Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
açıklamasını “Hoşgörülü tavır” diye yorumlamaya ça-
lıştı... bu arada öyle bir örneğe sarıldı ki, her açıdan
yanlış.
Diyor ki: ABD, Meksikalı göçmenleri sınırda ya-
kalayıp ülkelerine iade ediyor. Ben de Ermenistan va-
tandaşlarını sınır dışı edebilirim demek istiyor.
İki olay arasında ufacık bir fark var; ama RTE olay-
ları kendine yontmak huyundan vazgeçemediği için
bu farkı bilir, işine gelmediği için söylemez.
ABD, Meksikalı göçmeni sınırda derdest edip
geri yollarken zatı âliniz binlerce Ermenistan vatan-
daşının ülkemizde yıllarca iş tutarak yaşamasına göz
yumdunuz.
İki uygulama arasında ilişki kurmak kel alaka!
RTE’nin HSYK’de, Anayasa Mahkemesi’nde bün-
yesel değişikliği sağlamaya yönelik son çabalarını ik-
tidar yargıda reform diye yorumlarken… muhalefet,
yüksek yargı organları, hukukçular aksi yargıda bu-
luşuyorlar.
Geçen salı CHP lideri Baykal, “yargı içinde kimin
eli” olduğuna bir örnek verdi.
Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in, başsav-
cı İlhan Cihaner’e telefon açıp bir tarikattan tutuklu
olanların salıverilmesini istemesi, hükümet elinin
yargı içine uzandığını kanıtlıyordu.
Daha başka örnekler yok mu? Örneğin hukuksal
uygulamalarını eleştiren YARSAV gibi bir derneği or-
tadan kaldırabilmek için yasa öneren bu iktidar de-
ğil mi?
Bu iktidar “tanık koruma yasasını” değiştirerek baş-
ka ülkelerde ancak çok istinai hallerde yararlı ola-
cağı için geçici olarak kullanılan gizli tanıklığı, örne-
ğin tek birinin ifadesini (örneğin 3. Ordu Komutanı hak-
kındaki iddialara dayanak olarak) hazırlanan iddia-
namede delil olarak kullanılmasına sessiz kalmadı mı?
Özel yetkili mahkemelerle özel yetkili savcıların ana-
yasada yeri olup olmadığı araştırılmadı. Oysa özel yet-
ki başka ülkelerde ancak olağanüstü hallerde kulla-
nılıyor.
HSY Kurulu 50 yıldan beri kendi içinden üye se-
çerken AKP hükümeti bu kurula üye seçimini
TBMM’ye yani siyasete, yani AKP çoğunluğuna bı-
rakıyor. Parti kapatma iznini TBMM’nin vermesini sağ-
lamaya girişerek AKP hakkında açılması olası da-
vaların önünü kesiyor.
Bu iki davranış bile AKP’nin iktidardan gittiği za-
man yargıda hesap vermek zorunda kalacağı kay-
gısıyla şimdiden önlem almaya çalıştığını da kanıt-
lamıyor mu?
Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ, son de-
rece zorlu altı aydan sonra üç gazeteye (son ola-
rak Vatan yazarı Ruhat Mengi’ye) verdiği demeç-
lerle demokratik hukuk devletine saygılı bir komutan
olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Hükümetle TSK arasındaki çatışmayı çok ince ifa-
delerle anlatmaya çalıştı. Ne var ki Başbakan’ın yad-
sımasına karşın olaylar hükümetin orduya potansi-
yel bir tehlike gibi baktığını yalanlamıyor.
Güncel, AKP’nin 2002’de iktidara geldiğinden
beri TSK’yi planlı biçimde gözden düşürmeyi, hatta
kendine ram olacak biçime sokmayı planladığını sa-
vundu.
Son zamanlardaki kimi olaylar iktidarla asker ara-
sındaki uyuşmazlığı ve iktidarın askere ilişkin Gün-
cel’in görüşünü kanıtlıyor.
(1)- Tokat’taki askere saldırıyı hükümet yetkilileri
askerin düzenlediğini söylemedi mi? (2)- Sonradan
komutanlara güvendiklerini açıklamak zorunda ka-
lan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve kimi hü-
kümet üyeleri “TSK içinde hâlâ darbecilerin faaliyette
olduğunu” duyumsatan demeçler vermediler mi? (3)-
Arınç’a suikast ihbarıyla kozmik odada günlerce
TSK’yi suçlayıcı belge araştırmaları yapılmadı mı? (4)-
Kamyon olayını ihbar eden meçhul kişinin e-mailin-
de TSK’ye ait el bombalarını askerin daha sonra Nev-
ruz sırasında halka karşı kullanacağı ihbarı soruştu-
rulmaya başlarken veya önce TSK’den kaçırılmadı mı?
Hukuk devletine saygılı TSK, gelişmeleri özenle iz-
liyor.
-Org. Başbuğ’un söylediği gibi- halkımız kimi
olayları çok iyi değerlendiriyor. Nitekim SONAR’ın yap-
tığı bir araştırmaya katılanların yüzde 64’ü TSK’nin
yıpratılmasına karşı. Bütün çabalara karşın halkın yüz-
de 74’ü TSK’ye güveniyor.
Bugüne değin seçimlerle ilgili araştırmaları doğ-
ru çıkan SONAR’ın bir müjdesi de var: AKP gelecek
seçimde yüzde 38 oy alsa da ancak 200-210 mil-
letvekili çıkarabilecek ve…
…ve bu ülkeyi siyasal amaçlarına koşut uygula-
malarla alan talan, AKP’nin tek başına iktidarı,
RTE’nin de tek adam saltanatı sona erecek!
SAYFA 23 MART 2010 SALICUMHURİYET
8 HABERLERİN DEVAMI
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 23 Mart
Oslo K 5
Helsinki K 3
Stockholm K 4
Londra Y 12
AmsterdamB 13
Brüksel PB 13
Paris PB 15
Bonn B 14
Münih Y 14
Berlin PB 14
Budapeşte Y 11
Madrid PB 20
Viyana PB 16
Belgrad Y 14
Sofya Y 14
Roma Y 15
Atina Y 19
Zürih B 17
Moskova PB 2
Aşkabat B 21
Taşkent Y 11
Bakû B 15
Bişkek B 12
Tiflis PB 21
Kahire B 23
Şam B 24
İstanbul PB 16
Edirne PB 18
Kocaeli PB 21
Çanakkale PB 19
İzmir B 23
Manisa B 23
Denizli B 23
Zonguldak PB 17
Sinop PB 15
Samsun B 19
Trabzon B 16
Giresun B 15
Ankara B 19
Eskişehir B 19
Konya B 19
Sıvas B 16
Antalya B 24
Adana B 24
Mersin B 22
Diyarbakır B 21
Şanlıurfa B 24
Mardin B 17
Siirt B 20
Hakkâri B 7
Van B 11
Kars B 11
Ülkemiz genelinde
yağış beklenmiyor. Tüm
bölgelerimiz az bulutlu
ve açık, zamanla batı
kesimler parçalı bulutlu
geçecek. Hava sıcaklı-
ğı ülkemiz genelinde 2
ila 4 derece artacak.
Marmara az bulutlu ve
açık, zamanla bölgenin
kuzey kesimleri parçalı
bulutlu geçecek. Orta
ve Doğu Karadeniz az
bulutlu ve açık, zaman-
la bölge geneli parçalı
bulutlu geçecek. Doğu
Anadolu az bulutlu ve
açık, bölgenin kuzey
kesimleri parçalı bulut-
lu geçecek.
İstanbul Haber Servisi - Darbe iddiala-
rõyla ilgili ifadeleri alõnan eski kuvvet ko-
mutanlarõ Özden Örnek, Aytaç Yalman,
İbrahim Fırtına’nõn dosyalarõnõn görev-
sizlik kararõyla Ankara’ya gönderileceği
iddia edildi.
Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsav-
cõlõğõ’nõn “Sarıkız”, “Ayışığı” darbe iddia-
larõna ilişkin eski Deniz Kuvvetleri Komu-
tanõ Oramiral Örnek, eski Kara Kuvvetleri
Komutanõ Orgeneral Yalman, eski Hava
Kuvvetleri Komutanõ Orgeneral Fõrtõna’yla
ilgili yürüttüğü soruşturmada yetkisizlik ka-
rarõ verildiği ileri sürüldü. Atõlõ suçun işlen-
diği ileri sürülen yerin Ankara olmasõnõn ve
ifadeleri alõnan kişilerin komutanõ olarak
görev yapmalarõnõn karara gerekçe oluştur-
duğu belirtildi. Ancak İstanbul Cumhuriyet
Başsavcõ Vekili Turan Çolakkadı’nõn id-
dialarõ doğrulamadõğõ ifade edildi.
NEW YORK (ANKA) - The
Wall Street Journal gazetesince
yayõmlanan, “Türkiye’nin Si-
yasi Devrimi” başlõklõ, ABD’nin
eski Ankara Büyükelçisi Mor-
ton Abramowitz ile Lehigh
Üniversitesi Profesörü Henri
Barkey imzalarõnõ taşõyan yorum
yazõsõnda, “Gözaltılarla sarsı-
lan Türk ordusunun sert bir
yanıt vermesi dışlanamaz” gö-
rüşü ileri sürüldü.
AKP’nin Türkiye’yi demo-
kratikleştirmek için çok şeyler
yaptõğõnõ belirtilmekle birlikte
partinin “kavga çıkartma” eği-
liminin olduğu, Başbakan Tay-
yip Erdoğan’õn da “giderek
daha otoriter, eleştirileri hor
gören bir lidere dönüştüğü”
eleştirilerine de yer verildi. The
Wall Street Journal’daki yo-
rumda, “Eğer iktidardaki AKP,
önemsiz dini konulardan ka-
çınarak ve kendi demokrasi-
sini güçlendirerek Türkiye’nin
tırmanan kutuplaşmasını
azaltmada başarılı olursa İs-
lam dünyası üzerindeki etkisi,
dokunulur olmasa da, çok bü-
yük olabilir” görüşü dile geti-
rildi. Yorumda, “Gözaltılarla
sarsılan Türk ordusunun sert
bir yanıt vermesi dışlanamaz.
Üst düzey yargı ve savcılar,
açıkça ordunun tarafında ol-
mayı sürdürüyor, altları de-
ğilse de ordu, daha önce yap-
tığı gibi AKP’yi kontrol altına
almak için Türk yargısına da-
yanabilir. Bu konuda başarılı
olunursa da lirik bir zafer
olur ve nihayet Türk siyaseti-
nin sivilleşme sürecini değiş-
tirmesi olasılığı pek yok” de-
nildi.
‘AKP için diken olmayı
sürdürecek’
İstikrarsõz bir bölgede büyük
bir güç olan Türk ordusunun
önemini yitirmeyeceğini de be-
lirten yazarlar, “Bağımsızlığını
büyük ölçüde koruyacak ve
AKP için bir diken olmayı
sürdürecek. Ama hükümetle-
ri kuran güç olma günleri so-
nuna yaklaşıyor” yorumunu
da yaptõlar. Askerlere yönelik da-
valarõn yarattõğõ “felç ve şaş-
kınlığın AKP açısından da bir
bedeli olduğu” savunulurken
AKP’nin oy oranõndaki düşüşe
dikkat çekildi. “AKP’nin, li-
beral bir parti olmadığı Er-
doğan’ın partiyi demir yum-
ruğu ile yönettiği” ileri sürülen
yorumda şu görüşlere yer veril-
di: “Batı şimdiye kadar AKP’yi
övdü ancak, Türkiye’nin AB
ve daha geniş demokratik dün-
yanın bir parçası olabilmesi
için esas olan büyük değişim-
leri ilan etmekten kaçınarak
Türklere iyilik yapmıyor. Eğer
AKP o mesajı duymaz ve ku-
lak asmazsa, Türkiye’nin Ba-
tılı dostlarının görmekten nef-
ret edeceği bir durum yarata-
bilir. Otoriter bir toplumun ye-
niden ortaya çıkışı veya belki
ordunun geri dönüşü.”
Eski ABD Büyükelçisi Morton Abramowitz ‘Erdoğan otoriterleşiyor’ dedi
‘AKP söz dinlemeli’The Wall Street Journal gazetesince yayõmlanan,
“Türkiye’nin Siyasi Devrimi” başlõklõ, Abramowitz ile
Prof. Barkey imzalarõnõ taşõyan yorum yazõsõnda,
Erdoğan’õn “giderek daha otoriter, eleştirileri hor
gören bir lidere dönüştüğü” eleştirilerine yer verildi.
Sanõk Şükre, Arslan’õn kendisine telefon etmesine ilginç bir yorum getirdi:
Beni sevmediği için aramış
HATİCE TUNCER
Birinci Ergenekon davasõnda Danõştay’a sal-
dõrõ dosyasõnõn tutuksuz sanõğõ Aykut Metin
Şükre, arkadaşlarõnõn getirdiği 2 silahõ Al-
parslan Arslan’a 6 bin 800 TL karşõlõğõnda
verdiğini söyledi. Alparslan Arslan’a silahlarõ
Danõştay saldõrõsõndan 2 gün önce 15 Mayõs
2006’da verdiğini anlatan Şükre, “Bir avukat
öldürülmüştü, kendisi ve arkadaşlarını
korumak için istediğini zannettim” dedi.
Davanõn dün 138. duruşmasõ gerçekleştirildi.
Başkan Köksal Şengün, Danõştay’a saldõrõ
davasõnda “silahlı örgüte yardım ve yatak-
lık suçundan” beraat eden, temin ettiği silahlar
nedeniyle 2 yõl hapis cezasõna çarptõrõlan tu-
tuksuz sanõk Şükre’yi kürsüye çağõrdõ. Şük-
re, Arslan ve tutuksuz sanõk Süleyman Esen’i
1997 yõlõndan beri Üsküdar’da Ülkü Ocakla-
rõ’nõn işlettiği çay bahçesinden tanõdõğõnõ be-
lirterek şunlarõ söyledi: “Selimiye’deki park-
ta görüştüğünüzde Arslan’ın belinde sila-
hını görünce ‘Ağabey silah taşõmaya başla-
mõşsõn’ dedim. ‘Avukat olduk artõk lazõm olu-
yor’ dedi. ‘Silah bulabilir misin’ dedi.”
Görüşmeyi hatırlamadı
O günlerde Sedat Şahin’in avukatõnõn öl-
dürülmesi nedeniyle Arslan’õn kendisini ve ar-
kadaşlarõnõ korumak istediğini düşündüğünü
belirten Şükre, “Arkadaşlarımı aradım. 3.5
buçuk milyar dediler. Arslan iki tane iste-
di. Selimiye’de bir parkta siyah poşette Al-
parslan’a verdim. Arslan 6 bin 800 lira ver-
di, ben de arkadaşlarım Selçuk ve Ke-
nan’a verdim” diye konuştu.
Şükre, Savcõ Mehmet Ali Pekgüzel’in
“Cumhuriyet gazetesine ilk bombanın atıl-
dığı 5 Mayıs 2006 günü henüz bombanın
atılmadığı saatlerde 14.24 sıralarında Ars-
lan ile görüşmeniz var” sözleri üzerine
“Hatırlamıyorum” dedi. Cumhuriyet gaze-
tesine diğer bombalarõn atõldõğõ 6 ve 9 Mayõs
2006 tarihlerinde de olay sõrasõnda ya da kõ-
sa süre öncesinde Arslan ile görüşmelerinin
tespit edildiğini kaydeden Savcõ Pekgüzel’in,
“Çok kritik saatlerde sizi neden arıyor” so-
rusuna Şükre “Demek ki beni sevmiyor. Böy-
le bir şeyde suçu günahı olmayan biri ara-
nır mı? Düşman demek” diye yanõtladõ. Sav-
cõ Pekgüzel’in “Silahları Alparslan Arslan’a
verdiği tam tarih” konusundaki õsrarlõ sorularõ
üzerine Şükre, 14 Mayõs Pazar günü Fener-
bahçe-Denizlispor maçõ olduğunu, ertesi gün
15 Mayõs günü silahlarõ verdiğini söyledi. Şük-
re, tutuklu sanõk Kemal Kerinçsiz’in sorularõnõ
yanõtlarken “Arslan bana Ankara’da mah-
kemeler sırasında ‘İnkâr et, ben seni kurta-
rõrõm’ dedi. Ben doğruyu anlattım” dedi.
Üye hâkim Hasan Hüseyin Özese’nin so-
rusu üzerine Cumhuriyet gazetesindeki domuz
karikatüründen ve Danõştay’õn türban kara-
rõndan haberinin olmadõğõnõ söyledi.
‘Kullanıldık’
Şükre, Danõştay saldõrõsõnõ televizyondan du-
yunca silahlarõ temin eden arkadaşlarõ Selçuk
Özkan ve Kenan Özay’a “Herkes bildiğini
duyduğunu anlatsın, biz bu olayda kulla-
nıldı” dediğini anlattõ. Şükre’nin avukatõ Meh-
met Taşdelen ise “Arslan’ın arkasında
kimler olduğunu bilmiyoruz” dedi.
Sanõk Süleyman Esen, avukatõnõn bugün
geleceğini belirtmesi üzerine duruşma bugün
09.00’a ertelendi. Tutuklu sanõk Muzaffer
Tekin de İzmir’de geçen hafta 2. davada tu-
tuklu bulunan İbrahim Şahin ile bağlantõlõ
olduğu iddia edilen kişilere yapõlan operas-
yon sonrasõnda 19 Mart cuma günü Milliyet
gazetesinde yayõmlanan haberi yalanladõ.
İşçi Partisi (İP) üyeleri, Ergenekon
davası kapsamında İP Genel Başka-
nı Doğu Perinçek ve çok sayıda par-
ti üyesinin üç yıldır tutuklu kalma-
sını protesto etti. Taksim’deki Ga-
latasaray Lisesi önünde toplanan
İP’liler, “Doğu Perinçek ve yurtse-
verlere özgürlük” pankartı taşıyıp
“Hükümet istifa, Tayyip yüce diva-
na” sloganları attı. İP Genel Başkan
Yardımcısı Erkan Önsel, Doğu Pe-
rinçek’in 730 gündür tutuklu bu-
lunduğunu belirterek “ABD Glad-
yosunun tertipleri, sorumluları Yü-
ce Divan’da yargılanacaktır. Yüce
milletimizin önünde hesap verecek-
lerdir” dedi. (UĞUR DEMİR)
‘Bilirkişi
heyeti değil
bir kişi’
İstanbul Haber Servisi - Genel-
kurmay Başkanõ Orgeneral İlker Baş-
buğ, “Türk Silahlı Kuvvetleri’ne
olan güvenin 3-4 puan düşebilece-
ğini ancak, TSK’nin bu süreçten
güçlenerek çıkacağını” belirtti.
Orgeneral Başbuğ, Vatan gazetesi ya-
zarõ Ruhat Mengi ile yaptõğõ söyleşide
önemli bilgiler verdi. Balyoz Planõ
ile ilgili, “yapılan inceleme ve
araştırmalar neticesinde
adı geçen, iddia edilen
Balyoz Güvenlik Harekât
Planı’nın varlığıyla ilgi-
li herhangi bir bilgi ve
belgeye rastlanmamış-
tır” yönünde bir açõkla-
ma yaptõğõnõ ancak bu
açõklamanõn medyada
yeterince dikkate alõn-
madõğõnõ belirten Baş-
buğ, Mengi’nin “Pe-
ki o zaman bu bi-
lirkişi, vaktinden
önce mi konuştu”
sorusu üzerine şu
yanõtõ verdi: “So-
ruşturmayı yürü-
ten 1’inci Ordu As-
keri Savcılığı, 1’in-
ci Ordu Komutan-
lığı’ndan bilirkişi
görevlendirilmesini
talep ediyor. Komutanlık;
heyet değil, bir kişiyi gö-
revlendirmiş. Süreç, 1’inci
Ordu Askeri Savcısı ile bi-
lirkişi arasındadır. Bu ko-
nu Askeri Savcı’yla bilir-
kişi arasındaki bir konu-
dur, buna müdahil olma-
yalım. Bilirkişi raporuna
bakarak olayı değerlendirir-
seniz yanlış değerlendirmelere
gidebilirsiniz.”
Mengi’nin, “TSK’nin haklı ve-
ya haksız nedenlerle yıpratıldı-
ğını düşünüyor musunuz” so-
rusuna “Evet” cevabõnõ verdiğini
anõmsatmasõ üzerine Başbuğ,
TSK’nin zor bir dönemden geçtiğini ifade
ederek, “Silahlı Kuvvetler’e güvenilirlik
bazen oynayabilir yani üç-dört puan düşe-
bilir. Silahlı Kuvvetler’in bu süreçten daha
da güçlenerek çıkacağına inanıyorum” de-
di. TSK bünyesinde 26 muvazzaf personel ile
12 emekli personelin tutuklanmasõna giden sü-
recin 22 Şubat’ta başladõğõna dikkat çeken Baş-
buğ, “Bu TSK üzerinde yarattığı etki açısın-
dan daha önce yaşadığımız olaylardan çok
farklı. Bu kapsamda yaşadığımız olayın TSK
üzerinde yarattığı olumsuz etkidir. Çok
üzüntü verici durum. Söz konusu kişilerin tu-
tuklanması bizim için beklenmeyen bir olay.
Rakam çok ciddi. Bunun bir noktada kişisel
boyutta olduğunu söylememizin de pek ger-
çekçi olmayacağı kanaatindeyim” dedi.
Doğan GATA’yı istemiyor
İstanbul Haber Servisi - Balyoz Güvenlik
Harekât Planõ soruşturmasõ kapsamõnda tutukla-
nan eski 1. Ordu Komutanõ emekli Orgeneral Çe-
tin Doğan’õn avukatõ Celal Ülgen, gazetecilere
açõklama yaptõ. Ülgen, Doğan’õn sağ bacağõnda
uyuşma ve ağrõ yoğunlaşmasõnõn tespit edildiğini
kaydetti. Doğan’õ hastaneye gitmesi konusunda
ikna ettiklerini söyleyen Ülgen, “GATA olmasõ
halinde birtakõm çevrelerin ‘gatakulli’ lafõnõ yine-
leyeceklerini düşünüyor. Bu durumu sindireme-
yeceği için İstanbul Üniversitesi’ni istiyor” dedi.
Sayın, müfettişlere ifade verdi
İstanbul Haber Servisi - 1. Ergenekon da-
vasõnõn tutuksuz sanõğõ Doç. Ümit Sayõn, İstanbul
Adliyesi’nde Adalet Bakanlõğõ müfettişlerine ifade
verdi. İfadenin, İşçi Partisi avukatlarõnõn, 27 Ara-
lõk 2009’da savcõ Zekeriya Öz’ü, “mahkemenin
yetkisine tecavüz ettiği, Sayõn’õ yalan beyana zor-
ladõğõ ve tehditle ifade aldõğõ” iddiasõyla HSYK’ye
şikâyet etmesi üzerine alõndõğõ öğrenildi.
BAŞBUĞ: TSK GÜÇLENEREK ÇIKACAK
ÖRNEK, YALMAN VE FIRTINA
Dosyalar Ankara’ya
gidecek iddiası
Ergenekon’un üçüncü
yılı protesto edildi
ARALARINDA ERGENEKON AVUKATI YUSUF ERİKEL DE VAR
10 kişi daha gözaltına alındı
İstanbul Haber Servisi - Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda, ikinci Ergenekon
davasõ sanõklarõnõn avukatlõğõnõ yapan İstanbul Barosu üyesi Yusuf Erikel’in de ara-
larõnda bulunduğu 10 kişi gözaltõna alõndõ. Erikel, ikinci Ergenekon davasõ sanõklarõ
Durmuş Ali Özoğlu, İbrahim Özcan, Hamza Demir, Kemal Aydın, Neriman Ay-
dın ve Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin avukatlõğõnõ yapõyor. Erikel’in müvekkili
Özoğlu ile yaptõğõ telefon görüşmesi ikinci Ergenekon iddianamesinin eklerinde yer
alõyor. Duruşmalarda Özoğlu’nun Erikel ile yaptõğõ görüşmeler gündeme gelmiş İs-
tanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi üyesi Hasan Hüseyin Özese, Özoğlu’na “‘20 bin
silah isteniyor. Bugün yarõn gönderilecek’ deniyor. Açıklar mısınız” diye sormuştu.
Özoğlu da “O konu bir araba meselesi idi. O cümle 20 bin silah değil. 20 bin sif-
tahtır” yanõtõnõ vermişti. Duruşmalar sõrasõnda Erikel, darbe iddialarõna ilişkin,
“TSK ruhu ve Allah istemedikçe Türkiye’de bir darbe olmaz” demişti. Dava
dosyasõndaki Neriman Aydõn ile görüşmelerinde ise “Erikel’in menşei belli olma-
yan büyük bir paradan bahsettiği, paranın Türkiye’ye getirilmesi durumunda
Aydın’ın Ziraat Bankası’nda hesap açılmasına yardım edeceği” iddia ediliyor.