Katalog

İktidarın “Komşularla sıfır sorun” diye kamuoyuna sunduğu “AKP’nin yeni Türk dış politikası” garip sonuçlar veriyor: İran’ın nükleer enerji stratejisi ile Batı Dünyası arasındaki arabuluculuk çalışmaları, başta ABD olmak kaydıyla, birçok ülkeden tepki alıyor… Ermenistan ile imzalanan protokoller, bu ülke ile aramızın düzeltilmesine yol açmadığı gibi, Türkiye-Azerbaycan ilişkilerini zedeledi… Şimdi de İsrail, Gazze’ye insani yardım götüren konvoydaki Türk gemisine uluslararası sularda saldırdı ve pek çok kişinin öldürülmesinin ardından gemiyi zaptetti; Türkiye-İsrail ilişkileri büyük bir krize girdi. Tam bu arada, ne rastlantıdır ki askerlere, karakollara, hatta askeri üslere karşı PKK saldırıları birdenbire ivme kazandı. Özellikle yedi şehit verdiren, İskenderun deniz üssüne karşı yapılan roketatarlı saldırı, PKK eylemlerindeki ciddi bir tırmanışa işaret ediyor. Doğrusu insan sormadan edemiyor: “Komşularla sıfır sorun politikası” aslında komşularla sorunların tırmanmasına, Türkiye’nin Ortadoğu’daki savaş cehenneminin içine doğru sürüklenmesine ve üstelik iç istikrarının da bozulmasına mı yol açıyor? Başbakan’ın Arjantin seyahatinin iptal edilmesindeki aksaklıklarda da görüldüğü gibi Türkiye, dış politika konusunda biraz aceleci ve biraz da “Ben yaptım oldu” anlayışıyla hareket ediyor gibi görünüyor. “Komşularla sıfır sorun” adına ek olarak “Kişilikli dış politika”, “Türkiye Ortadoğu’da lider oldu” gibi sloganlarla kamuoyuna sunulan bu dış politika, Türkiye’nin sadece dış istikrarını değil, iç istikrarını da olumsuz etkileyecek tuzaklarla dolu gibi görünüyor. Türkiye-İsrail ilişkileri açısından, bizzat Başbakan Recep Tayyip Erdogan’ın, içerdeki Yahudi vatandaşlarımız konusunda da çok başarılı bir sınav verdiği söylenemez. Büyükelçi krizi sırasında tarihe atıf yaparak, Türkiye-İsrail ilişkilerinin merkezine Türk Yahudilerini yerleştirmesi çok tehlikeli açılımları olabilecek bir tavırdı. Ayrıca belirtmek gerekir ki, Başbakan’ın bu yanlış tutumu sadece Yahudilerle sınırlı da değil: Ermenistan’la yaşanan sorunlar sırasında da, Türkiye’deki Ermeni vatandaşları üzerinden bir tehdit söylemi gerçekleştirmiş ve hem ulusal hem de uluslararası kamuoyundan çok eleştiri almıştı. Şimdi kamuoyu, Türkiye’nin Gazze’ye doğru yol alan insani yardım gemisinin zaptedilmesi karşısında tepkiler ortaya koyuyor. Hiç kuşkusuz bu gösterilerin bir bölümü, Filistin-İsrail ilişkileri ve Gazze’ye uygulanan ambargo konusunda zaten çok duyarlı ve tedirgin olan Türk kamuoyunun kendiliğinden meydana gelen doğal görünümleri. Ama bu tepkileri istismar etmek isteyenlerin olduğu da açık bir gerçek. İstanbul ve Ankara’da yapılan gösteriler sırasında Yahudi vatandaşlarımızın işletmelerine karşı da protestolar meydana gelmiş olması son derece tehlikeli bir davranıştır. Duygusal tepkiler veren bir kamuoyunun, siyaset aracılığıyla da teşvik edildiği zaman nasıl faciaların yaşandığı İstanbul’daki 6-7 Eylül olayları ile sabittir. Bütün öteki azınlıklar gibi, Yahudiler de Türkiye’nin toplumsal ve kültürel zenginliğidir… Sadece zenginliği olmakla da kalmaz, buradaki refahları ve mutlulukları, Türkiye’deki insan haklarının ve demokrasinin en somut göstergesi olarak, övünç kaynağımızdır. Türkiye’deki Yahudileri İsrail’in dış politikası ile özdeşleştirmek yanlıştır. İsrail ne kadar haksızlık ve saldırganlık yaparsa yapsın ülkemizdeki Yahudileri korumak ve kollamak, Türkiye’nin insanlık ve uygarlık görevidir. [email protected] www.kongar.org CMYB C M Y B 1 HAZİRAN 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 AYDINLANMA EMRE KONGAR Komşularla Sıfır Sorun Politikası ve Türkiye’deki Yahudiler Avrupalõ sanatçõlar çocuklarla birlikte kamusal sanat eserleri yaratõyorlar Benim Kentim’i tasarlõyorlar ÖZLEM GÜVEMLİ 2010 Avrupa Kültür Baş- kenti İstanbul etkinlikleri kapsamõnda British Council tarafõndan yürütülen “Be- nim Kentim” projesi çer- çevesinde davet edilen Av- rupalõ sanatçõlar Türkiye’nin 5 kentinde kamusal sanat eserleri tasarlõyorlar. Sa- natçõlarõn gençlerle çalõşarak tasarladõğõ eserler ekim ayõnda hem Türkiye’de hem Avrupa’da sergilenmeye başlanacak. 1.5 yõldõr kent sakinleri ile görüşmeler ya- parak sanat projeleri tasar- layan sanatçõlar, Mardin, Çanakkale, Trabzon, Kon- ya ve İstanbul’da 11-18 yaş arasõndaki çocuklarla çalõşõyorlar. Avrupa Komisyonu tara- fõndan “Sivil Toplum Di- yaloğu: Kültür Köprüleri” programõ kapsamõnda des- teklenen Benim Kentim pro- jesi, sanat ve kültür etkin- liklerini sadece İstanbul’da gerçekleştirmek yerine Tür- kiye’nin farklõ kentlerinin kültürel zenginliğe ve çe- şitliliğine dikkat çekmeyi amaçlõyor. PACE Çocuk Sanat Merkezi tarafõndan 11-18 yaş çocuk ve gençle- rine yönelik tasarlanan et- kinlikler kapsamõnda her şehirde 1500 kişi olmak üzere, toplamda 7500 ço- cuğa ulaşõlmasõ hedefleni- yor. Bir park ya da mey- dandaki geçici bir düzenle- me, bir sokağa fiziksel mü- dahale, bir binaya yansõtõl- mõş multimedya işi, reklam panolarõnda sergilenen bir dizi görüntü ve mesaj, sokak mobilyalarõ için yeni tasa- rõmlar veya kent sakinlerini dahil edecek bu çalõşmalar düzenlenecek bir dizi et- kinlikle, Ekim 2010’da iz- leyicilerin beğenisine su- nulacak. Proje kapsamõnda bu- gün de İstanbul’da İlhami Ahmet Örnekal İlkoku- lu’nda Avusturyalõ sanat- çõ Andreas Fogarasi’nin katõlõmõ ile etkinlik ger- çekleştirilecek. Proje kentlerinden olan Çanakkale’de çalõşmalarõnõ yürüten Mark Wallinger, 2007 yõlõnda İngiltere’nin önde gelen görsel sanat ödüllerinden biri olan Tur- ner ödülünü aldõ. Sanatçõnõn Çanakkale için tasarladõğõ “Sinema Amnesia” adlõ çalõşmasõ 15 Haziran Salõ günü, Çanakkale eski Er- meni Kilisesi’nde yapõla- cak toplantõda kent sakinle- riyle paylaşõlacak. TÜRK SANATÇILAR AVRUPA’DA Polonyalõ sanatçõ Joanna Rajkows- ka Konya’da, Al- man sanatçõ Clemens Von Wedemeyer Mar- din’de Finlandiyalõ Min- na Henriksson da Trab- zon’da çalõşmalarõnõ sürdürüyor. Türkiye’den de Caner Aslan- Berli- ner Künstler, Işõl Eğri- kavuk- Dortmund Hart- ware MedienKunstVe- rein & Künstlerhaus Dortmund, Leyla Ge- diz- Helsinki Näyttely- vaihtokeskus Frame, Güneş Terkol- London Gasworks: Exhibitions, International Residen- cies & Studios, Can Al- tay- Warszawa Centrum Sztuki Wspólczesnej Za- mek Ujazdowski, Gülsun Karamustafa- Wien Akademie der bilden- den Künste Wien prog- ramlarõnda konuk sa- natçõ olarak katõlõyorlar. B ritish Council tarafõndan yürütülen “Benim Kentim” projesi çerçevesinde davet edilen Avrupalõ sanatçõlar Türkiye’nin 5 kentinde kamusal sanat eserleri tasarlõyor. Çocuklar bugünden iti- baren zorunlu olarak otomobillerde “çocuk oto güvenlik koltu- ğu”nda seyahat edecek ve uygulamaya aykırı hareket edenlere 62 lira para cezası ve 15 ceza puanı uygulanacak. Bo- yu 135 santimetreden, kilosu 36 kilogramdan az çocuklar, “çocuk oto güvenlik koltuğu”nda yolculuk edebilecek. Ço- cuk koltuğu kullanımı- nın zorunlu hale getiril- mesi, çocuk mağazala- rında ve marketlerin il- gili reyonlarında canlı- lığa yol açtı. ‘Nakil diyalize girmeden yapõlmalõ’ İstanbul Haber Servisi - Türkiye’de yaklaşõk 30 bin kişi organ nakline ihtiyaç du- yuyor ancak yõllõk nakil sayõ- larõ bunun onda birine ulaş- mõyor. Prof. Dr. Muzaffer Sarıyar, “Biz daha çok ya- şayan insanlardan böbrek alıyoruz, kadavralardan ye- terince yararlanamıyoruz. Gelişmiş ülkelerde, beyin ölümü gerçekleştikten sonra organların bağışlanma ora- nı yüzde 90 iken bizde yüz- de 20” dedi. Prof. Dr. Sadık Ersöz ise “Biz böbrek has- talarının diyalize girmeden nakil olmalarını öneriyoruz. Diyalize girmeden nakil olan hastalarda daha etkili so- nuçlar elde ediliyor” dedi. Karbon ayak izi sizi ele verir ÇOCUK KOLTUĞUNA B Ü Y Ü K İ L G İ Kızının ölümüne neden oldu KİLİS (AA) - Kilis’te, babasõnõn kullandõ- ğõ traktörün yõktõğõ duvarõn altõnda kalan 6 yaşõndaki çocuk öldü. Merkeze bağlõ Duru- ca köyündeki kaza sonrasõnda jandarma ta- rafõndan gözaltõna alõnan baba Tohumcu, savcõlõk tarafõndan serbest bõrakõldõ. Kuvayi Milliye davası İstanbul Haber Servisi - Yeniden Kuvayi Milliye Hareketi Derneği hakkõnda, ismindeki “Milliye” kelimesinin kaldõrõlmasõ için İçişle- ri Bakanlõğõ ve İstanbul Valiliği tarafõndan açõlan davada mahkeme, atõlõ suçun unsurla- rõnõn oluşmadõğõ için beraat kararõ verdi. Sahipsiz köpekler toplatıldı İstanbul Haber Servisi - Bağcõlar Bele- diyesi, kuduz şüphesi nedeniyle açõklama yap- tõ. Açõklamada karantina altõna alõnan Fevzi Çakmak, Fatih ve Kemalpaşa mahallelerinde sahipsiz köpeklerin toplandõğõnõ, sahipli köpeklerin ise tekrar aşõlandõğõ belirtildi. Şişli’de çevre günü İstanbul Haber Servisi - Şişli Belediyesi 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü etkinliklerle kutlayacak. Etkinliklerin ilki bugün 10.00’da Şişli Belediyesi Atõk Toplama Merkezi’nin açõlõşõyla başlayacak. Yarõn Kemerburgaz’da “Doğada bir gün” etkinliği yapõlacak. Kadıköy’de çocuk şöleni İstanbul Haber Servisi - Türk Dünyasõ Araştõrmalarõ Vakfõ’nca (TDAV) bu yõl 16’ncõsõ düzenlenen Türk Dünyasõ Çocuk Şöleni kapsamõnda Kadõköy’de şölen yürü- yüşü yapõldõ. Yürüyüşe Türkiye, Azerbay- can, KKTC, Kosova, İran, Suriye, Irak, Batõ Trakya, Doğu Türkistan, Afganistan, Ro- manya gibi ülkelerden gelen yerel giysili öğrenci gruplarõ katõldõ. 1 kişiye 198 bin TL ANKARA (AA) - “On Numara” oyunu- nun bu haftaki çekilişinde kazanan numara- lar “4, 6, 12, 14, 15, 16, 18, 30, 39, 40, 41, 47, 54, 55, 58, 61, 62, 65, 67, 69, 77, 79” olarak belirlendi. 10 bilen bir kişi, 198 bin 612 lira 60 kuruş ikramiye kazandõ. İZMİR (AA) - İzmir Çev- re ve Orman Müdürü Doç. Dr. Osman Tatar, karbon ayak izinin, kişinin küresel õsõnmadaki payõnõn bir ölçü- sü olduğunu belirtti. Yaşar Üniversitesi’nde dün düzenlenen konferansta konuşan Osman Tatar,şun- larõ söyledi: “Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) 2008’deki Yaşayan Geze- gen Endeksi’nde, 2005 yı- lında kişi başına düşen ekolojik ayak izinin 2.5 global hektar olduğu belir- tilmiştir. Ülkemizde kişi başına düşen ayak izi ise 2.7 global hektardır. Bu oran dünya ortalamasının oldukça üzerindedir.”