23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada öyle şeyler gelmiş geçmiş ki başından, söylese gerginlik olacak.. bu nedenle yüreğine taş basıp bugüne dek susmuş… ...Siyaseti bıraktığı gün kalemi eline alıp bugün açıklayamadığı neler geçmiş başından bir bir anlatacakmış: Gerekçesi: “Bugün anlatırsa ülke kaldırmaz!” Fakat RTE, siyasetten emekli olunca anılarını yazacağını bugün neden açıklıyor? Biliyorsunuz; Beyefendi, simit satarak, işçilik yaparak yaşamda hayli yol aldıktan ve belediye başkanlığından sonra, yürü ya kulum dedi Allah’ı. Zaten zengin mi zengin! Olsun varsın, fazla para göz çıkarmaz. Anılarının yüksek fiyata gitmesi için gizemli olduklarını söyleyerek merakları bugünden kışkırtıyor ve.. anıları şimdiden pazarlıyor. İyi bir siyasetçi olup olmadığı tartışılır; ne ki iyi bir pazarlayıcı olduğu yadsınamaz! Medyadaki demokratik gelişmelere gelince... Gazetelerimiz, hele TV’lerin doğrudan olmayan yollardan iktidar yalakalığına soyunan haber bültenleri… Türbanlı Emine Hanım’ın GATA’ya alınmamasını eleştiriyor. Fikret Bila gibi olaylara gerçekçi pencereden bakan bir yazar bile; “Başbakan’ın eşinin GATA’ya yapacağı ziyaretin başörtüsü (üstelik Emine Hanım ki başörtüsü değil, siyasal simge ilan edilen türban) nedeniyle engellenmesini ‘hem insani hem de nezaket kuralları açısından’ kabul edilmeyecek bir davranış” diye niteleyip yazdıktan sonra.. yeni demokratik bir kural daha ortaya çıktı: Genelkurmay’ın koyduğu kuralı GATA, türbanlı başbakan eşini kabul ederek çiğneyecek; lakin sade vatandaş Ahmet, Mehmet veya Hüseyin efendinin türbanlı eşlerini kapıdan çevirecek! RTE’yi savunanlar her kim olursa olsun türbanlı başların GATA ve hatta orduevlerine girişlerini engelleyen asker kararının kaldırılmasını dayatsalar… Başbakan ve eşini koruyan kollayan bir gerekçe yakalamış olacaklar. Yok hayır! Yeni kural şu: Ne Genelkurmay’ı eleştir, ne de RTE’ye yan tutmaktan vazgeç! Kimi yazarlar iki karpuzu bir koltuğa sığdırıyor. Bu da demokrasimizde önemli bir aşama değil mi? Bir başka olay; bir gün olay yaratmasa, bir konuşma yapmasa sağlığından endişe duyacağımız, Bay Bülent Arınç’la yaşandı. TBMM Başkanvekili Güldal Mumcu’nun odasını basıp yürütmenin yasamaya da baskı yapacağını kanıtlayan Başbakan Yardımcısı’nın bu son eylemini medyamız her zamanki koruyucu davranışını muhafaza ederek değerlendirdi. Habercilik adına adeta savunmasını yapması için Arınç’ın peşine takıldı. Dincilikten laikliğe döndüğünü iftiharla yazan Ahmet Hakan dün “Bülent Arınç’a dair karmaşık hisler” başlığında bir yazı yayımladı. Diyor ki; “B. Arınç, bazen öyle kibar, öyle vicdanlı, öyle zayıf, öyle itimat telkin edici.. öyle şefkatli, öyle dürüst, öyle doğru sözlü oluyor ki.. bayılıyoruz. Ama Arınç, bazen de öfkesini öyle kontrol edemiyor, öyle kabalaşıyor, laf çakmaya öyle meraklı oluyor, yangına körükle gidiyor ve ölçüyü öyle kaçırıyor ki.. şaşırıp kalıyoruz…” Yazı, çağrışımlara neden oluyor. Hatta Ahmet Hakan; örneğin sinemaya defalarca konu olan ünlü “Dr. Jekyll ile Mr. Hayde” romanındaki karakteri anımsatmak için mi böyle yazdı diye bir düşünce geçmiyor değil insanın aklından. Benzetmek gibi olmasın: Zira Dr. Jekyll toplumda her haliyle sevilen sayılan bir doktor. İnsandaki bilinçaltı duygu ve istekleri yüzeye çıkaran bir ilaç yaratıyor. İlacı kendinde deniyor. Geceleri kötü adam, Mr. Hayde’laşıyor. İlacı içiyor, eski haline, o toplumda sevilen, sayılan doktora dönüşüyor. Bir başka demokratikleşme olayı daha. Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ; son zamanlarda iktidara uygun adım yol aldığı için mi, ya da tirajına bakarak mı; -neden daha çok satan Posta değil diye sormayın elbette, bilmiyoruz- Hürriyet gazetesi heyetini kabul etti? Bu buluşma, RTE’nin EMASYA protokolünü kaldıracaklarını ilan ettiğinden iki gün sonra gerçekleşti. Hürriyet’te dün sabah okuduk: “Orgeneral Başbuğ: EMASYA kalkabilir!” Dün öğle üzeri İçişleri Bakanı açıkladı: “EMASYA kalktı!” Artık askerle hükümet arasında gerginlik vurgulamaları kel alâkâ. Zira birbiri ardına gelen bu iki açıklama, askerle hükümet arasında uyumun fevkalade düzgün işlediğine örnek. Darbeler konusunu askerle “paslaştıklarını” söyleyen RTE’ye; CHP lideri Baykal, “Aman dikkat, dar alanda paslaşırken kalenize gol yemeyin” diye uyarmıştı. İşte sana askerdeki demokratikleşmeye yeni örnek! SAYFA 5 ŞUBAT 2010 CUMACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 5 Şubat Oslo B -5 Helsinki B -4 Stockholm B -1 Londra Y 8 AmsterdamY 6 Brüksel Y 7 Paris Y 9 Bonn K 3 Münih K 2 Berlin K 3 BudapeştePB 0 Madrid Y 13 Viyana PB 7 Belgrad B 9 Sofya B 7 Roma Y 15 Atina PB 14 Zürih Y 5 Moskova PB -9 Aşkabat Y 10 Taşkent Y 13 Bakû Y 9 Bişkek K 2 Tiflis PB 6 Kahire Y 15 Şam Y 10 İstanbul B 5 Edirne B 4 Kocaeli Y 5 Çanakkale B 5 İzmir PB 9 Manisa PB 8 Denizli PB 5 Zonguldak Y 4 Sinop Y 8 Samsun Y 8 Trabzon Y 8 Giresun Y 6 Ankara B 2 Eskişehir B 0 Konya K 1 Sıvas K -3 Antalya PB 11 Adana PB 12 Mersin PB 11 Diyarbakır B 7 Şanlıurfa PB 8 Mardin PB 5 Siirt B 5 Hakkâri K -4 Van K 0 Kars K -2 Ülkemizin kuzey, iç ve doğusu par- çalı çok bulutlu, Marmara’nın doğu- su, İç Anadolu’nun güney ve doğusu, Karadeniz, Doğu Anadolu’nun doğu- su yağışlı geçecek. Marmara ile ülke- mizin iç kesimlerin- de hafif, doğu böl- gelerimizde kuvvetli buzlanma ve don olayı bekleniyor. GÜLDAL Mumcu’ya yapılan, herhalde bir süre daha tartışılacak. Sayın Arınç kendince haklı saymış olabilir o çıkışı, daha doğrusu odaya girişi; ama, başka türlü yapabilecekken öyle yaptığı için tartışma yarattı. Sonuçta, kim yıpranmış oldu? Bayan Mumcu mu? Aylardır, AKP iktidarı ve yandaşlarınca doğru sayılan birtakım belgeler ve darbe girişimleri yüzünden türlü iddialarla kamuoyu çalkalanıp duruyor. Koca koca adamlar ve sözde ünlü medyacılar bunları tartışmakta. “Bir bakalım, ne ölçüde güvenilir bunlar? Bekleyip anlayalım da öyle tartışırız” diyen az. Öyle ki, sanki fırsat bu fırsat, “Tartışalım da, askerin tartışılmazlığı yıkılıp ordu biraz yıpransın ve ulusal iradenin üstünlüğü pekişsin” dercesine bir hava estiriliyor. Siyasilerden daha çok aynı havayı estirenler var medya saflarında. Sonuçta kim yıpranıyor? Asker biraz yıpranmış olabilir; ama, düşünce saygınlığı ve haber güvenilirliği yönünden medya daha çok yıpranmıyor mu? Ö zde, sorunun çapı ve yaratılan sonucun etkisi bütün bu küçük siyasal taktikleri ve kişisel ölçüsüzlükleri kat kat aşmakta. Daha derin bir yanı var işin. Ülkeyi, devleti, ulusu, dolayısıyla bütün vatandaşları ilgilendiren. Böyle olduğu için de daha ciddi düşünmeyi gerektiren. Ozaman, tam bir içtenlikle ve açıklıkla kendimize soralım bazı soruları. Neyimizle, hangi yanımızla övünüyoruz dışa karşı? Ya da daha da gerçekçi olarak soralım birbirimize: Dışımızdaki dünya neyimizi önemsiyor? Kimimiz ülke güzelliğinden, stratejik önemden, tarihsel zenginlikten, mutfak üstünlüğünden falan söz edecektir. Ama, itiraf edelim, antik Yunan ya da Roma gibi kimsenin itiraz edemeyeceği biçimde bugüne bağlanabilir evrensel bir yanı yok geçmişimizin. İslam uygarlığını bile Arap âlemi sahipleniyor. Düşünceye, bilime, sanata tartışılmaz biçimde damga vurmuş pek az insanımız var. Fetihler ve zaferler, başkalarının gözünde istila edilişi, yenilişi, hükmedilişi, hatta gerçeğin aksine de olsa sömürülüşü ifade ettiği için pek övülmez dünyada. Bir tek Mustafa Kemal’imiz var; onu da içten kirletenimiz çok. Bugünün dünyasındaki tartışılmaz ağırlığımız, her şeyden önce “güçlü ordu” sahibi olmaktan ileri gelmiyor mu? O güç olmazsa, güzel ülke, tarihsel zenginlik ya da övünülebilir saydığımız başka ne varsa hepsi gider; seksen küsur yıl önce az kaldı gidiyordu da. Onun için, orduyu yıpratmakla kendimizi, dişe dokunur ağırlığımızı, bugünün kör olası bencil dünya düzenindeki geçerliliğimizi yıprattığımızın ve hep birlikte yıprandığımızın farkında mıyız acaba? AÇI MÜMTAZ SOYSAL Yıpratırken Yıpranma mumtazsoysal@gmail.com Konsolosluk zanlıları sorguda ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - ABD’nin Adana Konsolosluğu’na uzun namlulu silahlarla ateş açtõklarõ savõyla gözaltõna alõnan 6 kişinin sor- gularõ sürüyor. Dinci terör ör- gütü El Kaide ile bağlantõlarõ araştõrõlan zanlõlarõn saldõrõda kullandõklarõ silahlarõn henüz bulunamadõğõ öğrenildi. Zanlõ- lardan bazõlarõnõn Afganis- tan’daki örgüt kamplarõna git- me hazõrlõğõ içinde olduklarõ da belirlendi. Zanlõlarõn sorgularõ çerçevesinde yeni bir operas- yon yapõlabileceği kaydedildi. Albayın cipi uçuruma yuvarlandı KAYSERİ (Cumhuri- yet) - Aileleriyle birlikte Erci- yes Dağõ’na kayak yapmaya gi- den Ankara’da görevli Albay Bilgihan Atabay ve Kayseri’de görevli Astsubay Kâzõm Güçlü, dönüş yolunda kaza geçirdi. Atabay’õn kullandõğõ cip buzda kayarak, 50 metrelik uçuruma yuvarlandõ. Bilgehan’õn ayakla- rõnõn kõrõldõğõ kazada Hatice ve Azra Bilgehan ile Kâzõm, Ayda ve Kutay Güçlü yaralandõ. Kız kardeşini hamile bıraktı KOCAELİ (Cumhuriyet) - Kocaeli’nin Darõca ilçesinde Ş.Ç. (19) tecavüz ettiği öz kõz kardeşi İ.Ç’yi (16) hamile bõrak- tõ. İ.Ç’nin, hamile olduğundan şüphelenen annesine, ağabeyinin tecavüzüne uğradõğõnõ ve S.Ç’nin kendisini ölümle tehdit ettiğini söylediği öğrenildi. Annenin po- lise giderek oğlundan şikâyetçi olmasõ üzerine polis ekipleri, Ş.Ç’yi gözaltõna aldõ. Kardeşine defalarca tecavüz ettiği iddia edi- len S.Ç’nin son girişiminde İ.Ç’yi dövdüğü belirtildi. Akkurt ifade verdi İstanbul Haber Servisi - Birinci “Ergenekon” dava- sõnõn tutuklu sanõklarõndan Selim Akkurt, 26 Ocak 2009 tarihli duruşmada sarf ettiği sözler nedeniyle hakkõnda yürütülen soruşturma kapsa- mõnda Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’nde ifade verdi. “Terörle mücadele eden kişi- leri hedef göstermek” suçla- masõyla İstanbul Nöbetçi 9. Ağõr Ceza Mahkemesi’ne sevk edilen Akkurt, mahke- mece serbest bõrakõldõ. Peştamal yasağı ERZURUM (Cumhuri- yet) - Erzurum Merkez Aziziye Belediye Başkanõ AKP’li Fatih Cengiz, ‘edep yerleri görünü- yor’ diye kaplõca havuzlarõna peştamal ile girilmesini yasak- ladõ. Kaplõcada havuza giren erkeklerin şortlu, kadõnlarõn da mayolu olmasõ gerektiğini söy- leyen Cengiz, “Dünyanõn her yerinde havuza şortla giriliyor. Çünkü kaplõcalar umuma açõk toplu kullanõm yerleridir. Şim- diye kadar vatandaşlarõn büyük bir bölümüne peştamal verili- yordu. Onlar da peştamalin içi- ne bir şey giymiyorlardõ. Peşta- mal görüntü ve şekil itibarõyla uygunsuz görüntülere sahne olabiliyor” dedi. Tezek çukurunda öldü ŞANLIURFA (Cumhu- riyet) - Harran’õn Kaymaklõ köyünde, 1 yaşõndaki H.Ç. an- nesinin evde olmadõğõ bir sõra- da, evlerinin yakõnõnda bulu- nan ve yağmur suyu ile dolmuş tezek çukuruna düşe- rek boğuldu. Ailesi tarafõndan çukurdan çõkarõlan H.Ç’nin cesedi, otopsi için hastaneye kaldõrõldõ. Olayla ilgili soruş- turma devam ediyor. Türkan Saylan’ın bile soruşturmaya dahil edilmesinin ABD’de şaşkınlık yarattığı belirtildi ‘Ergenekon’a gülüyorlar’ ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD’nin önde gelen dü- şünce kuruluşlarõndan Washington Enstitüsü Tür- kiye uzmanõ Soner Çağaptay, Ergenekon dava- sõnda ortaya atõlan kimi iddialarõn Washington’da artõk gülünç karşõlandõğõnõ söyledi. ABD’nin Ergenekon davasõna yönelik bakõşõnõ Cumhuriyet’e değerlendiren Çağaptay, Çağdaş Yaşamõ Destekleme Derneği kurucusu Türkan Saylan’õn dava kapsamõnda sorgulanmasõnõn Washington’õn bakõşõ açõsõndan bir dönüm nokta- sõ olduğu kanõsõnda. Çağaptay Washington’da ki- mi çevrelerin Saylan’õn davaya dahil edilmesine “Bu kadar da olmaz” yorumunu getirdiklerini ifade etti. Çağaptay “83 yaşında kanser hastası bir büyükannenin darbe iddialarıyla ilişkilen- dirilmesi Washington’ın bakışını ciddi bir bi- çimde etkiledi” dedi. Çağaptay, Ergenekon dava- sõnõn Washington’da sõkça gündeme geldiğini söyleyerek “Hatta bazıları kimi iddialara gülü- yor” diye konuştu. Ergenekon’un içinde PKK, Hizbullah, Marksist ve dinci gruplarõ barõndõran bir terör örgütü olduğu yönündeki iddialarõn ina- nõlmaz bulunduğunu söyleyen Çağaptay, davanõn “herkesi içine alacak biçimde genişlemesinin” de kafalarõ karõştõrdõğõnõ söyledi. Soruşturmaya ABD’nin veya NATO’nun dahil olduğu yönünde- ki savlarõ değerlendiren Çağaptay, bunlarõn Was- hington’da rahatsõzlõk yarattõğõnõ dile getirdi. Er- genekon davasõnõn “komplo fikrine dayalı bir komplo” olduğunu söyleyen Çağaptay, ABD’li- lerin bunu anlamasõnõn zor olduğu görüşünü iletti. WASHINGTON (AN- KA) - ABD merkezli dü- şünce kuruluşu Rand Cor- poration, “Sorunlu Bir Ortaklık. Küresel Jeopoli- tik Değişim Döneminde ABD-Türkiye İlişkileri” konulu raporunu yayõmladõ. Raporda, Türkiye-ABD iliş- kilerinin onarõlmasõna ciddi bir ihtiyaç bulunduğu öne sürülürken “ABD’nin, Tür- kiye ile güvenlik ortaklığı- nın canlandırılmasına yeni bir ivme kazandırarak Or- tadoğu ve Fars Körfe- zi’ndeki güvenlik ortamı- nın iyileştirilmesine yöne- lik önemli bir adım atabi- leceği” savunuldu. Türki- ye’de Kemalist devrime meydan okuyan iç gelişme- ler, hükümet-ordu arasõnda- ki gergin ilişkiler ve “Erge- nekon soruşturması” üze- rinde duran raporda, türban yasağõnõ kaldõrma kararõ “ciddi bir stratejik hata” olarak yorumlandõ. BALBAY’A DESTEK EYLEMİ SÜRÜYOR Gazetemiz okurları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilci ve üyele- ri, gazetemizin Ankara Temsilcisi, yazarımız Mustafa Balbay ve ay- dınların serbest bırakılmasına yönelik eylemlerini dün de sürdürdü- ler. Cumhuriyet’in Şişli’deki merkez binasının bahçesinde dün soğuk havaya karşın gerçekleştirilen “Balbay’ın yanı başındayız” nöbetin- de katılımcılar, “Siyasi yargı yıkımdır”, “Ergenekon davası bir or- taoyunudur”, “Demokrasi için özgür yargı”, “Ya Başbakan ol ya sav- cı” yazılı dövizleri taşıdılar. (Fotoğraf: SİBEL BAHÇETEPE) TÜRKİYE-ABD ‘Ortaklık yeniden canlanmalı’ YASA TASLAĞI HAZIRLANDI Öğrencilere ikinci şans MAHMUT LICALI ANKARA - YÖK, kendilerine tanõnan azami süre içerisinde mezun olamayan üniversi- te öğrencilerinin okullardan atõlma- sõ yerine daha fazla harç ödemek koşu- luyla sõnav hakkõnõn tanõnmasõ yönünde bir yasa tasarõsõ tas- lağõ hazõrladõ. Tas- lakta öğrencilere yönelik herhangi bir kapsam tanõmõ ya- põlmamasõ türban ve irticai faaliyet- ler nedeniyle üni- versitelerden atõlan öğrencilerin de üni- versiteye dönmele- rinin önünü açõlma- sõnõ sağlayacak. YÖK Genel Ku- rulu, dün Başkan Prof. Dr. Yusuf Zi- ya Özcan başkanlõ- ğõnda toplandõ. Top- lantõda daha önce üzerinde çalõşma yapõldõğõ belirtilen ve öğrenci affõnõ or- tadan kaldõracak dü- zenleme hakkõnda yasa tasarõsõ taslağõ hazõrlandõ. Edinilen bilgiye göre kendi- sine tanõnan azami süre içerisinde me- zun olamayan öğ- renciler okullardan atõlmayacak. Öğ- renciler ilişik kesme yerine, yüzde 50 ile yüzde 200 oranõnda daha fazla harç öde- yerek sõnava girme hakkõ tanõnacak. Düzenlemeye göre, 4 yõllõk okullardan 6 yõlda, 6 yõllõk okul- lardan da 9 yõlda mezun olamayan öğrenciler, harç ödeyerek başarõsõz olduklarõ derslerin sõnava girecek. Taslakta düzen- lemenin hangi öğ- rencileri kapsaya- cağõnõn belirtilme- mesi bazõ YÖK üyelerinin türban ya da disiplin suç- larõ nedeniyle okul- lardan atõlan öğ- rencilere geri dön- me imkânõnõn ta- nõndõğõ gerekçesiy- le eleştirildi. YÖK’ün hazõrladõ- ğõ yasa tasarõsõ tas- lağõ Milli Eğitim Bakanlõğõ’nda da değerlendirilecek. YÖK yetkilileri taslağõn henüz net- lik kazanmadõğõnõ ve MEB’de deği- şiklik yapõlacağõnõ ifade etti. İstanbul Haber Servisi - Oramirallere suikast planladıkları iddia edilen 9 tutuklu teğmenin aralarında bulunduğu 19 şüpheli hakkında ha- zırlanan iddianamenin, Ergenekon soruşturma- sı kapsamında hazırlanan Poyrazköy’de bulu- nan mühimmat ve Kafes Eylem Planı’nın iddia- larının yer aldığı 17 sanıklı iddianame ile birleş- tirilip birleştirilmeyeceğine yönelik karar bugün açıklanacak. Kafes Eylem Planı’nda adı geçen tutuklu emekli Binbaşı Levent Bektaş, orami- rallere suikast iddiasıyla da sorgulanmıştı. İddianame için karar açıklanıyor Albay Aytekin İçmez’in öldürülmesi Örgüt çökertildi İstanbul Haber Servisi - İstanbul İl Jandarma Komu- tanlõğõ, İstanbul Emniyet Mü- dürlüğü ve MİT, İstanbul’da yeniden yapõlanma çalõşma- larõ yürüten Maoist Komünist Partisi (MKP) terör örgütüne yönelik 6 ilçede düzenlediği eşzamanlõ operasyonlarda 9 kişi gözaltõna alõndõ. Söz ko- nusu kişilerin, Bursa’da, emekli Albay Aytekin İç- mez’in öldürülmesi olayõnõ üstlendikleri öne sürülüyor. Jandarma, polis ve MİT, örgütün başta İstanbul ol- mak üzere yeniden yapõlanma çalõşmalarõ yürüttüğü istih- baratõnõ edindi. Yeniden ör- gütlenme için MKP Merkez Komite üyesi Fõrat kod adlõ Ö.Ç’nin görevlendirdiği bil- gisine ulaşan ekipler, ope- rasyon başlattõ. İstanbul’un 6 ilçesindeki Operasyonlarda, MKP Merkez Komite Üyesi olma, terör amaçlõ öldürme, terör amaçlõ örgüte üye olma, hükümlü ve tutuklularõn ayaklanmasõnõ sağlama suç- larõndan aranan Ö.Ç. ile bir- likte 8 kişi gözaltõna alõndõ. Beylikdüzü Belediyesi’nin takvimi 10 Kasõm’a tõrpan İstanbul Haber Servisi - AKP’li Beylikdüzü Beledi- yesi’nce 2010 yõlõ için yaptõ- rõlan takvim ve ajandalarda Kutlu Doğum Haftasõ’nõn başlangõç ve bitişine yer ve- rilirken Atatürk’ün ölüm yõl- dönümü olan 10 Kasõm tari- hine yer verilmedi. Beylikdüzü Belediye Mec- lisi CHP Grup Sözcüsü Ha- lil İbrahim Akpınar, uygu- lamayõ belediye meclisine taşõdõ. Akpõnar, “Belediyenin dağıttığı takvim ve ajanda da 10 Kasım’ın önemi be- lirtilmemiş ve boş bırakıl- mıştır. Bu konuda açıklama yapılmasını talep ediyoruz” dedi. Akpõnar’õn sözü üzeri- ne, CHP ve AKP grubu ara- sõnda tartõşma yaşandõ. Beylikdüzü Belediye- si’nden yapõlan açõklamada ise “Ajandanın bütünün- de milli bayramlar ve Ata- türk’e ilişkin bilgiler yer al- mış, ancak baskı hatası ne- deniyle Atatürk’ün ölüm yıldönümü olan 10 Kasım tarihi sadece iç sayfada iş- lenmemiştir” denildi. Çakıroğlu uğurlandı İstanbul Haber Servisi - 1961 Anayasasõ Ku- rucu Meclis Bilecik İl Temsilcisi Yüksek Or- man Mühendisi, avukat İsmail Selçuk Çakõroğ- lu (89), dün Karacaahmet Şakirin Camisi’nde kõlõnan öğle namazõnõn ardõndan Karacaah- met’te Aile Kabristanõ’nda toprağa verildi. Şişli Endüstri Meslek Lisesi diplomamõ kaybettim. Hükümsüzdür. MURAT KARA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle