Katalog

1 ARALIK 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER YENİ YASAKLAR 3 Boşanmak isteyen eşi tarafından ailesinin evine gönderilen kız kardeşini dere yatağına attı Bakanlık Tamgün Yasası’na alternatif hazırlıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Anayasa Mahkemesi’nin yürütmesini durdurduğu Tamgün Yasası’na alternatif hazırlanan yeni yasaya ilişkin, bilgiler verdi. Buna göre yeni yasa, kamu ve üniversitede görevli doktorların muayenehanede çalışması tamamen yasaklayacak. Akdağ, “Akşamdan sonra muayenehane açma işinde sanki bir açık kapı var gibi görünüyor. Ama o açık kapıyı kapamak için de elimizden geleni yapacağız” diye konuştu. Kamu hastanelerinde tamgün çalışmayı yüzde 92’ye varan oranda uygulayan bakanlık, üniversite hastanelerinde aynı oranı yakalamış değil. Bu konuda da formül geliştiren Bakanlık, “ortak kullanım modeli” ile mali sıkıntı içindeki üniversite hastanelerini bünyesine alıyor. Böylece doktorların tamgün çalışmasını garantiliyor. Akdağ ayrıca, “Bir şekilde üniversite hastanelerini ayakta tutacağız. Ama üniversite hastanelerinin verimsiz çalıştığı da bir gerçek. Bu gerçek bir uzmanlık işi, bu uzmanlık da Sağlık Bakanlığı’nda var. Bu uzmanlığı neden bir araya getirmeyelim” dedi. Kardeşe töre kurşunu Saylan onlara ömrünü adadı İstanbul Haber Servisi Bakırköy Belediyesi’nce hizmete açılan Türkan Saylan Yüksek Öğrenim Kız Misafirhanesi 184 kız üniversite öğrencisine yuva oldu. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen ömrünü kız çocuklarının eğitimine adayan Türkan Saylan’ın adını sonsuza kadar yaşatacaklarını ifade etti. Misafirhanede 24 oda, yemekhane, terascafe, bilgisayar, psikolog, etüt, dinlenme odaları, revir ve çamaşırhane bulunuyor. Misafirhanede hiçbir hizmetten ücret alınmıyor. ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Şanlıurfa’nın Birecik ilçesinde, boşanmak isteyen eşi tarafından ailesinin evine gönderilen ve ağabeyi tarafından silahla vurulan kadın, jandarma tarafından dere yatağında yaralı halde bulundu. Bir ihbarı değerlendiren jandarma ekipleri, ilçenin Almaşar köyü Gaziler mezrası yakınlarındaki dere yatağında Gülfer A’yı (21) beş yerinden kurşunlanmış halde buldu. Jandarma ekipleri tarafından ağır yaralı olarak Birecik Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak ilk müdahalesi yapılan genç kadın, Şanlıurfa Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Olayla ilgili araştırmalarını sürdüren jandarma ekipleri, bir çocuk annesi genç kadının Ga 5 adet mermi kovanı ziantep’te yaşayan eşi tarafından boşanmak amacıyla ailesine gönderildiği, ağabeyi C.K. (23) tarafından dere yatağına götürülerek vurulduğu bilgisine ulaştı. Olay yerinde 5 adet tabanca mermisi kovanı bulan jandarma ekipleri, zanlı C.K’nin yakalanması için çalışma başlattı. Genç kadının durumunun ağır olduğu, olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğü bildirildi. Çocuğa işkenceye tazminat STRAZBURG (ANKA) Strazburg’da faaliyet gösteren Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) 1998’de İstanbul’da gözaltına alınan Diyarbakırlı M.Y’ye (16) işkence şikâyeti üzerine açılan davayı Türkiye aleyhinde sonuçlandırdı. Mahkeme, karakolda dövüldüğünü, tecrit edildiğini ve aç bırakıldığını savunan M.Y. ile ilgili davada Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin işkence ve kötü muameleyle ilgili maddesinin ihlal edildiğini belirterek M.Y’ye manevi tazminat olarak 12 bin Avro, mahkeme masrafları olarak da 3 bin Avro’nun ödenmesine karar verdi. Kaçak imalathane havaya uçtu KONYA (Cumhuriyet) Hacı Yusuf Mescit Mahallesi Aslım Sanayi’ndeki kaçak akaryakıt imalatı yapıldığı belirtilen bir işyerinde patlama meydana geldi. Patlamanın şiddetiyle işyerindeki kapı, pencere, masa, sandalye, varil ve birçok eşya dışarı fırladı, bir otomobil yanarak kullanılamaz hale geldi. Çevredeki işyerleri ve araçların camları kırıldı. Patlamada bir kişi ağır yaralandı. ‘UFO gördük kimse inanmadı’ RİZE (Cumhuriyet) Çamlıhemşin ilçesinde önceki gün akşam saatlerinde fotoğraf çeken Timur Alatay ve Güven Çolak, fotoğraf makinesinin flaşı patladığı sırada UFO olarak nitelendirdikleri renkli bir cismin hareket ettiğini söyledi. Çolak “Arkadaşlarımıza anlattık ama kimse bize inanmadı” dedi. Yalçın Şahin de Kavron Yaylası’ndan ilçeye inerken bir ışık gördüğünü belirterek “Sarı, yuvarlak bir şekil oluştu ve 30 saniye sonra kayboldu” diye konuştu. Annesini döven babasını vurdu Geriye çocukların çığlığı kaldı stanbul Gaziosmanpaşa’da evlerinin mütahitler tarafından hile ile ellerinden alındığını iddia eden Yıldırım ailesi yıkım ekiplerine direndi. Bıçak ve kırılan cam parçalarıyla yıkım ekiplerine gözdağı vermeye çalışan Yıldırım ailesinin çabaları sonuçsuz kaldı. 5 yıl önce evlerini kat karşılığında mütahitlere verdiklerini, daha sonra ise aralarında çıkan anlaşmazlık nedeniyle kararlarından vazgeçtiğini belirten baba Hakan Yıldırım mütahitlerin kendisine silah zoruyla senet imzalatarak evlerini kendi üstlerine geçirdiklerini iddia etti. 1 aydır çocukları S. (14), N. (12) ve N. (1) ile sokaklarda yaşadıklarını belirten anne Gülay Yıldırım ise polis ve mahkemeye başvurduklarını fakat bir sonuç alamadıklarını söyledi. Gülay Yıldırım mütahitlerin kendisine açtığı hakaret davası sebebiyle 4 aylık kızıyla 3.5 ay cezaevinde yattığını ve kimi gün kızına verecek süt bulamadığını belirtti. Bodrum’da domuz paniği BODRUM (Cumhuriyet) Bodrum’un Gümbet Mahallesi’ndeki Kale Sitesi’ne inen domuz önüne gelene saldırdı. Yiyecek bulmak için şehir merkezine indiği sanılan domuz, bazı yurttaşları kovaladı. Saldırdığı üç otomobile zarar veren domuz, çevredeki sitelerinin bahçelerinde bir süre yiyecek aradıktan sonra ormanlık alanda gözden kayboldu. İ ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Şanlıurfa’nın Birecik ilçesinde 11 yaşındaki çocuk; annesi, kız kardeşi ve kendisini dövdüğü iddia edilen babasını silahla yaraladı. Şanlıurfa’da yaşayan S.Ç. (11), annesini, kız kardeşini ve kendisini dövdüğünü belirttiği köy muhtarı babası E.Ç’yi (49), tabancayla ayağı ve kolundan vurdu. Gaziantep Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi’ne kaldırılan ve durumunun iyi olduğu belirtilen baba E.Ç, tedavi altına alındı. S.Ç. ise ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. Olayda kullanılan tabancanın babaya ait ruhsatlı olduğu ve soruşturmanın sürdürüldüğü bildirildi. Yangın herkes için bir ‘uyarı’ Suç duyurusu Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Başkanı Prof. Dr. Deniz İncedayı, tarihi yapılarda basit onarımlar sırasında genelde belediyeden ruhsat almadan koruma kurulu kararı ile çalışmalar yapıldığını, ancak bu işleyişin hukuken yanlış olduğunu söyledi. Bu yangının herkes için “uyarı” olması gerektiğini belirten İncedayı, bilirkişi raporlarının açıklanmasının ardından sivil toplum örgütleriyle birlikte sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti. İstanbul Haber Servisi Haydarpaşa Tren Garı’nın çatısının aslına uygun şekilde yeniden inşası, uzun ve zahmetli bir süreci de beraberinde getirecek. İTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, Türkiye şartlarında tarihi yapının eski haline dönmesinin 12 yıl alabileceğini, maliyetinin de çok yüksek olacağını söyledi. Haydarpaşa Tren Garı’nın çatısını pazar günü yok eden yangının nedeni ve sonuçları tartışılmaya devam ediyor. Restorasyon uzmanı Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, Haydarpaşa gar binasına ilişkin önceki bilgilerin derlenmesi, rölevelere dayanılarak restorasyon projesinin hazırlanması gerektiğini anlattı. “Rölevesi var mı bilmiyorum” sözleri ile önemli bir noktaya işaret eden Ahunbay, “Haydarpaşa için zaten bir restorasyon projesi hazırlanması gerekliydi. Kısmi projeler vardı, onların gözden geçirilip ayarlanması gerek” diye konuştu. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, yangının bina yerine başka yapı kurmak için çıkarıldığı yönünde spekülasyonlar olduğunu belirterek “Bugünkü yasal mevzuat karşısında çok şükür ki bu imkânsız. Yıkılsa, bile aynısı yapılmak durumundadır” dedi. CHP İstanbul Gençlik Kolları ve Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi üyeleri, önceki gece yangın nedeniyle güvenlik TKP Genel kordonuna alınan Merkezi’nden garın yakınına yapılan karanfil bıraktı. açıklamada ise, “AKP ülkemizi karanlığa gömerken, Haydarpaşa Garı’na da yakılmak düşmüştür” denildi. SGK’nin trafik kazalarındaki tedaviyi karşılayamaması yurttaşı mağdur ediyor Cankurt’un isyanı büyük SELDA GÜNEYSU ANKARA Kamuoyunda insanca yaşam hakkının yerine getirilmemesi nedeniyle “onurlu bir ölüm” olarak ifade ettiği “ötanazi” talebiyle gündeme gelen resim öğretmeni Tuğrul Cankurt, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ile geçirdiği trafik kazası sonrasında sağlık giderlerinin karşılanmadığı için davalık. Geçirdiği trafik kazası sonrası vücudunun yüzde 97’sini kullanamayan Cankurt, doktorların heyet raporunda belirttiği kullanması gereken medikal malzemeleri alabilmek için her ay en az 500 TL ödüyor. Tuğrul Cankurt, Ankara’nın Polatlı ilçesinde 6 yıl önce geçirdiği trafik kazası sonucu omurilik felci olmuştu. Cankurt, SGK’nin, 2918 sayılı Trafik Yasası’nı gerekçe göstererek tedavi giderlerini karşılamaması sorunu ile mücadele ediyor. Çünkü SGK, trafik kazaları sonucu yaralanmaların ardından oluşan sağlık giderlerini karşılamıyor. Gerekçe olarak da Cankurt’a, “Meydana gelen kazada sorumlu sizsiniz” deniyor. Cankurt, geçen yıl İdare Mahkemesi’ne açtığı davayı kazanmış ve devletten akülü tekerlekli sandalye, tuvalet sandalyesi ve lift cihazını alabilmişti. Ancak Cankurt’un diğer malzemeler için açtığı dava 4 Şubat’a ertelendi. Cankurt, şimdi de vücudunda kalan yüzde 3’lük hareketle yaptığı resimleri Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde (ÇSM) sanatseverlerin beğenisine sunmaya hazırlanıyor. Cankurt’un sergisi, kendisinin de katılımıyla, 4 Aralık’ta açılacak. C MY B C MY B