Bu belli ükelerin değil
dünyanõn problemi.
1971 yılında İstan-
bul’da doğan Kaan
Kavaloğlu İstanbul İk-
tisat Fakültesi Maliye
Bölümü’nden mezun olduktan sonra turizm
sektörüne 1988 yılında Ramada Otel’de güven-
lik görevlisi olarak başladı. Bu alanda yüksek-
öğrenim ve ihtisas yapan Kavaloğlu, merdiven-
leri hızla tırmanarak ön büroya geçti. Merit
Antik Otel’in ön büro ve satış pazarlama mü-
dürlüğünü yapan Kavaloğlu, daha sonra tüm
Merit Otelleri’nin satış pazarlama direktörü ol-
du. 2006 yılında genel müdür yardımcısı ola-
rak Limak Lara’yı açan Kavaloğlu, 2004 yılın-
dan itibaren tüm otellerle ilgileniyor.
11Eylül turizmde bir milat oldu
bizim için. Daha önce Türkiye
ve etrafõndaki ülkelerle ilgili en küçük
olumsuz haber bile sektörü olumsuz
etkilerdi ancak 11 Eylül’de terörün
küresel bir tehdit olduğunu herkes
anladõ. Bu belli ükelerin değil
dünyanõn problemi.
PORTRE
- Avro’nun değer kaybı sürüyor. Önü-
müzdeki dönem için beklentileriniz neler?
- İhracat ile birlikte turizm Türkiye’nin
gelirlerinde en büyük girdiler. TL’nin ya-
bancõ paralarla olan karşõlõklõ ilişkisi bizi en
çok etkileyen faktör. Biz bütçelerimizi Avro
ile yapõyoruz. Sattõğõmõz her Avro’da yüzde
13 değer kaybõmõz var şu anda. Ama BTD
ülkelerine dolar bazõnda yaptõğõmõz için ora-
dan bir kõsmõnõ telafi ediyoruz. Kötünün kö-
tüsü durumunda değiliz. Ama giderlerimiz
enflasyonist baskõ yüzünden ciddi artmõş
durumda. Hem de toplu satõn alma gücümü-
ze rağmen otelcinin enflasyonu yüzde
22’lerde. Geçen yõla kõyasla yüzde 20’nin
üzerinde bir artõş var.
2009 yõlõnda iyi bir sezon geçirdik. Gelir-
lerdeki sapma yüzde 5, giderlerde ise yüzde 2
düzeyindeydi. 2010 yõlõnda ise gelirde sapma
yok üstelik yüzde 5 artõdayõz ama giderle-
mizde ciddi sapma var.
Kriz turizmi etkiledi
Otelcinin enflasyonu yüzde 20’lerde
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
Bir Savcı Aranıyor
Hukuk devleti ve demokratik parlamenter düzen
henüz sona ermeden ve bazı bölümleri henüz
işlerken bir savcı aranıyor; anayasayı tağyir
(bozma), tebdil (değiştirme) ve ilga (ortadan
kaldırma) çağrısı yapan, hukukçu kılığındaki bir
kişiyi çağıracak ve gel bakalım diyecek...
Arkasında örgüt var mı yok mu, kurduğu
demokrat kılıklı ne idüğü belirsiz derneğin aslında
anayasayı çiğnemek amacını taşıyıp taşımadığını
araştıracak, anayasanın bir kısmının
çalıştırılmaması için isyan çağrısı yapanın da
yakasına yapışacak bir savcı!
Buradan suç duyurusu yapıyorum.
Deniz Gezmiş’ler, “Türkiye Cumhuriyeti
Anayasası’nın tamamını ya da bir kısmını tağyir ve
tebdil veya ilgaya teşebbüsten” asıldılar! 12 Mart
ve 12 Eylül’de aşırısı, ılımlısı ve orta yolcusuyla
solcuların büyük bir kısmı da aynı maddeden
yargılandı ve ceza gördü…
Öldü, öldürüldü, süründü, süründürüldü, insan
olmaktan çıkarıldı!
Şimdi, üstelik anayasa raportörü unvanlı bir kişi,
Meclis’e, iktidara diyor ki, boş ver Anayasa
Mahkemesi’ni ve vereceği kararı, sen değişiklikleri
doğrudan referanduma götür!
Ortalık bir siyasal ve hukuksal sirk alanı! Sırası
gelen kendini sahneye atıyor ve gösterisini yapıyor!
Tamam, iktidarın adamlarını anlarım,
kuzusundan muzusundan bir dizisi, emredicilerinin
/ tekseçicilerinin Meclis’ten geçirdiği anayasal
değişikliğinin gerçekleşmesi için çırpınıyor!
İnansa da inanmasa da, emir demiri keser!
Bu nedenle hepsinin okları Anayasa
Mahkemesi’ne yönelik!
Mahkeme ve mahkeme üyelerinin tümü
çarmıha gerilmiş durumda, ateş eden edene...
Tehdit, kabadayılık, sakın dokunma sesleri,
dokunursan anayasayı çiğnemiş olursun rezillikleri
gırla!
Buna karar verecek olanın en yüksek yargı
organı olduğunu anımsayan kimse yok! Herkes bir
yüksek mahkeme!
Arınç’ından marıncına kadar birtakım gerici
siyasetçilerin iktidar olmaktan aldıkları güçlü,
yüksek yargıçların elini kolunu bağlamaya yönelik
girişimleri ve tehditvari açıklamaları...
Bu kadar büyük bir rezillik dünyanın hiçbir
ülkesinde görülmemiştir!
Hiçbir ülkenin aklı başında bir siyasetçisi ve
hukuk uzmanı, kendi yüksek mahkemesini
böylesine yüksek derecede bir fırına atmaz,
atamaz, onları orada pişiremez!
Bizde haddini bilmek diye bir şey yok.
Bu, tam anlamıyla siyasal ve hukusal bir darbe
ortamında yaşadığımızın kanıtlarıdır! Yüksek yargıyı
ve hâkim ve savcıları ilgilendiren iki değişiklik
maddesinin nasıl bir hukuk düzeni kurulmak
istendiğinin bütün işaretleri sahnede oynanıyor! Ve
Erzurum’da, Silivri’de!
Bu maddeler referanduma götürülebilir, ama
anayasal düzen varsa, bunların hakkında buna
karar verecek olan Anayasa Mahkemesi’dir! Bunu
kabul edip etmemek, hukuk mu yoksa guguk mu
istediğini gösterir!
Ama gugukçular o kadar baskın ki, yüksek
yargının hukuki bir karar vermesini engellemek için
her şey yapılıyor ülkede!
Derkeeenn.. şimdi sahneye müthiş bir başka
tetikçi/suikastçı fırladı, tam 10 numaralık bir gösteri
yaptı!
İktidarı, anayasanın muhtemel bir iptal kararını
“yok hükmünde” saymaya, görmemeye,
tanımamaya ve paketi referanduma götürmeyi
öneriyor! Ne istiyor?
Türkiye zaten görülmemiş bir kaotik ortamda.
Daha büyük, kimsenin işin içinden çıkamayacağı
bir kaos istiyor! Kurumlar birbirine girsin; siyaset,
hukuku darağacına çeksin..
İktidar, düştükten sonra da bu defa yüksek yargı
ve yeni siyaset, düşenleri darağacına göndersin
istiyor!
Bütün bunlar olmadıysa, kaos ortamında
insanlar silahlansın, birbirini yesin bitirsin istiyor!
Soruyorum: Bu kışkırtıcı kişi, askeri darbe ortamı
yaratmakla görevli bir gizli örgüt mensubu, özel
görevli mi!
Ben olsam, bunu bile araştırırım!
Bu kişinin “bilgi hazımsızlığından” mustarip
olduğu, seyrettiğim ilk TV konuşmasında belliydi.
Birtakım kitaplar okumuş, ama okudukları ne yazık
ki sadece midesine oturmuş ve özümsenerek
beynin bellek oluşturmaktan sorumlu sinir ağlarına
akil bilgi olarak aktarılamamıştı!
Şimdi iktidarın tek parti ve tek adam
diktatörlüğünün zeminini/ortamını hazırlayacak
anayasal yüksek yargı değişikliğinin koçbaşılığını
yapıyor. Hem de, iktidarı bile şaşırtacak şekilde!
Ne yaptığının farkında değil, yani görüntünün
arkasında bir aciz insan saklı, mı diyelim? Yoksa,
söylediğinin ve yaptığının farkında, kişisel hırsıyla
ülkeyi ateşe atacak kadar gözü dönmüş bir kimlik
mi var ortalıkta?
Bu kişi iktidarın savunucusu mu? Yoksa
önerdikleriyle iktidarın mezar kazıcısı mı?
Bir savcı işe el koyar ve bunları araştırırsa,
öğreniriz inşallah!
Krizden az
etkilenmemizin en
büyük sebeplerinden biri
pazarõ çeşitlendiriyor
olmamõz.
27 ülke ile çalõşõyoruz. İyi
satõyoruz, iyi satõn
alõyoruz, iyi bir istihdam
gücümüz var. Yõlõn 216
günü 17 kişilik ciddi bir
pazarlama kadrosu ile
yurtdõşõ pazarlamamõzõ
kendimiz yapõyoruz.
İZMİR (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - İnciraltõ’nda
12 Haziran 1980’de katle-
dilen 5 öğrenci anõldõ.
İnciraltõ katliamõnda öl-
dürülen Hüseyin Akdağ,
Mehmet Ali Arun, Mus-
tafa Uslu, Ali İhsan Tan
ve İsmail Baytak’õ anmak
için bir araya gelen çeşitli
sivil toplum örgütü üyeleri,
İnciraltõ Adalet Alanõ’nda
toplandõ. İzmir 78’liler Da-
yanõşma ve Araştõrma Der-
neği Başkanõ Sefa Akyü-
rek, “Bu katliam 12 Eylül
askeri darbesine zemin
hazırlamak için yapılmış-
tır” dedi. Dönemin Kredi
ve Yurtlar Kurumu Bölge
Müdürü Reşat Altunay da
“Bugün de devrimcilere,
Atatürkçülere karşı siste-
matik saldılar var” diye
konuştu. Katliamdan kurtu-
lan kişiler de yaşadõklarõnõ
anlattõ. Öldürülen gençlerin
yakõnlarõ da sorumlularõn
yargõlanmasõ taleplerini yi-
neledi. Törende, öldürülen
gençlerin anõsõna denize
karanfiller bõrakõldõ.
‘Sulukule, kültürel
mirasa ihanetin kanıtı’
İnciraltı katliamı
kurbanı 5 genç anıldı
İstanbul Haber Servisi -
CHP İstanbul Milletvekili
Çetin Soysal ve CHP Fatih
İlçe Örgütü üyeleri Yenile-
me Kurulu’nun “Kazı ta-
mamlanıp sonuçları de-
ğerlendirilinceye kadar fi-
ziki müdahalede bulunu-
lamaz” kararõna karşõn ön-
ceki gün ağõr iş makinele-
rince kazõ yapõlan Suluku-
le’de dün arkeolog eşliğinde
incelemelerde bulundu. İn-
celemeler sõrasõnda Bizans
ve Osmanlõ dönemine ait
seramik, duvar ve su dağõtõ-
mõnõn yapõldõğõ künk kalõn-
tõlarõnõ toplayan Soysal, ka-
zõlarda yapõlan usulsüzlükle
ilgili suç duyurusunda bulu-
nacağõnõ söyledi. Soysal,
“Sulukule, kültürel mira-
sa yapılan ihanetin en bü-
yük kanıtıdır. Sulukule’de
kazmanıza bile gerek yok.
Tahrip edilen kalıntıların
parçaları yüzeyde duru-
yor” dedi. Soysal, kalõntõ
parçalarõnõ uzmanlara ince-
leteceğini de ifade etti. Ar-
keologlar ise kalõntõlarõn
tahrip edildiğini söyledi.
16 aileden Yapı-Tek’e suç duyurusu
ZONGULDAK (AA) - Zonguldak’ta, Tür-
kiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Mües-
sese Müdürlüğü maden ocağõnda meydana gelen
grizu faciasõnda yaşamõnõ yitiren madencilerin ya-
kõnlarõ, kurum ve Yapõ-Tek firmasõ yetkilileri
hakkõnda şikâyette bulundu. Aileler, maden oca-
ğõnda yeterli denetimin olmadõğõnõ belirterek fir-
ma yetkilileri hakkõnda suç duyurusunda bulun-
dur. Avukat Ünal Demirtaş ise “Aileler, devleti-
mizden bu işi sonuna kadar takip etmesini istiyor-
lar” dedi. Demirtaş, olayõn ardõndan 16-17 aile-
nin İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi’nde ifa-
de vererek şikâyette bulunduklarõnõ bildirdi.
[email protected]
Soysal, kalıntı parçalarını topladı.
(DENİZ TATARER TEMUR)
Aileler, sorumluların yargılan-
masını istedi (METE KIZIK)