Katalog

10 ARALIK 2010 CUMA EKONOMİ CUMHURİYET SAYFA ekonomi@cumhuriyet.com.tr 15 İhlas Finans, 800 milyon dolarlık borcu mudilerine yeni kurduğu 350 bin lira sermayeli şirketle ödeyecek İhlas’tan borç hüllesi MURAT KIŞLALI PARAMETAPARA MUSTAFA SÖNMEZ Asya, G. Amerika Büyüyor, Doğu Avrupa Yerlerde... Türkiye, 2010’un ikinci çeyreğinde yüzde 11’in üstünde büyüme ile, “yükselen çevre ülkeleri ” içinde hatta Çin’i de geçerek en hızlı büyüyen ekonomi olarak dikkati çekmişti. Kimse, bu ne menem büyüme, filan diye sormuyor. Bu ülke hangi kaynakla büyümüş, büyürken dış ticaret açığı mı vermiş, açık cari açığını nereye çıkarmış, istihdam yaratmış mı, bölüşüm düzelmiş mi, gibi muzır sorular sorulmuyor. Bugün açıklanacak (açıklanan) üçüncü çeyrek verisi ile 2010’un büyüme verisi biraz daha netlik kazanacak. 2009’da yüzde 4.7 küçülen Türkiye ekonomisinin, 2009 son çeyreğinde başlayan toparlanmasını 2010’un ilk yarısındaki hamlesi izlemişti. Eğer bugün açıklanacak 3. çeyrekte ekonomi yüzde 7 büyümüş görünürse ki muhtemeldir bunu son çeyreğin yüzde 35 arasındaki büyümesi izleyecek ve yıl, yüzde 78 arası bir büyüme oranı ile kapanacaktır. Diyelim ki, 2010 büyümesi yüzde 8 dolayında gerçekleşti. Bu, “yükselen çevre ülkeleri” kategorisindeki ülkeler içinde Türkiye’yi nereye koyar? IMF’nin Ekim 2010 raporundaki öngörülere bakarsak, 2010’da büyüme liginde ilk sırayı yine yüzde 10.511 arasında büyümesi beklenen Çin, onu da yüzde 910 arası büyümesi beklenen Hindistan izleyecek. ANKARA Tasfiye halindeki İhlas Finans’ın, yaklaşık 800 milyon dolar borcu olan 66 bin mudisine borçlarını ödemek için, 350 bin lira sermayeli bir şirket aracılığıyla “Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi” imzalatmaya başladığı ortaya çıktı. İhlas Finans’ın mudilerini imzalamaya yönlendirdiği sözleşmede İhlas Finans yerine borçları ödeyecek olan “Kamacı Dayanıklı Tüketim Malları Pazarlama ve Ticaret AŞ” “temlik alan” olarak geçiyor. Temlik almak, “mülkiyeti bir bedel karşılığında başka birinden alan” anlamında kullanılıyor. 66 bin mudisine borçlu olan İhlas Finans, mudilere, rumluları temize çıkarması sağlanıyor. alacağın temliki, sulh, ibra ve fergat sözleşmesi imzalatmaya Sözleşmenin 4.5. maddesinde “Ödemelerden başladı. Sözleşmenin 4. maddesiyle, mudilerin geri dönüşü birinin gününde yapılmaması bakiye ödemeleri muaccel kılmaz. Ancak ardışık altı takolmaksızın sorumluları temize çıkarması sağlanıyor. Sözleşmenin 4.4. maddesindeki “Muhatap, işbu sözleşmenin imzalanmasıyla, sonuçları itibarıyla hukuki ve cezai yönden şahsi hakları kapsar şekilde, asıl alacak, ücreti vekâlet, faiz, munzam zarar ve sair alacaklar da dahil olmak üzere, gerek ‘şikâyet’, gerek ‘ceza davaları’, gerek ‘hukuk davaları’ ve gerekse ‘icra takibi’ yönünden ‘kurum’ ve ‘ilgilileri’ en geniş anlamda gayri kabili rücu ibra eder” hükmüyle, mudilerin geri dönüşü olmaksızın so Sözleşmede mudiler “toplam kâr ve zarara katılım akdi ve/veya cari hesap sahibi” kişiler açıklamasıyla “muhatap”, tasfiye halindeki İhlas Finans “Kurum”, İhlas Finans’ın çalışanları ve yöneticileri ile doğrudan veya dolaylı irtibatlı kişiler de “ilgililer” olarak tanımlanıyor. İhlas Finans’ın mudilerine imzalatmaya çalıştığı Feragat Sözleşmesi’nin 4.1. maddesiyle mudilerin kurumdaki maddi birikimleri Kamacı Dayanıklı Tüketim’e “temlik ediliyor”. sitin gününde ödenmemesi halinde, takip eden altı aylık ödeme muacceliyet kesp edecektir” denilerek mudilere düzenli ödeme yapılmaması için açık kapı bırakılıyor. Ticaret Sicili Gazetesi’ne göre, İhlas Finans’ın mudilerini borçlarıyla birlikte devrettiği Kamacı Dayanıklı Tüketim Malları Pazarlama ve Ticaret AŞ’nin 350 bin TL’lik sermayesi yüzde 20’lik eşit paylar karşılığında Duran Erdoğan, Hüseyin Özışık, Tayfur Uzun, Abuzer Özkan ve Uğur Arman’a ait bulunuyor. Nagel, ülkeye nakit ya da kâr aktarmak için değil büyümek için geldiklerini söyledi ING: Türkiye bizim için kilit ülke Yaprak Soykan Baltacı 40 MİLYARLIK PROJE ING Grubu Yapılandırılmış Finans ve Genel Borçlanma Başkanı Ernst Hoff da 2010 proje finansman bütçelerinin 1.4 milyar Avro olduğu bilgisini verdi. “Türkiye’de proje finansmanı talebi, lokal bankacılık piyasasının sunabileceği tutarları aşacaktır. Bu ihtiyacın 40 milyar doların üzerine çıkmasını bekliyoruz” diyen Hoff, bankanın Türkiye pazar payı olan yüzde 2’nin çok çok üzerinde bir pay almayı umduklarını vurguladı. ‘Anadolu Kaplanları’ aslan olacak ING Bank KOBİ ve Ticari Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Yaprak Soykan Baltacı, 2009’da krizin etkilerinin yoğun olarak hissedilmesine rağmen KOBİ ve ticari müşterilerine yaklaşık 3 milyar lira finansman sağladıklarını söyledi. Baltacı, “Yüzde 35 büyüyerek yerel düşünen bir banka olduğumuzu kanıtladık. 2011’de aynı stratejimizi uygulamaya devam ederek toplam kredilerde sektör beklentilerinin yaklaşık 2 katı büyüme gerçekleştirerek yüzde 21’lik bir artış sağlamayı ve 8 milyar TL kredi hacmine ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. “Biz Bize Sohbetler” toplantılarında Anadolu’daki müşterileriyle bir araya geldiklerini hatırlatan Baltacı, “KOBİ ve ticari bankacılık müşterilerimizin her biriyle tek tek ilgilenebilecek iştah, istek, tecrübe, altyapı ve kaynağa sahibiz. Amacımız bizimle aynı hedefleri olan ‘Anadolu Kaplanları’nı aslan gibi ekibimizle ‘Anadolu Aslanları’ yapmak” dedi. Orta vadede banka içinden gelecek yerel bir yöneticiyle devam etmek istediklerini anlatan ING üst yöneticileri, Türkiye’nin Avrupa bölgesinde ciddi büyüme potansiyeline sahip olduğunu ve kendilerini en çok heyecanlandıran ülkelerden biri olduğunu belirttiler. OLCAY BÜYÜKTAŞ AKÇA Eli Leenaars Wilfred Nagel ‘Askerler gidince dip yaptık’ ING Grubu’nun 17 ülkeden sorumlu Doğrudan ve Uluslararası Bireysel Bankacılık Avrupa Bölge Başkanı Cesar GonzalezBueno, “Türkiye bizi en çok heyecanlandıran ülkeler arasında birinci sırada” dedi. Oyakbank’ın alınmasından sonra, asker kökenli müşterilerin tepkilerini hatırlatarak müşteri portföyünde değişik olup olmadığı sorusuna da Cesar GonzalezBueno, bir geçiş ve değişim olduğunu kaydetti. GonzalezBueno, “Müşteri tabanımız değişti. Artık maaş hesabı alan askerler yok. O dönem dip yaptık, ama kısa sürede yeni müşteriler geldi” dedi. Potansiyeli gördük ING’den İran ve Suriye’ye ambargo Baltacı, bankanın İran dışında Suriye ile de iş yapmayı tercih etmediğini söyledi. Bir gazetecinin İran ile ticaret yapan işadamlarının bankayla ilişki kuramadığı ve kredi ve hizmetlerde sorunlar yaşandığına ilişkin değerlendirmesi üzerine Baltacı, bankanın bazı uyum koşulları olduğunu ve İran ve Suriye ile iş yapmanın tercih ettikleri bir durum olmadığını, fakat bu müşterilerine başka ürünlerle hizmet verdiklerini de sözlerine ekledi. ING Bankacılık İcra Kurulu üyesi, Doğrudan ve Uluslararası Bireysel Bankacılıktan Sorumlu Üst Yönetici (CEO) Eli Leenaars, ING için Tür kiye’nin büyüme anlamında kilit ülkelerden biri olduğunu belirterek “Yatırımı boşuna yapmadık, potansiyeli gördük” dedi. Leenaars, Asya ekonomilerinin de Türk ve Asya bankalarının giderek ivme kazandığının görüldüğünü belirterek Avrupa’nın 8’inci, dünyanın 17’nci büyük ekonomisi olarak tanımladığı Türkiye’nin büyük bir pazar olduğunu, kendilerinin de grup olarak büyük piyasalara yatırımı tercih ettiklerini anlattı. Hollanda’nın Türkiye ekonomisinde 3’üncü en büyük yatırımcı olduğunu da hatırlatan Eli Leenaars, krizde Türkiye ile ilgili pozisyonlarını değiştirmediklerini belirterek “Güzel bir evlilik oldu, kendimizi evimizde hissediyoruz. Türkiye ana büyüme pazarlarımızdan biri olacak... ING’nin çok net desteği var ING Türkiye’ye... Türkiye pazarına çok önem veriliyor. Kaynakları aktarmaya devam edeceğiz” dedi. AMSTERDAM Oyakbank’ı 2007’de alarak Türkiye pazarına giren ING Grubu, Türkiye’de büyümeyi planlıyor. ING Bank Türkiye Üst Yöneticisi Wilfred Nagel, Türkiye’nin 5. büyük özel bankası olacaklarını, grup içinde de ilk 10’a çıkacaklarını söyledi. ING üst yönetimi Amsterdam’daki ING House’da ve tarihi Herengracht Merkezi’nde Türk gazetecilerle bir araya gelerek grubun faaliyetleri, üçüncü çeyrek sonuçları ve Türkiye pazarına bakış ve stratejilerini paylaştılar. Toplantıda konuşan Nagel, “Türkiye ING sıralamasında çok iyi durumda. Türkiye gibi büyüme potansiyeline sahip 45 ülke var. Türkiye’nin 5’inci büyük özel bankası olma konusunda kararlıyız. Grup içerisinde ING Türkiye’yi ilk 10’a çıkaracağız” dedi. Nagel’in anlattıkları ve sorulara verdiği yanıtları kısaca şöyle özetlemek mümkün:  40 ülkede 107 bin personele ve 85 milyondan fazla müşteriye sahip ING Grubu’nun Türkiye’de ciddi büyüme hedefi var.  Ancak, Türkiye’nin tasarruf tabanını büyütmesi gerekiyor, Türkiye’de yatırım ve KOBİ’leri büyütecek itici güç tasarruf.  ING, dünyanın önde gelen tasarruf mevduat bankaları arasında ilk 5’te yer alıyor.  Halen toplam mevduat ve kredi hacmine göre 7’nci, toplam aktiflere göre 8’inci büyük özel banka olan ING Bank, Türkiye genelinde yaklaşık 330 şube ve 5 bin 849 çalışanla hizmet veriyor.  Geçen yıl 200 milyon liralık kâr elde edildi. 2010 sonunda da gerçekleşecek rakam bunun altında olacak. IMF’ye göre, “yükselen ülkeler ligi”nde üçüncü sırayı Peru alacak ve Türkiye yüzde 8’e yaklaşan büyümesi ile dördüncü olacak. Bir başka yükselen dev Brezilya ise yüzde 7.5 dolayında büyüyecek gibi. Böylece yükselenler liginde ilk 5’i, 2 Asya, 2 G. Amerika ülkesi ile IMF tanımına göre bir Doğu Avrupa ülkesi olarak Türkiye paylaşmış olacak. Yine IMF öngörülerine göre, Asya’dan Filipinler, Malezya, Endonezya, Türk cumhuriyetlerinden Kazakistan yüzde 5.5yüzde 7 arasında büyüme gerçekleştirecekler. Güney Amerika’nın diğer ülkelerinden Şili, Meksika, Kolombiya yüzde 5’e yakın büyüme ile 2010’u kapatacaklar. Böylece, Asya ve Güney Amerika ülkelerinin yükselen ülkelerinin en az yüzde 5 büyüme ile 2010’u kapatacakları anlaşılıyor. Türkiye’nin yer aldığı Doğu Avrupa ülkeleri içinde Türkiye, yüzde 8 dolayında büyürse, bu bölgenin en hızlı büyümüş ve krizden en hızlı toparlanmış ülkesi olacak. Bu bölgenin ikincisi Rusya olacak. IMF’ye göre Rusya yüzde 4 büyüme ile yılı kapatacak. Polonya da, Rusya kadar olmasa da büyüme ile yılı kapatacak ülkelerden. 2008 ve 2009’u daralarak geçiren ülkelerden Çeklerin büyümesi yüzde 2’yi, Macarlarınki yüzde 1’i ancak bulacak. Bulgaristan sıfır büyüme ile yılı kapatırken Hırvatistan ve Romanya büyüme yerine yine küçülme ile yılı kapatacaklar. Doğu Avrupa’nın yükselen ülkeleri, özellikle AB’nin yaşamakta olduğu krizin ihracat pazarlarını olumsuz etkilemiş olmalarının etkisiyle toparlanmakta zorluk yaşadılar. Bunlardan Türkiye, pazar kaybını Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dan telafi etmeye çalışırken Rusya’nın da enerji tedarikçisi olarak kuyruğu biraz toparlayabildiği, Polonya’nın iyi kötü doğrulduğu görülürken öteki Doğu Avrupa ülkelerinin toparlanmaları, AB’deki ağabeylerinin toparlanmasına bağlı görünüyor. mustafasnmz@cumhuriyet.com.tr http://mustafasnmz.blogspot.com Yunanlılar Türkiye’de iş arıyor Ekonomi Servisi Yunanistan’daki kemer sıkma tedbirleri vatandaşları zorluyor. Emekli maaşları kısılan, memur sayısı azaltılan, ek ödemeleri kaldırılan Yunanlılar çareyi yurtdışında arıyor. Son dönemde Yunan vatandaşlarının Türkiye’de çalışmak için başvuruda bulunmaları da dikkat çekiyor. İflasın eşiğine gelince Avrupa ülkelerinin verdiği 110 milyar Avro’luk yardımla kurtarılan Yunanistan’da halk zor günler yaşıyor. Dünya tarihinin en büyük kurtarma operasyonuna karşılık olarak Yunan hükümetinin uygulamaya soktuğu kemer sıkma tedbirleri halkın gözünü yurtdışına dikmesine neden oldu. Avrupa ülkelerinde iş arayan Yunanlılar, bu ülkelerin de krizde olması nedeniyle Türkiye’ye yönelmeye başladı. 300 Avro’luk ücrete bile razı olan Yunanlılar özellikle Edirne gibi sınır kentlerinde iş arıyor. Benzin istasyonları vergi dairesine dönüştü sinin 2 dolar civarında seyretmesi ve ABD’de litre fiyatının 0.74 dolar düzeyinde olması vergi yükünü yeniden gündeme getirdi. Yarısından çoğu vergi Bankalar 2011’de taşınacak Ekonomi Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bankaların genel merkezlerini İstanbul’a taşımaya başlayacaklarını, 2011’in bu adımların atıldığı yıl olacağını söyledi. Erdoğan, SPK ve BDDK’nin de aynı şekilde İstanbul’a geleceğini açıkladı. Erdoğan, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın (İMKB) 25.Yıl Konferansı’nda yaptığı konuşmada bankalar noktasındaki adımları süratle attıklarını kaydederek “Artık 2011 daha fazla tehir edilemez, bu adımları attığımız yıl olacak. Zaten projeler bir taraftan yapılıyor. Artık fiziki noktadaki mekânlar, şu anda belirlenmiş durumda. İnşallah, 2 3 yılda bütün merkezler bitmiş olacak. Oralarda artık bu bankalarımız taşınmış olacak” dedi. İMKB Başkanı Hüseyin Erkan da İMKB’nin de taşınacağını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmasıyla ilk kez duyduğunu ifade etti. olması gereken fiyatın 1.20 TL olması gerektiği dile getiriliyor. BDP’den benzin eylemi Ekonomi Servisi Akaryakıt şirketlerinin petrol fiyatlarındaki artışı gerekçe göstererek benzin fiyatlarını artırması, gerek siyasilerin gerekse tüketicilerin tepkilerine neden oldu. “Neredeyse her gün 1 kuruş zam geliyor” şikâyetlerine siyasilerden de destek geldi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir programı çerçevesinde yaptığı konuşmalarda, Türkiye’nin, dünyanın en pahalı akaryakıtını kullandığını belirterek “Aslında AKP vergi dairelerini kapatabilir. Zaten her benzin istasyonu bir vergi dairesine dönüştü” dedi. Yapılan son zamla 95 oktan benzinin litresi 3.87, 97 oktan benzinin fiyatı da 4 liraya çıktı. Böylece en pahalı benzini tüketen ülke olan Türkiye, rekoru elinde tutmayı sürdürüyor. Dolar bazında bakıldığında Türkiye’de benzinin litre fiyatı 2.70 dolar. Krizle boğuşan Yunanistan’da bile benzinin litre Avrupa Birliği ve OECD ülkeleri arasında Türkiye’nin en yüksek vergiyi veren birkaç ülkeden biri olduğu görülüyor. Vergi yüksekliği açısından da üst sıralardan inmeyen ülkede, 3.87TL’lik benzinin 2.2 TL’sini vergi oluşturuyor. Almanya’da bu miktar 0.90 TL düzeyinde. Dünyanın en pahalı yakıtını kullanan ülkede, Kürt sorunu konusundaki eylem ve söylemleriyle ön plana çıkan BDP, AKP hükümetinin ekonomik ve sosyal uygulamalarına karşı da “sahada eylem” ve muhalefet kararı aldı. BDP yönetimi tarafından bütün parti örgütleri, il başkanlıkları ve belediye başkanlıklarına gönderilen genelgede, bugünden itibaren benzin zammına karşı protesto yürüyüş ve eylemleri yapılması, bu eylemlerin bir günlük değil “sürekli” olması istendi. Multinet artık Fransızların Ekonomi Servisi Dünyanın üç büyük yemek ve ödeme kartı şirketinden biri olan Fransız Groupe Cheque Dejeuner, Multinet Kurumsal Hizmetler AŞ’yi satın aldı. Groupe Cheque Dejeuner Genel Müdürü Yvon Legrand, Türkiye’de büyümeyi hedeflediklerini, kurum olarak müşterilerine yeni bir ödeme kartı deneyimi sunacaklarını bildirdi. Legrand, “İstanbul’u Paris ve Prag’dan sonra dünyadaki üçüncü büyüme üssümüz olacak” dedi. C MY B C MY B