Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CM
C M Y B
BYCMYB
C M Y B
4 30 EYLÜL 2009 ÇARŞAMBA
O
bama’nõn ülkesi Ken-
ya’daki ilk durağõmõz baş-
kent Nairobi, kendi adõnõ
taşõyan nehrin kenarõnda kurul-
muş. Şehrin dört milyon nüfusu var
ama görülecek bir şey yok. Beş
benzemez çarpõk-çurpuk, sağlõksõz
binalar, eski arabalar, trafik kar-
gaşasõ, pek de temiz olmayan so-
kaklar... Kentteki, üniforma giymiş,
hemen hepsi İngilizce konuşan ilk,
orta ve lise öğrencileri... Anne-
lerin kucağõnda birbirinden şi-
rin, iri gözlü, kalõn dudaklõ,
bembeyaz dişli bebekler... İş
merkezlerinde ise hõzlõ adõmlarla
yürüyen birbirinden şõk beyazlar,
beyazlarla aşõk atan modern giy-
sili siyahlar...
Dükkanlar ve iyi restoranlar;
Hint, Pakistan asõllõlarõn, turizm;
İsviçre ve Fransõzlarõn, büyük ti-
caret; Amerika ve İngilizlerin
elinde. Sanayi yok gibi ama mon-
taj da olsa bu sektör de hakimiyet,
İngiliz ve Hollandalõlarõn. Kenya-
lõlar sadece sigorta, kola, bira gi-
bi yurtdõşõ kaynaklõ şirketlerin
temsilciliklerinde varlar, bir de
bakkal, kasap, seyyar satõcõlõk gi-
bi ufak esnaflõkta... Eğer toprak sa-
hibi değiller ise veya devletten
nemalanmõyorlarsa (rüşvet gani),
çok zengin Kenyalõ göremezsi-
niz. Yabancõlar genellikle kent dõ-
şõndaki “getto”larõnda yaşõyorlar.
Kendilerine ait okullarõ, kreşleri,
restoranlarõ, sinema salonlarõ, özel
kulüpleri, barlarõ hatta kiliseleri var.
Nairobi’den bir gece kalõp ayrõl-
madan önce dünyanõn en ünlü 50
restoranõ arasõnda bulunan, “Car-
nivore Restaurant”ta yemek molasõ
verip zürafa, zebra, timsah, kara-
ca ve devekuşu eti tadõyoruz. Ka-
raca, devekuşu güzel, timsah taş gi-
bi, zürafa, zebra yenmese de olur.
Kenya; bir yanda görkemli man-
zaralar eşliğinde, doğal yaşamõn
hüküm sürdüğü milli parklarõyla
dünyanõn bence tek safari cenne-
ti, diğer yanda Hint Okyanusu’nun
yabancõl kõyõlarõnda kilometreler-
ce uzanan el değmemiş sahilleri, sõ-
cak tropik suyu, eşsiz güzellikteki
mercan kayalõklarõ ile de muhteşem
bir ülke. Mombasa ise ülkenin
ikinci büyük kenti. Bembeyaz
kumsallarõ ise Kenya turunu uzat-
mak isteyen turistler için son du-
rak. Barlarõ ve kumarhaneleri ile
gece yaşantõsõ canlõ olan bir kent.
Görülecek en önemli yeri ise Por-
tekizliler tarafõndan yapõlmõş olan
Jesus Kale’si.
DÜNYANIN SAFARİ CENNETİ
Kenya’ya gerçek gidiş nedeni-
miz elbette safari, Swahili dilinde
‘yolculuk’ demek bu. İlk durağõmõz
pembe flamingolarõn vatanõ Lake
Nakuru. Bu gölde izlediğimiz man-
zara bizi büyülüyor. Gölde ko-
nuşlanmõş veya gökyüzünde sla-
lom yapan milyonlarca zarif, pem-
be flamingo Lake Nakuru’yu pes-
pembe bir cennete dönüştürmüş.
Akşam güneşin batõşõnõ izlemek
üzere “lodge” denilen, vadilerin or-
tasõnda yer alan vahşi hayvanlara
karşõ elektrikli tellerle korumalõ
otelimize varõyoruz. Odamõz tam
korumalõ, klimalõ lüks bir çadõr.
Tek derdi, gõk desen komşu duyar.
Akşam yemeği için yakõlan ate-
şin etrafõnda, çevrilen geyik etini el-
lerimizle yerken, şarabõn da etkisi
ile olsa gerek, yõldõzlarõn elimizi
uzatõp alacak kadar yakõnlaştõğõnõ
hissediyoruz. Duyduklarõmõz sa-
dece ateşin, vahşi hayvanlarõn ve
kuşlarõn sesi. Seyahat arkadaşõm
20 yõllõk dostum Erman To-
roğlu. Elbette hocamla beraber
terminoloji de biraz değişiyor.
Kenya seyahatimiz, ülkenin
güneybatõsõnda bulunan ve ça-
lõlõklar kümesi anlamõna gelen
Massai Mara tarafõna doğru
devam ediyor. Modern yaşa-
mõ reddeden, çok az sayõda-
ki kabileden biri olan Masai
kabilesi, görülmesi gereken
renkli giysileri ve danslarõ ile gör-
sel bir şölen oluşturup, sizi Masai
köylerinde ‘konuk’ olarak ağõrlõ-
yorlar, 20 dolar karşõlõğõ ziyaret et-
tiğimiz Massai kabilesi bunlardan
biriydi. Bizi köyün girişinde ken-
di geleneklerine göre ilkel müzik
aletleri ile yaptõklarõ ritmik danslarla
karşõladõlar.
Tahta çubuklarla ateş yaktõlar.
Kabilede yaşam, bir veya iki oda-
lõ, ufak pencereli, kapõsõz, içinde
odun ateşiyle yemek pişirilen,
elektriğin olmadõğõ evlerde geçiyor.
Sosyal yaşam şöyle; öyle bildiği-
miz evlilik kurumu falan yok. Ev-
lerin veya çadõrlarõn sahipleri ka-
dõnlar. Erkek eğer sürekli anlaştõ-
ğõ bir kadõnõ yok ise elindeki mõz-
rağõ çadõrdan veya evin kapõsõndan
içeri uzatõyor, eğer kadõn isterse
adamõ, mõzrağõn ucundan tutup
içeri alõyor. Çocuklarõn kimden ol-
duğu önemli değil, o artõk kabile-
nin çocuğu. Köyde dolaşõrken
ayaklarõmõz bileklerimize kadar
çamura batõyor, sanõyoruz ama
değil. Hayvan pisliği bu. Çocuk-
larõn yüzü sinekten görünmüyor.
İyi ki gelirken sarõ humma ve he-
patit aşõlarõnõ olmuşuz. Turumuzu
tamamladõktan sonra hediyelik eş-
ya satõşõ bölümüne geçiyoruz.
Fiyatlar oteldeki dükkandan yük-
sek. Yine de yardõm olsun diye üç-
beş bir şeyler alõyoruz. Sonra ka-
bile reisi bizi köyün okuluna gö-
türüyor. Derslere giriyoruz. Öğ-
rencilerle, öğretmenlerle görüşü-
yoruz. Dertlerini, sõkõntõlarõnõ an-
latõyorlar. Uzunca bir yolculuktan
sonra ‘lodge’muza varõp güneş
batmadan yola çõkõyoruz. Safari
araçlarõ genelde çatõsõ modife edi-
lip açõlõr hale gelen dörtçeker mi-
nibüsler. Şans daha ilk safaride yü-
zümüze gülüyor. Dakika bir, aslan
bir. Hatta çoluk çocuk aile bunlar.
Burunlarõnõn dibine kadar yakla-
şõyoruz. Neden kaçmadõklarõnõ so-
ruyorum rehbere, yoksa burasõ
“çakma” safarilerden mi? Hayõr di-
yor; hayvanlar, arabalarõ da or-
manõn bir üyesi sanõyorlarmõş.
Hatta hayvanlarõn alõştõğõ cins ol-
sun diye safari arabalarõ iki-üç
çeşidi ve rengi geçmiyormuş. Ama
arabadan aşağõ inmek yok tabi.
Burada “Big 5” denilen aslan,
leopar, gergedan, manda ve fil dõ-
şõnda çita, zürafa, impala ve Ma-
ra nehrinde su aygõrõ ve timsah da
sõklõkla görebildiğimiz hayvanlar.
Erman hocamla ben herkesin gör-
mediklerini görmeye çalõşõyoruz.
Örneğin bir dişi Zebra, kendisi ile
çiftleşmesi için erkek cinslerine kur
yapõyor. Yüz vermeyen erkeklere
de çifteyi basõyor...
Zürafalarõn gönül ilişkileri ise
çok romantik. Bacaklarõnõ birbiri-
ne doluyorlar, yüzlerini birbirleri-
ne sürtüyorlar. Maymunlar sõnõrsõz
hayal peşinde, dallarda gördükle-
rimizi burada anlatamam. Bazen
komşu köyün kõzõnõ gözlerine kes-
tirenler köyün erkekleri tarafõndan
meydan dayağõ yiyorlar. Su ay-
gõrlarõ sõk çiftleşen bir õrk ve ancak
çiftleşirken görülebiliyorlar.
Detaylar: Ülkenin resmi adõ;
Kenya Cumhuriyeti, eski adõ; İn-
giltere Doğu Afrika’sõ, başkent;
Nairobi. GSMH; 1,035 Dolar, ,
AIDS hastalõklarõndan ölenlerin
sayõsõ 450 bin (2008 verileri), or-
talama hayat süresi 50 yõl.
cem@baracuda.com.tr
Yazı ve fotoğraflar
Cem POLATOĞLU
Varanbus adõyla yeni bir marka oluşturan
Varan Turizm, memur ve öğrenciye
yönelerek yolcu sayõsõnõ yüzde 45 artõrdõ. Genel
Müdür Yardõmcõsõ Bertan Söğüt, “Artõk lüks
seferleri azaltarak ekonomik seferlere ağõrlõk
vereceğiz” dedi. Varan Turizm, uçak
seferlerinin ekonomik fiyatlarõyla rekabet
edebilmek için oluşturduğu ikinci markasõ
Varanbus’tan memnun. Lüks taşõmacõlõğõ geri
plana çekerek Varanbus markasõyla ekonomik
taşõmacõlõğa yönelen Varan, memur ve
öğrenciye de hitap ederek yolcu sayõsõnõ yüzde
45 artõrdõ. Varan Turizm Genel Müdür
Yardõmcõsõ Bertan Söğüt, otobüs
işletmecilerinin hükümetin üvey evladõ haline
geldiğini belirterek, “Rekabet çok yoğun.
Varanbus otobüslerimizin sayõsõnõ önümüzdeki
dönemde yüzde 20 daha artõracağõz” dedi.
Magic Life
çevre şampiyonu
Dünya seyahat pazarõnõn liderlerinden
TUI’nin her yõl gerçekleştirdiği Çevre
Şampiyonluğu sonuçlandõ. Çevreye duyarlõ 10
Magic Life kulübü çevre şampiyonu
sertifikalarõnõ almaya hak kazandõ. Magic
Life’õn 10 kulübü dünyanõn en çevreci tesisleri
arasõnda yerini aldõ. Çevreye duyarlõ ve
geleceğe yönelik kaliteye dayalõ yönetim
anlayõşõndan dolayõ ilk 100’e giren otel ve tatil
köylerini seçen TUI, tesisleri çevre şampiyonu
sertifikalarõyla ödüllendirdi. TUI Çevre
Kontrol Listesi ve çevre ile ilgili misafir
memnuniyeti anketinden elde edilen sonuçlara
göre yapõlan puanlamada Magic Life’õn
Türkiye’deki yedi kulübünün tamamõ TUI
Çevre Şampiyonu olarak ilan edildi. Magic
Life’õn Tunus ve Mõsõr’daki 3 kulübü de TUI
Çevre Şampiyonluğu ödülüne layõk görüldü.
Efes’i 214 bin
kişi gezdi
İzmir’deki ören yerleri ve müzeleri Ağustos
ayõnda yaklaşõk 325 bin kişi ziyaret etti.
Selçuk’taki Efes Antik Kenti’ni 214 bin 767
kişi gezdi. Efes Antik Kenti’ni müze kart ile
13 bin 120, biletle 52 bin 222, indirimli grup
tarifesinden faydalanan 132 bin 698 kişi
ziyaret ederken, antik kentin 16 bin 727
ücretsiz ziyaretçisi oldu.
OTİ’den dostluk
turnuvası
OTI Holding, Rusya ve Türkiye’den genç
raketleri Antalya’da dostluk turnuvasõnda
buluşturuyor. OTI Holding markalarõndan
ODEON Tours sponsorluğunda gerçekleşen
organizasyonda, Shamil Tarpischev
International Children Tennis Academy ve
Antalya Tenis İhtisas Kulübü (ATİK) ‘in
yetenekli Türk ve Rus sporcularõ “ODEON
Tours Genç Raketler Projesi” ile buluşuyor.
OTI Holding, yaşlarõ 9-12 arasõnda değişen ve
Shamil Tarpischev International Children
Tennis Academy’de lisanslõ olarak tenis
oynamakta olan, ulusal sõralamalarõ yüksek 12
genç sporcu ile, aralarõnda Rus Milli Takõm
Kondüsyoneri Marina Mosykova ‘nõn da
bulunduğu 4 antrenör ve 1 üst düzey
yöneticiyi 1-5 Ekim tarihleri arasõnda
Antalya’da ağõrlayacak. Tenis akademisine
ismini veren Shamil Tarpishev, Rus Milli
Tenis Takõmõ kaptanlõğõ ve koçluğunun yanõ
sõra, Rusya Tenis Federasyonu Başkan’lõğõ ve
SOCHI 2014 Uluslararasõ Olimpiyat Komitesi
üyeliği görevlerini de yürütüyor. Her biri
önemli başarõlara imza atmõş ve ülke çapõnda
dereceye girmiş genç sporcular ile
beraberindeki heyet OTI Holding markasõ
ODEON Tours tarafõndan beş gün boyunca
OTIUM Hotel Art’da ağõrlanacak.
T U R İ Z M İ N L O K O M O T İ F L E R İ
Cumhuriyet Turizm- Barut
Oteller zincirinin ilk gözağrõsõ
Side’deki Cennet Otel. 1971 Yõ-
lõnda Side’deki Cennet Otel ile Ali
Barut tarafõndan kurulan aile şir-
ketine; 1987 yõlõnda Acanthus
Otel eklendi. 90’lõ yõllarda He-
mera ve Arum otellerini de bün-
yesine katan Barut ailesi, Nisan
2005’te Antalya şehir merkezine
12 kilometre uzaklõktaki Lara
bölgesinde Lara Resort Spa&Sui-
tes’i hizmete açtõ. Daha sonra da
sõrasõyla 2007 ve 2008 yõllarõnda
Sunwing Resort & Spa ve Laba-
da, Barut grubunun 6. ve 7. hal-
kasõnõ oluşturdular.
2009 yaz sezonunda dünyada-
ki en büyük ekonomik krize rağ-
men bütçe hedeflerine ulaşõldõ
ve yedi konaklama tesisinde yaz
döneminde ortalama yüzde 80, kõş
döneminde ise yüzde 50 civarõ do-
luluk oranlarõ sağlandõ.
Zinciri oluşturan yedi otelin
ortalama kapasitesi bin 763 ko-
naklama ünitesi olup, yaz sezo-
nunda doluluklarõn en yüksek ol-
duğu dönemde tesislerde yaklaşõk
toplam bin 475 personel çalõş-
makta olup bu her turiste hizmet
kalitesinin ne denli yüksek oldu-
ğunun sayõsal bir ifadesidir.
Barut Oteller Grubu, kendine
özgü turizm anlayõşõ, çevre dü-
zenlemeleri, cennet gibi bahçele-
ri ve doğayla bütünleşen atmos-
feri ile konuklarõna yüksek kali-
tede tatil imkanõ sunmayõ hedef-
liyor.Yüksek konforun yanõ sõra
misafirlere gösterilen özen, mi-
safir odaklõ düşünme ve mükem-
meliyetçi hizmet anlayõşõ, gün
geçtikçe artan, “devamlõ misafir-
lerin” temel sebebidir. Bugün tu-
rizm sektöründe en önemli zincir
otellerden biri olarak kabul gören
Barut Otelleri bu haklõ unvanõnõ
uluslararasõ tur operatörlerinin, üs-
tün hizmet sebebiyle verdiği bir-
çok ödülle kanõtlõyor. Barut Otel-
lerinin Yönetim Kurulu Başkanõ
Ahmet Barut aynõ zaman Türki-
ye Otelciler Federasyonu (TÜ-
ROFED) Yönetim Kurulu Baş-
kanõ olup müşteri hizmetlerine ti-
tizliği ile örnek bir turizmci. Otel-
lerinin dörtte üç müşterisi özellikle
Alman. Ve bugüne dek otelleri
ödül üstüne ödül almõş. En son al-
dõğõ ödül TUİ Holly ödülleri. (12
Eylül 2009) Almanya’nõn en baş-
ta gelen tur operatörü TUI’nin
müşteri bazõnda anketi sonucu
dünyada en iyi 100 otel arasõndan
20 Türk oteli de ye aldõ. Yõlda 10
bin otel işletmecisinin katõldõğõ bu
yarõşmada Barut Otelleri de 20
otel arasõnda Antalya’da yapõlan
törenle ödülünü aldõ.
Barut Otellerinin ödüller liste-
si kabarõk. Kõsaca 1994’ten bu ya-
na aldõğõ ödüllerin sayõsõ toplam
39 dersek bir aile şirketi olan Ba-
rut Grubu otelleri butik anlamda
huzur verici bir klasik konaklama
zinciridir.
Varan’dan
ekonomikrekâbet
KENYA
Barut Oteller grubu
Swahili
dilinde
‘yolculuk’