Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
7 TEMMUZ 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA
SPOR 19
GÖRÜŞ / HALİT DERİNGÖR
Hukuka İnanıyor muyuz?
Herhangi bir işbirliğinde taraflar karşılıklı olarak hakları-
nı garantiye almak için, belirli bir süreyi kapsayacak şekil-
de sözleşme yaparlar. Bu sözleşme içinde yasal ve özel
maddeler yer alır. Ben hukukçu değilim, hukukçularımız bu
konuyu çok daha iyi açıklarlar. Ancak, konuyu irdelemek
için işleyişe bakmak yeterlidir sanırım. Çift taraflıdır mukavele.
Bildiğiniz gibi, tek taraflı olarak feshedilemez.. Eğer taraf-
lardan herhangi biri bunu yaparsa tazminat ödemek du-
rumunda kalır. Sözleşmenin normal süresi içinde herhan-
gi bir anlaşmazlık olmadığı takdirde, sürenin bitiminde, ta-
raflar isterlerse mukaveleyi bitirirler ve böylece birbirlerine
olan yükümlülükleri ortadan kalkar. Yeniden bir anlaşma yap-
ma özgürlüğüne kavuşurlar.
Bizim gençliğimizde; sıradan işlerde taraflar arasında söz-
leşme yapmak çok sık görülen bir durum değildi. Böyle,
mukaveleler falan düşünülmezdi. Söz, mukavele yerine ge-
çerdi. Şimdiki gibi anormal yükümlülükler olmazdı. Bugünkü
durum tam tersine. Birçok konuda sözleşme uygulaması
var ama ne gariptir ki bir o kadar da yaptıkları mukavele-
leri kulak arkasına atan bir sürü insan var. Hiçbir şeyden
korkuları yok. Bu nedenle de anlaşmazlıkları çözecek olan
hukukçuların önünde dağ gibi dosyalar yığılıyor. Bizim ül-
kede avukatların çok zengin olması gerekir. Ancak onlar da
“Çok iş var ama karşılığında para yok” diye yakınıyorlar. Böy-
le bir durumu artık herkes kanıksadı. Kimsenin yüzü bile kı-
zarmıyor. İşin en ilginç yanı da artık, mukavele şartlarına uy-
mamak konusunda alışkanlık, kazanıldı.
Gelelim spora... Ülkemize yabancı antrenör ve futbolcular
getiriyoruz. Hepsini göklere çıkartıyoruz. Onlarla masaya
oturup, sözleşme yapıyoruz. Ama Türkiye’deki işleyişi bil-
dikleri için mukavelenin tek taraflı feshi durumu için as-
tronomik rakamları tazminat maddesi olarak koyuyorlar. İş-
ler iyi gitmeyince kulüpler mukavele süresini beklemiyor.
Tek taraflı fesih için antrenörlere değişik baskılar yapıyor-
lar. Sonuçta onları mukavelenin tek taraflı feshine mecbur
ediyorlar. Ne var ki, tazminat konusunda birtakım taktik-
lerle, kişiyi tazminattan vazgeçirmek veya tamamını değil
de belirli bir kısmını vermek konusundaki çabalarımızla dün-
yada şöhret olduk. Böyle olayların çoğu, evrensel futbol
mahkemesine gidiyor ve sonuç yılan hikâyesine dönüyor.
Siz hiç ülkemizde yabancı sporcu ve teknik adamlarla ya-
pılan mukavelelerin istenildiği şekilde sonuçlandığını gör-
dünüz mü, duydunuz mu? Ya da ülkesine dönen antrenöre
yöneticiler teşekkür etsinler, onları çiçekle göndersinler. Ben
görmedim. Gören varsa söylesin.
Artık dünya eskisi gibi değil. İnternet sayesinde her tür-
lü bilgiye rahatlıkla ulaşılabiliyor. İstenildiği takdirde, her ül-
keye ait, her türlü haber alınabiliyor. Türkiye’nin bu duru-
munu bildikleri halde, bu yabancılar neden ülkemize taşı-
nıyorlar. Gayet basit. Çünkü ülkemizde çok para alıyorlar.
Aldıkları paradan çok az vergi kesiliyor. Yabancılar açısından
bir anlamda vergi cennetiyiz.
e-mail : [email protected]
G.Saray’ın yeni Ali Sami Yen Stadı projesi her dönem bir engele takılıyor, camia üzgün
13 yõldõr bitmeyen şarkõ
COŞKUN GÜLBAHAR
G.Saray’õn yõllardõr özlemini
çektiği ve son olarak 2010-11
sezonunda açõlõşõnõ yapmayõ
planladõğõ Türk Telekom
Arena’nõn ihalesinin iptal
edilmesiyle Sarõ - Kõrmõzõlõlarõn
hayalleri yine başka bahara kaldõ. Yeni
ihale ve inşaat için gözler TOKİ’ye
çevrildi. G.Saraylõlar, yüklenici firma
Eren Talu’nun sözünün arkasõnda
duramamasõyla büyük üzüntü yaşarken
Seyrantepe hayalinin kâbusa dönüşmesi
Sarõ - Kõrmõzõlõ camiada sendrom haline
geldi. 1996’da dönemin başkanõ Faruk
Süren tarafõndan, “Yeni bir stat
yapmalıyız” denilerek gündeme getirilen
projenin aradan geçen 13 yõla karşõn
tamamlanamamasõ da başka bir sõkõntõ.
Süren, kendisi de dahil yönetimlerin bu
konuda gereken adõmlarõ atamadõğõna
dikkat çekti. Sarõ - Kõrmõzõlõ takõmõn
UEFA Kupasõ’nõ alan kadronun
iskeletini oluşturduğu yõllarda stat
projesini kamuoyuyla paylaşan Süren
büyük destek almõş, geleceğe dair umutlu
konuşmuştu. Yeni stadõn hemen
planlamaya konulup iki yõl içinde
bitirilmesi planlanõyordu. Ortaya konulan
proje herkes tarafõndan takdir toplamõştõ.
Ancak Kanadalõ bir firmanõn çizdiği bu
proje Sarõ - Kõrmõzõlõlara tam 12 milyon
dolara mal olmuştu. Sonuç ise daha
acõydõ, G.Saray stadõn maketini
yapmaktan öteye gidememişti.
Süren döneminde büyük başarõlar
yakaladõ G.Saray. Önce Türkiye Ligi’nde
4 yõl üst üste şampiyonluk, ardõndan
UEFA Kupasõ şampiyonluğu. Herşey
yolunda giderken stat konusunda somut
bir adõm atõlamamõş olmasõ yöneticilerin
canõnõ sõkõyordu. Ardõndan Mehmet
Cansun geldi başkanlõğa. O da Süper
Kupa’yõ kazandõrmasõna karşõn stat
projesini hayata geçiremedi. 2002’de
başkanlõğa gelen Özhan Canaydõn’õn stat
konusunda çok istekli olduğunu
belirtmişti. Çalõşmalar sonrasõ 2007’de
Aslantepe’de inşaat yükselmeye
başlamõştõ. Stat konusunda adõm
atõlamamasõnõn en büyük nedenlerinden
biri de uzun yõllardõr G.Saray’õn yönetim
kurulunda inşaat işinden çok iyi anlayan
bir yöneticinin olmamasõ. Oysa
F.Bahçe’de hep bu konuda tecrübeli
isimler görev aldõ. Bu sayede F.Bahçe
tribün ve tesis inşaatõnõ tamamlarken
G.Saray 13 yõldan bu yana uğraştõğõ
stadõn ancak dörtte birini
tamamlayabildi. Projenin iptal edilmesi
halinde mahkemeye gideceğini söyleyen
Talu’nun TOKİ’nin kararõ sonrasõ hangi
tavrõ sergileyeceği merakla bekleniyor.
ASLANTEPE HEP
YERİNDE SAYDI
1996: Başkan Süren yönetiminde
yeni stat projesi ilk kez dile getirildi.
1998: Belediye Başkanõ Tayyip
Erdoğan’dan yeni stat için izin
alõnamadõ.
2002: Özhan Canaydõn Ali Sami
Yen’i yenilemeye gitti. Bir sezon
boyunca maçlar Olimpiyat
Stadõ’nda oynandõ.
2007: Ali Sami Yen
TOKİ’ye bõrakõldõ,
Seyrantepe’deki arazi
alõndõ. TOKİ’nin
düzenlediği ihale 777
milyon TL karşõlõğõnda
Talu-Alke ortaklõğõna
verildi.
2008: Eren Talu finansmanõ
sağlamakta zorlandõ, Dubaili bir
grupla ortaklõk kurdu.
2009: İnşaat 4 ay durdu, TOKİ’nin
uyarõlarõna rağmen Talu gerekli
kaynağõ bulamadõ. TOKİ yaptõğõ
açõklamayla Talu-Alke ile yapõlan
ihalenin iptal edildiğini duyurdu.
Likör fabrikasõ arazisi kaybedilince proje suya düştü
Yeni stat hayallerine bundan 13 yıl önce başlayan G.Saray,
1998’de Tekel’in Likör Fabrikası’nı almak için ihaleye girmiş ve 42
milyon dolara almaya hak kazanmıştı. Ancak Sarı - Kırmızılılar
gerekli parayı zamanında yatırmayınca ihaleyi kaybetmiş, ardından
yeni arayışlara başlamıştı. G.Saray için “Kaçan balık büyük oldu” ve
Likör Fabrikası değerini 10’a katladı. Mecidiyeköy’deki arazinin şu
anki değerinin 400-600 milyon TL olduğu ifade ediliyor.
Sadece stadõn maketine 12 milyon dolar ödendi
1996 yılında başlayan yeni stat düşü, Galatasaray yönetimlerince
kimi zaman seçim yatırımı olarak kullanıldı. Bu süreç içinde şimdiki
stadın yerine inşa ettirilecek yeni Ali Sami Yen Stadı’nın sırf proje
çizimleri için 12 milyon dolara yakın para kulübün kasasından çıktı.
‘Mış gibi’ sözcüğü, görünüşüyle
gerçeği aynı olmayan, görünüşü
başka aslı başka olan şeyler için kul-
lanılır. Sporda da ‘mış gibi’leri med-
ya yaratır genelde bizde. Ülkemize
gelen yabancıları dünya yıldızıymış
gibi yazmaya bayılırlar.
Sorgulamayız bu ‘mış’ları... Veril-
diği gibi almak, kendimizi kandırmak
hoşumuza gider. Sadece yabancı-
lara ‘mış gibi’ yapmıyoruz, içimizden
de çıkarıyoruz bu ‘mış gibi’leri...
Bu ‘mış gibi’lere son örnek de Ay-
kut Kocaman’dır.
Futbolu bıraktıktan sonra Metin
Türel’in yardımcılığıyla başladığı , bu
yolda iki dönem İstanbulspor, Ma-
latyaspor, Konyaspor ve yine iki dö-
nem Ankaraspor vardır teknik adam-
lık serüveninde. Ciddi hiçbir başa-
rı yoktur dağarcığında. Çalıştırdığı
hiçbir takımda ligi beşinci sırada bi-
tirmemiştir. Hiçbir takımla Türkiye
Kupası kazanamamıştır ya da hiç-
bir takımı Avrupa kupalarına taşı-
yamamıştır. Ama spor medyası onu
başarılıy’mış gibi’ yapmayı başar-
mıştır. Bizse ondan gerçek bir ba-
şarı öyküsü bekliyorduk; genç, ye-
tenekli ve adam duruşundan.Yeni
sezonda ‘mış gibi’ yerine gerçek bir
başarı öyküsü gelecek diye bekli-
yorduk. Ama o sportif direktörlüğü
seçti, yazık.
Onun kadar olmasa da bir baş-
ka ‘mış gibi’ de Abdullah Avcı. U17
Avrupa şampiyonluğu, dünya 4.’lü-
ğü tamam da Süper Lig’de üçün-
cü sezon koşullar iyi, çalışma ortamı
iyi, ekonomik olarak transfer sıkın-
tısı yok artık başarıyı sadece bü-
yüklerle oynanan maçlarda aramak
yerine üst sıralarda aramak gerek-
miyor mu?
Her yıl son anda kümede kalmak
bence başarılı teknik adam tanım-
laması yerine başarılıy’mış gibi’
teknik adam tanımlamasını getiriyor.
Fransa’da pedallar dönüyor
Spor Servisi - Fransa Bisiklet
Turu’nun 3. etabõnõn galibi Co-
lumbia takõmõndan İngiliz Mark
Cavendish oldu. İlk etaptan bu
yana sarõ mayoyu bõrakmayan
Fabian Cancellara unvanõnõ ko-
rudu. Efsane bisikletçi Lance
Armstrong da bu etapta elde et-
tiği 19.’lukla genel klasmanda
3.’lüğe çõktõ. 196.5 km’lik Mar-
silya-La Grande Motte etabõnda
Cervelo Test takõmõndan Thor
Hushovd 2., Skil-Shimano’dan
Cyril Lemoine 3. oldu. Dünyanõn
en eski ve en prestijli bisiklet ya-
rõşõ olan Fransa Turu bugün ya-
põlacak Montpellier etabõyla de-
vam edecek.
Federer’in sõrrõ
Sampras’ta gizli
Spor Servisi - Dünyanõn gelmiş geçmiş
en büyük tenisçisi olarak nitelendirilen ve
Wimbledon’u kazanarak 15. “Grand Slam”
zaferine imza atan Roger Federer, rekorunu
kõrdõğõ Pete Sampras’õ görünce çok heye-
canlandõğõnõ söyledi. Final için korta çõk-
tõktan sonra ABD’li ünlü raketi gören Fe-
derer, “Sampras benim için çok önemli bir
oyuncu. Onun bu maça gelmesini çok is-
tiyordum. Çünkü kazanırsam kendisinin
rekorunu kıracaktım. Onu yerini alırken
görünce çok heyecanlandım. Sampras’ın
tribünde oturması beni motive etti” dedi.
Federer ile Andy Roddick arasõndaki 4
saat 16 dakika sürüp 5 set ve 77 oyuna sah-
ne olan maç “Grand Slam” tarihinin en
uzun süreli tek erkekler finali oldu. Bir ön-
ceki rekor, 1927’de Avustralya Açõk Tenis
Şampiyonasõ’nda G.Patterson ve J.Haw-
kes arasõnda oynanan 71 oyunluk final ma-
çõna aitti.
Wimbledon’daki en uzun erkekler finali
ise geçen yõl Federer ve Nadal arasõnda ya-
põlan 62 oyunluk final karşõlaşmasõydõ.
ALİCAN SEZER
Beşiktaş Teknik Direktörü Mus-
tafa Denizli’nin Almanya’dan bek-
lediği ‘gizli’ Türk oyuncunun Yıl-
dıray Baştürk olduğu iddia edildi.
Delgado’nun sakatlõğõ sonrasõnda
orta alana yerli statüsünde bir oyun-
cu almak isteyen Denizli’nin
Yõldõray’õ yönetime bildirdiği ve
ulusal oyuncunun transferinin
bitme aşamasõna geldiği öne sü-
rüldü. Nevzat Demir Tesisle-
ri’nde dün basõn mensuplarõy-
la sohbet eden deneyimli teknik
adam, Almanya’da ilgilendikleri
Türk oyuncu için, “Eğer bu ismi
alırsak, kafamdaki takım oluşmuş
olacak. Transfer her an gerçek-
leşebilir” dedi.
Bobo’nun takõmdan ayrõlmak is-
temediğini söyleyen Denizli, “Bo-
bo’nun istenmesi söz konusu. Her
futbolcu için durum aynı. Bizim
de talip olduğumuz futbolcular
oluyor. Onun da taliplileri var.
Kendisi gitmek isteseydi zaten
şimdiye kadar burada olmazdı.
Şampiyonlar Ligi’nde ısıran bir
takım olmak istiyoruz, öyle bir
kimliğin olmazsa ayakta kalma
şansın kalmaz” diye konuştu.
Ömer’in şanssızlığı
Denizli’nin Almanya’dan
istediği diğer bir Türk oyuncu
Ömer Toprak’õn transferin-
den vazgeçilmesi sebebinin
trafik kazasõ geçirmesi olduğu
öğrenildi. Geçen sezon Almanya 2.
Ligi’nde yõlõn defans oyuncusu se-
çilen Ömer’in kazada aracõn yakõt de-
posunun patlamasõyla vücudunda
derin yanõklarõn oluştuğu ve bu ne-
denle futbol yaşamõnõn tehlikeye
girdiği belirtildi.
Öte yandan Beşiktaş Başkanõ Yıl-
dırım Demirören, transferinde pü-
rüzler olan Ferrari için dün bir kez da-
ha yöneticilerle İtalya’ya gitti.
Yönetim anlaşamadõ, Daum sahip çõktõ Denizli’nin õsrarla istediği isim belli oldu
OTürkYıldıraymı?Volkan bilmecesiSpor Servisi - F.Bahçe Teknik Di-
rektörü Daum, henüz Sarõ - Lacivert-
li takõmla sözleşme yenilemeyen kale-
ci Volkan’õ hep birinci kaleci olarak dü-
şündüğünü ancak ulusal file bekçisiy-
le anlaşma sağlanamazsa yönetime 24
saat içinde başka kaleci isimleri suna-
bileceğini açõkladõ. Daum “Umarım
Volkan en kısa zamanda kararı ve-
rir ve F.Bahçe’de kalır” dedi. Vol-
kan’õn kendisi için bir numara olduğu-
nu vurgulayan Alman teknik adam,
“Benim için Volkan Fenerbahçe’nin
birinci kalecisidir. Ama karar tabii
ki onun. Şimdiye kadar bu konuda B
planım yoktu. Çünkü her zaman
Volkan’ı istedim. Ancak bu iş bizim
için pozitif bitirilemezse, o zaman 24
saat içinde başka kaleci isimleri su-
nabilirim” diye konuştu. Daum, trans-
fer teklifleri aldõğõ belirtilen Güiza
için “Nereden teklif gelirse gelsin,
Güiza’nın F.Bahçe ile kontratı var.
Başka yerde değil” şeklinde konuştu.
GERİDE KALDIK
Akdeniz’de
yine hüsran
Spor Servisi - Real Madrid’in 94
milyon Avro bonservis bedeliyle
M.United’tan transfer ettiği Portekizli
yõldõz Ronaldo dün İspanyol kulübüy-
le sözleşme imzaladõ. S.Bernabeu Sta-
dõ’nõn tribünlerini dolduran 80 bin Re-
al Madrid taraftarõ Ronaldo’yu dakika-
larca ayakta alkõşladõ. Ronaldo, yeni ta-
kõmõnda 9 numaralõ formayõ giyecek.
SEVİL ARINAN
ANKARA - İtalya’nõn Pescara ken-
tinde bu yõl 16.’sõ gerçekleştirilen Ak-
deniz Oyunlarõ’nda Türkiye, 65 madal-
ya kazanarak 4. oldu. Türkiye’nin sõra-
lamadaki yeri her ne kadar “başarılı” gi-
bi görünse de, Ay - Yõldõzlõlarõn topla-
dõğõ madalyalar 2008 Pekin Olimpiyat
Oyunlarõ’nda olduğu gibi bir önceki or-
ganizasyonun gerisinde kaldõ. Türkiye
ayrõca yüzme ve cimnastikte gösterdiği
“başarısızlık geleneğini” de bozmadõ.
Pekin’de yaşanan hüsranõ unutturmak
için Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü
(GSGM) tarafõndan son derece önem ve-
rilen organizasyona Türkiye 343 spor-
cuyla katõldõ. Kadroya ağõrlõklõ olarak
2012 Londra Olimpiyat Oyunlarõ’na gi-
decek sporcular alõndõysa da beklenen ol-
madõ. Güreş, halter ve atletizmde alõnan
altõn madalyalar Türkiye’yi sõralamada
yukarõlara çekerken, yüzmede yine ma-
dalya alõnamadõ. 10 cimnastikçiyle oyun-
lara katõlan Türkiye, sadece Göksu Üç-
taş’la tarihinde ilk defa bayanlar kate-
gorisinde madalya kazanabildi. Türkiye
bu tabloyla 2005 yõlõnda İspanya’da ya-
põlan Akdeniz Oyunlarõ’nõn da gerisine
düşmüş oldu.
G Ö R Ü Ş / İ L H A M İ Ş A R K A N
Sportif Direktör
ALTILI GANYAN
5 1 1 3 3 13
9 4 5 8 5 2
2 7 8 1
6 2 3
Ronaldo’ya 80
bin kişilik tören
Mustafa Denizli
antrenmanda neşeliydi.
(Fatih ERDOĞDU)
1. KOŞU: F: Deep Rain (1), P: Regina (5), PP:
Lepto (2), S: Aydoğan (3). 2. KOŞU: F: Merdan
(8), P: Pernel (9), PP: Çõğõr (4), S: Esinbey (6).
3. KOŞU: F: Wazdano (3), P: Negresco (6), PP:
Kerem Paşa (1), S: Yelpõnarõ (4). 4. KOŞU: F:
Kolçak (5), P: Cumcumkõzõ (9), PP: Shargar (2),
S: Mithatbey (6). 5. KOŞU: F: Swarthy (1), P:
Karanbey (4), PP: Hasbey (7), S: King Matador
(2). 6. KOŞU: F: Tarakçõ (1), P: Sayguner (5), PP:
Şah Mustafa (8), S: Cihaner (3). 7. KOŞU: F: Bü-
yük Ramses (3), P: Kurtis (8), PP: New Salvador
(1), S: Full Moon (4). 8. KOŞU: F: Göktekin (3),
P: Güzel Beylim (5), PP: Baranoğlu (2), S: Cank-
ayakõzõ (10). 9. KOŞU: F: Hitit (13), P: Kaane-
fe (2), PP: Bagatur (1), S: Savdal (6).
F.Bahçe’nin
Brezilyalı
futbolcusu Alex dün
ilk kez takımla
birlikte antrenmana
çıktı. Alex’i Sarı -
Lacivertli
futbolcular idman
öncesi alkışlar ve
tezahüratlarla ‘Hoş
geldin’
diyerek karşıladı.
Federer.
ALEV ANAKÖK
TAYLAND - Yõldõz Kõzlar Dünya
Voleybol Şampiyonasõ’nõn 2. etap
maçlarõ bugün başlõyor. F Grubu’nda
İtalya, Tayland ve Belçika’yla müca-
dele edecek takõmõmõz ilk maçõnõ bu-
gün TSİ 12.00’de İtalya ile oynayacak.
Kõzlarõmõzõn hedefi ilk iki sõraya gi-
rerek 1-4 için mücadele etmek.
Yıldız kızların
rakibi İtalya
GÜNÜN İÇİNDEN
BASKETBOL Federasyonu’nun An-
kara’da düzenlenecek ve ulusal takõmõn
boy göstereceği Efes Cup öncesinde büyük
bir skandala imza attõğõ ortaya çõktõ. Gele-
neksel hale gelen Efes Cup’a İsrail’i davet
eden federasyon daha sonra tepkilerden
çekinerek bu kararõndan vazgeçti. Olayla-
rõn çõkabileceğini öne sürerek teklifini ge-
ri çeken başkan Turgay Demirel ve yö-
netimi uluslararasõ bir krize yol açtõ.
TRANSFER / Sõvasspor Cihan Yõl-
maz, Kasõmpaşa Ali Güneş’le anlaştõ.
25. Üniversiteler Yaz Spor Oyunla-
rõ’nda tekvandoda Serdar Yüksel bronz
madalya kazandõ.
6’LI; 4-5-11-4-9-5; 89.603,34 TL
verdi.