23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Sorun ‘Çokkültürlülük’ Değil ‘Çokkültürsüzlük’ Angela Merkel; “Çokkültürlülük fiyasko oldu!” derken, TürkAlman toplumlarının medarı iftiharı Fatih Akın’ı kastetmiyor… Şansölyenin döne döne “kesinlikle ama kesinlikle başarısız oldu!” dediği şey gerçekte “çokkültürlülük” değil; bildiğiniz “çokkültürsüzlük!” ki buna “hiç kültürsüzlük” diyebiliriz... Göçgöçmenler üzerinde “ileri geri” kullanılan “çokkültürlülük” söylemlerinin “ikiyüzlülüğü” bu noktada düğümleniyor. Münih’in orta yerinde Afganistan mağaralarından çıkmış gibi kafasında takke, ayağında şalvarla dolaşan adamı, multikulti bir “çokkültürlülük örneği” olarak alıp; “İşte budur!” diyorlar ve ardından teşhisi yapıştırıyorlar: “Çokkültürlülük fiyasko olmuştur!” Bir şalvarlı adama bakıyorsunuz ve bir de… “çok”u geçtim… “kültür” sözünü denklemeye çalışıyorsunuz… “Çokkültürlülük” kavramının gerçekte genel geçer “öteki” fikrini perdelemekten başka hiçbir anlam içermediğini kavrıyorsunuz… Irkçılık burada, böyle bir “ikiyüzlü genelleme” yapıldığı için işin içine giriyor… Yoksa Münih’te takunyayla dolaşan; “imam nikâhlı” genişletilmiş ailesi için devletten “sosyal yardım” dilenen, kadınlarını evden dışarı salmayan, yıllarca yaşadığı ülkenin dilini, kültürünü öğrenmek adına çaba göstermeyen adamı, Alman halkının yadırgamasında… “yadırganacak” hiçbir yan yok. Yok ta… uluorta kullanılan bu “çokkültürlülük” lafı nereden çıkıyor? Bunu anlamak zor. Uygarlık çatışması nerde başladı? Bundan iki buçuk yıl önce, Almanya’ya bir konferansa gittiğimde; Münih merkezindeki binaların bodrum katlarındaki mescitlerden kâbus gibi fırlayan Taliban kılıklı adamları gördüğümde, ben de “şok” yaşadım… İstanbul’un ancak Fatih’in Çarşamba semtinde görülebilecek bu tipler; ‘70’ler Almanyası’nın “bahnhof” tren istasyonlarında yolunu bulamayan şaşkın “gurbetçilerinden” farklıydı. Münih mescitlerinden çıkan adamların yüzünde “garibanlık” değil, “meydan okuma” vardı. Aradan geçen yıllar, Türkiye’de olduğu gibi tıpkı; “kültür” ve “kültürsüzlük” arasındaki mesafeleri kapatacağına, bilakis açmıştı… Katıldığım konferansta yıllar içinde kaydedilen bu olumsuz gelişmeyi çok çarpıcı tahlillerle aktaran Zuhal Bilir Meir isimli bir psikoterapist; sorunların 80’lerde, “ikinci kuşakla” baş gösterdiğini anlatmıştı: “Alt katlara camiler, ülkü ocakları bu dönemde inşa edildi. İslama dönüş böyle başladı!” diyen söz konusu konuşmacı: “Kızlar, her şeye rağmen bugünkünden moderndi” demişti: “Bugünkü gibi bir başörtüsü olayı yoktu. Ama sonra insanlar camilere, ‘cuma’ya gitmeye başladılar. Türklere oralarda kimlik verildi: ‘Sen Türksün. Senden iyisi yok!’” 90’lı yıllarda arkadan “üçüncü kuşak” devreye giriyor... Zuhal Hanım 90 sonrasında gelenlerde de “Türkiye’deki dinin yükselişinin birebir hissedildiğini” söyleyerek gerisini şöyle anlatıyor: “Gelenler, ‘Türkiye’den ithal gelin’ alıyorlar. Bir kelime Almanca konuşmayan bu yeni Türk gelinler, evde kaynana hizmetinden çıkmıyor. ‘İzin almadan’ dışarı burunlarını uzatamıyorlar. Almanca kurslarına gidemiyorlar. Dizi bağımlısı, evlerde saatlerce Türk TV’leri izliyorlar…” “Köle gelinlerin” artmasıyla, Alman medyasında “ezilen, zoraki evliliklerle başgöz edilen, töreye kurban edilen Türk kadın profili” yaygınlık kazanıyor… Mini etekten ‘Türban’ duvarına... AlmanTürk toplumları arasındaki uçurum; namı diğer “uygarlık çatışması” derinleşiyor. Kimlik, kök arayışındaki kadınlar arasında dindar olsun, olmasın “kapanma” artıyor! “Türbanla edinilen yeni kimliği” Bilir Meir kendisine gelen hastaları referans göstererek “Misal” diyerek anlatıyor: “‘Mini etek giydiğim yıllarda Almanların gözünde sıradan yabancı; herhangi bir Türk kızıydım!’ diyenler var. Önceki yaşamında kadının dinle ilgisi olmadığı anlaşılıyor. Dini, kapandıktan sonra keşfediyor. Türbanla kazanılan yeni kimlikle ilgi alıyor!” Dindar olmayan da başka deyişle, “Müslümanlık” adına bir tavır ve bir kimlik kazanmış oluyor! Bilir Meir; “Dinle kazanılan kimliğin artık ilkokullara dek indiğini” söyledikten sonra, lafı sonunda şöyle bağlamıştı: “Çocuğa sınıf arkadaşlarını soruyorsun; ‘3 Müslüman, 2 Hıristiyan arkadaşım var!’ diye yanıt veriyor…” Ahmet, Mehmet, Hans gitmiş… Yalnız Müslümanlık ve Hıristiyanlık kalmış! Eski Yugoslavya gibi… Bunları bu sütunda daha önce de yazmıştım. Ama Frau Merkel’in açıklamaları karşısında Almanyalı Türklerden dinlediğim bu tespitlerin, yeniden güncellik kazandığını düşündüm. “Almanya’daki Müslümanların da Cumhurbaşkanı” olduğunu iddia eden ve beş günlük ziyaret için ülkemizde bulunan Alman Cumhurbaşkanı Christian Wulff’un da ayrıca, sorunların ırkçı retorikten başka bir şey olmayan “çokkültürlülükten” değil, aslında bunlar olduğunu bilmesi gerektiğini düşünüyorum. Türkiye’de kaldığı süre içinde Alman Cumhurbaşkanı da hiç olmazsa bir kez olsun ülkesi adına; “Biz de acaba nerede hata yaptık” sorusunu kendisine sormalı. nilgun@cumhuriyet.com.tr 19 EK M 2010 SALI CUMHUR YET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr CMYB C M Y B El Maliki’nin iktidar umudu Tahran Dış Haberler Servisi Genel seçimlerin ardın dan 7 ayı aşkın süredir yeni hükümetin kurula madığı Irak’ta bir kez daha iktidara talip olan ve bu çerçevede destek almak amacıyla bölge ülkelerini kapsayan bir tura çıkan Başbakan Nu ri el Maliki’nin dünkü durağı İran oldu. İran’ın Şii El Maliki liderliğinde bir hükümet kurulmasına destek verdiği ve bazı gruplarla görüşmeler yaptığı iddia ediliyor. Obama’ya kötü haber Dış Haberler Servisi ABD’de Massachus setts’in senato üyeliğini o güne kadar adı duyul mayan bir adayın kaza nacağını herkesten önce tahmin Scott Rasmussen 2 Kasım’daki Kongre ara seçiminde Barack Obama’nın Demokrat yönetimini kötü bir sürprizin beklediğini ön gördü. Rasmussen’e gö re, Cumhuriyetçiler Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğu ele geçirecek. ‘Döv ama iz bırakma’ ABU DABİ (AA) Birleşik Arap Emirlikleri Federal Yüksek Mahke mesi, bir erkeğin, karısı nı ve yetişkin olmayan çocuklarını “iz bırakma dan” dövebileceğine hükmetti. Bir erkeği ka rısına ve kızına zarar vermekten suçlu bulan mahkeme, kararında, şe riat yasalarına göre “iz kalmadığı sürece erkek lerin kadınları terbiye edebileceği” belirtildi. Şi başkanlık yolunda PEKİN (AA) Çin’de halen devlet baş kanı yardımcılığı gör evinde bulunan Şi Cin ping, Çin Komünist Par tisi Merkezi Askeri Ko misyonu Başkan Yar dımcılığı’na atandı. Çin ordusunu kontrol eden kuruma yapılan bu ata ma sayesinde, Şi’nin Devlet Başkanı Hu Cin tao’nun halefi olma ihti malinin arttığı değerlen dirmesi yapılıyor. Üst düzey NATO yetkilisine göre, Pakistan koruması altında bir evde yaşıyor ‘Bin Ladin keyif çatıyor’Dış Haberler Servisi Üst düzey bir NATO yetkilisi, El Kaide örgü tünün lideri Usame bin Ladin’in, Pa kistan’ın kuzeybatısında bazı yerel is tihbarat yetkililerinin koruması al tındaki bir evde yaşadığını öne sürdü. Amerikan CNN televizyonuna açık lamalarda bulunan ve adının açık lanmasını istemeyen yetkili, El Kai de’nin iki numarası Eymen el Zeva hiri’nin de aynı bölgede ancak fark lı bir evde saklandığını söyledi. Örgütün lider kadrosunun iyi ko şullarda yaşadığını ima eden yetkili, “El Kaide örgütünden hiç kimse mağarada yaşamıyor” diye konuştu. Yetkili, Bin Ladin’in son yıllarda Çin sı nırı yakınındaki Çitral dağlarıyla, Afganis tan’ın Tora Bora bölgesinin yanı başındaki Kurram Vadisi arasında kalan bölgede sürekli yer değiştirdiğini söyledi. Örgütün lider kadrosunun, Pakistan istih baratının ve yerlilerin koruması altında ya şadığı da yetkilinin iddiaları arasında. Pakistan hükümeti, El Kaide liderlerini ko ruduğu iddialarını reddediyor. ABD’li yet kililer son birkaç yıldır Bin Ladin ya da el Ze vahiri’nin görüldüğüne dair bir haber olma dığını kaydediyorlar. Üst düzey NATO yetkilisi, Taliban lideri Molla Ömer’in de son birkaç aydır Pakis tan’ın güneybatısındaki Ketta ve Karaçi şe hirleri arasında yer değiştirdiğine dair Ame rika’nın iddialarını doğruladı. Pakistan İçişleri Bakanı Rehman Malik dün geçmişte Bin Ladin ve Molla Ömer’in bulunduğu yere ilişkin iddiaların yanlış çık tığını hatırlattı. Malik, söz konusu iki ismin Pakistan top raklarında olmadıklarını, ancak aksi yönde bir bilginin Pakistanlı yetkililere bildirilmesi gerektiğini söyledi. Fas Kralı, Peres’e randevu vermedi Dış Haberler Servisi İs rail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in, gelecek hafta Fas’a yapacağı ziyareti, Kral Mu hammed IV’ün Filistinlilere yönelik politikaları gerekçe göstererek kendisiyle buluş mayı reddetmesi üzerine iptal ettiği bildirildi. Peres’in ofi sinden bir yetkili, 2628 Ekim’de Fas’ta dü zenlenecek Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya ilişkin konuların ele alınacağı Dünya Eko nomik Forumu’na Pe res’in da davetli ol duğunu belirtti. Ancak Peres’in Fas Kralı Muhammed IV ile görüşme talebine olumlu yanıt alama dığı kaydedildi. Kral’ın Peres’e gön derdiği mektupta, İs rail Cumhurbaşka nı’nın Fas’taki top lantıya katılımından memnunluk duyula cağı ancak şu anda Filistinlilere ilişkin içinde bulunulan si yasi atmosfer çerçe vesinde kendisiyle gö rüşemeyeceğini ifade ettiği belirtildi. Bu mesajın ardın dan Peres’in Fas zi yaretini iptal ettiği açıklandı. Fas, İsrail ile resmi ilişkileri bu lunmasa da bu ülke yetkilileriyle zaman zaman görüşmeler yapıyor. HAMAS M LLETVEK L NE TUTUKLAMA TEL AVİV (AA) İsrail askerleri, Hamas milletvekili Hatim Kafişa’yı, Batı Şeria’nın El Halil kentindeki evine dün sabah düzenledikleri baskınla tutukladı. Yerel kaynakların verdiği bilgiye göre, Filistin meclisinin Hamaslı üyesi Kafişa’nın (49), El Halil’in güneyindeki bir mahallede bulunan evi sabah erken saatlerde İsrail askerlerince sarıldı. Kafişa’nın nereye götürüldüğü konusunda ise herhangi bir bilgi verilmedi. Hamaslı milletvekili, Batı Şeria’da Hamas milletvekili ve üst düzey yöneticilere yönelik tutuklama operasyonları sırasında da tutuklanmış ve 1.5 yıldan fazla bir süre cezaevinde kalmıştı. srail askerine hapis İsrail ordusunun 9 kişiyi öldürdüğü yardım gemisi Mavi Marmara’da hırsızlık yapan bir İsrail askeri 5 ay hapis ve 200 Dolar para cezasına çarptırıldı. Baskında yer almayan askerin gemideki aramalar sırasında hırsızlık yaptığı belirtildi. Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde yaklaşık 20 bin kadın toplu tecavüz olaylarını protesto etmek için önceki gün sokaklardaydı. Devlet Başkanı Joseph Kabila’nın eşi Olive Lembe Kabila önderliğinde gerçekleşen yürüyüşte kadınlar “Cinsel teröre hayır” yazılı pankartlar taşıdılar. 30 Temmuz2 Ağustos tarihleri arasında, 300 sivilin isyancı gruplar tarafından tecavüze uğradığı ortaya çıktıktan sonra, hükümete bağlı birliklerin de kadınlara tecavüz ettiği anlaşılmıştı. ecavüz dehşetine protesto İSRAİL CUMHURBAŞKANI’NA ŞOK Baku’nun tercihi İsrail BAKÛ (ANKA) İsrail’in en büyük savunma şirketi Elbit Systems’in, Azeri ordusunun T72 tanklarının modernizas yonunu gerçekleştireceği bildirilirken, Azeri hükümetinin, Elbit’i Aselsan’a ter cih ettiği belirtildi. Azerbaycan medyasının Azeri askeri kaynaklarına dayanarak verdiği habere göre, Azeri ordusunun T72 tanklarının modernleştirilmesi projesini, İsrailli Elbit Systems üstlendi. Bundan önce Elbit’in, Azerbaycan’da bazı tanklarda test çalış maları yaptığı, Aselsan’ın da eşzamanlı olarak Nahçivan’da tanklarda atış kontrol sistemlerini test ettiği, sonunda Elbit’in teklifinin seçildiği ifade edildi. Bu arada, Elbit, 56 milyon dolarlık kontratını ka zandığını sitesinde duyururken, çalışma ların iki yıllık bir sözleşme çerçevesinde gerçekleşeceğini belirtti. Bin Ladin. TT (AFP) Casuslara şeref nişanı Dış Haberler Servisi Rusya Devlet Başkanı Dimitriy Medvedev, geçen temmuz ayında ABD’den casusluk yaptıkları gerekçesiyle sınır dışı edilen 10 kişiye devlet şeref nişanı verdi. Sınır dışı edilen 10 Rus, Rusya’da Batılı istihbarat servisleriyle ilişkileri olduğu ve vatana ihanet ettikleri suçlamasıyla mahkum edilen 4 Rus vatandaşıyla takas edilmişti. TÜRK GENÇLİĞİNE HİZMET VAKFI SERİ KONFERANSLAR: I Konu Sinema yönetmeni, yazar, öğretim üyesi HALİT REFİĞ’in aramızdan ayrılışının birinci yılı anısına Konuşmacı Gülper Refiğ Öğretim Üyesi Necip Sarıcı Lale Film Yönetmeni (Barkovizyon Gösterisi) Can Ataklı Gazeteci / Yazar Yönetmen Prof. Dr. GÜNGÖR ŞATIROĞLU T.G.H.V. Başkanı Tarih: 20 EKİM 2010 ÇARŞAMBA Saat: 17.00 19.00 TAKSİM HILL OTEL Yer: SIRASELVİLER CD. N: 5 (TAKSİM ATATÜRK ANITI KARŞISI) B/3 TAKSİM HALL SALON 4 TAKSİM İSTANBUL TEL: 0212 334 85 00 BÜYÜK ÇINARIMIZI KAYBETT K Mimarlar Odası’nın kurucu üyesi (19541956), 4. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı (19581959), Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi 6. Dönem Yönetim Kurulu Üyesi (19601962), Mimarlık Vakfı Kurucu Üyeliğini ve Başkanlığını yapmış olan; Odamızın 3 Numaralı Üyesi Prof. MARUF ÖNAL’ı 18.10.2010 günü kaybettik. Ailesinin, dostlarının, meslektaşlarımızın başı sağ olsun. Cenazesi 20 Ekim 2010 Çarşamba günü (yarın) Levent Camii’nde kılınacak öğle namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı’nda defnedilecektir. TMMOB Mimarlar Odası stanbul Büyükkent Şubesi Mimarlık Vakfı ACI KAYBIMIZ Merhum Maliye Nazırı Cavit Bey ve merhume Aliye Hanımefendi’nin oğlu, merhum Hüseyin Cahit Yalçın’ın manevi evladı OSMAN Ş AR YALÇIN 18.10.2010 tarihinde vefat etmiştir. Merhumun cenazesi 20.10.2010 Çarşamba günü Ankara Kocatepe Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakiben Cebeci Asri Mezarlığı’nda defnedilecektir. A LES
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle