Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 26 AĞUSTOS 2009 ÇARŞAMBA
4 HABERLER
GLOBALPOLİTİKÜLTÜR
ERGİN YILDIZOĞLU
‘Terorizmle’ Savaşa
Hamas da Katıldı
Bir süredir, ABD dış politika çevrelerinde Ha-
mas’ın “olgunlaşmaya başladığına” artık “muha-
tap alınması” gerektiğine ilişkin yorumlar görülü-
yordu. Hamas’ın 14/15 Ağustos’ta Gazze’de
Refah kasabasında, İslam Emirliği ilan eden bir ör-
güte karşı gerçekleştirdiği kanlı operasyon da, Ba-
tı’da, ABD çevrelerinde olumlu karşılandı; “ol-
gunlaşmanın” bir örneği olarak algılandı. Şimdi dik-
katler, haklı olarak bu “olgunlaşma” süreci üze-
rinde yoğunlaşacak. Ama ben madalyonun öbür
yüzüne de bakmak gerektiğini düşünüyorum.
Hamas’ın olgunlaşması…
ABD’nin dış politika çevrelerinin önemli kuru-
luşlarından Council on Foreign Relations’ın der-
gisi Foreign Affaires’in Temmuz/Ağustos sayısında,
Michael Bröning (Friedrich Ebert Vakfı Doğu Ku-
düs Şubesi Direktörü, Dei Welt, Der Spiegel ya-
zarlarından) imzasıyla yayımlanan “Hamas 2.0: İs-
lami Direniş Örgütü Olgunlaştı” başlıklı yazı, Ha-
mas’ın derin bir ideolojik dönüşüm yaşamakta ol-
duğunu, Batı’nın bu dönüşümü göz önüne alması
gerektiğini savunuyordu.
Aynı derginin eylül/ekim sayısından Prof. Char-
les Tripp’in (Londra’daki School of Oriental and
African Studies) makalesinde, “tüm Müslüman si-
yasetin yerel olduğu” vurgulanıyor, diğer bir de-
yişle uluslararası siyasette Batı’yı, ABD hege-
monyasını tehdit etmediğine dikkat çekiliyordu.
Nitekim Hamas, kurulduğundan bu yana, ey-
lemlerinde ABD’yi hedef almamaya, kendini Filistin
sorunuyla sınırlamaya çok dikkat etti.
Lübnan’da yayımlanan The Daily Star yazarla-
rından Rami G. Khouri’de pazartesi günü, US Ins-
titute of Peace’in (1984’te Reagan tarafından ku-
ruldu, yönetim kurulunu ABD devlet başkanı atı-
yor) “Hamas: İdeolojik katılık ve siyasi esneklik”
başlıklı raporuna göndermeyle, ABD yönetimin-
de Hamas’a karşı daha nüanslı bir yaklaşımın şe-
killendiğine dikkat çekiyordu. Tony Karon da, Ti-
me’ın son sayısında “Hamas’ın terorizmle sava-
şının arkasındakiler” başlıklı yazısında, Refah
operasyonunun ABD yönetiminde olumlu yankı
yaptığını, Hamas’ın da, Lübnan’daki Hizbullah,
Mısır’daki Müslüman Kardeşler gibi yerel ko-
şulların ürünü olduğuna, toplumsal tabanına kar-
şı duyarlılıklarına işaret ediyordu. Tony Karon ken-
di bloguna (rootlesscosmopolitan.com) koyduğu
yorumunda da Hamas’ın, Batı’ya “Eğer bizim kö-
tü olduğumuzu düşünüyorsanız bir de El Kai-
de’yi deneyin” dediğini yazıyordu.
…Ne anlama geliyor?
Özetle Hamas’ın, hemen tüm liderliği kendin-
den ayrılan kadrolardan oluşan bir radikal örgü-
tü imha ederek “terorizmle mücadeleye” katıldı-
ğını, Batı tarafından muhatap alınabilmesi için bek-
lenen işareti verdiğini söyleyebiliriz.
Bu gelişmelerin, demokrasiyi seçimlere indir-
geyen liberalizmin, Hamas ve benzeri örgütleri an-
tiemperyalist olduğunu düşünen sol popülizmin saf-
larında dikkatle izlenmesi gerektiğine inanıyorum.
Pek umutlu değilim, ama yine de kimi önemli nok-
talara değinmeye çalışacağım. Birincisi, Hamas’ın
ortak ideolojik (dini) varsayımlara, geleneğe, hatta
tarihe sahip olduğu insanlarla arasındaki farklara -
ne de olsa bu insanlar Hamas’a sahip olduğunu id-
dia ettiği inançların siyasi sonuçlarını anımsatıyor-
lardı- konuşarak çözüm aramak yerine, bir cami-
ye saldırmayı göze alarak imha etmeye çalışması
düşündürücü. Filistin Kurtuluş Örgütü’nün dağıttı-
ğı bir video, cami baskını sırasında Hamas görev-
lilerinin kimi militanları infaz ettiğini gösteriyormuş.
Belli ki Hamas, Yasama Konseyi’nin Güvenlik Ko-
mitesi Başkanı İsmail Asharq’ın El Ahram We-
ekly’ye belirttiği gibi Gazze’de hiçbir siyasi rakibe
izin vermeye niyetli değil: “Hükümet, ister entelek-
tüel, ister etik, ister yurtsever olsun hiçbir sapma-
ya izin vermeyecektir… Biz savaşan bir Müslüman
toplumuz. Sapmalar kabul edilemez, akli dengesi bo-
zuk insanların, halkımıza kendi gündemlerini da-
yatmasına ihtiyacımız yok”. Buyurun size demok-
rasiye ve Filistin halkını gelecekte nasıl bir devle-
tin beklediğine ilişkin bir ipucu.
Hamas deneyiminde, siyasal İslamı antiemper-
yalist bir hareket olarak görüp destekleyen popülist
sol için de değerli dersler var. Hamas gibi diğer si-
yasal İslam akımları çoğu kez, mülk sahibi sınıf-
ların yerel çıkarlarından hareketle şekillenen, ken-
dileri iktidarlarına emperyalist sistemde bir yer aç-
maya çalışan sınıf ve tabakaların ürünü. Bunların,
antiemperyalizm olarak görülen ABD ve İsrail düş-
manlığının merkezinde, bireysel özgürlükleri,
sınıfsal hakları, eşitlik kavramlarını yadsıyan,
tüm bunları bugün konuşmamıza olanak sağ-
layan Aydınlanma geleneğine karşı çıkan, son
derecede karanlık bir çekirdek var.
Siyasal İslamın, koşullar oluştuğunda, emperya-
lizmle kolaylıkla uzlaşarak, onun yerel taşeronluğu-
nu üstlenmesine izin veren de işte bu çekirdek…
erginy@tr.net
http://erginyildizoglu.blogspot.com
Yargõyla yõldõzõ barõşmayan iktidar Yargõ Reformu Strateji Taslağõ ile yargõyõ yeniden şekillendirecek
AKP’nin ilk hedefi HSYKİLHAN TAŞCI
ANKARA - Hâkim ve savcõlarõn
atanmasõna ilişkin yaz kararnamesi dö-
neminde Hâkimler ve Savcõlar Yük-
sek Kurulu’nun (HSYK) yargõç üye-
leriyle karşõ karşõya gelen hükümet,
yargõyõ yeniden şekillendirmek için ha-
rekete geçti. Yargõ Reformu Strateji-
si Taslağõ’nda ilk sõrada HSYK’nin ye-
niden yapõlandõrõlmasõ yer aldõ. Tas-
lağa göre, “geniş tabanlı temsil” ile
şekillendirilmek istenen kurulun, üye-
lerinin sayõsõ, kimlerce ve nasõl ata-
nacaklarõ ise belirtilmedi. Kurul ka-
rarlarõna karşõ yargõ yolu da açõlacak.
Hâkim ve savcõlarõn terfilerinde de
“performans” kriteri getirilecek.
Önceki gün Bakanlar Kurulu’nda
görüşülen Yargõ Reform Strateji
Taslağõ belli oldu. Taslakta önce çõ-
kan düzenlemeler ve değerlendir-
meler şöyle:
HSYK’de geniş temsil: Taslağa gö-
re kurul, objektif, tarafsõz ve say-
damlõk temelinde geniş tabanlõ temsil
esasõna göre yeniden yapõlandõrõlacak.
Kurulun kararlarõna itiraz sistemi ge-
tirilmesi ve yargõ yolunun açõlmasõ he-
deflendi. 2008 taslağõnda, HSYK’ye
Meclis’ten de üye atanmasõ açõkça be-
lirtilirken son taslakta üyelerin ne şe-
kilde ve kim tarafõndan atanacağõ
muğlak bõrakõldõ. HSYK’nin hâkim
ve savcõlara verdiği disiplin cezalarõ-
na ilişkin kararlar, kişisel veriler ko-
runarak yayõmlanacak. Kurul verdi-
ği cezaya ilişkin kararõ yalnõzca ceza
alana tebliğ ediyordu.
HSYK’ye sekretarya: Kurulun se-
kretaryasõ Adalet Bakanlõğõ Personel
Genel Müdürlüğü’nce yürütülüyor.
Taslağa göre, kurul yapõsõnõn değişti-
rilmesinden sonra sekreteryasõ da ye-
niden yapõlandõrõlacak. Kurulun ida-
ri ve mali özerkliğinin sağlanmasõnõn
da düşünüldüğü belirtildi.
Yargıçlara performans kriteri:
Yapõlacak düzenleme ile terfi sistemi,
hâkim ve savcõnõn çalõşmasõ, etik ku-
rallara bağlõlõğõ, kanun yolundan ge-
çen veya geçmeyen tüm kararlarõn dik-
kate alõndõğõ performans esaslõ olacak
şekilde planlanacak.
YARSAV kapanmayacak: Hâ-
kim ve savcõlarõn örgütlenmesi için bir-
lik kurulacak. Hâkimler ve Savcõlar
Birliği’nin diğer derneklerden farklõ
olarak İçişleri Bakanlõğõ ve mülki
idare amirliklerinin kontrolüne tabi ol-
mayacak. TBMM’de bulunan yasa ta-
sarõsõnda YARSAV’õn kapatõlmasõna
ilişkin hüküm bulunuyordu. Taslakta,
bu hükmün çõkartõlacağõ belirtildi.
Askeri mahkeme karargâh dışına:
Askeri mahkemelerde, askeri hâkim sõ-
nõfõndan olmayan subaylarõn görev
yapmalarõ yeniden gözden geçirilecek.
Taslakta, askeri mahkemelerde subay
üye bulunmasõnõn Anayasa Mahke-
mesi’nce iptal edildiği de anõmsatõldõ.
Askeri mahkemeler, birlik dõşõna çõ-
kartõlacak. Güvenlik nedeniyle aske-
ri mahkemelerin askeri mahalde bu-
lunmasõnõn zorunlu olduğu durumda
ise binalara girişin askeri bina giri-
şinden ayrõ yapõlmasõ öngörüldü. Si-
villerin barõş zamanõnda askeri mah-
kemelerde yargõlanmalarõna son ve-
rilmişti. Taslakta askeri mahkemele-
rin görev ve yetkilerinin daha da kõ-
sõtlanacağõnõn izleri yer aldõ.
Yargı kararlarının hepsi açıkla-
nacak: Kişisel verilerin korunmasõ
kaydõyla Yargõtay ve Danõştay’õn tüm
kararlarõna ulaşõmõn kolaylaştõrõlma-
sõ ve internetten yayõmlanmasõna yö-
nelik hukuki düzenlemeler yapõla-
cak.
İstinaf mahkemeleri 2010’da: 17
Mayõs 2007 tarihinde 9 ilde kurul-
masõna karşõn altyapõ ve personel
yetersizliği nedeniyle faaliyete geç-
meyen istinaf mahkemelerinin 2010
yõlõnda faaliyete geçmesi sağlana-
cak.
Yargıya etik kurallar: Yargõnõn
bütün kademelerini kapsayacak bi-
çimde, yüksek mahkemeler ve HSYK
ile işbirliği halinde Yargõsal Etik ve
Davranõş İlkelerini içeren belge oluş-
turulacak. Yargõ mensuplarõna ve ça-
lõşanlarõna da bu kapsamda Türkiye
Adalet Akademisi aracõlõğõyla eğitim
verilecek. Kamuoyunun adli faali-
yetler hakkõnda doğru ve zamanõnda
bilgilendirmesi amacõyla, yüksek
mahkemelerde ve belirlenen adliye-
lerde basõn sözcülüğü ve halkla iliş-
kiler birimleri kurulacak.
Adliyeler birleştirilecek: İş sayõ-
sõ ve coğrafi konumu gözetilerek bir-
birine çok yakõn veya iş sayõsõ az olan
adliyeler en yakõn adliyelerle birleş-
tirilecek. Adliye olmayan yerlerdeki
icra müdürlükleri de kapatõlacak.
Yurtdışına adli müşavir: Görülen
davalarõn yurtdõşõndaki makamlarla
yapõlan yazõşmalarõn verimliliğini
arttõrmak gerekçesiyle Türk nüfusu-
nun yoğun olduğu Almanya, Fransa,
Belkçika ve Hollanda gibi ülkelekde
hâkim ve savcõlardan temsilci bulun-
durulacak.
Cezaevlerinden jandarma çıka-
cak: Cezaevlerinin dõş güvenliğinin
sağlanmasõndan hükümlü ve tutuk-
lularõn nakline kadar cezaevi dõşõ iş-
lemlerde jandarma yerine Adalet Ba-
kanlõğõ personeli görev alacak.
İlkokulda hukuk dersi: Milli
Eğitim Bakanlõğõ ile işbirliği yapõ-
larak ilköğretim çağõndan itibaren
temel hukuk bilgilerinin verilmesi
yoluna gidilecek.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
CHP Grup Başkanvekili Kemal
Anadol, hükümetin, Hâkimler ve
Savcõlar Yüksek Kurulu’nun
(HSYK) yapõsõnda yapmaya hazõr-
landõğõ değişiklikleri “yargının ta-
mamını ele geçirme operasyonu-
nun parçası” olarak değerlendir-
di.
Anadol dün düzenlediği basõn
toplantõsõnda “madencilik faa-
liyetleri izin yönetmeliği”nde
yapõlan değişiklikleri eleştirdi.
Bakanlar Kurulu’nun yaptõğõ deği-
şiklikle Anayasa Mahkemesi ve Da-
nõştay’õn daha önceden verdiği kararla-
rõn “dolandığını” kaydeden Anadol, düzenle-
menin orman talanõna yol açacağõna dikkat çekti.
Anadol, “Burada imzası olan herkes Yüce Divan-
lıktır. Bakanlar Kurulu kararında imzası olanla-
rın tamamı Yüce Divanlık suç işlemişlerdir.
Cumhurbaşkanı’nın sorumsuzluğu vardır ama o
da kamuoyunun vicdanında mahkûm
olacaktır. Hükümet, çevre cinayetleri-
ne ferman çıkarmıştır. Bu doğaya ve
insana saygısızlıktır. Resmen anaya-
sayı ihlal suçu işlenmiştir” diye
konuştu. Anadol, HSYK’nin yapõ-
sõnda yapõlmasõ planlanan değişik-
likle ilgili bir soru üzerine,
HSYK’nin anayasal bir kurul
olduğunu ve yapõsõnõn ancak
anayasa değişikliği ile değişti-
rilebileceğine dikkat çekti. Ba-
kanlar Kurulu’nda görüşülen çalõşma-
nõn, yürütmenin yasama üzerindeki
“tahakkümünün somut göstergesi” oldu-
ğuna dikkat çeken Anadol, “Yargıyı tama-
men bağımsız olmaktan çıkarıp idarenin
emrine sokacak bir girişimdir. AKP iktidarının
hedefi artık ortaya çıkmıştır. Hedef, kuvvetler
ayrılığı ilkesini ortadan kaldırmaktır. Parlamen-
to zaten tahakküm altına alınmıştır. Şimdi sıra
yargıya gelmiştir” dedi.
CHP: YARGININ TAMAMINI ELE GEÇİRME OPERASYONU
Başsavcõ ile yapõlan telefon görüşmeleri ‘daha iyi hizmet’ sloganõyla kayda alõnacak
Yargıtay’dan önlem dinlemesi
İLHAN TAŞCI
ANKARA - AKP hakkõnda
açtõğõ kapatma davasõyla birlikte
hedef gösterilen Yargõtay
Cumhuriyet Başsavcõlõğõ ilginç
bir uygulamaya imza attõ.
Başsavcõ ile yapõlan telefon
görüşmeleri “daha iyi hizmet”
sloganõyla kayda alõnõyor.
Başsavcõlõk kaynaklarõ, güvenlik
gerekçesiyle bu uygulamaya
gidildiğini bildirdiler. Daha önce
Başsavcõ Abdurrahman
Yalçınkaya’ya yönelik hakaret
ve tehdit içerikli 120 elektronik
postanõn bir bölümüne ilişkin
dava açõlmõştõ.
Yargõtay Cumhuriyet
Başsavcõlõğõ, AKP’nin laiklik
karşõtõ eylemlerin odağõ haline
geldiği gerekçesiyle temelli
kapatõlmasõ istemiyle 14 Mart
2008 tarihinde Anayasa
Mahkemesi’nde dava açmõştõ.
Davayla birlikte Başsavcõ
Yalçõnkaya’ya yönelik tehditler
yoğunlaşmõştõ. Bunun üzerine
Yalçõnkaya’nõn koruma sayõsõ da
arttõrõlmõştõ. Eski TBMM
Başkanõ Bülent Arınç’õn da
açtõğõ dava nedeniyle
Yalçõnkaya’ya yönelik “Ölüm
en büyük gerçek. Bunu
başsavcı da görmeli,
siyasetçiler de görmeli, herkes
görmeli. Ölüm bize
şahdamarlarımızdan daha
yakın” sözleri üstü örtülü tehdit
olarak yorumlanmõştõ.
Eleştirilerin hedefiydi
Dava nedeniyle eleştirilerin
hedefi haline getirilen Yargõtay
Cumhuriyet Başsavcõsõ
Abdurrahman Yalçõnkaya’ya
yönelik hakaret ve tehdit içerikli
elektronik postalara ilişkin
Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõğõ
soruşturma başlatmõştõ.
Başsavcõlõk, Yalçõnkaya’ya
yönelik hakaret ve tehdit içerikli
120 elektronik posta
göndericisinden kimlikleri
belirlenenlerden bazõlarõ
hakkõnda da dava açmõştõ.
Yargõtay Başsavcõsõ’nõn da
telefonla tehdit edilmesi üzerine
başsavcõlõk yeni bir uygulama
başlattõ.
Yargõtay Cumhuriyet
Başsavcõsõ özel kalemi
arandõğõnda yapõlacak görüşme
öncesinde bankalarda olduğu
gibi elektronik kayõt devreye
girerek “İyi günler, sizlere
daha iyi hizmet verebilmek
için telefon görüşmelerimiz
kaydedilmektedir. Lütfen
bekleyin” mesajõnõn ardõndan
görüşme kaydõ alõnõyor.Yargõtay
Başsavcõlõğõ kaynaklarõ bu
uygulamaya güvenlik
gerekçesiyle gereksinim
duyulduğunu bildirdiler.
Yurttaş Baykal’dan tek kişilik eylem
Ali Baykal adlı yurttaş, İzmir’deki Konak Mey-
danı’nda boynuna astığı “Türk halkı için demo-
kratik açılım ve özgürlük istiyorum” pankartıy-
la tek kişilik eylem yaptı. Meydanda tur atan
Baykal, “Hükümetin aldığı demokratik açılım
kararını protesto ediyorum. O halde ben de
Türk halkı için demokratik açılım ve özgürlük
istiyorum. Bu açılımların bizi nereye götürdüğü
belli değil. Kimse kartlarını açık oynamıyor. Va-
tandaş olarak eylem yapmaya karar verdim.
Hükümete karşı değilim. İşçi emeklisiyim. Bu ül-
kede doğdum, büyüdüm. Çocuklarım burada ye-
tişecek. Onların en iyi şekilde yaşamalarını isti-
yorum. Hiç kimsenin kültürel haklarına karşı
değilim. Kendi dilinde konuşabilir, ancak bu ül-
kenin ortak kullandığı bir dil vardır ve bunu ka-
bullenmelidir” diye konuştu. Baykal, protestosu-
nu yaklaşık 1 saat sürdürdü. (Fotoğraf: AA)
NazanMoroğlu:
Kadõnõnsiyasetteadõyok
İstanbul Haber
Servisi - İstanbul
Kadõn Kuruluşlarõ
Birliği Koordinatö-
rü Nazan Moroğlu,
Türkiye’deki seç-
menlerin yüzde
49.27’sinin erkek,
yüzde 50.73’ünün
kadõn olmasõna kar-
şõn bu rakamlarõn
29 Mart 2009 yerel
seçimlerinin sonuç-
larõna yansõmamasõnõ eleştire-
rek “Erkek siyaset-ürkek si-
yaset atışmalarının yaşandığı
bugünlerde siyasetçi erkekler
herkese haddini bildirmekle
meşgul. Oysa kadınlar siyasette
yer alsaydı ‘herkese hakkõnõ
vermek için’ çalışırlardı” dedi.
Nazan Moroğlu, yaptõğõ de-
ğerlendirmede, “Siyasette ka-
dının adı yok” eleştirisini yine-
leyerek nüfusun yarõsõnõn temsil
edilmediği bir ülkede,
alõnan kararlarõn ve
uygulamanõn demo-
kratik ve çoğulcu ola-
mayacağõnõ vurgula-
dõ. Moroğlu, 29 Mart
2009 yerel seçimle-
rinde seçilen 16 bü-
yükşehir belediye
başkanõnõn tamamõ-
nõn erkek olduğuna
dikkat çekerken 3 bin
281 il genel meclisi
üyesinin 3 bin 166’sõnõn erkek
(yüzde 96.49), 3 bin 281 il genel
meclisi üyesinin sadece 115’inin
kadõn (yüzde 3.51) olduğuna
vurgu yaptõ.
Bu tablonun oluşmasõnda par-
ti içi demokrasinin eksikliğinin
önemli rol oynadõğõna işaret
eden Moroğlu, kadõnlarõn aday
adayõ olarak başvurduklarõnda
listelerde seçilemeyecek sõrala-
ra konulduğunu belirtti.
Yargõç Osman Kaçmaz
hakkõnda yayõn yasağõ
ANKARA
(Cumhuriyet
Bürosu) - Sincan 2.
Asliye Hukuk Mah-
kemesi, Cumhur-
başkanõ Abdullah
Gül’ün Kayõp Tril-
yon davasõnda yar-
gõlanmasõna karar
veren Sincan 1. Ağõr
Ceza Mahkemesi
Başkanõ Osman
Kaçmaz hakkõnda
Adalet Bakanlõğõ’nõn yürüttüğü
incelemeyle ilgili bilgi ve bel-
gelerin açõklanmasõnõ yasakladõ.
Kaçmaz’õn avukatõ Baykal
Doğan, “soruşturmaya ilişkin
bilgi ve belgelerin basın-yayın
organlarında yer alarak fark-
lı yorumlamalara yol açtığı
gerekçesiyle bilgi ve belgelere
ilişkin yayın yasağı konulma-
sını” istedi. Doğan’õn talebini de-
ğerlendiren mahkeme, Adalet
Bakanlõğõ’nõn Kaç-
maz hakkõnda yürüt-
tüğü incelemeye iliş-
kin bilgi ve belgelerin
basõn-yayõn organla-
rõnda açõklanmasõnõ
yasakladõ.
Bu arada Kaçmaz,
RTÜK üyeleri hak-
kõnda “görevi ihmal
ve görevi kötüye
kullandıkları” ge-
rekçesiyle suç duyu-
rusunda bulundu. Ankara Cum-
huriyet Başsavcõlõğõ’na sunulan
dilekçede, Sincan Adliyesi’nde
yürütülen soruşturmayla ilgili
“gizlilik” kararlarõ bulunduğu
anõmsatõldõ. RTÜK’ün, yayõn
yapan kuruluşlarla ilgili herhan-
gi bir işlem yapmadõğõna dikkat
çekilen dilekçede, bu nedenle
RTÜK üyelerinin “görevlerini
ihmal ettikleri ve kötüye kul-
landıkları” belirtildi.