Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 12 MAYIS 2010 ÇARŞAMBA
6 HABERLER
AVRUPA
GÜRAY ÖZ
Ayrıntıda Boğulmak
Türkiye büyük bir çalkantının içinde. Hemen
herkesin kabul ettiği gerçek budur. Bu
çalkantıdan yeni bir devlet, yeni bir cumhuriyet,
yeni bir düzen çıkarmak isteyenler de, bu yeni
devletin, cumhuriyetin, düzenin eskisine oranla
daha işbirlikçi, parçalanmış ve zorba olacağını
savunanlar da aynı kanıdadır: Türkiye
değiştiriliyor.
Bu değişikliği gerçekleştirmek isteyenler
kafaların olabildiğince karıştırılmasına özel bir
önem veriyorlar. Kafaların karışması içinse çok
sayıda neden vardır. Sahte solcu ve liberallerin
başarıyla yerine getirdikleri temel görev budur.
Ayrıntı, gerçeğe hâkim olmuş durumdadır.
Türkiye’nin kendini solda tarif eden, ama aynı
zamanda Cumhuriyetin kurucu partisi olma
konumunu koruyan, zaman içinde çok farklı,
çelişkili politikaların yürütücüsü olmuş parti,
2000’li yılların başında yürürlüğe konmuş “yeni
bir cumhuriyet” hareketinin tüm ülkeyi
kapsayan saldırısında, yeni aşamanın
kurbanıdır.
Bu yalnız CHP için değil, Türkiye için de bir
darbedir ve ağır bir darbedir.
CHP’yi sosyal demokrasiyi kutsayarak sosyal
demokrat saymayanlar yanılıyor. CHP kendine
özgü sosyal demokrat bir partidir ve tüm
dünyadaki sosyal demokrat partiler gibi
sistemle rejim arasında sıkışıp kalmıştır.
Manevra yeteneği de bu nedenle sınırlı
kalmaktadır.
CHP’nin ve Deniz Baykal’ın başına geleni
anlayabilmek için gözlerimizi CHP’den ve
Deniz Baykal’dan ayırmamız gerekiyor.
Dikkatimizi çevirmemiz gereken Türkiye’nin
genel tablosu, 2000’den bu yana olup
bitenlerin toplamının anlamıdır.
Türkiye ısrarlı, kararlı, içerde ve dışarda
kotarılmış büyük bir planın titizlikle
uygulanmasıyla gerçekleştirilen, Cumhuriyetin
kazanımlarını tersine çevirmeyi amaçlayan bir
karşıdevrim süreci içindedir. Bu strateji, etkin
ve yetenekli hırsın, “artık biz yöneteceğiz ve
istediğimiz gibi yöneteceğiz, 80 yılın
intikamını alma vakti geldi” diyen, saldırısını
topyekûn bir savaşa dönüştüren, kitlesel
desteğe sahip gücüyle hayat buldu.
Bu gücün uzlaşma araması, geri çekilmesi,
siyasetin daha zarif yöntemlerini kullanması
olanaklı değildir. Çünkü yöntemini değiştirdiği
gün yıkılacağı korkusunu taşımaktadır. O
nedenle de aynı yöntemde ısrar edecek, aynı
kabalıkla vesayetini kurmayı sürdürecektir.
Büyük siyasetin içinde henüz bir güç olarak
yer alamayan sosyalist sol, sivil zorbalığın
mutlak egemenliğine kendini fikren ve cismen
hazırlamak durumundadır. Sosyal demokrasi
ise ne yazık ki, geri çekilişin işaretlerini
vermeye başlamıştır.
“Bu işte Pensilvanya’nın eli yok” diyen
Deniz Baykal, kendisine kurulan komployla
savaşabilmek için karşı cepheyi bölmek istiyor
olabilir, ama geneli gözden kaçırdığı, 2000’li
yıllardan bu yana gerçekleşenlerin inatçı
güçlerinin iç ve dış bağlantılarını ihmal ettiği de
ortadadır.
Mekanizmalar artık kendiliğinden işliyor. O
mekanizmayı yöneten bir ortak irade var.
Bunun için Pensilvanya ile Ankara’nın,
İstanbul’un her gün konferans yapması
gerekmiyor.
O ortak irade, Silivri’de Susurlukçularla
darbecileri, muhalifleri, aydınları gazetecileri
aynı kaba koyan ve ülkeyi korku cumhuriyetine
çeviren iradedir.
Yapılması gereken ayrıntıda boğulmamak,
genel tabloyu gözden kaçırmamaktır.
Bu tablo, aklı başında olan yurtseverlerin,
solun, sosyal demokratların, etkin ve atak bir
siyasetle, Türkiye’nin yeni rejimini dizayn
etmek, zorba bir düzen kurmak için her şeyi
yapmaya kararlı olanların karşısına, aynı
kararlılıkla çıkmalarını gerektiriyor. Artık zaman
kalmamıştır.
İş işten geçmek üzeredir.
e-posta: guray@cumhuriyet.com.tr
Tartõşma yaratan Baykal-Gülen telefon görüşmesini CHP’li Yõlmaz Ateş ve Atilla Kart yorumladõ:
‘F tipi’ kaygõmõz sürüyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- CHP Genel Başkanlõğõ’ndan istifa
eden Deniz Baykal’õn “komplodan
Fethullah Gülen değil, iktidar so-
rumlu” mesajõ vermesi tartõşma ya-
ratõrken, CHP Genel Başkan Yar-
dõmcõsõ Yılmaz Ateş, “Düşmanınızı
hükümetin içinde arayın, diyor
adam. Gülen bu dürüstlüğü göste-
rirken bunu göz ardı edemeyiz. O
da düşmanımız, bu da bizim düş-
manımız, onun da üzerinde kalsa,
bunun da üzerinde kalsa, bizim le-
himize, diyemeyiz” dedi. CHP Kon-
ya Milletvekili Atilla Kart da, “‘F’ ti-
pi yapılanma ile ilgili kaygılarımız
devam ediyor. Genel başkanımız,
Gülen’in kendisini aradığının kayıt
altına alınması için öyle konuştu”
görüşünü dile getirdi.
Kaset görüntülerinin internet orta-
mõnda yayõmlanmasõnõn ardõndan
Baykal’õ arayan Fethullah Gülen’in
“Bunun bizimle ilgisi yok” demesi ve
Baykal’õn da bu sözlerin “samimiye-
tine inandığını” ifade etmesi çeşitli
yorumlara neden oldu.
Ateş, “Komplonun, alçaklığın
karşısında bir ses vermek gerekti-
ğini” vurgularken, “Bu hükümete
karşı kim etkili duruyorsa, kimine
Ergenekoncu diyorlar, kimini tari-
katın üstüne gidiyorsun diye tu-
tukluyorlar, kimisinin Alevi köyle-
rine yardım ettin diye defterini dü-
rüyorlar. Kimine de alçakça kom-
plo kuruyorlar. Herkes kuzu gibi sı-
ranın kendisine gelmesini mi bek-
leyecek, yoksa Sayın Baykal’ın çığ-
lığına bir yanıt mı verecek?” dedi.
‘Kaygılarımız sürüyor’
Başbakan Tayyip Erdoğan’õn açõk-
lamalarõnõn “suçluluğunun ifadesi”
olduğunu kaydeden Ateş, Gülen-Bay-
kal telefonlaşmasõ ile ilgili olarak da
şu değerlendirmeleri yaptõ:
“Bizim ayrı bir MİT’imiz, emni-
yetimiz, Jandarma istihbaratımız mı
var? Bunu ortaya çıkaracak olan
Başbakan’dır. Başbakan’a yakışan
‘bu tezgâhõ yapanlarõ tespit ettik’
açıklaması yapmak olurdu. ‘Fet-
hullah Gülen aramõş, bunlarõn işi ol-
madõğõna göre, bu komplonun kimin
tarafõndan yapõldõğõ da söylenmiştir’
endişesi ve kuşkusuyla bunlar söy-
lenmiştir. Bizim ayrı bir emniyeti-
miz yok, istihbarat örgütümüz yok,
bunu hükümet ortaya çıkaracak.
Biz dün ne idiysek, bugün de oyuz.
Bu hassasiyetlerimiz aynen devam
ediyor, hatta daha da artarak de-
vam ediyor. Hukuk yerine, bir ce-
maat hukuku yerleştirilmek isteni-
yor. Buna karşı mücadeleyi de de-
mokrasi ve hukuk zemininde veri-
yoruz. Sayın Gülen bunu söyledi di-
ye ‘CHP ne oluyor’ soruları istis-
mardır... Baykal’ın bunu söyleme-
si şu nedenledir; hükümete bu tez-
gâhın içinde senin olduğunu bili-
yorum, diyor. Bunu bilin, düşma-
nınızı hükümetin içinde arayın, di-
yor adam. Gülen bu dürüstlüğü
gösterirken, onun niyeti belli diye
bunu göz ardı edemeyiz. O da düş-
manımız, bu da bizim düşmanı-
mız, onun da üzerinde kalsa, bunun
da üzerinde kalsa, bizim lehimize,
diyemeyiz.”
‘Amaç kayıt altına almak’
“Emniyette ‘F’ tipi örgütlenme”
ile ilgili çeşitli değerlendirmeler yapan
Kart, Baykal’õn sözleriyle ilgili olarak
“Genel başkanımızın o değerlen-
dirmesini Fethullah Gülen’in ara-
dığının kayıt altına alınması olarak
gördüm. Bunun kamuoyuna ifade
edilmesi gerekiyordu, madem ki
bir arama var, bu çerçevede bir su-
nuş olduğu kanısındayım” dedi.
Kart, sözlerini şöyle sürdürdü: “İz-
leme, dinleme, görüntüleme meka-
nizmasını kuranlar ve buna anında
müdahele imkânına sahip olanlar,
bunu durdurmayı sağlayanlar, dur-
durduk, diyebilenler, aslında bu
komplo ortamını ve iklimini yara-
tanlardır. Bu iklimin başında da
hem siyasi erk, hem de o izleme, din-
leme, görüntüleme dinleme meka-
nizmasının başındaki kamu görev-
lileri geliyor. Son olayda kamu gö-
revlileri bu işin doğrudan içinde mi-
dir, değil midir bilemiyoruz.
Ama bütün bu sürecin hüküme-
tin hem yasal, hem siyasi sorumlu-
ğunda olduğu açıktır. Bu iş kamu
gücünün, devleti yönetenlerin işti-
raki ve kurgusu olamadan servis
edilebilecek bir iş değil. ‘F’ tipi ile
rekabet içinde olan aynı mentalite-
ye sahip başka cemaat yapılanma-
ları ve bunun ideolojik yapıya bü-
rünmesi beraberinde illegal yapı-
lanma ve ilişkileri yaratıyordur.
Türkiye’de bürokraside temel sorun
budur. ‘F’ tipi örgütlenmeyle ilgili
kaygılarımız devam etmektedir.”
Gülen’in son dönemde Türkiye’deki siyasi gelişmeler nedeniyle eleştirilere hedef olmaktan rahatsõz olduğu belirtildi
AKP ve cemaat ayrı mı düştü?
Haber Merkezi - Deniz
Baykal’õn CHP Genel Baş-
kanlõğõ’ndan istifa etmesinin
yankõlarõ sürüyor.
İzmir’de kurultay delegeleri
il binasõnda bir araya gelerek
Baykal’a destek toplantõsõ
yaptõ. CHP İzmir İl Başkanõ
Ekrem Bulgun, “CHP genel
başkanı ve yapılacak olan
kurultaydaki genel başkan
adayımız Deniz Baykal’dır”
dedi. ANTALYA Büyükşehir
Belediye Başkanõ Mustafa
Akaydın, yaşananlarõn insan
haklarõna yapõlmõş en ağõr ve
en çirkin saldõrõ olduğunu be-
lirterek, “Genel Başkanımı-
zın arkasındayız” diye ko-
nuştu. Konya, Gaziantep, Ma-
latya, Burdur’da da il örgütleri
Baykal’a destek toplantõlarõ
düzenledi.
CHP il
örgütleri
hareketli
UTKU ÇAKIRÖZER
ANKARA - CHP Genel Başkanlõğõ’ndan ayrõ-
lan Deniz Baykal’õn basõn toplantõsõnda dikkati çe-
ken kritik 2 konu, dün gün boyunca siyasi kulislerin
ana gündem maddesi oldu. Birincisi Fethullah Gü-
len’in kendisine verdiği “Bunun bizimle bir ilgisi
yok” mesajõ ve bunun kamuoyuna açõklanmasõy-
dõ. İkincisi ise komplo diye nitelendirdiği kaset ola-
yõnõn sorumlusu olarak hükümeti göstermesiydi.
Akõllara acaba Baykal’õn elinde somut bir belge, bil-
gi ya da ipucu olup olmadõğõ sorusu takõldõ. Bay-
kal, “Ben boşa konuşan insan değilim. Beni bi-
len bilir, konuştuğum şeyi tartarak söylerim” ya-
nõtõyla bazõ bilgilere sahip olduğu sinyalini vermişti.
Başkent kulislerinde, Baykal’õn elinde ne olduğu
sorusuna gün boyunca yanõt arandõ. Bize ulaşan bil-
giler Baykal’õn elinde gerçekten gündemi sarsabi-
lecek bazõ bulgular olduğu yönünde.
Teknolojik cihazlar
CHP’de, Baykal’õn kendisini bizzat takip amaç-
lõ bazõ “teknolojik araç gereçlerden” haberdar ol-
duğu iddialarõ yoğun biçimde konuşuluyor. “Bö-
cek” olarak adlandõrõlan dinleme amaçlõ aygõtlar ya
da benzeri teknolojik cihazlar kullanõldõğõ ve bun-
larõn da tespit edildiği dile getiriliyor. Bu yöndeki
ipuçlarõ CHP Adana Milletvekili Tacidar Sey-
han’õn basõna görüntülerle ilgili yaptõğõ açõklamada
da yatõyor. Başbakan Tayyip Erdoğan önceki gün
“Eğer ellerinde bu hadisenin perde arkasıyla il-
gili belge, bilgi ve somut bir durum varsa bunu
hiç geciktirmeden kamuoyuyla, ilgili makamlarla
ve savcılarla paylaşmalıdır” derken; Başbakan
Yardõmcõsõ Cemil Çiçek de dün “herkesin yargıya
yardımcı olması” çağrõsõ yaptõ.Baykal’õn bu çağ-
rõlar konusunda temkinli olduğu ve gelişmelere gö-
re hareket etme eğiliminde olduğu öğrenildi.
Gülen, Baykal’ı neden aradı?
Gülen’in “bir arkadaşı vasıtasıyla” Baykal’a
üzüntülerini bildirmesi, Baykal’õn da basõn top-
lantõsõnda bu komplonun Gülen cemaati tarafõndan
yapõlmadõğõ mesajõnõ açõkça vermesi, “CHP, Gü-
len cemaati ile yakınlaşıyor mu” sorusunu gün-
deme taşõdõ. Siyasi kulislerde, konunun iki ana bo-
yutu olduğu dile getirilirken “Gülen neden Bay-
kal’ı arama ihtiyacı hissetti?” ve “Baykal, ba-
sın toplantısında bu görüşmeyi yaptığını neden
açıkladı” sorularõnõn yanõtõ aranõyor. Kulislerde,
Fethullah Gülen’in özellikle CHP’de hâkim görüş
olan “Türkiye’de son dönemde siyasi gelişmelere
yön veren her olayın arkasında cemaat var” gö-
rüntüsünü kõrmak ve bu olayda da oklarõn kendi-
sine yönelmesinin önüne geçmek için inisiyatif al-
dõğõ dile getiriliyor. Konunun diğer boyutu ise Bay-
kal’õn basõn toplantõsõnda özellikle bu komployu
“Gülen cemaatinin yapmadığına vurgusu”nu ter-
cih etmesi. Baykal’õn, bu noktadaki temel amacõ-
nõn Gülen ile AKP iktidarõ arasõnda zaten bir sü-
redir mevcut olduğu bilinen görüş ayrõlõğõnõn ka-
muoyu önünde daha da belirgin ve görülür hale ge-
tirmek olduğu CHP kulislerinde genel kabul gören
değerlendirme. Bir diğer yorum da söz konusu gö-
rüşmenin daha sonra başkalarõ tarafõndan kamuo-
yuna açõklanmasõnõn önüne geçmek olduğu şek-
linde. Gülen-Baykal diyaloğunun, kaset olayõ ne-
deniyle bir defaya mahsus anlõk bir görüşmeden mi
ibaret olduğu, yoksa geleceğe dönük hem CHP hem
de Gülen cemaatinin siyasi tavrõnõ etkileyecek ye-
ni bir durum mu yarattõğõ ise önümüzdeki günle-
rin sõcak tartõşma konusu olmaya devam edecek.
Baykal köşesine mi çekilecek?
Baykal, 22 Mayõs’ta yapõlacak CHP Kurultayõ’na
katõlmayacağõnõ açõkladõ. Baykal, “yeniden dön”
çağrõlarõna net bir yanõt vermekten kaçõnõyor. An-
cak referandum konusunda fikri net. Baykal, “Ge-
nel başkan olsam da olmasam da referandum-
da meydanlardayım” diyerek partinin kararlarõnda
belirleyici konumda olacağõnõ belirtiyor.
Adana’da ‘geri dön’ çağrõsõ
ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Adana İl
Örgütü, CHP Genel Başkanlõğõ’ndan istifa eden
Deniz Baykal’a “geri dön” çağrõsõnda bulundu.
Kurultay delegeleri ise Baykal için imza topladõ.
CHP Adana İl Örgütü’nde toplanan kurultay
delegeleri, parti yöneticileri, partili belediye
başkanlarõ ve çok sayõda CHP’li, “İnadına CHP,
inadına Baykal”, “Tayyip gidecek, Baykal
gelecek” ve “Baykal sen bizim her şeyimizsin”
sloganlarõ attõ. AKP’yi yuhalayan grup adõna
açõklama yapan CHP Adana İl Başkanõ Serdar
Seyhan, parti ve partililer olarak komplolara
boyun eğmeyeceklerini bildirdi. Baykal’õn
yõlmadan sürdürdüğü mücadeleyi bõrakmamasõ
çağrõsõnda bulunan Seyhan, CHP’liler olarak
sonuna dek Baykal’õn yanõnda olacaklarõnõ
duyurdu. Adana’da bulunan 28 kurultay delegesi
de Baykal için imza topladõ.
BAYKAL’A DESTEK
CHP Adana İl Örgütü’nde Baykal’a destek toplantısı düzenlendi.
BasındaGülengörüşmesiyorumları
Köşe yazarlarõ Baykal’õn Gülen’i kastederek söylediği sözleri farklõ yorumlarken buluştuklarõ
teknoktaiseeskiCHPGenelBaşkanõ’nõnkomplonunsorumlusuolarakAKP’yigöstermesiydi
İstanbul Haber Servisi - De-
niz Baykal’õn partisinden istifasõ
ve Fethullah Gülen’e yönelik
vurgusu, medyada farklõ değer-
lendirildi. Baykal’õn istifa kararõ-
nõ açõklarken üstü kapalõ bir şe-
kilde, “İktidarın samimiyetine
inanmıyorum ama ABD’den,
Pennsylvania’dan aldığım me-
sajlara da inanıyorum” sözle-
riyle Fethullah Gülen’e gönder-
me yapmasõ, köşe yazarlarõ tara-
fõndan özetle şöyle yorumlandõ:
Hüseyin Gülerce (ZA-
MAN): Sayõn Baykal büyük bir
dürüstlük örneği verdi, kadirşi-
naslõk yaptõ. Bu bir vefadõr. Da-
ha önce CHP’li isimler hep F Ti-
pi diye bahsederlerdi, sürekli Sa-
yõn Gülen ima ediliyordu, onu
sevenlerin hareketi ima ediliyor-
du. Ama böyle bir günde, tarihi
bir açõklama yaparken bu konu-
dan bahsetmesi ve Sayõn Gü-
len’in samimiyetine inandõğõnõ
söylemesi, büyük bir dürüstlük,
kadirşinazlõk ve vefa örneğidir.
Hükümete büyük bir sorumluluk
düşüyor. Çok ağõr laflar konuştu
Baykal. Devlet her türlü imkânõ-
nõ kullanarak bunu açõğa çõkar-
malõdõr. Türkiye’de siyaset bir
kan davasõna dönüşmüştü.. Hü-
kümetin çok hõzla hareket etmesi
lazõm.
Cengiz Çandar (RADİ-
KAL): Baykal, Türk siyaset sah-
nesinin en tecrübeli siyaset ada-
mõ olarak kabul ediliyor. “Şifre-
ler”le konuşmayõ ondan daha iyi
bilen de yoktur. Bu sözlerinden
şu sonuçlar “şifre çözmek” için
özel gayret gerekmeden çõkõyor:
1. “Komplo”yla ilgili olarak hü-
kümeti sorumlu tutuyorum; 2.
Amerika’da Pennsylvania eyale-
tinde yaşayan Fethullah Gü-
len’in cemaatinin bu “komplo”
ile hiçbir ilişkisi yoktur.
Murat Yetkin (RADİ-
KAL): İstifa açıklamasındaki
önemli ayrıntılardan birisi de,
Baykal’ın orada yaşayan Fet-
hullah Gülen’i kastederek
ABD’den Pennsylvania’dan
gelen mesajların samimiyetine
inandığını söylemesiydi” ifade-
lerini kullandõ. Baykal’a yönelt-
tiği “Pennsylvania’ya yaptığı-
nız gönderme ne anlama geli-
yordu” sorusuna Baykal şu ya-
nõtõ verdi: “Birtakım yorumlar
yapıldı, parti içindendir, efen-
dim cemaat işidir diye. Bizce
bu hükümetin bilgisi içindedir.
Göreceksiniz.”
Melih Aşık (MİLLİYET):
Deniz Bey doğrudan Erdo-
ğan’gilleri suçladõğõna göre, an-
laşõlan bildiği bir şey var.. De-
mek ki “AKP özel örgütü” gibi
bir örgütten kuşkulanõyor...
Mehmet Barlas (SA-
BAH): Baykal’õn iktidarõ suçlar-
ken Gülen cemaatine teşekkür
göndermesi de herhalde değer-
lendirilmelidir. Çünkü biliyoruz
ki bazõ hükümet üyeleri de ve
mesela Başbakan Yardõmcõsõ
Cemil Çiçek de Baykal’õ arayõp
kaset komplosunu kõnayan me-
sajlar vermişti. Ama demek ki
Baykal bu mesajõ Pennsylva-
nia’nõn mesajlarõ kadar samimi
bulmamõştõr.
Şamil Tayyar (STAR):
Pennsylvania’dan mesaj gel-
diğini ima ederek alanõ daha da
daraltõp hükümeti hedef tahtasõ-
na oturttular. (...) Bu noktada in-
ce işçilik yaparak “cemaat” ile
AK Parti arasõna set çekmeye
çalõştõ. (...) Bu arada CHP için-
de, “Baykal, Pennsylvania vur-
gusuyla ‘kasetin gerisini yayõn-
lamayõn ben de sizi tartõşmanõn
dõşõnda tutarõm’ mesajı verdi,
selam çaktı” yorumlarõ dilden
dile dolaşmaya başladõ.
Okay Gönensin (VA-
TAN): Baykal konuşmasõnda,
Fethullah Gülen cemaatinin bu
olayda parmağõ olmadõğõna inan-
dõğõnõ açõkça söyledi. Hemen ar-
dõndan hükümete yönelik suçla-
mada bulunmasõ da, inansa da
inanmasa da kayõtla ilgili olarak
kimi hedef almaya devam edece-
ğini gösterdi. (...) Sõralamadaki
mantõk bile Baykal’õn, en azõn-
dan kõsa bir vadede köşesine çe-
kilmeyeceğinin işaretidir.
Serdar Turgut (AK-
ŞAM): Yõllarõnõ Türkiye’ye
adamõş bir devlet adamõnõn isti-
fasõ, önemlidir ama onun gider-
ayak yaptõğõ cemaat açõlõmõ çok
daha fazla önemlidir. Belki de
bölünmeye doğru gitmekte olan
Türkiye, Fethullah Hoca’nõn ve
Baykal’õn karşõlõklõ incelikleri
nedeniyle normalleşme sürecine
girme şansõnõ yakalamõştõr. İkisi-
ne de teşekkür borçluyuz.
KAVRAMA YENİ YORUM
‘Suç varsa
devlet sırrı olmaz’
DİYARBAKIR (Cumhuriyet) - Diyarba-
kõr’da 1990’lõ yõllarda işlenen faili meçhul cina-
yetlerle ilgili birleştirilen davalarõn duruşmasõn-
da, “devlet sırrı” kavramõna yeni bir yorum geti-
rildi. Mahkeme kararõnda, “Bir suç olgusuna
ilişkin bilgileri içeren belgeler, devlet sırrı ola-
rak mahkemeye karşı gizli tutulamaz” denildi.
Diyarbakõr 6’ncõ Ağõr Ceza Mahkemesi’ndeki
duruşmada, itirafçõ olmalarõ nedeniyle kimlik bil-
gileri gizli tutulan bazõ sanõklarõn bilgileri, avu-
katlar tarafõndan istendi. İçişleri Bakanlõğõ tara-
fõndan itirafçõlarla ilgili istenen kimlik bilgileri-
nin gönderilmemesi üzerine bilgiler avukatlar ta-
rafõndan tekrar talep edilirken mahkeme talebi
kabul etti. Kabul gerekçesinde “devlet sırrı”
kavramõna yeni bir yorum getirildi.
Gerekçede, “Devlet sırrı niteliğindeki bilgi-
ler, ancak mahkeme hâkimi ve heyeti tarafın-
dan incelenebilir. Suç işleyen bir kişiye, araş-
tırma, yakalanma ve tutuklanmadan kurtul-
ması için imkân sağlayan kişi de altı aydan
beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır”
denildi. Bazõ sanõklarõn kimliklerinin verilmeme-
sinin suç olduğunu savunan mahkeme, ayrõca sa-
nõklardan eski PKK itirafçõsõ Abdulkadir
Aygan’õn İsveç’ten iadesini de istedi. Mahkeme,
dönemin askeri yetkilileri Hikmet Köksal, Ah-
met Cem Ersever, Arif Doğan gibi isimler hak-
kõndaki işlemlerin de araştõrõlmasõna hükmetti.
CHP Genel Merkezi’nden, Fethullah
Gülen’in Baykal’a gönderdiği mesajõn
içeriğine ilişkin yapõlan açõklamada Gülen’in
herhangi bir şekilde, “Bizim çocuklara
sordum, bizimle ilgisi yok. İktidara bak-
sınlar” beyanõnda bulunmadõğõ belirtildi. Gü-
len de cemaate yakõn bir ajansa yaptõğõ açõk-
lamada böyle bir beyanõnõn olmadõğõnõ doğ-
ruladõ. Gülen, olayõ televizyondan öğren-
diğini belirterek “Fevkalade üzüntü duy-
dum. Beni ziyarete gelmiş bir arkadaşım bu
hislerimi Sayın Baykal’a iletti” dedi.
CHP VE
GÜLEN’DEN
AÇIKLAMA