Katalog

CMYB C M Y B 25 EYLÜL 2009 CUMA CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR [email protected] K A M İ L M A S A R A C I K Ü L T Ü R Ç İ Z İ K B undan bir süre önce Milliyet gazete- sinde Hülya Avşar’la, Devrim Sevi- may’õn yaptõğõ röportajõ okuduğum- da, konuşan kadar konuşturanõn ve yazanõn da ustalõğõna hayran olmuş, içtenliği, gerçekliği, ha- kikiliği, yaşanmõşlõğõ ortaya koyuş biçimiyle et- kileyici bulmuştum. Babasõ Kürt, anasõ Türk bin- lerce ya da milyonlarca insandan biriydi Hül- ya Avşar. Belki de bugüne dek kendine bile sor- madõğõ sorulara Sevimay aracõlõğõyla yanõt arõ- yordu... Aradan bunca zaman geçtikten sonra, benim aklõmda kalan baştan sona Kürt ve Türk’ün birlikteliğini, bütünlüğünü, yaralarõ ka- şõma değil sarma gerekliliğini savunan bir söyleşiydi.. Gelin görün ki, burasõ Türkiye: Başba- kan’õn söylediklerinin binde birini söyleme özgürlüğü yok! Hülya Avşar ve Devrim Sevimay için sav- cõlõk soruşturma açtõrdõ. Neden mi? “Halkı kin, nefret ve düşmanlığa tahrik ettikleri” için! İlk duyduğumda inanamadõm, şaka sandõm! Sonra belki de Hülya Avşar’õn Türk ve Kürt’ün birbirinden ayrõlmazlõğõ için verdiği zeytinya- ğõ ve su örneğine öfkelendiler dedim... Vay kim- miş zeytinyağõ, kimmiş su! Söyle bakalõm hangisi üstte, hangisi altta! Yok şakasõ yapõlamayacak denli utanç veri- ci bir durum! Umarõm soruşturma, dava açmaya kadar gitmez. Giderse bu ülkede yaşamaktan bi- raz daha utanõrõz. MEDYA ZORBALIĞI İki gün önce Cumhuriyet’in birinci sayfasõnda koca Yıldız Kenter “Yalana itibar eden bir toplum olduk” diyordu. Doğru diyordu! Bir gazetenin ekinde çõkan yalan yanlõş bir ya- zõ, birkaç gün içinde tüm gazeteler tarafõndan aynen alõnõp kullanõlmõştõ... İşin korkunç yanõ, o yalan haberi kullanan hiçbir gazete, hiçbir gazeteci, Yõldõz Kenter’i arayõp , “nedir bu” diye sorma gereğini duy- mamõştõ! İki gün önce Cumhuriyet’te, Yõldõz Kenter’in haberlerin yalan ol- duğunu açõkladõğõ yazõyõ okuyunca, Yõldõz Hanõm’õ aradõm. Maddi durumu hakkõnda kimseyle ko- nuşmamõştõ, o haberi yapan adamõ tanõmõyor- du, onunla konuşmamõştõ, onunla karşõ karşõya gelmemişti, nasõl böyle şeyler uydurabildi di- ye şaşõyordu. Benim şaşkõnlõğõm ise başka açõdandõ: Bugüne dek sayõsõz başarõya imza atan Yõldõz Kenter’in hiçbir başarõ öyküsü anõnda ga- zeteden gazeteye yayõlmamõştõ. Bõrakõn Yõldõz Kenter gibi bir duayeni, sanat ve kültür alanõnda hangi başarõyõ medyanõn yüreklendirdiğini gördünüz ki şimdiye dek? Dostlarõ, Yõldõz Kenter’e, yalan haber ya- yõmlayanlarõ mahkemeye verip tekzip etmesi- ni önermişler... Oysa onun çok sevdiği işini yap- maktan, mesleğinin en iyisini yapmaya çalõş- maktan öte, böyle şeylere harcayacak zamanõ ve enerjisi olmamalõ. Zaten de yok! Gece gün- düz kapanmõş yeni oyununa “Kraliçe Lear”a çalõşõyor! Shakespeare’in değil, Kanadalõ çağdaş bir yazarõn! Diyeceğim, medyanõn taciz ve şiddet olaylarõna yanõt, yaptõğõmõz işi en doğru, en iyi biçimde yapmak, ilkelerimizden ödün vermemek olmalõ! Tekzip deyince: Beni tanõmadan, bilmeden, yazdõğõm hiçbir kitabõ okumadan, hakkõmda ha- karet dolu bir yazõ yazan birini mahkemeye ver- miş, kazanmõş ve hakareti yayõmlayan gazete- de aynõ köşede tekzibi mahkeme kararõyla ya- yõnlatmõştõk. (Teşekkürler Fikret İlkiz). Şim- di öğreniyorum ki, o genç, yazõlarõnõ topladõğõ kitaba aynõ hakaret içeren yazõyõ koymuş ama tekzibi koymamõş. Gazetecilik ve etik buraya kadar! Çevremdekiler, mahkemeye ver kitabõ toplat diyorlar. Değmez, daha önemli işlerim var diyorum. GÜNDEM Cumhuriyet’in birinci sayfasõna her bakõşta, tüm gazetecilerin utanmasõ gerek diye düşü- nüyorum. Orada sağ köşede ... Görmemeleri ola- sõ değil... “Mustafa Balbay 2-3-4 diye başladı, 102, 138, 170 diye sürdü, şimdi 201, 202, 203 gün- dür TUTUKLU” yazõyor. Birkaç gündür tüm gazetelerde “Fransa’daki Ergenekon”u okuyoruz. İki noktanõn altõnõ çiz- mek istiyorum: 1) Soruşturma Fransa’da tam 5 yõldõr sürü- yormuş ama tek tutukluluk hali yok! 2) Dün başlayan yargõlama bir ay içinde (yan- lõş okumadõnõz bir ay içinde) sonuçlanacakmõş. Faşist toplumlarla, faşist yönetimlerle, faşist yöntemlerle, faşist medya ile faşist olmayanlar arasõnda farklar böyle “ayrıntılarda” gizli... [email protected] faks:0212.257 16 50 Yõldõz Kenter’e medyadan taciz ve şiddet; Hülya Avşar’a savcõdan suçlama Düşüninsanlarõnyakasõndan ‘Beyonce edepli olsun’ Kültür Servisi - İnternet paylaşõm siteleri Myspace ve Last FM’in, ‘Bağlantılı Hak Sahibi Fonogram Ya- pımcıları Meslek Birliği’nin (MÜ-YAP) açtõğõ da- vanõn birliğin lehine sonuçlanmasõ sonucu erişime ka- patõlmasõ konusunda yeni gelişmeler gündemde. Myspace ile MÜ-YAP anlaşma yolunda, Last FM’den ise ses yok. MÜ-YAP Başkanõ Bülent Forta, bazõlarõnca ’sansür’ olarak da adlandõrõlan ve 19 Eylül’de yürürlüğe gi- ren ‘kapattırılma’ cezasõnõn asõl nedeninin, adõ ge- çen sitelerin yer verdikleri eserlerin telif haklarõnõ öde- memeleri olduğunu; kendilerinin de yükümlü olduklarõ sanatçõlarõ korumak için bu davayõ açtõklarõnõ belir- tiyor. Başka ülkelerde gerekli telif anlaşmalarõnõn ya- põldõğõnõ da hatõrlatõyor Forta. Müzik ağõrlõklõ, interaktif paylaşõm siteleri olan Myspa- ce’in Türkiye temsilciliği, dün birlikten yetkililerle görüşerek taraflar arasõnda resmi bir telif anlaşmasõ imzalanmasõ için süreci başlatõrken MÜ-YAP Baş- kanõ Bülent Forta’nõn verdiği bilgiye göre, Last FM yetkilileri henüz böyle bir adõm atmadõ. Myspace yet- kilileri ‘sözleşme imzalama beyanında’ bulunduk- larõndan, protokol süreci başladõ. Gereken anlaşma sağlanõrsa, MÜ-YAP şikâyetini geri alarak Myspa- ce’in açõlmasõnõ sağlayacak. Ancak, görünen o ki Last FM sitesinin takipçisi müzikseverler için olumlu bir gelişmeden henüz söz edilemiyor. Forta, bir yapõm şirketinden bağõmsõz çalõşan sanatçõlarõn kendi rõza- sõyla sitede yer alan eserlerinin tamamõyla konu dõ- şõ olduğunu vurguluyor. Forta, ayrõca, ‘telif hakkı do- ğuran yapıtlar kaldırılsaydı siteler kapatılmaya- cak, bu bağımsız sanatçılar da mağdur olmaya- caktı’ diyerek bu konuya açõklõk getiriyor. ‘U2’nun İstanbul’la buluşması 2010’da Kültür Servisi - Efsanevi rock topluluğu U2’nun yeni albümleri “No Line On The Horizon”un tanõtõm turnesi kapsamõnda önümüzdeki yõl 6 Eylül’de İstanbul’da konser vereceği kesinleşti. Topluluk, “U2 360° Turnesi”nin İstanbul ayağõnda, İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadõ’nda sahneye çõkacak. Tüm dünyada olduğu gibi, ülkemizde de kalabalõk bir hayran grubuna seslenen topluluğun kurucu üyesi ve solisti Bono, daha önce insan haklarõ ihlalleri söz konusu olduğundan ülkemizde konser vermek istemediği açõklamasõyla da gündeme gelmişti. Konser Live Nation, Pozitif ve İKSV işbirliğiyle, İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinliklerinden biri olarak gerçekleştirilecek. “360° Turnesi”, U2’nun 2005/2006 yõllarõnda gerçekleştirdiği Vertigo turnesinden bu yana ilk stadyum turnesi olma özelliğini de taşõyor. Bugüne kadar Muse, The Black Eyed Peas, Kaiser Chiefs, Snow Patrol, Elbow ve Glasvegas gibi ünlü sanatçõlarõn ön grup olarak yer aldõğõ turnenin ikinci ayağõnda kimlerin sahne alacağõ da merak konusu. Y E N İ G E L İ Ş M E L E R Myspace’de anlaşma ufukta, Last FM’de ses yok Kültür Servisi - Malezya halkõ, daha önce ülkenin başkenti Kuala Lumpur’da konser vermeyi planlayan, ancak bu kararõ ülkedeki aşõrõ dinciler tarafõndan protesto edildiği için gerçekleşemeyen Beyonce’den, önümüzdeki günlerde ülkede vereceği konserde “edepli” olmasõnõ bekliyor. ABD’li şarkõcõyõ daha önce “Batõlõ tarzõ seksi gösterileri”nden rahatsõz olduğu için protesto eden halk, bu konserde kostümleri ile dans figürlerinin düzgün ve edepli olmasõ şartõnõ koydu. Avril Lavigne ve Gwen Stefani de benzer şekilde protesto edilmişti. T.C. YÜKSEKÖĞRETİM KURULU ÖĞRENCİ SEÇME VE YERLEŞTİRME MERKEZİ BAŞKANLIĞI’NDAN DUYURU YURTDIŞINA LİSANSÜSTÜ ÖĞRENİM GÖRMEK ÜZERE GÖNDERİLECEK ADAYLARI SEÇME VE YERLEŞTİRME (YLSY) İŞLEMİNE BAŞVURACAK ADAYLARIN DİKKATİNE 2009 yõlõnda 1416 Sayõlõ Kanun kapsamõnda yurtdõşõna lisansüstü öğrenim görmek amacõyla gönderilecek öğrencilerin yerleştirme işlemleri için hazõrlanan 2009-YLSY Kõlavuzu, ÖSYM’nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden 24 Eylül 2009 tari- hinden itibaren yayõnlanacaktõr. Yurtdõşõnda lisansüstü öğrenimi görmek üzere YLSY’ye başvuracak adaylar, başvurularõnõ 24 Eylül - 02 Ekim 2009 tarihleri arasõn- da http://ylsv.osvm.gov.tr adresinden yapacaklardõr. Adaylarõn, yerleştirme işlemine alõnabilmeleri için, yerleştirme ücretini ilgili banka şubesine yatõrmõş, başvuru ve ter- cih işlemlerini elektronik ortamda yapmõş olmalarõ gerekmektedir. ÖSYM BAŞKANLIĞI (Basõn: 51380) “Ülkesini, yüksek istiklalini korumasõnõ bilen Türk milleti, dilini de yabancõ diller boyunduruğundan kurtarmalõdõr.” Mustafa Kemal ATATÜRK ULUS DEVLET VE ULUSAL DİL ÇALIŞTAYI 25 Eylül 2009 Cuma Saat: 14.00 Yer: Antalya Tabip Odasõ Toplantõ Salonu AÇIK OTURUM Tarih: 26 Eylül 2009 Cumartesi - Saat: 14.00 Yer: Atatürk Kültür Merkezi Perge Salonu Oturum Başkanı: Vecihi TİMUROĞLU Konuşmacılar: Prof. Dr. Ayhan SEZER, Prof. Dr. Ahmet KOCAMAN, İbrahim DAŞ (Eğitim-İş Antalya Şube Başkanı) Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne ve Antalya Tabip Odası’na katkıları nedeniyle teşekkür ederiz. Destek Verenler: Antalya Ulusal Güçler Birliği Platformu - Alevi Dernekleri Ant. Şb. - ANSAN - Antalya Kent Konseyi - Antalya Tabip Odasõ - Cumhuriyet Kadõnlarõ Der. - Ç.Y.D.D. - EĞİTİM-İŞ - Hekim Yazarlar Birliği - Kõbrõs Türk Kül. Der. - Muharip Gaziler Der. - Mülkiyeliler Birliği Ant. Şb. - Talat Paşa Komitesi - TEMAD - Türk. İşçi Emeklileri Der. - Tüm Emekliler Der. - Türk-İş - Türk Kadõnlar Bir. - Türk Sağlõk Der. - Türk Üniv. Kad. Der. Ant. Konyaaltõ Şb. - Türkiye Gençlik Birliği - Ulusal Kanal - Yeni Kuşak Köy Ens. Der. İletişim: 0242 243 33 54 / 0532 401 71 62 / 0505 884 68 54 [email protected] SEN GELMEZSEN ÇOK EKSİĞİZ ANTALYA ADD-CUMOK ÇAĞRISI www.addantalya.org www.cumokantalya.org 27 EYLÜL 2009 PAZAR Saat: 11.00 Konuğumuz Gazetemiz Yazarı Sayın ERDAL ATABEK ile kahvaltılı aydınlanma toplantısında bir araya geliyoruz. KONU “TEHLİKELİ CEHALET” Tarih: 27 EYLÜL 2009 Pazar Saat 11.00 Yer: ADEN OTELİ (Kadıköy Rıhtım) İletişim: 0537 871 82 34 - 0532 201 00 52 0532 275 21 42 - 0532 344 57 22 Açık Büfe Kahvaltı Ederi: 20.- TL. Lütfen yerinizi ayırtınız. Yazarımız söyleşi sonrası kitaplarını imzalayacaktır. İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI www.cumok.org