Katalog

CMYB C M Y B 17 AĞUSTOS 2009 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Selvi emekli kongresinde ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - 8 mil- yon 700 bin emeklinin 6 milyon 700 bininin açlõk sõnõrõnõn altõnda yaşadõğõnõ belirten CHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Cevdet Selvi, “Açlõk sõnõrõ al- tõndan yaşayan emek- liler, işten atõlan oğlu- na, iş bulamayan toru- nuna bakmak zorunda bõrakõldõ” dedi. Selvi, TÜLOMSAŞ Düğün Salonu’nda düzenle- nen Türkiye İşçi Emeklileri Derneği Eskişehir Şubesi Ola- ğan Kongresi’nde yap- tõğõ konuşmada, emek- lilerin yõllarca hizmet ve iş ürettiğini, buna rağmen hükümetin emeklilerin ödediği vergilerin hesabõnõ yapmakta güçlük çek- tiğini söyledi. İşkenceyle ölüme protesto BRÜKSEL (AA) - Belçika’nõn Jamioulx hapishanesinde 8 Ağustos’ta 31 yaşõnda- ki Mikail Tekin’in gar- diyanlarõn müdahale- siyle ölümü, bugün Charleroi Adliyesi önünde protesto edile- cek. Belçika’da birçok Türk ve Arap sivil top- lum kuruluşunun des- teklediği protesto gös- terisine aynõ hapisha- nede son 5 yõl içinde Kuzey Afrika ve Türk kökenli mahkûmlarõ kapsayan bazõ şüpheli ölümlerin mağduru ai- leler de katõlacak. ‘Devrimleri sürdüremediği için bölünüyor’ İstanbul Haber Servisi - İP Genel Başkan Yardõmcõsõ ve İstanbul İl Başkanõ Er- kan Önsel, “Türki- ye’nin Atatürk devri- mini sürdüremediği için bölündüğünü” sa- vundu. Önsel, partisi- nin İstanbul il merke- zinde yaptõğõ basõn açõklamasõnda, 1. Er- genekon davasõnõn tu- tuklu sanõğõ İP Genel Başkanõ Doğu Perin- çek’in kamuoyunda “demokratik açõlõm” olarak nitelenen çalõş- malar paralelindeki görüşlerini aktardõ. Tatvan’daki bir tören- de DTP’li milletvekil- lerinin “saygõ duruşun- da bulunduklarõ” fo- toğrafõ basõn mensup- larõna gösteren Önsel, “Perinçek’e göre, bu fotoğrafõn, Türkiye’de artõk ‘muhafaza edile- cek bir cumhuriyetin bulunmadõğõnõ’ ispat- ladõğõnõ” iddia etti. Acuner’in açıklaması ANKARA (AA) - DP Genel Başkan Yardõmcõsõ Selma Acuner, “kadõnlar için tam istihdam alanlarõ açmak ve bir ‘Kadõn İstihdamõ Eylem Planõ’ oluşturmak gerektiği- ni” belirtti. Acuner, yaptõğõ yazõlõ açõkla- mada, “Türkiye’deki yoksullarõn yaklaşõk yüzde 70’ini kadõn ve çocuklarõn oluşturdu- ğunu, kadõn-erkek eşit- liği için geliştirilecek politikalarõn aynõ za- manda yoksullukla mücadeleyi hõzlandõra- cağõnõ” ifade etti. ‘Yanlõşa sürüklenmeyiz’ISPARTA (AA) - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, “Bu mille- tin birliği, hukuku, huzuru yanın- dayız. Bölmek isteyenlerin oyun- larına gelmeyiz. Bunlar gemiyi ha- zırlamışlar, yükü doldurmuşlar, ‘Gel sen de atla’. Ben hangi limana demir atacağını bilmediğim gemi- ye girmem, CHP olarak da girme- yiz” dedi. Genel Başkan Baykal, Isparta’nõn Yenişarbademli ilçesinde düzenle- nen Põnargözü Kültür Şenlikleri’ne katõldõ. Şenlik alanõna helikopterle ge- len Deniz Baykal, coşkulu bir kala- balõk tarafõndan karşõlandõ. Baykal’õn helikopterinin meydana inişiyle 21 pa- re top atõşõ yapõldõ. Baykal, kurban ke- silmesini istemedi. Şenlik alanõnda kurulan yörük çadõrõnda öğle yeme- ği yiyen ve yurttaşlarla fotoğraf çek- tiren Baykal, daha sonra yaptõğõ ko- nuşmada, Türkiye’nin temelinin sağ- lam atõldõğõnõ, vatanõn mayasõnõn sağlam karõldõğõnõ söyledi. Anadolu’da yaşayan insanlarõn de- ğişik kültür, tarih ve coğrafyalardan geldiğine dikkati çeken Baykal, Tür- kiye’nin insanlarõn harmanlandõğõ bir yer olduğunu ifade etti. Baykal, “Hepimiz kardeşiz, öz- gürüz, hep beraberiz, ayrı değiliz... Şimdi birileri bu beraberliği boz- maya, ayırmaya çalışıyor. Millet bunun farkında. Hepimiz aynı mil- letin parçasıyız, kimsenin bizi böl- mesi mümkün değil. Etnik kimlik- ler adı altında kimsenin bizi ayrış- tırmasına izin vermeyiz. Ülkeyi bölmeye kalkanlarla mücadele et- mek boynumuzun borcudur” dedi. Hükümetin DTP ile “el ele verdi- ğini” ve “Bu işi çözeceğiz” dediğini belirten Baykal, şöyle konuştu: “DTP ‘Apo olmadan bu iş olmaz’ diyor. ‘Birlikte yapalõm’ diyor. Onlar ka- fa kafaya verecekler çözecekler. Bi- ze diyorlar ki ‘Sen de gel’. Hayır kardeşim benim orada yerim yok. Bu milletin birliği, hukuku, huzu- ru yanındayız. Bölmek isteyenlerin oyunlarına gelmeyiz. Bunlar gemiyi hazırlamışlar, yükü doldurmuş- lar, ‘Gel sen de atla’. Ben hangi li- mana demir atacağını bilmediğim gemiye girmem, CHP olarak da gir- meyiz. Onun bunun hazırladığı ge- miye yerleşemeyiz. Uzun yolculu- ğumuzda Türk milletini kucakla- mışız. Kimsenin de bölmeye çalış- masına izin vermeyeceğiz. Siz bize dikkat etmeye devam edin, yararı neyse gereğini sizlerle birlikte ya- parız. Kimse bizi bir yanlışa sü- rükleyemez” diye konuştu. ‘Deniz Feneri ne oldu?’ “Bir Deniz Feneri vardı, ne oldu” diye soran Baykal, ülkede yolsuzluk- larõn hesabõnõn sorulmadõğõnõ vurgu- ladõ. “Adaletin eli kolu bağlı, yargı işlemiyor” diyen Baykal, memleketin aydõn insanlarõnõn muhafelet ettikleri gerekçesiyle hapse atõldõğõnõ, hõrsõzlõk yapanlarõn ise dõşarõda gezdiğini söy- ledi. Başbakan’õn dokunulmazlõğõn arkasõna sõğõnarak hesap vermeye ya- naşmadõğõnõ kaydeden Baykal, “CHP iktidarında milletvekili dokunul- mazlığı kalkacak. Milletvekili de senin gibi hesabını verecek. Doku- nulmazlık fikir söylemek için var, yolsuzluk için, hırsızlık için olmaz. Bu değişecek” dedi. ‘1989 raporunun arkasındayız’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan, SHP’nin 1989’da yayõmlanan Kürt raporu ve daha sonra hazõrlanan Doğu ve Gü- neydoğu raporlarõ ile CHP’yi köşeye sõkõştõrarak “Kürt açılımı sürecine katma” arayõşõna girdi. CHP Sözcüsü Mustafa Özyürek, “1989 raporu- nu dikkate alırlarsa seviniriz, bu raporun ar- kasındayız, bizi bağlar. Başbakan çok sıkıştı, CHP’yi de bu sürece katmaya çalışıyor” dedi. İktidar “Kürt açılımı” sürecine muhalefeti katma girişimlerinden bugüne dek sonuç alamadõ. Başba- kan Erdoğan, açõlõm için gerekirse CHP lideri Deniz Baykal ve MHP lideri Devlet Bahçeli ile görüşebi- leceğini vurgularken “Randevu vermeyeceklerse, CHP’nin, 1989’da mıydı, malum bir raporu var- dı. Bu çalışmayı yürüten arkadaşlar bunları da masaya yatırıyorlar zaten” açõklamasõnõ yaptõ. Özyürek, “Başbakan randevu isterse tavrınız ne olur” sorusuna “Ne görüşecek? Bizim yol ha- ritamız, çözüm paketimiz budur, diye gelirse de- ğerlendiririz” yanõtõnõ verdi. Özyürek, “1989 ra- porunu dikkate alırlarsa, bunu nasıl değerlen- dirirsiniz” sorusu üzerine de “Memnun oluruz. 1989 raporunda ne söylemişsek, arkasındayız. Bu rapor bizi bağlayan bir belgedir. CHP’yi de katmaya çalışıyorlar. Başbakan çok sıkıştı. CHP-MHP’nin oy toplamı AKP kadar. Türki- ye’nin yarısı karşısında olursa, sadece DTP ile beraber nasıl bir çözüm üretecekler? Çözüm an- cak genel bir mutabakatla olabilir. Bizim kırmızı çizgilerimiz belli. Hepimiz demokratikleşmeden yanayız, demokratikleşme ile ilgili tereddüdümüz yok. Ancak anayasayı değiştirip ‘Türk milleti’ söz- cüğünü çıkaralım, anadilde eğitim, deniliyorsa biz yokuz. Daha çok demokrasiye, bölgeye dö- nük ekonomik sorunlar için çözüm önerilerine, bölgede eğitimin kalitesini arttıracak tedbirle- re, köye dönüşü kolaylaştıracak tedbirlere evet. Ancak çözümlerin üniter devlet yapısında ol- masını istiyoruz” görüşünü dile getirdi. SHP-CHP RAPORLARI 1989’da SHP’nin DGM’de davalõk olan “Gü- neydoğu raporu” hazõrlanõrken partinin genel sekreteri Deniz Baykal’dõ. Raporda anadil yasağõ- nõn kaldõrõlmasõ, insanlarõn anadillerini konuşabil- meleri, öğretebilmeleri ve bu dillerde kültür et- kinliğinde bulunmalarõnõn güvence altõna alõnma- sõ, koruculuk ve OHAL’in kaldõrõlmasõ gereği üzerinde duruluyordu. 1999 ve 2001 yõllarõnda ya- yõmlanan “Doğu ve Güneydoğu” ile “Demokra- tikleşme ve İnsan Hakları” raporlarõnda da Kürt sorununun çözümüne dönük çeşitli mesajlar veril- di. Bu raporlarda, “Terör, yurtdışı bölgesel bo- yutları olan bir sorundur. Kürt sorunu ise ül- kemizin çok kültürlü toplum olmasından kay- naklanan bir ülke içi demokrasi sorunudur” sap- tamasõna yer veriliyor. Raporlarda, “Tüm siyasi görüşler özgürce ör- gütlenebilmelidir. Düşünce suç olamaz. Teröre doğrudan bulaşmamış olanlara genel af çık- malıdır. Terörle Mücadele Yasası, Türk Ceza Yasası’nın 312. maddesi ve diğer yasalar çer- çevesinde, düşünceyi ifade, toplantı ve gösteri yü- rüyüşü ve yataklık yapma kapsamında olup, doğ- rudan doğruya teröre karışmamış eylemler ve- ya düşünceleri nedenleri ile tutuklu ve hüküm- lü konumda olanlar için, kısmi genel af çıkartı- larak ülkede hoşgörü ve iç barış ortamına geçi- şin zemini yaratılmalıdır” deniliyor. Baykal, mayõs ayõnda Adõyaman ve Şanlõurfa ge- zileri sõrasõnda da “Masadan silah kalkmalı. PKK’nin dağıtılmış, dağdan inmiş, bir daha böy- lesine yöntemlere başvurulmayacağı ortaya çı- karsa elbette o zaman sağlam güvencenin gere- ği olarak, gerekli siyasi, insani ve hukuki adım- lar atılır” mesajõ vermişti. CEMİL CİĞERİM SAMSUN - CHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Bih- lun Tamaylıgil, hükümetin Kürt açõlõmõyla il- gili “Kimlerle neyin pazarlığını yapıyorlar- sa, bunu açık bir şekilde halka açıklamalı- dırlar. Biz CHP olarak AKP’nin ne yap- mak istediğini görmek istiyoruz” dedi. CHP Samsun İl Başkanlõğõ tarafõndan Şehir Kulü- bü’nde düzenlenen “Dayanışma Yemeği”nde CHP’nin Karadeniz bölgesi milletvekilleri, il başkanlarõ ve belediye başkanlarõ bir araya geldi. Yemekte bir konuşma yapan Tamaylõgil, “Çerkezi, Kürt’ü, Arnavut’u, Arap’ı vardır. Hepsi bu milli kimli- ğin parçasıdır ve bundan gu- rur duyar. Ancak içeriği ne olduğu belli olmayan, sadece ismi üç defa değişen ama hiçbir yöntemi, programı, yol haritası olmayan bir sürecin işletildiğini görüyoruz” diye konuştu. Tamaylõgil, sözle- rini şöyle sürdürdü: “Türkiye Cumhuriye- ti’nin anayasasının gerektirdiği tanımları da zorlamamak gerektiğini ortaya koyalım. Türkiye terör süreci yaşıyor. Çok ağır fatu- ralar ödendi. Terör bir an önce bitmelidir. Kimlerle neyin pazarlığını yapıyorlarsa, bunu açık bir şekilde halka açıklamalıdır- lar. Biz CHP olarak AKP’nin ne yapmak istediğini görmek istiyoruz.” CHP’Lİ BİHLUN TAMAYLIGİL ‘Kimlerle neyin pazarlõğõ yapõlõyor açõklansõn’ KÜRT AÇILIMINI DEĞERLENDİRDİ CHP’Lİ KILIÇDAROĞLU İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - CHP TBMM Grup Başkanvekili Kemal Kılıçda- roğlu, AKP’nin sendikal alanda da kendine bağlõ birimler yarattõğõnõ dile getirerek “AKP’ye bağlı sendikalar var. Bunlardan birisi de Türk-İş Sendikası’dır” dedi. 20. Aliağa Emek ve Barõş Şenlikleri için Aliağa’ya gelen Kõlõçdaroğlu, Belediye Başka- nõ Turgut Oğuz’u ziyaret etti. Kõlõçdaroğlu, da- ha sonra partisinin ilçe teşkilatõnda partililerle bir araya geldi. TÜPRAŞ’tan emekli Cihan Bedir’in emeklilerin sorunlarõna çözüm bulunmasõ yö- nündeki isteği üzerine Kõlõçdaroğlu, şunlarõ söy- ledi: “Meclis’te emeklileri savunduk ve Mec- lis’i terk ettik ama emekli vatandaşlarımız bir- lik olmuyorlar. Bu iş birlik olarak, tepki göstererek çözülür.” Kõlõçdaroğlu, bir yurttaşõn CHP’nin merkez yönetiminden memnun olma- dõğõnõ ve umudunun bulunmadõğõnõ dile getirmesi üzerine de şunlarõ dedi: “Umudumuzu yitir- memeliyiz. Bizim sorunumuz, farklı görüş- lerdeki insanlarla yakınlık kuramamamız- dandır. AKP bir açılım yaptı. Dediler ki ‘Biz barõş istiyoruz’. Biz de aynısını istiyoruz. Tay- yip Erdoğan, Diyarbakır’da ‘iş istiyoruz’ diyen vatandaşa ‘Burada fabrika kurmayacağõz. Teş- vik Yasasõ çõkardõk’ dedi. Bize göre devletin ilk önce oraya fabrika kurması lazım.” ‘Türk-İş AKP’ye bağlı’CHP sözcüsü Mustafa Özyürek, “1989 raporunu dikkate alõrlarsa seviniriz, bu raporun arkasõndayõz. Başbakan çok sõkõştõ, CHP’yi Kürt açõlõmõ sürecine katmaya çalõşõyor” dedi CHP Genel Başkanõ Baykal, ‘Ülkeyi bölmeye kalkanlarla mücadele etmek boynumuzun borcu’ dedi CHP lideri Baykal, Isparta’daki Pınargözü Kültür Şenlikleri’ne katıldı. (AA) Öcalan, Gülen’e sıcak bakıyor Haber Merkezi - Terör örgütü lideri Abdul- lah Öcalan’õn geçtiğimiz cuma günü kendisini ziyarete giden avukatlarõna yaptõğõ açõklamalar PKK’ye yakõnlõğõyla bilinen “www.firat- news.com” adlõ bir internet sitesinde yayõmlan- dõ. Habere göre Öcalan, hükümetin ‘Kürt açı- lımı’nõ değerlendirirken “Mustafa Kemal’in cumhuriyeti kurması kadar önemli bir süreç. Ben cumhuriyetin kazanımlarını göz ardı et- miyorum ama cumhuriyet şimdi demokra- tikleşecek. 1920’lerde yapılması gereken şim- di yapılacak. 1920’lerde başlanan işi şimdi ta- mamlayacağız. Herkes bu yeni süreci iyi an- lamalıdır. DTP de derinlemesine anlamalıdır, anlamazsa, derinlemesine aşılır” dedi. Sürece katõlmayan muhalefet partilerini de eleş- tiren Öcalan, “Sürecin önünde engel olmasın- lar. CHP ve MHP bu tavırlarını sürdürürlerse 6 ayda biterler. Yeni dönemin ruhu onları bi- tirir. AKP de fazla bekleyemez. Yılbaşını bi- le bekleyemezler, eylülden sonra belli olur. Sa- mimi olup olmadıkları netleşir” diye konuştu. “Eskiden devlet kursak her şey hallolur di- ye düşündüğünü ancak artık devletin varlı- ğının sorunu çözmeyeceğini daha da derin- leştireceğini düşündüğünü” belirten Öcalan’õn, “Çözümü devlette görmüyorum. Bana Gü- ney’deki (Kuzey Irak) gibi bir federal devle- ti verseler de kabul etmem. Benim çözüm mo- delim şudur: Devlet olacak, diğer tarafta da demokratik Kürt ulusu olacak. Kürtler dev- letin varlığını tanıyacak, devlet de Kürtlerin demokratik ulus olma hakkını kabul edecek. Böylece orta bir yerde buluşacak, uzlaşa- caklar” dediği belirtildi. Avukatlarõ aracõlõğõy- la Fethullah Gülen’e de mesaj gönderen Öca- lan, “Ben Fethullah Hoca’yı takip ediyorum, okuyorum. Olumsuz değerlendirmiyorum. Kürdistan’da okulları, cemaatleri var, ör- gütlüler. Demokratik temelde karşılıklı yak- laşımlar olabilir” dedi. Karayılan tehdit etti Öte yandan Fransõz Le Monde gazetesine ko- nuşan örgütün liderlerinden Murat Karayılan, Türkiye’yi, Öcalan’õn “yol haritası”nõ kabul et- meye çağõrdõ. Her iki tarafõn birbirini affetme- si gerektiğini de öne süren Karayõlan, “Türk dev- leti ilk önce özür dilemeli. İki taraf silahları bırakmalı” dedi. 7-8 bin adamlarõ olduğunu ve bunlarõn yarõsõnõn Türkiye içinde bulunduğunu iddia eden Karayõlan, gerekirse bu sayõyõ arttõ- rabilecekleri tehdidinde bulundu. “İki taraf arasında gerçek bir diyaloğa ihtiyaç var hal- buki hükümet, sorunu tek başına çözmeyi amaçlıyor” diyen Karayõlan, “Bunun da ulus- lararası toplumu yanıltmak için yapılan bir manevra olduğunu düşünüyoruz. Başkanı- mızın yol haritasının etkisini azaltmak isti- yorlar. ABD ve Avrupalılardan daha güçlü baskılar gerekir” iddiasõnda da bulundu.