Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 5 EYLÜL 2009 CUMARTESİ 14 HABERLER İ ş Bankasõ tarafõndan tasarlanan İŞ’TE KOBİ sitesi, www.istekobi.com.tr adre- sinde yayõn hayatõna başladõ. İş Bankasõ’ndan yapõlan yazõlõ açõklamada, sitenin başta KOBİ’ler olmak üzere ticari ke- simin bilgi edinmesine, gelişimine, eğitimine katkõ sağlayan, güncel konularõn ve haberlerin paylaşõldõğõ, “yol gösterici” bir şekilde tasar- landõğõ kaydedildi. İŞ’TE KOBİ’yi takip eden KOBİ’lerin site aracõlõğõyla uzmanlara soru yönlendirebileceği, sektör temsilcilerinin ve uz- manlarõn görüş ve yorumlarõna ilişkin video- larõ, yazõlõ içerikleri takip edebilecekleri, özel sayfalar oluşturarak firmalarõnõn tanõtõmlarõnõ yapabilecekleri, özel olarak derlenen haberle- re ulaşabilecekleri, araştõrma ve raporlardan fay- dalanabilecekleri, hesaplama araçlarõnõ kulla- nabilecekleri ve bankanõn ürün, hizmet ile faa- liyetlerine ilişkin detaylõ bilgiler edinebilecekleri kaydedildi. Bira sanayi atõğõ olan mayayõ iş- leyerek ekonomiye yem olarak ka- zandõran Emine ve Cengiz Gürer çiftinin ilginç bir girişimcilik öykü- sü var. İkisi de veteriner hekim. Okul arkadaşlõğõ bir süre sonra ev- lilik ile sonuçlanmõş. 7 yõl akade- misyenlik, ardõndan da 8 yõl özel sek- tör deneyiminden sonra ortak olarak kurduklarõ Angora Tarõmsal Yatõrõm Danõşmanlõk Şirketi ile önceleri tarõm, hayvancõlõk ve yem sanayiinde yabancõ firma ve kuruluşlara proje danõşman- lõğõ, piyasa araştõrmasõ, ortak bulma vb. hizmetler vermekle işe başladõklarõnõ söylüyorlar. Cengiz Gürer, “Japon, Fran- sız, Hollandalı, İspanyol, Al- man, vs. firmalara hizmet ve- rirken hem araştırdık ve hem de öğrendik. Bu süreç bizim de dik- katlerimizi farklı noktalara çe- virmemizi sağladı ve değişik ko- nuları araştırmamızda yol göste- rici oldu. Hayvancılık ve yem sa- nayii en yoğun çalışma alanlarımız oldu” diye anlatõyor. Yem ya da yem katkõsõ olabilecek atõklarõn değerlendirilmesi alanõ il- gilerini çekince bira sanayi atõğõ olan mayanõn işlenerek yem olarak ekonomiye kazandõrõlmasõ konu- sunda ön çalõşmalar yapmõşlar. Gü- rer, “Efes Anadolu Grubu’na bağ- lı Ankara işletmesiyle görüştük. Söz konusu atık mayanın sorun ol- duğunu ve böyle bir işletme ku- rarsak bize destek vereceklerini ifade ettiler ve projeyi başlattık. Ankara İvedik Organize Sa- nayi Bölgesi’nde kiraladığımız 200 m2’lik bir atölyede işe başla- dık. Birçok kurutma sistemini in- celeyerek ODAK Aktuatör Ltd. Şti. Ostim mühendislik firmasına küçük ölçekli kurutma makine ve teçhizatını sipariş ettik. İşlet- memizde kullanılan tüm ekipman ve teçhizatın yerli olmasına özen gösterdik” diyor. İlk projenin 2004 yõlõnda başladõ- ğõnõ belirten Gürer, bazõ teknik sõ- kõntõlarõ olabileceği için projelerini AR-GE projesi olarak adlandõrõp küçük kapasite ile başladõklarõnõ ve TTGV ve TÜBİTAK’a başvurarak destek talep ettiklerini söyleyerek “Projemiz, bir atığı hayvan bes- lemede kullanılabilir değerli bir katkıya dönüştürme yönü ile ilginç bulunarak iki kurum tarafından da desteklendi” diyor. Kullanõlan enerjinin pahalõ olma- sõ (doğalgaz) yurtdõşõndan gelen benzer ürünlerle rekabet şanslarõnõ azalttõğõ için önceleri çok zorlan- dõklarõnõ, elde ettikleri hammadde- yi uzun süren araştõrma ve bilimsel deneylerle daha değerli karõşõm ürünlerine çevirerek bu süreci aş- mayõ başardõklarõnõ anlatan Gürer, atõk maya kurutma te-sislerinin fab- rikadan aldõklarõ sõvõ atõk mayanõn kurutulmasõna dayandõğõnõ, tambur kurutma tekniği kullandõklarõnõ ve günde 1000-1250 kg arasõnda bir kapasite ile çalõştõklarõnõ vurguluyor. 4’ü üretimde 9 kişilik bir ekip, ke- di ve köpekler için tabletler, koşu at- larõ için vitamin ve mineral takviyeli yem katkõlarõ, kanatlõ ve büyükbaş hayvanlar için yem karõşõmlarõ üre- tiyor. Ürünlerinin Kõbrõs, Libya ve Azerbaycan’a da satõldõğõnõ, ihracat yaptõklarõnõ belirten Cengiz Gürer, “Önümüzdeki 3 yıl için hedefimiz en az 3 milyon Avro ciro. Bugün bu rakamın yarısını gerçekleşti- riyoruz. Amacımız yurtdışı satış- larımızı genel ciromuzun yüzde 15’i düzeylerine getirmek” derken eşi Emine Gürer de hayvan besle- mede bilinçsiz yem ve yem katkõsõ kullanõmõna dikkat çekerek “Anti- biyotik kullanımı çok fazla yapı- lıyor. Ancak son yıllarda yapılan denetimlerle antibiyotik yasak- lanmaya başlandı. Hayvan yemleri giderek doğal gıda ve katkılara yö- neliyor. Yine de bilinç düzeyinin artması yıllar alır” diye sõkõntõlarõnõ dile getiriyor. Gelişmiş ülkelerde başarıyla uygulanan OSB’ler (Organize Sanayi Bölgeleri) ülkemizde de ilk kez 1962 yılında Bursa’da, Dünya Bankası’ndan alınan kredi ile kuruldu. OSB’lerin yer seçimi ve kuruluşu, “Kalkınma Programları”nda yer alan büyüme sanayileşme stra- tejilerine uygun “Ekonomik verimlilik, ulaşım, ener- ji, hammadde temini, istihdam kolaylığı, yatırım bütçesi”, gibi ölçütler dikkate alınarak Bakanlar Ku- rulu kararı ile gerçekleştirilirdi. 1982 yılında bu esasları düzenleyen ve kamulaş- tırma ve altyapı yatırımlarına Sanayi ve Ticaret Ba- kanlığı bütçesinden ayrılan fonların oluşturulması- nı sağlayan yönetmelik yürürlüğe konuldu. Bir süre sonra , OSB’lerin kurulmasında politika ve politikacıların tercihlerinin ön plana çıkarılması sonucu neredeyse her ilçede OSB’ler kurulmaya baş- ladı... Kamulaştırma ve altyapıya ayrılan ödeneklerin yetersizliği nedeniyle bir OSB’nin devreye girmesi or- talama 12-15 yılı bulur duruma geldi... Bu gelişmeyle, ülkemizin birçok yerinde adeta OSB mezarlıkları oluş- tu.. 2002 yılında çıkarılan yasa ve yönetmeliklerle Sa- nayi ve Ticaret Bakanlığı, yer seçimini yönetmek, se- çilen yeri OSB alanı olarak tasdik ve ilan etme, OSB’nin kuruluşunu onaylayarak yetki belgesi ver- me, imar planı ve altyapı projelerini tasdik etme, ka- mu yararı kararını verme, OSB’leri kredilendirme, si- cil numarası vererek OSB tüzelkişiliği oluşturma ko- nularında görevlendirilerek, OSB’lerin kurulmasını bir noktada disipline ederek işlemleri basitleştiren, ya- şanan bir sürü sorun ve karmaşaya da çözümler ge- tirilmiş oldu.. Verilere göre ülkemizde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından sicil numarası verilerek tüzelkişilik ka- zanmış 257 OSB bulunuyor. İstanbul, Kazlıçeşme’deki deri üretim yerlerinin Tuz- la’ya taşınmasıyla oluşturulan Deri Organize Sana- yi Bölgesi ülkemizin ilk ihtisas sanayi bölgesidir. Bo- ya ve vernikçiler, mermerciler, plastikçiler, kömür- cüler gibi çevreyi olumsuz yönde etkileyen sektör- ler de kendi iş alanlarında üretim yapanları bir ara- ya getirecek OSB’leri oluşturarak bir başka tanım- la da kümeleşmeyi gerçekleştirmiş oldular. Bu olumlu gelişmelerin yanı sıra, OSB’lerde geç- mişte uygulanan yatırım teşvik ve destek politika- larının birer birer kaldırılması ve yaşanan sorunlar nedeniyle yeni yatırım yapacaklar ve mevcut işlet- meler OSB’leri seçmek ya da burada üretim yapma tercihlerini gerektirecek hususların kalmamasına ne- den olmaktadır. OSB’lerde üretim yapan işletmeler yanlış ve hak- sız uygulamalarla haksız rekabet ortamına itilerek adeta cezalandırılmaktadır. Altyapı projeleri, doğalgaz elektrik ve arıtma gibi yatırımlar için alınan yurtdışı ve yurtiçi kaynaklı fi- nansman kredilerinin geri ödenmesinde küresel ekonomik kriz nedeniyle, OSB’ler ciddi sorunlarla kar- şı karşıyalar.. Yeni teşvik politikalarının OSB’lerde yeni yatı- rımcılara cazip kılan destekler, hatta yeni yatırımla- rın mevcut OSB’lerde yapma zorunluluğu getirilmeli, vergi muafiyetleri, elektrik tüketiminde tarife değişikliği ve elektrikte TRT ve belediye tüketim payları gibi haksızlığa neden olan uygulamalar mutlaka düzel- tilmelidir. Tüm bu olumsuz gelişmeler yaşanırken OSB ya- sasının 3. maddesinde amaçlanan, sanayinin disipline edilmesi, şehrin planlı gelişmesine katkıda bulu- nulması, sanayinin az gelişmiş bölgelerde yaygın- laştırılması, çevre kirliliğinin önlenmesi, işletmelerin birbirini tamamlayıcı ve destekleyici çalışma koşulları nasıl gerçekleştirilecek?.. OSB’lerin içinde bulunduğu sorunları ve çözüm- leri sizlerle paylaşmaya çalıştım. Yetersiz teşvikle- re, haksız uygulamalara çözümler üretemezsek, ge- lişmiş ülkelerde başarı örnekleriyle dolu OSB’leri, ülkemizde bu anlayışla kendi kaderlerine bırakmış olmayacak mıyız?.. [email protected] Cazibesi Yok Edilen Organize Sanayi Bölgeleri... S A T I R A R A S I HİLMİ DEVELİ Çöpe giden maya yem oldu YAHYA ARIKAN [email protected] YAŞAMDA MALİ ÇÖZÜM Vergi ve Cezalar İçin Uzlaşma Rehberi U zlaşma, vergi uygulamala- rında kulağa en sıcak gelen kelimelerden biridir. Özünde vergi idaresi ile mükellef ara- sında pazarlık süreci olarak tanımlayabileceğimiz uzlaşmadan her iki tarafın kazançlı çıkması söz konusudur. İdare, ihtilafları en aza indirirken mükellefin ödemesi gereken, gecikme faizi dışında- ki vergi aslı ve cezalarını ödeyebileceği bir seviyeye çeker. Böylece idare de vergi ala- cağını mümkün olan en kısa sürede almış olur. İdari bir müessese olan uzlaşmayı iki ana başlıkta açıklamakta yarar vardır; Tarhiyat öncesi ve sonrası. Tarhiyat öncesi uzlaşmaya vergi in- celemesine dayanılarak salınacak vergi ve kesilecek cezalar konusunda henüz ver- gi salınmadan, ceza kesilmeden gidil- mekte, tarhiyat sonrası uzlaşmaya ise adı- na vergi salınan ve ceza kesilen mükellefler başvurabilmektedir. Tarhiyat sonrası uzlaşma; verginin tarh edilmesi ve cezanın kesilmesinden sonra başvurulabilecek bir yol olduğun- dan Tarhiyat Sonrası Uzlaşma olarak ad- landırılmıştır. Dolayısıyla tarhiyat sonrası uzlaşmaya başvurabilmek için vergi ida- resi tarafından verginin tarh edilmesi ve/veya cezanın kesilmesi ve mükellefe tebliğ edilmiş olması gerekir. Nasıl talep edilir? Uzlaşma talebini;  Mükellef, vergi sorumlusu veya no- terden alınmış vekâletnameye dayanarak bunların vekili,  Tüzel kişiler, küçükler ve kısıtlılarda ise bunların kanuni temsilcileri, tarafından talep dilekçe ile yetkili uzlaşma komis- yonlarına veya mükellefin bağlı olduğu ver- gi dairesine dilekçe ile yapılması gerek- mektedir. Dilekçenin taahhütlü posta ile gönde- rilmesi de mümkündür. Tebliğden sonraki 30 günde başvurulmalı Uzlaşma talebi, vergi/ceza ihbarname- sinin tebliğ tarihinden itibaren 30 günlük süre içerisinde yapılır. Bu süre dolduktan sonra uzlaşma talebinde bulunulması mümkün değildir. Görüşmelere, mükellef, vergi sorumlusu ya da noterden alınan ve- kâletname ile bunların vekilleri ve tüzel ki- şiliklerde, küçükler ve kısıtlılarda bunları temsile yetkili kimseler katılabilir. Uzlaşılan vergi ve cezaların ödenmesi 1) Uzlaşma konusu yapılan vergi ve cezalarda uzlaşma gerçekleşmişse: Buna ilişkin olarak düzenlenen uzlaşma tutanağı vergi ve cezaların ödeme za- manlarından önce mükellefe tebliğ olun- muşsa normal vade tarihlerinde, ödeme zamanları kısmen veya tamamen geç- tikten sonra tebliğ olunmuşsa ödeme sü- releri geçmiş olanlar uzlaşma tutanağının tebliğinden itibaren bir ay içinde, 2) Uzlaşma vaki olmamışsa ve yar- gı yoluna gidilmemiş ise: Taksit zamanlarından önce tahakkuk etmiş olması halinde, taksit süreleri içinde, Taksit sürelerinin tamamen geçme- sinden sonra tahakkuk etmiş olması ha- linde, tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içerisinde, Taksit süresinin kısmen geçmesinden sonra tahakkuk etmiş olmasıhalinde, yalnızca süresi geçen taksit için, ta- hakkuk tarihinden itibaren bir ay içe- risinde, Memleketi terk edenler, ölenler ve benzeri haller dolayısıyla mükellefiyetle- ri kalkanlar adına ikmalen, re’sen veya idarece tarh olunan vergiler bakımından, tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içe- risinde, Uzlaşma başvurusuna konu edilen vergi ve vergi ziyaı cezasının, dava aç- ma süresinin bittiği tarihten itibaren bir ay içerisinde ödenmesi gerekir. Uzlaşılan vergi miktarına, normal vade tarihinden uzlaşma tutanağının imzalan- dığı tarihe kadar geçen süre için ayrıca Vergi Usul Kanunu’nun 112’nci maddesine göre gecikme faizi hesaplanır. Üzerinde uzlaşılması sonucu tahakkuk ettirilen vergi ve bu vergiye ilişkin he- saplanan gecikme faizi ile vergi ziyaı ce- zasının vadesinde ödenmemesi uzlaş- mayı geçersiz kılmaz. Ancak süresinde ödenmeyen vergi ve ceza için, gecikme zammı ile tahsilat işlemine devam edilir. Uzlaşma sağlanmazsa yargı seçenek Uzlaşma talebinde bulunan mükellef, uzlaşma talep ettiği vergi için ancak uz- laşma sağlanamazsa ya da temin edile- mezse yargı yoluna başvurabilir. Uzlaşmanın vaki olmadığına dair tuta- nağa idarenin nihai teklifi yazılır. Mükel- lef dava açma süresinin sonuna kadar teklif verilen vergi ve cezayı kabul ettiği- ni yazılı olarak bildirirse bu takdirde uz- laşma sağlanmış sayılır. Uzlaşmanın vaki olmaması durumun- da mükellef, uzlaşmanın sağlanamadığını gösteren tutanağın tebliğinden itibaren genel hükümler dairesinde yetkili vergi mahkemesinde dava açabilir. Veteriner hekim olan Emine ve Cengiz Gürer atõk bira mayasõndan hayvan yemi üretiyorlar İş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan yardımlar 5510 sayılı kanunun 16. maddesinde düzenlenmiştir. Bunlar;  Sigortalıya, geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneği verilmesi,  Sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanması,  İş kazası veya meslek hastalığı sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine, gelir bağlanması,  Gelir bağlanmış olan kız çocuklarına evlenme ödeneği verilmesi,  İş kazası ve meslek hastalığı sonucu ölen sigortalı için, cenaze ödeneği verilmesidir. İş kazası ve meslek hastalığı sigortasından sağlanan yardımlar içerisinde tahsis mevzuatını içeren yardımlar, sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri, hak sahiplerine ölüm geliri bağlanması, evlenme ve cenaze ödeneği verilmektedir. Ben yaş haddinden emekli olmuş 70 yaşında bir uz- man doktorum. Simdi özel bir hastanede çalışmak is- tiyorum. Bu mümkün mü? Evetse, hangi şartlarda ça- lışabilirim? Nasıl bir anlaşma yapmam lazım? Emek- li maaşıma zarar gelir mi? Emekli maaşımdan kesin- ti olur mu? Yasemin Biro Emekli olan bir uzman doktorun özel bir hastane veya sağlık kuruluşunda sosyal güvenlik destek primi ödeyerek hizmet akdiyle (SSK’li olarak) çalışması mümkündür. Bu du- rumda emekli maaşınızda herhangi bir düşme veya kesil- me olmaz. Çalışmaya başlayacağınız işyerinden aldığınız ücret üzerinden SGK prim kesintisi yapılır. Sorularınız için malicozum ism mmo.org.tr ad- resine mail ata- bilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek ce- vaplanacaktır. EMEKLİ DOKTOR TEKRAR ÇALIŞABİLİR İŞ KAZASINDA SİGORTALIYA SAĞLANAN YARDIMLAR MALULEN EMEKLİLERDE KONTROL MUAYENESİ Sigortalının isteği veya SGK tarafından yaptırılan kontrol muayenesinde yeniden tespit edilecek malullük durumuna göre, malullük aylığı yeni malullük durumuna esas tutulan raporun tarihini takip eden ödeme dönemi başından başlanarak artırılacak, azaltılacak veya kesilecektir. Kurumun yazılı bildiriminde belirtilen tarihten sonraki ödeme dönemi başına kadar, kabul edilebilir bir özrü olmadığı halde kontrol muayenesini yaptırmayan sigortalının malullük aylığı, kontrol muayenesi için belirtilen tarihten sonraki ödeme dönemi başından itibaren kesilecektir. Ancak kurumun yazılı çağrısı üzerine kontrol muayenesi tarihinden önce en az 45 gün içinde sevk için başvuruda bulunmak kaydıyla gelir ve aylıkların kontrol muayene tarihine göre durdurulması dört aya kadar kurumca ertelenecektir. Kontrol muayenesini kurumun yazılı bildiriminde belirtilen tarihten başlayarak;  Üç ay içinde yaptıran ve malullük durumunun devam ettiği tespit edilenlerin aylığı, kesildiği tarihten,  Üç ay geçtikten sonra yaptıran ve malullük durumunun devam ettiği tespit edilenlerin aylığı, rapor tarihinden sonraki ay başından başlanarak yeniden bağlanacaktır. Halkbank faiz oranlarõnõ indirdi Halkbank, esnaf ve sanatkârlara kullandõrdõğõ kredinin faiz oranõnõ yüzde 8’e indirdi. Halkbank’tan yapõlan açõklamada, Esnaf ve Sanatkârlar Kredi Kefalet Kooperatifleri (ESKKK) kefaletiyle, esnaf ve sanatkârlara kullandõrõlan kredilerin faiz oranõnõn yüzde 8’e indirildiği bildirildi. Halkbank Esnaf ve KOBİ Bankacõlõğõ Genel Müdür Yardõmcõsõ Dr. Şahap Kavcõoğlu da konuya ilişkin değerlendirmesinde, bankanõn mayõs ayõnda esnaf ve sanatkârlara kullandõrõlan kredinin faiz oranõnõ yüzde 9’a indirdiğini ve böylece ilk defa esnafa kullandõrõlan kredinin faiz oranõnõn tek haneye düştüğünü belirterek, “Şimdi de ekonomik konjonktürde yaşanan olumlu sinyalleri dikkate alarak, faiz oranlarõnda yeni bir indirime gidiyoruz. Bu yeni indirimle birlikte, esnaf ve sanatkârlara olan desteğimizi daha da genişleteceğiz” dedi. Cengiz Gürer: Eşimle kurduğumuz küçük bir atölyede yola çõktõk. Efes Anadolu Grubu’nun da desteğiyle, atõk maya kurutma tesisi oluşturduk. “Çöpe giden” maya şimdi değişik ambalajlarda hayvan yemi olarak kullanõlõyor. Almanya’nın en önemli ihracat kalemlerinden biri olan makine üretimi sektöründeki krizin hâ- lâ devam ettiği bildirildi. Alman Makine ve Te- sis Üreticileri Birliği (VDMA) tarafından yapı- lan açıklamada, temmuz ayında sektördeki si- parişlerin geçen yılın temmuz ayına göre yüzde 43 oranında gerilediği belirtildi. Alman makine üretiminde kriz HEDEF İHRACATI ARTTIRMAK - Cengiz Gürer, “Önümüzdeki 3 yıl için hedefimiz en az 3 milyon Avro ciro. Bugün bu rakamın yarısını gerçekleştiriyoruz. Amacımız yurtdışı satışlarımızı genel ciromuzun yüzde 15’i düzeylerine getirmek” diyor. İş Bankası’ndan İŞ’TE KOBİ sitesi