Katalog

CMYB C M Y B 9 AĞUSTOS 2009 PAZAR CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr ADAPAZARI 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Dosya No: 2008/1392 Talimat Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikleri: Tapu Kaydõ: Sakarya ili, Adapazarõ ilçesi, Erenler köyü Hacõoğlu Köyiçi mevkiinde kain, imarõn 7871 parsel sayõlõ bah- çeli ahşap iki ev. İmar Durumu: Talimat dosyasõnda mevcuttur. Evsafõ: Satõşa konu taşõnmaz; Taşõnmazõn vasfõ her ne kadar bahçeli ahşap iki ev şeklinde geçiyor ise de üzerinde bulunan binalarõn depremde yõkõlmõş ve enkazlarõnõn kaldõrõlmõş olduğu ve mahalde boş arsa vasfõnda olduğu tespit edilmiştir. Parselin alanõ 308 m2.Taşõnmaz parsel Erenler Tabakhane mahallesi 4010 nolu sokak no:2 adresinde yer almakta.Aynõ zamanda 4005 nolu sokağa da cephe- si bulunan köşe bir parsel Sakarya caddesinin yaklaşõk 100 metre kadar batõ iç kõsmõnda. 100 metre kuzeyinde patates hali bu- lunmakta. Şehrin çarşõ merkezi ve Atatürk bulvarõna 1500 metre mesafede. Etrafõ konutlarla çevrili. Topografik olarak düz bir arazide yer almakta. Yol, su ve elektrik, kanalizasyon ve haberleşme gibi tüm altyapõ ve belediye hizmetlerinden fayda- lanmakta. Şehir merkezi ve ana caddelere yakõn olduğundan ulaşõm imkanlarõ iyi. Kõymeti: 36.960 TL. Satõş şartlarõ: 1-Taşõnmaz için satõş 18/09/2009 günü saat 15.00’den 15.10’a kadar Yağcõlar mahallesi Turan cad. Yorganlar Mezarlõğõ Yanõ Merkez Belediye İkmal Müdürlüğünün içindeki Mezat Salonu-SAKARYA adresinde; açõk artõrma suretiyle yapõlacak- tõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak şartõyla 28/09/2009 günü aynõ yer ve saatte ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da muhammen bedelin %40’õ ile rüçhanlõ alacaklõlarõn alacağõnõ ve satõş giderlerini geçmesi şartõyla en çok artõrana ihale olunur. 2-Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranõnda pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mek- tubu vermeleri lâzõmdõr. 805 sayõlõ kanunun 1. maddesi gereği ‘Döviz’ teminat olarak kabul edilemez. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Tellaliye resmi, damga vergisi, tapu alõm harcõ ve masraflarõ ile KDV alõcõya aittir. Tapu satõm harcõ ve birikmiş vergiler satõş bedelinden ödenir. Tahliye ve teslim masraflarõ alõcõya aittir. 3-İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özellikle faiz ve giderlere dair olan id- dialarõnõ dayanağõ belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazõmdõr; aksi takdirde haklarõ tapu sicil ile sabit olma- dõkça paylaşmadan hariç bõrakõlacaktõr. 4-Satõş bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanununun 133’üncü maddesi gereğince ihale fes- hedilir. İki ihale arasõndaki farktan ve %10 faizden alõcõ ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendi- lerinden tahsil edilecektir. 5-Şartname, ilân tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup gideri verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6-Satõşõ iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarõda numarasõ yazõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ, tapuda adresi bulunup da tebliğ edilemeyen ala- kadarlara bu ilanõn tebliğ yerine geçeceği ilân olunur. (İİK. m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. NOT: Satõş ilanõ ilgililere tebliğe gönderilmiş olup adreste tebligat yapõlamamasõ halinde adresi bilinmeyen içinde iş bu sa- tõş ilanõnõn tebligat yerine kain olmak üzere ilanen tebliğ olunur.24.07.2009 (Basõn: 44121) ÇAYKARA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN/BAŞKANLIĞI’NDAN ESAS NO: 2009/3 KARAR NO: 2009/96 Davacõ Orman Genel Müdürlüğünü izafeten Çaykara Orman İşletme Şefliği tarafõndan davalõlar Salih Aslan ve Mus- tafa Bilgin mirasçõlarõ aleyhine açõlan tazminat davasõnõn yapõlan yargõlamasõnda; Mahkememizce 11/06/2009 tarih ve 2009/3-96 esas- karar sayõlõ ilamõ ile davanõn KABULÜ ile 4500,00 -TL taz- minatõn dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalõ ve dahili davalõlardan tahsili ile davacõ idareye verilmesine, dava değeri üzerinden hesaplanan 24,00 -TL harcõn davalõ ve dahili davalõlardan tahsili ile hazineye irad kaydõna dair davacõ idare temsilcisi ve davalõ Salih Arslan’õn yüzünde karanõn taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde temyiz yolu açõk olmak üzere karar verilmiştir. Bu husus daha önce adresi tespit edilemeyen Mustafa Bilgin mirasçõsõ Lütfi ve Fatma’dan olma, Of 12/12/1945 do- ğumlu ZEKERİYYA BİLGİN’e karar ilamõ tebliğ yerinhe geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. (Basõn: 44625) GAZETECİ, AYDIN, YURTSEVER, ÖZGÜR YAZAR MUSTAFA BALBAY DOĞUM GÜNÜNÜ KUTLUYORUZ ÖZGÜRLÜK SÖZCÜĞÜNÜN KÖKENİ “BALBAY’IN DİLİNDE” İNSANIN “ÖZ”ÜNÜN “GÜR” OLMASIDIR. ÖZ, GÜR OLUNCA, İNSAN ÖZGÜR OLUR. YÜZYÜZE OLACAĞIMIZ GÜNLERİ ÖZLÜYORUZ HAKSIZLIĞA TUTSAK BÜTÜN YURTSEVERLER İLE BİRLİKTE… İSTANBUL CUMOK’TAN BALBAY’A SELAM www.cumok.org Filistin direniş hareketinin lider kadrosunun belirleneceği oylamalar yine ertelendi El Fetih’te seçim bilmecesiDış Haberler Servisi - Filistin’de- ki en köklü direniş örgütü El Fetih’in tarihi kongresinde seçimler yine erte- lendi. Yaklaşõk 50 yõllõk tarihinde ilk defa Filistin topraklarõnda kongre top- layan örgütün merkez komitesi ve devrim konseyi üyelikleri için çekişme yaşanmasõ nedeniyle, perşembe günü yapõlmasõ planlanan seçimler yapõla- madõ. Filistin halkõnõn efsanevi lideri Yaser Arafat’õn 2004 yõlõnda tedavi amacõyla götürüldüğü Fransa’da ölü- münün ardõndan hem El Fetih’in li- derliğini, hem de Filistin yönetimi başkanlõğõnõ devralan Mahmud Abbas dün el kaldõrõlarak yapõlan oylamada yeniden El Fetih’in başkanlõğõna se- çildi. 2 bini aşkõn delegeden yalnõzca 65’i Abbas’a oy vermedi. Abbas’õ ve merkez komitesi üyesi Mahmud Dahlan’õ, Arafat’õn ölümü için İsrail ve ABD ile birlikte komplo düzenlemekle suçlayan, Tunus’ta sür- günde bulunan El Fetih Genel Sekre- teri Faruk Kaddumi aday değil. Kong- re delegelerinin sayõsõnõn son anda 1500 civarõndan 2 binin üzerine çõka- rõlmasõnõn ardõnda, Dahlan’õn yeniden seçilme çabasõnõn olduğu konuşuluyor. Sürgündeki El Fetih liderleriyle, Fi- listin topraklarõnda iki İntifada (ayak- lanma) yaşayan görece genç liderler arasõnda çekişme yaşanan kongrede, Hamas karşõsõnda yaşanan seçim ye- nilgisi, örgüt liderlerinin adõnõn yol- suzluklara karõşmasõ ve 2007 ortasõn- dan itibaren Gazze’de hâkimiyet kuran dinci örgüt ile ulusal birlik hükümeti kurma arayõşõ konularõ masaya yatõrõldõ. Hamas baskıları sürüyor El Fetih’in “eski tüfekler” ekibin- den Abbas, kongrenin başarõlõ geçtiğini belirterek, Gazze Şeridi’ndeki 400 ci- varõndaki delegenin Batõ Şeria’daki Beytüllahim kentinde yapõlan kon- greye katõlmasõnõ engelleyen Hamas ör- gütünün üyelerine yönelik baskõlarõnõn kongre günlerinde yoğunlaştõğõnõ söy- ledi. Kongre divan üyesi ve Abbas’õn danõşmanõ Sabri Seydam ise her Fi- listinlinin Hamas ve El Fetih liderli- ğindeki direniş örgütlerini barõndõran Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) ara- sõndaki ayrõlõğõn giderilmesini umdu- ğunu belirterek, “Sanırım bu Filistin davasının en karanlık bölümlerinden biridir” dedi. Hamas’õn engellemesine rağmen 100 civarõnda Gazze Şeridi delegesi ka- çak yollarla Beytüllahim’e ulaşõrken, Gazze Şeridi’nde kalan El Fetih dele- gelerinin telefon veya elektronik pos- ta ile oy verebilecekleri açõklanmõştõ. SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU ‘İslami Burjuvazi’ Takıyyesi nilgun@cumhuriyet.com.tr Dış Haberler Servisi - Pakistan’da Taliban komutanlarõndan Hekimullah Mesud, örgütün lideri Beytullah Mesud’un öldüğü yönündeki haberlerin doğru olmadõğõnõ belirterek, “Bu, saçmalıktan başka bir şey değil” dedi. İngiliz yayõn organõ BBC’ye açõklama yapan Hekimullah Mesud, Taliban’õn Güney Veziristan komutanõ Mesud’un çarşamba günü ABD’nin füze saldõrõsõnda öldüğüne ilişkin haberlerin doğru olmadõğõnõ söyledi. Beytullah Mesud’un yardõmcõsõ, önceki gün Taliban liderinin öldüğünü doğrulamõş, Pakistan ve ABD ise ellerinde Mesud’un öldüğüne dair istihbarat raporlarõ olduğunu, ancak bu bilgiyi doğrulattõramadõklarõnõ açõklamõştõ. Beyaz Saray’dan adõnõ açõklamayan bir yetkili, doğru olmasõ halinde Beytullah Mesud’un öldürülmesinin, Pakistan’da Taliban’la mücadele açõsõndan çok önemli bir adõm olduğunu bildirdi. Uzmanlar, Mesud’un ölümünün Taliban’õn bölünmesine yol açabileceğini belirtiyorlar. PAKİSTAN Mesud’un ölümü yılan hikâyesi gibi Dış Haberler Servisi - Kuzey Irak’taki 25 Hazi- ran’da düzenlenen başkanlõk ve meclis seçimlerin- de, Mesut Barzani Bölgesel Kürt Yönetimi baş- kanlõğõna yeniden seçilirken, Barzani liderliğindeki Kürdistan Demokrat Partisi ve Irak Devlet Başkanõ Celal Talabani liderliğindeki Kürdistan Yurtse- verler Birliği’nin ortak olduğu Kürdistan Listesi 111 sandalyeli mecliste 59 sandalye kazandõ. Yük- sek Seçim Komisyonu’nca önceki gün açõklanan sonuçlara göre Goran (Değişim) listesi 25, Sosyal Hizmetler ve Kalkõnma Listesi 13, Kürdistan İslam Hareketi 2, Türkmen Demokratik Hareketi 3, Türkmen Reform Listesi ve Türkmen Erbil Listesi de birer milletvekili ile mecliste temsil edilecek. Keldani Asuri Süryani Birliği de 3 sandalyeyle mecliste yer alacak. Bu arada, oylamada yaşanan sorunlar nedeniyle seçim komisyonuna şikâyette bulunan Değişim Listesi’nden Muhammed Ra- him, bu sonuçlarõ kabul etmediklerini ve ne yapa- caklarõ konusunda bir araya geleceklerini söyledi. İran’da muhaliflerin davası sürüyor Ahmedinejad’õn zaferini ilan ettiği seçimlerden sonra başlayan protestolar nedeniyle gözaltõna alõnanlar yine hâkim önündeydi Dış Haberler Servisi - İran’da 12 Haziran’daki cumhurbaşkanlõğõ seçiminin ardõndan düzenlenen protesto gösterilerinde gözaltõna alõnanlarõn yargõlandõğõ davada, aralarõnda bir Fransõz öğretim üyesi ile reformcu yetkililer ve gazetecilerin de yargõlandõğõ 100’ü aşkõn kişi hâkim karşõsõna çõktõ. Gösteriler sõrasõnda fotoğraf çektiği gerekçesiyle casusluk yapmak suçlarõndan yargõlanan 24 yaşõndaki araştõrma görevlisi Fransõz Clotilde Reiss, mahkemede verdiği ifadede Tahran’daki gösterilere merak ettiği için katõldõğõnõ ve İran aleyhinde faaliyette bulunma niyetinde olmadõğõnõ söyledi. İngiliz Büyükeçiliği’nde görevli İranlõ Hüseyin Ressam da, muhalefet adayõ Mir Hüseyin Musavi’nin seçim komisyonu ve diğer reformcularla irtibat halinde olduğunu belirtti ve İngiliz Büyükelçiliği’nde görevinin İran hakkõnda bilgi toplayarak İngiltere’ye iletmek olduğunu anlattõ. ‘Şov’ suçlaması İngiltere Dõşişleri Bakanlõğõ’ndan yapõlan açõklamada ise, davanõn insan haklarõnõn ihlali olduğu belirtildi. İran muhalefeti de, Cumhurbaşkanõ Mahmud Ahmedinejad’õn yeniden seçilmesine karşõ düzenlenen gösterilerde yer alanlarõn yargõlandõğõ davayõ “şov” olarak nitelendiriyor. Fransa vatandaşı Clotilde Reiss (solda) ile İngiltere’nin Tahran Büyükelçiliği görevlisi Hüseyin Ressam (sağdan ikinci) İranlı muhaliflerin yargılandığı davalardaki sanıklardan. (Fotoğraf: AFP) 20 yõldan beri ilk defa kongresini toplayan El Fetih seçim sancõsõ çekiyor. 23 merkez komite üyesinin 18’inin ve 120 üyeli devrim konseyinin 80 üyesinin belirleneceği seçimler perşembe gününden bugüne sarktõ. Nicedir yazmak istiyorum kısmet olmuyor. Şu “İs- lami burjuvazi tartışmasından” söz ediyorum… Konu hep taksit taksit gündeme geliyor. “Ucundan bir tutsam!” demeye kalmıyor; kavram(!) etrafında “buyurun buradan yakın!” hesabına her se- ferinde yeni bir fasıl, yeni bir sayfa açılıyor. Bir bakıyorsunuz… Eski bir MÜSİAD başkanı çı- kıyor; sözüm ona “çakma/asli burjuvazi!” (-“TÜSİAD’ın kökü dışarda, MÜSİAD’ın kökü içerde asli burjuvazi biziz!”-) tartışması başlatıyor. Tam “vay be!” derken ekipten bir başkası; “Bizim burjuva, burjuvazi, aristokrat gibi ithal kelimelerle işi- miz olmaz…” diyerek güya bir “milli görüş ayarı” ve- riyor. Medyamız üç beş aydına mikrofon uzatıyor: “Ca- nım neden olmasın? Peygamberimiz de tüccar de- ğil miydi?”den başlayan, “Halifeler de ihtişam için- de yaşamaz mıydı ki?” ile noktalanan, “televole kı- vamındaki” bir tartışmayı müteakkip, konu -bir süre için- rafa kaldırılıyor... Taa ki İslami kesimden “sabah ola, hayrola” biri kal- kıp; yeni bir “burjuvazi fetvası” verene kadar… ‘Swarovski Aşkı’ Bu “İslami burjuvazi” kavramı ile ilk kez ne zaman tanıştığımı tam hatırlamıyorum ama ilk kez ne zaman “çarpıldığımı” gayet iyi biliyorum.. Geçtiğimiz bahar aylarıydı. Vatan’dan Elif Ergu; “İs- lami burjuvanın mimarı” diye tanıttığı bir mimarla şa- hane bir söyleşi yapmıştı. “İslami burjuvazinin mimarı”, köşe olan bu yeni ke- simlerin, Boğaz sırtlarında saray yavrusu evler yap- tırdığını; saray yavrusu evlerde Swarovski taşın gir- mediği nokta olmadığını; parkeleri, plazma ekranla- rı, tuvaletleri Swarovskilerle döşediklerini; tuvalet kâ- ğıtlarının icabında -Louis Vuitton, Chanel- markadan olduğunu; süpürgeliklerin metresi 350 Avro’ya satı- lan Prada kumaşlarla kaplatıldığını; klimalardan odalara “gül suyu” pompalandığını; asansörle çıkı- lan özel namaz bölümleri ve “üst” katlarda -cami usu- lü- evlerin kadınlara ayrılan “harem- selamlıklarla” dü- zenlendiğini aktarıyor; döner kameralarla çatılardan duvarlara (Swarovskili!) plazmalara Boğaz görüntü- leri verildiğini; isteyenin yataktan bile bu görüntüle- ri 24 saat izleyebildiğini; aynı ekranlardan Boğaz ye- rine 24 saat Kâbe’nin de takip edebildiğini anlatıyor; Boğaz sırtlarının bu yeni sakinlerinin özetle “parlayan ve büyük olan her şeye” tav olduklarını beyan edi- yordu. Aradan aylar geçmesine rağmen bugün dahi sa- tır satır hatırladığım söyleşide “anahtar” iki soru var- dı: Bunlardan biri “Osmanlı kültürü ve antika merakı” üzerineydi. Bu soruya “İslamcı burjuvazi (!) mimarının” verdi- ği yanıt sözü edilen çevrelerin; “eski olan her şey ve de tarihten nefret ettiklerine” dairdi… İlginç bir diğer soru da “Ne zamandan beri bu tür evlerin yapıldığına” ilişkindi, ki bu soruya da verilen yanıt “2004” olmuştu. Görmemişliğin adı niye konmaz? AKP’nin yani iktidara gelişinin 2. yılı... 2002’de AKP iktidara gelir gelmez, İslamcı kesime görünmez bir el anında “yürü ya kulum!” demiş; Bo- ğaz manzaralı evlerde soluğu alan çevreler de “iki yıl- da” şıppadanak “burjuva” olmuşlar… Dünyada bundan hızlı, daha rekor bir “burjuva- laşma” süreci var mıdır? Bilemem… Bildiğim bir şey varsa o da: “Burjuvazi” sıfatıyla atıf yapılan toplumsal katmanların çok “temel”, “ayırt edi- ci” bir özelliği varsa; o da bu sınıfın arkasındaki “bi- rikim”dir. Burada “birikim”le kastedilen sadece “para” ve “sermaye” değil; -bizimkilerin tam tersine- bir bü- yük“geçmiş” ve de “tarih saplantısı”; “görgü”, “kül- tür”, “deneyim”, “süzülmüşlük” gibi özelliklerdir. Batı’da yüzyıllar alan bir zaman diliminde şekille- nen bu “durmuş oturmuşluk” ve “görmüş geçirmiş- lik”; “burjuvazinin” tüm “değer yargılarını” baştan so- na şekillendirir; bu sınıfa alabildiğince “homojen” bir “gusto” ve bir “yeryüzü duruşu” verir… Bu yüzyılların sedimantasyonuyla belirlenen öyle- sine keskin hatlarla çizilmiş/belirlenmiş bir “gusto”dur ki, İtalya’nın Siena’sındaki bir evde de; İspanya’nın Segovia’sında da, Fransa’nın Orleans kentinde de mi- lim şaşmaz ve değişmez… Bu evlerin hiçbirinde ev sahibi ne denli zengin olur- sa olsun; asla ve zinhar… Swarovski taşlı plazma ek- ran görme şansınız yoktur. Böyle abukluklarla ancak “Yeni Ruslar” tabir edilen Moskovalı “yeni zenginle- rin” evinde; Dubai, Abu Dhabi’ de karşılaşabilirsiniz… Benim anlayamadığım şu: Ruslar; misal “sonradan görme” karşılığı ola- raktan bu sınıflara damardan çıkıp “yeni Ruslar” diyor, diyebiliyor…. Biz neden “görmemişe”; “görmemiş” diyemi- yoruz da “İslami burjuvazi” filan böyle acayip te- rimler icat ediyoruz? Üzerinde düşünülmesi gereken asıl konu bu bence. Takıyyenin bu kadarı da biraz fazla olmuyor mu? Clinton Zuma’yla görüştü Dış Haberler Servisi - ABD Dõşişleri Bakanõ Hillary Clinton, Afrika turunun ikinci ayağõ Güney Afrika’da Devlet Başkanõ Jacob Zuma ile görüştü. Zuma, her iki ülkede de ilişkileri daha üst düzeye çõkaracak yeni yönetimlerin iktidarda olduğunu belirtti. Clinton da, Somali’den Zimbabve ve Sudan’a kadar çeşitli Afrika ülkelerindeki sorunlarõ ele aldõklarõnõ kaydetti. Helikopter ve uçak çarpıştı NEW YORK (AA) - ABD’de, New York ile New Jersey eyaletleri arasõndaki Hudson Nehri üzerinde çarpõştõktan sonra nehre düşen küçük uçakla bir helikopterdeki 9 kişinin öldüğü tahmin ediliyor. 2009’un ocak ayõnda Amerikan Hava Yollarõ’na ait bir yolcu uçağõ, yine Hudson Nehri üzerinde motorlarõ arõzalanmõş, pilot uçağõ nehre indirerek 150 kişinin hayatõnõ kurtarmõştõ. Fotoğraflar mahkemelik WASHINGTON (AA) - ABD’deki Barack Obama yönetimi, Irak ve Afganistan gibi ülkelerdeki askerlerini tehlikeye atabileceği gerekçesiyle gözaltõndaki zanlõlara işkence ve kötü muamele yapõldõğõnõ gösteren fotoğraflarõn yayõmlanmamasõ için Yüksek Mahkeme’ye başvurdu. Amerikan Yurttaş Özgürlükleri Birliği tarafõndan açõlan davalarõn ardõndan bilgi edinme yasasõ çerçevesinde yayõmlanma kararõ alõnmõştõ.