23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Anayasa paketini diğer parti- lerden destek gelmemesi durumun- da halkoylamasõna götürmeyi plan- layan AKP’yi kritik bir süreç bek- liyor. AKP’nin halkoylamasõ için milletvekili sayõsõ yetiyor, ancak fire olasõğõlõ paketin TBMM’de ka- bulünü riske sokuyor. Paketin TBMM Başkanlõğõ’na sunulmasõnõn ardõndan hõzlõ bir sü- reç yaşanmasõ bekleniyor. Önce Anayasa Komisyonu’nda görüşü- lecek olan paketin TBMM Genel Kurulu’ndan nisan ayõ sonuna kadar çõkarõlmasõ hedefleniyor. Anayasa değişiklikleri, 367’nin üzerinde oy- la kabul edilmesi durumunda Cum- hurbaşkanõ tarafõndan veto edilmez ya da halkoyuna sunulmazsa yü- rürlüğe giriyor. 330 ile 367 aralõ- ğõnda kabul edilen anayasa deği- şikliği ise Cumhurbaşkanõ tarafõndan veto edilmezse zorunlu olarak hal- koylamasõna sunuluyor. AKP’nin, 337 milletvekili bulunuyor. TBMM Başkanõ Mehmet Ali Şahin’in oy kullanamamasõ nedeniyle AKP’nin oylamaya katõlacak milletvekili sa- yõsõ 336’ya düşüyor. AKP’nin, 367’nin üzerinde oyla anayasa paketini TBMM’den geçi- rebilmesi için 31 milletvekilinin desteğine ihtiyacõ bulunuyor. CHP ve MHP, pakete destek vermeye- ceğini açõkladõ. BDP ise, bazõ öne- rilerinin kabul edilmesi durumunda pakete destek verebilir. AKP’nin hiçbir partiden ve bağõmsõz millet- vekillerinden destek alamamasõ du- rumunda tam kadro oylamaya ka- tõlmasõ ve fire vermemesi gerekiyor. AKP’nin 7 milletvekilinin oylama- ya katõlmamasõ ya da oylamaya ka- tõlõp çekimser, geçersiz ya da “ret” oyu kullanmamasõ gerekiyor. Özellikle HSYK ve Anayasa Mahkemesi’nin yapõsõ gibi tartõşmalõ maddelerde partide fire olmasõna ke- sin gözüyle bakõlõyor. Parti kulis- lerinde, bazõ milletvekilleri fire sa- yõsõnõn 1-2’yi geçmeyeceğini be- lirtirken; bazõlarõ da “Fire sayısı 4- 5’i bulabilir. Ama buna rağmen 330’un üzerinde oyla kabul edilir” görüşünü dile getiriyor. AKP’nin BDP’li milletvekilleri ile bazõ ba- ğõmsõz milletvekillerinden destek al- masõ durumunda paketin 330’un üzerinde oyla kabul edilmesinde herhangi bir sõkõntõ yaşanmayacak. Paketin TBMM Genel Kuru- lu’ndan halkoylamasõyla geçmesi durumunda da tartõşmalar sona er- meyecek. Muhalefet partileri, iptal istemiyle paketi Anayasa Mahke- mesi’ne götürecek. Bu durumda gözler, Anayasa Mahkemesi’ne çevrilecek. CMYB C M Y B 24 MART 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Anayasa Oyuncağı (!) hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com 68 gençliği ne demektir? Devrimcilik! Benim kuşağım o yıllar 20’li yaşlardaydı. Dünya devrimler çağını yaşıyordu! 1917 Rus devriminden güç olan 68 kuşağı, Vietnam, Çin, Kore, Küba’da yaşananları yakından izliyor, Fransa’da yanan “devrim ateşi” tüm dünyayı sarıyordu. Afrikalı siyahlar bile ayaklanmıştı. 68’in devrimcileri 1789, 1917’den olduğu kadar Mustafa Kemal’den ve Pancho Villa’dan da etkilenmişlerdi... Geçen gün İlhan Selçuk’un eski yazılarını okurken, biri dikkatimi çekti: “Pancho nasıl Villa oldu!” Pancho Villa bir devrim kahramanıydı. İlhan Ağabey yazısına şöyle başlıyordu: “Pancho Villa’yı çocukken tanıdım... Bir film kahramanıydı benim için; Robinson, Tarzan, Mandrake gibi biriydi... Sevmiştim Pancho’yu, sonradan asıl adının Doroteo Arango olduğunu öğrenecektim; ama ünü Pancho Villa olarak büyümüş, Meksika’nın acılı tarihine yazılmıştır. Hey gidi Pancho!” Meksikalı devrimci bir halk çocuğuydu Pancho. Okuması yazması yoktu. 20. yüzyılın başlarında diktatörlere kafa tutmuş, yaşamı boyunca savaşmış, ünlü Emiliano Zapata’yla yazgı birliğine girmişti. Köylüler ona tapıyor, tek sözcükle sesleniyorlardı: “Pancho!” 68 kuşağının devrimci ruhu, yurtseverliği, solculuğu, sosyalistliği nereye gitti? Fransa’da bölgesel seçimlerin ikinci turunda, Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin partisinin ağır yenilgi aldığını öğrenince aklıma geldi bu soru... Sosyalistlerin öncülüğündeki sol partilerin listesi yüzde 53.7 oy alınca... Sarkozy’nin yüzde 35.2 oy alan iktidar partisi, salt denizaşırı sömürgelerde ve yalnız Reunion Adası’nda seçimi kazanmıştı. Peki 2010 yılında Türkiye’de sosyal demokratlar, sosyalistler, devrimciler neden birlikte hareket edemiyor? Günümüz Türkiyesi’nde laik demokratik cumhuriyeti, hukuk devletini savunmak neredeyse suç. 1923 devrimi aşağılanıyor, demokrasi ve özgürlükler adı altında hesaplaşma ivme kazanıyor. Kanlı Pazar’ların, 1 Mayıs’ların, Gazi Mahallesi katliamının değil, 2002-2004’ün hesabı soruluyor. Tüm faili meçhul cinayetlerin üstü örtülüyor! Devrimci ruhun, yurtseverliğin yerini yeni mandacılık aldı... Lozan değil, Sevr yeğleniyor! 1923 devrimini, aydınlanmayı yargılamak moda oldu! Oysa 1923 devrimi, 1789, 1917’nin yansımasıyla Anadolu’da yaşanan aydınlanmaydı... O aydınlanma 1946’da başlayarak ışığını tüketmeye başladı ve 2010’a gelindi. Dinci ve tarikatçı kuşatma şimdi Anadolu’da egemen. Daha bitmedi... Laik demokratik cumhuriyeti karalamak, çokuluslu altın avcılarının dağlarımızı, ovalarımızı işgal etmeleri, koylarımızı satın almaları “küresel dünyaya” ayak uydurmak olarak görülüyor. Milli Eğitim sistemimizin tarikatçıların eline geçmesi, kendi sermaye gruplarını, medyalarını kurması, 60’ların, 70’lerin solcularını, devrimcilerini hiç ırgalamıyor bugün. Her birinin maşallahı var! Muhteremler, dağlarımızı, ovalarımızı işgal eden çokuluslu “altın avcıları”na destek veriyorlar: “Türkiye’de toprak altında binlerce ton altın var!” Bunca yıldır çıkarılan bu altınlar nereye gidiyor, kimse açıklamıyor! 1989-90 soğuk savaşın bitimidir... Sovyetler dağılınca tüm dengeler değişti, ABD tek emperyal güç olarak dünyaya egemen olmak istedi. Türkiye ise şaşırıp kaldı! Deneyimsiz, çapsız, kararsız liderlerle nereden nereye geldiğimiz ortada! Şimdi bir sivil anayasa oyuncağımız var elimizde... 12 Eylül darbecilerinden hesap sorulacakmış! Geçiniz! Önce şu Siyasi Partiler Yasası’nı bir değiştirin, seçim barajını ortadan kaldırın, hiç olmazsa yüzde 5’e indirin... Haydi yapın bunu, demokrasiden, eşitlikten yanaysanız! AKP’nin halkoylamasõna gidebilmesi için partili vekillerin fire vermemesi gerekiyor Anayasada zorlu süreç Anayasa mahkemesinin üye sayısı 19’a çıkartılacak. Üç üyeyi Meclis, 16 üyeyi Cumhurbaşkanı seçecek. AKP’nin, 367’nin üzerinde oyla anayasa paketini TBMM’den geçirebilmesi için 31 milletvekilinin desteğine ihtiyacõ bulunuyor. AKP’nin hiçbir partiden ve bağõmsõz milletvekillerinden destek alamamasõ durumunda tam kadro oylamaya katõlmasõ ve fire vermemesi gerekiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle