22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ALİCAN ULUDAĞ ANKARA Eski Jandarma Ge nel Komutanı Eşref Bitlis in oğ lu Tarık Bitlis, babasının ölü müne neden olan uçak kazasıyla ilgili 17 yıl sonra başlatılan yeni soruşturma konusunda ümitli olduğunu söyledi. Babasının ölü müyle ilgili kamuoyundaki şüp heleri paylaştığını dile getiren Bitlis, Eşref Bitlis in Ameri ka ya karşı aldığı tavrı iyi in celemek lazım dedi. Tarık Bitlis, emekli Albay Arif Doğan a ait olduğu öne sürülen ses kaydında geçen Eşref Paşa nın ölümü, Cem Ersever yaptı di yorlar. Cem Ersever in arkasına ben destek vermesem... Adam mı öldürebilir? şeklindeki sözler ve ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı nın konuyla ilgili so ruşturma başlatmasını gazetemize değerlendirdi. Ankara da açılan soruşturmanın önemli olduğunu belirten Bitlis, Çünkü ilk defa böyle bir şey gerçekleşiyor. Uma rım geç de olsa Türk adaleti bu konuya elini atacaktır. Bu, geç mişi aydınlatma konusundaki en büyük adımlardan biridir. Es ki soruşturmanın bu kadar soru işareti bırakan şeklinin tekrar so ruşturulması bakımından önem lidir dedi. Babanızın ölümüyle ilgili sizin şüpheleriniz var mı? şeklindeki soru üzerine Bitlis, 17 yıldır tüm Türkiye nin bu ko nuyla ilgili şüphelerinin olduğu nu belirterek, Bu soru işaretle rine ben de katılıyorum. Kime sorarsanız, 100 kişiden yüzde 99 u bu işte bir iş var diyebili yor. Ben de yüzde 99 un için deyim diye konuştu. Tarık Bitlis, Peki, şüpheler üzerinden gidersek, babanızı ölüme götüren şüpheli süreç neydi? yönündeki soruya karşı lık, o zamanki Türkiye nin Orta doğu da güttüğü siyaseti gözden geçirmek gerektiğini kaydetti. O sırada ABD ile Türkiye Cum huriyeti hükümetinin yaptığı ya zışmalara bakılması gerektiğini kaydeden Bitlis, Eşref Bitlis in, Amerika ya Ortadoğu politi kasına karşı çıktığı konusunda itiraz eden kişi olarak resmi olarak bildirildi mi bildirilme di mi? Ayrıca o süreç içinde Su riye nin Irak ın artı İran la Türkiye Cumhuriyeti hüküme tinin yaptığı görüşmelere ve güttüğü politikaya bakmak la zım. Ondan sonra gene PKK nin Amerikalılar tarafın dan somut olarak desteklendi ğinin kanıtları o dönemde kim tarafından tespit edildiğine bak mak lazım. Yani Eşref Bitlis in Amerika ya karşı aldığı tavrı iyi incelemek lazım değerlendir mesini yaptı. Tavrı biliniyordu zaten denilmesi üzerine Bitlis, şöyle konuştu: Bu tavır ortadayken, çıkan sonuçta da akla ilk gelen, böyle şaibe varsa bunu içeriden ve dı şarıdan kim öldürecek. Adamın kumar borcu yok. Müteahhit değil. Ticari bir bağlantısı yok. Olsa olsa dışardan bir örgüt işi olabilir. İçeriden herhangi bir kı sır çekişmenin sonucunda ola maz. Bunun Türkiye nin izledi ği politikayla ilgisi göz önünde bulundurulmalı. Bunun her hangi bir dış güce dayandığını Türkiye Cumhuriyeti hüküme ti tespit ettiği anda bunu ka muoyuna açıklayabilir mi? Bir de böyle bir soru var. Tarık Bitlis babası Eşref Bitlis in şüpheli ölümünün dış kaynaklı olabileceğini düşü nüyor. Oğul Bitlis, Olsa olsa dışardan bir örgüt işi olabilir. Bunun buradaki taşeron örgütü, aracısı bunlar önemli değil. Jitem olmazsa başka bir örgüt olur. Bence işi ya pan değil yaptıran daha önemlidir dedi. CMYB C M Y B 2 EK M 2010 CUMARTES CUMHUR YET SAYFA HABERLER 7 AYKUT KÜÇÜKKAYA Emekli Albay Erdal Sarı zeybek, önümüzdeki hafta Pozitif Yayıncılık tan çıkacak olan Kurt Kapanı kitabında önemli bir iddia orta ya atıyor. Sarızeybek, Ekim 1992 de Ege Denizi ndeki tatbikat sırasında ABD savaş ge misinin füze saldırısı ile 5 Türk askerinin şehit ol duğu, 22 askerin yaralandığı Muavenet zırhlısının, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bit lis in Irak a düzenleyeceği kara harek tını engelle mek için vurulduğunu yazdı. Bu iddia kitabın Eşref Bit lis suikastıyla ilgili bölümünde, 1992 de Irak a geniş çaplı bir harek tın görüşmeleri, hatta hazırlıkları yapılmakta dır. Bu süreçte Bitlis Paşa nın niyeti ABD tarafından öğre nilmiş ve caydırmak için birkaç kez helikopterine taciz yap tıkları da medyaya yansımıştır. Muavenet zırhlımızın göz göre göre Ege Denizi nde ABD nin savaş gemisi tarafından vurulma sı da bir tesadüf değildir, olamaz. Amacı Türkiye ye gözdağı ver mektir. Ne için? Irak a müdahalesini engellemek için. Bu da Bitlis Paşa yı durduramadı, 3 Ekim de harek t yapıldı ve örgüte önemli bir darbe vuruldu ifadeleriyle yer aldı. Kitabında, Bitlis Paşa nın PKK ye karşı mücadele strateji si, bu örgütü Irak toprakla rında yok etmeye ve çatış manın Türkiye ye taşın masını önlemeye dayanı yordu. 17 Şubat 1993 te uçağı düştü ve aramızdan ayrıldı tespitini yapan Sarızey bek, Bitlis in ölümüyle ilgili bölümde iddiala rını şöyle sürdürdü: ... Jandarma Genel Ko mutanı Orgeneral Bit lis i taşıyan uçak, bir kaza ! sonrası 17 Şubat 1993 te düştü ve Bitlis ha yatını kaybetti. Ölümü bize sorarsanız kuşkuludur, Bitlis, ABD nin Kürdistan projesini bozmak için, Ekim 1992 de Irak ın kuzeyine harek t düzenleyen komutandır. ABD, neden Bitlis Paşa yı engelledi diye soran Sarızeybek, so runun yanıtını da yine kendisi şöyle veriyor: Bitlis Paşa olayının perde arkasında bir başka özellik daha vardır; ilk kez bir orge neral, orgeneralliğe terfi ettiği yıl Jandarma Genel Komutanlı ğı na atanmıştır. Bu ne demektir biliyor musunuz? İki yıl Jandarma Genel Komutanlığı nın ardından iki yıl Kara Kuvvetleri Komutanlığı ve ardından da Genelkurmay Başkanlığı demektir. Bunun ne önemi var demeyi niz, çünkü Bitlis Paşa, ABD nin Irak taki tezg h larını çok iyi bilen bir komutandır ve bu komutan, ABD nin Kürt politikasına karşıdır. ABD nin, hem PKK yi hem de BarzaniTalabani ikilisini kullanarak bir Kürt devleti kurma projesi ne karşıdır. Tüm bunlardan şu sonuç çı kar; Türk Genelkurmayı nın başına, ABD nin bölgesel politikalarına karşı bir komutan gelecektir ama kaza ! ile engel lenmiştir. Akdamar a haç takılıyor VAN Cumhuriyet Van ın Gevaş ilçesi sınırlarında bulunan Akdamar Adası ndaki Akdamar Kilisesi ne, haç takma işlemine baş landı. 19 Eylül de 95 yıl aradan sonra ilk kez ayin yapılan Akdamar Kilisesi ne, 2 metre yüksekliğinde 110 kilogram ağırlığındaki ha çın takılması için yoğun çaba sarf edildi. Çalış maların rahat yürütülmesi ve hava muhalefeti nedeniyle adaya girişlere ise izin verilmedi. Habur da 10 tabanca SİLOPİ A Şırnak ın Silopi ilçesi, Ha bur Sınır Kapısı nda Gümrük Muhafaza Baş müdürlüğü ekipleri, Irak tan Türkiye ye giriş yapmakta olan iki ayrı araçta yaptıkları ara mada toplam 10 tabanca ele geçirdi. Araçlar da bulunan 2 kişinin gözaltına alındığı olayla ilgili olarak soruşturma başlatıldı. Erinç: Gazeteciler baskı altında İstanbul Haber Servisi Türkiye Gazete ciler Cemiyeti nin TGC düzenlediği 3. Babıali Şenliği nin önceki gün Sultanahmet Parkı nda Amfi Tiyatro da yapılan açılış töreninin ana gün dem maddesi basın özgürlüğü ve hapisteki gazete ciler oldu. TGC Başkanı Orhan Erinç, gazetecile rin 5 bin soruşturma, 2 bin davayla karşı karşıya olduğunu belirterek Türkiye de hapisteki gazeteci sayısının geçmişe oranla daha da arttığına dikkat çekti. Erinç, Bu konuda Devlet Bakanı ve Başba kan Yardımcısı Bülent Arınç a sorunlarımızın çö zümü konusunda gösterdiği katkı dolayısıyla te şekkür etmek istiyorum. Arınç içinde bulunduğu muz ve yasal sıkıntıların her gün biraz daha arttığı ortamdan kurtulmamızda rol oynayacaktır dedi. TGC 3. Babıali Şenliği Sultanahmet Parkı nda 3 Ekim Pazar günü akşamına kadar devam edecek. DÜZELTME Yurt Haberleri Servisi Gazetemizde dün 29 yıldır aranan mezar başlığıyla yayım lanan haberde Devrimci 78 liler Federasyo nu nun adı yanlışlıkla 78 liler Vakfı olarak yer almıştır. Düzeltir, özür dileriz. BAŞBAKAN ERDOĞAN Tek tip rafa kalkmadı Tarık Bitlis, babasının şüpheli ölümüyle ilgili 17 yıl sonra başlatılan soruşturmadan ümitli olduğunu söyledi ABD nin tavrı incelenmeli Muavenet i vurmak Eşref Bitlis e gözdağıydı ERDAL SARIZEYBEK İstanbul Haber Servisi Devrimci Kararg h Örgütü so ruşturması kapsamında çar şamba günü tutuklanan eski Eskişehir Emniyet Müdürü Ha nefi Avcı, dün Silivri Başsav cısı Orhan Usta ya ifade ver di. Silivri Cezaevi nde kalan Avcı gözaltına alındığında ifa de vermeyi reddetmiş, tutuklu luk haline itiraz etmemiş ve avukat da istememişti. Avcı, dün Silivri Cezaevi nden çıkarılarak Silivri Adliyesi ne götürüldü. Avcı nın Silivri Baş savcısı Usta ya 1 saat boyunca ifade verdiği öğrenildi. Avcı nın hangi konuda ifade verdiği açık lanmadı. Hanefi Avcı yı taşıyan cezaevi aracı saat 16.30 sırala rında adliyeden ayrıldı. 23 yıllık sır Avcı nın Eskişehir deki loj manında yapılan aramada bula nan başka isimlere düzenlenmiş kimlik ve pasaportlar da tartışma yarattı. Avcı nın devletin arşiv lerinde kaydı bulunan bu kimlik ve pasaportları terör örgütüne yö nelik operasyon için Suriye ye gi derken kullandığı öne sürüldü. Özel ekiplerce Eskişehir de gö revli savcıların nezaretinde ya pılan aramada bulunan sahte kimlik ve pasaportların üzerinde bulunan fotoğrafların Avcı nın 23 yıl önceki haline ait olduğu kay dedildi. Sahte kimliklerin 23 yıl önce Diyarbakır Emniyet Mü dürlüğü İstihbarat Şube Müdürü olduğu dönemde Avcı nın gizli bir devlet görevi nedeniyle dü zenlendiği iddia edildi. Mahkemede de sorulmuş Hanefi Avcı, tutuklu bulun duğu Silivri F Tipi Cezaevi nde ziyaretine gelenlere sahte kim liklerle ilgili açıklama yaptı. Avcı, kendisinin resmi bulu nan ancak başka isimler adına düzenlenen pasaportların resmi görev gereği kendisine verildi ğini anlatarak İstihbarat ele manı olarak Suriye ye iki kez bu pasaportlarda giriş yaptım. Bu görevlerle ilgili belgeler ar şivlerde duruyor dedi. Avcı, bu konunun mahkemede de kendisine sorulduğunu, bura da da gerekli açıklamayı yaptı ğını dile getirdi. Silivri de ifade verdi Hanefi Avcı nın Eskişehir deki evinde aramalarda bulanan pasaport ve kimliklerin gizli görev için Suriye ye giderken kullandığı öne sürüldü İstanbul Haber Servisi Fethullah Gü len ve İsmailağa cemaatleri ile ilgili soruş turma yürütürken özel yetkili savcılar tara fından evrakta sahtecilik, imar yolsuzlu ğu ve Ergenekon örgütüne üye olduğu iddialarıyla gözaltına alınan Erzincan Cum huriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, cemaat lerle ilgili soruşturmasını engellemek için kendisine Fethullah Gülen cemaati tarafın dan alçakça saldırılarda bulunulduğunu, kendisine yönelik yargılamayla da tüm yargı sistemine gözdağı verildiğini söyledi. Tarikat, ticaret, siyaset ilişkilerini anlatan Cihaner, Beni buraya getiren Gülen ve İsmailağa Cemaati ile İliç Madeni yle ilgi li yürüttüğüm soruşturmalardır. Bu so ruşturmalarla ilgili iletişim tespit tuta naklarını basına vermedim. Başbakan ın da içinde olduğu bu konuşmaları vermiş olsaydım Türkiye de siyasi kompozisyon değişir, yer yerinden oynardı diye konuş tu. Cihaner, Bu süreçte olumsuz rol almış herkesten hukuk çerçevesinde bunun he sabını soracağım dedi. Tarikat liderinin isteği Cihaner 32. Gün programına yaptığı de ğerlendirmede yaptığının cemaatlere kar şı bir savaş değil, yasalarca suç olarak tanımlanmış, yaptırıma bağlanmış birta kım eylemleri yasanın bana verdiği gö rev gereği soruşturmaya başlamak oldu ğunu vurguladı. Cihaner, bir tarikatın li derinin bir işadamını arayarak aday yapıl masını istediği kişiyi söylediğini, söz ko nusu işadamının da siyasetçiyi arayarak bu talimatı ona verdiğini söyledi. Atfedilen suçun AKP ve Gülen cemaatini bitirme belgesi diye bir belgeyi hayata geçirmek olduğunu söyleyen Cihaner, Bu belge 2009 da ortaya çıktı. Oradaki olguların hiçbi rinin karşılığının bizim soruşturmamızda olma dığı, delillendirilemediği bir tarafa, eğer benim iddia ettikleri gibi her hangi bir partiyi ya da cemaati bitirme gibi bir fikrim olsaydı, ben bun ları basına verirdim. H l sızmış değil. Başba kan ın da içinde olduğu bu telefon konuşmalarını verseydim Türkiye de siyasi kompozisyon değişir, yer yerinden oynardı dedi. Cihaner, Birinci Hanefi Avcı olayı mısınız? sorusunu da özetle şöyle yanıtladı: Tesadüfle açık lanamayacak birkaç olayı saya yım. Necip Hablemitoğlu, Nuh Mete Yüksel, Salim Demirci. Hatta buna farklı bir suçlamayla tutuklanmış olmasına rağmen Kayseri Alay Komutanı, bizler, ben, Hanefi Avcı. Bunların tama mının ortak noktası var. Tamamı bir şekilde bu cemaatle ilgili bir soruşturmaya ya başlamışlar ya dokunmuşlar ya onunla ilgili bir tasarrufta bulunmuşlar. Gülen cemaatinden bahsediyorum ve bunların hepsi gösteriyor ki, bir merkez var. Bu merkez bu işleri planlıyor. Cihaner, Yine aynı sözcüğü kullanacağım alçakça bir saldırıyla karşı karşıya kalı yor insanlar. Avcı nın özel hayatı herhalde hiç kimseyi ilgilendir memesi gerekir. Avcı nın özel hayatına bir saldırı var ve bunu tüm davalarda yaptılar dedi. Yer yerinden oynardı ALÇAKÇA SALDIRI Cihaner Soruşturmalarla ilgili iletişim tespit tutanaklarındaki konuşmalar basında yer almış olsaydı Türkiye de siyasi kompozisyon değişirdi dedi ANKARA Cumhuriyet Bürosu Başbakan Tayyip Erdoğan, tek tip askerlik konusunda Genelkurmay Başkanlığı nın çalışmalarını sürdürdü ğünü belirterek, Askıya almak, rafa kaldırmak. Böyle bir şey henüz söz konusu değil. Daha konuyla ilgili çalışmaları bile görmüş değiliz, bil miyoruz dedi. Erdoğan, yeni yasama yılı dolayı sıyla TBMM de düzenlenen resepsi yonda gazetecilerin sorularını yanıtla dı. Erdoğan, tek tip askerlik ile il gili bir soru üzerine, Genelkurmay Başkanlığı nın çalışmalarını sürdürdü ğünü söyledi. Çalışmaların tamamlan masının ardından, Genelkurmay Baş kanlığı ndan brifing alacağını ifade eden Erdoğan, Brifingden sonra ko nuyla ilgili kararımızı vereceğiz. As kıya almak, rafa kaldırmak. Böyle bir şey henüz söz konusu değil. Da ha konuyla ilgili çalışmaları bile görmüş değiliz, bilmiyoruz. Dolayı sıyla herhangi bir şeyi bilmeden ka rar vermek yanlış olur diye konuş tu. Başbakan Erdoğan, Takvim belli mi, Genelkurmay ın çalışması ne kadar sürecek? sorusuna, Onlar hazır durumdalar. Programıma ba kıp, önümüzdeki hafta veya daha sonraki hafta zaman ayarlayacağız. Kendilerine yaptığım iadei ziyarette de onu konuştuk. Kendileriyle bir araya geleceğiz ve bizi brife edecek ler yanıtını verdi. Şu anda üzerinde durmuyoruz Konuya sıcak bakıp bakmadığının sorulması üzerine Erdoğan, İçeriğini bilmiyorum ki dedi. Erdoğan, Be delliyi tekrar gündeme getirmeyi düşünüyor musunuz? sorusuna kar şılık olarak da, Şu anda üzerinde durmadığımız bir konu dedi. İstanbul Haber Servisi Ergene kon davasının tutuksuz sanığı ve Jİ TEM in kurucusu olduğu iddia edilen emekli Albay Arif Doğan, internete düşen ses kaydı ve Ergenekon soruş turması kapsamında ele geçen Eşref Bitlis e ilişkin belgeler nedeniyle özel yetkili cumhuriyet savcısı Zekeriya Öz e dün de ifade verdi. Savcı Öz ta rafından iki gün boyunca ifadesi alı nan Doğan, Ben yine geleceğim bu raya. Bazı konular daha var. Diyar bakır ve Ankara ile ilgili dedi. Doğan, dün 13.30 sıralarında İstan bul Adliyesi ne geldi. Şoför ve koru masının yardımıyla tekerlekli sandal yeye bindirilerek, asansörle Savcı Öz ün bulunduğu kata çıkarıldı. İfade verirken yanında getirdiği oksijen tü pünü kullanan Doğan için, adliyeye bir ambulansla sağlık ekibi getirildi. Doğan, yaklaşık 7.5 saat ifade verdik ten sonra saat 21.00 sıralarında adliye den ayrıldı. Aracına binerken gazete cilerin sorularını yanıtlayan Doğan a ifade vermeye ne zaman geleceği so ruldu. Doğan da Savcılığın davetini bekleyeceğim. Sağlığım müsait olur sa yanıtını verdi. Doğan, Hangi savcı ifadenizi alacak? sorusuna ise Bilemiyorum, benim darbı mesel haline gelen cümlem var. Onu gaze tede tek cümle olarak yazın, kader siz deveyi çölde bedeviler... dedi. Ses kaydı gündeme getirdi Orgeneral Bitlis in ölümü, internete düşen ve Albay Doğan a ait olduğu iddia edilen ses kaydı ile gündeme geldi. Ses kaydında, Bitlis i Jİ TEM in öldürdüğü, suikasti JİTEM in eski komutanlarından Cem Erse ver in düzenlediği öne sürülmüştü. 7.5 SAAT FADE VERD Doğan dan ilginç benzetme ALİCAN ULUDAĞ ANKARA Eski Jandarma Ge nel Komutanı Eşref Bitlis in oğ lu Tarık Bitlis, babasının ölü müne neden olan uçak kazasıyla ilgili 17 yıl sonra başlatılan yeni soruşturma konusunda ümitli olduğunu söyledi. Babasının ölü müyle ilgili kamuoyundaki şüp heleri paylaştığını dile getiren Bitlis, Eşref Bitlis in Ameri ka ya karşı aldığı tavrı iyi in celemek lazım dedi. Tarık Bitlis, emekli Albay Arif Doğan a ait olduğu öne sürülen ses kaydında geçen Eşref Paşa nın ölümü, Cem Ersever yaptı di yorlar. Cem Ersever in arkasına ben destek vermesem... Adam mı öldürebilir? şeklindeki sözler ve ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı nın konuyla ilgili so ruşturma başlatmasını gazetemize değerlendirdi. Ankara da açılan soruşturmanın önemli olduğunu belirten Bitlis, Çünkü ilk defa böyle bir şey gerçekleşiyor. Uma rım geç de olsa Türk adaleti bu konuya elini atacaktır. Bu, geç mişi aydınlatma konusundaki en büyük adımlardan biridir. Es ki soruşturmanın bu kadar soru işareti bırakan şeklinin tekrar so ruşturulması bakımından önem lidir dedi. Babanızın ölümüyle ilgili sizin şüpheleriniz var mı? şeklindeki soru üzerine Bitlis, 17 yıldır tüm Türkiye nin bu ko nuyla ilgili şüphelerinin olduğu nu belirterek, Bu soru işaretle rine ben de katılıyorum. Kime sorarsanız, 100 kişiden yüzde 99 u bu işte bir iş var diyebili yor. Ben de yüzde 99 un için deyim diye konuştu. Tarık Bitlis, Peki, şüpheler üzerinden gidersek, babanızı ölüme götüren şüpheli süreç neydi? yönündeki soruya karşı lık, o zamanki Türkiye nin Orta doğu da güttüğü siyaseti gözden geçirmek gerektiğini kaydetti. O sırada ABD ile Türkiye Cum huriyeti hükümetinin yaptığı ya zışmalara bakılması gerektiğini kaydeden Bitlis, Eşref Bitlis in, Amerika ya Ortadoğu politi kasına karşı çıktığı konusunda itiraz eden kişi olarak resmi olarak bildirildi mi bildirilme di mi? Ayrıca o süreç içinde
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle