18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 AĞUSTOS 2009 SALI 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN İyi Adamlar, Kötü Adamlar AKP, içeriğinin daha ne olduğu kimse ta- rafından bilinmeyen “Kürt açılımı” ile ilgili olarak, İçişleri Bakanı Beşir Atalay başkanlığında, yan- daş medyadan gelen ya da bugüne kadarki ik- tidar yanlısı tutumları dolayısıyla yandaş kalem- ler olarak nitelenen 12 yazarı çağırarak onlarla bir “Basın Çalıştayı” düzenledi. Katılanların adlarını gören bir nekre (nüktedan) dost, kendini tutamayıp şunları söyledi: - Katılanların hepsinin iktidar yanlısı kişilerden olmasına bakılırsa, buna “çalıştay” değil, yağdan galat “yağıştay” dense herhalde daha doğru olur- du. Aslında çağrılan adlar, AKP’nin basına bakışı- nı da çok iyi yansıtıyor. Basın mensuplarının düşüncelerinin alınması- nın amacı, kamuoyunun çeşitli kesimlerinin gö- rüşlerinin ne olduğunu anlamak olmalıdır. Bunun için de değişik eğilimden insanlar çağrılmalıdır de- ğil mi? Ama AKP öyle düşünmez, onun için önemli olan kendi seçmeni, kendi çoğunluğu, kendi yargısı, kendi kurumları, kendi yaşam biçimi ve kendi medyasıdır. MHP lideri Devlet Bahçeli de “çalıştay”a(!) ka- tılan gazeteciler için kendine göre bir niteleme bul- du: - 12 kötü adam. Doğrusu teşbihi hiç yakıştırmadığımı söylemek isterim; yakıştıramamam, illa da o adamların iyi- liğinden değil de, bizim gibi düşünmeyenlere “kö- tü” denmesinin yanlışlığından kaynaklanıyor. Aslında herhangi bir kurumu ya da bir grubu, onları oluşturan insanların niteliklerine, kişilikle- rine bakmaktan çok kurumun objektif yapısın- dan, seçilen insanların oraya getirilmelerine yol açan ölçütlerden hareketle değerlendirmek da- ha doğru olur. Kısacası politikayı kişiler değil, kavramlar ve il- keler üzerinden yürütmek gerektiğini ve de- mokrasinin kişilere değil, kurullara ve kurallara bağlı olduğunu görmenin artık zamanı gelmiş- tir. Bu açıdan bakınca Kürt açılımı konusundaki toplantıyı, katılan kişilerin iyilikleri ve kötülükle- rinden çok, onların seçilme ölçütlerine göre de- ğerlendirmek gerekir. Çağdaş demokrasilerde durumun öyle ol- masına karşın bizde hiç de değil. Şu Adalet Bakanı’ndan kaynaklanan HSYK fırtınası sırasında olanlara bakın! Yargı bağımsızlığını bir türlü içine sindiremeyen iktidar, bir yandan yargıçlar ve savcıların örgü- tü YARSAV’ı yargı bağımsızlığını savunduğu için yıpratmaya uğraşır, bunun için de onurlu bir hu- kukçu olan başkanını yıpratmaya çalışırken, öte yandan da HSYK’nin üyelerinden yargıç Ali Su- at Ertosun’u yine bir fotoğrafla karalamaya kal- kışmakta, bunun için yandaş medyasını kullan- maktaydı. Suya kıçın kıçın dalan ördek misali şaşkın ik- tidar, kişileri yıpratarak kurumları çökertmenin pe- şindeydi ve yandaş medyasıyla toplumu uyut- maya çalışıyordu. Oysa sorunun özü, HSYK’nin üstündeki yü- rütmenin kabul edilemez baskısıydı. Ertosun’un kişiliğinin bu durumla ilgisi yoktu. Doğrusu kaç kişinin canına mal olan hayata dö- nüş operasyonu yüzünden, o zamanlar Ceza ve Tevkif Evleri’nin başında bulunan ve operasyonda büyük sorumluluk payları olan Ertosun’a hiçbir sempatim yok. Ama Ali Suat Ertosun’un iyi olup olmaması ne- yi değiştirir? O kötü de olsa bu, yargının yürütme vesayetine sokulmasını haklı gösterebilir mi? Bugün Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olan kişi res- mi evrakta sahtekârlıktan sanık. Dokunulmazlı- ğı olduğu için yargılanamadığından, yargı önün- de mahkûm olması da mümkün değil, aklanma- sı da... Ama varsayalım ki şu ya da bu şekilde yargı- landı ve de mahkûm oldu. Bu durumda o kişiye bakarak biz cumhuriyetten mi vazgeçeceğiz? Ya da yine aynı suçlamadan sanık olan, üstü- ne üstlük yanında hakkında başka suçlama- lar da bulunan Başbakan için de aynı şey varit. Onun da günün birinde dokunulmazlığı kalksa, yargılansa ve mahkûm olsa, ona bakarak biz de- mokrasiden ve parlamenter sistemden mi vaz- geçeceğiz? Demokrasinin iyi adamlar veya kötü adamlar ayrımından çok doğru kurumlar ve kurallar den- gesine dayandığına, acaba ne zaman alışılacak dersiniz? [email protected] CMYB C M Y B Hâkim Osman Kaçmaz’õn avukatõ Baykal Doğan, soruşturmadaki usulsüzlüklere tepki gösterdi İşiniyaptõ,hedefekonulduANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün Kayõp Trilyon davasõndan yargõlan- masõna karar veren Sincan 1. Ağõr Ce- za Mahkemesi Başkanõ Osman Kaç- maz’õn avukatõ Baykal Doğan, mü- vekkili hakkõnda müfettişlerin elindeki yasadõşõ telefon dinleme kayõtlarõna el konulmasõ için başsavcõlõğa başvur- duklarõnõ bildirdi. Doğan, Kaçmaz’õn telefonlarõnõn dinlenilmesine, Cum- hurbaşkanõ ve Başbakan hakkõnda verdiği aleyhteki kararlarõn ardõndan başlandõğõnõ söyledi. Adalet Bakanlõğõ’nõn üç müfettiş- le hakkõnda teftiş başlattõğõ hâkim Os- man Kaçmaz’õn avukatõ Baykal Do- ğan, müvekkiline yönelik teftişteki usulsüzlük ve yasadõşõ uygulamalara ilişkin basõn toplantõsõ düzenledi. Müvekkilinin, Cumhurbaşkanõ Gül hakkõnda yetkisi dahilinde karar verdiğini anõmsatan Doğan, “Yaşa- nan bu sürece Meclis Başkanı, Baş- bakan, Adalet Bakanı işlem ve dü- şünceleri ile neden olmuş iken mü- vekkilim yetkisi ve görevi nedeni ile önüne gelen bu dosyadan dolayı ne- den suçlanarak hedefe konulmuş- tur? Bu olay yargıya yönelik siya- si baskının en şedit (şiddetli) örne- ği olarak yargı tarihinde yerini al- mıştır” dedi. Telefonu dinlenmiş Doğan, Başbakan hakkõnda verilen kararõn yazõlõ emir yoluyla bozulma- sõ isteğinin 2 yõldõr, Cumhurbaşkanõ hakkõnda verilen kararõn da 2 ayõ aş- kõn süredir Adalet Bakanlõğõ’nda bek- letildiğini söyledi. Müvekkili hak- kõnda Adalet müfettişlerince yürütü- len soruşturmanõn konusunun ne ol- duğunun kendilerine bildirilmediğini anlatan Doğan, “Soruşturmayı yü- rüten heyetin elinde müvekkilimin yapmış olduğu telefon konuşmala- rına ilişkin belgeler bulunduğunu tespit etmiş bulunmaktayız. Bu da soruşturma sırasında müvekkili- min telefonunun dinlendiğinin açık bir göstergesidir. Soruşturmayı yü- rüten müfettiş heyeti CMK’de be- lirtilen suçlara ilişkin bir soruş- turma yürütmektedir. Bunun dı- şında müvekkilimin telefonunun dinlenmesi mümkün değildir. Mü- vekkilimin CMK’de sayılan suç- lardan birini işlediğini kabul etsek bile bu suçların yetkili ve görevli savcılarca soruşturulması gerekir” diye konuştu. Adalet Bakanlõğõ’nca müvekkili hakkõndaki soruşturmanõn Cumhurbaşkanõ hakkõnda verdiği ka- rardan önce başlatõldõğõ iddiasõnõ da ya- nõtlayan Doğan, şunlarõ söyledi: “So- ruşturma evrakı itiraz üzerine mü- vekkilime, inceleyip karar veril- mesi için 2008 Kasım ayında intikal etmiştir. Ne hikmetse müvekkilimin telefon dinlemeleri de bu dönem içi- ne rastlamaktadır. Ve her halü- kârda Sayın Başbakan’la ilgili ka- rarı verdikten sonraya rastlamak- tadır. Birtakım olaylar önlerine geldiğinde telekulakların açılarak yasadışı dinleme, teknik takip, iz- leme yöntemlerine başvurulduğu gi- bi müvekkilim de aynı muameleye tabi tutulmuştur.” Osman Kaçmaz’õn dinlenmesi ne- deniyle yaptõğõ başvuruya ilişkin ta- kipsizlik kararõ verildiğini bildiren Doğan, müvekkili hakkõnda müfett- işlerin elindeki telefon dökümleri, bilgi, belge, CD, flash bellek gibi tüm delillere el konulmasõ için de Sincan Başsavcõlõğõ’na başvurduklarõnõ kay- detti. Müfettişlerin, Sincan Adliye- si’nde görevli, memurlar ile hâkim, savcõ ve ağõr ceza başkanõ olan kişi- leri tanõk olarak dinlerken, yasak sor- gu ve iade alma yöntemlerine baş- vurduğunu söyleyen Doğan, “Amaç Müvekkili Sincan 1. Ağõr Ceza Mahkemesi Başkanõ Osman Kaçmaz’õn Cumhurbaşkanõ Gül ve Erdoğan hakkõndaki dosyalarõ işleme koyduğu için hedef alõndõğõnõ söyleyen Avukat Baykal Doğan, “Bu olay yargõya yönelik siyasi baskõnõn en şiddetli örneğidir” dedi. Müvekkili hakkõnda müfettişlerin elinde yasadõşõ dinleme kayõtlarõnõn olduğunu öğrendiklerini söyleyen Avukat Doğan, bu konuda başsavcõlõğa başvuru yaptõklarõnõ söyledi. üzüm yemek değil, bağcıyı döv- mek” dedi. “Almanya’da halka özgürlük getirme iddiasını savunarak ikti- dara gelen Hitler’in yaptıkları, ya- şanan süreçler neticesinde anlaşıl- mıştır” diyen Baykal Doğan, “Ada- let Bakanlığı ve özellikle Tetfiş Kurulu içerisinde ideolojik bir ya- pılanma oluşturarak bunun sağla- yacağı baskı ile yürütmenin istediği kararları veren bir yargı organı mı amaçlanmaktadır? Unutulmama- lıdır ki bunun sağlanması duru- munda ülkenin laik, demokratik, li- beral tüm aydınları, kurumları, kuruluşları baskı altına alınarak aynı yöntemle hizaya getirilecektir” diye konuştu. Gazetecilerin sorusu üzerine avu- kat Baykal Doğan, soruşturma kap- samõnda adliye çalõşanlarõnõn tehdit, korkutma, işine son verme, hapse atõl- ma gibi yöntemlerle ifadelerinin alõn- dõğõnõ söyledi. Doğan, şu ana kadar Kaçmaz’õn ifadesinin alõnmadõğõnõ da kaydetti. TAKİPSİZLİK KARARI BOZULDU İnfaz edilen imam için yenisoruşturma Askeri operasyonda gözaltõna alõndõktan sonra ölü bulunan imam Hurşit Döner ile ilgili takipsizlik kararõnõ bozan mahkeme, Van Askeri Savcõlõğõ tarafõndan olayõn yeniden soruşturulmasõnõ istedi. D İ Y A R B A K I R (Cumhuriyet Bürosu) - Bitlis Hizan ilçesine bağ- lõ Kayalar Köyü’nde imamlõk yaparken gözal- tõna alõndõktan sonra ölü bulunan Hurşit Döner ile ilgili dosya yeniden açõ- lõyor. Bolu Tugay Komutan- lõğõ’na bağlõ askerlerin 24 Mart 1994’te Kayalar Kö- yü’ne operasyon düzenle- dikleri, oğlu terör örgütü PKK üyesi olan köy ima- mõ Döner’i evinde yap- tõklarõ aramadan sonra gözaltõna aldõklarõ belir- tildi. Operasyonun ardõn- dan evlerinden çõkmalarõ- na izin verilmediğini sa- vunan köylüler, Döner’i sabaha karşõ kafasõna tek kurşun sõkõlmõş halde ölü olarak bulduklarõnõ ifade ettiler. Döner’in cenazesi, otopsiye gerek görülme- den köy mezarlõğõnda top- rağa verildi. Ardõndan köy, güvenlik gerekçe- siyle boşaltõldõ. Döner ailesi 11 yõl son- ra 2005 yõlõnda Hizan Cumhuriyet Başsavcõlõ- ğõ’na, Bolu Tugay Ko- mutanlõğõ’nda görevli as- kerler ve dönemin komu- tanõ hakkõnda suç duyu- rusunda bulundu. Soruş- turma başlatan Hizan Cumhuriyet Savcõlõğõ, Dö- ner’in mezarõnõ 30 Eylül 2006’da açtõrdõ. Adli Tõp Kurumu’nda yapõlan otop- side kemiklerin Döner’e ait olduğu, Döner’in ka- fasõna isabet eden kur- şunla öldüğü, kafatasõnõn da 25 parçaya ayrõldõğõ belirlendi. Savcõlõk olayla ilgili 20 köylünün ifadesini aldõ. Köylüler, Döner’in as- kerler tarafõndan gözaltõna alõndõğõnõ, ertesi günse ce- sedini bulduklarõnõ anlat- tõlar. Görevsizlik kararõ veren Hizan Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, soruşturma- nõn askeri savcõlõk tara- fõndan yürütülmesini iste- di. Van Askeri Savcõlõğõ, olayla ilgili iki asker hak- kõnda soruşturma başlattõ. Daha sonra, “İki aske- rin bu suçu işlediğine dair somut ve inandırıcı delil olmadığı” gerekçe- siyle takipsizlik kararõ ve- rerek dosyayõ kapattõ. Ailenin avukatlarõ ta- kipsizlik kararõna itirazda bulundu. Dosyayõ incele- yen Ağrõ Askeri Mahke- mesi, takipsizlik kararõnõ kaldõrarak Van Askeri Savcõlõğõ’nõ dosyaya bak- makla görevlendirdi. YARSAV’a üç koldan saldırı ÖmerFarukEminağaoğlu,kendisi,OsmanKaçmazvebirliğinGenelSekreteri Ali Rõza Aydõn hakkõndaki işlemlerin eşzamanlõ olmasõna dikkat çekti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yar- gõçlar ve Savcõlar Birliği (YARSAV) Başkanõ Ömer Faruk Eminağaoğlu, “Anayasa Mahkemesi Raportörü Ali Rõza Aydõn hakkındaki işlemin, Adalet Bakanlığı ta- rafından kendisi ve YARSAV kurucu üye- si Osman Kaçmaz hakkında başlatılan inceleme ve soruşturma süreciyle eşza- manlı olmasının düşündürücü olduğunu” bildirdi. Eminağaoğlu, dün yaptõğõ yazõlõ açõklama- da, 26 Kasõm 2006’dan bu yana YARSAV Genel Sekreterliği görevini yürüten Anayasa Mahkemesi Raportörü Ali Rıza Aydın’õn, Anayasa Mahkemesi Başkanõ Haşim Kılıç ta- rafõndan “rotasyon” gerekçesiyle Sayõştay’a gönderilmek istendiğini anõmsattõ. Bunun, “bir mahkemenin kişiye özel ya- pılandırılmasına yönelik adım atma, ör- gütlenme özgürlüğüne müdahale ve yargı bağımsızlığı yönlerinden kabul edilemez” olduğunu kaydeden Eminağaoğlu, Sayõş- tay’da görev yapanlarõn YARSAV’a üye olamayacaklarõnõ, bu nedenle girişimin doğ- rudan “örgütlenme özgürlüğüne müdaha- le” niteliği taşõdõğõnõ belirtti. Rotasyon hukuki mi? Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Teş- kilatõ Hakkõndaki Yasa’da, raportör atamasõ- na ilişkin Anayasa Mahkemesi Başkanõ’na ta- nõnan yetkinin, nitelikli eleman görevlendi- rilmesine yönelik olduğuna dikkat çeken Eminağaoğlu, şunlarõ kaydetti: “Raportör- lükten gönderilirken bu niteliklerden han- gisinin ne biçimde kaybedildiği açıkça or- taya konulamadan, Anayasa Mahkeme- si’nin en kıdemli raportörü Aydın’ı hedef seçen girişimin rotasyon olarak adlandı- rılmasının, ne kadar inandırıcı olduğunun takdiri ve ayrıca rotasyon işleminin de ne kadar hukuksal olduğunun değerlendiril- mesi kamuoyuna aittir. Ali Rıza Aydın hak- kındaki işlemin, Adalet Bakanlığı tarafın- dan YARSAV Başkanı olarak hakkımda ve yine YARSAV kurucu üyesi Osman Kaçmaz hakkında başlatılan inceleme ve soruş- turma süreciyle eşzamanlı olması ise ayrı- ca düşündürücüdür. YARSAV’a yönelik baskıların bir yenisi olarak gördüğümüz bu son işlemi protesto ederek, konuyu artık hu- kuk çevrelerine, uluslararası kuruluşlara, Dünya Yargıçlar Birliği ile Demokrasi ve Özgürlük İçin Avrupa Yargıçlar Birliği nezdine de taşıyacağımızı ilan ediyorum.” Aydın emekli oluyor Anayasa Mahkemesi Raportörlüğü gör- evinden emekliliğini isteyen Ali Rõza Aydõn da yaptõğõ açõklamada, görev değişikliği ne- deniyle emekliye ayrõlma kararõ aldõğõnõ söy- ledi. Şu anda yõllõk iznini kullandõğõnõ, 1 Ekim itibarõyla emeklilik dilekçesini verdiğini be- lirten Aydõn, YARSAV tüzüğü gereği emek- lilerin dernekte unvanlõ görevde bulunama- dõklarõnõ bu nedenle YARSAV’daki genel se- kreterlik görevinin de sona ereceğini bildir- di. Ali Rõza Aydõn, YARSAV Yönetim Ku- rulu Üyeliği görevinin ise süreceğini kaydetti. ŞEHİT YAKINLARININ AÇTIĞI DAVA Erdoğan’dan 3 kuruş icra yoluyla tahsil edildi ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Er- doğan’dan, şehitlere “kelle” dediği gerek- çesiyle 3 kuruş manevi tazminat kazanan 6 ki- şi, paralarõnõ icra yo- luyla tahsil etti. Başbakan Erdo- ğan’õn, 3 kuruş manevi tazminat ödemeye mahkûm edilmesinin ardõndan Şehit Anala- rõ Dayanõşma Derneği Başkanõ Pakize Alp Akbaba’nõn da arala- rõnda bulunduğu 6 şi- kâyetçi, paranõn tahsi- li için icra takibi baş- lattõ. Başbakan Erdo- ğan’õn avukatõ Fatih Şahin tarafõndan İcra Müdürlüğü’ne yasal faiziyle birlikte 20’şer lira 86’şar kuruş para yatõrõldõ. Başbakan Er- doğan, Avustralya’da katõldõğõ bir radyo programõnda, terör ör- gütü başõ Abdullah Öcalan’a “sayın”, şe- hitlere ise “kelle” de- diği için 3 kuruş man- evi tazminat ödeme- ye mahkûm olmuştu. 14 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI AdanaEmniyeti’nden PKK operasyonu ADANA (Cumhuri- yet Bürosu) - Adana Em- niyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiple- ri, bölücü terör örgütü PKK üyesi olduklarõ ge- rekçesiyle 14 kişiyi göz- altõna aldõ. DTP üyeleri gözaltõlarõ protesto etti. Geçen cumartesi günü sabaha karşõ 14 ayrõ ad- rese operasyon yapan po- lisler, terör örgütü PKK lehine izinsiz gösteriler düzenledikleri, bu ey- lemlerde yasadõşõ slo- ganlar attõklarõ ve 19 Ma- yõs ile Barbaros mahalle- lerinde MOBESE kame- relarõnõn kõrõlmasõ olayõ- na karõştõklarõ gerekçe- siyle 14 kişiyi gözaltõna aldõ. Çok sayõda polisin katõlõmõyla 14 ayrõ adrese yapõlan baskõnlarda göz- altõna alõnan 2’si kadõn, 5’i 18 yaşõndan küçük olan toplam 14 kişi, em- niyetteki sorgularõnõn ar- dõndan sağlõk kontrolün- den geçirildi ve adliyeye sevkedildi. DTP protestosu DTP üyeleri ise dün gözaltõlarõ protesto etti. Cemal Gürsel Caddesi üzerindeki il binasõ önün- de toplanan DTP’liler, “Baskılar bizi yıldıra- maz” ve “Gözaltılar ser- best bırakılsın” slogan- larõ attõ. Eylemde konuşan DTP Seyhan İlçe Başka- nõ Hüseyin Beyaz, de- mokratikleşme iddiala- rõyla girişimler yapõlma- sõna karşõn üyelerinin gözaltõna alõnmasõnõ kõ- nadõ. Adalet Bakanlığı’nın üç müfettişle hakkında teftiş başlattığı hâkim Osman Kaçmaz’ın avu- katı Baykal Doğan, müvekkiline yönelik teftişteki usulsüzlük ve yasadışı uygulamalara iliş- kin basın toplantısı düzenledi. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle