25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 13 AĞUSTOS 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 İstanbul Haber Servisi - Küresel õsõnmanõn Türkiye üzerindeki so- nuçlarõ Karadeniz bölgesinde etkili olan yağõş ve sellerle kendini iyiden iyiye göstermeye başladõ. Çevreci- ler, Karadeniz bölgesinde meydana gelen sel felaketinin Türkiye’nin küresel iklim değişikliği ile müca- deleye hazõr olmadõğõnõ gösterdiğini belirterek bölgedeki yağõşlarõn ve sellerin zaman içinde daha da artõş göstereceği uyarõsõnda bulundular. Türkiye, küresel iklim değişikliği- nin en çok etkileyeceği Akdeniz Havzasõ’nde yer alõyor. Uzmanlarõn senaryolarõna göre Türkiye’nin İç Anadolu, Ege ve Akdeniz bölgeleri kuraklõk ve çölleşmenin etkisi altõna girerken özellikle Doğu Karadeniz bölgesi aşõrõ yağõş ve sellerle müce- dele etmek zorunda kalacak. Doğal Hayatõ Koruma Vakfõ (WWF) Tür- kiye Genel Müdürü Dr. Filiz De- mirayak, bu tehlikelere son 5 yõldõr dikkat çekmeye çalõştõklarõnõ vurgu- layarak “Doğal bir olay olan sel fe- lakete dönüşüyor. Küresel iklim değişikliğinin etkileriyle mücade- leye hazır değiliz” dedi. EKOLOJİK SEL KONTROLÜ Demirayak, mev- sim ortalamalarõnõn üzerinde seyreden sõcaklõklar, aşõrõ sõ- cak günlerin sayõsõ- nõn artmasõ ve mev- sim dõşõ yağõşlar gibi beklenmedik hava koşullarõnõn küresel iklim değişikliğinin en be- lirgin etkileri olduğunu anlattõ. De- mirayak, nehirlerin doğal yapõlarõ- nõn bozulmasõnõn, nehir yataklarõ ve deltalardaki plansõz kentleşmenin, ormansõzlaşma ve yoğun bitki örtü- sünün tahrip edilmesinin selleri fe- lakete dönüştürdüğüne dikkat çekti. Son yõllarda yaşanan küresel ik- lim değişikliğiyle şiddeti giderek artan yağõşlar sonucu oluşan büyük sellerin, bu tip uygulamalarõn yeter- siz kalabileceğini gösterdiğini ifade eden Demirayak şöyle devam etti: “Artık geleneksel su yönetimi uy- gulamaları küresel iklim değişik- liği gerçeğiyle ortaya çıkan sorun ve ihtiyaçlara çözüm sunmakta yetersiz kalıyor. WWF Türkiye olarak sellerin gittikçe artarak tekrarlanan yıkıcı etkisine karşı en ekonomik ve güvenli çözümün ‘ekolojik sel kontrolü’ olduğuna inanıyoruz. Ekolojik sel kontrolü, nehirlerin doğal sel önleme kapasitelerinin korunması ve art- tırılması yoluyla sellerin yıkıcı et- kilerinin azaltılması olarak ta- nımlanabilir. Nehirlerin yukarı ve aşağı kısımlarında bitki örtü- sünün korunmasını ve uygun ağaçlandırmayı; mendereslerin, nehir ve dere yataklarının ve su- lak alanların korunması yoluyla su tutma kapasitesinin arttırıl- masını ve bu yolla su akışının ya- vaşlatılmasını kapsıyor.” Sellerküreselõsõnmanõnbelirtisi Çevreciler, Karadeniz’de meydana gelen sel felaketinin Türkiye’nin küresel iklim değişikliği ile mücadeleye hazõr olmadõğõnõ ortaya çõkardõğõnõ belirterek bölgedeki yağõşlarõn ve sellerin zaman içinde daha da artõş göstereceği uyarõsõnda bulundular. Uzmanlar yenilenebilir enerjinin göz ardõ edilerek fosil yakõtlara yatõrõmda õsrar edilmesine tepkili ‘Rüzgâr ve güneş Türkiye’ye yeter’ GİZEM GÜRAY / MUSTAFA KONUKSEVER Küresel õsõnma ve iklim değişikliği gibi çevre sorunlarõnõn sõklõkla tartõşõldõğõ günü- müzde, dünyada gittikçe önem kazanmaya başlayan yenilenebilir enerji alanõnda Türki- ye’de atõlan adõmlar yetersiz kalõyor. Türki- ye’nin rüzgar enerjisi potansiyelinin Avrupa ülkelerine oranla oldukça yüksek olmasõna karşõn, yenilenebilir enerji kaynaklarõnõn kullanõlmamasõ için uluslararasõ lobilerin et- kin olduğuna dikkat çeken uzmanlar, TBMM’de görüşülmek üzere bekleyen Ye- nilenebilir Enerji Yasasõ’nõn hõzla yasalaş- masõ gerektiğini söyledi. Marmara Üniversitesi Yeni Teknolojiler Araştõrma ve Uygulama Merkezi Müdürü ve EUROSOLAR Avrupa Yenilenebilir Enerji- ler Birliği Başkan Yardõmcõsõ Prof. Dr. Ta- nay Sıdkı Uyar, Türkiye’nin rüzgâr enerjisi potansiyelinin Almanya’dan 2 kat fazla ol- masõna karşõn Türkiye’de buna yönelik adõmlarõn yetersiz olduğunu söyledi. Bir di- ğer yenilenebilir enerji kaynağõ olan güneş enerjisinin kullanõmõ için de Türkiye’nin po- tansiyelinin çok yüksek olduğunu belirten uzmanlar, enerji üretiminde Türkiye’nin fo- sil yakõtlardan vazgeçmesi gerektiğini vur- guladõlar. Akademik çevreler, çevre dostu rüzgâr enerjisinin, artan enerji maliyetleri karşõsõnda ülkeler için önemli bir kaynak olarak görülmesine karşõn, Türkiye’de rüz- gâr enerjisi gözardõ edilerek, doğalgaz ve petrol gibi fosil yakõtlara yönelik yatõrõmlar- da õsrar edilmesine tepkili. ‘YENİLENEBİLİR ENERJİ İHTİYACIMIZI KARŞILAR’ Uyar, gelişmiş ülkelerin Termik Santralla- rõ kapatmasõna karşõn, Türkiye’nin halen uzun vadeli ithal kömür anlaşmalarõ yapma- sõnõ eleştirerek şöyle devam etti: “ABD 25 bin megawatt ile rüzgâr enerjisi üretimin- de birinci, Almanya 16 bin Megawatt ile ikinci sırada yer almaktadır. Türkiye’nin ihtiyacı olan elektrik enerjisini üretecek kapasite 30 bin Megawatt’dır. 1973 yılın- dan başlayarak planlanan 100 nükleer santralın ihalesinin durdurulduğu, 1978’den bugüne kadar tek bir tane bi- le yeni santral siparişinin gerçekleşme- diği ABD, Türkiye’nin bütün elektrik ihtiyacını karsılayacak kadar elektriği rüzgârla üretiyor. Almanya’da ise her yıl bir nükleer santral kapatılıyor. Tür- kiye’nin de yenilenebilir enerji kaynak- larına yönelmesi gerekmektedir.” TBMM’de görüsülmek üzere bekleyen “Yenilenebilir Enerji Yasası”na da deği- nen Uyar, yasada yapõlacak değişikliklerle evlerde ve işyerlerinde elektrik üretmenin mümkün olacağõnõ ancak ekonomiyi yöneten bakanlõklarõn yasanõn çõkartõlmasõnõ istemedi- ğini ifade etti. Bu konuda kamuya önemli gö- revler düştüğüne vurgu yapan Uyar, “Yalnız- ca rüzgâr enerjisi ile toplam elektrik ge- reksiniminin iki mislini karşılayabile- cek olan Türkiye’nin enerjisinin yüzde 100’ünü yenilenebilir enerjiden yararlanarak karşılaması müm- kündür” dedi. Ulusal Fotovoltaik (PV) Teknoloji Plat- formu Yürütme Kurulu Üyesi ANEL- TECH A.Ş İş Geliştirme ve İş Birimi Müdü- rü Levent Gülbahar, enerji kaynaklarõnõn yaklaşõk yüzde 71’ini ithalat yoluyla karşõla- yan Türkiye için güneş enerjisi potansiyeli- nin büyük bir şans olduğunu ifade ederek “Türkiye’de Elektrik İşleri Etüt İdaresi (EİEİ) tarafından yapılan çalışmalar, Tür- kiye’nin ortalama yıllık güneşlenme süresi 2640 saat (günlük toplam 7.2 saat), ortala- ma toplam ışınım şiddetinin 1311 kilovat sa- at(kWh/m²) yıl olduğunu ortaya koydu. Gü- neş enerjisinden elektrik üretmede birinci olan Almanya’nın almış olduğu yıllık enerji yaklaşık 950-970 kWh/m2’ iken Türki- ye’nin ise yaklaşık 1500-1600 kWh/m2. Yüzde 65-70 gibi bir oranla, biz Alman- ya’dan daha fazla enerji alabiliyoruz” diye konuştu. Ortalama 200 günü güneşli geçen Türkiye’de şu anda yenilenebilir enerji ka- pasitesinden ancak binde 1 oranõnda yarar- lanõlabildiğini söyleyen Gülbahar, “Türkiye imzaladığı Kyoto Protokolü çerçevesinde 2012’ye kadar gaz salımını azaltmak zorun- dadır. Bu şekilde devam edilirse şartlar ye- rine getirilemeyerek anlaşma gereği her yıl 2.2 milyar dolar ceza ödemek zorunda kalı- nacaktır” dedi. Gülbahar, Bakanlõğõn, 2020 hedefinin 5 bin MW’lõk güneş enerjisi üretimi olduğunu, AB’nin ise Türkiye’den beklentisi- nin 20 bin MW olduğuna dikkat çekti. T ürkiye’de yenilenebilir enerji kanu- nunda gerekli değişliklerin ileri tari- he atõlmasõ ile iklim değişikliği ko- nusunda erteleme politikasõnõn sürdüğünü belirten Greenpeace Akdeniz Genel Koor- dinatörü Dr. Uygar Özesmi, “Yenilenebi- lir enerji, ülkelerin en hızlı ilerleme kay- dettiği sektör, bizim buna dahil olma- mamız ilerisi için büyük zararlara yol açacak. Dış kaynaklara ve fosil yakıtla- ra bağımlılığımız arttığı için ekonomik büyümemiz sekteye uğrayacak. Rüzgâr- dan enerji üretimi fosil yakıta kıyasla 2 kat istihdam yaratıyor ” diye konuştu. ‘SOMUT ADIMLAR ATILMALI’ Yenilenebilir enerji kullanõmõnõn yaygõn- laştõrõlmasõ için Türkiye’nin bir an önce somut adõmlar atmasõnõ ve hedeflerin belir- lenmesini istediklerini belirten Dr. Özes- mi, şöyle konuştu: “Greenpeace olarak yürüttüğümüz ‘Enerji [D]evrimi Projesi’ kapsamında Türkiye için ortaya koydu- ğumuz verilere göre, 2020’de yıllık rüz- gâr 9 TWh ’e 2050’de ise 95 TWh’e çık- ması bekleniyor. 2050’ye kadar linyit kömürü kullanımının aşamalı ola- rak tamamen ortadan kalkması gerekiyor. Türkiye’de rüzgâr enerjisi potansiyeli 48.000 MW’tır(megawatt). Halen kurulu güç 425 MW, inşa halinde ise 485 MW’lık rüzgâr türbini bulun- maktadır. Bu 2050’de kurulu güç olarak 30 GW(gigawatt) olmalı. Ayrıca jeotermal 4 GW, konsantre güneş enerjisinin 14 GW olması gerekiyor.” ‘KAYNAK SIKINTISI YOK’ NABUCCO hattõnõn kurulmasõ ile Avrupa’nõn yõllõk 60 milyon ton daha fazla karbondioksit salõmõ yapacağõna dikkat çeken Dr. Özesmi, bu hatta yatõ- rõlacak 7.9 milyar Avro ile 4 bin rüzgâr türbini ile 8 bin MW elektrik üretilebile- ceğini, ödenecek yõllõk gaz bedeliyle ise her yõl 2 bin 500 türbin kurulabile- ceğini belirtti. Yenilenebilir enerji kaynaklarõnõn elde edilmesinin, ulus- lararasõ siyasetle engellenememesi- nin de stratejik bir önemi olduğuna dikkat çeken Dr. Özesmi, “Ga- zın devamlılığını kimse garanti edemezken, rüzgarın önünü kim kesebilir” dedi. ‘DEVLET DESTEĞİ ŞART’ Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Elektrik Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Muğdeşem Tanrıöven, güneş enerji- sinden mevcut durumda elde ettiğimiz yıllık elektrik enerjsi miktarının, Türkiye’nin yıllık elektrik tüketiminin ancak binde 5 miktarına karşılık geldiğini belirterek, “Güneş enerjisinin ülkemizde yaygınlaşamamasının önünde iki te- mel engel vardır. Birincisi, fotovoltaik güneş panellerinin ülkemizde üretiminin olmaması, diğeri ise, güneş enerjisi yatırımlarının klasik enerji sistemleri yatırımlarına göre oldukça pahalı olmasıdır. Ancak birçok AB ülkesi gü- neş enerjisinden elektrik enerjisi üreten yatı- rımcılara, yüksek oranlarda enerji alım desteği sağlamakta, böylelikle sistem kendisini 4-5 yılda amorti etmek- tedir. Ülkemizde de enerji alım garantisi ve diğer devlet teşvikleri en kısa süre- de hayata geçi- rilmelidir” dedi. ‘ G Ü N E Ş İ N B İ N D E 1 ’ İ N D E N F A Y D A L A N I Y O R U Z ’ ‘GAZ KESİLİR AMA RÜZGÂR...’ ‘Sıkıntıları aşmakiçin aralıksız çalışıyoruz’ Karadeniz bölgesinde etkili olan seller can ve mal kaybına yol açmıştı. Türkiye’nin rüzgâr enerjisi po- tansiyelinin çok yüksek olmasına karşın, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılmaması için uluslararası lobile- rin etkin olduğuna dikkat çeken uzman- lar, TBMM’de bek- leyen Yenilenebilir Enerji Yasası’nın hızla yasalaşması gerektiğini söyledi. Filiz Demirayak. İstanbul Haber Servi- si - CHP’li Kartal Beledi- ye Başkanõ Altınok Öz, belediye olarak bazõ sõ- kõntõlar yaşadõklarõnõ be- lirterek, “Bizim arka- mızda İBB ve hükümet yok. Bu sıkıntıları aş- maya çalışıyoruz” dedi. Kartal Belediyesi sosyal tesislerinde gazetecilerle birlikte kahvaltõda buluşan Altõnok Öz, belediyenin sorunlarõ hakkõnda gaze- tecilere bilgi verdi. İstan- bul’un pek çok belediye- si gibi Kartal Belediye- si’nin de borcu olduğunu belirten Öz, “Şu anda 56.5 milyon TL borcu- muz var. Bir enkaz dev- raldığımızı söyleyeme- yiz. Bu sıkıntıları aşmak için uğraşıyoruz” dedi. AKP’li belediyelerin de borç altõnda olduğunu vur- gulayan Öz, “Onların ar- kasında İBB ve hükümet olduğu için daha şanslı- lar. Kentsel dönüşüm projesi adı altında, in- sanların evlerini yıkma- ya çalışıyorlar. Biz buna karşıyız” diye konuştu. Öz, sõkõntõlarõ gidermek için aralõksõz çalõştõklarõnõ da sözlerine ekledi. Altõ- nok Öz, toplantõnõn ar- dõndan gazetecilerle bir- likte yaptõğõ Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplu iş söz- leşmesine katõldõ. Ataköy’de protesto yürüyüşü İstanbul Haber Ser- visi - Çağdaş Yaşamõ Destekleme Derneği, Atatürkçü Düşünce Der- neği ve TMMOB’nin de aralarõnda bulunduğu 13 sivil toplum kuruluşunca oluşturulan “Sahiline ve Yeşiline Sahip Çık Platformu” üyeleri, Toplu Konut İdaresi’nin Ataköy sahilindeki 94 bin metrekarelik araziyi satõşa çõkarmasõnõ me- şaleli yürüyüşle protesto etti. Önceki akşam Ra- mazan Yeşil Parkõ’nda bir araya gelen sivil top- lum temsilcileri yaptõk- larõ açõklamada, “Ata- köy sahili satıldığında sadece geleceğimiz de- ğil, çevremiz doğal sa- hilimiz, yok olacaktır. Rant uğruna bu örnek mahalle bozulacaktır” dediler. Öte yandan yü- rüyüşe tiyatro oyuncusu Cihat Tamer ve eşi de destek verdi. Kartal Belediye Baş- kanı Altınok Öz. Sahilin satışa çıkarılma- sına tepkiler sürüyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle