23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 28 MART 2010 PAZAR 6 HABERLER BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI İşin Özü İktidarın anayasa değişiklikleri toptancı paketinin özünü şüphesiz yargı oluşturuyor. Değişikliklerin ana hedefine bakacağız: Anayasa Mahkemesi ile Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun tamamen siyasi yönetim ve denetimin etkisi altına sokulması. AKP, bu anayasa değişiklikleriyle, örneğin ilk seçimlerde iktidardan düşse ve hatta cumhurbaşkanlığını kaybetse bile, yargı üzerinde en az 12-15 yıl kadar sürecek bir egemenlik/taraftarlık döneminin temelini atıyor. Taslak bağımsız ve tarafsız yargı/yüksek yargı dönemini kapatıyor, yargıyı seçilmişlerin/iktidarın tam egemenlik altına sokuyor. 12 Eylül generalleri bile bu kadar ileri gidememişti! İktidarın buradaki düşüncesi bellidir: Sandıktaki irade her şeydir. İktidara gelenlerin iradesi, bütün iradelerin üzerindedir, yargı/adalet mekanizması da iktidarın emrindedir. Taslakla, bağımsız ve tarafsız yargının varlığı tamamen ortadan kaldırılıyor ve bir kuvvetler birliği dönemi açılıyor. Yargı ile iktidar bütünleşiyor. Avrupa Birliği’nin, yargının bağımsızlığını/tarafsızlığını, adil bir adalet mekanizması kurulmasını öngören belge ve düşünceleriyle tamamen zıt bir taslak var önümüzde... Taslakta, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, (HSYK) 21 üyeden oluşuyor. Adalet bakanı ve müsteşarı iki üye olarak orada. Cumhurbaşkanı 4 üye atıyor! Anayasa Mahkemesi ve Danıştay birer üye, Yargıtay 3 üye, adli yargı savcı ve yargıçları 7 üye, idari yargı hâkim ve savcıları ise 3 üye atıyor. 12 Eylül Anayasası’nı değiştirme savına sahip taslak, 12 Eylülcülerin adaleti denetlemek için koydukları adalet bakanı ve müşteşarını yerinde tutuyor! Ayrıca bir yenilik (!) olarak, bakan onayı olmadan, savcı ve yargıçlar hakkında soruşturma açılabilmesini imkânsızlaştırıyor! HSYK’yi bakan temsil ediyor, yönetiyor ve genel sekreterini atıyor. HSYK’ye gerçi sözde bir sekreterlik veriliyor, müfettişler bağlanıyor! Bu ise ileri bir adım olarak yandaş kalemlerce övülüyor! Aslında yapılan, Adalet Bakanlığı’nın neredeyse HSYK’nin içine taşınmasıdır! Oysa, öngörülen bu yapı, Avrupa Konseyi’nin, adil yargılama güvenliğini güçlendirmek için kurmuş olduğu Avrupa Yargıçlar Danışma Konseyi’nin 2007 raporundaki önerileriyle çelişmekte (Öneriler için bknz: Saygın hukukçu Rıza Türmen, Milliyet, 24 Mart; Sedat Ergin Hürriyet 27 Mart; Murat Yetkin, Radikal, 27 Mart). Avrupalı yargıçların bu raporu, HSYK’ye tarafsız başkan öneriyor... Bırakın bakan ve müsteşarını, aktif bir siyasetçiyi bile HSYK içinde görmek istemiyor; cumhurbaşkanının ve Meclis’in (yürütme ve yasamanın) HSYK gibi kurullara atama yapmamasını öneriyor. Avrupa’da demokrasiyi güçlendirmek amacındaki bu raporun ana derdi, halkın yargıya güvenini geliştirmek, arttırmak. Adil yargılamayı güçlendirmek. Bu amaçla, siyasetin yargının üzerindeki gölgesini sınırlamak, siyaset ve iktidar yandaşlığı ve tarafgirliği oluşmasını önlemek... Bizim iktidarın hazırladığı taslağın ana amacı ise, tam tersi: Yargı üzerinde tam siyasal denetim! Yargıda yandaşlık oluşturma isteği bile amacın yanında çok zayıf kalır: Uygulamanın, kendilerine tam biat etmiş kişilerin atanması biçiminde olacağını, YÖK örneğinde kesin ve net görmekteyiz! Avrupa Yargıçlar Konseyi’nin raporunda, bunları yapmayın, dediklerine tamamen ters düşen daha nice madde var iktidarın taslağında! Bakıyoruz, iktidara yandaş kalemler, ki hepsi “Avrupa düzeyinde demokrasi ve anayasa ve istiyoruz” çığlığını atarlar durmadan, anayasa taslağına övgü yarışı içindeler! İnsaf! İnsanın içinde minicik bile olsa bir tutarlı olma duygusu olur! Ama, körü körüne bir yandaşlığın lime lime görüntüsü ile karşı karşıyayız.. Anayasa Mahkemesi’nin oluşumu da HSYK benzeri nitelikler taşıyor. Bu mahkeme neredeyse tamamen cumhurbaşkanının özel kurulu gibi! 19 üyeden 16 üyeyi seçiyor! Üstelik, seçileceklerde hiçbir “üstün nitelik”, “üstün kariyer, liyakat” vb. gibi, Avrupa’da öngörülen niteliklerin aranması da öngörülmüyor! Bir YÖK sistemi gibi! Dedik ki, iktidar, devrilse bile, 15 yıl kadar yargıda iktidarını sürdürecek! Amaç bu! AKP bir dönem daha iktidar olursa hele, ülkenin nasıl bir otoriter ve üstelik dinci- idelolojik yönetimin bataklığına yuvarlanacağı konusunda şüphe mi var!? obursali@cumhuriyet.com.tr ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - TBMM Başkanõ Mehmet Ali Şa- hin, kendisine “anayasa değişikliği paketini AKP’ye iade etsin” çağ- rõsõnda bulunan CHP’ye olumsuz yanõt verdi. Şahin, Fas’a yaptõğõ zi- yaretin ardõndan Esenbo- ğa Havalimanõ’nda gaze- tecilerin sorularõnõ yanõt- ladõ. Bir gazetecinin, CHP’nin anayasa deği- şikliğini hukuka aykõrõ bulduğunu ve Genel Ku- rul’da oylamaya açõlma- masõnõ istediğinin anõm- satõlmasõ üzerine Şahin, Meclis Başkanlõğõ’nõn ka- nun, tasarõ ve teklifleriy- le ilgili görevinin içtü- zükte belli olduğunu ve sadece şekil açõsõndan Kanunlar ve Kararlar Ge- nel Müdürlüğü uzmanla- rõnõn bir inceleme yapa- bileceğini söyledi. Dü- zenlemelerin, anayasaya aykõrõ olup olmadõğõnõn Meclis Başkanlõğõ’nca de- ğil ilgili ihtisas komis- yonlarõnca inceleneceğini ifade eden Şahin, “Bi- zim verilen kanun tek- lifleriyle, tasarılarıyla ilgili içerik açısından bir inceleme yetkimiz bu- lunmamaktadır” dedi. ‘İmar ve ihalede şeffaf olalım’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İçişleri Bakanõ Beşir Atalay, AKP Genel Merkezi’nde düzenlenen Yerel Yönetimler Sempozyu- mu’nun açõlõşõnda konuştu. “Bir dönemde 800 defa imar değişikliğine giden belediyeler var” diyen Atalay, şürekli değişen imar planlamasõ- nõn şaibe getirdiğini söyledi. Atalay, “Kapalõ yapõlõyorsa her imar değişikliği şaibe demektir. Lütfen bu konuda şeffaf ve tutarlõ olalõm” dedi. 5 polis kazada yaralandı SAMSUN (AA) - İlkadõm ilçesinde Ayhan Dursun yönetimdeki Çevik Kuvvet Şube Mü- dürlüğü’ne ait midibüs, Atatürk Bulvarõ’nda aynõ yöndeki Ali Aydemir’in kullandõğõ kam- yonete çarpmamak için manevra yapõnca direk- siyon hâkimiyetini kaybederek ağaca çarptõ. Kazada, araçta bulunan polis memurlarõ Ayhan Dursun, Sercan Yücesoy, Serdal İbil, Habil Yõlmaz ve Kaya Ünsal hafif yaralandõ. CHP lideri Baykal, ‘Bir siyasi partinin anayasayõ ihlale teşebbüs etmesi uygun bir şey değildir’ dedi Anayasayı ihlal uyarısı MEHMET FARAÇ ANKARA / SİİRT - CHP Genel Başkanõ De- niz Baykal, AKP’nin anayasa değişikliği pake- tine yönelik eleştirilerine “Bir siyasi partinin anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edile- meyecek madelerini ihlale teşebbüs etmesi uy- gun bir şey değildir. Çok tehlikeli bir oyun oy- nanmaktadır” uyarõsõnõ ekledi. Partisinin Siirt il kongresine katõlmak üzere Esenboğa Havalimanõ’ndan hareketi öncesi alan- da ve uçakta yaptõğõ açõklamada Baykal, “Bu ana- yasa değişikliği gerçekleşmeyecek. Açık ihlal var. Anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek maddelerine yönelik bir teşeb- büs var. Bu mahkemeden döner; dönünce de AKP bu teşebbüsü yapmış bir parti olur” de- di. AKP’nin bazõ yöneticilerinin “Reddedilirse edilsin, biz de bunu siyasi bir hesaplaşma nok- tasına getiririz” yaklaşõmõnda olduğunu ifade eden Baykal, “Bu son derece yanlıştır. Sakın- calıdır. Bir siyasi partinin anayasayı ihlale te- şebbüs etmesi uygun bir şey değildir. Çok teh- likeli bir oyun oynanmaktadır” diye konuştu. ‘AKP suçüstü oldu’ AKP’nin anayasa değişikliği girişiminde yal- nõz kaldõğõnõ vurgulayan Baykal, şunlarõ söyle- di: “Süreci, kendi siyasi parti mutfağının iç işi gibi düşünmüştü. Biz bunun yanlış olduğunu söylüyorduk. Kimsenin katkısını talep et- meden, hiçbir müzakere şansını Türkiye’ye tanımadan; kapalı kapılar arkasında deği- şikliği tasarlayarak emrivaki yaptı. Ardında, da bu değişikliği toplumun çeşitli kesimleri- ne kabul ettirme gayretine girdi. AKP’li işa- damları dışında, hiçbir toplum kesimi bu de- ğişikliği benimsemedi. Hiçbir kesimden pakete yönelik bir sahiplenme duygusu gelişmedi. Bir korku imparatorluğunun hâkim kılınmaya ça- lışıldığı dönemde dahi, bu toplum kesimleri- nin gösterdiği tavır son derece önemlidir. Her- kes mutabakat istemiştir. Bu istek ‘Paket ol- madõ’ demektir. Velhasıl bu kısa süre içinde dahi AKP’nin anayasa değişikliğinin içyüzü toplum tarafından görülmüştür. Kürt ve Er- meni açılımında yaşanan fiyasko, anayasa de- ğişikliği sürecinde de yaşanacaktır. AKP kendi özel anlayışını topluma dayatma ko- nusunda suçüstü olmuştur. Tüm sürecin AKP’nin kendi özel ihtiyaçlarını karşılama is- teğinden kaynaklandığı ortaya çıkmıştır.” ‘Evlere şenlik düzenleme’ AKP’nin kendi yargõsõnõ oluşturmaya çalõş- tõğõnõ belirten Baykal, şimdiki cumhurbaşkanõ- nõn da “anayasanın öngördüğü siyaset üstü bir cumhurbaşkanı olmadığının” altõnõ çizdi. Anayasa değişikliği taslağõnõn siyasi parti ka- patmayla ilgili düzenlemesinin anayasanõn 12 Eylül darbesini yapanlarõn yargõlanamayacağõ- nõ düzenleyen geçici 15. maddesine benzediği- ni kaydeden Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Parti kapatma maddesi evlere şenlik. Geçi- ci 15. madde malum. Ancak parti kapatma- larla ilgili yapılmak istenen düzenleme ‘İkti- darda bulunan siyasi partilerin yaptõğõ hukuk- suzluklarõn hesabõ ondan sorulamaz’ düzenle- mesi getiriyor. Hiçbir zaman sorulamaz, ha- lihazırda ve gelecekte de hesabı ondan soru- lamaz. 12 Eylül Anayasası’nın en üzüntü ve- rici maddesini kaldırmayı öngören değişik- liğin içine, AKP’nin kendisini güvence altı- na alan bir maddeyi yerleştiriyor.” Baykal, AKP sözcülerinin bile paketle ilgi- li çekinceleri olduğunu vurgulayarak, “Ken- dileri de ‘Biz yaptõk ama biz de beğenmedik’ noktasına geldiler, şimdi ‘Gelin kurtarõn bi- zi’ diyorlar. Çünkü bu paket anayasaya ay- kırıdır. Aklı başında herkes bunu görmek- tedir” dedi. Anayasa paketiyle ilgili tartõşmalara da değinen Baykal, “Tabii bu tartışmaların bir kısmı polemik. Başbakan’ın üslubunu biliyo- ruz. Olayları saptırma, siyasi polemiğe çekme tarzı var. Oysa anayasa değişikliği tartışma- ları son derece ciddidir” diye konuştu. Kalabalık araç konvoyu karşıladı Baykal, Başbakan Erdoğan’õn geçen dönem milletvekili seçildiği Siirt’te kalabalõk araç kon- voyuyla karşõlandõ. Alanda “Sözde değil özde Kürt dostu” yazõlõ pankart dikkat çekti. Daha sonra partisinin Kültür Merkezi’nde düzenlenen il kongresine geçen Baykal, buradaki konuş- masõnda da Türkiye’nin seçime doğru gittiğini, seçimle bir değişimin kapõsõnõn açõlacağõnõ, bir yenilenmenin ortaya çõkacağõnõ söyledi. Hükü- metin ekonomi politikasõnõ eleştiren Baykal, “Bunlar, 80 yılda yapılanları 8 yılda sattılar. Onun parasını da yediler, harcadılar” dedi. Baykal’õn konuşmasõnõn arasõnda ayağa kal- kan türbanlõ bir kadõn halk eğitimde görevli eği- ticilerden olduğunu, sözleşmesinin iptal edil- mesi nedeniyle bir hastanede tuvalet temizli- ğiyle görevlendirildiğini söyledi. Genç kadõnõn, “Tuvaletleri temizleyip size geldim, benim gibi binlerce eğitici öğretmen var, sorunla- rımıza çözüm bulun” sözleri üzerine salon- daki bazõ partililer “AKP utansın” diye bağõrdõ. AKP’nin bazõ yöneticilerinin “Reddedilirse edilsin, biz de bunu siyasi bir hesaplaşma noktasõna getiririz” yaklaşõmõnda olduğunu ifade eden Baykal, “Bu son derece yanlõştõr. Çok tehlikeli bir oyun oynanmaktadõr” diye konuştu. ŞAHİN’DEN YANIT SGK İÇİN ÖNERGE ‘İnceleme yetkimiz yok’ 12 müfettiş ceza aldı TBMM (AA) - Sosyal Güvenlik Kurumu’nda (SGK), hakkõnda soruş- turma açõlan 60 müfettiş- ten 12’sine disiplin ceza- sõ verildi, 1’i de müfettiş- likten atõldõ. CHP Erzincan Milletvekili Erol Tınas- tepe’nin yazõlõ soru öner- gesini yanõtlayan Çalõş- ma ve Sosyal Güvenlik Bakanõ Ömer Dinçer, in- celeme ve soruşturmalarõn 24’ünün sonuçlandõrõldõ- ğõnõ belirtti. Dinçer kalan 36 müfettiş hakkõndaki inceleme ve soruşturmanõn ise devam ettiğini söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle