23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 8 TEMMUZ 2009 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Benim Yurdum... Bu mevsim Bodrum nasıldır? Sanırım televizyon kanallarında izlediğimiz gibi... Denizin üzerinde yüzer odalar... Aylık kirasının kaç bin dolar olduğunu gazeteler yazdı. Paparazziler Bodrum ve Çeşme’yi mesken tutmuş, en son haberleri onlardan öğreniyoruz. Bu arada Nakşi İsmailağa cemaati lideri Mahmut Ustaosmanoğlu İstanbul’a dönmüş. Muhterem 21 gün önce umre ziyareti için Cidde’ye gitmiş müritleriyle birlikte... Sarıklı, cüppeli, şalvarlı ve kara çarşaflı yüzlerce kadın ve erkek müridi Atatürk Havalimanı’na gel- miş şeyhi karşılamak için. Bilmem gazetelerde kara çarşaflı kadın müritleri- ni gördünüz mü? Sanki Türkiye değil Sudan! Üstelik dünya kenti İstanbul’da oluyor bu yaşa- nanlar... Türkiye’nin 2009 yılında geldiği nokta bu işte! Şeyhlerin cirit attığı bir İstanbul manzarası! Bu arada İstanbul’da “Hrant Dink için adalet zin- ciri” oluşturuldu, üç bin kişi İstiklal Caddesi’nden Tak- sim’e yürüdü. Hrant Dink cinayetinde yargı çok ağır işliyor! Cinayetin arkasındaki çete ya da örgütlü güç ne- dense ortaya çıkarılamıyor. Hrant Dink’in öldürüleceğini polis biliyor, jandar- ma biliyor ama nedense bir önlem alınmıyor... Cinayetin işleneceğini bilen yöneticiler ise ödül- lendiriliyor! Devlet içindeki örgütlü silahlı güç bugüne dek or- taya çıkarılmadı. Tetikçiler bulundu, o kadar! Gecikmiş bir adalet adalet midir? Hrant Dink güpegündüz insanların gözleri önün- de öldürüldü. 6 Temmuz’da duruşma vardı... Peki, ne oldu? Gazetelerde okudunuz, değişen bir şey yok! Ha bu arada unutmadan yazayım... Cüppeli Ah- met Hoca da umreden dönmüş... Umre “pro- mosyonu” Cüppeli Ahmet Hoca pek neşeli. Aslında bugün çevre üzerine bir yazı yazacaktım, şu balık çiftliklerine değinip Hasankeyf’i, Allionai’yi anlatacaktım. Kaçkarlar, Toroslar ve Kaz Dağları’ndaki doğa kat- liamını yazıp, kıyı yağmasından söz edecektim. Tekirdağ’dan başlayıp Çeşme Yarımadası’na uzanan kıyı kesiminde, devletin “termal turizm alanları” konusuna girip, yağmacılığın yeni yöntemini ortaya koyacaktım. Talanın, katliamın yeni adı şu: “Termal turizmi!” Dikili’nin o güzelim Bademli yöresi payına düşeni almış... Zeytin ağaçları kesilecek, yerine beton binalar di- kilecek... Ne adına? Turizm! Ne zaman Çanakkale üzerinden Edremit Körfe- zi’ne inersem, Kaz Dağları’nda bir çay içimi durur, denizi seyrederim... Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle doğa yoktur! Zeytin ağaçlarıyla birlikte masmavi bir deniz ku- caklar insanı. O zeytin ağaçları bir bir kesiliyor Kaz Dağları’nda. Yüzlerce maden arama ruhsatı salt Kaz Dağları’nda değil tüm Türkiye’de... Toroslar, Kaçkarlar bildiğiniz gibi... Tunceli’nin Munzur Vadisi de öyle. Gediz Irmağı’nda canlı kalmadı, Bafa Gölü kirlendi. Şimdi sıra Karadeniz’e geldi. Sinop, Amasra, Cide... Çokuluslu altın avcıları oralara da el atmışlar. Marmara Denizi’ni kirlettik, Fethiye koylarını yok et- tik. Yakında o güzelim Amasra ve Cide kıyıları Ege ve Akdeniz’e dönecek, korkum o! Benim ülkemin Çevre Bakanı, Turizm Bakanı te- levizyon ekranlarından görünmeyi sever de doğanın devlet eliyle katledildiğini, denizlerin, koyların, bük- lerin işgal edildiğini söylerseniz sevmez! Bu, dün de böyleydi, bugün de! Benim ülkemde aydınlar, yazarlar öldürülürken devlet seyreder! Tetikçiler bulunur ama asıl patron bulunmaz! Benim ülkemde tarikatlara kucak açılır, Türkan Saylan’a ise çeteci yaftası yapıştırılır. Adalet için Hrant Dink zinciri... Peki, Hrant’ın ölümünü bildikleri halde hiçbir ön- lem almayan devletin memurları AKP iktidarı tara- fından ödüllendirilmedi mi? Zaman akıp gidiyor... Cüppeli Ahmet Hoca ve Mahmut Hoca umre zi- yaretinden dönmüşler. Karşılayanlara bakın... Sanki Sudan’da bir havaalanı... Burası laik demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin Ata- türk Havalimanı efendiler, Atatürk Havalimanı!.. hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com SSK emeklisine 11 TL, Bağ-Kur emeklisine ise 5 TL zam yapıldı. ‘AB yolu TBMM’den geçer’ İstanbul Haber Servisi - Devlet Bakanõ ve Başmüzakereci Egemen Bağõş, aralarõnda gazetemiz Yayõn Yönetmeni İbrahim Yõldõz’õn da bulunduğu gazete, televizyon ve haber ajanslarõnõn yöneticileriyle Ceylan Intercontinental Oteli’nde bir araya geldi. 6 aylõk görev süresiyle ilgili bir değerlendirme yapan Bağõş, AB’nin herhangi bir partinin veya iktidarõn projesi olmadõğõnõ, iktidarõ muhalefeti, genci yaşlõsõyla herkesin ortak yarõnlarõyla ilgili proje olduğunu kaydetti. “AB’nin yolu falanca ilden geçer, filanca bölgeden geçer” söylemine inanmadõğõnõ ifade eden Bağõş, “6 aylõk süreçte şunu anladõm ki AB süreci TBMM Genel Kurulu’ndan geçiyor” dedi. Paksüt’ten savcılığa ziyaret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt, Ankara Adliyesi’ne giderek bir başsavcõvekiliyle görüştü. Paksüt, dün öğle saatlerinde Ankara Adalet Sarayõ’na geldi. Memur Suçlarõ Soruşturma Bürosu’na bakmakla yetkili başsavcõ vekili ile görüşen Paksüt, daha sonra adliyeden ayrõldõ. CHP’li başkana silahlı saldırı ÇANAKKALE (Cumhuriyet) - Çanakkale’nin Biga ilçesi Karabiga Belde Belediye Başkanõ Muzaffer Karataş, belediye binasõnda silahlõ saldõrõya uğradõ. Dün öğle yemeğinden sonra belediyeye dönen Karataş’õn makamõna özel kalemi iterek zorla giren saldõrganõn tabancayla 3 el arka arkaya ateş ettiği belirlendi. Saldõrgan, olaydan sonra belediyede bulunan personeli de tehdit ederek olay yerinden hõzla uzaklaştõ. Saldõrõnõn ardõndan başkanõn makam odasõna giren personel Karataş’õ kanlar içinde yerde yatarken buldu. Karataş, Biga Devlet Hastanesi’ne kaldõrõldõ. Erdoğan tazminat kazandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Sinop’taki seçim mitinginde yaptõğõ konuşmada, “kişilik haklarõna saldõrõda bulunduğu” iddiasõyla, CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal aleyhinde açtõğõ 100 bin TL’lik tazminat davasõnda, 10 bin TL manevi tazminat kazandõ. Başbakan Erdoğan ve oğlu Ahmet Burak Erdoğan’õn açtõğõ davada ise Aydõnlõk dergisi, 3 bin TL manevi tazminat ödemeye mahkûm edildi. AB ilerleme raporlarõ, AİHM kararlarõ örnek gösterilerek Köşk’e rapor sunuldu AKP konuyu çarpõtõyor EMİNE KAPLAN ANKARA - AKP hükümeti, asker- lerin sivil mahkemelerde yargõlanmasõna ilişkin yasa değişikliğiyle ilgili olarak Çankaya Köşkü’ne sunduğu raporda, AİHM kararlarõ, AB ilerleme raporla- rõ ve AB ülkelerinde askeri yargõnõn ol- madõğõnõ gerekçe gösterdi. Ancak ra- porda örnek verilen AİHM kararlarõ as- kerlerin sivil mahkemelerde yargõlan- masõyla ilgili değil sivillerin askeri mahkemelerde yargõlanmasõna ilişkin Türkiye aleyhine verilen kararlardan oluşuyor. AKP hükümetinin dayanak gösterdiği AB ilerleme raporlarõ ve ka- tõlõm ortaklõğõ belgelerinde ise askerle- rin sivil mahkemelerde yargõlanmasõna ilişkin değerlendirme bulunmazken yalnõzca sivillerin askeri mahkemeler- de yargõlanmamasõ yönünde düzenleme yapõlmasõ isteniyor. Genelkurmay Başkanlõğõ’nõn ardõndan AKP hükümeti de Çankaya Köşkü’ne askerlerin sivil mahkemelerde yargõ- lanmasõna ilişkin yasa değişikliğiyle il- gili raporunu sundu. AKP’nin örnek gösterdiği AİHM kararlarõ sivillerin askerlerle işledikleri ortak suçlar nede- niyle askeri mahkemelerde yargõlan- masõna ilişkin kararlardan oluşuyor. Bunlardan 2006 tarihli Ergin davasõn- da AİHM, “Sivillerin soyut yasal dü- zenlemeler uyarınca askeri mahke- melerin yargı yetkisine tabi tutul- masının sivil mahkemelerde yargıla- nan diğer sivillere göre eşitsizliği gündeme getirebileceği, bu çerçeve- de müştereken işlenen suçlar bakı- mından ve çok istisnai durumlarla sı- nırlı olmak dışında sivillerin askeri mahkemede yargılanmalarının adil yargılanma hakkının bir ihlali oldu- ğu” kararõ verildi. Raporda, bir başka AİHM kararõ ör- neğinde de “sivil kişilerin asker kişi- ler ile birlikte işledikleri askeri suç- larda askeri mahkemelerde yargı- lanmalarının adil yargılanma hakkını ihlal ettiğine” dikkat çekiliyor. Hükü- metin raporunda, yasa değişikliğine gerekçe olarak Anayasa Mahkeme- si’nin 1978 ve 1998 yõllarõnda verdiği kararlar da örnek gösteriliyor. Ancak bu kararlar da, sivillerin askeri mahkeme- lerde yargõlanmasõyla ilgili kararlar- dan oluşuyor. AKP, yasa değişikliğini AİHM ka- rarlarõyla savunurken; Genelkurmay si- vilerin askeri mahkemelerde yargõlan- masõna son verilmesine ilişkin düzen- lemeye zaten karşõ çõkmõyor. AKP, yasanõn asõl tartõşma yaratan as- kerlerin sivil mahkemelerde yargõlan- masõna ilişkin maddesiyle ilgili olarak hiçbir AİHM örneği veremezken; bu ko- nuda AB ilerleme raporlarõ, katõlõm or- taklõğõ belgelerine sõğõndõ. Ancak bu bel- gelerde de ağõrlõklõ olarak sivillerin sivil mahkemelerde yargõlanmasõyla ilgili değerlendirmeler yer alõyor. AB 2004 yõ- lõ İlerleme Raporu’nda “askeri mah- kemelerin yetkilerinin askeri perso- nelin ilgili görevlerine hasredilmesi” ifadesi bulunuyor. 2006 yõlõ Katõlõm Ortaklõğõ Belge- si’nde, “Askeri mahkemelerin siville- ri yargılama yetkilerinden geriye ka- lanların da kaldırılması”, 2005 İlerle- me Raporu’nda, “Askeri Ceza Yasa- sı’nın sivillerin askeri mahkemelerde yargılanmasına izin veren hükümle- ri hakkında ilave bir gelişme kayde- dilmediği”, 2008 yõlõ İstişari Ziyaret Ra- poru’nda da, “Anayasanın askeri mah- kemelerin sadece askeri personel üze- rinde yargı yetkisine sahip olacağı ve sivillerin bu mahkemelerin yargı yet- kisine hiçbir halde tabi olmayacağını garanti edecek şekilde değiştirilmesi” ifadeleri yer alõyor. Raporda sadece İn- giltere, İspanya, İtalya, Yunanistan, Po- lonya ve İrlanda gibi ülkelerde askeri mahkeme olduğu belirtildi. ASKERLERİN YARGILANMASI AB hukuku ne öneriyor? AB’nin şubat ayõnda hazõrladõğõ Türkiye raporunda siviller aleyhine suç işleyen askerlerin sivil mahkemede yargõlanmasõ öneriliyor. Raporda Türkiye’de yargõnõn bağõmsõz olmadõğõna dikkat çekiliyor. ÇİMEN TURUNÇ BATURALP BRÜKSEL - AB hukukuna uyum çer- çevesinde Türki- ye’deki mevzuata iliş- kin yargõ ve temel hak- lar faslõnda yapõlmasõ gerekenlerin tavsiye edildiği raporda ana- yasanõn, “Askeri yar- gının sadece asker kişilerin yargılan- masını garanti altına alacak şekilde değiş- tirilmesi” öneriliyor. AB tarafõndan ha- zõrlatõlan 6 Şubat 2009 tarihli rapora göre, si- villerin hiçbir koşulda askeri mahkemelerde yargõlanmamalarõ ge- rekiyor. Raporda ayrõ- ca asker kişilerin sivil mahkemeler tarafõn- dan yargõlanmasõnõn da sõnõrlarõ çizilerek “Görev sırasında ve- ya görevde olmadık- ları sırada siviller aleyhine suç işleyen ordu mensupları sivil mahkemeler tarafın- dan yargılanmalı. Bu tür davalarda silahlı kuvvetlerin tam iş- birliği ve gerekli yar- dımı sağlaması ya- sayla zorunlu kılın- malıdır” deniyor. Türkiye’de yargı bağımsız değil Türkiye’de yargõnõn bağõmsõzlõğõ, tarafsõz- lõğõ ve hukukun uy- gulanmasõ ile ilgili 17- 21 Kasõm tarihleri ara- sõnda Türk yargõ sis- temi ile ilgili yapõlan araştõrma sonucunda hazõrlanan rapora gö- re, Türkiye’de yargõ Adalet Bakanlõğõ’nõn siyasi müdahaleleri yüzünden bağõmsõz değil. Raporda Adalet Bakanlõğõ’nõn üst yö- netim kadrosunun kõ- sa süre için atanmõş hâkimlerden oluştuğu belirtiliyor. Daha son- ra hâkimlik görevleri- ne dönecek olan ba- kanlõk görevlilerinin tüm hassasiyetine rağ- men yargõ bakanlõğõn siyasi müdahalelerin- den tam olarak koru- namadõğõna dikkat çe- kiliyor. Türkiye’de yargõnõn başõmsõzlõğõ- nõn ve tarafsõzlõğõnõn sağlanabilmesi için sisteme ilişkin birçok öneri yer alõyor. AKP hükümeti askerlerin sivil mahkemelerde yargõlanmasõna ilişkin değişikliğe gerekçe olarak sunduğu rapor, sivillerin askeri mahkemelerde yargõlanmasõna ilişkin kararlardan oluşuyor. Oysa, Genelkurmay, sivillerin askeri mahkemelerde yargõlanmasõnõn kaldõrõlmasõna ilişkin düzenlemeye karşõ çõkmõyor. Başsavcõlõk iddianameyi istedi İstanbul Haber Servisi- İs- tanbul Cumhuriyet Başsavcõlõ- ğõ’nõn Ergenekon soruşturma- sõnõ yürüten özel yetkili savcõ- lara 3. iddianemeyi teslim et- mesi yönünde “telkinde” bu- lunduğu bildirildi. Daha önce iki iddianamesi açõklanan Ergenekon soruştur- masõnõn 3. iddianamesinin ya- zõmõnõn tamamlandõğõ belirtil- di. İstanbul Cumhuriyet Baş- savcõlõğõ’nõn iddianameyi ta- mamladõğõ bildirilen özel yet- kili savcõlarõndan 3. iddiana- meyi bugün teslim etmesini istediği belirtildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcõ Vekili Turan Çolakkadõ önceki gün 3. iddianameye ilişkin toplu açõklama yapacaklarõnõ ve ya- zõlõ olarak dağõtacaklarõnõ du- yurmuştu. 3. iddianamede ara- larõnda eski Özel Harekât Dai- re Başkanvekili İbrahim Şa- hin’in de bulunduğu 70 sanõ- ğõn isminin geçtiği, Sõvas kat- liamõna ilişkin özel ve bugüne kadar yayõmlanmamõş görün- tülerin yer aldõğõ, özellikle Doğu ve Güneydoğu bölges- nideki 60’a yakõn faili meçhul dosyanõn yer aldõğõ ileri sü- rülmüştü. İddianamede Baş- bağlar katliamõna ilişkin bilgi- lerin de yer aldõğõ belirtilmişti. HÜKÜMET DİKKATE ALMAYABİLİR ÇANKAYA, KURTULAN’I YALANLADI Şerhli onay bağlayıcı değil DTP’yle yine randevu krizi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül’ün askerlerin sivil mahkemelerde yargõlanmasõna ilişkin yasa değişikliğini şerh- li onaylayacağõ belirtilirken; Gül, TSK’nin endişelerini gi- derecek bir düzenleme yapõl- masõnõ önerse bile AKP hü- kümetinin bunu dikkate ala- cağõnõn garantisi bulunmuyor. Kulislerde, Gül’ün türbanla ilgili anayasa değişikliğinde ol- duğu gibi bu yasa değişikliği- ni de “şerh koyarak” onay- layabileceği, hükümete TSK’nin endişelerini giderecek yasa değişikliği önerebileceği kaydediliyor. Cumhurbaşkanõ Gül’ün tür- ban yasağõnõ kaldõran anayasa değişikliğini onay gerekçe- sinde, “Cumhurbaşkanımız, meselenin anayasa değişik- liğine gerek kalmadan par- tiler arasında sağlanacak bir mutabakatla çözümü için sivil toplum örgütlerinin başlattıkları iyi niyetli giri- şimlere fırsat vermek ama- cıyla bir süre beklemeyi uy- gun bulmuşlar ve bu giri- şimlerin sonuçlanmasını beklemişlerdir” denilmişti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kürt sorununun çö- zümü için Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül’le görüşerek bu konuda bir dosya sunmayõ plan- layan DTP’li belediye başkan- larõnõn randevu istemi yanõtsõz kaldõ. DTP’li Fatma Kurtu- lan’õn, Gül’ün belediye baş- kanlarõna bugün için randevu verdiğini açõklamasõndan kõsa bir süre sonra Çankaya Köş- kü’nden yalanlama geldi. DTP lideri Ahmet Türk’e Başbakan Tayyip Erdoğan’õn randevu vermemesi nedeniyle sõkõntõ yaşayan DTP, ikinci ran- devu şokunu da dün yaşadõ. DTP’li 7 il belediye başkanõnõn Kürt sorununun çözümü ko- nusunda yeni anayasa istemle- rini iletmek için randevu tale- binde bulunmuştu. Gül’ün “Kürt sorunu” konusundaki açõklamalarõnõ da dikkate alarak kendilerine randevu verileceği umudunu taşõyan DTP’lilerin morali Gül’ün açõklamasõyla bozulurken, yeni formüller ma- saya yatõrõldõ. DTP’liler, Gül ile görüşme olmasa da dosyayõ Gül’ün özel kalemine bõrakma formülünü değerlendirdi. Nihai kararõn bugün açõklanacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle