13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Baştarafı 1. Sayfada Fransızca dersim. Sizden istediğim dilinizi kesinlikle unutmamanız. Hangi esaret zinciri altında olursanız olun, dilinizi unutmadığınız sürece, anahtar sizin elinizde demektir.” Dil, bir ulusun varlığını sürdürmesinde en önemli unsurlardan biri. Avrupa’nın doğusu ile batısı arasında sıkışıp kalan Polonyalıların, tarihte yüzlerce yıl devlet kuramamış olmasına karşın, ulus olarak ayakta kalmasında en önemli etkenin dilini unutmaması olduğu söylenir. Türkçemizin Anadolu’daki ilk kilometre taşlarından biri 15 Mayıs 1277’de, bundan 733 yıl önce Karamanoğlu Mehmet Bey’in Türkçeyi yönetim katlarının başlıca dili ilan etmesidir. Türkçenin, bin yıldır Anadolu’da kurulan beylikler, devletler katındaki yeri bir yana, halkın içinde yaşaması en büyük gücü oldu. Yunus Emre’den Karacaoğlan’a güçlü ozan tabakası Türkçeyi verimli bir ormana çevirdi. Nasıl, atmosferin üstünde dünyayı koruyan bir ozon tabakası varsa, Anadolu’da da Türkçeyi koruyup güçlendiren bir ozan tabakası var! Osmanlı’nın yönetim için oluşturduğu imparatorluk dilinin yanında halkın dili Türkçenin varlığını korumasında önemli etken ozanlar oldu. Halkın sorunlarını en etkili şekilde dile getirmeleriyle, ozanlar için Anadolu’nun ilk gerçek gazetecileri dersek abartmış olmayız. Atatürk Devrimleriyle birlikte Türkçemiz hem tarihsel, hem toplumsal, hem devletsel kimliğine kavuştu. Atatürk’ün 1 Kasım 1928’de başlattığı Harf Devrimi’nin ardından düzenlenen Dil Kurultayları tam bir Dil Devrimine dönüştü. Atatürk’ün okuduğu kitaplar arasında dile ilişkin olanlar önemli bir yer tutuyor. Yazının başında aktardığımız örnek bağlamında Atatürk, dilin önemini en iyi bilen dünya liderlerinden biriydi. Kimi anlatımlarda söylenen odur ki Atatürk’ün, 10 Kasım’a giden günlerde dile getirdiği konulardan biri şudur: “Dil alanındaki çalışmaları ihmal etmeyin.” Atatürk, dil çalışmalarına o kadar çok önem verdi ki, III. Dil Kurultayı’nın ardından 1937’de kendi el yazısı ile geometri sözcükleri üretti. İşte Atatürk’ün kendi çalışmalarıyla dilimize kazandırdığı o sözcüklerden bazıları: Uzay, boyut, yay, çember, açı, düzey, üçgen, oran, artı, eksi, toplam, çarpı, eşkenar, konum... Atatürk, Türkçenin gücünü geometrik olarak arttırdı desek yeridir. Türkçe, sözcük üretmeye en uygun dillerden biri. Kaldı ki bir dil sadece koruyarak değil, aynı zamanda çoğaltılarak güçlü tutulur. Türkçemiz tarihsel gelişimi içinde sancılı dönemlerinden birini yaşıyor. Hem yabancı sözcüklerin kuşatması altında, hem kendi içinde erozyon var. Şinasi, 1860’ta Tercüman-ı Ahval gazetesini kurduktan sonra halka yeterince ulaşamadığını görüp, olabildiğince çok Türkçe sözcük kullanma çabasına girdi. Yazılarında Türkçe sözcüğe en çok ulaşabildiği oran yüzde 33 oldu. Oran 60’lı yıllarda yüzde 70’e çıktı. Devamında yüzde 80 oldu. Araştırma verileri ışığında dilbilimcilerin üzerinde birleştikleri bir gerçek şu: Ortalama yüzde 92 Türkçe sözcükle, dilimizi en iyi kullanan yazar Oktay Akbal. Türkçemiz, altını çizdiğimiz sorunları, kendi gücüyle, onu iyi kullananların gücüyle aşacak. Dil, sadece iletişim, anlaşma aracı değildir. Aynı zamanda yönetim gücüdür. Çin yönetimi çıkmaza girince Konfüçyüs’ten yardım istemişler. Konfüçyüs, “Her şey bir yana, önce dili düzeltin” demiş, devam etmiş: “Dil bozulunca toplumla ilişkiler de bozulur. Yönetenlerle toplum arasındaki bu bozukluk tüm olumsuzlukları da beraberinde getirir.” Türkçenin Anadolu toprağına yerleştiğinin ilan edildiği 15 Mayıs 1277’nin yıldönümü kutlu olsun! GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Kaset olayı patlak verdiği günden beri Güncel, hükümetin komployu çözüme ulaştırmasını, kimler tarafından tezgâhlandığını ortaya çıkarmasını zorunlu görüyor. Medyadaki kimi yazımların dışında diğer muhalefet partilerinin komplo sorununa bakışları önem taşıyor. MHP lideri Devlet Bahçeli; ana muhalefet liderinin özel yaşamına yönelik utanç verici tertibin siyasi tarihimize kara leke olarak geçeceğini vurguladıktan sonra; “RTE’nin ve hükümetinin iddia edilen komployu bütün yönleriyle ve en kısa sürede çözüme kavuşturması en önemli siyaset sorumluluğu haline gelmiştir” diyor. Tabii, hükümetin kös dinlediğini, komplo iddiasını çözümlemeye pek yatkın, hevesli olmadığını Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek açıklıyor. Çözüm yargıdaymış. Ama hükümet elinden gelen her yardımı yapmaya hazırmış! Yargı elbette araştırmalar yapacak, gerçeği bulmaya çalışacak ama: Komployu ortaya çıkaracak istihbarat servisleri, araç ve gereçler savcıların değil, hükümetin elinde. Üstelik gereken araştırmaları yapmasını engelleyen de yok; hükümetin elini tutan da! Yok ama; AKP’nin Baykal skandalından olabildiğince yararlanmak istemediğini kim söylerse söylesin... örneğin Fatih Çekirge yazarsa yazsın... inandırıcı olabilir mi? Dönelim -halk deyimiyle- fasulyenin faziletine: CHP’ye! Parti üzerinde çok yönlü tartışmalar sürüp gidiyor. Baykal’ın istifasını açıklarken Amerika’dan Pensilvanya’dan gelen “samimi” bulduğu mesajlardan söz etmesini kimi çevreler, hele çok bilmiş TV’lerin değişmez yıldızları; CHP’nin Feto cemaatine dönük sert politikalarından vazgeçtiği anlamına gelebileceğini öngören yorumlar yapıyorlar. Baykal’ın hem Feto cemaatine hem din konusuna daha yumuşak yaklaşmasını CHP’nin izleyeceği yeni politikanın ilk işaretleri olabilir diye yorumluyorlar. Hem CHP’nin başından gitmesini isteyeceksin... istemekten de öteye yeniden genel başkanlığa gelmesine karşı olacaksın... hem de Baykal’ın döneceğini varsayarak yeni politikaları onun üzerine bina edeceksin! Yaman bir çelişki ama medyamızın yanar dönerliğine uygun bir çelişki. Baykal’ın Kurultay’a gelmeyeceğini söylemesi, partinin yeni aday (hatta adaylar) üzerinden yürümeye devam etmesini dileyen açıklamaları... üç olasılıklı problemi ön plana çıkarıyor: (1)- Baykal örgütün direnmesine dayanamayarak dönerse... ilk aşamada sorun çözümlenmiş olur mu? Olmaz. Zira CHP’yi tanıyanlar bilir: (a)- Döndü, seçimlerde tek başına iktidar olasılığını heba etti. (b)- Döndü, parti Baykal’la başarıya yürüyüşünü sürdürecek yönde tartışmalar, iç bünyede bölünmeler başlayacak. (2)- Baykal dönmeme kararında ısrar ederse... (her genel başkanın lider olamadığı da dikkate alınırsa) CHP; kendi içinden genel başkan değil, lider kimliğinde bir aday bulmak zorunda kalacak. (3)- Ya da CHP Baykal’ın bir süre sonraki Kurultay kararıyla dönüşüne kadar emanetçi bir genel başkan saptayıp parti içi kargaşaya görünürde çözüm bulmuş olacak. Tabii Necati Doğru gibi “1 Baykal gider! 100 Baykal gelir!” diye düşünülürse sorun yok. Denizde kum, CHP’de lider! Bu arada ister emanetçi olsun, ister sürekli bir genel başkan, aday isimleri medya listelerinde. Önde giden isim ise; yolsuzluklarla savaşan, İstanbul oylarını yüzde 37’lere çıkaran... partiye yenilik (değişim) gerektiğini (İl Başkanı Gürsel Tekin ile) savunan... son açılıma uygun aday: Kemal Kılıçdaroğlu! Kılıçdaroğlu’nun dün aday olmayacağını söylemesine kulak asmayın. Dün dündür, bugün bugün kuralı Kılıçdaroğlu için de geçerli. Emanetçi mi olacak, yoksa sürdürebileceği bir genel başkan mı? Bir yoruma göre Kılıçdaroğlu: Baykal’ın gerçekten dönmeyeceğine... bu Kurultay’da partiye (emanetçi değil) bir genel başkan seçileceğine inanabilse... medya rüzgârı da arkasında... adaylığa neden soyunmasın? Üstelik görüştüğü Deniz Baykal’ın görev almasına yeşil ışık yaktığını görür ve inanabilirse... emanetçilikten ilk Kurultay’da fiili başkan olacağı fikrine (veya hesabına) kapılırsa... neden partinin başına geçmesin? Üstelik yarın parti için özveride bulunan bir partili olmak da var... CHP Genel Başkanı ve Başbakan adayı olmak da! Bir başka olasılık daha var. Baykal “tek bir aday yerine, adaylar arası genel başkanlık yarışını daha uygun bulursa”... ...Kılıçdaroğlu bu koşulda göreve hazır olduğunu açıklayacak mı? [email protected] SAYFA 13 MAYIS 2010 PERŞEMBECUMHURİYET 10 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 13 Mayıs Oslo Y 8 Helsinki Y 9 Stockholm Y 15 Londra Y 12 AmsterdamB 12 Brüksel Y 11 Paris Y 12 Bonn Y 16 Münih Y 14 Berlin Y 14 Budapeşte Y 22 Madrid Y 16 Viyana Y 17 Belgrad Y 22 Sofya Y 26 Roma Y 23 Atina PB 26 Zürih Y 15 Moskova PB 25 Aşkabat B 30 Taşkent PB 31 Bakû PB 22 Bişkek PB 23 Tiflis PB 25 Kahire B 31 Şam PB 33 İstanbul B 26 Edirne B 31 Kocaeli B 32 Çanakkale Y 28 İzmir Y 32 Manisa B 35 Denizli B 33 Zonguldak B 24 Sinop B 19 Samsun B 21 Trabzon B 21 Giresun B 21 Ankara B 29 Eskişehir Y 30 Konya B 28 Sıvas B 25 Antalya B 28 Adana PB 29 Mersin PB 27 Diyarbakır B 32 Şanlıurfa B 34 Mardin B 30 Siirt Y 28 Hakkâri Y 20 Van Y 20 Kars Y 17 Ülkemiz kuzey ve doğusu ile zamanla batı kesimleri par- çalı ve çok bulutlu, Doğu Karadeniz’in iç kesimleri, Doğu Anadolu’nun kuzey ve doğusu, Batman ve Siirt çevreleri ile akşam saatleri Mar- mara, Ege, Isparta, Burdur, Antalya’nın batı ilçeleri ve Eski- şehir çevreleri sağa- nak, diğer yerler par- çalı bulutlu geçecek. 1. KOŞU: F: Gayem Su (1), P: Lady Juliet (5), PP: Alaf (2), S: Korkmazõn Kõzõ (4). 2. KOŞU: F: Şalaras (10), P: Işõl Işõl (6), PP: Sürmene (9), S: Bozyel (5). 3. KOŞU: F: Berkefşan Remo (6), P: Namlõ (8), PP: Kutnu (2), S: Say- guner (4). 4. KOŞU: F: Beray Tütün (3), P: Galoha (6), PP: İlkaycan (8), S: Mavimsi (10). 5. KOŞU: F: Mehtap Sultan (7), P: İrem Ece (6), PP: Bennur (4), S: Renginkõ- zõ (8). 6. KOŞU: F: Al Fõrtõna (2), P: Goldrex (7), PP: Nusrat (5), S: Wanhelsig (1). 7. KOŞU: F: Şan (7), P: Striker (2), PP: Galop (9), S: Avarel (4). 8. KO- ŞU: F: Kurtbay (2), P: Kurt (3), PP: Tosunoğlu (11), S: Beyaz Bayrak (1). Yargõtay’õ teğet geçtiler ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cemaat soruşturmalarõ yapan Erzincan Cumhuriyet Baş- savcõsõ İlhan Cihaner’in birin- ci sõnõf hâkim olmasõ nedeniyle yargõlanacağõ yer tartõşmalarõ sürerken Erzurum Ağõr Ceza Mahkemesi’nin Cihaner dosya- sõnõ isteyen Yargõtay yerine İs- tanbul’a gönderme kararõ Anka- ra’yõ “teğet geçme” olarak de- ğerlendirildi. Çünkü Yargõtay, yaklaşõk 1.5 ay önce Cihaner’in dosyasõnõn geciktirmeden gön- derilmesini istemişti. İsmailağa ve Fethullah Gülen cemaatine ilişkin 2007 yõlõnda başlattõğõ soruşturmalarõn ardõn- dan, 2009 tarihli İrtica ile Mü- cadele Eylem Planõ’nõ uygula- maya koyduğu iddiasõyla tutuk- lanan Erzincan Cumhuriyet Baş- savcõsõ İlhan Cihaner dosyasõnõn adres karõşõklõğõna yeni bir hal- ka daha eklendi. Cihaner’e açõlan dava, Yargõ- tay 11. Ceza Mahkemesi’nde geçen ay görülmeye başlanmõş- tõ. Yargõtay heyeti, Erzurum’da açõlan dava ile Yargõtay’daki dosyanõn birleştirilmesi talebini değerlendirmek üzere Erzu- rum’daki dosyanõn yarõn yapõla- cak duruşma için gecikmeksizin gönderilmesine hükmetmişti. Erzurum 2. Ağõr Ceza Mah- kemesi’nde Cihaner’in de arala- rõnda bulunduğu 14 sanõğõn örgüt üyeliği suçlamasõyla görülen da- vasõ sõrasõnda, avukat Turgut Kazan reddi hâkim talebinde bulunmuş, ancak bu istek red- dedilmişti. Dosyanõn yarõnki du- ruşma için Ankara’ya gönderil- mesi gerektiği gerekçesiyle Ka- zan, ret kararõna karşõ itirazda bu- lunmadõğõnõ açõklamõştõ. Ancak Erzurum 2. Ağõr Ceza Mahke- mesi üyelerinden Ali Kaya’nõn muhalefetine karşõn Yargõtay’õn isteğini yok sayarak dosyayõ, Albay Dursun Çiçek’in yargõ- landõğõ İstanbul’daki dava ile birleştirilmesine karar verdi. Ce- za Muhakemeleri Yasasõ’na gö- re, mahkemelerin birleştirme ka- rarõ verebilmesi için, ilgili mah- kemeden muvaffakat istenmesi gerekiyor. Ancak Erzurum’daki mahke- me kararõnõ, İstanbul’daki mah- kemenin görüşünü sormadan verdi. İtirazlar sonuçsuz kalõrsa dosya, İstanbul’a gidecek. Erzurum Ağõr Ceza’nõn, Yargõtay’õn 1.5 ay önce acilen gönderilmesini istediği Cihaner dosyasõnõ İstanbul’a göndermesinin yankõlarõ sürüyor Perinçek: Amaç halkı sersemleştirmek İstanbul Haber Servisi - İşçi Partisi (İP) lideri Doğu Perinçek, Deniz Baykal’a ait olduğu iddia edilen gizli kamera görüntüleri- nin, “Fethullahçı Gladyo” tarafõndan hazõr- landõğõnõ öne sürdü. Perinçek, Silivri Ceza- evi’nden yaptõğõ açõklamada, Baykal’õ hedef alan gizli kamera görüntülerine ilişkin de- ğerlendirmelerde bulundu. “Baykal operas- yonunun, Ergenekon, Poyraz, Kafes, Bal- yoz, Erzurum Ergenekon dizisinin deva- mı olduğunu” iddia eden Perinçek, “Zam- anlama faili ve amacını sergiliyor. Anaya- sa referandumuna direnecek güçler, Ta- yip Erdoğan ve Abdullah Gül’ü bırakmalı, Baykal’ı tartışmalı, birbiriyle kapışmalı, kargaşalık içine itilmelidir. Dürüst bir se- çimin koşulları dinamitlenmeli, halk ser- semleştirilmelidir” diye konuştu. Haber Merkezi - “Balyoz Güvenlik Ha- rekât Planı” soruşturmasõ kapsamõnda hak- larõnda gözaltõ kararõ olan askerlerin ifadesi- nin alõnmasõna dün de devam edildi. Beşik- taş’taki İstanbul Adliyesi’ne dün sabah saat- lerinde davetiye üzerine gelen emekli ve mu- vazzaf askerler, soruşturma savcõlarõna ifade verdikten sonra adliyeden ayrõldõ. İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’nõn, “Balyoz Planı” savlarõyla ilgili 3’ü emek- li, 9’u muvazzaf toplam 12 subayõn ifadesi- nin İzmir’de alõnmasõ talimatõ verdiği belir- tildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcõlõğõ ta- rafõndan Van Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na gönderilen talimat üzerine Tümgeneral G.K’nin dün ifadesi alõndõ. G.K’nin ifade- sinin alõnmasõ işlemi, yaklaşõk 7 saat sürdü. Tümgeneral G.K, işlemlerinin ardõndan ad- liyeden ayrõldõ. Soruşturma kapsamõnda Diyarbakõr, Şõrnak ve Mardin’de görevli muvazzaf 3 albay, Diyarbakõr’da Özel Yet- kili Cumhuriyet Savcõsõ’na talimatla ifade verdi. İfadelerin ardõndan 3 albay tutuksuz yargõlanmak üzere serbest bõrakõldõ. TÜBİTAK’a ‘Balyoz’ mektubu NEW YORK (ANKA) - “Balyoz Planı” iddialarõ so- ruşturmasõ kapsamõnda halen tutuklu olan eski 1. Ordu Ko- mutanõ emekli Orgeneral Çetin Doğan’õn kõzõ Pınar Doğan ve damadõ Dani Rodrik, TÜBİ- TAK Başkanõ Prof. Dr. Nüket Yetiş’e, kurum tarafõndan ha- zõrlanan ve tutuklamalara esas olan raporu eleştiren bir mek- tup gönderdi. “İki bilim insa- nı” olarak kaleme aldõklarõnõ belirttikleri mektupta, TÜBİ- TAK tarafõndan hazõrlanan bi- lirkişi raporu eleştirildi, rapor- larõn “eksik ve yanıltıcı” oldu- ğu iddia edildi, saygõn bir Türk kurumu olan TÜBİTAK’õn saygõnlõğõnõn muhafaza edil- mesi için gereken çabanõn gös- terilmesi gerektiği vurgulandõ. ABD ve dünyanõn önde gelen üniversitelerinden biri olan Har- vard’da öğretim üyesi olan Do- ğan ve Rodrik’in, Prof. Dr. Ye- tiş’e hitaben yazdõklarõ mektup- ta, “Balyoz Planı” tutuklamala- rõna esas olan TÜBİTAK tara- fõndan hazõrlanan bilirkişi rapo- runun bilimsel olmadõğõnõ kanõt- layan askeri bilirkişi raporunun ardõndan, bilgisayar suçlarõ ko- nusunda uzman, bağõmsõz Ame- rikan kuruluşunca hazõrlanan ra- porla da TÜBİTAK bilirkişi ra- porunun çürütüldüğü savunuldu. “Bu mektubu size iki bilim insanı sıfatıyla yazıyoruz” di- ye başlayan mektupta, şöyle denildi: “Başkanı olduğunuz kuru- ma bağlı Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma Enstitü- sü’nün üç teknik bilirkişisi ta- rafından 19 Şubat 2010 tari- hinde ‘Balyoz’ CD’leri hak- kında hazırlanmış olan bilirki- şi raporunu, üzerinde bulunan erişim kısıtlanmasının kalk- masıyla birlikte okuma, daha da önemlisi hakkında bilgisa- yar adli tıp tetkikleri yürüten uzman kişilerden görüş alma fırsatını bulduk. Kurumunuz bünyesinde hazırlanan rapo- run bilimsel bir tarafsızlıkla hazırlanmadığını büyük bir kaygıyla görüyoruz.” ‘Sahte olması muhtemel’ Rapordan çeşitli bölümlere yer verilen mektupta “Eldeki delillerin kaynağı ve teknik yöntem, soruşturma ve usul açısından tüm çarpıklıklar göz önünde bulunduruldu- ğunda, bu belgelerin sahte ol- ması muhtemeldir ve her- hangi bir yargı sürecinde kullanılmaları son derece sa- kıncalıdır” denildi. Tümgeneral sorgulandı Balyoz soruşturması kapsamında tutuklu bulunan eski 1. Ordu Komutanı, emekli Or- general Çetin Doğan’a tedavi gördüğü hastanede eşi Nilgül Doğan refakat edecek. Çetin Doğan’õn kõzõ ve damadõnõn, kurumun başkanõna hitaben yazdõğõ mektupta bilirkişi raporu ‘eksik ve yanõltõcõ’ olduğu gerekçesiyle eleştirildi TAKİPSİZLİKKARARI ‘Albayraklar haberi gerçek ve güncel’ İstanbul Haber Servisi - Gazetemiz haber editörlerinden Aykut Küçükkaya’nõn 7 Mart 2010’da yayõmlanan “Doku- nulmayan Patron” başlõklõ haberine ilişkin, Ahmet Al- bayrak ve Nuri Albayrak’õn yaptõğõ şikâyete takipsizlik ka- rarõ verildi. Albayraklar’õn avukatõ El- van Akça, gazetemiz Genel Yayõn Yönetmeni İbrahim Yıldız, Yazõ İşleri Müdürü Gü- ray Öz ve Aykut Küçükkaya hakkõnda Şişli Cumhuriyet Cumhuriyet Başsavcõlõğõ’na suç duyurusunda bulundu. Dosyayõ inceleyen Şişli Cum- huriyet Savcõsõ Hasan Bölük- başı, Basõn Yasasõ’nõn 11/2. maddesine göre eser sahibinin belli olduğunu, bu nedenle Yõl- dõz ve Öz hakkõnda kovuştur- maya yer olmadõğõnõ belirtti ‘Kamu yararı var’ Yazõ bir bütün olarak ince- lendiğinde, şikâyetçileri açõkça aşağõlama ve küçültme amacõy- la edilmiş bir sözün olmadõğõnõ belirten Savcõ Bölükbaşõ, ha- berdeki açõklamalarla konu arasõnda düşünsel bir bağ bu- lunduğunu kaydetti. Savcõ Bö- lükbaşõ, “haberin, gerçek ve güncel olduğunu, açıklanma- sında kamu yararının bulun- duğunu, eleştiri ve bilgi ver- me sınırları içinde kaldığını” belirterek, Küçükkaya hakkõn- da da kovuşturmaya yer olma- dõğõna karar verdi. Kaplan’ın davası yeniden başladı İstanbul Haber Servisi - Yargõtay 9. Ceza Dairesi’nin, yasadõşõ “Anadolu Federe İslam Devleti/İslami Cemaat ve Cemiyetler Birliği (AFİD/İCCB)” yöneticisi Muhammed Metin Kaplan’a, “anayasal düzeni silah zoruyla değiş- tirmeye teşebbüs etmek” suçundan verilen mü- ebbet hapis cezasõnõ bozmasõnõn ardõndan Kap- lan’õn yargõlanmasõna başlandõ. Kaplan, Yargõ- tay’õn bozma kararõna uyulmasõnõ ve beraatõnõ isterken mahkeme ise sanõk avukatlarõ ve sanõğa savunmalarõnõ hazõrlamalarõ için ek süre verdi. ALTILI GANYAN 6 3 7 2 7 2 8 6 6 7 3 2 8 5 11 4 10 1 1/10 Aysel Tuğluk beraat etti İstanbul Haber Servisi - Kapatõlan DTP’nin eski milletvekili Aysel Tuğluk, ‘terör örgütünün propagandasõ yapmak’ suçundan yargõlandõğõ 2 davanõn birinden beraat ederken diğer davasõ ise zamanaşõmõ nedeniyle ortadan kalktõ. İstanbul 12. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde ilk önce, Tuğluk’un 28 Mayõs 2004 tarihinde bir gazetede yayõmlanan ‘Apo konuşuyor’ başlõklõ haber nedeniyle yargõ- landõğõ dava görüldü. Bu davadan beraat eden Tuğluk’un, 2002 yõlõnda bir gazetede çõkan ‘Apo PKK’nin yeni adõnõ beğenmedi’ başlõklõ haber ne- deniyle yargõlandõğõ dava ise zamanaşõmõna girdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle