15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 MART 2010 SALI 10 DIŞ HABERLER [email protected] CMYB C M Y B KAVŞAK ÖZGEN ACAR Vanlı Hemşerimiz Arşil Gorky! Arşil Gorky, 1902 Van doğumlu, “izlenimci” ünlü bir ressamdı. 10 yaşında Nev York’a ailecek göç ettiklerinde gerçek adı Vostanik Manoog Adoyan idi. Ünlü Rus yazarına hayranlığından ve ABD’de bir Rus adıyla daha iyi tanınacağından soyadını Gorky olarak değiştirmişti. Kısa sürede tanındı. Kanserle boğuştu. Eşi, çocuklarını alarak evden kaçtı. Stüdyosu yandı. Bir araba kazasında boynu kırıldı. Resim yaptığı kolundan felç geçirdi. 46 yaşında kendini astı. 1981 yılına kadar Arşil hakkında en ufak bir bilgim yoktu! O yıl Nev York’ta nisan ayında açılan geri dönüşümlü sergisini gezdiğimde sanatına hayran oldum. O günden sonra Arşil sergilerini uzaktan da olsa izledim. Ekimde Filedelfiya’da açılanın dışında, sergilerinin genellikle “nisan” ayını da içine alacak biçimde çeşitli kentlerde açılması dikkatimi çekti. Ermeni zenginlerinin hamiliğindeki Arşil sergileri ile ziyaretçilere dolaylı olarak “Türk düşmanlığı” ve “soykırım” kavramı aşılanır. Son sergiyi Londra’da Tate Modern Sanatlar Müzesi’nde Ermenistan Devlet Başkanı Serj Sarkisyan açtı. İngiliz eleştirmenleri sergi yazılarında “Türklerin Ermeni soykırımından” da bolca söz ettiler. Hiçbir reklam şirketinin yapamayacağı “soykırım” tanıtımını Arşil Gorky sergileri daha inandırıcı yapıyor. Keşke Amerikalı zengin Ermeniler bu sergiyi gelecek yıl “nisan” ayında İstanbul’daki bir müzede Türk hemşerileri için de açsalar! Gelelim “24 Nisan”ın 4 Mart Perşembe günü ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu’ndaki “uvertür” gösterisine! “Ermenilere 1915’te soykırım yapıldığını” öngören tasarı yeniden Kongre’ye sunuldu. Tasarıyı Kaliforniya temsilcisi Hovard Berman’ın başkanlığında, 27’si Demokrat ve 19’u Cumhuriyetçi olmak üzere 46 kişi oylayacak. Ermeni topluluğunun yoğun olduğu yöreden 2008’de seçilen Berman, bir Yahudi... “Türk Dostluk Grubu”nun da üyesi... Söylendiğine göre tasarıya “evet” diyecekmiş. Yapılan bir araştırmaya göre “evet” ve “hayır” diyecekler arasında denge varmış, ama komisyondan “evet” çıkması olasılığı daha güçlüymüş. 2007’deki oylamada oy kullanan 40 kişi bu oylamada değişmemiş, 6 yeni temsilci gelmiş. O zamanki oylamada 23 evet, 15 hayır ve 2 çekimser oy çıkmıştı. Ama ABD Başkanı George Bush, “ulusal güvenlik” gerekçesini öne sürünce 20 kişi imzasını kaldırmış, tasarı da geri çekilmişti. 2002’de ise Başkan bir mektupla tasarıyı önlemişti. 3-5 yıl arayla ısıtılıp ısıtılıp Kongre’ye sunulan bu tasarının yazgısı bakalım bu kez nasıl olacak? Çünkü Başkan Barack Hussein Obama ve Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, seçimden önce tasarıya “evet” diyeceklerini söyleyerek Ermenilerden oy toplamışlardı. Obama, Türkiye ziyaretinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a Ermenistan ile diyalog amaçlı “protokolün” bir an önce imzalanmasını önermiş, aba altından sopa gösterircesine “yoksa sizi ben bile kurtaramam!” imasında bulunmuştu. Futbol diplomasinin şemsiyesi altında Türkiye ve Ermenistan 10 Ekim’de Zürih’te protokolü imzaladılar. Geçen hafta bu komisyonda bütçe konusunda konuşan Clinton şöyle dedi: “Ermenistan’ın ve Türkiye’nin çabalarına desteğimizi sürdürmek istiyor ve hiçbir biçimde dikkatimizin dağılmasını istemiyoruz. Yukarı Karabağ sorununda bir çözüm için çalışıyoruz. Ancak Dağlık Karabağ’ın çözümü Ankara-Erivan arasındaki normalleşme için önkoşul değildir. Ankara, Erivan, Bakû ile yaptığım düzenli telefon konuşmalarını, dünyanın başka yerlerinde olmadığı kadar yapıyorum.” Clinton, “protokolü” desteklerken Karabağ sorununu dışlıyor ve Ankara’yı Bakû karşısında güç durumda bırakıyordu. “Senatörken evet demiştin, o zamandan bu yana ne değişti?” sorusuna Clinton, Zürih’te protokolün imza törenine katıldığını anımsatarak “Biz, protokolün taraflarca bir an önce onaylanmasına çalışıyoruz” yanıtını verdi. Komisyondaki Uvertür! Peki, “protokol” onaylanacak mı? Ermenistan Anayasa Mahkemesi’nin 12 Ocak’taki kararından sonra bir kilitlenmeden söz edilebilir. Türkiye’de bir yasa TBMM’de kabul edildikten sonra Anayasa Mahkemesi’ne gider. Ermenistan’da ise tam tersi... Tasarı önce Anayasa Mahkemesi’ne, sonra parlamentoya gidiyor. Ermenistan Anayasa Mahkemesi “protokolün anayasaya uygunluğunu” kabul etti ve “ancak” diyerek koşullar ekledi: 1. Soykırım tanınmalıdır. 2. Ermenistan Bağımsızlık Bildirgesi’nin 11. maddesindeki Türkiye’nin doğusundaki “Batı Ermenistan” toprakları anımsatıldı. 3. Karabağ sorununda Ermenistan herhangi bir yükümlülük altına giremez. Şimdi Erdoğan gelsin, TBMM’den protokolü geçirsin de görelim! Bu karardan sonra, Azerbaycan Savunma Bakanı Sefer Abiyev, “Ermenistan Karabağ’dan çekilmezse savaş çıkar” dedi, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de geçen hafta “savaş” sözcüğünü ağzına aldı. 25 Şubat’ta Kiev’de Devlet Başkanı Sarkisyan, görüştüğü Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na “protokol, TBMM’de kabul edildikten sonra ve Karabağ önkoşulu olmadan parlamentodan geçirmeye çalışacaklarını” söyledi. ‘Protokol’ ya da ‘Savaş’! Yahudiler ve Heron’lar! Önceleri Amerikalı Yahudiler Kongre’de Ermeni tasarılarında Türkiye’yi desteklemişlerdi. Bu kez Yahudiler ne yapacak? 1989’da “ABD İstihbarat ve Araştırma Dairesi Müdürlüğü’nden” Ankara’ya büyükelçi olarak gelmeden bir hafta önce bir Yahudi dostumun evinde akşam yemeğinde tanıştığım Yahudi Morton Abramovitz, geçen hafta Atlanta’da Türkiye’nin dış siyasası hakkında konuşurken konuya “Eğer Başkan Obama karışmazsa bu yıl Kongre tasarıyı geçirebilir” sözleri ile değindi. Ünlü Yahudi lobisinin “İnkâr ve İftiraya Karşı Birlik (ADL)” adlı örgütünün başkanı olarak Başbakan Erdoğan’a “Üstün Hizmet Nişanı” takan Abraham Foksman, “Bizde bir değişiklik yok. İlke olarak Türkiye ve Ermenistan arasında bir yakınlaşma varken böyle bir tasarının doğru olmadığını düşünüyoruz” dedi. Ama “Kaldı ki Yahudi temsilciler Yahudilerle aynı yönde oy vermek zorunda değil!” sözleri ile kapıyı açık bıraktı. Geçen hafta Vaşington’da temaslar yapan İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak, “Türkiye ile İsrail arasında uzun süreli stratejik bir ilişki var. Erdoğan, yüksek kalitede ağır sıklettir. Bölgede yeni bir rakip yaratmak istemeyiz”. sözleri ile Ankara’ya “one minute” tepkisinin unutulduğunu ima etmekle kalmadı, bir somut adım da attı. Bu sözleri söylediği sırada pilotsuz Heron uçaklarından 6’sı Türkiye’de teslim ediliyordu. Elmek: [email protected] Faks: 0312. 442 79 90 Ankara, ABD Temsilciler Meclisi komitesinin gündeme almasõnõ ‘esefle karşõladõğõnõ’ bildirdi Ermeni tasarõsõna sert tepki ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sözde soykõrõm tasarõsõnõn ABD Tem- silciler Meclisi’nin Dõş İlişkiler Komi- tesi’nde görüşülmesine üç gün kala Dõş- işleri Bakanlõğõ, ABD’ye tepki gösterdi. Dõşişleri Bakanlõğõ tasarõnõn gündeme alõnmasõnõ esefle karşõladõklarõnõ açõk- larken, komitenin söz konusu tasarõyõ red- detmesini istedi. Dõşişleri Bakanlõ- ğõ’ndan dün yapõlan açõklamada, “Asıl- sız soykırım iddialarına destek veren karar tasarısının ABD Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nin 4 Mart tarihli gündemine alınmasını esefle karşıladık. Bunu da muhtelif dü- zeylerde ve makamlarda bulunan ABD’li yetkililere bildirdik” görüşüne yer verildi. Açõklamada şöyle denildi: “Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nin, Türkiye ile ABD ara- sındaki ilişkilere zarar verecek ve Türkiye - Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesi yönündeki çabaları sekteye uğratacak söz konusu tasarı- yı reddetmesini bekliyoruz. Dış İliş- kiler Komitesi üyelerinin, tasarının ka- bulünün Türkiye-ABD ilişkileri ile Güney Kafkasya’daki barış ve istik- rar çabalarına vereceği zararın bi- lincinde olduklarına ve bu bağlamda sorumluluk duygusuyla hareket ede- ceklerine inanmak istiyoruz.” ‘Temkinli yaklaşım’ Amerikan Los Angeles Times gaze- tesi, Temsilciler Meclisi Dõş İlişkiler Ko- mitesi’nde görüşülecek olan Ermeni ta- sarõsõnõn Temsilciler Meclisi’nin gün- demine getirilmesi konusunda bu yõl “daha temkinli” davranõlacağõnõ yazdõ. Gazetenin haberinde, “ABD’nin müt- tefiki olan Türkiye’yi kızdırma riski ta- şıyan tasarının onaylanmaya çok ya- kın olduğu 2007 yılındaki tecrübeden sonra bu kez çok daha temkinli bir şe- kilde ele alındığı” belirtildi. Haberde, Başkan Barack Obama’nõn geçen yõl- ki “24 Nisan anma günü” konuşma- sõnda 1915 olaylarõna ilişkin “soykırım” ifadesini kullanmayarak Amerikalõ Er- meniler arasõnda “hayal kırıklığı” ya- rattõğõ kaydedildi. CBS’DE ‘SOYKIRIM’ PROGRAMI Amerikan televizyon kanalõ CBS’in “60 dakika” programõnda, Suriye’deki Deyr Ezzur bölgesinde, “dünyadaki en büyük Ermeni mezarlığının bulunduğu, burada hâlâ kemikler çıktığı” ve “Yahudiler için Auschwitz neyse Deyr Ezzur’un da Ermeniler için aynı anlama geldiği” öne sürüldü. Programda, 1915’te çoğunluğu kadõn ve çocuklardan oluşan Ermenilerin yüzlerce kilometre “ölüm yürüyüşüne” zorlandõğõ ve “toplama kamplarına” götürüldüğü, “Osmanlı Türklerinin, daha sonra Naziler tarafından benimsenen modeli geliştirdiği” iddia edildi. Dõşişleri Bakanlõğõ açõklamasõnda, “Dõş İlişkiler Komitesi’nin, Türkiye ile ABD arasõndaki ilişkilere zarar verecek ve Türkiye - Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesi yönündeki çabalarõ sekteye uğratacak söz konusu tasarõyõ reddetmesini bekliyoruz” denildi TACİKİSTAN Seçimlerde usulsüzlüksuçlamasõ Dış Haberler Servisi - Tacikistan’da önceki gün yapõlan seçimlerde resmi olmayan ilk sonuçlara göre, Devlet Başkanõ İmamali Rahman liderliğindeki De- mokratik Halk Partisi’nin oylarõn çoğunu aldõğõ belir- tilirken, seçimlere hile ka- rõştõğõna yönelik suçlamalar birbirini izliyor. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teş- kilatõ (AGİT) ve Avrupa Parlamentosu gözlemcile- riyle muhalefet seçimlerde ciddi usulsüzlükler yapõl- dõğõnõ, sandõklara sahte oy- lar atõldõğõnõ duyurdular. Avrupalõ gözlemcilerin açõklamasõnda, parlamento- nun alt kanadõ için yapõlan seçimlerde demokratik stan- dartlara uyulmadõğõ, yaygõn olarak başkalarõnõn yerine oy kullanõldõğõ belirtildi. BDT heyeti savundu Ana muhalefet partisi İslami Direniş Partisi lideri Muhiddin Kabiri de Dev- let Başkanõ Rahman lider- liğindeki yönetimi, se- çimlere hile karõştõrmakla suçladõ. Kabiri, kendileri- ne yüzlerce ihbar geldiği- ni söyledi. Bağõmsõz Devletler Top- luluğu (BDT) gözlemci he- yeti ise seçimlerin özgür ve şeffaf bir ortamda geçti- ği görüşünde. BDT göz- lemciler heyeti başkanõ Ser- gey Lebedev, seçimlerde çok büyük olmayan teknik ihlaller gözlediklerini, ancak bu ihlallerin seçimin yasal- lõğõnõ etkilemediğini belirt- ti. Rahman’õn iktidardaki Demokratik Halk Partisi de usulsüzlük suçlamalarõnõ reddetti, ancak yerel dü- zeyde ufak çaplõ ihlallerin söz konusu olduğunu, bun- larõn seçim sonuçlarõnõ et- kilemeyeceğini duyurdu. Resmi olmayan ilk so- nuçlara göre, 20 yõldõr ikti- darda olan Rahman’õn lideri olduğu Demokratik Halk Partisi oylarõn yüzde 71.69’unu toplarken, İslami Diriliş Partisi yüzde 7.74, Komünist Parti ise yüzde 7.22 oranõnda oy aldõ. İkti- dar partisi halen parlamen- tonun alt kanadõnda 63 san- dalyeden 57’sine sahip. Göçmenlerden ‘Bizsiz bir gün’ ASLI KAYABAL MİLANO - İtalya’da yaşa- yan ve çalõşan 5 milyon göç- men, tõrmanan õrkçõlõğa tepki vermek amacõyla dün iş bõrak- tõ. Fransa, Yunanistan ve İs- panya ile eşzamanlõ düzenlenen “Bizsiz Bir Gün” adlõ protes- to, farklõ işkollarõnda çalõşan göçmenlerin ülke ekonomisine olan katkõlarõna dikkat çekme- yi hedefledi. 1-22 Mart arasõn- da “Irkçılık Karşıtı İlkba- har” adõ altõnda düzenlenmesi tasarlanan bir dizi protesto ve et- kinliğin ilk adõmõ olan “Bizsiz Bir Gün” 60 yerel komite, mu- halefetteki Demokrat Parti, sos- yalistler ve Yeşillerin yanõ sõra çok sayõda sivil toplum kuruluşu tarafõndan desteklendi. Protesto çerçevesinde göç- men işçiler bazõ şehirlerde gre- ve giderken başka şehirlerde fabrikalar, tarlalar ve evlerde çalõşan milyonlarca işçi sorun- larõnõ dile getirmek için top- lantõlar düzenledi. İtalya’daki başlõca sendikalarõn sözcüleri, 12 Mart’ta genel greve gidecek olan İtalya’da göçmen işçilerin haklarõnõn da masaya yatõrõla- cağõnõ vurguladõ. Göçmenlerin ülkeyi terk et- meleri durumunda özellikle bü- yük kentlerdeki inşaat, tekstil, maden, gõda ve turizm sektörü- nün büyük yara alabileceği be- lirtildi. Tarõm sektöründe de önemli role sahip olan göç- menlerin İtalya’yõ terk etmele- ri halinde tarlalarda meyve- sebze toplayacak işçi bulmakta zorlanõlacağõ kaydedildi. Eylem çerçevesinde İtalya’da 5 milyon göçmen iş bõraktõ. Ülkede tõrmanan yabancõ düşmanlõğõ ve õrkçõlõğa dikkat çekilen eylemde göçmenlerin ekonomiye katkõlarõna vurgu yapõldõ. Peki, ne olur? Clinton’dan sonra CIA’nın ünlü araştırma kurumu RAND, “Bu tasarı önlenmelidir. Aksi halde yalnız TC-ABD değil, TC- Ermenistan ilişkileri de çok kötü etkilenir” biçiminde bir rapor yayımladı. Komisyon belki tasarıyı kabul edebilir. Ancak Kongre aşamasında ya da sonrasında Obama’nın “hayır” yolunda devreye girmesi olasılığı güçlüdür. Neden mi? Ondan sonra Türk hükümetine dönüp “Demokles’in kılıcının” bu kez de kullanılmadığını kanıtlamış olarak, bir istekler listesini uzatacaktır. Neler olacak listede? Ermenistan ile protokolü TBMM’den geçir! Karadeniz’de ABD donanmasının trafiğini kolaylaştır! Füze kalkanı ve radar istasyonu için topraklarını aç! Irak’tan ABD askerlerinin ve silahlarının çekilişi için gerekli ortamı hazırla! Seçimlere az kala Erdoğan bunları yapmazsa ne olur, bir düşünün bakalım! Arşil Gorky ve annesi. Obama’nın Listesi! (Fotoğraf: AFP) ÜZÜNTÜMÜZ SONSUZ Değerli Dostumuz Erhan ÇAYHAN’ı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz. Seni hiç unutmayacağız. OLEYİS SENDİKASI ESKİ ÇALIŞMA ARKADAŞLARI; Ali KOCAMAN - Kemal AKAR - Av. Faruk ERGİNSOY Av. Tunga UNGUN - Av. Engin ÜNSAL UZUN YOL ARKADAŞIMIZ ERHAN ÇAYHAN’I KAYBETTİK “KÜÇÜK KAYMAKAM” Erhan ALPTEKİN-Tunga UNGUN-Bozkurt NUHOĞLU Sabri ERGÜL-Süleyman GENÇ-Cavit SAVCI-Ercan ÜLKER Ahmet KETENCİ-Miyase İLKNUR-Kazım KOLCUOĞLU BAŞIMIZ SAĞOLSUN Cenazemiz 2 Mart Salı günü (Bugün) Ataköy 2. Kısım Camii’nde kılınacak öğlen namazından sonra Zincirlikuyu aile kabristanında defnedilecektir. ÇAYHAN AİLESİNİN ACI KAYBI Konya Ereğli Çayhan kasabasından merhum Avukat Mehmet ÇAYHAN ve merhume Kumru ÇAYHAN’ın oğulları; Talat ÇAYHAN ve Meriç Mutlu’nun yeğenleri; Havva Gülsevim-Durhan ÇAYHAN, Emine Nurhan-Levent ONAN’ın ağabeyleri; Elif EKİN’in biricik babası; Barış KARTAL’ın hayat arkadaşı; 1973 Mülkiye mezunu, CHP Gençlik Kolları Merkez Yönetim Kurulu Eski Üyesi, Sendikacı, Gazeteci, Ekonomist ERHAN ÇAYHAN’ı kaybettik. Acımız büyüktür. Cenazesi 02.03.2010 Salı günü (Bugün) Ataköy 5. Kısım Camii’nde kılınacak öğlen namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı’nda aile kabristanına defnedilecektir. Hepimizin başı sağolsun. AİLESİ NOT: Çiçek gönderilmemesi, bağış yapmak isteyenlerin Türk Eğitim Vakfı’na bağışta bulunmasını rica ederiz. ACI KAYBIMIZ Cemiyetimiz üyesi, sürekli basın kartı sahibi, değerli arkadaşımız NECDET BERKAND 1 Mart 2010 Pazartesi günü vefat etmiştir. Kaybı topluluğumuzda üzüntü yaratan Berkand’ın cenazesi 2 Mart 2010 (bugün) Salı günü öğle namazının ardından Küçükyalı Altıntepe (Ahmet Rasim İlkokulu yanı) Camisi’nden alınarak Kurtköy Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. Necdet Berkand’ı sevgi ve saygıyla anarken, ailesine, basın topluluğuna başsağlığı dileriz. TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle