16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada açıklamasını “Hoşgörülü tavır” diye yorumlamaya ça- lıştı... bu arada öyle bir örneğe sarıldı ki, her açıdan yanlış. Diyor ki: ABD, Meksikalı göçmenleri sınırda ya- kalayıp ülkelerine iade ediyor. Ben de Ermenistan va- tandaşlarını sınır dışı edebilirim demek istiyor. İki olay arasında ufacık bir fark var; ama RTE olay- ları kendine yontmak huyundan vazgeçemediği için bu farkı bilir, işine gelmediği için söylemez. ABD, Meksikalı göçmeni sınırda derdest edip geri yollarken zatı âliniz binlerce Ermenistan vatan- daşının ülkemizde yıllarca iş tutarak yaşamasına göz yumdunuz. İki uygulama arasında ilişki kurmak kel alaka! RTE’nin HSYK’de, Anayasa Mahkemesi’nde bün- yesel değişikliği sağlamaya yönelik son çabalarını ik- tidar yargıda reform diye yorumlarken… muhalefet, yüksek yargı organları, hukukçular aksi yargıda bu- luşuyorlar. Geçen salı CHP lideri Baykal, “yargı içinde kimin eli” olduğuna bir örnek verdi. Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in, başsav- cı İlhan Cihaner’e telefon açıp bir tarikattan tutuklu olanların salıverilmesini istemesi, hükümet elinin yargı içine uzandığını kanıtlıyordu. Daha başka örnekler yok mu? Örneğin hukuksal uygulamalarını eleştiren YARSAV gibi bir derneği or- tadan kaldırabilmek için yasa öneren bu iktidar de- ğil mi? Bu iktidar “tanık koruma yasasını” değiştirerek baş- ka ülkelerde ancak çok istinai hallerde yararlı ola- cağı için geçici olarak kullanılan gizli tanıklığı, örne- ğin tek birinin ifadesini (örneğin 3. Ordu Komutanı hak- kındaki iddialara dayanak olarak) hazırlanan iddia- namede delil olarak kullanılmasına sessiz kalmadı mı? Özel yetkili mahkemelerle özel yetkili savcıların ana- yasada yeri olup olmadığı araştırılmadı. Oysa özel yet- ki başka ülkelerde ancak olağanüstü hallerde kulla- nılıyor. HSY Kurulu 50 yıldan beri kendi içinden üye se- çerken AKP hükümeti bu kurula üye seçimini TBMM’ye yani siyasete, yani AKP çoğunluğuna bı- rakıyor. Parti kapatma iznini TBMM’nin vermesini sağ- lamaya girişerek AKP hakkında açılması olası da- vaların önünü kesiyor. Bu iki davranış bile AKP’nin iktidardan gittiği za- man yargıda hesap vermek zorunda kalacağı kay- gısıyla şimdiden önlem almaya çalıştığını da kanıt- lamıyor mu? Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ, son de- rece zorlu altı aydan sonra üç gazeteye (son ola- rak Vatan yazarı Ruhat Mengi’ye) verdiği demeç- lerle demokratik hukuk devletine saygılı bir komutan olduğunu bir kez daha kanıtladı. Hükümetle TSK arasındaki çatışmayı çok ince ifa- delerle anlatmaya çalıştı. Ne var ki Başbakan’ın yad- sımasına karşın olaylar hükümetin orduya potansi- yel bir tehlike gibi baktığını yalanlamıyor. Güncel, AKP’nin 2002’de iktidara geldiğinden beri TSK’yi planlı biçimde gözden düşürmeyi, hatta kendine ram olacak biçime sokmayı planladığını sa- vundu. Son zamanlardaki kimi olaylar iktidarla asker ara- sındaki uyuşmazlığı ve iktidarın askere ilişkin Gün- cel’in görüşünü kanıtlıyor. (1)- Tokat’taki askere saldırıyı hükümet yetkilileri askerin düzenlediğini söylemedi mi? (2)- Sonradan komutanlara güvendiklerini açıklamak zorunda ka- lan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve kimi hü- kümet üyeleri “TSK içinde hâlâ darbecilerin faaliyette olduğunu” duyumsatan demeçler vermediler mi? (3)- Arınç’a suikast ihbarıyla kozmik odada günlerce TSK’yi suçlayıcı belge araştırmaları yapılmadı mı? (4)- Kamyon olayını ihbar eden meçhul kişinin e-mailin- de TSK’ye ait el bombalarını askerin daha sonra Nev- ruz sırasında halka karşı kullanacağı ihbarı soruştu- rulmaya başlarken veya önce TSK’den kaçırılmadı mı? Hukuk devletine saygılı TSK, gelişmeleri özenle iz- liyor. -Org. Başbuğ’un söylediği gibi- halkımız kimi olayları çok iyi değerlendiriyor. Nitekim SONAR’ın yap- tığı bir araştırmaya katılanların yüzde 64’ü TSK’nin yıpratılmasına karşı. Bütün çabalara karşın halkın yüz- de 74’ü TSK’ye güveniyor. Bugüne değin seçimlerle ilgili araştırmaları doğ- ru çıkan SONAR’ın bir müjdesi de var: AKP gelecek seçimde yüzde 38 oy alsa da ancak 200-210 mil- letvekili çıkarabilecek ve… …ve bu ülkeyi siyasal amaçlarına koşut uygula- malarla alan talan, AKP’nin tek başına iktidarı, RTE’nin de tek adam saltanatı sona erecek! SAYFA 23 MART 2010 SALICUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 23 Mart Oslo K 5 Helsinki K 3 Stockholm K 4 Londra Y 12 AmsterdamB 13 Brüksel PB 13 Paris PB 15 Bonn B 14 Münih Y 14 Berlin PB 14 Budapeşte Y 11 Madrid PB 20 Viyana PB 16 Belgrad Y 14 Sofya Y 14 Roma Y 15 Atina Y 19 Zürih B 17 Moskova PB 2 Aşkabat B 21 Taşkent Y 11 Bakû B 15 Bişkek B 12 Tiflis PB 21 Kahire B 23 Şam B 24 İstanbul PB 16 Edirne PB 18 Kocaeli PB 21 Çanakkale PB 19 İzmir B 23 Manisa B 23 Denizli B 23 Zonguldak PB 17 Sinop PB 15 Samsun B 19 Trabzon B 16 Giresun B 15 Ankara B 19 Eskişehir B 19 Konya B 19 Sıvas B 16 Antalya B 24 Adana B 24 Mersin B 22 Diyarbakır B 21 Şanlıurfa B 24 Mardin B 17 Siirt B 20 Hakkâri B 7 Van B 11 Kars B 11 Ülkemiz genelinde yağış beklenmiyor. Tüm bölgelerimiz az bulutlu ve açık, zamanla batı kesimler parçalı bulutlu geçecek. Hava sıcaklı- ğı ülkemiz genelinde 2 ila 4 derece artacak. Marmara az bulutlu ve açık, zamanla bölgenin kuzey kesimleri parçalı bulutlu geçecek. Orta ve Doğu Karadeniz az bulutlu ve açık, zaman- la bölge geneli parçalı bulutlu geçecek. Doğu Anadolu az bulutlu ve açık, bölgenin kuzey kesimleri parçalı bulut- lu geçecek. İstanbul Haber Servisi - Darbe iddiala- rõyla ilgili ifadeleri alõnan eski kuvvet ko- mutanlarõ Özden Örnek, Aytaç Yalman, İbrahim Fırtına’nõn dosyalarõnõn görev- sizlik kararõyla Ankara’ya gönderileceği iddia edildi. Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsav- cõlõğõ’nõn “Sarıkız”, “Ayışığı” darbe iddia- larõna ilişkin eski Deniz Kuvvetleri Komu- tanõ Oramiral Örnek, eski Kara Kuvvetleri Komutanõ Orgeneral Yalman, eski Hava Kuvvetleri Komutanõ Orgeneral Fõrtõna’yla ilgili yürüttüğü soruşturmada yetkisizlik ka- rarõ verildiği ileri sürüldü. Atõlõ suçun işlen- diği ileri sürülen yerin Ankara olmasõnõn ve ifadeleri alõnan kişilerin komutanõ olarak görev yapmalarõnõn karara gerekçe oluştur- duğu belirtildi. Ancak İstanbul Cumhuriyet Başsavcõ Vekili Turan Çolakkadı’nõn id- dialarõ doğrulamadõğõ ifade edildi. NEW YORK (ANKA) - The Wall Street Journal gazetesince yayõmlanan, “Türkiye’nin Si- yasi Devrimi” başlõklõ, ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Mor- ton Abramowitz ile Lehigh Üniversitesi Profesörü Henri Barkey imzalarõnõ taşõyan yorum yazõsõnda, “Gözaltılarla sarsı- lan Türk ordusunun sert bir yanıt vermesi dışlanamaz” gö- rüşü ileri sürüldü. AKP’nin Türkiye’yi demo- kratikleştirmek için çok şeyler yaptõğõnõ belirtilmekle birlikte partinin “kavga çıkartma” eği- liminin olduğu, Başbakan Tay- yip Erdoğan’õn da “giderek daha otoriter, eleştirileri hor gören bir lidere dönüştüğü” eleştirilerine de yer verildi. The Wall Street Journal’daki yo- rumda, “Eğer iktidardaki AKP, önemsiz dini konulardan ka- çınarak ve kendi demokrasi- sini güçlendirerek Türkiye’nin tırmanan kutuplaşmasını azaltmada başarılı olursa İs- lam dünyası üzerindeki etkisi, dokunulur olmasa da, çok bü- yük olabilir” görüşü dile geti- rildi. Yorumda, “Gözaltılarla sarsılan Türk ordusunun sert bir yanıt vermesi dışlanamaz. Üst düzey yargı ve savcılar, açıkça ordunun tarafında ol- mayı sürdürüyor, altları de- ğilse de ordu, daha önce yap- tığı gibi AKP’yi kontrol altına almak için Türk yargısına da- yanabilir. Bu konuda başarılı olunursa da lirik bir zafer olur ve nihayet Türk siyaseti- nin sivilleşme sürecini değiş- tirmesi olasılığı pek yok” de- nildi. ‘AKP için diken olmayı sürdürecek’ İstikrarsõz bir bölgede büyük bir güç olan Türk ordusunun önemini yitirmeyeceğini de be- lirten yazarlar, “Bağımsızlığını büyük ölçüde koruyacak ve AKP için bir diken olmayı sürdürecek. Ama hükümetle- ri kuran güç olma günleri so- nuna yaklaşıyor” yorumunu da yaptõlar. Askerlere yönelik da- valarõn yarattõğõ “felç ve şaş- kınlığın AKP açısından da bir bedeli olduğu” savunulurken AKP’nin oy oranõndaki düşüşe dikkat çekildi. “AKP’nin, li- beral bir parti olmadığı Er- doğan’ın partiyi demir yum- ruğu ile yönettiği” ileri sürülen yorumda şu görüşlere yer veril- di: “Batı şimdiye kadar AKP’yi övdü ancak, Türkiye’nin AB ve daha geniş demokratik dün- yanın bir parçası olabilmesi için esas olan büyük değişim- leri ilan etmekten kaçınarak Türklere iyilik yapmıyor. Eğer AKP o mesajı duymaz ve ku- lak asmazsa, Türkiye’nin Ba- tılı dostlarının görmekten nef- ret edeceği bir durum yarata- bilir. Otoriter bir toplumun ye- niden ortaya çıkışı veya belki ordunun geri dönüşü.” Eski ABD Büyükelçisi Morton Abramowitz ‘Erdoğan otoriterleşiyor’ dedi ‘AKP söz dinlemeli’The Wall Street Journal gazetesince yayõmlanan, “Türkiye’nin Siyasi Devrimi” başlõklõ, Abramowitz ile Prof. Barkey imzalarõnõ taşõyan yorum yazõsõnda, Erdoğan’õn “giderek daha otoriter, eleştirileri hor gören bir lidere dönüştüğü” eleştirilerine yer verildi. Sanõk Şükre, Arslan’õn kendisine telefon etmesine ilginç bir yorum getirdi: Beni sevmediği için aramış HATİCE TUNCER Birinci Ergenekon davasõnda Danõştay’a sal- dõrõ dosyasõnõn tutuksuz sanõğõ Aykut Metin Şükre, arkadaşlarõnõn getirdiği 2 silahõ Al- parslan Arslan’a 6 bin 800 TL karşõlõğõnda verdiğini söyledi. Alparslan Arslan’a silahlarõ Danõştay saldõrõsõndan 2 gün önce 15 Mayõs 2006’da verdiğini anlatan Şükre, “Bir avukat öldürülmüştü, kendisi ve arkadaşlarını korumak için istediğini zannettim” dedi. Davanõn dün 138. duruşmasõ gerçekleştirildi. Başkan Köksal Şengün, Danõştay’a saldõrõ davasõnda “silahlı örgüte yardım ve yatak- lık suçundan” beraat eden, temin ettiği silahlar nedeniyle 2 yõl hapis cezasõna çarptõrõlan tu- tuksuz sanõk Şükre’yi kürsüye çağõrdõ. Şük- re, Arslan ve tutuksuz sanõk Süleyman Esen’i 1997 yõlõndan beri Üsküdar’da Ülkü Ocakla- rõ’nõn işlettiği çay bahçesinden tanõdõğõnõ be- lirterek şunlarõ söyledi: “Selimiye’deki park- ta görüştüğünüzde Arslan’ın belinde sila- hını görünce ‘Ağabey silah taşõmaya başla- mõşsõn’ dedim. ‘Avukat olduk artõk lazõm olu- yor’ dedi. ‘Silah bulabilir misin’ dedi.” Görüşmeyi hatırlamadı O günlerde Sedat Şahin’in avukatõnõn öl- dürülmesi nedeniyle Arslan’õn kendisini ve ar- kadaşlarõnõ korumak istediğini düşündüğünü belirten Şükre, “Arkadaşlarımı aradım. 3.5 buçuk milyar dediler. Arslan iki tane iste- di. Selimiye’de bir parkta siyah poşette Al- parslan’a verdim. Arslan 6 bin 800 lira ver- di, ben de arkadaşlarım Selçuk ve Ke- nan’a verdim” diye konuştu. Şükre, Savcõ Mehmet Ali Pekgüzel’in “Cumhuriyet gazetesine ilk bombanın atıl- dığı 5 Mayıs 2006 günü henüz bombanın atılmadığı saatlerde 14.24 sıralarında Ars- lan ile görüşmeniz var” sözleri üzerine “Hatırlamıyorum” dedi. Cumhuriyet gaze- tesine diğer bombalarõn atõldõğõ 6 ve 9 Mayõs 2006 tarihlerinde de olay sõrasõnda ya da kõ- sa süre öncesinde Arslan ile görüşmelerinin tespit edildiğini kaydeden Savcõ Pekgüzel’in, “Çok kritik saatlerde sizi neden arıyor” so- rusuna Şükre “Demek ki beni sevmiyor. Böy- le bir şeyde suçu günahı olmayan biri ara- nır mı? Düşman demek” diye yanõtladõ. Sav- cõ Pekgüzel’in “Silahları Alparslan Arslan’a verdiği tam tarih” konusundaki õsrarlõ sorularõ üzerine Şükre, 14 Mayõs Pazar günü Fener- bahçe-Denizlispor maçõ olduğunu, ertesi gün 15 Mayõs günü silahlarõ verdiğini söyledi. Şük- re, tutuklu sanõk Kemal Kerinçsiz’in sorularõnõ yanõtlarken “Arslan bana Ankara’da mah- kemeler sırasında ‘İnkâr et, ben seni kurta- rõrõm’ dedi. Ben doğruyu anlattım” dedi. Üye hâkim Hasan Hüseyin Özese’nin so- rusu üzerine Cumhuriyet gazetesindeki domuz karikatüründen ve Danõştay’õn türban kara- rõndan haberinin olmadõğõnõ söyledi. ‘Kullanıldık’ Şükre, Danõştay saldõrõsõnõ televizyondan du- yunca silahlarõ temin eden arkadaşlarõ Selçuk Özkan ve Kenan Özay’a “Herkes bildiğini duyduğunu anlatsın, biz bu olayda kulla- nıldı” dediğini anlattõ. Şükre’nin avukatõ Meh- met Taşdelen ise “Arslan’ın arkasında kimler olduğunu bilmiyoruz” dedi. Sanõk Süleyman Esen, avukatõnõn bugün geleceğini belirtmesi üzerine duruşma bugün 09.00’a ertelendi. Tutuklu sanõk Muzaffer Tekin de İzmir’de geçen hafta 2. davada tu- tuklu bulunan İbrahim Şahin ile bağlantõlõ olduğu iddia edilen kişilere yapõlan operas- yon sonrasõnda 19 Mart cuma günü Milliyet gazetesinde yayõmlanan haberi yalanladõ. İşçi Partisi (İP) üyeleri, Ergenekon davası kapsamında İP Genel Başka- nı Doğu Perinçek ve çok sayıda par- ti üyesinin üç yıldır tutuklu kalma- sını protesto etti. Taksim’deki Ga- latasaray Lisesi önünde toplanan İP’liler, “Doğu Perinçek ve yurtse- verlere özgürlük” pankartı taşıyıp “Hükümet istifa, Tayyip yüce diva- na” sloganları attı. İP Genel Başkan Yardımcısı Erkan Önsel, Doğu Pe- rinçek’in 730 gündür tutuklu bu- lunduğunu belirterek “ABD Glad- yosunun tertipleri, sorumluları Yü- ce Divan’da yargılanacaktır. Yüce milletimizin önünde hesap verecek- lerdir” dedi. (UĞUR DEMİR) ‘Bilirkişi heyeti değil bir kişi’ İstanbul Haber Servisi - Genel- kurmay Başkanõ Orgeneral İlker Baş- buğ, “Türk Silahlı Kuvvetleri’ne olan güvenin 3-4 puan düşebilece- ğini ancak, TSK’nin bu süreçten güçlenerek çıkacağını” belirtti. Orgeneral Başbuğ, Vatan gazetesi ya- zarõ Ruhat Mengi ile yaptõğõ söyleşide önemli bilgiler verdi. Balyoz Planõ ile ilgili, “yapılan inceleme ve araştırmalar neticesinde adı geçen, iddia edilen Balyoz Güvenlik Harekât Planı’nın varlığıyla ilgi- li herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmamış- tır” yönünde bir açõkla- ma yaptõğõnõ ancak bu açõklamanõn medyada yeterince dikkate alõn- madõğõnõ belirten Baş- buğ, Mengi’nin “Pe- ki o zaman bu bi- lirkişi, vaktinden önce mi konuştu” sorusu üzerine şu yanõtõ verdi: “So- ruşturmayı yürü- ten 1’inci Ordu As- keri Savcılığı, 1’in- ci Ordu Komutan- lığı’ndan bilirkişi görevlendirilmesini talep ediyor. Komutanlık; heyet değil, bir kişiyi gö- revlendirmiş. Süreç, 1’inci Ordu Askeri Savcısı ile bi- lirkişi arasındadır. Bu ko- nu Askeri Savcı’yla bilir- kişi arasındaki bir konu- dur, buna müdahil olma- yalım. Bilirkişi raporuna bakarak olayı değerlendirir- seniz yanlış değerlendirmelere gidebilirsiniz.” Mengi’nin, “TSK’nin haklı ve- ya haksız nedenlerle yıpratıldı- ğını düşünüyor musunuz” so- rusuna “Evet” cevabõnõ verdiğini anõmsatmasõ üzerine Başbuğ, TSK’nin zor bir dönemden geçtiğini ifade ederek, “Silahlı Kuvvetler’e güvenilirlik bazen oynayabilir yani üç-dört puan düşe- bilir. Silahlı Kuvvetler’in bu süreçten daha da güçlenerek çıkacağına inanıyorum” de- di. TSK bünyesinde 26 muvazzaf personel ile 12 emekli personelin tutuklanmasõna giden sü- recin 22 Şubat’ta başladõğõna dikkat çeken Baş- buğ, “Bu TSK üzerinde yarattığı etki açısın- dan daha önce yaşadığımız olaylardan çok farklı. Bu kapsamda yaşadığımız olayın TSK üzerinde yarattığı olumsuz etkidir. Çok üzüntü verici durum. Söz konusu kişilerin tu- tuklanması bizim için beklenmeyen bir olay. Rakam çok ciddi. Bunun bir noktada kişisel boyutta olduğunu söylememizin de pek ger- çekçi olmayacağı kanaatindeyim” dedi. Doğan GATA’yı istemiyor İstanbul Haber Servisi - Balyoz Güvenlik Harekât Planõ soruşturmasõ kapsamõnda tutukla- nan eski 1. Ordu Komutanõ emekli Orgeneral Çe- tin Doğan’õn avukatõ Celal Ülgen, gazetecilere açõklama yaptõ. Ülgen, Doğan’õn sağ bacağõnda uyuşma ve ağrõ yoğunlaşmasõnõn tespit edildiğini kaydetti. Doğan’õ hastaneye gitmesi konusunda ikna ettiklerini söyleyen Ülgen, “GATA olmasõ halinde birtakõm çevrelerin ‘gatakulli’ lafõnõ yine- leyeceklerini düşünüyor. Bu durumu sindireme- yeceği için İstanbul Üniversitesi’ni istiyor” dedi. Sayın, müfettişlere ifade verdi İstanbul Haber Servisi - 1. Ergenekon da- vasõnõn tutuksuz sanõğõ Doç. Ümit Sayõn, İstanbul Adliyesi’nde Adalet Bakanlõğõ müfettişlerine ifade verdi. İfadenin, İşçi Partisi avukatlarõnõn, 27 Ara- lõk 2009’da savcõ Zekeriya Öz’ü, “mahkemenin yetkisine tecavüz ettiği, Sayõn’õ yalan beyana zor- ladõğõ ve tehditle ifade aldõğõ” iddiasõyla HSYK’ye şikâyet etmesi üzerine alõndõğõ öğrenildi. BAŞBUĞ: TSK GÜÇLENEREK ÇIKACAK ÖRNEK, YALMAN VE FIRTINA Dosyalar Ankara’ya gidecek iddiası Ergenekon’un üçüncü yılı protesto edildi ARALARINDA ERGENEKON AVUKATI YUSUF ERİKEL DE VAR 10 kişi daha gözaltına alındı İstanbul Haber Servisi - Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda, ikinci Ergenekon davasõ sanõklarõnõn avukatlõğõnõ yapan İstanbul Barosu üyesi Yusuf Erikel’in de ara- larõnda bulunduğu 10 kişi gözaltõna alõndõ. Erikel, ikinci Ergenekon davasõ sanõklarõ Durmuş Ali Özoğlu, İbrahim Özcan, Hamza Demir, Kemal Aydın, Neriman Ay- dın ve Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin avukatlõğõnõ yapõyor. Erikel’in müvekkili Özoğlu ile yaptõğõ telefon görüşmesi ikinci Ergenekon iddianamesinin eklerinde yer alõyor. Duruşmalarda Özoğlu’nun Erikel ile yaptõğõ görüşmeler gündeme gelmiş İs- tanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi üyesi Hasan Hüseyin Özese, Özoğlu’na “‘20 bin silah isteniyor. Bugün yarõn gönderilecek’ deniyor. Açıklar mısınız” diye sormuştu. Özoğlu da “O konu bir araba meselesi idi. O cümle 20 bin silah değil. 20 bin sif- tahtır” yanõtõnõ vermişti. Duruşmalar sõrasõnda Erikel, darbe iddialarõna ilişkin, “TSK ruhu ve Allah istemedikçe Türkiye’de bir darbe olmaz” demişti. Dava dosyasõndaki Neriman Aydõn ile görüşmelerinde ise “Erikel’in menşei belli olma- yan büyük bir paradan bahsettiği, paranın Türkiye’ye getirilmesi durumunda Aydın’ın Ziraat Bankası’nda hesap açılmasına yardım edeceği” iddia ediliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle