19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 MAYIS 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 CMYB C M Y B DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT BaşbakanİsterseNeler Yapabilir? Dünkü yazım, “Top şimdi Erdoğan’da” diye bitiyordu. Başbakan, pası aldı ama; ofsayta göndermekte gecikmedi. Hırçınlaşarak rakibine saldırmaya kalkıştı. Oysa, kendisinden beklenilen, o çirkin tezgâh nedeniyle yeteri kadar sarsılmış olan Baykal’dan gelen suçlama karşısında soğukkanlılığını bozmadan, gerçeğin bulunması için devletin tüm güçlerine gerekli emri verdiğini söylemekle yetinmek olmalıydı. Hatta İçişleri Bakanı ile MİT Müsteşarı’nın müstafi ana muhalefet partisi liderine, ulaşılan aşamalardan günü gününe bilgi aktarmasının sağlanacağını da, o yanıtına ekleyerek. Baykal’a yönelik kasetin düzmece olup olmadığı da, kimin yapıp servise koyduğu da ancak sabırlı bir araştırmanın sonunda ortaya çıkar. O araştırmayı da sadece devletin gücü ve isteği sonuçlandırabilir. Denilebilir ki, “efendim teknolojideki ilerlemeden yararlanan şer güçlerini bulmak kolay olmuyor”. Ya benzer bir tezgâh, Allah esirgesin Başbakan için çalıştırılmış olsa? Yine çaresizlikten dem vurarak, istedikleri gibi at oynatmaları için meydan ahlak düşmanlarına mı terk edilecektir? Yurtdışından gönderilen sahte e-postalar ile kişiler, kurumlar suçlanmakta, güvenlik güçleri yanıltılmakta; onlara itibar edilerek bazıları savcı iddianamelerinin en güvenilir kanıtları arasında yer almaktadırlar. Faili meçhuller de aydınlatılabilir Erdoğan iktidarı döneminde, benzer e- postalar ile TSK’ye, kişilere yönelik açılan soruşturmalar, sadece mağdurların örselenmesine yol açmış, gönderenler “faili meçhul” dosyalarının dokunulmazlığı arkasında gizlenmiştir. Bunun için, Baykal’a yönelik bir tertip olup olmadığının kanıtlarıyla ve bir an önce ortaya çıkartılmasını istiyoruz. O tertip, bir düğümü açmak amacıyla ucu çekilebilen bir yumak gibi değerlendirilebilir. Öteki karmaşık dosyaların gün yüzüne çıkması sağlanabilirse, bunun artı puanları AKP iktidarının not karnesine yazılacaktır. Devletin gücünün, diler ve azmederse nelere muktedir olduğunu, 1940’lı yıllarda bir ortaokul öğrencisiyken öğrendim. Geçmişten bir örnek İkinci Dünya Savaşı tüm hızı ile sürüyordu ve başkent Ankara casuslar, sabotajcılar tarafından adeta işgal edilmiş gibiydi. Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Von Papen’i, bir sabah yürüyüşü sırasında öldürmek amacıyla, karşı yönden gelen bir kişinin koltuğunun altında taşıdığı bomba paketini patlattığını tek kanallı devlet radyosunun haberi ile öğrendik. Papen kurtulmuştu ama; elindeki bombanın patlaması sonucunda saldırgan, kimliği belirlenemeyecek kadar parçalanmıştı. Ankara polisi, üstelik o tarihteki donanımı ve teknik olanaksızlıklarına aldırış etmeden, kaldırımdan toparladığı küçük et parçaları arasında, ölen saldırganın kaşı üstünde bir et beni olduğunu saptayarak onun Yugoslavya’dan Papen’e suikast amacıyla eğitilerek gönderilmiş Türk asıllı birisi olduğunu belirledi. Kendisine yataklık edenleri de kısa sürede yakalayarak adalete teslim etti. Öylelikle iki dev blok arasında kalmış olan Türkiye, kendi ülkesinde görevli bir büyükelçiye karşı düzenlenmiş olan saldırıya yardım etmiş olmak gibi bir suçlamanın altında kalmadı.Başbakan, ayağındaki topu ofsayta atmak yerine, karanlık tezgâhları aydınlığa çıkaracak bir araç gibi değerlendirebilirse, kazanan kendisi olur. Faks: 0 216 302 82 08 [email protected] İLHAN TAŞCI ANKARA - Erzincan Cumhuriyet Başsavcõsõ İlhan Cihaner’in tutuk- lanmadan önce yürüttüğü Fethul- lah Gülen cemaati soruşturma dos- yasõ da, İsmailağa cemaatine dönük soruşturmada olduğu gibi “görev- sizlik” kararõyla Erzurum’a gönde- rildi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanõ Kadir Topbaş’õn da arala- rõnda bulunduğu 235 kişiyi kapsayan İsmailağa cemaatine yönelik soruş- turma, Erzurum’a gönderilince tu- tuklu tek bir sanõk kalmamõştõ. 2007 yõlõnda İsmailağa cemaatine yönelik soruşturma için düğmeye basan Erzincan Başsavcõsõ İlhan Ci- haner, 2009/138 numarasõyla da ge- çen yõl Fethullah Gülen cematini mercek altõna almõştõ. Dönemin özel yetkili Erzurum Savcõsõ Osman Şa- nal, Cihaner’e yazõ yazarak, Gülen dosyasõnõ istemişti. Cihaner’in id- diasõna göre Şanal, jandarmanõn ön- leyici dinleme listesini mahkeme ka- yõtlarõndan öğrenen emniyetin bil- dirmesiyle dosyadan haberdar ol- muştu. Bu listede adõ geçen Gülen ce- maati üyeleri Şanal tarafõndan göz- altõna alõnõp bõrakõlmõştõ. İstemini reddetmişti İlhan Cihaner, Gülen cemaatinin si- lahlõ örgüt olduğuna ilişkin bir delil bulunmadõğõ, dolayõsõyla da bu ko- nuda Erzurum Özel Yetkili Savcõlõ- ğõ’nõn bir yetkisi olamayacağõ ge- rekçesiyle Osman Şanal’õn dosya is- temini reddetmişti. Osman Şanal’õn yürüttüğü soruş- turmayla Erzincan Başsavcõsõ İlhan Cihaner’in “örgüt üyesi olduğu” gerekçesiyle tutuklanmasõnõn ardõn- dan Erzurum Özel Yetkili Savcõlõğõ, Erzincan’dan Fethullah Gülen dos- yasõnõ yeniden istedi. Erzincan Sav- cõsõ Hasan Can tarafõndan düzenle- nen fezleke ile 26 Nisan 2010 tari- hinde Gülen cemaatine yönelik so- ruşturmada görevsizlik kararõ verildi. Erzincan Savcõlõğõ’nõn görevsiz- lik kararõnda şöyle denildi: “Şüphelilerin eylemlerinden do- layı Erzurum Başsavcılığı’nca yü- rütülen soruşturmanın, şüphelile- rin savunmasının alınmış olduğu da dikkate alınarak ileri bir aşamada olduğu, tarafımızca yürütülen so- ruşturmada şüphelilerin aynı kişi- ler olduğu, şüphelilerin eylemleri- nin bir bütün olarak değerlendiri- lip suçun TCK’nin 309. maddesi kapsamında kalan anayasal düze- ni ortadan kaldırmaya teşebbüs et- me şeklinde vasıflandırıldığı göz önüne alınarak, soruşturmamıza konu eylemlerin de TCK 300. mad- desinde düzenlenen anayasal dü- zeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçunun unsurları olabilece- ği değerlendirildiğinden, tüm şüp- heliler hakkında yüklenen suçlar- dan soruşturma yapma görev ve yetkisi cumhuriyet başsavcılığımı- zın görev ve yetki alanını aşması ne- deniyle cumhuriyet başsavcılığı- mızın görevsizliğine, ...Erzurum Başsavcılığı’na gönderilmesine ka- rar verildi.” RECEP KAPUCU ERZURUM - Erzincan’da 3. Or- du Komutanõ Saldıray Berk, Erzin- can Cumhuriyet Başsavcõsõ İlhan Ci- haner’in “İrtica ile Mücadele Ey- lem Planı”nõ uygulamaya koyduklarõ iddiasõyla yargõlandõğõ dosya, İstan- bul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde görülen ve Kurmay Albay Dursun Çiçek’in de yargõlandõğõ dava dos- yasõyla birleştirildi. Cihaner, kararõ “Saraydan kız kaçırma kaç bölüm bilmiyorum ama ‘Erzurum’dan dos- ya kaçõrma bölüm 2’ ile karşı kar- şıyayız” diye değerlendirirken avu- katlarõ itiraz başvurularõnõ yaptõ. Erzurum 2. Ağõr Ceza Mahkeme- si’nde önceki gece geç saatlere kadar devam eden duruşmada Özel Yetki- li Cumhuriyet Savcõsõ Taner Ak- sakal, dava dosyasõnõn İstanbul’da- ki “İrtica ile Mücadele Eylem Pla- nı” davasõ ile birleştirilmesini istedi. Tutuklu sanõk Erzincan Cumhuriyet Başsavcõsõ İlhan Cihaner’in avukat- larõndan Baki Lütfü Uzun, “Dos- yanın yeni bir maceraya sürük- lenmesi ve yeni bir kaçırma olayı ile karşı karşıyayız” dedi. İlhan Cihaner ise dava dosyasõnõn birleş- tirilme talebini eleştirerek şunlarõ söyledi: “Saraydan kız kaçırma kaç bö- lüm bilmiyorum ama ‘Erzurum’dan dosya kaçõrma bölüm 2’ ile karşı karşıyayız. Bu dava dosyasının Dursun Çiçek’in yargılandığı da- vayla hiçbir bağı bulunmamakta- dır. Dursun Çiçek’in, iddianame- de belirtildiği gibi Erzincan’a gel- mediği anlaşılmıştır. Erzincan’a geldiğine dair bir delil yoktur. Er- zincan’dan cemaatlere yönelik dü- zenlediği operasyonların İstan- bul’daki davayla ilgisi yoktur.” Sanõk Erzincan İl Jandarma İstih- barat Şube Müdür Yardõmcõsõ Üs- teğmen Ersin Ergut, dava dosyasõ- nõn İstanbul’a gönderilmesi duru- munda mağdur olacaklarõnõ savundu. Evli ve 3 küçük çocuğu olduğunu be- lirten Ergut, “Erzurum’da tutuk- lu bulunduğu sürede, çocuklarımı haftada bir görürken, dava dos- yasının İstanbul’a gönderilmesi durumunda artık çocuklarımı da göremeyeceğim” diyerek gözyaşla- rõnõ tutamadõ. Mahkeme Başkanõ ise ara kara- rõ açõklamak için duruşmaya ara verdi. Yaklaşõk 5 saat süren aranõn ardõndan Mahkeme Başkanõ Mus- tafa Karatay, savcõnõn talebini yerinde bularak iki dava dosyasõnõn birleştirilmesine oyçokluğu ile ka- rar verildiğini açõkladõ. Karatay, ka- rarõn gerekçesinde ise Erzurum’daki dava ile hukuki ve fiili bağ bulun- duğunu gösterdi. Mahkeme heyeti, sanõk ve sanõk vekillerinin taleple- rinin de İstanbul’daki 13. Ağõr Ce- za Mahkemesi’nce değerlendiril- mesi yönünde karar verdi. Fethullah Gülen. AVUKAT KAZAN ‘Dosya kaçırılıyor’ 2. ERGENEKON DAVASI Özoğlu’ndan duruşmalara boykot kararı HATİCE TUNCER İkinci Ergenekon davasõnõn dün ger- çekleştirilen 63. oturumunda, tutuklu sa- nõk eski Kõzõlay müfettişi Kemal Aydın savunmasõnõ sürdürdü. Aydõn, tutuklu sanõk Teğmen Meh- met Ali Çelebi ve tutuksuz sanõk Teğ- men Noyan Çalıkuşu’na ilişkin olarak iddianamede yer alan “Kemal Aydın’ın talimatıyla Hizbut Tahrir örgütü üye- leriyle irtibata geçtikleri, Aydın ve kız kardeşi Neriman Aydın’a rapor ver- dikleri, başka terör örgütlerine sızma ve yönlendirme faaliyetlerine devam ettikleri” suçlamalarõnõ reddetti. Aydõn, Başbakan Tayyip Erdoğan’a atıfta bulunarak savunmasõnõ Nihal Ad- sız’õn “Yolların Sonu” şiirinden bir bölüm okuyarak bitirdi. Böylece Aydõn savun- masõnõ 7 duruşmada tamamladõ. ‘Yaşadığım gerçek adaletsizlik’ Tutuklu sanõk Durmuş Ali Özoğlu, mahkemeye verdiği dilekçede bundan sonraki duruşmalara katõlmayacağõnõ be- lirtti. Özoğlu dilekçesinde , “23 aydır tutuklu bulunmaktayım. Suçlandığım konulara ilişkin, yasalar hiçe sayıla- rak sahte belgeler ve düzmece resmi evraklarla dosya oluşturulmuştur. Önce ben, sonra yakınlarım ve en son avukatım Yusuf Erikel tutuklanmıştır. Suç ve Ceza, 100 yıl önce yazılmış bir romandır ama benim yaşadığım ada- letsizlik gerçektir” dedi. Bu kararõnõ hukuksuzluğa alet olma- mak için aldõğõnõ belirten Özoğlu, “Be- ni ancak 1’e karşı 2 oyla alınan ka- rarların ruhuna uygun olarak sürük- leye sürükleye o mahkeme salonuna çıkartabilirsiniz” ifadelerine yer verdi. Duruşma 13 Mayõs’a ertelendi. Kazan, Cihaner dosyasõnõn, “İrtica ile Mücadele Eylem Planõ” davasõyla birleştirilmesinin, dosyayõ “Yargõtay’dan kaçõrmak” anlamõna geldiğini söyledi. İstanbul Haber Servisi - Tutuklu olarak yargõlanan savcõ İlhan Ciha- ner’in avukatõ Tur- gut Kazan, savcõ İl- han Cihaner dosya- sõnõn, İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahke- mesi’nde görülen ve Kurmay Albay Dursun Çiçek’in de yargõlandõğõ, “İrtica ile Mücadele Ey- lem Planı” davasõyla birleştirilmesinin, dosyayõ “Yargıtay’dan kaçırmak” an- lamõna geldiğini söyledi. Erzurum Özel Yetkili Mahkemesi’nin hukuku hiçe sa- yarak fiili bir durum yarattõğõnõ belirten Kazan, “Erzurum Özel Yetkili Mah- kemesi, İstanbul için birleştirme kararı veremez. Dosya Yargıtay’dan kaçı- rılmak için gönderilmiştir” dedi. YAR- SAV Başkanõ Emine Ülker Tarhan da birleştirme kararõnõ “yeni bir hukuk ih- lali” olarak nitelendirdi. Kazan, Erzurum özel yetkili mahke- mesinin önceki gün saat 18.00’de du- ruşmaya ara verip 23.00’te toplanarak Ci- haner dosyasõnõn İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’ndeki 2010/106 sayõlõ dos- yayla birleştirilmesi yönünde karar ver- mesine tepki gösterdi. Kararõn “hukuka ve adil yargılanma hakkında açıkça ay- kırı” olduğunu vurgulayan Kazan, fiili bir durum yaratõldõğõnõ ve dosyanõn Yargõ- tay’dan kaçõrõldõğõnõ belirtti. Kazan, söz- lerini şöyle sürdürdü: “İlhan Cihaner’in Yargıtay 11. Ceza Dairesi’nde 2 Ni- san’da yapılan duruşmasında, bağ- lantı nedeniyle Erzurum dosyasının cel- bi ile birleştirme isteğinde bulunul- muştur. Yargıtay 11. Ceza Dairesi de bu dosyanın ‘herhangi bir gecikmeye meydan verilmeksizin kurye aracõlõğõy- la 14 Mayõs tarihinden önce celbine’ ka- rar vermiştir. Bilindiği gibi Erzu- rum’daki mahkeme başkanını ret is- teğimizin reddi üzerine, bir gecikme- ye yol açmamak için itiraz hakkımız- dan feragat etmiştik. Ama şimdi o mahkeme başkanı Yargıtay yolunun hepten kapatmak ve suçlanan kişileri daha da cezalandırmak için inanılmaz bir birleştirme yolu seçmiştir. Bu yol tam bir keyfiliktir.” Erzurum Özel Yetkili Mahkemesi’nin birleştirme kararõ veremeyeceğini belir- ten Kazan, karardan önce “mutabakat” aranmasõ gerektiğine dikkat çekti. YARSAV’dan tepki YARSAV Başkanõ Tarhan da CMY’ye göre değişik mahkemelerde bakõlmaya başlanan ceza davalarõnõn, cumhuriyet savcõsõnõn istemine uygun olmak koşu- luyla ve mahkemeler arasõnda oluşacak uyuşma üzerine, davalarõn hepsi ya da bir kõsmõnõn bu mahkemelerin birinde bir- leştirilebileceğini ifade etti. Davalarõn hiçbir geçerli gerekçe gösterilmeksizin İs- tanbul’da birleştirilmesine karar veril- diğine dikkat çeken Tarhan, “Yasal dü- zenlemelere ve yerleşik uygulamaya karşın, yeni bir hukuk ihlali daha açıkça ortaya konulmuştur” dedi. İstanbul Haber Servisi - “Balyoz Güvenlik Harekât Planı” soruşturmasõnda tutuk- lanan eski 1. Ordu Komutanõ, emekli Orgeneral Çetin Do- ğan’õn avukatlarõ, soruşturma- ya ilişkin ABD’deki iki uzman kuruluştan aldõklarõ raporu mah- kemeye sunarak tahliye talep et- ti. Doğan, Dr. Siyami Ersek Gö- ğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Eğitim ve Araştõrma Hastane- si’nde tedavi altõna alõndõ. Orgeneral Doğan’õn avukatõ Celal Ülgen, Balyoz Güvenlik Harekât Planõ’na ilişkin askeri bilirkişi ve TUBİTAK’õn ha- zõrladõğõ raporlarõ ABD’deki iki uzman kuruluşa göndererek, raporlarõn karşõlaştõrõlmasõnõ ta- lep etti. Bilgisayar araştõrma kurumu Cyber Diligence ve bilgisyar soruşturma kurulu Computer Investigative Asso- ciates’in gönderdiği raporlarõ İs- tanbul 12. Ağõr Ceza Mahke- mesi’ne sunan Ülgen, Doğan’õn tahliyesini talep etti. Doğan’a herhangi bir zarar gelmesi du- rumunda sorumlularõn yakasõ- nõ bõrakmayacağõnõ söyleyen Ülgen, “ABD’den gelen iki uzman kurumun raporlarına göre, TUBİTAK’ın raporu- nun bilimsel verilere dayan- madığı, kasıt düzeyinde bazı bilgileri içermediği belirtil- mektedir. Balyoz gitmiştir, ama ağlayanı yok” dedi. Ül- gen, bu doğrultuda Doğan’õn tahliyesini istediklerini belirtti. Bilgisayar adli tõp ve soruş- turmalarõnda uzman kuruluş olan Cyber Diligence’nin Genel Müdürü Yalın Demirkaya, ha- zõrladõğõ raporun sonuç bölü- münde, Balyoz soruşturmasõ kapsamõnda hazõrlanan askeri bilirkişi Yavuz Fildiş’in rapo- runun teknik açõdan uygun ol- duğu kanõsõna vardõğõnõ kay- detti. New York Polis Teşkila- tõ’nda Bilgisayar Suçlarõ So- ruşturma Birimi’nin kurucusu olan Demirkaya, “TÜBİTAK raporunda ise hatalı bir yak- laşım izlenmiştir. Söz konusu rapor, kişilerin hürriyetle- riyle irtibatlarının mevzibahis olduğu bu denli önemli bir da- va için sorumsuz eksiklikler sergilemektedir” dedi. ‘Verilerin yargıda kullanılması sakıncalı’ TÜBİTAK raporunda askeri bilirkişinin de dikkat çektiği ve sahteciliğe işaret eden bul- gularõn tamamen göz ardõ edil- diğini kaydeden Demirkaya, “Herhangi bir yargı sürecin- de kullanılmaları son derece sakıncalıdır” diye konuştu. Bilgisayar soruşturma kuru- lunun danõşmanlõk hizmeti ama- cõyla hazõrladõğõ raporda da “Dokümanlardaki üst veri- lerin veya zaman damgasın- daki tarihlerin doğruluğu şüphelidir ve gerçek olarak kabul edilemez” denildi. Balyoz soruşturmasõ kapsamõnda tutuklanan Doğan’õn avukatlarõ, raporlarõ ABD’deki 2 uzman kuruluşa inceletti Berk ve Cihaner’in yargõlandõğõ dava dosyasõ, İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde görülen ve Kurmay Albay Dursun Çiçek’in de yargõlandõğõ dava dosyasõyla birleştirildi. Gazetemizin açtığı dava ertelendi İstanbul Haber Servisi - Cumhuriyet Gazete- si’nin imtiyaz sahibi Cumhuriyet Vakfõ ile gaze- teyi yayõmlayan Yeni Gün Haber Ajansõ AŞ’nin Ergenekon soruşturmasõnõ yürüten cumhuriyet savcõlarõ Zekeriya Öz, Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın aleyhine açtõğõ toplam 100 bin TL’lik manevi tazminat davasõ ertelendi. İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki oturuma gazetemizin avukatõ Tora Pekin katõldõ. Mahkeme yargõcõ, Cumhuriyet gazetesinin en son bilanço örneğinin ve davalõ savcõlarõn mali durumlarõnõn araştõrõlmasõ için İstanbul Cumhuri- yet Başsavcõlõğõ’na yazõ yazõlmasõna karar verdi. Yargõç, davalõ savcõlarõn görev itirazlarõnõn in- celenmesine ve gazete avukatlarõnõn, bu konuda varsa sunacağõ belgeleri ve Yargõtay kararlarõnõ dosyaya sunmasõna da hükmetti. Duruşma 30 Eylül 2010 tarihine ertelendi. 10 Subay ifade verdi İstanbul Haber Servisi - Balyoz Güvenlik Harekât Planõ soruşturmasõ kapsamõnda haklarõn- da gözaltõ kararõ olan askerlerden 10’u daha dün adliyeye gelerek ifade verdi. İstanbul Adliyesi’ne dün sivil plakalõ bir minibüs ve bir otomobille gelen askerler, hâkim ve savcõ- larõn giriş yaptõğõ bölümü kullandõ. Askerler sav- cõlara ifade verdikten sonra adliyeden ayrõldõ. İlk olarak Kara Harp Akademileri Komutanõ Tüm- general Ahmet Yavuz ve Kuzey Deniz Saha Ko- mutanõ Mehmet Otuzbiroğlu ile 5 albay ifade ver- di. Otuzbiroğlu’nun ifadesinin alõnmasõ işlemine İs- tanbul Cumhuriyet Başsavcõsõ Aykut Cengiz En- gin de katõldõ. Deniz Eğitim Öğretim Komutanõ Ko- ramiral Abdullah Can Erenoğlu da ifade verdi. Kent dõşõndaki subaylarõn görevli olduklarõ yerde ifa- delerinin alõnmalarõ için ilgili yerlere talimat verildi. Erzincan’daki cemaat soruşturmasõnda Gülen dosyasõna da görevsizlik kararõ verildi Gülen dosyasõ da ‘kapatõldõ’ Erzincan Cumhuriyet Başsavcõsõ İlhan Cihaner’in tutuklanmadan önce yürüttüğü cemaat soruşturma dosyasõ da İsmailağa cemaatine dönük soruşturmada olduğu gibi “görevsizlik” kararõyla Erzurum’a gönderildi İlhan Cihaner’den yargõlandõğõ dava dosyasõnõn Çiçek’inkiyle birleştirilmesine yorum ‘Dosya kaçırma bölüm 2’ Turgut Kazan. ‘TÜBİTAK’ta kasıt var’ Yüksek tansiyon şikayetiyle Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi Hastanesi’ne kal- dırılan Doğan’a birtakım tahliller yapılarak çıkan sonuçlara göre burada tedavisine başlanacak. Hukuksuzluğa alet olmamak için duruşmalara çõkmayacağõnõ belirten Özoğlu, “Beni ancak sürükleye sürükleye o mahkeme salonuna çõkarabilirsiniz” dedi. Fotoğraf:AA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle