Katalog

17 AĞUSTOS 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA SÖYLEŞİ 9 CMYB C M Y B Mehmetçik’ten sünnet şöleni VIÇITIRIN (AA) - Kosova Barõş Gücü (KFOR) bünyesinde görev yapan Türk Taburu Görev Kuvvet Komutanlõğõ (KTTGKK), asker-sivil işbirliğiyle Võçõtõrõn’da görkemli bir sünnet şöleni gerçekleştirdi. Çocuklarõn sünnet kõyafetini giymeleriyle başlayan tören, ellerinde Türkiye, Kosova ve Arnavutluk bayraklarõ bulunan coşkulu kalabalõğõn davul zurnalõ şehir turuyla devam etti. Kültür Evi’nde sunulan eğlence programõnda konuşan KTTGK Komutaõ Kurmay Yarbay Özgür Özkurt, halka destek anlamõndaki etkinliklerden büyük memnuniyet duyduğunu, Türkiye’nin Kosova ve halkõna verdiği desteğin süreceğini söyledi. Otomobil çukura düştü: 5 yaralı Haber Merkezi - Gaziantep’te bir otomobilin Gaziantep Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (GASKİ) bakõm ve onarõm çalõşmasõ için açtõğõ çukura düşmesi sonucu, 5 kişi yaralandõ. Edinilen bilgiye göre, Değirmiçem Mahallesi Ali Fuat Cebesoy Bulvarõ’nda, Sait Kaya’nõn kullandõğõ otomobil, GASKİ’nin içme suyu hattõnda bakõm ve onarõm çalõşmasõ yapmak için açtõğõ çukura düştü. Otomobilde bulunan ve yaralanan 5 kişi hastanede tedavi altõna alõndõ. Bursa’nõn merkez Osmangazi ilçesinde ise Mehmet Salih T. yönetimindeki halk otobüsü, aldõğõ yolcularla Dereçavuş Mahallesi’nden ayrõldõktan kõsa süre sonra doğalgaz hattõ için açõlan ve yola paralel olan çukura düştü. Çukurda yan yatan otobüsteki yolculardan Mustafa Ö. hafif yaralandõ. Polis aracını gasp etti BİLECİK (AA) - Bilecik’in Pazaryeri ilçesinde Cengiz E, sabah saatlerinde Dereboğaz Mahallesi Bedri Bey Sokak’ta aynõ evde yaşayan babasõ Halil E’yi, “traktör ruhsatõnõ verme” meselesi yüzünden çõkan tartõşmada pompalõ tüfekle tehdit etti. Olay yerine gelen polis ekiplerine tüfekle ateş eden Cengiz E, ekip otosunu gasp ederek kaçtõ. Ekip otosunu ormanlõk alanda bõrakarak kaçan Cengiz E, düzenlenen operasyonla yakalandõ. Üçlü tatbikat ANKARA/KUDÜS (ANKA) - Türkiye, ABD ve İsrail deniz kuvvetlerinin katõlõmõyla gerçekleşecek 10. “Güvenilir Denizkõzõ” arama kurtarma tatbikatõnõn yarõn Doğu Akdeniz’de başlamasõ bekleniyor. İsrailli basõn, tatbikatõn yapõlacak olmasõnõ “Kudüs ile Ankara arasõndaki gerilimin yatõştõğõnõn bir sinyali olarak” değerlendirmişti. İsrail Silahlõ Kuvvetleri’nce 11 Ağustos’ta yapõlan açõklamada 10. defa icra edilecek ve 21 Ağustos’a kadar sürecek tatbikata üç ülkeden toplam 8 gemi, dört helikopter ile üç arama ve kurtarma uçağõnõn katõlacağõ bildirilmişti. MAHMUT LICALI ANKARA - Eski YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İsa Eşme, imam hatip lisesinde okuyan öğrenci sayõsõnõn 7 yõlda 65 binden 145 bine yükseldiğini ve katsayõ düzenlemesinin ar- dõndan bu sayõnõn artacağõnõ belirterek “Ya- kın gelecekte, imam hatip liseleri, genel li- selere alternatif okul haline gelecek” dedi. Eşme, YÖK’ün imam hatiplilerin önünü açan katsayõ düzenlemesiyle Cumhuriyet öncesi çift başlõ eğitim yapõlanmasõnõn tekrar yaşa- ma geçeceğini söyledi. Prof. Eşme’ye soru- lar ve yanõtlar şöyle: - 2009 ÖSYS yerleştirme sonuçlarına gö- re yaklaşık 90 bin kontenjan boş kaldı. YÖK’ün barajı geçen öğrenci sayısını art- tırmaya yönelik düzenlemesine karşın bu kadar büyük bir kontenjan boşluğu nasıl yorumlanabilir? - Bu yõlki sonuçlarla geçen yõlki sonuçlar karşõlaştõrõldõğõnda gerçekten çarpõcõ rakam- larla karşõlaşõyoruz. Geçen yõl devlet üniver- sitelerinin lisans programlarõndaki boş kon- tenjan sayõsõ sadece 125 idi. Bu yõlki sayõ 6 bin 730. Önlisansta geçen yõlki boş kontenjan 6 bin 612 iken bu yõlki sayõ 40 binin üzerin- de. Geçen yõl boş kalan toplam kontenjan 24 bin 361 iken bu yõlki rakam bunun neredeyse dört katõ oldu. YÖK, son iki yõldõr izlediği politika ile üniversite önündeki yõğõlmayõ azaltmak gerekçesiyle, üniversitelerin şartla- rõnõ zorlayarak kontenjanlarõ arttõrdõ. Geçen yõl puan barajõ 185’ten 165’e düşürülmüştü. Bu yõl baraj dolaylõ yoldan düşürülerek soru- larõn yüzde 20’sini çözenler başarõlõ sayõlõp lisans programlarõna yerleşecek aday sayõsõ arttõrõldõ. Tüm bu önlemlere rağmen bu yõl 88 bin 571 kontenjanõn boş kalmõş olmasõ, irde- lenmesi, üzerinde durulmasõ gereken önemli bir sonuç. Bence bunun iki temel nedeni bu- lunuyor. Birincisi, katsayõ eşitliğinin getiril- mesiyle, özellikle meslek lisesi çõkõşlõlar, ge- lecek yõl diledikleri fakültelere girme umu- duyla kendi puanlarõnõn gerektirdiği prog- ramlarõ tercih etmeyerek şanslarõnõ gelecek yõla ertelediler. Kontenjan açõğõnõn daha çok önlisans programlarõnda yani meslek yüksek- okullarõnda olduğu görülüyor. Ancak bu yõl açõk çok fazla. Önlisans programlarõnõ daha çok meslek yüksekokulu çõkõşlõlar tercih et- mektedir. Onlar da, “Katsayı kalktı, artık önümüz açıldı” düşüncesiyle MYO’larõ ter- cih etmede isteksiz davrandõlar. Kontenjanla- rõn boş kalõşõnõn ikinci nedeni, ikinci öğretim harç bedellerinde aşõrõ artõş talebi ile ilgili. Yükseköğretim Kurulu tarafõndan, üniversite- lerden gelen ikinci öğretim harç taleplerinin, MEB’ye aynen gönderildiği açõklandõ. Aslõn- da YÖK, üniversitelerden gelen bu abartõlõ rakamlarõ gerçekçi çizgiye çekebilirdi. Bunu neden yapmadõ bilmiyorum. İkinci öğretim programlarõnda okuyan öğrenciler, orta ve dar gelirli aile çocuklarõ. Harçlarda yüzde 100 hatta yüzde 500’e varan artõşlarõn günde- me gelmesi, hem okuyan öğrencileri hem aday öğrencileri korkuttu. Böyle olunca, bana göre ikinci öğretim programlarõnõ talep eden- ler şanslarõnõ gelecek yõla erteledi. ‘EĞİTİM SİSTEMİ FEN OKUR- YAZARLIĞI KAZANDIRMIYOR’ - ÖSS sonuçlarına göre 30 bine yakın aday sıfır puan aldı, yaklaşık 250 bin aday bir tek matematik sorusunu bile çözemedi. Bu başarısızlığın nedeni ne olabilir? - Sõfõr puan alanlarõn lise türüne göre dağõ- lõmlarõ incelendiğinde, bunlarõn yarõya yakõnõ- nõ genel liseler, kalanõnõ meslek lisesi çõkõşlõ- larõn oluşturduğu görülüyor. Anadolu lisele- rinden hatta fen liselerinden bile sõfõr puan alan adayõn olmasõ, oldukça ilginç. Sõfõr puan değerlendirmesine test türü açõsõndan bakõldõ- ğõnda çok daha çarpõcõ veriler göze çarpõyor. Matematikten 251 bin 324, fen bilimlerinden 704 bin 712 adayõn sõfõr aldõğõ görülüyor. Sõfõr alõnan testler, 9. sõnõf ve öncesini yani temel eğitimi kapsõyor. Lise mezunu olarak sõnava başvuran 100 öğrenciden 19’unun matematik- ten, 53’ünün fen bilimlerinden sõfõr puan al- malarõ, bu öğrencilerimizin 9. sõnõfa kadar ka- zanõlmasõ gereken en temel ve en basit mate- matik ve fen kavramlarõnõ özümseyemedikle- rini göstermektedir. Daha açõk bir ifadeyle, bugünkü eğitim sistemi, ortaöğretimi bitiren- lerin yarõsõndan çoğuna fen okur-yazarlõğõ bi- le kazandõramamaktadõr. ÖSS sonuçlarõna yalnõz sõfõr alanlar bakõmõndan değil, bir bü- tün olarak baktõğõmõzda, lise mezunu olarak sõnava başvuran 1.3 milyonun üzerindeki ada- yõn, önemli bir bölümünün, bilgi düzeyi bakõ- mõndan, lise mezunu yeterliliğinde olmadõğõnõ göstermektedir. - Üniversiteye giriş sisteminde ortaöğre- timdeki eğitim yerine dershanelerin ön planda olmasını nasıl değerlendiniyorsu- nuz? ‘LİSEDEKİ EĞİTİM DİBE VURDU’ - Türkiye’de yõllardõr üniversiteye girişte arz-talep arasõnda bir uçurum var. Gençleri- miz hem iş bulma umudu, hem prestij açõsõn- dan üniversitede okumak istiyor. Arz, talebi karşõlamayõnca sõnav yarõşõ kaçõnõlmaz olu- yor. İşte burada dershane faktörü karşõmõza çõkõyor. Türkiye’de dershanenin ön planda olmasõnõn belki önemli bir nedeni de liseler- deki eğitimin dibe vurmasõndan kaynaklanõ- yor. Bugün dershaneleri yasal olarak kaldõr- dõğõmõzõ düşünelim. Çocuklar daha çaresiz durumda kalabilir, okul yine de öne çõkmaz. Özellikle beklemeli öğrenciler açõsõndan dershaneler bence önemli bir görev de üstle- niyor. Okullardaki eğitim kalitesi düzeltilme- dikçe, üniversiteye giriş sistemi, ilk ve orta- öğretimdeki eğitim sistemi bütün- lüğü içinde iyileştirilmedikçe okullar, dershanelerin önüne ge- çemezler. ÖSS sonuçlarõna yalnõz sõfõr alanlar bakõ- mõndan değil, bir bütün olarak baktõğõmõzda, lise mezunu olarak sõnava başvuran 1.3 mil- yonun üzerindeki adayõn, önemli bir bölümü- nün, bilgi düzeyi bakõmõndan, lise mezunu yeterliliğinde olmadõğõnõ göstermektedir. Katsayõ düzenlemesi, meslek lisesi statüsün- de olmasõna rağmen lise müfredatõnõ uygu- layan meslek lisesi türlerine avantaj sağla- yacaktõr. Bundan asõl kazançlõ çõkacak lise- ler, öğrenci sayõlarõ şimdiden 150 bine yak- laşan imam hatip liseleri olacaktõr. İmam hatip liselerinde okuyan öğrenci sa- yõsõ 7 yõlda 65 binlerden 145 binlere yük- seldi. Şimdi bu sayõ katlanarak artacak. Cumhuriyet öncesi çift başlõ eğitim yapõlan- masõ karşõmõza çõkacak. Türkiye bu eğitim yapõsõyla, çağdaş dünya ile yarõşabilir mi? Katsayõ düzenlemesinden sonra İHL’lere katõlõmõn katlanarak artacağõnõ söyleyen Eşme, ‘Yakõn gelecekte, imam hatip liseleri, genel liselere alternatif okul haline gelecek. Çift başlõ eğitim yapõlanmasõ karşõmõza çõkacak’ dedi. - YÖK’ün 2 yıldır kontenjanları arttırması Türk yüksek- öğretim sistemini nasıl etkiledi? - Üniversitelere, altyapõ ve öğretim üyesi yetiştirme bağla- mõnda gerekli kaynağõ ayõrmadõ. AKP hükümetleri, son iki yõla kadar, bõrakõnõz yeni kadro vermeyi, mevcut kadrolarõ bile en- gelleme çabasõ içinde oldu. Bu politikalar nedeniyle kapasitede yeterli artõş sağlanamadõ. “Her ile üniversite” projesi ise yeni kapasite yaratamadõ. Gerçekte bu üniversitelerin büyük bir kõs- mõ, o illerde mevcut MYO ve fakültelere üniversite tabelasõ di- kilerek oluşturuldu. YÖK yönetimi, niteliği ve üniversitelerde- ki koşularõ göz ardõ ederek kontenjanlarõ, geçen yõl yüzde 25, bu yõl yüzde 15-20 civarõnda arttõrdõ. Bu zorlama, üniversiteler- de niteliği şimdiden aşağõya çekmeye başladõ. Öğretim üyeleri- nin ders yükleri, ortaöğretimdeki öğretmenlerin de üzerine çõk- maya başladõ. Bu koşullarda öğretim üyesinin araştõrma yap- masõ mümkün değildir. Sonuç olarak aşõrõ kontenjan artõşõ, öğ- retim üyelerinin iki işlevinden birini neredeyse yok etti. Sonuç- ta onlar, üniversite öğretmeni haline geldiler. Bunu yakõn gele- cekte, uluslararasõ yayõn sõralamasõnda göreceğiz. - Prof. Dr. Özcan’ın YÖK Başkanlığı’na geldiğiden bu ya- na kurulun yapısında nasıl bir değişiklik oldu? - YÖK, iki önemli yapõdan oluşuyor. Biri, 7 üyeden oluşan ve asõl icraatõ yapan Yürütme Kurulu, diğeri 21 üyeden oluşan Genel Kurul. Eski başkan Teziç, o dönemdeki koşullar nedeniyle, Yürütme Kurulu yerine başkan vekilleri ve komisyonlarla icraat yapmayõ tercih etmişti. Bunun yararõ, kararlarõn 7 kişi yeri- ne 21 kişi tarafõndan alõnmasõ. Belki bazõ gecikmeler oldu ama, daha az hata yapõl- dõ ve daha demokratik işleyiş söz konu- suydu. Cumhurbaşkanlõğõ kontenjanõn- dan yapõlan yeni atamalarla, YÖK Genel Kurulu’nun yapõsõ değişti. Gerek Cum- hurbaşkanlõğõ gerekse hükümet tarafõn- dan yapõlan atamalarda, belli dünya gö- rüşünde olanlarõn bugünkü siyasi iktida- ra yakõn olanlarõn seçildiğine tanõk olun- du. Sonuçta bugünkü noktaya gelindi. Adayların bilgi düzeyi düşük AKP döneminde 80 bin artış 150 bin İHL’li kazançlı çıkacak - Yeni katsayı düzenlemesi ortaöğre- time nasıl yansıyacak? - Katsayõ uygulamasõ, ortaöğretimde branşlaşmayõ ve lisans programlarõna daha donanõmlõ öğrenci kazandõrmayõ sağlamak üzere getirilmişti. Öğrenciler dört yõl önce bu yapõya ve beklentiye göre kulvarlarõnõ seçtiler. Şimdi bir anda her şey değişti. Her öğrenciye, dilediğin alanõ seçebilirsin denildi. Katsayõ düzenlemesiyle ortaöğre- timdeki branşlaşma etkisizleşecek, ortaöğretim, ilköğretimin üzerinde yeni bir eğitim kademesi yerine, ilköğretimin devamõ niteliğine indirgenecektir. Bunu önümüzdeki yõllarda göreceğiz. Katsayõ düzenlemesinin daha büyük etkisi, ortaöğ- retimdeki lise yapõlanmasõyla ilgili olacaktõr. Bilindiği gibi, imam hatip lisele- rinde okuyan öğrenci sayõsõ 7 yõlda 65 binlerden 145 binlere yükseldi. Şimdi bu sayõ katlanarak artacak ve yakõn gelecekte, imam hatip liseleri, genel liselere alternatif okul haline gelecek. 3 Mart 1924’te, “Din hizmetlerini yürütmekle yükümlü memurları yetiştirmek üzere” açõlan bu okullar, 1990’lõ yõllarda olduğu gibi, öğret- men, hukukçu ve siyaset alanlarõnõn adaylarõnõ yetiştirecek. Cumhuriyet öncesi çift başlõ eğitim yapõlanmasõ karşõmõza çõkacak. Türkiye böyle bir eğitim yapõsõyla, çağdaş dünya ile yarõşabilir mi? Uygulama- nõn yol açacağõ asõl sorun bu. - Yeni katsayı düzenlemesi hangi lise tür- lerine avantaj sağlayacak? - Katsayõ düzenlemesi, meslek lisesi statü- sünde olmasõna rağmen lise müfredatõnõ uygu- layan meslek lisesi türlerine avantaj sağlaya- caktõr. Bunlar, teknik liseler ve imam hatip li- seleridir. Teknik liseler, lise müfredatõnõ uy- gulamakla birlikte, atölyelerde uygulamalõ eğitim yapmaktadõrlar. Öğrenci oranlarõ yüzde 3’ler mertebesindedir. Dolayõsõyla bundan asõl kazançlõ çõkacak liseler, öğrenci sayõlarõ şim- diden 150 bine yaklaşan imam hatip liseleri olacaktõr. Katsayõnõn uygulanmadõğõ 1998’de lisans programlarõna yerleşen 30 bin civarõn- daki adayõn yarõya yakõnõnõ imam hatip çõkõş- lõlarõn oluşturduğu görülür. Bu yõlki sonuçlara göre, imam hatip liselerinin lisans programla- rõna yerleşme oranõ yüzde 12.5 iken meslek li- sesi ortalamasõ için bu oran yüzde 5’tir. ‘İLAHİYATLARA 5-10 KAT KONTENJAN İSTENDİ’ İlahiyat fakültelerinde son iki yõlda oransal olarak büyük artõşlar yapõldõ. Bizim dönemi- mizde sõnõrlõ sayõda kontenjan talep eden bazõ rektörler, yeni yönetime, 5-10 katõ bulan hatta ikinci öğretimi de kapsayan taleplerde bulun- dular. Bunu kamuoyunun değerlendirmesine sunuyorum. Kontenjan artõşõ, bu fakültelerde- ki öğretim üyesi başõna düşen öğrenci sayõsõ- nõn çok düşük olduğu gerekçesine bağlanõyor. Bu gerekçede haklõlõk payõ var. Ancak fotoğ- rafõn bütününe bakalõm. “İlahiyat eğitimini bu kadar öne çıkarmak doğru mu, değil mi?” denilirse önce şu soruya cevap vermeli- yiz. Bu kadar ilahiyat fakültesi neden açõldõ? İlahiyat fakültelerine zamanõnda bu kadar kadro neden verildi? Bugün öğretmen yetişti- ren eğitim fakültelerinde 50-60 öğrenciye 1 öğretim elemanõ düşerken ilahiyat fakültele- rinde bu oran 1’e 15. Bunda, 1980 sonrasõ gel- miş geçmiş hükümetlerin sorumluluğu var. - YÖK’ün katsayı farkı uygulaması yerine, katsayı eşitliğini kabul etmesi çok tartışıldı... - Türkiye’de mesleki eğitimin sorun yaşadõğõ herkes tarafõndan kabul edilen bir eğitim gerçeğidir. Bazõ çevreler yõllardõr bunun gerekçesi ola- rak, yükseköğretime girişte 1999’da uygulanmaya başlanan katsayõyõ göstermektedir. Aslõnda perde arkasõnda gizlenen gerçek gerekçe ile per- de önünde gösterilmeye çalõşõlan birbirinden farklõ. Katsayõ konusunda en çok dillendirilen konu, meslek lisesi çõkõşlõlarõn, sõrf “katsayı uygula- ması” nedeniyle alanlarõna yakõn mühendislik programlarõna girmeleri- nin engellendiği yönündedir. Bugünkü sistem, meslek lisesi çõkõşlõlarõn mühendislik programlarõna girmelerini öngörmemektedir. Bunun temel nedeni, bizdeki mühendislik programlarõnõn, kuramsal ağõrlõklõ akademik altyapõyõ gerektirmesidir. Meslek liselerinde daha çok uygulamalõ atölye eğitimine ağõrlõk verilmesi nedeniyle, bu lise çõkõşlõlarõn aldõklarõ akade- mik bilgiler, mühendislik eğitimi için yeterli değildir. ÖSS sonuçlarõ da bu görüşü doğrulamaktadõr. Matematik 2 ve fen bilimleri 2 testlerinden, 30 sorudan 15 ve üzerinde soru çözemeyenlerin, mühendislik programla- rõna girme şanslarõ çok azdõr. Örneğin, ÖSS 2007’de, 300 binin üzerinde- ki meslek lisesi çõkõşlõ adaydan bu ölçütü aşan öğrenci sayõsõ, matematik- 2’den 173, fen bilimleri-2’den sadece 32’dir. Bu yõlki ÖSS sonuçlarõna göre, örneğin Sayõsal 2 puan türünde 165 puan barajõnõ aşan genel lise çõ- kõşlõ aday sayõsõ 373 bin 321 iken meslek lisesi çõkõşlõ aday sayõsõ yalnõz 3 bin 235’tir. Buna göre genel lise çõkõşlõlarõn yüzde 99.1’i bu puan bara- jõnõ aşarken, meslek liseleri için bu oran yüzde 0.9’dur. ‘MESLEK LİSELİLERİN ALDIĞI EĞİTİM MÜHENDİSLİK İÇİN YETERLİ DEĞİL’ ‘ÇİFT BAŞLI EĞİTİM YAPILANMASI’ >> >> >> (Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ) ‘ÖĞRETİM ÜYELERİ ARAŞTIRMA YAPAMAZ HALE GELDİ’ >>‘İMAM HATİPLİLER KAZANÇLI ÇIKACAK’ Eşme: İHL’lere akõn olacak