10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 10 MAYIS 2010 PAZARTESİ 4 HABERLER 2000’Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK Cumhuriyet Gazetesi... 7 Mayıs 2010. Gazetemizin 86. kuruluş yıldönümünü kutluyoruz. Salonda dışa vurulması engellenmiş bir hüzün dolaşıyor. Katılanlar birbirine gülümsemeye çalışıyor, umutlu olmaya çalışıyor. Ama derinlerdeki hüzün ortada gezinen her şeyi buruklaştırıyor. Nasıl olmasın ki? İlhan Selçuk hastanede yatıyor. Mustafa Balbay Silivri azaphanesinde. İlhan Selçuk, yaşanmış bir hayatın doyumunu tatmakla yetinmiyor. Onun iki büyük tasası var. Birisi Atatürk Cumhuriyeti. İkincisi Cumhuriyet gazetesi. İkisini de güvenli bir geleceğe taşımak için yaşamış. İkisi için de kaygılar taşımış. İkisi için de çalışmış, uğraşmış, başka hiçbir şeye kalıcı gönül vermemiş. Kendisine de bunları söylediğimde gülüyor. “Üçüncüsü de vardı canım” diyor. Ben de inanmazca gülüyorum. İnanmıyorum. İşte, İlhan Selçuk hastanede. Hepimiz eksiğiz. Mustafa Balbay kardeşim Silivri azaphanesinde. Neden ‘azaphane’?.. Haksız yere yatarsanız hapishane ‘azaphane’ olur da ondan. Birisini vurursun, hapis yatarsın, orası ‘hapishane’ olur. İçinden “Yatıyorum, çünkü burada olmayı hak etmiştim” dersen farklı olur. Ama işlenmemiş bir suçun hesabını vermeye zorlanırsan? İşte o zaman her şey zorlaşır. Ama Mustafa Balbay kardeşim bütün bunları biliyor. Onu orada yatıran “Cumhuriyete yönelik saldırı”dır. Mustafa Balbay her ikisini de temsil ediyor. Hem Türkiye Cumhuriyeti’ni, hem Cumhuriyet gazetesini. 7 Mayıs akşamı salonda hüzün nasıl olmasındı ki? Her iki Cumhuriyet de bir süreçten geçiyor. Hem Türkiye Cumhuriyeti, hem Cumhuriyet gazetesi. Süreçler her zaman sarsıntılıdır. Meclis’te ‘anayasa değişikliği’ tasarısı geçiyor. Gazetede yeni görev değişiklikleri, yeni yazarlar sarsıntısı yaşanıyor. Okurlarda sorular, “Ne oluyor? Ne olacak?” kaygıları yaşanıyor. Cumhuriyet okuru gazetenin sahibidir. Ben de önce Cumhuriyet okuruyum. Sahipliğim oradan geliyor. Ama hiç telaş etmiyorum. Bu sarsıntılı süreçler yaşanır, hatta yaşanmalıdır. Sonra her şey yerli yerine oturur. İbrahim Yıldız, Hikmet Çetinkaya, Mustafa Balbay, Ali Sirmen, Ümit Zileli, Deniz Som, Işık Kansu, Orhan Bursalı, Ataol Behramoğlu, Oktay Ekinci, Orhan Erinç, Serdar Kızık, Çetin Yiğenoğlu, gazeteciler, yazarlar hepsi arkadaşlarım, dostlarım. Şükran Soner gazeteden önce tanıdığım gerçek anlamda kırk yıllık dostum, arkadaşım. Oktay Akbal yıllarca önceden hayran olduğum edebiyatçı dostum. Ali Sirmen, Ataol Behramoğlu ayrıca hapishane arkadaşlarım. Mümtaz Soysal kaç yılın mücadele insanı, hayranlık duyduğum. Nadir Nadi ile perşembe günlerinin Yeniköy buluşmalarını düşünüyorum. Daha gerilerde Ecvet Güresin, Ziya Nebioğlu, Erol Dallı ile yaşanan başlangıçlar. Sevgili Oktay Kurtböke dostumla yaşanan heyecanlı günler. Cumhuriyet gazetesi bir akademidir, okuldur, yaşayan tarihtir. Cumhuriyet gazetesi aslında bir gazete değildir, bambaşka bir organizmadır. Bu organizma canlı bir varlık gibi yaşamaktadır. Her an yaşayan bir metabolizması vardır. Girdileri, çıktıları, yararlıları, zararlıları, beslendikleri, asalakları, dostları, düşmanları, sindirip attıkları. Canlı bir varlıktır Cumhuriyet gazetesi. Bu süreçler, bu sarsıntılar gelip geçicidir. Türkiye Cumhuriyeti de, Cumhuriyet gazetesi de, Sonsuza kadar yaşayacaktır... [email protected] Fadõl Akgündüz’e açõlan davalarõn reddi yönündeki mahkeme kararlarõ mağdurlar lehine bozuldu Yargõtay’dan‘JetFadõl’adarbe AYKUT KÜÇÜKKAYA Yargõtay, İstanbul Bayrampaşa’da kurmayõ planladõğõ devremülk projesini Türkiye ve Al- manya’da pazarlayan Jetpa’nõn patronu Fadıl Akgündüz’e iki darbe vurdu. Yargõtay, Ak- gündüz’e karşõ Türkiye’de açõlan davalarõn reddi yönündeki yerel mahkeme kararlarõnõ Jet- pa mağdurlarõ lehine bozdu. Reddedilen dava- lar yeniden görülecek. 1990’lõ yõllarda Avrupa’da kurduğu şirketlerle milyonlarca dolar toplayan Fadõl Akgündüz’e karşõ Türkiye’de açõlan davalarõn büyük ço- ğunluğu “ilk önce Almanya ve İsviçre’deki şir- ketlere karşı dava açılması” ve “davanın doğ- rudan Akgündüz’e ve Jetpa Holding’e kar- şı açılamayacağı” gerekçeleriyle yerel mah- kemelerce reddediliyordu. Yargõtay 11. Hukuk Dairesi yerel mahkemelerin bu gerekçelerle ver- diği ret kararlarõnõ Jetpa mağdurlarõ lehine bozdu; bu gerekçelerle reddedilen davalarõn ye- niden görülmesine hükmetti. Jetpa Holding AŞ’ye para yatõran birçok mağdur yatõrdõklarõ parayõ faizi ile birlikte ge- ri talep ederek tazminat davalarõ açtõlar. Bu da- valarda Akgündüz ve Jetpa Holding AŞ, “ön- celikle yurtdışındaki bu şirketlere başvur- maları gerektiği, Jetpa Holding ile Fadıl Ak- gündüz’ün bu şirketlerin topladığı paralar nedeniyle sorumlu tutulamayacağı” gerek- çelerini öne sürerek savunma yaptõlar. Bazõ ye- rel mahkemeler davalarõ kabul ederken, bazõ yerel mahkemeler davanõn Akgündüz ve Jet- pa Holding’e karşõ açõlmasõnõn mümkün ol- madõğõnõ belirterek davalarda ret kararõ verdiler. Yerel mahkemelerin gerekçeleri de, davanõn mevsimsiz açõlmasõ nedeniyle reddi (ilk önce Almanya ve İsviçre’ deki şirketlere karşõ da- va açõlmasõ gerektiği) ve davanõn husumet yö- nünden reddi iki başlõkta toplandõ. Yargõtay 2010 yõlõnda olarak arka arkaya aldõğõ iki ka- rar ve her iki gerekçe ile reddedilen yerel mah- keme kararlarõnõ bozdu. Tarihi kararlar Yargõtay 11. Hukuk Dairesi ilk önce Jetpa mağduru Recep Turgut’un İstanbul 10. As- liye Ticaret Mahkemesi’nce 27 Kasõm 2007 tarihinde “mevsimsiz açılmış olması nede- niyle reddedilen” davayõ karara bağladõ. Yargõtay bu kararõ 21 Ocak 2010 tarihinde Turgut lehine bozdu. 11. Hukuk Dairesi, “Esas No: 2008/4201 sayılı kararında” yurtdõşõndaki şirketlere dava açmadan Jetpa Holding AŞ ve Akgündüz’e dava açõlabile- ceğine karar verdi. Yargõtay 11. Hukuk Dai- resi daha sonra Jetpa mağduru Mesut Uyar’õn İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce 26 Aralõk 2008 tarihinde “pasif husumet yok- luğu nedeniyle reddedilen” davayõ karara bağladõ. Yargõtay bu kararõ da 25 Şubat 2010 tarihinde Uyar lehine bozdu. 11. Hukuk Dai- resi, “Esas No: 2008/6045 sayılı kararında” yurtdõşõndaki şirketin yetkilileri dõşõnda doğ- rudan Jetpa Holding AŞ ve Fadõl Akgündüz’e dava açõlabileceğine karar verdi. Avukat Acun Papakçı, Yargõtay’õn iki ka- rarõnõ, “tüm yabancı ülkelerde kurulmuş pa- ravan şirketler için çok önemli bir karar” olarak değerlendirdi. Avukat Acun Papakçõ, Yargõtay’õn iki kararõnõ, “tüm yabancõ ülkelerde kurulmuş paravan şirketler için çok önemli bir karar” olarak değerlendirdi. YARSAV BAŞKANI: Yargı politikleşir ANKARA(Cumhuriyet Büro- su) - YARSAV Başkanõ Emine Ülker Tarhan, TBMM’de yapõlan görüşmelerin ardõndan geçen ana- yasa paketine ilişkin olarak, “Ana- yasa paketi geçerse, politik yargı ile karşı karşıya kalacağız” dedi. YARSAV Başkanõ Tarhan, Ata- türkçü Düşünce Derneği’nde dü- zenlenen “Anayasa Değişiklikle- ri” panelinde yaptõğõ konuşmada, anayasanõn bazõ maddelerinde ya- põlan değişikliklere ilişkin değer- lendirmelerde bulundu. “Yürüt- me, yasama organını da yanına alarak yargıyı hizaya getirmeye çalışıyor” ifadesini kullanan Tar- han, bu süreçte YARSAV’a karşõ da saldõrõlar yapõldõğõnõ ve “Türk yargısına tarifsiz acılar yaşatıl- dığını” söyledi. Darbe anayasasõ- nõn aynõ darbe anlayõşõyla değişti- rilmemesi gerektiğini anlatan Tar- han, “Anayasa paketi geçerse, politik yargı ile karşı karşıya ka- lacağız. Yargı politikleşirse aynı darbe dönemlerinde olduğu gibi binlerce kişi tutuklanabilir ve bazılarından bir daha haber alı- namaz” diye konuştu. ANAYASA REFERANDUMU AKP 18 Temmuz tarihini düşünüyor ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Cumhur- başkanõ Abdullah Gül’ün anayasa değişikliklerini fazla bekletmeyeceğini açõklamasõnõn ardõndan AKP, referandum tarihini 18 Temmuz olarak plan- ladõ. Muhalefet ise refe- randum süresini kõsaltan yasanõn anayasa değişik- liklerine uygulanmayaca- ğõ görüşüyle bir yandan YSK kararõnõ beklerken bir yandan da Anayasa Mahkemesi’nden çõkacak iptal kararõyla referandu- ma hiç gidilmemesinin arayõşõna girdi. Meclis’te uzun kavga- lõ oturumlarõn ardõndan kabul edilen anayasa de- ğişiklik paketi için gözler Çankaya Köşkü’ne çev- rildi. Cumhurbaşkanõ Gül, “Kararımın çok gecikmeyeceğini tah- min ediyorum” dedi. Gül’ün bu açõklamasõ AKP’de değişikliklerin bu hafta içinde onayla- nacağõ beklentisi yarattõ. Partide, Gül’ün bu hafta onaylamasõ durumunda referandum takvimi de belirlenmeye başlandõ. En son referandum süre- sini 60 güne indiren ya- sa nedeniyle AKP’de ta- rih, ‘Gül’ün onayından 60 gün sonrasının ilk pazar günü referandu- ma gidilmesi’ üzerinden yapõlõyor. Buna göre Gül bu hafta paketi onaylarsa AKP de 18 Temmuz’da anayasa değişiklikleri için sandõğa gidilmesini planlõyor. Partide 18 Temmuz’da referandum yapõlmasõ hedefiyle kam- panya hazõrlõklarõ için de start verildi. Başbakan Yardõmcõsõ Cemil Çiçek de referan- dum tarihinin Cumhur- başkanõ’nõn kararõna gö- re belirleneceğini belir- terek “Temmuz ayı için olur” diye konuştu. 6 Mayıs 1972’de idam edilen devrimci hare- ketin simge isimlerin- den Deniz Gezmiş ve arkadaşları dün CHP İstanbul İl Gençlik Kolları tarafından Dolmabahçe’de anıldı. CHP’li gençler temsili ABD askerlerini denize döktü. Tak- sim Tramvay Durağı’nda “68 ruhuna selam olsun” pankartı açan CHP’liler, Dol- mabahçe’ye doğru yürüyüşe geçti. Gençler yürüyüş boyunca sık sık “Amerika de- fol bu memleket bizim” sloganı attı. Grup adına yapılan açıklamada “Geçmişten gü- nümüze ABD emperyalizmi ülkemizdeki oyunlarına devam ediyor. Gezmiş ve ar- kadaşları emperyalizmin Türkiye’deki oyununa karşı çıktıkları için içerideki iş- birlikçileri tarafından idam edildi. Bugün Gezmiş ve arkadaşlarının ne kadar hak- lı bir mücadele verdiğini görüyoruz” denildi. CHP’liler burada kollarında ABD bay- rağı bulunan ve Amerikan askerlerini temsil eden gençleri (altta) denize attı. CHP gençliği Denizler’i andı WALLSTREETJOURNAL’DAN ANAYASAPAKETİ YORUMU ‘Paket hükümetin alanını genişletti’ NEW YORK (ANKA) - Wall Stre- et Journal, anayasa reform paketinin cu- ma günü TBMM’den geçmesinin hü- kümetin “savaş alanını daha da ge- nişlettiği” yorumunu yaptõ. ABD’nin en çok satan gazetesi The Wall Street Journal, Türkiye muhabi- ri Marc Champion imzasõyla yayõm- ladõğõ haberde, TBMM’den yapõlan anayasa reform oyla- masõnõ “bölücü” olarak nitelendirdi. Gazete, “Parlamentodan cu- ma günü az farkla geçmesinden sonra si- yaseti sarsabilecek un- surları içeren değişik- lik paketi, bir refe- randuma doğru yol alırken mahkemeler- de ihtilaflar ve erken seçim olasılığı için sah- ne hazırladı” yorumu- nu yaptõ. Gazete, “Ana- listler cuma oylama- sının, hükümetin son aylarda enerjisini ve dikkatini harcayan bir anayasa tartışmasını çözmek yerine savaş alanını daha da ge- nişlettiğini söylüyorlar. Bunun so- nucunda da devam eden belirsizliğin yaz aylarında piyasaları sarsabile- ceğini ve Türkiye’nin göreli olarak güçlü toparlanmasının yararlarının bir kısmını erozyona uğratması ris- kinin bulunduğunu belirtiyorlar” görüşünü dile getirdi. En tartõşmalõ değişikliklerin arasõnda Anayasa Mahkemesi ve HSYK re- formlarõnõn bulunduğuna işaret eden gazete, “Değişikliklerin, genişletilen yargı kurumlarına atamalarda halen ikisi AKP tarafından kontrol edilen parlamento ve cumhurbaşkanına bü- yük bir rol vereceğine” dikkat çekti. Parti kapatma maddesinin gerekli 330 oyu sağlamadõğõna işaret eden gazete, şöyle devam etti:“Ancak ülkenin en üst düzeydeki yargı kurumlarının yapısını değiştirmek zaten önemli bir zafer olur. Anayasa Mahkemesi, geçmişte, örneğin üniversitelerde türban yasağının kal- dırılması gibi kilit AKP yasalarını bloke etti. 2008 yılında da mah- keme, hükümetin düş- mesine neden olacak AKP’nin yasaklanma- sını sadece bir oy ile kabul etmedi.” ‘İptal olursa erken seçim gelir’ Gazete, “Hukuk uz- manları, mahkemenin, anayasal değişiklikle- rin anayasaya uygun- luğuna ilişkin karar verebilmesi olasılığı- nın hukuken tuhaf ol- duğunu, ancak bunun Türkiye’nin 1982 ta- rihli temel yasasının 4. maddesinin ilk üç maddenin de- ğiştirilemeyeceğini ve değiştirilme- sinin önerilemeyeceğini belirttiğini söylüyorlar” diye yazdõ. Yüksek yar- gõçlarõn, kuvvetler ayrõlõğõ ilkesini bo- zacağõ için değişiklik paketine karşõ ol- duklarõnõ açõkladõklarõ kaydedilen ha- berde, Anayasa Mahkemesi’nin, pake- ti anayasaya aykõrõ ilan etmesi halinde hükümetin büyük bir olasõlõkla refe- randumu iptal ederek seçimi erkene alacağõ görüşlerine de yer verdi. Anayasa paketi oylamasını “bölücü” olarak nitelendiren gazete, “Değişiklik paketi bir referanduma doğru yol alırken mahkemelerde ihtilaflar ve erken seçim olasılığı için sahne hazırladı” yorumunu yaptı. Gazete, oluşan belirsizliğin piyasaları sarsabileceğini belirtti. TÜRKİYE-SURİYE-KATAR Üçlü zirveden ‘ortak hareket’ mesajõ çõktõ İstanbul Haber Ser- visi - Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu, Tür- kiye, Suriye ve Katar heyetlerinin gerçekleş- tirdiği üçlü zirvede “Üç ülke son dönemde böl- gemizdeki gerginliği tırmandırmaya dönük söylemleri ve faaliyet- leri kınamışlar ve böl- geye dönük istikrarı, uzlaşı ve düzen kurucu faaliyetleri teşvik et- mek gerektiği hususu- nu bir kez daha du- yurma ihtiyacı hisset- mişlerdir” dedi. Davutoğlu, Başba- kanlõk Çalõşma Ofi- si’nde gerçekleştirdiği basõn toplantõsõnda, ga- zetecilere zirveye ilişkin bilgi verdi. Görüşme- lerde bazõ konularõn iki- li görüşmelerle ele alõn- dõğõnõ, ayrõca çok temel bazõ bölgesel konularda da görüş alõşverişinde bulunulduğunu ifade eden Davutoğlu, “Ön- celikle her üç ülke, Fi- listin ile İsrail kana- dında adil ve kalıcı bir barışın tesisi, iki dev- letli çözüme, ilgili BM kararlarına dayalı ka- lıcı ve kapsamlı bir ba- rışın sağlanabilmesi ve bu çerçevede başkenti Doğu Kudüs olacak olan bağımsız bir Fi- listin devletinin kurul- masına verdikleri des- teği teyit etmişlerdir” dedi. Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül ve Baş- bakan Tayyip Erdoğan da zirveye katõlan devlet başkanlarõ ile görüştü.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle